Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

TEİSTLERE ve DİNCİLERE


sert felsefe

Önerilen İletiler

İşte dediğiniz gibi büyük patlamadan önce madde enerji halindeydi bildiğimiz madde şeklinde değildi. Siz de maddenin her zaman var olan birşey olmadığını söylüyorsunuz sadece maddenin değişik hallerde olduğunu savunuyorsunuz.

 

Maddenin büyük patlamadan önce olmadığını ya da enerji olduğunu kim söylüyor? Ya bu bir süreçse? Madde sonsuz kez büzülüp patlamış genişlemiş büzülüp batlamış genişlemişse? Yani madde her zaman vardı...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Varlıktan kastımız tabiki maddedir. Bizim varlığımız bilinçtir madden de varız ama önemli olan bizim bilimcimizdir. Evrenin varlığı maddedir tabiki.

Bilinç öldükten sonra kapanıcaktır doğmadan önceki gibi, bayılınca,uyunca vs gibi olucaktır.

Aslında bilincin devam edip etmemesi konusu sadece felsefi açıdan "Hiçliğe" dayandırılabilir.

Biyolojik olarak bilinçin devam ediyor olma ihtimali var;

Evlatlarımız ile...

 

Şöyle ki eğer evrim'i savunuyor isek kabul etmemiz gereken tek bir şey daha var ki

"İç güdü"lerimizin de bu evrimin bir halkası olduğudur...

Bugünkü canlıların atalarının ilk tepileri daha sonra içselleştrilip içgüdü haline dönüştürülmüş

Ve genetiğe aktarılmış olabilir.

 

Mesela Sayın DemirEfe'nin "Yatağımızdan, irkilip düşmemizi"

Primatların falan yüksek ağaçlarda yaşayıp düşmelerine bağlayan bir tespiti vardı...

 

Ya da şu açıdan bakalım:

Mesela bazı huylarımızın anneye, babaya, dedeye, neneye falan benzediğinden bahsedilir hep...

Neden anne, babamıza benzer bazı huylarımız?

Onların elinde yetiştiğimiz için mi?

 

Oysa ki insanın kişiliğinin iki temeli vardır:

-Doğuştan gelen özellikler ile

-Çevreden edinilen özelliklerin harmanlanması ile bir kişilik ortaya koyarız...

 

İşte burada düşünmek gerekir:

"Kişiliğin doğuştan gelen yönü" nedir diye...

 

İlla ki ölümden sonra sizin bireysel olarak bir devamlılık sürdürmeniz gerekmiyor.

Ve inanın "Doğanın Yaşamı" karşısında sizin sonsuza kadar yaşamanızın ya da ölmenizin hiç bir önemi yok...

Ama şu var, siz sonuçta birey olarak benliğinizde oluşturduğunuz bazı kişilik özelliklerini

Evlatlarınıza aktaracaksınız ve bu açıdan da asla bir hiç olmayacaksınız...

Ha bir çocuğunuz olmazsa o zaman bir hiç olmanız durumu söz konusu olur

Ama bu da evrensel bir geçerlilik arzetmez...

 

Şundan emin olun ki ister "Öldükten sonra bireysel olarak bilincimizin son bulması"nın hiç bir önemi yok...

Önemli olan yaşamın bizzat bütünlüğü olduğuna göre bu konuda kafa yormak ve buna hayıflanmak ta gereksiz...

Şu var ki siz çocuklarınızın genlerine aktardığınız kişilik özelliklerinizle her daim belirli hücrelerde var kalacaksınızdır...

 

Maddenin büyük patlamadan önce olmadığını ya da enerji olduğunu kim söylüyor? Ya bu bir süreçse? Madde sonsuz kez büzülüp patlamış genişlemiş büzülüp batlamış genişlemişse? Yani madde her zaman vardı...

:clover::clover::clover:

Saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Aslında bilincin devam edip etmemesi konusu sadece felsefi açıdan "Hiçliğe" dayandırılabilir.

Biyolojik olarak bilinçin devam ediyor olma ihtimali var;

Evlatlarımız ile...

 

Şöyle ki eğer evrim'i savunuyor isek kabul etmemiz gereken tek bir şey daha var ki

"İç güdü"lerimizin de bu evrimin bir halkası olduğudur...

Bugünkü canlıların atalarının ilk tepileri daha sonra içselleştrilip içgüdü haline dönüştürülmüş

Ve genetiğe aktarılmış olabilir.

 

Mesela Sayın DemirEfe'nin "Yatağımızdan, irkilip düşmemizi"

Primatların falan yüksek ağaçlarda yaşayıp düşmelerine bağlayan bir tespiti vardı...

 

Ya da şu açıdan bakalım:

Mesela bazı huylarımızın anneye, babaya, dedeye, neneye falan benzediğinden bahsedilir hep...

Neden anne, babamıza benzer bazı huylarımız?

Onların elinde yetiştiğimiz için mi?

 

Oysa ki insanın kişiliğinin iki temeli vardır:

-Doğuştan gelen özellikler ile

-Çevreden edinilen özelliklerin harmanlanması ile bir kişilik ortaya koyarız...

 

İşte burada düşünmek gerekir:

"Kişiliğin doğuştan gelen yönü" nedir diye...

 

İlla ki ölümden sonra sizin bireysel olarak bir devamlılık sürdürmeniz gerekmiyor.

Ve inanın "Doğanın Yaşamı" karşısında sizin sonsuza kadar yaşamanızın ya da ölmenizin hiç bir önemi yok...

Ama şu var, siz sonuçta birey olarak benliğinizde oluşturduğunuz bazı kişilik özelliklerini

Evlatlarınıza aktaracaksınız ve bu açıdan da asla bir hiç olmayacaksınız...

Ha bir çocuğunuz olmazsa o zaman bir hiç olmanız durumu söz konusu olur

Ama bu da evrensel bir geçerlilik arzetmez...

 

Şundan emin olun ki ister "Öldükten sonra bireysel olarak bilincimizin son bulması"nın hiç bir önemi yok...

Önemli olan yaşamın bizzat bütünlüğü olduğuna göre bu konuda kafa yormak ve buna hayıflanmak ta gereksiz...

Şu var ki siz çocuklarınızın genlerine aktardığınız kişilik özelliklerinizle her daim belirli hücrelerde var kalacaksınızdır...

 

 

Sizin demek istediğinizi anladım siz kişisel özelliklerimizin çocuklarımıza geçeceğini onlarda devam edeceğini savunuyorsunuz. Kişisel özelliklerin bazıları DNA ile elbette geçer ama fikirler ve akıl aynı olmaz. Bu beyin size ait ve hiç kimsede yok. Dünyadaki herkesin aklı farklıdır örneğin ben babam ve annemden tamamen farklı düşünürüm onlar inançlıdır ama ben inançsızım. Daha birçok özellik farklı, ayrıca dünyaya geldiğim içinde mutlu değilim bunun sorumlusu babamın iradesidir. Ben de ileride kuşaktan kuşağa geçen bu hatayı devam ettirmek istemiyorum çocuk sahibi olarak başkasını acıya boğmak istemiyorum. Çocuğu olmasını isteyen insanlar hep kendisini düşünür ama asla çocuğun hayatını düşünmez.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Dünyadaki herkesin aklı farklıdır örneğin ben babam ve annemden tamamen farklı düşünürüm onlar inançlıdır ama ben inançsızım. Daha birçok özellik farklı, ayrıca dünyaya geldiğim içinde mutlu değilim bunun sorumlusu babamın iradesidir.

 

Tabiiki herkesin aklı ve iradesi farkılı olacaktır...

Akıl ve irade büyük bir oranda sizin yaşadıklarınızın bir aynasıdır ve aynen genlerinize aktarılcak diye birşey yok.

Kısacası sizin bilinciniz sizin yaşadıklarınızın ve deneyimlerinizin bir aynasıdır...

Çocuğunuz farklı bir bilince ve farklı bir iradeye sahip olacaktır. Çünkü sizden bir kuşak ilerisini görmüş denemiş ve öğrenmiş olup bilinci buna göre şekillenmiş olacaktır. Tabiiki sizin verdiğiniz eğitiminde katkısı büyüktür ama bu bir savaştır...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Doğmadan önce neydiniz, dünyaya gelmeden önce ne olup bittiği hakkında bir fikir sahibimiydiniz düşünüyormuydunuz hayır doğmadan önce bir hiçtik ölüncede bir hiç olacağız. Cevabı anlamanızı umuyorum.

Aslında şimdide bir hiçiz Schopenhauer'in dediğ gibi sorun olan öldükten sonra bir hiç olacağımız değil insanın şimdiden bir hiç olduğunu anlamasıdır.

 

 

 

Benim ruhani varlıklardan kastım cin,peri,melek,şeytan vb varlıklardır beni yanlış anlıyorsunuz.

selamlar saygılar..

bir düzeltme yapmak istiyorum..

*hiçlik diye bir kavram bilimde yer almaz..

*bilim,metafizik ruhu incelemez..

*genellikle insan mekanizması ve psikolojisi ile ilgilenir..

*bilim tanrıyla ilgilenmez diye yazmıstı bir arkadasım,bilim tanrıyla ilgilenir ama var olup olmadıgıyla ilgili degil,insanların tanrıya neden yoneldıgını acıklamaya calısır.bunu baz alarak bilimsel arastırmalar halen yapılıyor..

*hiçlik yok olmaktır..yok olmak diye bir olayın bilimde yeri yoktur,ki cok basit anlasılabılır;bir olaya,seye hiç sıfatı kazandırılamaz sacmadır,cunku zaten olmamıstır..

*ayrıca insan bedeni dogumundan önce ve ölümünden sonra bir sekilde ekosistemde yer edinir,bu devinim halindedir..

*yani insana da yok oldu denemez..hayati fonksiyonları biter,dusunemez..ama baska canlılara yasam alanı sunar..belki bir agaca hayat verir köküne karısır,ordan bulut olur yine topraga hayat verir.

sürç-i lisan ettiysek affola..saygılarımla..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

*yani insana da yok oldu denemez..hayati fonksiyonları biter,dusunemez..ama baska canlılara yasam alanı sunar..belki bir agaca hayat verir köküne karısır,ordan bulut olur yine topraga hayat verir.

 

DEMİŞSİN;

İNSAN BEDENİNE GİRDİN VE İNSAN OLDUN DİKKAT ET ÖLDÜKTEN SON BİR MAYMUNA HAYAT VERME YOKSA MAYMUN OLURSUN...

HİÇBİRŞEYİMLE...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 yıl sonra...
Biz ateistler tanrı yoktur diyoruz ve bilime inanıyoruz. Bilim evrenin büyük bir patlamayla oluştuğunu ve sürekli geliştiğini söylüyor.

Biz diyoruz ki her şey eninde sonun da hiçlikten çıkmıştır.. Biz cevabını veriyoruz

Siz diyorsunuz ki hiçbir şey kendi kendine var olamaz her şeyin bir var edicisi vardır ama biz bu var edici hakkında hiçbir şey bilmiyoruz.

Size soruyorum tanrı nasıl var oldu, ama bir cevap veremiyorsunuz bu bizi aşar diyorsunuz. Evrenin hiçlikten çıktığı saçmaysa, bu kadar güçlü bir var edenin kendi kendine var olması ondan milyarlarca kat daha saçmadır.

Tanrıyı düşünmeye çalışmak insan zekâsını aşmaz ve mantık sonuç olarak onun var olmadığını kavrar.

Dinlerin tehditlerinden korkmayın ve sorgulayın.

Tanrının nasıl var olduğu sorusuna da cevap verin.

Allah nasıl başlangıçsız ve sonsuzdur diyorsunuz ben sadece ...-5,-4,-3,-2,-1,0,+1,+2,+3... diye cevap vericem

ayrıca çok merak ediyosanız Ahmed Hulusi"yi okumanızı tavsiye ediyorum..gerçi bu konu uzun zaman önce açılmış ama

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Maddenin büyük patlamadan önce olmadığını ya da enerji olduğunu kim söylüyor? Ya bu bir süreçse? Madde sonsuz kez büzülüp patlamış genişlemiş büzülüp batlamış genişlemişse? Yani madde her zaman vardı...

 

Madde diye bir şey aslında yoktur. Madde bizim algılarımızla vardır. :)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tanrılar öldü diyosun ya, o zaman onlar da yaşıyor anlamıda dedim. Bana sorarsan bir tek bilim kaldı.

Dikkat ettinmi aradığın cevabı aradığın insanlardan bulamadın bu arada...

Bir de şunu tekar söylemekte fayda var. Büyü patlama teorisi doğru olsa bile, derdi olmadığı halde tanrının yokluğunu ispatlamaz. Aynı şekilde evren bu patlamayla oluşştu demek "yoktan yaratıldı" yoluyla tanrının varlığını da ispatlamaz. Ayrıca büyük patlama teorisi doğru olsa bile evrenin ve maddenin başlangıç noktasını da ispatlamaz. Bana sorarsan sadece sonsuz bir süreç içinde küçük bir döngünün başlangıcı olabilir. Hatta bunun sonsuz bir döngü olduğunu da ispatlasan tanrının varlığı yokluğu yine ispatlanmaz.... Zaten yukarda bol bol söylendiği gibi bu araştırmaların amacı yaratıcıyı araştırmak değildir. Çünkü ne yaparsan yap ne bulursan bul hep bir öncesi vardır. ve hep bir sonrası olacaktır...

 

Misafir Yersoy arkadaşımız bu konuda haklı. Bilimin amacı tanrıyı filan araştımak değildir. Bilim olayların nasıl ve neden olduğunu araştırır. B)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Biz ateistler tanrı yoktur diyoruz ve bilime inanıyoruz. Bilim evrenin büyük bir patlamayla oluştuğunu ve sürekli geliştiğini söylüyor.

Siz ateistler bunu taş catlasa 100 yıl belkide 200 yıl önce blidiniz söylediniz ama kur-an bunu 14 asır önce söyledi ve şimdi bilim bunu kanıtlıyor eğer gercekten senin amacın doğruyu öğrenmek olsaydı bunu araştırırdın ENBİYA SURESİ 30. AYET

 

 

 

Siz diyorsunuz ki hiçbir şey kendi kendine var olamaz her şeyin bir var edicisi vardır ama biz bu var edici hakkında hiçbir şey bilmiyoruz.

Size soruyorum tanrı nasıl var oldu, ama bir cevap veremiyorsunuz bu bizi aşar diyorsunuz. Evrenin hiçlikten çıktığı saçmaysa, bu kadar güçlü bir var edenin kendi kendine var olması ondan milyarlarca kat daha saçmadır.

Bundada sana şyle bir örnek vereyim bir olayın durumun hepsini kavrayamamak onu tamamen inkar edilecek anlamına gelmez. Ruhu şad olsun hz mevlana derki bulut fırtınasını kavrayamazsanda sudan mahrum kalamazsın.evet din her asırda vardı her dönemde peygamberler gelmişti ama öyle kuru boş iddalarla değil mucizelerle peygamber olduklarını ispatlayan delillerle geldiler. Şimdi diyeceksin ki ben o dönemde yaşamadım ki önları göreyim.. doğrudur fakat son peygamber (SAV) in getirdiği kitabın mucizeleri hala devam ediyor örnek olarak seninde söylediğin gibi dünyanın bir patlama sonuu oluştuğu olayıdır. 10 tane 100 tane tefiri oku bu böyledir ama sen gözünü kapatıp ben onlara inanmam onlar sonradan yazılmıştır dersen onada ir şey demm. Aslında bütün sorun halktaki iman sorunu. Çoğumuzda tahkiki iman yok taklidi iman var yani biz dini biliyoruz yaşıyoruz diye kendimizi kandirıyoruz. Sonrada iyi yada kötü niyetli birisi din hakkındabir soru sorduğunda afalayıp kalıyouz halbuki kişi tahkiki iman sahibi olmuş olsa kendisine sorulan soruya hiç şüpheye düşmeden cevap verir.

 

Tanrıyı düşünmeye çalışmak insan zekâsını aşmaz ve mantık sonuç olarak onun var olmadığını kavrar.

Dinlerin tehditlerinden korkmayın ve sorgulayın.

Tanrının nasıl var olduğu sorusuna da cevap verin

Din tebliğini almış bir kişi ya kabul yada ret etme durumundadır. Ret edene söylenecek bir şey yoktur ama kabul edene dinin kuralları işler. Bunlar aslında kural değilde kişinin din yolunda giderken bir kazaya kurban gitmemesi icin söylenen öğütlerdir. Mesela hadis i şerif : siz ALLAH IN zatını düşünmeyiniz... eğer öyle yaparsanız bunu yaparsanız kavrayamaz ve küfre düşersiniz. Gercektende öyle insan ki bundan 100 yıl önce bu günü hayal edebilirmiydi. Kim bir gün bir alet cıkacak ve herkes istediğini istediği anda bulabilecek diye hayal edebilirdi. ama bu gün bir cep telefonu cıkmış. İnsanoğlu ki bundan 100 yıl sonrasını tasavvur etmekten acizken bütün bu oluşumları olayları yaratanı nasıl tasavvur edebilir.

 

Aslında siz ateisleri anlamıyorum. Bilim diyorsunuz ama bilim dahi yaratılış diyor. Tesadüf diyorusnus bilim diyor ki dünyadaki bu kadar oluşum ve en küşük atomda dahi müthiş uyum hiş bir şekilde tesadüf olamaz. evrim teorisi diyorsunuz ama bunca yıl hic bir kanıt yok sadece teori aşamasında yani idda. Oysaki ben kendi nefsime söylüyorum . Dünyanın kainatta direksiz bir şekilde havada asılı durması. Ve etrafında güneş gibi cekim kuveti yüksek bir cismin onu daima cekmesine rağmen güneşe ne yaklaşması nede uzaklaşması. Ki büraz yaklaşsa yanacağız biraz uzaklaşsa donacağız.Ve galaksimizde milyonlarca hatta milyarlarca başı boş ve dünyamızdan kat kat büük gezegenler hic birbirine carpmadan dolaşıyorlar. Ve bizim galaksimiz gibi nice galasilervarken. Bu kadar olay hic tesadüf oloabilir mi.Buna tesadüf demek akıl ve mantığa sığar mı. Biraz akil düşünürseniz sizde enazınan dine saldirmak yerine objektif olarak dini araştırırsiniz. Anlayana sivrisinek saz anlamayana davul zurna az. Unutmayın ortada biyik bir olay var.Eğer din olayı yalansa size hiç bir şey olmaz biz dünyamızı boşa harcamış oluruz. AMMAA ya doğruysa...Kendi halinizi hiç düşündünüz mü.Bu cümlelerim bende bende dine karşı şüphe var düşüncesi uyandırabilir ama öyle değil bu cümleleri RABB imin affına sığınarak sizde dinin doğru oluşuna dair bir şüphe uyandırmakicin kurdum. Ne diyelim ALLAH size hidayet versin.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.