Φ hoppa Gönderi tarihi: 29 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 29 Kasım , 2007 Fâtır 43 Çünkü onlar yeryüzünde büyüklük taslıyor ve kötü tuzaklar kuruyorlardı. Halbuki kişi kazdığı kuyuya kendi düşer. Onlar öncekilerin kanunundan (onlara uygulanandan) başkasını mı bekliyorlar? Allah'ın sünnetinde asla bir değişme bulamazsın, Allah'ın sünnetinde kesinlikle bir sapma da bulamazsın. Fâtır 44 Bunlar yeryüzünde gezip de kendilerinden öncekilerin sonunun nasıl olduğunu görmediler mi? Halbuki onlar, bunlardan daha güçlü idiler. Ne göklerde ne de yerde Allah'ı aciz bırakacak bir güç vardır. O, bilendir, güçlüdür. Bu ayetlerde görüldüğü gibi allah, yalanlayan kavimlerin sonucunun ne olduğunu ve bu sonucun allahın değişmeyen sünneti (kanunu) olduğunu vurguluyor.İbret almaları içinde insanlara bu kavimleri gezip dolaşmalarını söylüyor.Bence o kadar gezmeye dolaşmaya gerek yok. Yine allahın kendi sözlerinden dinleyelim bakalım allah yalanlayan kavimlere ne yapmış? Kamer suresi 15. Bunu bir ibret olarak bıraktık, ibret alan yok mudur? 16. Benim azabım ve uyarılarım nasılmış (görsünler) 17. Andolsun biz Kur'ân'ı öğüt almak için kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mudur? 18. Âd (kavmi) da yalanladı, azabım ve uyarılarım nasıl oldu? 19. Biz onların üstüne, uğursuzluğu devam eden bir günde dondurucu bir rüzgar gönderdik. 20. (O rüzgar) insanları, sökülmüş hurma kütükleri gibi yere seriyordu. 21. Nasılmış benim azabım ve uyarım? 22. Andolsun biz Kur'ân'ı öğüt almak için kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mudur? 23. Semûd da o uyarıları yalanladılar. 24. "Bizden bir insana mı uyacağız? O takdirde biz apaçık bir sapıklık ve çılgınlık içine düşmüş oluruz." dediler. 25. "Zikir, aramızdan ona mı bırakıldı? Hayır o, yalancı, küstahın biridir" (dediler). 26. Yarın onlar, yalancı, küstahın kim olduğunu bilecekler. 27. Biz onlara, kendilerini imtihan etmek için dişi deveyi göndereceğiz. Onun için sen onları gözet ve sabırlı ol. 28. Onlara suyun aralarında paylaştırılacağını haber ver; her içene düşen miktar, hazır kılınmıştır. 29. Bunun üzerine arkadaşlarına bağırdılar. O da (bıçağı) çekerek (deveyi) kesti. 30. Ama azabım ve uyarılarım nasıl oldu. 31. Biz onların üzerine tek sayha (korkunç bir ses) gönderdik; ağılcının topladığı çalı çırpı kırıntıları gibi kırılıp dökülüverdiler. 32. Andolsun biz Kur'ân'ı öğüt almak için kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mudur? 33. Lût kavmi de uyarıları yalanladı. 34. Biz de onların üzerlerine (taşlar savuran) bir fırtına gönderdik. Yalnız Lût ailesini seher vakti kurtardık, 35. Katımızdan bir nimet olarak. Biz şükredeni böyle mükafatlandırırız. 36. (Lût), onları bizim yakalamamıza karşı uyarmıştı. Fakat ikazlara karşı kuşku duydular, 37. Onun konuklarından murad almaya kalkıştılar. Biz de gözlerini siliverdik. "Haydi azabımı ve uyarılarımı tadın!" (dedik). 38. Sabah erken, onları kararlı bir azab yakaladı. 39. "Azabımı ve uyarılarımı tadın!" (dedik). 40. Andolsun biz Kur'ân'ı öğüt almak için kolaylaştırdık. Öğüt alan yok mudur? 41. Şüphesiz Firavun ailesine de uyarıcı peygamberler geldi. 42. Lakin onlar bütün âyetlerimizi yalanladılar. Biz de onları çok kuvvetli ve kudretli bir yakalayışla yakaladık. 43. Şimdi sizin kâfirleriniz, onlardan hayırlı mı? Yoksa kitaplarda sizin için bir kurtuluş mu var? 44. Yoksa "Biz birbirimize yardım eden bir topluluğuz." mu diyorlar? 45. Her halde o topluluk bozulacak ve geriye dönüp kaçacaklardır. Bu ayetlerde görüldüğü gibi ,Allah, yalanladıkları için bir çok kavmi helak etmiş,(yersen) Kuranın ilk muhataplarınada gözdağı veriyor, bakın inanmazsanız sizede böyle yaparım diye. O insanlarda yememişler ki şöyle cevap vermişler Enfal 32- Bir vakit de, "Ey Allah, eğer bu Senin katından gelmiş bir hak kitap ise, hiç durma üstümüze gökten taşlar yağdır veya bize daha acı bir azap ver" demişlerdi. Öyleya madem bu kadar azab etmeye gücün yetiyor hadi başımıza taş yağdır görelim bakalım demişler. Onlarca ayette şöyle ederim böyle yıkarım diye efelenen allah bu meydan okuma karşısında Enfal 33- Halbuki sen içlerinde iken Allah, onlara azab edecek değildi. İstiğfar ettikleri sürece de Allah onlara azab edecek değildir. Diyor. Yani allah peygamberine kıyamadığı için onlara azab edemiyormuş.Peki bu mazaret olabilrimi ? Yine bu suredeki 34.üncü ayete bakalım 34. Biz de onların üzerlerine (taşlar savuran) bir fırtına gönderdik. Yalnız Lût ailesini seher vakti kurtardık,[/size] Lut,u ve ailesini kurtaran allah ,istese idi muhammed ve arkadaşlarını da göndereceği azaptan kurtarabilridi. Öyleyse bu bir mazaret sayılmaz ama biz yine bunuda yedik sayalım Muhammed ve arkadaşları hicret ettikten sonra inkarcılara azab edebilirdi değlmi,neden etmemiş? Tevbe 14- Onlarla savaşın ki Allah, sizin ellerinizle onların cezasını versin ve ... onları rezil ve rüsvay etsin, yardımıyla sizi onlara muzaffer kılsın. Ve mümin bir kavmin yüreklerini ferahlandırsın. Hani allahın sünneti değişmiyordu. Onlarca ayette inkarcıları söyle helak ettim böyle azablandırdım diye efelenen allah, ne hikmetse muhammedin dönemindeki inkarcılara gelice sünnetini değiştirmiş ve insanların ellerine ihtiyaç duymuş. Bu hikmetin ne olduğunu anlamak pekte zor değil. Eğer allah sünnetini değiştirmese idi,yani muhammed hicret ettikten sonra inkarcıları yok etse idi islamın tarihi savaşlarla dolu olmayacaktı,hiç kimse islamı şiddet içerdiği için eleştirme sansını elde edemeyecekti. İyi ama İnarcılar yok edilirse muhammedin geçim kaynağıda yok edilmiş olacak.Dolayısıyla en son peygamberini herşeyden çok seven allahın, elbette bu geçim kaynağını yok etmesi söz konusu olamaz. İşte allahın muhammede gelinceye kadar tüm inkarcı kavimlere helak etmesine rağmen muhammede bu denli imtiyaz tanımasının hikmeti bundan kaynaklanıyor. Duha 5 Pek yakında Rabbin sana verecek de hoşnut olacaksın. Duhâ 6 O, seni yetim bulup barındırmadı mı? Duhâ 7 Şaşırmış bulup da yol göstermedi mi? Duhâ 8 Seni fakir bulup zengin etmedi mi? Allah muhammede söz vermiş.Muhammed fakirlikten kutulup ya zengin olacak,yada zengin olacak. İşte hikmet bu Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2007 Sevgili hoppa, Kuran'daki çelişkilerin nasıl görülebileceğini o kadar güzel açıklıyorsun ki. Teşekkürler. Saygılar, sevgiler. Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2007 fatır Suresi. 42-Olanca güçleriyle Allah'a yemin etmişlerdi ki, kendilerine uyarıcı bir peygamber gelirse, mutlaka ilerideki ümmetlerin herhagi birinden daha doğru yolda olacaklardı. Fakat kendilerine uyarıcı bir peygamber geldiği zaman bu, onların sırf ürküntülerini artırdı. 43-Bu da) yeryüzünde bir kibirlenme ve bir suikast düzenidir. Halbuki fena düzen ancak sahibinin başına geçer. O halde öncekilerin kanunundan başka ne gözetiyorlar? Sen Allah'ın sünnetinde asla bir değişme bulamazsın. Sen Allah'ın sünnetinde asla bir başkalaşma da bulamazsın. 44-Yeryüzünde gezip bir bakmadılar mı, kendilerinden öncekilerin sonu nasıl olmuş? Halbuki onlar, bunlardan daha kuvvetliydiler. Ne göklerde ve ne de yerde hiçbir şey Allah'ı aciz bırakamaz. Çünkü o her şeyi bilendir, her şeye kâdir olandır. 45-Bununla beraber Allah, insanları kazandıkları (günahlar) yüzünden hemen yakalayıverseydi, yeryüzünde hiçbir canlı bırakmazdı. Fakat onları belli bir süreye kadar erteliyor. Nihayet ecelleri gelince gereğini yapar.Şüphe yok ki Allah, kullarını görmektedir. 33. Lût kavmi de uyarıları yalanladı. 34. Biz de onların üzerlerine (taşlar savuran) bir fırtına gönderdik. Yalnız Lût ailesini seher vakti kurtardık, 35. Katımızdan bir nimet olarak. Biz şükredeni böyle mükafatlandırırız. 36. (Lût), onları bizim yakalamamıza karşı uyarmıştı. Fakat ikazlara karşı kuşku duydular, 37. Onun konuklarından murad almaya kalkıştılar. Biz de gözlerini siliverdik. "Haydi azabımı ve uyarılarımı tadın!" (dedik). 38. Sabah erken, onları kararlı bir azab yakaladı. 39. "Azabımı ve uyarılarımı tadın!" (dedik). Bu ayetlerde görüldüğü gibi ,Allah, yalanladıkları için bir çok kavmi helak etmiş,(yersen) Kuranın ilk muhataplarınada gözdağı veriyor, bakın inanmazsanız sizede böyle yaparım diye. Bilindiği gibi kükürt volkanik patlamalarla ortaya çıkan bir elementtir. Nitekim Kuran'da bildirilen helak şekli deprem ve volkanik patlamalar olduğuna dair apaçık deliller taşımaktadır. Alman arkeolog Werner Keller bu bölge hakkında şöyle demektedir: Bu bölgede bir gün kendini göstermiş olan çok büyük bir çökmede patlamalar, yıldırımlar, yangınlar ve doğal gazlarla birlikte korkunç bir deprem olmuş ve Siddim Vadisi ile birlikte Lut kavminin şehirleri yerin derinliklerine gömülmüşlerdi... Bu deprem sırasında, yerkabuğunun çatlayıp çöküşü, kabuğun altında uyuyan volkanlara serbest yol vermiştir. Şeria'nın yukarı vadisinde bugün de sönmüş kraterlere rastlanmakta olup buralarda kireç katmanları üzerinde geniş lav kütleleri ve bazalt katmanları yer almıştır. İşte bu lav ve bazalt katmanları, zamanında burada volkanik bir patlamanın ve depremin olduğunu gösteren en büyük kanıtlardır. Zaten Lut Gölü ya da öteki adıyla Ölü Deniz, aktif bir sismik bölgenin, yani bir deprem kuşağının tam üstünde yer almaktadır: Ölü Deniz'in tabanı Rift Vadisi denilen tektonik kökenli bir çöküntü içinde yer alır. Bu vadi kuzeyde Taberiye Gölü'nden, güneyde Arabah Vadisi'nin ortasına kadar 300 km'lik bir uzantıda yer alır. Lut kavminin uğradığı felaketin teknik yönü, jeologların araştırmalarından anlaşılmaktadır. Buna göre, Lut kavmini yok eden deprem, oldukça uzun bir yerkabuğu çatlağı (fay hattı)nın sonucunda oluşmuştur: Şeria Nehri'nin yatağını oluşturan 190 kilometrelik mesafe boyunca Şeria Nehri toplam 180 metrelik bir düşüş yapar. Bu durum ve Lut Gölü'nün deniz seviyesinden 400 metre alçak olması, burada bir zamanlar büyük bir jeolojik olayın meydana geldiğini gösteren önemli delillerdendir. Şeria Nehri ile Lut Gölü'nün bu ilginç yapısı da, yerkürenin bu bölgesinden geçen bir yarık ya da çatlağın ancak bir parçasından ibarettir. Bu çatlak Toroslar'ın eteklerinden başlayıp güneye doğru Lut Gölü'nün güney kıyılarından ve Arap Çölü üzerinden Akabe Körfezi'ne uzayıp oradan da Kızıldeniz'i geçerek Afrika'da son bulmaktadır. Bu uzun çöküntünün uzayıp gittiği yerlerde kuvvetli yanardağ hareketlerinin olduğu anlaşılmaktadır. Öyle ki, İsrail'deki Celile Dağları'nda, Ürdün'ün yüksek yayla kısımlarında, Akabe Körfezi ve diğer yakın yerlerde siyah bazalt ve lavlar bulunmaktadır. Tüm bu kalıntılar ve coğrafi özellikler, Lut Gölü'nde büyük bir jeolojik olayın yaşandığını göstermektedir. O insanlarda yememişler ki şöyle cevap vermişler Enfal 32- Bir vakit de, "Ey Allah, eğer bu Senin katından gelmiş bir hak kitap ise, hiç durma üstümüze gökten taşlar yağdır veya bize daha acı bir azap ver" demişlerdi. Öyleya madem bu kadar azab etmeye gücün yetiyor hadi başımıza taş yağdır görelim bakalım demişler. Onlarca ayette şöyle ederim böyle yıkarım diye efelenen allah bu meydan okuma karşısında Enfal 33- Halbuki sen içlerinde iken Allah, onlara azab edecek değildi. İstiğfar ettikleri sürece de Allah onlara azab edecek değildir. Diyor. Yani allah peygamberine kıyamadığı için onlara azab edemiyormuş.Peki bu mazaret olabilrimi ? Yine bu suredeki 34.üncü ayete bakalım 34. Biz de onların üzerlerine (taşlar savuran) bir fırtına gönderdik. Yalnız Lût ailesini seher vakti kurtardık,[/size] Lut,u ve ailesini kurtaran allah ,istese idi muhammed ve arkadaşlarını da göndereceği azaptan kurtarabilridi. Öyleyse bu bir mazaret sayılmaz ama biz yine bunuda yedik sayalım Aslında "ister ye istemezsen yeme" ama kurulan ifade bir kere "çirkin". Muhammed ve arkadaşları hicret ettikten sonra inkarcılara azab edebilirdi değlmi,neden etmemiş? İnkarcıların çoğunun "MÜSLÜMAN" olduğu geri kalanlarında akibetinin ne olduğu belli. Sonra gökten taş yağsa,fırtınalar olsa Bizim "İNKARCILAR" aynı nakaratı sıralardılar sebebide malum görmeden inanmazlar bekliyoruz hep beraber. Tevbe 14- Onlarla savaşın ki Allah, sizin ellerinizle onların cezasını versin ve ...onları rezil ve rüsvay etsin, yardımıyla sizi onlara muzaffer kılsın. Ve mümin bir kavmin yüreklerini ferahlandırsın. Hani allahın sünneti değişmiyordu. Onlarca ayette inkarcıları söyle helak ettim böyle azablandırdım diye efelenen allah, ne hikmetse muhammedin dönemindeki inkarcılara gelice sünnetini değiştirmiş ve insanların ellerine ihtiyaç duymuş. Bu hikmetin ne olduğunu anlamak pekte zor değil. Eğer allah sünnetini değiştirmese idi,yani muhammed hicret ettikten sonra inkarcıları yok etse idi islamın tarihi savaşlarla dolu olmayacaktı,hiç kimse islamı şiddet içerdiği için eleştirme sansını elde edemeyecekti. İyi ama İnarcılar yok edilirse muhammedin geçim kaynağıda yok edilmiş olacak.Dolayısıyla en son peygamberini herşeyden çok seven allahın, elbette bu geçim kaynağını yok etmesi söz konusu olamaz. İşte allahın muhammede gelinceye kadar tüm inkarcı kavimlere helak etmesine rağmen muhammede bu denli imtiyaz tanımasının hikmeti bundan kaynaklanıyor. Duha 5 Pek yakında Rabbin sana verecek de hoşnut olacaksın. Duhâ 6 O, seni yetim bulup barındırmadı mı? Duhâ 7 Şaşırmış bulup da yol göstermedi mi? Duhâ 8 Seni fakir bulup zengin etmedi mi? Allah muhammede söz vermiş.Muhammed fakirlikten kutulup ya zengin olacak,yada zengin olacak. İşte hikmet bu Kitapta İsrailoğullarına şu hükmü verdik: "Muhakkak siz yer(yüzün) de iki defa bozgunculuk çıkaracaksınız ve muhakkak büyük bir kibirleniş-yükselişle kibirlenecek-yükseleceksiniz. Nitekim o ikiden ilk-vaid geldiği zaman, oldukça zorlu olan kullarımızı üzerinize gönderdik de (sizi) evlerin aralarına kadar girip araştırdılar. Bu yerine getirilmesi gereken bir sözdü. Sonra onlara karşı size tekrar 'güç ve kuvvet verdik', size mallar ve çocuklarla yardım ettik ve topluluk olarak da sizi sayıca çok kıldık... Sonunda vaad geldiği zaman, (yine öyle kullar göndeririz ki) yüzlerinizi 'kötü duruma soksunlar', birincisinde ona girdikleri gibi mescid (Kudüs)e girsinler ve ele geçirdiklerini 'darmadağın edip mahvetsinler. (İsra Suresi, 4-7) Yukarıdaki Ayet'tende anlaşılacağı üzere "ALLAH" dilediği zaman ister kafir ,istersede mümin kulları ilede (kişi istesede istemesede kuldur aksini kimse ispat edemez) inançsızlara cezasını verir bu itibarla peygamberler savaşta etmiştir "ALLAH" azapta göndermiştir ister ye, ister yeme durum değişmez. ENFAL-33. Oysa sen içlerinde bulunduğun sürece, Allah onları azaplandıracak değildir. Ve onlar, bağışlanma dilemektelerken de, Allah onları azaplandıracak değildir. AÇIKLAMA. Halbuki, ey Muhammed, sen onların içinde iken Allah onlara azab edecek değildi. Sen onlar için rahmetin kendisiydin, senin bulunduğun yere azab indirmek imkân ve ihtimal dahilinde değildi. Ayrıca onlar tevbe ve istiğfar ederlerken veya edeceklerken de Allah onlara azab vermezdi. Yani Sen içlerinden çıksan bile onlar tevbekâr olup istiğfar ettikleri takdirde veya içlerinde istiğfar edip imana gelenler veya gelecekler varken de onlara öyle köklerini kazıyacak bir azab erişmezdi. Nitekim hiçbir kavim, peygamberleri içlerinden alınmadan toplu azaba uğratılmamıştır. İyiler içinden de kötüler zuhur edip, zulüm yapmaya ve zulümde aşırı gitmeye başladığı zaman, zulüm ve isyanın olumsuz etkisiyle meydana gelecek olan fitnenin zararı iyilere de dokunduğu gibi, kötüler içinde fevkalade iyiler zuhur etmeye başladığı zamanlarda az da olsa o iyilerin yüzü suyu hürmetine o kötülerin hak ettikleri ceza ve azab affa veya tehire uğrar. Kötüler azabı celbettiği gibi iyiler de rahmeti celbeder. Hasılı böyle söyledikleri zaman o kâfirlerin başlarına taş yağdırılmaması veya başka türlü bir elim azab ile cezalandırılmamaları, onların onu hak etmediklerinden dolayı değil, Allah Teâlâ'nın, Resulü'ne ve istiğfarı söz konusu olanlara büyük lütfundan dolayıdır. Çünkü içlerinde peygamber varken veya istiğfar eden veya edecek olanlar bulunuyorken azab etmek, Allah'ın sünnetine uygun değildir. İşin içyüzü bu idi. İNANMAYAN İNANMAZ FAKAT KİŞİ İDDİA ETTİĞİ HER NE İSE BİRAZ "KALİTESİ OLMAK ZORUNDA" YOKSA AYETLERİ TEK,TEK ŞEÇ SONRADA ÇARPIK BİR MANTIK ÜRÜNÜ İLE YORUM YAP SONRADA KARAR VER EVVELA OBJEKTİF OLMAK GEREK VE BİRDE GERÇEK BİR ANALİZ YAPMAK İÇİN "DİN'DEN" HABERDAR OLMAK GEREK YOK BEN İNANMIYORUM VE OLAY BÖYLE DEDİNMİ SALLAMANIN DİK ALASI OLUR İNSAN BİR KERE SAĞLIKLI YORUM YAPMASI İÇİN DİN'İN VERDİĞİ AYETLERİN ÖNÜ,ARKASI,TEFSİRİNİ HADİSLERİ İNCELEMESİ GEREKİR NEYSE İNANANLAR MÜSTERİH OLSUN KERVAN YOLDA. Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2007 İNANMAYAN İNANMAZ FAKAT KİŞİ İDDİA ETTİĞİ HER NE İSE BİRAZ "KALİTESİ OLMAK ZORUNDA" YOKSA AYETLERİ TEK,TEK ŞEÇ SONRADA ÇARPIK BİR MANTIK ÜRÜNÜ İLE YORUM YAP SONRADA KARAR VER EVVELA OBJEKTİF OLMAK GEREK VE BİRDE GERÇEK BİR ANALİZ YAPMAK İÇİN "DİN'DEN" HABERDAR OLMAK GEREK YOK BEN İNANMIYORUM VE OLAY BÖYLE DEDİNMİ SALLAMANIN DİK ALASI OLUR İNSAN BİR KERE SAĞLIKLI YORUM YAPMASI İÇİN DİN'İN VERDİĞİ AYETLERİN ÖNÜ,ARKASI,TEFSİRİNİ HADİSLERİ İNCELEMESİ GEREKİR NEYSE İNANANLAR MÜSTERİH OLSUN KERVAN YOLDA. Sayın hoppa, Kuran çevirisi yapabilecek kadar Arapça bilgisine sahip ve İslam'i kaynaklara vakıf bir kişidir. Saygılar. Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2007 Sayın hoppa, Kuran çevirisi yapabilecek kadar Arapça bilgisine sahip ve İslam'i kaynaklara vakıf bir kişidir. Saygılar. اَلدِّينُ النَّصِيحَةُ قُلْنَا: لِمَنْ )يَا رَسُولَ اللَّهِ ؟( قَالَ: لِلَّهِ وَلِكِتَابِهِ وَلِرَسُولِهِ وَلأئِمَّةِ الْمُسْلِمِينَ وَعَامَّتِهِمْ Okusun ve açıklasın. Alıntı
Φ hoppa Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 30 Kasım , 2007 Sevgili hoppa, Kuran'daki çelişkilerin nasıl görülebileceğini o kadar güzel açıklıyorsun ki. Teşekkürler. Saygılar, sevgiler. Teşekkür ederim,sevgili BrainSlapper. Elimizden geldiği kadar allah rızası için uğraşıyoruz işte.************* Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2007 Lut kavminin uğradığı felaketin........burada bir zamanlar büyük bir jeolojik olayın meydana geldiği...... Lut gölünün oluşumu, 5 milyon yıl önce meydana gelmiştir. Bu kadar eski bir zamanda orada Lut kavmi filan yaşıyor olamaz. Bu, bilinen anlamda insan varlığı için fazla eski bir tarih. Bunu geçtik, bu oluşum, Suriye'nin kuzeyinden Afrika'da Mozambik'e uzanır. Lut kavmine gelecek bir azabın, nokta atışı olması gerekirdi. Azaba uğrayan kavimlerin bir coğrafi oluşum hattı boyunca dizilmiş olmaları garip olmaz mı? Kaderin böylesi... Fay hattında yerleştiniz diye şeytan azdırıyor, günaha batıyorsunuz. Fay hattından uzakta olanlara şeytan filan uğramıyor. Yok madem o zaman Lut nebi kavmini günahlarla değil de "fay hattında oturuyorsunuz, üçyüz fersah doğuya taşının!" diye uyarsaymış keşke. Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2007 Lut gölünün oluşumu, 5 milyon yıl önce meydana gelmiştir. Bu kadar eski bir zamanda orada Lut kavmi filan yaşıyor olamaz. Bu, bilinen anlamda insan varlığı için fazla eski bir tarih. Bunu geçtik, bu oluşum, Suriye'nin kuzeyinden Afrika'da Mozambik'e uzanır. Lut kavmine gelecek bir azabın, nokta atışı olması gerekirdi. Azaba uğrayan kavimlerin bir coğrafi oluşum hattı boyunca dizilmiş olmaları garip olmaz mı? Dikkat ettiniz mi sayın demirefe, bu insanlar bilimin bulgularını işlerine geldiği gibi kullanıp yorumlarlar, yeri gelince de bilimi çöpe atarlar. Kullanabilecekleri bir veri olunca "bakın jeoloji bilimi de bunu göstermiştir ki.." deyip birlirbilmez yazıp dururlar. Halbuki jeoloji tam tersini söylemektedir. Ama aynı bilim dalının bazı bulguları içlerini acıtıyor olsa gerek, "bilim safsataları" deyip "bilmem ne masalcıları" deyip işin içinden çıkarlar. Ne denir şimdi buna? Ben demeyeceğim çünkü başıma geleceği iyi biliyorum Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2007 Lut gölünün oluşumu, 5 milyon yıl önce meydana gelmiştir. Bu kadar eski bir zamanda orada Lut kavmi filan yaşıyor olamaz. Bu, bilinen anlamda insan varlığı için fazla eski bir tarih. Bunu geçtik, bu oluşum,Suriye'nin kuzeyinden Afrika'da Mozambik'e uzanır . Lut kavmine gelecek bir azabın, nokta atışı olması gerekirdi. Azaba uğrayan kavimlerin bir coğrafi oluşum hattı boyunca dizilmiş olmaları garip olmaz mı? Kaderin böylesi... Fay hattında yerleştiniz diye şeytan azdırıyor, günaha batıyorsunuz. Fay hattından uzakta olanlara şeytan filan uğramıyor. Yok madem o zaman Lut nebi kavmini günahlarla değil de "fay hattında oturuyorsunuz, üçyüz fersah doğuya taşının!" diye uyarsaymış keşke. İnsan bir şeye karşı oldumu "NEFSİ" onu bazen gözü kara yaparmış benim nacizane yazdıklarımıda sırf boşa çıkarmak için yazılanlara bakıyorumda gerçekten gülüyorum... LUT gölünün oluşumu 5 Milyon yıl evvel olabilir ( delil,kanıtta vermeden yazmış) o zaman insana sorarlar (mantıken) gölün adı niye "LUT" bu bir. İkincisi Lut kavmine gelen azap zaten nokta atışı kendi yazmış ( bu oluşum Suriye'nin kuzeyinden Afrika'da Mozambik'e uzanır ) eğer lokal bir azap olmadığını insan iddia ediyorsa aynısının benzerini terif ettiği coğrafyada gösterir ve yazar değilmi sonra yanlız bu coğrafi oluşum üzerinde ne olmuş mesela veya benzer vakalar başka yerde olmamışmı değilmi . Fay hattı muhabbeti tam bir "***********" mantık olmuş, olan "OLAY'A" yok şöyle olsa imiş,yok böyle olsa imiş sonra kim,kimi niye uyarsa imiş bir sürü tevil götürmez absürtlük yazdığım gibi sırf ayarı bozulan muhabbeti haydi iyi akşamlar. Alıntı
Φ hoppa Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2007 İnsan bir şeye karşı oldumu "NEFSİ" onu bazen gözü kara yaparmış benim nacizane yazdıklarımıda sırf boşa çıkarmak için yazılanlara bakıyorumda gerçekten gülüyorum... LUT gölünün oluşumu 5 Milyon yıl evvel olabilir ( delil,kanıtta vermeden yazmış) o zaman insana sorarlar (mantıken) gölün adı niye "LUT" bu bir. İkincisi Lut kavmine gelen azap zaten nokta atışı kendi yazmış ( bu oluşum Suriye'nin kuzeyinden Afrika'da Mozambik'e uzanır ) eğer lokal bir azap olmadığını insan iddia ediyorsa aynısının benzerini terif ettiği coğrafyada gösterir ve yazar değilmi sonra yanlız bu coğrafi oluşum üzerinde ne olmuş mesela veya benzer vakalar başka yerde olmamışmı değilmi . Fay hattı muhabbeti tam bir "***********" mantık olmuş, olan "OLAY'A" yok şöyle olsa imiş,yok böyle olsa imiş sonra kim,kimi niye uyarsa imiş bir sürü tevil götürmez absürtlük yazdığım gibi sırf ayarı bozulan muhabbeti haydi iyi akşamlar. Allah hiç bir kavime azap etmemiştir. Bırakın azap etmeyi heyt bile diyemez. İşte hodri meydan eğer allah varsa kafama taş düşürsün. Öyla lafla peynir gemisi yürümüyüor maalesef Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 1 Aralık , 2007 "BAZI İNSANLAR KENDİLERİNİ ÖNEMLİ ZANNEDER" zaten Dünyada kalacağı zaman ne kadardırki... Hiç mesabesinde... Alıntı
Φ hoppa Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2007 "BAZI İNSANLAR KENDİLERİNİ ÖNEMLİ ZANNEDER" zaten Dünyada kalacağı zaman ne kadardırki... Hiç mesabesinde... En azından allah kadar bütük lokma yutmuyoruz. fatır 43- (Bu da) yeryüzünde bir kibirlenme ve bir suikast düzenidir. Halbuki fena düzen ancak sahibinin başına geçer. O halde öncekilerin kanunundan başka ne gözetiyorlar? Sen Allah'ın sünnetinde asla bir değişme bulamazsın. Sen Allah'ın sünnetinde asla bir başkalaşma da bulamazsın. 44- Yeryüzünde gezip bir bakmadılar mı, kendilerinden öncekilerin sonu nasıl olmuş? Halbuki onlar, bunlardan daha kuvvetliydiler. Ne göklerde ve ne de yerde hiçbir şey Allah'ı aciz bırakamaz. Çünkü o her şeyi bilendir, her şeye kâdir olandır. söz verip sonra gelmeyene ne denir... Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2007 Şimdi Van gölünün adı niye Van gölü diye sorulduğunda alimler muhtelif yanıtlar vermişlerdir: İlk görüşe göre bu yöreyi gezmek için gelen turistlerin bindiği van tipi minibüs, göle düştüğü için bu olaya atfen denilmiş. Bazı alimler bu iddiaya katılmayıp böyle bir hadisenin cereyan etmediğini, yalnız bu turist kafilesinden bir kişinin çevreyi gezerken kaybolduğu ve hadise mahalline sevkedilen polisler kaç kişinin kaybolduğunu sordukları zaman turistlerin "one person" diye cevap verdiklerine atfen olduğunu beyan buyurmuşlardır. (Bunun "van pörsın" diye okunduğu ilkokul ingilizcesi ile sabit olup, beyanı haddizatında zaiddir.) Daha az kabul gören bir rivayete göre ise içinde yaşayan Vangölü canavarı göle ismini vermiştir. Buna Vangölü canavarı denecek bir canavarın Van gölünde yaşıyor olması gerektiği, dolayısıyla gölün canavardan değil, canavarın gölden adını alması gerektiği öne sürülerek karşı çıkılmaktaysa da, hususan bazı yerel kaynaklar bu yorumda ısrar etmekteler. Yakın tarihte bir bilim heyeti iddiaları incelemek üzere yöreye ilmi bir tetkik heyeti göndermiş olmasına karşın, yöre halkının bir zarar gelir ve yöre turizmi menfi etkilenir endişesiyle canavarı bir mağarada saklamaları dolayısıyla incelemeden müspet bir netice hasıl etmek kabil olamamıştır. Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 2 Aralık , 2007 Lut kavminin uğradığı felaketin teknik yönü, jeologların araştırmalarından anlaşılmaktadır. Buna göre, Lut kavmini yok eden deprem, oldukça uzun bir yerkabuğu çatlağı (fay hattı)nın sonucunda oluşmuştur: Bak şimdi neler geldi aklıma... ALINTI: Yeni Asya gazetesi Yazarı ve Yönetim Kurulu üyesi Sami Cebeci hakkında, altı buçuk yıl önce 17 Ağustos depremi için yazdığı iki yazıda 28 Şubat uygulamalarını eleştirip depremi ilâhî ikaz olarak yorumladığı için Beşiktaş 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 1 yıl 3 ay hapis ve neredeyse tüm haklarından mahrumiyet kararı verilmesinin ardından, benzer bir karar da gazetenin İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular'la ilgili olarak Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinden çıktı. 14 Mart 2006 - haber7.com Depermler zaten sayın demirefenin beklediği işaretlerden (mesajlardan) biridir. eğer kullar büyük suçlar işlediyse depremin büyüklüğü ve buna göre şiddeti de artmaktadır. Ancak kullar her zaman büyük günahlar işlemedği, ama az sayıda çok günah işlediği için depremler sık sık küçük sarsıntılarla kendisini göstermekte ve litosfer içinde büyük gerilim birikimleri yaşanmamaktadır. Eğer insanlık hiç günah işlememiş olsaydı fay hatları da oluşmayacaktı. Hatta dağldar da meydana gelmeyecekti. Dağların yüksekliğine bakarak o dönemde yaşayan insanların ne kadar günah işledikleri hakkında da bilgi sahibi olabilirsiniz. Bir diğer konu depremlerle oluşan volkanlardır. Eğer Allah, mesajının yeterli olmadığını düşünüyorsa "bak kulum sarsarım, sarsmayla da kalmam yakarım" diyerek cehennemi hatırlatan olaylar yaşatır bizlere. Ders çıkarmak ya da çıkarmamak sizlere kalmış.. Kardeşim rica ediyorum jeolojinin bulgularını kendi gözüşlerinize alet etmeyin. Alet eden yazıları da copy-paste yapıp burya taşımayın... Aranızda bir jeolog var (gerçi sayın demirefe de bilgisiyle jeologları aratmıyor ama...) sonra bozuluyosunuz... Jeoloji sizi desteklemiyor, sizin onu alıp kullanmanız sizi desteklediğini de göstermez... yahu nasıl anlatabileceğim başka türlü bilmiyorum... Alıntı
Φ xprensesx Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2007 Depermler zaten sayın demirefenin beklediği işaretlerden (mesajlardan) biridir. eğer kullar büyük suçlar işlediyse depremin büyüklüğü ve buna göre şiddeti de artmaktadır. Ancak kullar her zaman büyük günahlar işlemedği, ama az sayıda çok günah işlediği için depremler sık sık küçük sarsıntılarla kendisini göstermekte ve litosfer içinde büyük gerilim birikimleri yaşanmamaktadır. Eğer insanlık hiç günah işlememiş olsaydı fay hatları da oluşmayacaktı. Hatta dağldar da meydana gelmeyecekti. Dağların yüksekliğine bakarak o dönemde yaşayan insanların ne kadar günah işledikleri hakkında da bilgi sahibi olabilirsiniz. Bir diğer konu depremlerle oluşan volkanlardır. Eğer Allah, mesajının yeterli olmadığını düşünüyorsa "bak kulum sarsarım, sarsmayla da kalmam yakarım" diyerek cehennemi hatırlatan olaylar yaşatır bizlere. Ders çıkarmak ya da çıkarmamak sizlere kalmış.. sayın yersoy; eğer sizin bu dediğinize bakarak yorum yaparsak, o zaman depremlerden ölen bebekler bize göre günahsız... yada günahı az olan diğer insanlar.. bunlar neden ölüyor? buna da cevabınız vardır heralde... copy-paste konusunda insanları bu kadar eleştirdiğinize göre... saygılar Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2007 sayın yersoy; eğer sizin bu dediğinize bakarak yorum yaparsak, o zaman depremlerden ölen bebekler bize göre günahsız... yada günahı az olan diğer insanlar..bunlar neden ölüyor? buna da cevabınız vardır heralde... copy-paste konusunda insanları bu kadar eleştirdiğinize göre... saygılar Ben o altını çizdiğiniz alıntımdaki düşünceleri elbette savunmuyorum sayın İtezele, Bu yeterince açık değilmiydi? Depremleri Allah'ın cezası olarak gören görüşleri eleştirdim ama biraz ağır olmuş herhalde anlaşılamamış... Copy-paste? Bu dediğinizi anlamadım. Nerede yapmışım onu? Alıntı
Misafir İ'tezele Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2007 Ben o altını çizdiğiniz alıntımdaki düşünceleri elbette savunmuyorum sayın İtezele, pardon... Adım geçmiş.. Benim sn. xprensesx ile hiç bir münasebetim yok.. prenses, siz de bir şeyler deyin allah aşkına.. Bakın arkadaşın kafası karışmış.. Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 4 Aralık , 2007 ********** Şimdi Van gölünün adı niye Van gölü diye sorulduğunda alimler muhtelif yanıtlar vermişlerdir: Determinist bilimsel düşünce? ve polemik'te olsa yazık. Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2007 pardon... Adım geçmiş.. Benim sn. xprensesx ile hiç bir münasebetim yok.. prenses, siz de bir şeyler deyin allah aşkına.. Bakın arkadaşın kafası karışmış.. Pardon bir yanlışlık oldğu açıkça ortada... Sürekli aynı kişilere hitap ederken böyle yanlışşlıklar olmasını doğal görmenizi dilerim... Kime hitap ettiğim açıktı. Kusura bakmayın... Alıntı
Φ xprensesx Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2007 Alet eden yazıları da copy-paste yapıp burya taşımayın... evet itezele.. ben araya girmemiştim üzgünüm.. kusura bakma... neyse yersoy işte bu... copy-paste... Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2007 evet itezele..ben araya girmemiştim üzgünüm.. kusura bakma... neyse yersoy işte bu... copy-paste... Peki eleştirdiğiniz ya da anlayamadığınız nokta, veya beklentiniz nedir sayın xprensesx? Neye cevap vereceğimi anlayamadım kusura bakmayın... Saygılar... Alıntı
Φ Suheyla Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 Sayin Hoppa'nin enterasan elestirmesine biraz eklemek isterim su ayetlerle ile: ------------------------------------------ En'am Suresi''nden bazi hükümlere göz atmakla baslayalim: "Tanri dileseydi puta tapmazlardi" (6/107) Tevbe suresi'nde de puta tapanlarin öldürülmelerini emreden su ayet vardir: "Müsrikleri (puta tapanlari) buldugunuz yerde öldürün,.." (9/5). Yani, bir baska deyisle, Kuran'a gore, Tanri kisiyi hem "putperest" birakmistir, ve hem de "putperest'tir" diye cezalandirmaktadir. Bu rasyonel bir dusuncemidir? ------------------------------------------------ Diger bir yerde yukardakine benzer bir örnek daha ? En'am Suresi'ndeki su ayet'dir: "Allah her kimi doğruya erdirmek isterse onun göğsünü İslâm'a açar. Kimi de saptırmak isterse, onun da göğsünü göğe çıkıyormuşçasına daraltır, sıkar. Allah inanmayanlara azap (ve sıkıntıyı) işte böyle verir." (6/125). Dikkat edilecegi gibi bu paragrafin basi ve sonu çeliski halindedir. Cünkü ilk iki tümceye göre kisi'yi "Müslüman" ya da "Kafir" yapan Tanri'dir; fakat Tanri, kafir yaptiklarini Cehennem'e atmaktadir. Bu rasyonel bir dusuncemidir? ------------------------------------------------ Bakara Sure'sinin 6.ayet'i söyle der: "Dinde zorlama yoktur. Çünkü doğruluk sapıklıktan iyice ayrılmıştır. O halde kim tâğûtu tanımayıp Allah'a inanırsa, kopmak bilmeyen sapasağlam bir kulpa yapışmıştır. Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.? (2/256) Dinde zorlama yoktur der ? Fakat bunu dedikten sonra Islam'dan baska "gerçek din" olmadigini bildirir, baska din ve inanca yönelenleri "sapik" ya da "kafir" olarak ilan eder, ya da Tanri'ya es kosanlari (müsrik'leri) ölüme götüren hükümleri siralar. ------------------------------------------ Benim Hayret kaldigim Kuranda ki yazilar degil de, bu yazilarin 1400 sene sonra halan okunmasi ve kabul edinmesidir. Tabii ki, asirlardir Bu Kitabin (Turkler icin) baska bir dilde olmasi ve anlamamasi, Turkceye cevirilmesi yasak olmasi, ve arap halklarininda genellikle okuma yazma bilmemesi buna imkan verdigi belli. Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 neyse yersoy işte bu...copy-paste... Bu iletinin açıklaması nedir? Bunu istiyorum... Öyle havadan yazmakla olmaz bu işler! Alıntı
Φ halkalıyıldız Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 Benim Hayret kaldigim Kuranda ki yazilar degil de, bu yazilarin 1400 sene sonra halan okunmasi ve kabul edinmesidir. Pek çok insan tarafından hala inanılıp, kabul edilmesinin iki nedeni: 1-Okunmaması, 2-Okuyan bir kısım insanın ise ; "aman, ben okudum ama hiç bir şey anlamadım" deyip üstünde durmamasıdır. Ve anlamamasının nedeninin de Arapça'nın Türkçe'ye çevrilmesinden kaynaklanan sorunlardan olduğunu veya Arapça'daki kelimelerin bir çok anlama gelmesinden kaynaklandığını düşünmesi, Alıntı
Misafir İ'tezele Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 Pek çok insan tarafından hala inanılıp, kabul edilmesinin iki nedeni:1-Okunmaması, 2-Okuyan bir kısım insanın ise ; "aman, ben okudum ama hiç bir şey anlamadım" deyip üstünde durmamasıdır. Ve anlamamasının nedeninin de Arapça'nın Türkçe'ye çevrilmesinden kaynaklanan sorunlardan olduğunu veya Arapça'daki kelimelerin bir çok anlama gelmesinden kaynaklandığını düşünmesi, Kur'an'ı baştan sona okumak zordur. Bunun belli başlı sebepleri var ama bu başka bir konu. Kur'an'ı baştan sona okuyan bir beyin ya inkar ediyordur ya da iman. Böyle bir kapasite, arada kalmaz ve okudum ama anlamadım demez emin olun. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.