Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Türkiye bu korkunç cehaletin pençesine nasıl düştü? Bunu iyi irdeleyelim. Önümüzdeki birkaç yılda neler olacağı, bizi bu cehalete mahkûm eden birkaç on yıllık geçmişimizde saklıdır... Karanlığın Gölgesi Olur mu? İlkokul mezunu olduğu gazetelerde sık sık yazılan bir imam düşününüz. Bu zatın etkisi altında yönetilen sırf Türkiye'de ikibin küsur öğrenci yurdu varmış. Yurt dışında sayısız «okul». Bu zat Papa ile konuşmaya gidiyor. Beyaz Saray himayesinde iftarlar veriyor ve Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçisi bu iftara katılıyor. Ve bu zat arada bir cevherler yumurtluyor ve o cevherler 21. yüzyıl Türkiyesinde haber oluyor! Geçenlerde gene bir yumurta düştü mübarek ağzından: Kuraklığın sebebi günahkârlıkmış! Bunu okuyunca birden kendimi Ortaçağ Avrupasında sandım. Hatırlayacaksınız, ondördüncü yüzyılda Avrupayı istila eden kara ölüm, kıt'a nüfusunun bazı tahminlere göre üçte birini, diğerlerine göre de yarısını alıp götürmüştü. Bu korkunç veba salgınına karşı Orta Doğu'dan ithal edilmiş bir Yahudi mitolojisinden ibaret olan Hristiyanlığın etkisindeki zır cahil Avrupanın söyleyebileceği tek şey vardı: Bu günahlarımızın karşılığıdır. Bir grup yobaz günahlarından arınabilmek için Yahudileri katletmeğe başlamışlardı. Bir diğer grup kendilerini kırbaçlayarak şehir şehir dolaşmış, sonunda topladıkları taraftar sayısıyla ülkelerin emniyeti için bir sorun haline gelmişlerdir. Kara Ölüm esnasında uygulanan sözde tedavileri insan okuduğu zaman tüyleri diken diken oluyor. Din adına yapılan zırvalıklar, bu olaydan ikibin yıl öncesinin uygar Yunanistanında düşünülemezdi bile. Ama Kara Ölüm Avrupayı kasıp kavururken talihsiz kıt'ada kaç kişi eski Yunan'ı ve onun Hippokratik doktorlarını biliyordu? İmam Fethullah Efendi de eski Yunan'dan bîhaberdir. Geçenlerde televizyonda National Geographic Wild kanalını ararken bir talihsizlik eseri kendisinin bir konuşmasını veren bir kanala düştüm. Konuşmasında İslam peygamberi Muhammed'in Medine'de yaşayan topluluklarla yapmış olduğu karşılıklı antlaşmaları anlatıp, bunların modern demokrasilerde bile görülmeyecek derecede insancıl olduklarını söylerken, «tabii o devirlerde demokrasi bilinmiyordu» deyivermedi mi? Perikles merhumun kemikleri sızlamıştır diye düşündüm. Atina, Muhammed'den neredeyse bin sene evvel demokrattı ve bu işin kurallarını icat etmişti. Bizzat demokratia, kulağa hoş gelen ve halkın gücü anlamındaki o güzel kelime, Perikles'in vatandaşlarının icat ettikleri bir kelimedir. Ama herhalde Perikles Fethullah Efendi'nin devam ettiği ilkokulda okutulmuyordu. Ama Fethullah Efendiye niçin haksızlık ediyoruz? Doç. Dr. unvanlı Milli Eğitim bakanımızın hali daha mı iyi? Söylediklerine bakınca ne biyoloji, ne jeoloji ne antropoloji ne de prehistorya bildiğini görüyorum. Bunları bilmez derken, uygar ülkelerde taksi şoförlerinin bildikleri bir düzeyden bahsediyorum, yoksa üniversite düzeyinden değil. Ve bu kişilerin makbul addedildikleri bir çevre, Türkiye Cumhuriyetine yeni bir anayasa hazırlamakla meşgul. Bunu kimselere danışmadan, kimselere sormadan kendi içlerinde yapmaya kararlılar. Bu tabii ancak cahil cesaretinin verdiği bir haddini bilmezlik olabilir. Ama etkisi hepimize olacaktır. Hepimizi de aşıp Türkiye'nin içinde bulunduğu bölgeye olacaktır. Ve nihayet dünyaya olacaktır. Geri kalmış ülkeler bir zamanlar Atatürk Türkiyesine bakıp ümit tazelerler, ilham alırlardı. Şimdi Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül-Fethullah Gülen Türkiyesine bakıp meyus oluyorlar, belki de kaderlerine razı olmaktan başka çarenin olmadığını düşünüyorlar. Türkiye bu korkunç cehaletin pençesine nasıl düştü? Bunu iyi irdeleyelim. Önümüzdeki birkaç yılda neler olacağı, bizi bu cehalete mahkûm eden birkaç on yıllık geçmişimizde saklıdır. O geçmişi iyi öğrenip, iyi değerlendirelim. Vatan Caddesindeki anıt mezarlar, Türkiye'yi bu karanlığa mahkûm edenlerin yattığı yerlerdir. Onlar orada karanlığın bekçiliğini yapmaktadırlar. Bir faydalı yönleri o karanlığın tarihini bize sürekli hatırlatmalarıdır. Günümüzün karanlığı geçmişte örülenin gölgesidir. Geçmişin karanlığını unutan, yarının karanlığını savuşturamaz. ___________________________________________ ___________________________________________ Celal ŞENGÖR / Bilim teknik Alıntı
Misafir rua Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 demos (halk zümresi)+ kratia (iktidar-güç) primitif demokrasi (ya da klasik demokrasi) olarak bilinir. İlk kez Atina şehir devletlerinde uygulandı ve Atina, Arap Yarımadası'na biraz uzaktır. İ.Ö 4 yüzyıl da Sokrates ve Platon bu rejimi eleştirmişler ve ayak takımının iktidarı olarak nitelemişler. demektir ki demokrasi Eski Yunan da Sokrates ten önce doğmuştur. Kantipus, Perikles'in babasıdır ve demokrattır. bu da demokrasi kültürünün eski yunan da periklesten önce, yaklaşıl i.ö 5 yy civarlarında canlanmış olabileceğini düşündürüyor. şimdiki yunanlılar bu düşünür ve devlet adamlarıyla övürnürler (haklılar tabi) bütün bu gelişmelerden yaklaşık 2500 yıl sonra türkiye nin haline bakın. kafalarına göre bir anayasa değişikliği yapacaklar onu bile beceremiyorlar. bu gerçekten de acı bir cehalet tablosu. f.g denilen adamcağızın zaten felsefe, siyaset, demokrasi, bilgi-kültür, çağdaşlık gibi kelimelerin ne olduğundan haberdar olması mümkün değil. ilkçağ zihniyetinin bile gerisinde olan insanlar bu ülkeyi yönetiyor. Alıntı
Φ BlackCADY Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Bu sosyaloglar tarafından detaylı şekilde incelenmesi gereken bir konu. Aslında düşünülmesi gereken dini liderliğe soyunanların peşine neden takılır insanlar. Bir çeşit yaranma çabasımıdır. birilerine büyük anlamlar yüklüyorlar sonra onu kahraman ilan ediyorlar ve peşinden gidiyorlar. çok acayip bir durum. ama çok klasik bir durum ayrıca yani eski çağlardan bu yana bazı insanlar toplulukları kullanmıştır bunu yaparken genelde dini duygular kullanılmış. ilkokul mezunu bir adam ve inanılmaz şekilde destekleniyor çok büyük şirketlerin yapamayacağını yapıyor. galiba onu sevenler ve ona tapınanlar bunuda mucize olarak değerlendiriyor altında bir çapanoğlu aramıyor neden arasınki adam evliya bu millet arablaştığından beri aklını kullanmaz oldu eskiden bağımsızlığına düşkünmüş atalarımız şimdi çok meraklıyız el etek öpmeye. sayın dipnot ağaçlara çaput bağlayan, fal baktıran, türbelerde kendini kaybeden, kerametlere inanan, akıldan uzaklaşan bir topluma Fethullah Gülen uçuyormuş desen inanır ama insanları dolandırıyormuş desen inanmaz. Ne kadar üzüntü verici insanlarımız doğa üstü şeylere gerçeklerden ve akıldan daha çok önem veriyor. Alıntı
Φ suheda Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Yatın kalkın şu Fethullah Gülen ve başörtüsü için dua edin Yoksa neyi tartışacaktınız şu güncel ve dini konulardaki başlıklara bakın neredeyse bu ikisi dışında bir şey yok fikir üretememenin çaresizliği bu olsa gerek Alıntı
Misafir rua Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Yatın kalkın şu Fethullah Gülen ve başörtüsü için dua edin Yoksa neyi tartışacaktınız şu güncel ve dini konulardaki başlıklara bakın neredeyse bu ikisi dışında bir şey yok fikir üretememenin çaresizliği bu olsa gerek bu lafın aynısını demirefe ye de söylemiştiniz. bence siz artık yeni ve daha sağlılklı bir eleştiri geliştirin. f.g nin neyine dua edecekmişiz. ona dua etmesi gereken sizsiniz. onun sayesinde dayanaksız fikirleriniz boşlukta kalmıyor. yoksa boş avuçlarınızla nereye tutunacaktınız. Alıntı
Φ sacma Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 it ürür, kervan yürür. *** Pascal der ki; "yalnızca iki bilge türü vardır. Birincisi, herkesin geçtiği bebeklik dönemidir; ki hiçbirşeyi bilmez ve bildiğini iddia etmez; diğeri se gerçekten ömrünü bilgiye adamış, ama yolun sonunda bir şey bilmediğini görmüş kişidir. Bu ikisinin arasındakiler, yani bildiklerini iddia edenler ise cahildir." Niye bu uzun sözü alıntıladım:Toplum akıldan uzaklaşıyormuş ta; bilgi, siyaset, felsefe, çağ vs bilmiyormuş ta... Kargalar gülüyor halinize. Her bakımdan nakavt halindesiniz. Bırkaınız yıldızları saymayı. Alıntı
Φ BlackCADY Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Yatın kalkın şu Fethullah Gülen ve başörtüsü için dua edin Yoksa neyi tartışacaktınız şu güncel ve dini konulardaki başlıklara bakın neredeyse bu ikisi dışında bir şey yok fikir üretememenin çaresizliği bu olsa gerek madem katılmıyorsunuz gerçekçi söylemlerle katılmayın söyleyecek sözünüz olmadığında başka konu yok demek bişey bilmemekten kaynaklanıyor. konuda fikir üretmeye gerek yok ortada tartışılan bir sorun var Fethullah Gülen ve başörtüsü ülkemizi esir aldı siz başınızın üstüne koyduğunuzun derdindesiniz. asıl fikir kısırlığı budur. Alıntı
Φ sinan... Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Türkiye bu korkunç cehaletin pençesine nasıl düştü? Bunu iyi irdeleyelim. Önümüzdeki birkaç yılda neler olacağı, bizi bu cehalete mahkûm eden birkaç on yıllık geçmişimizde saklıdır... Karanlığın Gölgesi Olur mu? İlkokul mezunu olduğu gazetelerde sık sık yazılan bir imam düşününüz. Bu zatın etkisi altında yönetilen sırf Türkiye'de ikibin küsur öğrenci yurdu varmış. Yurt dışında sayısız «okul». Bu zat Papa ile konuşmaya gidiyor. Beyaz Saray himayesinde iftarlar veriyor ve Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçisi bu iftara katılıyor. Ve bu zat arada bir cevherler yumurtluyor ve o cevherler 21. yüzyıl Türkiyesinde haber oluyor! Geçenlerde gene bir yumurta düştü mübarek ağzından: Kuraklığın sebebi günahkârlıkmış! Bunu okuyunca birden kendimi Ortaçağ Avrupasında sandım. Hatırlayacaksınız, ondördüncü yüzyılda Avrupayı istila eden kara ölüm, kıt'a nüfusunun bazı tahminlere göre üçte birini, diğerlerine göre de yarısını alıp götürmüştü. Bu korkunç veba salgınına karşı Orta Doğu'dan ithal edilmiş bir Yahudi mitolojisinden ibaret olan Hristiyanlığın etkisindeki zır cahil Avrupanın söyleyebileceği tek şey vardı: Bu günahlarımızın karşılığıdır. Bir grup yobaz günahlarından arınabilmek için Yahudileri katletmeğe başlamışlardı. Bir diğer grup kendilerini kırbaçlayarak şehir şehir dolaşmış, sonunda topladıkları taraftar sayısıyla ülkelerin emniyeti için bir sorun haline gelmişlerdir. Kara Ölüm esnasında uygulanan sözde tedavileri insan okuduğu zaman tüyleri diken diken oluyor. Din adına yapılan zırvalıklar, bu olaydan ikibin yıl öncesinin uygar Yunanistanında düşünülemezdi bile. Ama Kara Ölüm Avrupayı kasıp kavururken talihsiz kıt'ada kaç kişi eski Yunan'ı ve onun Hippokratik doktorlarını biliyordu? İmam Fethullah Efendi de eski Yunan'dan bîhaberdir. Geçenlerde televizyonda National Geographic Wild kanalını ararken bir talihsizlik eseri kendisinin bir konuşmasını veren bir kanala düştüm. Konuşmasında İslam peygamberi Muhammed'in Medine'de yaşayan topluluklarla yapmış olduğu karşılıklı antlaşmaları anlatıp, bunların modern demokrasilerde bile görülmeyecek derecede insancıl olduklarını söylerken, «tabii o devirlerde demokrasi bilinmiyordu» deyivermedi mi? Perikles merhumun kemikleri sızlamıştır diye düşündüm. Atina, Muhammed'den neredeyse bin sene evvel demokrattı ve bu işin kurallarını icat etmişti. Bizzat demokratia, kulağa hoş gelen ve halkın gücü anlamındaki o güzel kelime, Perikles'in vatandaşlarının icat ettikleri bir kelimedir. Ama herhalde Perikles Fethullah Efendi'nin devam ettiği ilkokulda okutulmuyordu. Ama Fethullah Efendiye niçin haksızlık ediyoruz? Doç. Dr. unvanlı Milli Eğitim bakanımızın hali daha mı iyi? Söylediklerine bakınca ne biyoloji, ne jeoloji ne antropoloji ne de prehistorya bildiğini görüyorum. Bunları bilmez derken, uygar ülkelerde taksi şoförlerinin bildikleri bir düzeyden bahsediyorum, yoksa üniversite düzeyinden değil. Ve bu kişilerin makbul addedildikleri bir çevre, Türkiye Cumhuriyetine yeni bir anayasa hazırlamakla meşgul. Bunu kimselere danışmadan, kimselere sormadan kendi içlerinde yapmaya kararlılar. Bu tabii ancak cahil cesaretinin verdiği bir haddini bilmezlik olabilir. Ama etkisi hepimize olacaktır. Hepimizi de aşıp Türkiye'nin içinde bulunduğu bölgeye olacaktır. Ve nihayet dünyaya olacaktır. Geri kalmış ülkeler bir zamanlar Atatürk Türkiyesine bakıp ümit tazelerler, ilham alırlardı. Şimdi Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül-Fethullah Gülen Türkiyesine bakıp meyus oluyorlar, belki de kaderlerine razı olmaktan başka çarenin olmadığını düşünüyorlar. Türkiye bu korkunç cehaletin pençesine nasıl düştü? Bunu iyi irdeleyelim. Önümüzdeki birkaç yılda neler olacağı, bizi bu cehalete mahkûm eden birkaç on yıllık geçmişimizde saklıdır. O geçmişi iyi öğrenip, iyi değerlendirelim. Vatan Caddesindeki anıt mezarlar, Türkiye'yi bu karanlığa mahkûm edenlerin yattığı yerlerdir. Onlar orada karanlığın bekçiliğini yapmaktadırlar. Bir faydalı yönleri o karanlığın tarihini bize sürekli hatırlatmalarıdır. Günümüzün karanlığı geçmişte örülenin gölgesidir. Geçmişin karanlığını unutan, yarının karanlığını savuşturamaz. ___________________________________________ ___________________________________________ Celal ŞENGÖR / Bilim teknik Öncelikle burdan bende Fetullah Gülen'i bazıların tabiriyle f.g.'yi kınıyorum. Eski Yunandan haberi olmadığı ve Demos, kretia, primitif demokrasi kavramalarını bilmeden Allah Kur-an, peygamber üzerine konuştuğu için. (hiç yunan tarihinden haberdar olmadan peygamber hakkında konuşulur mu?) Gerçekten yazık "Konuşmasında İslam peygamberi Muhammed'in Medine'de yaşayan topluluklarla yapmış olduğu karşılıklı antlaşmaları anlatıp, bunların modern demokrasilerde bile görülmeyecek derecede insancıl olduklarını söylüyür " Eski Yunan tarihini bilmediği için burdan imam ilkokul mezunu f.g tekrar kınıyorum.... Alıntı
Φ sacma Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Öncelikle burdan bende Fetullah Gülen'i bazıların tabiriyle f.g.'yi kınıyorum. Eski Yunandan haberi olmadığı ve Demos, kretia, primitif demokrasi kavramalarını bilmeden Allah Kur-an, peygamber üzerine konuştuğu için. (hiç yunan tarihinden haberdar olmadan peygamber hakkında konuşulur mu?) Gerçekten yazık "Konuşmasında İslam peygamberi Muhammed'in Medine'de yaşayan topluluklarla yapmış olduğu karşılıklı antlaşmaları anlatıp, bunların modern demokrasilerde bile görülmeyecek derecede insancıl olduklarını söylüyür " Eski Yunan tarihini bilmediği için burdan imam ilkokul mezunu f.g tekrar kınıyorum.... Daha da ötesi.. Bu *******, eski İslam düşünürlerinin, Farabi, Rüşd, Kındi, Gazzali, Sina... Eski Yunan felsefesini çok ileri noktalara götürdüklerini de bilmiyorlar. Farabi'nin Devlet biçimleri üzerine bir kitabı olduğunu bilmiyorlar misal. El hak, Aristo'yu anlamaya çalışmak bir görevdir. Ama bu, kendi özünle beraber öğrenilirse güzeldir. Yoksa bu Yunan aşıklığı- batı ******... Zaten biz de bunu alaşağı ediyoruz. Alıntı
Φ BlackCADY Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Daha da ötesi.. Bu zavallılar, eski İslam düşünürlerinin, Farabi, Rüşd, Kındi, Gazzali, Sina... Eski Yunan felsefesini çok ileri noktalara götürdüklerini de bilmiyorlar. Farabi'nin Devlet biçimleri üzerine bir kitabı olduğunu bilmiyorlar misal. El hak, Aristo'yu anlamaya çalışmak bir görevdir. Ama bu, kendi özünle beraber öğrenilirse güzeldir. Yoksa bu Yunan aşıklığı- batı uşaklığı... Zaten biz de bunu alaşağı ediyoruz. siz sahabenin dışına çıkabiliyormusunuz? çıkabiliyorsanız dikkat edinde istikamet şaşmasın. gerçi program gereği siz şaşsanızda birileri düzeltir değilmi Alıntı
Φ sacma Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 siz sahabenin dışına çıkabiliyormusunuz? çıkabiliyorsanız dikkat edinde istikamet şaşmasın. gerçi program gereği siz şaşsanızda birileri düzeltir değilmi Sahabeleri de bilmeyi vazife ediniriz; her türlü akıl adamını da. Birincisi ahlakımız içindir, ikincisi zihin dünyamız için. Dediğim gibi, sizler muhafazakar ahaliyi tek tip sanıyorsunuz. Bakın, ben eskiden ÇYDD gibi yerlere takıldım; solcularla arkadaşlık kurdum; daha bir yığın kesimin içine girip çıktım. Gözlem yapıp çıktım. Halen de arkadaşlık kurmakta bir sakınca görmem. İnsanlık önde gelir. İkincisi, ne kadar şarlatan olurlarsa olsunlar, herkes müslümandır. Ama siz çağdaş yobazlar, içine kaçtığınız kumdan kalelerden ahkam kesiyorsunuz. Ama o kumdan kaleleriniz, bizim her adımımızda sarsılıyor ve dökülüyor. Siz de, biz daha size bir şey demeden korkudan betiniz benziniz atmış oluyor. Artık bu duruma son verin. Dışarıda güneş var, hepimizi ısıtır; merak etmeyin. Alıntı
Misafir rua Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Öncelikle burdan bende Fetullah Gülen'i bazıların tabiriyle f.g.'yi kınıyorum. Eski Yunandan haberi olmadığı ve Demos, kretia, primitif demokrasi kavramalarını bilmeden Allah Kur-an, peygamber üzerine konuştuğu için. (hiç yunan tarihinden haberdar olmadan peygamber hakkında konuşulur mu?) Gerçekten yazık "Konuşmasında İslam peygamberi Muhammed'in Medine'de yaşayan topluluklarla yapmış olduğu karşılıklı antlaşmaları anlatıp, bunların modern demokrasilerde bile görülmeyecek derecede insancıl olduklarını söylüyür " Eski Yunan tarihini bilmediği için burdan imam ilkokul mezunu f.g tekrar kınıyorum.... ben de sizi kınıyorum. konuyu çarptırdığınız için, dünyadan ve gelişmelerden habersiz bir *** ******* babanızın oğlu gibi savunduğunuz için. yazdıklarım syn.DİPNOT'un iletisine ilave ve asıl konu bağlamındaydı. ben ne o dönemde yaşamış olan insanları ne de peygamberleri eleştirdim. ama o dönemde demokrasi bilinmiyordu iddiasına karşılık olarak kendi fikrimi ve bildiklerimi söyledim. ama ben de sizin gibi demokrasinin gelişimi ve tarihsel temelleri hakkında hiçbir bilgisi olmadan atıp tutan f.g yi kınıyorum ki böyle birinin adının demokrasi, çağdaşlık, aydınlık gibi kelimelerle yanyana kullanılması bile benim için çok gariptir. Alıntı
Misafir rua Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Daha da ötesi.. Bu *******, eski İslam düşünürlerinin, Farabi, Rüşd, Kındi, Gazzali, Sina... Eski Yunan felsefesini çok ileri noktalara götürdüklerini de bilmiyorlar. Farabi'nin Devlet biçimleri üzerine bir kitabı olduğunu bilmiyorlar misal. El hak, Aristo'yu anlamaya çalışmak bir görevdir. Ama bu, kendi özünle beraber öğrenilirse güzeldir. Yoksa bu Yunan aşıklığı- batı ******... Zaten biz de bunu alaşağı ediyoruz. şu konuşma uslubunuz ne zaman düzelecek merak ediyorum bu bir.ama sanırım uzun sürmez. ikincisi farabi'nin devlet sistemleri üzerine doğrudan hiçbir çalışması yoktur. ve ben farabiyi sizden daha iyi bilirim. eminim ki farabi'nin madde ve evren üzerine felsefesinden haberdar olsaydınız şu anda adını bile ağzınıza almazdınız. eşyanın yapısını iki temel öğe olan madde ve surete bağlar. evrenin ve eşyanın özünün dört öğeden ibaret olduğunu söyler: toprak, hava, ateş su. farabi'ye göre bu dört öğe birleşir ve evreni oluşturur. bu düşünüş, aristo nun ( ilkçağ - eski yunan - doğamtik düşünür. sokrates'in hocası - İ:Ö 384/322 eseri "organon" ile mantık bilimini temellerini attığı düşünülür) mantık ve madde felsefesinden çok etkilendiğini gösterir. üçüncüsü, öğrenirken herşeyi kendi özüyle öğrenir sözde kalmayız. tüm hareket ve davranışlarımıza, yaşam felsefemizi özüyle birlikte uygularız. siz bizden yana endişe duymayın. başkalarının bilgisini sınamayın, onun yerine daha çok öğrenmeye çalışın ve kendinizle yarışın. bu benim size kendimce bir tavsiyemdir. Alıntı
Φ sinan... Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 ben de sizi kınıyorum. konuyu çarptırdığınız için, dünyadan ve gelişmelerden habersiz bir *** ******* babanızın oğlu gibi savunduğunuz için. yazdıklarım syn.DİPNOT'un iletisine ilave ve asıl konu bağlamındaydı. ben ne o dönemde yaşamış olan insanları ne de peygamberleri eleştirdim. ama o dönemde demokrasi bilinmiyordu iddiasına karşılık olarak kendi fikrimi ve bildiklerimi söyledim.ama ben de sizin gibi demokrasinin gelişimi ve tarihsel temelleri hakkında hiçbir bilgisi olmadan atıp tutan f.g yi kınıyorum ki böyle birinin adının demokrasi, çağdaşlık, aydınlık gibi kelimelerle yanyana kullanılması bile benim için çok gariptir. bak arkadaşım çok basit şeylere takılıyoruz. yok eski yunan tarihini bilmiyormuş yok şuymuş yok buymuş. Bir insanın hep olumsuz tarafına bakıyorsunuz(sizin için olumsuz) bardağın birde dolu tarafına baksanız. Din için Allah için Kur-an için yaptıklarına yurtdışında sayısız okullara ne yapılıyor o okullarda hiç merak edipte baktınız mı? hayır neden ? görüşünüze ters Ya bi düşünün hıristaynalar dinlerini yaymak için ülkelere misyonerlerini gönderiyor. adamların papazları pederleri canla başla dinlerini yaymaya çalışıyorlar. Bizde de birileri bu işi yapmaya çalışınca nedense kınanıyor. Destek olacağımıza adamı dışlıyoruz. (Ha birileri neden yurt dışında diye sormuş bundan olabilir) ülke adına iyi bir şeyler yapanları istemeyenler sürüyle var. Daha ismini bile bilmediğimiz bir yerlerde Türkçe konuşulduğunu düşünün. İngilizce gibi yayıldığını düşünün. senin dininin yayıldığını düşün nasıl oluyorda bunları göremiyorsunuz. Bu yapılanların birilerinin fedakarlıklarıyla yapıldığını düşünün. Siz bırakın destek olmayı da köstek olmayın yeter. Sırf ilkokul mezunu diye bir kişiyi küçümsüyorsunuz. (şimdi birileri hemen diyecek ki biz ilkokul mezunu diye küçümsemiyoruz) Ki küçümsediğiniz o adamın yaklaşık 20 kitabı bulunuyor. Belki ilk okul mezunu olabilir. Ama bence bir çok üniversite okumuşlardan daha bilgili ve zekidir. Size yıllar önce kanalD de yapılan 'Çırak' adlı programı hatırlatırım. bir çok üniversite ve yüksek lisans mezunu kişiye karşı 1 tek lise mezunu bir genç vardı. Ödül büyük bir şirkette ayda 15 milyar kazanmak bir çok zorlu parkurdan sonra yarışma sonuçlandı. O küçümsediğimiz lise mezunu genç tüm üniversite ve yükseklisans mezunu gençleri eleyip birinci çıkıyor yarışmadan. Yani demek istediğim okul her şey değil her zaman kullandığım bir söz vardır "bilgili olmak zeki olmak değildir" Şimdi bu yazdıklarımdan Fetullah Gülen hayranı, belkide cemaatinde bile sanan olur. Hayır ben koşulsuz yargılamalar karşıyım. Alıntı
Φ sinan... Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 siz bizden yana endişe duymayın. başkalarının bilgisini sınamayın, onun yerine daha çok öğrenmeye çalışın ve kendinizle yarışın. bu benim size kendimce bir tavsiyemdir. "Tavsiyeni kendine sakla zira deli anlamaz akıllınında ihtiyacı yoktur" Alıntı
Φ sacma Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 http://www.kimyadersi.com/alimler/farabi.htm bkz... Farabi - siyaset felsefesi çalışmaları Alıntı
Misafir rua Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 "Tavsiyeni kendine sakla zira deli anlamaz akıllınında ihtiyacı yoktur" tavsiye sana değil ki neden üstüne alındın bu kadar ? bırak da herkes kendini savunsun. hadi f.g yi çok takdir ediyorsun onu savunuyorsun da herkesi savunmak sana mı kaldı yani Alıntı
Misafir rua Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 bak arkadaşım çok basit şeylere takılıyoruz. yok eski yunan tarihini bilmiyormuş yok şuymuş yok buymuş. Bir insanın hep olumsuz tarafına bakıyorsunuz(sizin için olumsuz) bardağın birde dolu tarafına baksanız. Din için Allah için Kur-an için yaptıklarına yurtdışında sayısız okullara ne yapılıyor o okullarda hiç merak edipte baktınız mı? hayır neden ? görüşünüze ters Ya bi düşünün hıristaynalar dinlerini yaymak için ülkelere misyonerlerini gönderiyor. adamların papazları pederleri canla başla dinlerini yaymaya çalışıyorlar. Bizde de birileri bu işi yapmaya çalışınca nedense kınanıyor. Destek olacağımıza adamı dışlıyoruz. (Ha birileri neden yurt dışında diye sormuş bundan olabilir) ülke adına iyi bir şeyler yapanları istemeyenler sürüyle var. Daha ismini bile bilmediğimiz bir yerlerde Türkçe konuşulduğunu düşünün. İngilizce gibi yayıldığını düşünün. senin dininin yayıldığını düşün nasıl oluyorda bunları göremiyorsunuz. Bu yapılanların birilerinin fedakarlıklarıyla yapıldığını düşünün. Siz bırakın destek olmayı da köstek olmayın yeter. Sırf ilkokul mezunu diye bir kişiyi küçümsüyorsunuz. (şimdi birileri hemen diyecek ki biz ilkokul mezunu diye küçümsemiyoruz) Ki küçümsediğiniz o adamın yaklaşık 20 kitabı bulunuyor. Belki ilk okul mezunu olabilir. Ama bence bir çok üniversite okumuşlardan daha bilgili ve zekidir. Size yıllar önce kanalD de yapılan 'Çırak' adlı programı hatırlatırım. bir çok üniversite ve yüksek lisans mezunu kişiye karşı 1 tek lise mezunu bir genç vardı. Ödül büyük bir şirkette ayda 15 milyar kazanmak bir çok zorlu parkurdan sonra yarışma sonuçlandı. O küçümsediğimiz lise mezunu genç tüm üniversite ve yükseklisans mezunu gençleri eleyip birinci çıkıyor yarışmadan. Yani demek istediğim okul her şey değil her zaman kullandığım bir söz vardır "bilgili olmak zeki olmak değildir" Şimdi bu yazdıklarımdan Fetullah Gülen hayranı, belkide cemaatinde bile sanan olur. Hayır ben koşulsuz yargılamalar karşıyım. basit şeylere takılıyoruz tabi ki. görüşümüzü söyleyince ardından bin tane laf geliyor. şu konuya bak heryer gökyüzüne döndü. vay efendim yunan felsefesini öğrenmişiz de ............. lar olarak farabi bilmezmişiz falan filan. bu ne kendini beğenmişlik yahu. sanki ben zırcahilim dünyadan haberim yok benim. herkes kendine baksın. f.g, devlet kodroları içine özellikle polis teşkilatında ciddi örgütlenmeler gerçekleştiriyor. şimdi bunlar ispatlanamadı falan deme bana. bunların olduğunu sen de biliyorsun, gerçekçi olacaksak konuşalım. o senin bahsettiğin bardağın dolu kısmı, yapılan çirkinlikleri örtmek için olabilir belki. yani şimdi bu adamı bu ülkede sevmeyen çok diye mi abd ye gitti. e beni de sevmeyenler var ben de kanada ya gideyim o zaman. yapma allah aşkına. Alıntı
Misafir rua Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 http://www.kimyadersi.com/alimler/farabi.htmbkz... Farabi - siyaset felsefesi çalışmaları buradan da görülebileceği gibi doğrudan siyaset felsefesiyle ilgilenmemiş. iyice okursanız siz de görürsünüz. farabi daha çok aristo dan esinlenerek madde ve evren üzerinde ( ontoloji-varlık felsefesi) ile ilgilenmiştir. siyaset felsefesiyle ilgili çıkarımlar ontoloji üzerinden yapar. zira felsefe de konular çoğunlukla girift ve içiçedir. ama temel çıkış noktası olan felsefe dalına dikkat etmek gerekir. Alıntı
Φ sinan... Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 basit şeylere takılıyoruz tabi ki. görüşümüzü söyleyince ardından bin tane laf geliyor. şu konuya bak heryer gökyüzüne döndü. vay efendim yunan felsefesini öğrenmişiz de ............. lar olarak farabi bilmezmişiz falan filan. bu ne kendini beğenmişlik yahu. sanki ben zırcahilim dünyadan haberim yok benim. herkes kendine baksın. f.g, devlet kodroları içine özellikle polis teşkilatında ciddi örgütlenmeler gerçekleştiriyor. şimdi bunlar ispatlanamadı falan deme bana. bunların olduğunu sen de biliyorsun, gerçekçi olacaksak konuşalım. o senin bahsettiğin bardağın dolu kısmı, yapılan çirkinlikleri örtmek için olabilir belki. yani şimdi bu adamı bu ülkede sevmeyen çok diye mi abd ye gitti. e beni de sevmeyenler var ben de kanada ya gideyim o zaman. yapma allah aşkına. birincisi etkiye-tepki meselesi. biz bin laf söylüyoruz da siz azmı laf söylüyorsunuz. Valla hiç te aşşağı kalır yanınız yok. ikincisi f.g. nin şeriyat geticerecek diye yurtdışına çıkarıldı. bay x ile bay y beni sevmiyor diye değil. F.G. nin yaptıkları bazı baronların işine gelmedi. valla çok açıktım iftara gideceğim sonra devam ederiz Alıntı
Misafir rua Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 birincisi etkiye-tepki meselesi. biz bin laf söylüyoruz da siz azmı laf söylüyorsunuz. Valla hiç te aşşağı kalır yanınız yok. ikincisi f.g. nin şeriyat geticerecek diye yurtdışına çıkarıldı. bay x ile bay y beni sevmiyor diye değil. F.G. nin yaptıkları bazı baronların işine gelmedi. valla çok açıktım iftara gideceğim sonra devam ederiz hadi allah kabul etsin Alıntı
Φ BlackCADY Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 birincisi etkiye-tepki meselesi. biz bin laf söylüyoruz da siz azmı laf söylüyorsunuz. Valla hiç te aşşağı kalır yanınız yok. ikincisi f.g. nin şeriyat geticerecek diye yurtdışına çıkarıldı. bay x ile bay y beni sevmiyor diye değil. F.G. nin yaptıkları bazı baronların işine gelmedi. valla çok açıktım iftara gideceğim sonra devam ederiz Evet iki zıt kutup olduğumuzda bizlerin tartışması daha şiddetli olur. Lafa laf. Ya ne demezsiniz bazı baronların işine gelmedi o yüzden Allahın her haftası başka bir kurs başka bir okul açıyor bu adam baronlar istemedi adamcağız amerikaya kaçmak zorunda kaldı şimdi teşkilatını oradan yönetiyor. Dünyanın her yerinde bu kadar rahatlıkla nasıl okul açıyor bir ilkokul mezunu nasıl bu kadar büyüyebildi. adamın konuşmasını dinlerken yanımızda sözlük bulundurmamız gerekiyor anlaşılması zor kelimelerle artistik konuşmalar yapıyor izleyiciler mest. e hoca ne dedi bilmem anlamadım ama çok içli söyledi. Ya yayılıyor dediğiniz islama ve müslümanlara bir bakın nereye gidiyor? f.g gibiler bir dünya ağlak ifade ile siz dinleyicileri ağlatmayı ve cebinizi boşaltmayı iyi biliyor. ya aslında kolay iş bu bir cübbe geçiriver sırtına bir o yana bir bu yana devrile devrile ***** ağlaya ağlaya bir iki hikaye anlat parsayı götür ne uğraşıcan ilimle, kelamla, kitapla. hak hukuk adalet bilim ne lazım vasıfsız elemanlar gibi çoğalın durun çokluğunuzla övünün. Alıntı
Misafir rua Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 dünyanın kurtarıcısı yaptınız f.g yi. hayret edilecek şey gerçekten. asıl baron kendisi, görmüyor musunuz? lüx içinde yaşıyor, koskoca bir ülkeyi akp üzrinden yönetiyor. abd o ve onun gibilere bayılıyor. daha ne olsun. ne derse desin alkışlıyorlar adamı, çoğunlukla anlamadıkları halde. konuşması öyle bir içli ki...ama ne dediğini anlamak zor. anlayınca da tüyleriniz diken diken olur yani ...ama dehşetten.... çok tipik bir örgüt lideri. aynı zamanda çok zeki. bilgisiz olması başka ama zeki. o kadar zeki ki yapmak istediğini çok derinden ve sessizce yapıyor. stratejik noktaları görüyor ve sızıyor. bu sızma konusunda da çok başarılı ama bir tek tsk ya sızamadı. ulaşılamayan ete mundar deme durumlarını da normal karşılamak lazım. tsk ya bu saldırı bu düşmanlık nereden geliyor sanıyorsunuz. Alıntı
Φ sinan... Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Evet iki zıt kutup olduğumuzda bizlerin tartışması daha şiddetli olur. Lafa laf. Ya ne demezsiniz bazı baronların işine gelmedi o yüzden Allahın her haftası başka bir kurs başka bir okul açıyor bu adam baronlar istemedi adamcağız amerikaya kaçmak zorunda kaldı şimdi teşkilatını oradan yönetiyor. Dünyanın her yerinde bu kadar rahatlıkla nasıl okul açıyor bir ilkokul mezunu nasıl bu kadar büyüyebildi. adamın konuşmasını dinlerken yanımızda sözlük bulundurmamız gerekiyor anlaşılması zor kelimelerle artistik konuşmalar yapıyor izleyiciler mest. e hoca ne dedi bilmem anlamadım ama çok içli söyledi. Ya yayılıyor dediğiniz islama ve müslümanlara bir bakın nereye gidiyor? f.g gibiler bir dünya ağlak ifade ile siz dinleyicileri ağlatmayı ve cebinizi boşaltmayı iyi biliyor. ya aslında kolay iş bu bir cübbe geçiriver sırtına bir o yana bir bu yana devrile devrile ****** ağlaya ağlaya bir iki hikaye anlat parsayı götür ne uğraşıcan ilimle, kelamla, kitapla. hak hukuk adalet bilim ne lazım vasıfsız elemanlar gibi çoğalın durun çokluğunuzla övünün. İyi bir siyaset yaptıklarını söyleyebilirim bu sayede okul ve yurt açabiliyorlar. Bir ikincisi yurtdışında bu kadar yayılmasının sebebi çok kaliteli eğitim vermesine bağlıyorum. Duyduğuma göre o okullarda çocuklarını okutman için oldukça büyük torpilin olması gerekiyormuş. Valiler, miletvekilleri vb. şahıslar çocuklarını bu okullara vermek için yarışıyorlar mış. Hal böyle olunca okullar açılmasınada siyasi yönden izin veriliyor. Çünkü adamın cocuğu orda okuyor nasıl müdehale edebilir. Sözlerini anlamama konusuna gelince kahkahalarla güldüğümü söyleye bilirim. Dalga geçmek için değil cidden komik yızmışsın. Sözlerini anlamamak bence bakmakla görmek arasında ki fark gibi bir şey. Bence siz bakıyorsunuz ama onun sözlerini görenler var. f.g gibiler bir dünya ağlak ifade ile siz dinleyicileri ağlatmayı ve cebinizi boşaltmayı iyi biliyor." f.g yi dinlerken hiç ağlamadım hiç de para vermedim. Ki kimse de bana o adamın şu kadar parası var bu kadar servet içerisinde diyemez. Parasını da verenler emin olabilirler ki doğru yere veriyorlar. Sizin de söylediğiniz gibi açılan okullar bunun göstergesi..... Alıntı
Φ BlackCADY Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 Gönderi tarihi: 5 Ekim , 2007 evet belkide gizli bir şifreleri var onları bilenler anlıyor. yurt dışında bunca okulu olan bu adam Türkiye'de kendi ülkesinde aynı kalitede ve parasız okul açmayı neden denemiyor yada deniyorda izinmi vermiyorlar. bildiğim kadarıyla kursları var okulları var ve hepsi paralı. kuran kursları cabası. anlamama konusunda tabiki şaka yaptım ama adam nuh nebiden kalmış gibi kelimeler kullanıyor tabi bu hoşa gidebilir bizde osmanlıcaya merak vardır ya öyle konuşanı dolu konuşuyorz sanarız. evet birileri gözlerini kırpmadan paralarını bu yöne akıtıyorlar ama kesinlike sizin söylediğiniz gibi değil uyutulmuşlar. dindar adam dinimizi yayıyor dilimizi yayıyor sanıyorlar. e yani adam başka nasıl kandıracak, böyle söylüyor. oralarda açılan okullarda yetişen bütün çocuklar f.g.nin bu gücünü ileride gerçek amacına döndürmek için birer paravan. ve zaten bunu zamanı gelince somut şekilde göreceksiniz. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.