Φ muki Gönderi tarihi: 20 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 20 Kasım , 2007 Bu tartısma zaten gülünecek gibi ama anlıyorum ki insanlar dünyaya neden geldiğini unutmus nefsine yenilmiş geçici işlerlen ugrasıyor eskilerimizin dediği gibi derlerki biz önceden ibadetten geri kalan zamanlarımızda iş yapardık şimdi ise işden geri zaman kalırsa ibadet yapılıyor sayın yersoy biz dünyaya dünyada sonsuz kalacagız diye gelmedik yada mal mülk edin yada en güzel biz yasayalım diye gelmedik bizi yaradana kulluk görevimizi yerine getirmek için geldik sınav için geldik biz siz acizik diyorsunuz emin olun asıl aciz olanlar bizi aciz görenlerdir.Biz bu dünyaya dünyaya kulluk edip dünya için çalısmaya gelmedik ahirete çalısmak için geldik... Öyle ya gelecek nesillerden bize ne! Bize kulluk etmek yeter! Dünyanın hali bizi ilgilendirmez! Bilim hele hiç ilgilendirmez! O zaman size bir soru: Diyelim ki kanser olduğunuz... Bir doktora gidiyor ve bu hastalığı yenmek için çareler arıyorsunuz... Ne gerek var hayatta kalmak için o kadar çabalamaya veya ne gerek var bilimin bu kanser denen hastalıkla uğraşmasına. Zamanım geldi gidiyoruummmmm, gittim dersiniz olur biter. Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 20 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 20 Kasım , 2007 cennette, cehemende ortalama 70 yıllık insan hayatında yaşanır, ne oluyorsa dünya hayatında oluyor, demekki kendimiz ve başkaları için, ne kadar iyi olarak algıladığımız şey varsa olduğu kadar yapmalıyız, isteyen istediğine inanır ve ya inanmaz ama hepsini bu ömür içinde gerçekleştirmemiz gerekiyor, bu bizim için en büyük ödüldür, bu hayattan başka bir hayat bilinmiyor ! ne varsa burada var ! (kişisel görüşümdür) saygılar Alıntı
Φ Muallim-i Âli Gönderi tarihi: 20 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 20 Kasım , 2007 Öyle ya gelecek nesillerden bize ne! Bize kulluk etmek yeter! Dünyanın hali bizi ilgilendirmez! Bilim hele hiç ilgilendirmez! O zaman size bir soru: Diyelim ki anser olduğunuz... Bir doktora gidiyor ve bu hastalığı yenmek için çareler arıyorsunuz... Ne gerek var hayatta kalmak için o kadar çabalamaya veya ne gerek var bilimin bu kanser denen hastalıkla uğraşmasına. Zamanım geldi gidiyoruummmmm, gittim dersiniz olur biter. İyi de siz sadece kulluk etmeyle ilgili islami bilgiyi kâle alıp diğer islami bilgileri görmezden gelmiş olmadınız mı....Mesela Hz. Muhammedin Ölüm hariç diğer tüm hastalıkların şifası vardır sözü hastalıkların hepsini araştırmaya teşvik edici biz sözü değil midir. cennette, cehemende ortalama 70 yıllık insan hayatında yaşanır, ne oluyorsa dünya hayatında oluyor, demekki kendimiz ve başkaları için, ne kadar iyi olarak algıladığımız şey varsa, hepsini bu ömür içinde gerçekleştirmemiz gerekiyor, bu bizim için en büyük ödüldür, dahası yok ! Peki gerçekten cennet ve cehennem hayatı varsa bir de böyle düşünün ? Neden hiç bu noktada yorum yapmıyorsunuz. Tarafsız değil misiniz. Yani bu konuda hep olumsuz düşünüyorsunuz bi de olumlu düşünüp ona göre bi yorum yapsanız nasıl olur. Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 20 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 20 Kasım , 2007 Muallim-i Ali ....Mesela Hz. Muhammedin Ölüm hariç diğer tüm hastalıkların şifası vardır sözü hastalıkların hepsini araştırmaya teşvik edici biz sözü değil midir. Ölümün çareside vardır belki, bu nasıl teşvik ! Peki gerçekten cennet ve cehennem hayatı varsa bir de böyle düşünün ? Neden hiç bu noktada yorum yapmıyorsunuz. Tarafsız değil misiniz. Yani bu konuda hep olumsuz düşünüyorsunuz bi de olumlu düşünüp ona göre bi yorum yapsanız nasıl olur. Olumlu düşünüyorum, bazı konularda herkesi memnun edecek bir düşüncem yok doğal olarak ! Alıntı
Φ muki Gönderi tarihi: 20 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 20 Kasım , 2007 Mesela Hz. Muhammedin Ölüm hariç diğer tüm hastalıkların şifası vardır sözü hastalıkların hepsini araştırmaya teşvik edici biz sözü değil midir. Muhammed şöyle demiş: 'Çörek otunda, ölüm hariç her türlü hastalığın şifası vardır.' Herhalde çörek otunu çok seviyordu... Kabak içinde şunları demiş: 'Ey Ayşe, çorba pişirdiğiniz zaman kabağını bol koyunuz. Zira kabak üzüntülü insanın gönlünü güçlendirir. Alıntı
Φ verdinaz Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Muallim-i Ali Ölümün çareside vardır belki, bu nasıl teşvik ! Olumlu düşünüyorum, bazı konularda herkesi memnun edecek bir düşüncem yok doğal olarak ! Ölümün çaresi bulunamaz olamaz yüce rabbim herşeyi bir ölçüye göre yaratmıstır. Muhammed şöyle demiş: 'Çörek otunda, ölüm hariç her türlü hastalığın şifası vardır.' Herhalde çörek otunu çok seviyordu... Kabak içinde şunları demiş: 'Ey Ayşe, çorba pişirdiğiniz zaman kabağını bol koyunuz. Zira kabak üzüntülü insanın gönlünü güçlendirir. Evet eskilerimizin ilaçlarının bitkiler oldugunu biliyoruz... Öyle ya gelecek nesillerden bize ne! Bize kulluk etmek yeter! Dünyanın hali bizi ilgilendirmez! Bilim hele hiç ilgilendirmez! O zaman size bir soru: Diyelim ki kanser olduğunuz... Bir doktora gidiyor ve bu hastalığı yenmek için çareler arıyorsunuz... Ne gerek var hayatta kalmak için o kadar çabalamaya veya ne gerek var bilimin bu kanser denen hastalıkla uğraşmasına. Zamanım geldi gidiyoruummmmm, gittim dersiniz olur biter. İnsan duayla herşeyi değiştirebilirmiş yanlızca 2 şeyi değiştiremezmiş birincisi öleceği zaman ikincisi evleneceği kişi sayın Muki bahsettiğiniz bilim adamına o zekayı veren yine yaradandır eğer ölceğimiz gün o gün değilse zaten ölmeyiz. Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Ölümün çaresi bulunamaz olamaz yüce rabbim herşeyi bir ölçüye göre yaratmıstır. Ölümün çaresi = Sonsuza kadar yaşamak ise, evet ölümün çaresi bulunamaz diye düşünebiliriz, Ölümün çaresi = Ölen birini yeniden hayata döndürmek ise, ölümün çaresi bulunabilir diye düşünebiliriz örnek olarak, kalp krizinden öle bir insanı bir kaç saat sonra yeniden yaşatabilirsek, evet ölümün çaresi bu noktada bulunmuş olur, tabi bu dinleri etkilemez, çünkü herşey yaratıcıdandır felsefesi işliyor ! saygılar Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 İnsan duayla herşeyi değiştirebilirmiş yanlızca 2 şeyi değiştiremezmiş birincisi öleceği zaman ikincisi evleneceği kişi sayın Muki bahsettiğiniz bilim adamına o zekayı veren yine yaradandır eğer öleceğimiz gün o gün değilse zaten ölmeyiz. Bir mümin der ki , insanın kendi hür iradesi vardır, birini öldürmeye gitttiğinde, cinayeti kendi iradesiyle gerçekleştirmiştir. Bir mümin der ki, insanın kendi hür iradesi vardır, biri tarafından ördülecekse, bunu o insan engelleyemeyez, Allah'ın takdiri dileği böyledir ! O ne derse o olur ! hep yoğun olarak tartışılan "herşey Allah'tandır, insanın suçu yoktur" konusuna örneker ! Alıntı
Φ verdinaz Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Ölümün çaresi = Sonsuza kadar yaşamak ise, evet ölümün çaresi bulunamaz diye düşünebiliriz, Ölümün çaresi = Ölen birini yeniden hayata döndürmek ise, ölümün çaresi bulunabilir diye düşünebiliriz örnek olarak, kalp krizinden öle bir insanı bir kaç saat sonra yeniden yaşatabilirsek, evet ölümün çaresi bu noktada bulunmuş olur, tabi bu dinleri etkilemez, çünkü herşey yaratıcıdandır felsefesi işliyor ! saygılar Sana alacağın nefesi verende Allahdır eger bir kalp krizi geçirip ölmediysen buda Allahdandır.O ne derse O olur.Bize bu canı o verdi o alır.. Alıntı
Φ dumanlı Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Muhammed şöyle demiş: 'Çörek otunda, ölüm hariç her türlü hastalığın şifası vardır.' Herhalde çörek otunu çok seviyordu... Kabak içinde şunları demiş: 'Ey Ayşe, çorba pişirdiğiniz zaman kabağını bol koyunuz. Zira kabak üzüntülü insanın gönlünü güçlendirir. sayın arkadaşım bilgilerinizin yetersizliği nedeniyle,açmazlarda olduğunuzun farkındamısınız?bu konularda fikirlerinizi söyleyebilmeniz için,islam dinini biraz incelemeniz gerek bence..geç kalmış sayılmazsınız.. yaşam çok kısa..bu günler çabucak geçer..bu güne kadar geçtiği gibi..gerçeklerle yüz yüze kaldığınızda,geriye dönüşünüz olamaz..sizi ikaz etmek benim boynumun borcudur..yanlış yorumlamayın lütfen.. saygılar..... Alıntı
Φ verdinaz Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Bir mümin der ki , insanın kendi hür iradesi vardır, birini öldürmeye gitttiğinde, cinayeti kendi iradesiyle gerçekleştirmiştir. Bir mümin der ki, insanın kendi hür iradesi vardır, biri tarafından ördülecekse, bunu o insan engelleyemeyez, Allah'ın takdiri dileği böyledir ! O ne derse o olur ! hep yoğun olarak tartışılan "herşey Allah'tandır, insanın suçu yoktur" konusuna örneker ! Allahu Teala bize dogruyu ve yanlısı günahı sevabı Peygamberler ve indirilen kitaplara aracılıgı ile bildirmiştir ve onun verdiği canı ondan başkası alamaz neden intihar eden kişi cennete giremez işde sayın tarafsız buda bir günahtır başkasının canını alamazsınız alsanızda bu günahı kabullenirsiniz... Alıntı
Φ muki Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Evet eskilerimizin ilaçlarının bitkiler oldugunu biliyoruz... Sayın verdinaz, eskiden hangi bir bitki tek başına kansere, MS hastalığına, psikolojik rahatsızlığa, parkinson hastalığına vs. iyi gelmiş? Bugün ilaç yapımında bitkiler kullanılıyor, ama sadece bitkiler değil. Bugün bir kanser hastasını sadece bitkilerle iyileştirmeye çalışmak, onu üfürükçü bir hocaya götürmek kadar gülünçtür. Muhammed'in şu 'kabak üzüntülü insanın gönlünü güçlendirir' cümlesi sizce ne ifade ediyor? Alıntı
Φ muki Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 sayın arkadaşım bilgilerinizin yetersizliği nedeniyle,açmazlarda olduğunuzun farkındamısınız?bu konularda fikirlerinizi söyleyebilmeniz için,islam dinini biraz incelemeniz gerek bence..geç kalmış sayılmazsınız..yaşam çok kısa..bu günler çabucak geçer..bu güne kadar geçtiği gibi..gerçeklerle yüz yüze kaldığınızda,geriye dönüşünüz olamaz..sizi ikaz etmek benim boynumun borcudur..yanlış yorumlamayın lütfen.. saygılar..... Sayın dumanlı, burada benim bilgeliğim veya bilgisizliğim tartışılmıyor. Konunun başlığına bakarsanız bunu anlarsınız zira. Ayrıca, sizin boynunuzun borcu insanları ikaz etmek olmasın. Dünyada yapılacak o kadar başka iş varken siz insanların yüz yüze kaldıkları zamanla uğraşmayın. Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Sayın dumanlı, burada benim bilgeliğim veya bilgisizliğim tartışılmıyor. Konunun başlığına bakarsanız bunu anlarsınız zira. Ayrıca, sizin boynunuzun borcu insanları ikaz etmek olmasın. Dünyada yapılacak o kadar başka iş varken siz insanların yüz yüze kaldıkları zamanla uğraşmayın. İnanaların inaçlarının acizliği olsa gerek hep bir avukatlık ihtiyacı var... Alıntı
Φ TARAFSIZ Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Allahu Teala bize dogruyu ve yanlısı günahı sevabı Peygamberler ve indirilen kitaplara aracılıgı ile bildirmiştir ve onun verdiği canı ondan başkası alamaz neden intihar eden kişi cennete giremez işde sayın tarafsız buda bir günahtır başkasının canını alamazsınız alsanızda bu günahı kabullenirsiniz... ama verdinaz, diyorsun ki herşey en ince ayrıntısına kadar bellidir, bize günahın ve sevabın bildirilmesi karşısındaki tutumumuzda bellidir o zaman, örneğin, intihar eden kişinin neden intihar ettiği ve nezaman öleceğide belli olduğuna göre intihar eden kişi kendi iradesini değil, kendisi için ayarlanan iradeyi gerçekleştirecekir ! Mantıksal olarak düşünürsek : Ahmet, Ayşe tarafından terkedildiği için intihar edecek ! (Evet doğru, bu, Allah tarafından belirlenmiş ve O belirlediği için başka bir yolu yok) Ahmet Ayşe tarafından terkedildiği için intihar etmeyecek (Hayır yanlış, bu, Allah tarafından intihar ederek ölüm şeklinde olarak belirlendiği için, Ahmet'in özgür iradesi işlemez) saygılar Alıntı
Φ dumanlı Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Sayın dumanlı, burada benim bilgeliğim veya bilgisizliğim tartışılmıyor. Konunun başlığına bakarsanız bunu anlarsınız zira. Ayrıca, sizin boynunuzun borcu insanları ikaz etmek olmasın. Dünyada yapılacak o kadar başka iş varken siz insanların yüz yüze kaldıkları zamanla uğraşmayın. insanların birbirini uyarmasından daha güzel ne olabilirki..ben yanlış bir şey yapıyorsam ve beni uyarırsanız memnun olurum..hatamı görür en azından bir daha yapmamaya çalışırım..haklısınız dünyada yapılacak o kadar çok iş varki,ben onlarla meşgulüm..sizede öneririm.... Alıntı
Φ verdinaz Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 ama verdinaz, diyorsun ki herşey en ince ayrıntısına kadar bellidir, bize günahın ve sevabın bildirilmesi karşısındaki tutumumuzda bellidir o zaman, örneğin, intihar eden kişinin neden intihar ettiği ve nezaman öleceğide belli olduğuna göre intihar eden kişi kendi iradesini değil, kendisi için ayarlanan iradeyi gerçekleştirecekir ! Mantıksal olarak düşünürsek : Ahmet, Ayşe tarafından terkedildiği için intihar edecek ! (Evet doğru, bu, Allah tarafından belirlenmiş ve O belirlediği için başka bir yolu yok) Ahmet Ayşe tarafından terkedildiği için intihar etmeyecek (Hayır yanlış, bu, Allah tarafından intihar ederek ölüm şeklinde olarak belirlendiği için, Ahmet'in özgür iradesi işlemez) saygılar Kur’an’da bir kimseye hayat vermenin, adeta bütün insanlara hayat verme gibi yüce bir davranış, bir cana kıymanın da adeta bütün insanları öldürme gibi ağır bir suç ve günah olduğu belirtilir. Maide 22. ayetin bu ifadesine hangi sebeple olursa olsun intihar etmek isteyenler de dahil görülmektedir. Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Kur?an?da bir kimseye hayat vermenin, adeta bütün insanlara hayat verme gibi yüce bir davranış, bir cana kıymanın da adeta bütün insanları öldürme gibi ağır bir suç ve günah olduğu belirtilir. Maide 22. ayetin bu ifadesine hangi sebeple olursa olsun intihar etmek isteyenler de dahil görülmektedir. Sayın verdinaz, hani diyorsunuz ya bize "anlamıyorsunuz" diye, Şakamı yapıyorsunuz? Sorulan sorunun cevabı bu mu? Hiç mi anlamadınız? Soru şu: ama verdinaz, diyorsun ki herşey en ince ayrıntısına kadar bellidir, bize günahın ve sevabın bildirilmesi karşısındaki tutumumuzda bellidir o zaman, örneğin, intihar eden kişinin neden intihar ettiği ve nezaman öleceğide belli olduğuna göre intihar eden kişi kendi iradesini değil, kendisi için ayarlanan iradeyi gerçekleştirecekir ! Neden bu konuda sorulan sorulara konuyla alakasız cevaplar verip bir de bizi anlayamamakla suçluyorsunuz? Kimin neyi anlamadığı ortada değil mi? Artık cümlelerimi o kadar basitleştirdim ki kendime inanamıyorum... Sorunun açıklaması şu: Benim kaderimde nezaman nerede nasıl öleceğim bellimi değilmi? Belliyse, ve ben intahar ediyorsam bundan nasıl sorumlu tutulurum? Sorumlu tutuluyorsam ve bu benim irademle gerçekleştiyse neden her daim Allah bilir, ölümün zamanı bellidir vb. cümleler kullanılıyor? Şaka gibi yahu... Bu kadar basit bir soruya neden hiç biriniz doyurucu bir cevap veremediniz? Aynı soruyu diğer ilgili forumlarda da sorduk. Verilen cevaplara bakın: laf ebeliği! Ya açık ve net bir biçimde cevap verin ya da "tamam biz de bu konuda çelişkiliyiz" deyip kabul edin. Bunu kabul etmek mi zor yoksa gerçekten mi anlamıyorsunuz ben anlamadım gitti! Bunun neresi ayıp yahu? Ya çelişkinizi kabul edin ya çelişkimizi yok edin... Saygılar... Alıntı
Φ muki Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 insanların birbirini uyarmasından daha güzel ne olabilirki..ben yanlış bir şey yapıyorsam ve beni uyarırsanız memnun olurum..hatamı görür en azından bir daha yapmamaya çalışırım..haklısınız dünyada yapılacak o kadar çok iş varki,ben onlarla meşgulüm..sizede öneririm.... Sayın dumanlı, iman konusunda uyarılma olmaz. Bir insanın iman konusundaki doğruları kendi doğrularıdır. Ha diyelim ki, siz hırsızlık yaptınız, bu konuda sizi bunun doğru olmadığına dair uyarırım. Ayrıca, ben size bu dünyada iş yapmıyorsunuz demedim, insanların yüz yüze kaldıkları zamanla boşu boşuna uğraşmayın dedim. Alıntı
Φ Muallim-i Âli Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Sorunun açıklaması şu:Benim kaderimde nezaman nerede nasıl öleceğim bellimi değilmi? Belliyse, ve ben intahar ediyorsam bundan nasıl sorumlu tutulurum? Sorumlu tutuluyorsam ve bu benim irademle gerçekleştiyse neden her daim Allah bilir, ölümün zamanı bellidir vb. cümleler kullanılıyor? * Şimdi Allahın bilmesi sizin kendi iradenizle yapmanıza engel mi değil mi ? Engelse neden engel olduğunu düşünüyorsunuz ? Ben diyorum ki Allahın bilmesi benim bu mesajı yazıp yazmamama karar vermeyeve bu eylemi gerçekleştirmeye engel değildir. Onun her şeyi bilmesi benim bu mesajı yazmak veya yazmamak seçimimi bilmesi ben Allah bunu biliyor diye yapmıyorum fakat o benim bunu yapacağımı biliyor. Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 21 Kasım , 2007 * Şimdi Allahın bilmesi sizin kendi iradenizle yapmanıza engel mi değil mi ? Engelse neden engel olduğunu düşünüyorsunuz ?Ben diyorum ki Allahın bilmesi benim bu mesajı yazıp yazmamama karar vermeyeve bu eylemi gerçekleştirmeye engel değildir. Onun her şeyi bilmesi benim bu mesajı yazmak veya yazmamak seçimimi bilmesi ben Allah bunu biliyor diye yapmıyorum fakat o benim bunu yapacağımı biliyor. Ne çabuk unutuyorsunuz soruya verdiğiniz bu yanıtın nasıl bir soruna yol açtığını? Ben de diyorum ki (ve çok açık bir dille): Allahın, benim yapacağım bir hareketi bilmesi, benim o hareketi yapıp yapmayacağıma engel değildir. evet anlaştık... Peki sayın Muallim-i Ali, Ne yapacağımı biliyorsa, benim seçimimin ne önemi kaldı? Bunu anlamak çok mu zor? Ne yapacağımı biliyorsa, benim ne seçeceğimi biliyordur. Ne yapacağımı biliyorsa, benim intihar edeceğimi biliyordur... Ne yapacağımı biliyorsa, benim iman edip etmeyeceğimi de biliyordur... Ne yapacağımı biliyorsa, yarın ne yapacağımı da biliyordur... Ne yapacağımı biliyorsa, benim ölünce nasıl cezalandırılacağımı veya mükafatlandırılacağımı biliyordur... Ne yapacağımı biliyorsa, benim cennetemi yoksa cehennememi gideceğimi de biliyordur... Şimdi bunları aklınızda tutun ve şu cümleye geçelim: Ne yapacağımı biliyorsa, (kaderimde ne varsa) bildiği şeyi yapacağımı da biliyordur. Ve bunlar doğruysa benimle oyun oynanıyor demektir. Neden? Cehenneme gideceğimi bile bile neden dünyaya gönderildim? Direk yarat ve yak... Cennete gideceğimi biliyorsa neden hala sınanıyorum? Direk oraya gönder... İntihar edeceğim biliniyorsa ne azrailin önemi kalır ne de irademin... Beni yine yaratır yaratmaz yak... Bu çelişkiyi görmek zor bişe değil ki... Daha nasıl anlatacağımı şaşırdım.... Şimdi yazdıklarıma mantıklı cevap verirmisiniz? Yanılıyorsam yanıldığımı şiirlerle (ayetler) değil somut olarak anlatırmısınız? Ama dikkat edin yine çelişkili cevaplar verip beni yormayın... Önce yazdıklarınızı benim ve sizlerin yazdıklarınız doğrultusunda sorgulayın... İşimiz (yani birbirimizi anlamamız) daha kolay olacak o zaman Saygılar efendim.... Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 1)İnsanın şeçiminin önemi (İrade) ben bilmiyordum onun için yaptım dememesi içindir (İslami uyarıları duyanlara) 2) doğru ne yapılacağını bilir “ALLAHc.c.” bu yapılacaklar İnsanın önünde şeçenektir ( İrade) neyi şeçerse (insan) onu yaşar “ALLAH yaratır” İnsanın şeçtiğini ( bilinen). 3) İntiharda bir şeçenektir (irade) ve tercih edene sunulur ve “BİLİNİR”. 4) İman edip etmeyecek olanlarda bilinir (ALLAH sinelerde olanı bilir) . 5) Ertesi gün ne yapacağın şeçenekler arasındadır (irade) şeçtiğini yaratıp yaşatan “ALLAH” tır ve bilinir. 6) Ölünce zaten İnsanın yaptıkları karşısına çıkacaktır dolayısı ile ceza ve mükafatta bilinir ve uygulanır. 7) Ne yapılacağı her insanın (irade ve tercih) ile bilinir neyi tercih ederse Günah,sevap (bilinen) ona göre Cennet veya Cehenneme gönderilir ve “BİLİNİR”. (Allahın, benim yapacağım bir hareketi bilmesi, benim o hareketi yapıp yapmayacağıma engel değildir. evet anlaştık...) Anlaşılan konu; anlaşılmıştır umarım. Not. “İRADE VE ŞEÇİM ve AN”. Yazılanlar kişiseldir hata olabilir en doğrusunu "ALLAH" bilir Amenna ve saddekna. Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 1)İnsanın şeçiminin önemi (İrade) ben bilmiyordum onun için yaptım dememesi içindir (İslami uyarıları duyanlara) Bu bir bahanedir, kelime oyunudur. Konuyla alakası yoktur... 2) doğru ne yapılacağını bilir “ALLAHc.c.” bu yapılacaklar İnsanın önünde şeçenektir ( İrade) neyi şeçerse (insan) onu yaşar “ALLAH yaratır” İnsanın şeçtiğini ( bilinen). Ne yapacağını mı (tek olay) bilir, neler yapabileceğini mi (birden fazla seçenek)? Ne yapacağını yani tek bir olayı biliyorsa tamam kader vardır ama irade yoktur. Neler yapabileceğini yani birden fazla seçeneği (içlerinden birini seçecek ya) biliyorsa, sadece seçenekleri biliyordur ki bu da matah bir şey değildir. Öyleyse irademiz vardır ama kader yoktur. Allah da bekleyip görmektedir neyi yapacağımızı... 3) İntiharda bir şeçenektir (irade) ve tercih edene sunulur ve “BİLİNİR”. Seçenek bilinir; bunda bir sorun yok. Sorun bunun seçilip seçilmeyeceğinin bilinip bilinmemesidir. 4) İman edip etmeyecek olanlarda bilinir (ALLAH sinelerde olanı bilir) . Eğer biliniyorsa irade yoktur. Kader vardır. Neden sınava tabiyiz? Madem biliyorsa? 5) Ertesi gün ne yapacağın şeçenekler arasındadır (irade) şeçtiğini yaratıp yaşatan “ALLAH” tır ve bilinir. Seçeneklerden birini seçmek iradedir doğru... Seçimim biliniyorsa kader vardır irade yoktur... 6) Ölünce zaten İnsanın yaptıkları karşısına çıkacaktır dolayısı ile ceza ve mükafatta bilinir ve uygulanır. Eğer kaderimde varsa bu benim suçum yada mükafatım değildir (Allah öyle yazmış öyle olmuş ben zamanı gelince alınyazımdaki şeyi tercih ettim. Ben figuranım yani). Eğer irademle bunları yaptıysam kaderimde yoktur benim seçimimdir ve cezalandırılmayı ya da mükafatlandırılmayı ben kendim haketmişimdir... Bu da baştan bilinen bir şey değildir. Allahın bekleyip göreceği bir şeydir. Yine söylüyorum eğer biliniyorsa sınavın hiç bir anlamı yoktur "eğlencelik" olmuş oluyoruz... 7) Ne yapılacağı her insanın (irade ve tercih) ile bilinir neyi tercih ederse Günah,sevap (bilinen) ona göre Cennet veya Cehenneme gönderilir ve “BİLİNİR”. Ne yapacağı biliniyorsa tercihin önemi yoktur (kader vardır). Günah ve sevaplar baştan biliniyorsa cennet yada cehenneme gidilip gidilmeyeceği de biliniyordur... Öyleyse sınavın bir anlamı yoktur. İradenin hiç bir anlamı kalmamıştır çünkü kader vardır... (Allahın, benim yapacağım bir hareketi bilmesi, benim o hareketi yapıp yapmayacağıma engel değildir. evet anlaştık...) Allahın senin yapacağın bir hareketi baştan bilmesi sadece senin açından "o hareketi yapıp yapmayacağına" engel değildir. Ama onun katında ona şu soruyu sorma hakkına sahip olursun: "Ey Allahım, benim ne yapacağımı baştan biliyordun ve bildiğin gibi de oldu, ne diye beni sınava tabi tuttun? Yarattığın gibi cehenneme (ya da cennete) atsaydın ya? Benim açımdan irademin bir önemi ardı ama senin katında o irade yalanmış meğer..." Konu umarım şimdi anlaşılmıştır Saygılar Alıntı
Φ Muallim-i Âli Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 "Ey Allahım, benim ne yapacağımı baştan biliyordun ve bildiğin gibi de oldu, ne diye beni sınava tabi tuttun? Yarattığın gibi cehenneme (ya da cennete) atsaydın ya? Benim açımdan irademin bir önemi ardı ama senin katında o irade yalanmış meğer..." "Allah her şeyden münezzehtir" cümlesi sizin için ne ifade ediyor bilmiyorum ama konuya yönelik kısmına bakarsak "Allah zamandan da münezzehtir." Yani Allah beklemez. Ol der oluverir. Allah için şu an her şey olmuş bitmiştir. Yani Onu geçmiş - şimdiki - gelecek zaman çerçevesine alırsanız bunu söyleyebilirsiniz ama Allahın zamandan münezzeh olduğu kavramı devreye girdiği zaman Onu bu zaman dilimleri arasına alarak zamandan münezzeh olduğu konusunu devre dışı bırakırsınız. Sizin Onun zamandan münezzeh olduğunu devre dışı bırakmanız Onun bu özelliğine leke sürmez fakat bu dediklerinizi size de kimse başka türlü izah etsede anlaşılmayacak. Bu dediğinizi akılda şüphe kalmadan halletmek için Onun zamandan münezzeh olduğu konusuna deyinmeniz gerekiyor mutlaka. Alıntı
Misafir yersoy Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 Gönderi tarihi: 22 Kasım , 2007 "Allah her şeyden münezzehtir" cümlesi sizin için ne ifade ediyor bilmiyorum ama konuya yönelik kısmına bakarsak "Allah zamandan da münezzehtir." Yani Allah beklemez. Ol der oluverir. Allah için şu an her şey olmuş bitmiştir. Yani Onu geçmiş - şimdiki - gelecek zaman çerçevesine alırsanız bunu söyleyebilirsiniz ama Allahın zamandan münezzeh olduğu kavramı devreye girdiği zaman Onu bu zaman dilimleri arasına alarak zamandan münezzeh olduğu konusunu devre dışı bırakırsınız. Sizin Onun zamandan münezzeh olduğunu devre dışı bırakmanız Onun bu özelliğine leke sürmez fakat bu dediklerinizi size de kimse başka türlü izah etsede anlaşılmayacak. Bu dediğinizi akılda şüphe kalmadan halletmek için Onun zamandan münezzeh olduğu konusuna deyinmeniz gerekiyor mutlaka. Yani, bizim bildiğimiz kadarıyla zaman ve mekan kavramları (Allahın boyutunda), tartışabileceğimiz, sorgulayabileceğimiz konuların ötesindedir öylemi? Bu nedenle de mantıklı açıklamalar getiremeyiz yani... Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.