Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

  • Admin--
Gönderi tarihi:

Ben bu soylediklerinize şu ifadelerle cevap versem olur mu acaba Sayın Tengerrin Boşig,

 

:huh::o^_^:wacko::lol::mellow:

  • Cevaplar 80
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:
Neyse şaka bunlar, senin de şaka yaptığını biliyorum...

 

 

 

 

 

Şaka bir yana,

Sen olmasan kime takılcam ki ben böyle?

 

Bilirsin, siz Aristokratlar biraz burnu havada olursunuz...

 

tabi hiçbir zaman her şakanın altında bir gerçek yattığını da unutmamak lazım değil mi ;)987qf.png

Gönderi tarihi:

Merhaba Freyja :)

Biz pek tanışmıyoruz ama senin açtığın konuları yakından takip ediyorum :D Ozellikle yeni bir şey var mı diye her gün gizli gizli :w00t: sayfana bile giriyorum.Yolladığın youtube goruntulerine çok gülüyorum, özellikle marula ağacıyla ilgili olana ben de tıpkı Jön gibi bayıldım :w00t: Abartıp bazılarına youtube'da yorum bile yazdım :unsure: Yılmaz Erdoğan sayfasındaki şiirlerden birisini DİLOŞCUĞUM anı defterime göndermişti, sayende onu da dinlemiş oldum. Şiiri okumak başka, güzel okuyan birinden dinlemek başka bir duygu... Fırsatta istifade Diloşcuğuma da buradan teşekkür edeyim, o şiiri şimdi daha bir çok beğeniyorum :hug::wub: Aslında gönderdiğin her bir iletinin altına fikrimi yazmak isterdim ama benim fazla vaktim yok Sevgili Freyja, o yüzden özet geçip, hepsiyle ilgili fikrimi buraya yazayım dedim :) Ha bu arada ben senin önerdiğin şeftalili Ice Tea'yi de yaptım ama limonun az fazla kaçmış, ekşi oldu, tekrar denemek lazım gelecek sanırım :unsure:

 

Bir de aramıza HOŞGELDİN sevgili FREYJA :gul:

  • Admin--
Gönderi tarihi:

Hoşbulduk Sevgili Gloria,

 

Yazdıklarınız çok hoş, gönderdiğim videoları begenmene özellikle sevindim, Diloş'un gönderdiği şiir hangisiydi, merak ettim, gerçi girip bakabilirim ama sen hala burdaysan soyler misin, sanırım benden daha once bulursun :huh::)

 

Şeftalili Ice teanin limon ayarını tutturabilmek başlarda biraz zor oluyor evet, ama yavaş yavaş el alışıyor, içine biraz daha şeker katmayı veya su ilave etmeyi dene bir dahakine belki işe yarar :)

 

Bu arada sevgili Gloria Hoşbulduk :)

Gönderi tarihi:

Sevgili Freyja

İnan bana defterin gözümden kaçmadı.Çoğu zaman okumaya fırsatım olsada yazmaya imkanım olmuyor benim.

Pc kızımın odasında,kızım "anne kalk masamdan"diye bağırıyor,oğlum kitaplıktan olanca kitabı başıma fırlatıyor :D

Belki de birazda bu yüzden forumun uykusuzları arasına girdim.Fakat artık ona da pek imkanım yok.

Oğlum bu hafta okula başladı,onu erken uyutabilmek için saat 10da yatmak zorunda kalıyorum :) Neyse...

Aramızda olman çok hoş,iyi ki geldin :)

Bazen çok şaşıyorum biliyormusun,seninle sanki aynı anda düşünüyoruz ,bunu bikaç kez yaşadım.

Birgün Notre dame de Paris müzikalinden sahneler hazırladım ama yine imkansızlıklardan ekliyemedim sonra bir baktım :)

Aynen ifadem şuydu: :huh::blink:

Tariflere gelince;hepsini takip ediyorum,mutfakla aram oldukça iyidir.Biliyorum şimdi bunu okuyupta beni tanıyan herkes;

"Hadi ordan sen yemek bile yapmıyosun" diyecek :blushing:

Hiç de değil vallahi ben zamanım olmadığından yapamıyordum :P

Çok mu uzattım ne...İyigeceler sevgiyle kalın...

 

bahaettinkarakocdoktor4aa6.jpg

  • Admin--
Gönderi tarihi:
....bu yüzden forumun uykusuzları arasına girdim.

 

Bu da bir ortak noktamızmış :)

 

Aramızda olman çok hoş,iyi ki geldin

Sizin aranızda da olmak çok hoş, gerçekten de iyi ki gelmişim :wub:

 

Bazen çok şaşıyorum biliyormusun,seninle sanki aynı anda düşünüyoruz ,bunu bikaç kez yaşadım.

Birgün Notre dame de Paris müzikalinden sahneler hazırladım ama yine imkansızlıklardan ekliyemedim sonra bir baktım

Aynen ifadem şuydu: :huh::blink:

 

bu ifadelere bayıldım, çok hoş anlatmışsın :D ben müzikalleri çok severim, defalarca sıkılmadan izleyebilirim ama Notre dame de Paris ve Belle şarkısının yeri ayrı, onları ayrı çok seviyorum :clover: Bu arada ben de farkındayım, benzerliklerin...

 

Tariflere gelince;hepsini takip ediyorum,mutfakla aram oldukça iyidir.

 

ben de sizin yazacağınız bir tarifi denemek isterim mutlaka... bekleyeceğim yazmanızı... yazarsınız di mi :unsure: yazınnnn : :stuart:

 

yazdığınız herşey ayrıca çok hoş, beni mutlu etti, teşekkür ediyorum sayın Radya, yine beklerim sayfama :)

Gönderi tarihi:

Benim görüş açımdan kısa yaşamına çok şeyler sığdıran "Yazmak için yaşıyorum"

Katherine Mansfield tiplemesi gibidir Freyja;

 

Gördüğüm kadarıyla hem aşk,bereket hem savaş ve ölüm tanrıçası olması da ayrıca bir ilginçtir.

 

Eski nors dilinde hanımefendi,kadın yönetici veya efendi anlamına gelir.Yeni dilimizde de

pek değişikliğe uğramamış olduğu gözüküyor.. :)

 

Virginia Woolf günlüğünün başka bir yerinde şöyle yazar: Fanatik, kedi gibi, anlaşılmaz "Bir kedi gibi. Yabanıl, ağır ve daima yalnız, kendi kendini koruyan. Tamamen kendine özgü, kendisi için yaşayan, sanatına odaklanmış, neredeyse fanatik, garip bir insan gibi göründü bana."

 

Bu yazdıklarımdan sonra hemen havası bozulacaktır..

 

Ama ona layık olduğu ünvanı vermeyide unutmayacağım. :clover:

  • Admin--
Gönderi tarihi:

Sevgili veled-ul iblis,

 

İçim bir tuhaf oldu aslında bu yazdıklarını okuyunca... Hele de "ona layık olduğu ünvanı vermeyi unutmayacağım" sözü...

 

Katherine Mansfield'ı düşündüm, ona kocası tarafından layık görülen ünvanı...

 

"John Middleton Murry'nin eşi"

 

Katherine Mansfield'ın mezar taşında, isminin hemen altında yazan ve kocası tarafından Katherine'e layık görülen ünvan!!! İşte bu... Halbuki o dönemin en ama en iyi yazarlarındandı, ne dönemi hala bile günümüzde durum hikayeciliğinde Çehov'la birlikte sayılan en önemli isimlerden ikincisidir, Mansfield...

 

Sen bir alıntısını yapmışsın Virginia Woolf'ten , bir de ben de var öyle bir alıntı;

 

"İyi oldu öldüğü.” der Virginia Woolf, Katherine Mansfield için günlüğünde, “Onun üslubunu kıskanıyordum, şimdiye dek kıskandığım tek üslup.”

 

Evet, 35 yaşında ölmüş Mansfield, hem de sakin bir ev hayatı arayışı içinde... ama ne yazık ki hastalığı onun devamlı dinlenmesini gerektirdiğinden, çeşitli dinlenme yerlerinde yalnız yaşamak zorunda kalmış, son dönemlerini... Çok sevdiği eşinden, sevdiklerinden uzakta, sadece mektuplarla...

 

"İnsanları, arkadaşlarımı, evimi özlüyorum, neden doğru dürüst bir evim yok?" der kocasına yazdığı bir mektubunda... Sayfalar dolusu yazdığı mektuplarıyla da her defasında kocasının sevgisini ister, onun yanında olmayı ister ama kocasının mesleki kariyeri (!!!) daha ön plandadır ve bu zor aynı zamanda hastalıklı kadınla uğraşmanın şimdi sırası değildir...

 

Evet 35 yaşında ölür, Mansfield ve kocası onun hikayelerinin büyük bir kısmını, günlüğündeki notlarını ve mektuplarını yayınlayıp, "Katherine Mansfield'in o zamana kadar aldığının on katı kadar bir para" diye tabir ettiği kadar para kazanır, karısının yazdıklarından... Bu paraya da "Katherine'in bereketi" der. Onun bereketiyle hayatının geri kalanını rahatlıkla yaşar, deniz kıyısında bir ev alır, bir de çiftlik, 3 kez daha evlenir ve en sonunda da zor olmayan, hasta da olmayan bir kadın bulur... Bu arada da Katherine'e layık olduğu ünvanı vermeyi unutmaz...

 

Katherine Mansfield

"John Middleton Murry'nin eşi"

Gönderi tarihi:

Sevgili Freyja..

Nasılsın görüşmeyeli..? :) defterine bir çiçek eklemek istiyorum..ama bunu yapıp yapmamak konusunda oldukça kararsızım.. :unsure: yakınında bi yerlere büyütecin varsa olabilir aslında.. :lol: zira benim eklediğim çiçekler hep minyatür oluyorda.. :blush:

 

bak.. :huh::crying::lol:

 

imagescageoiviwz3.jpg

  • Admin--
Gönderi tarihi:

diloş, bu çiçekler evet biraz küçük ama çok güzeller, çok begendim... teşekkür ederim :)

 

gorusmeyeli ben iyiyim sen yoktun epeydir :huh:

  • Admin--
Gönderi tarihi:

Ben burda dinleniyorum... Burası beni gerçekten dinlendiriyor, mutlu ediyor :)

 

Çiçekler bence de dalında güzeldir, iyiki de dalında duruyorlar, teşekkür ediyorum gerçekten, renkleri de muhteşem bu arada, çok severim mor rengi :D

  • 4 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

sevgili freyja ziyarete geldimm :)

 

SANA BAKMAK

 

her şey yapılabilir

bir beyaz kağıtla

uçak örneğin uçurtma mesela

altına konulabilir

bir ayağı ötekinden kısa olduğu için

sallanan bir masanın

veya şiir yazılabilir

süresi ötekilerden kısa

bir ömür üzerine.

 

bir beyaz kağıda

her şey yazılabilir

senin dışında

güzelliğine benzetme bulmak zor

sen iyisi mi sana benzemeye çalışan

her şeyden

bir gülden bir ilk bir sonbahardan sor

belki tabiattadır çaresi

senin bir çiçeğe bu kadar benzemenin

ve benim

bilinci nasırlı bir bahçıvan çaresizliğim

anlarım bitkiden filan

ama anlatamam

toprağın güneşle konuşmasını

sana çok benzeyen bir çiçek yoluyla

 

sen bana ışık ver yeter

bende filiz çok

köklerim içimde gizlidir

gelen giden açan soran bere budak yok

bir şiir istersin

“içinde benzetmeler olan”

kusura bakma sevgilim

heybemde sana benzeyecek kadar

güzel bir şey yok

 

uzun bir yoldan gelen

tedariksiz katıksız bir yolcuyum

yaralı yarasız sevdalardan geçtim

koynumda bir beyaz kağıt boşluğu

her şeyi anlattım

olan olmayan acıtan sancıtan

bilsem ki sana varmak içindi

bütün mola sancıları

bütün stabilize arkadaşlıklar

daha hızlı koşardım

severadım gelirdim

gözlerinin mercan maviliğine

 

sana bakmak

suya bakmaktır

sana bakmak

bir mucizeyi anlamaktır

 

sağa sola bakmadan yürüdüğüm yollar tanıktır

aşk sorgusunda şahanem

yalnız kelepçeler sanıktır

ne yazsam olmuyor

çünkü bilenler hatırlar

hem yapılmış hem yapma çiçek satanlar

bahçıvanlar değil tüccarlardır

sen öyle göz

sen öyle toprak ve güneş ortaklığı

sen teninde cennet kayganlığı iken

sana şiir yazmak ahmaklıktır

 

bir tek söz kalır

dişlerimin arasından

ben sana gülüm derim

gülün ömrü uzamaya başlar

 

verdiğim bütün sözler

sende kalsın isterim

ben sana gülüm derim

gül sana benzediği için ölümsüz

yazdığım bütün şiirler

sana başlayan bir kitap için önsöz

 

sana bakmak

bir beyaz kağıda bakmaktır

her şey olmaya hazır

sana bakmak

suya bakmaktır

gördüğün suretten utanmak

sana bakmak

bütün rastlantıları reddedip

bir mucizeyi anlamaktır

sana bakmak

allah’a inanmaktır

 

YILMAZ ERDOĞAN

 

 

umarım beğenirsiniz...

 

:):clover:

  • Admin--
Gönderi tarihi:

Begenmez miyim? çok begenirim bu şiiri :) teşekkür ederim...

 

Bu şiir öyle güze öyle güzel ki

 

sana bakmak

bir beyaz kağıda bakmaktır

her şey olmaya hazır

sana bakmak

suya bakmaktır

gördüğün suretten utanmak

sana bakmak

bütün rastlantıları reddedip

bir mucizeyi anlamaktır

sana bakmak

allah’a inanmaktır

 

Sadece burası bile tek başına aşkın güzelliğini anlatmaya yeter...

 

Teşekkürler zeynepciğim...

 

Teşekkür ne kelime

 

Bayıldım

 

BAYILDIMMMMMMMMMM

  • 3 hafta sonra...
  • Admin--
Gönderi tarihi:
Freyja kaybolmuş...

 

:) niye kaybolayım ki ;) ben hep burdayımmmmm :D

  • Admin--
Gönderi tarihi:

Sevgili Zeynepciğim, ne güzel kokuyor bu çiçekler :) çok teşekkür ederim :hug:

 

 

Mis misss :)

 

Bunlar da senin için :)

 

red-flowers.jpg

  • 2 hafta sonra...
  • Admin--
Gönderi tarihi:
Hayırlı Bayramlar... :)

 

çok teşekkür ederim size de iyi bayramlar sevgili Gece Yağmuru...

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.