Gönderi tarihi: 20 Aralık , 2007 17 yıl ooooooooooo radya abla ne kadar çok harçlık var sardunyam,erbay,melkor,diloş,gloria,birce,egzo,leylam,taurus abi ve annem çok teşekkür ederim hepinizin bayramı kutlu olsun
Gönderi tarihi: 21 Aralık , 2007 17 yıl Zeyneppcim..güler yüzlü şekerim çok tşk ederim senin de bayramın kutlu olsun
Gönderi tarihi: 27 Aralık , 2007 17 yıl umudun tozu avuçlarımda gecenin karası pusmuş gözbebeklerime hasretin isli kokusu sinmiş tenime tüm rüyalarım artık seninle ben üstüne yalvardım dağlara sessizce eğsin başını diye bu hasret çekilmiyor yol versen yüregime seslendim dün gece sevda yeline savurdu sesimi kendisiyle birlikte olduğun yere git dedim gör onu benim gözlerimle tembihledim sıkıca ulaştımı bilmem sana uzat ellerini aşkım umudun tozu avuçlarımda... iLyAdA
Gönderi tarihi: 30 Aralık , 2007 17 yıl teşekkür ederim abla sennde yeni yılın kutlu olsun böylece forumdaki 5000. mesajımı anı defterime bırakmış oldum
Gönderi tarihi: 30 Aralık , 2007 17 yıl Zeynepciğim yeni yılın kutlu ve de mutlu olsun forumdaşım, avatarındaki periler hep yanında olsun
Gönderi tarihi: 31 Aralık , 2007 17 yıl 2007 yılı acılarımızla, sevinçlerimizle geride kalacak. 2008 daha fazla umut, daha fazla sevinç, daha fazla mutluluk getirsin. Yaşamında güzel yıllar, mutlu yarınlar, gerçek dostluklar hep seninle olsun. Yeni yılın sana ve tüm sevdiklerine sağlık, mutluluk, neşe, başarı, bolca para, sevgi ve huzur getirmesini dilerim. Mutlu Yıllar
Gönderi tarihi: 2 Ocak , 2008 17 yıl melkor,birce,gece,mineu ve gloria sizinde yeni yılınız kutlu olsun
Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2008 17 yıl duyduğuma göre topiclerimize gizlice girip öpücük bırakıyormuşsun buda benden al sana
Gönderi tarihi: 19 Ocak , 2008 17 yıl Eskişehir'di,lületaşıydı derken bak beni buralara kadar sürükledin İnsanın hayatında karşısına çıkan nadir varlıklardan birisin ve bende sanırım senin sanalda olsa arkadaşın olduğum için çok şanslıyım açılan topic lerde elbette gırgır şamata olsun diye bir takım şeyler yazıyoruz ama korkma anı defterine düsgün yazacam Karakterin ve kendini ifade tarzın etkileyici yani emin olduğun yada senin doğrunsa sonuna kadar mücadele ediyorsun..... Çabuk sıkılmayan cana yakın ve samimisin..... Seni tanımak güzel aynı ortamda (forum bile olsa) bulunmak güzel....
Gönderi tarihi: 21 Ocak , 2008 17 yıl Eskişehir'di,lületaşıydı derken bak beni buralara kadar sürükledin İnsanın hayatında karşısına çıkan nadir varlıklardan birisin ve bende sanırım senin sanalda olsa arkadaşın olduğum için çok şanslıyım açılan topic lerde elbette gırgır şamata olsun diye bir takım şeyler yazıyoruz ama korkma anı defterine düsgün yazacam Karakterin ve kendini ifade tarzın etkileyici yani emin olduğun yada senin doğrunsa sonuna kadar mücadele ediyorsun..... Çabuk sıkılmayan cana yakın ve samimisin..... Seni tanımak güzel aynı ortamda (forum bile olsa) bulunmak güzel.... hoşgeldin luci sayfama ilk önce güzel düşüncelerin için teşekkür ederim sana topiclerde yazdıklarımın şaka olduğunu ve şakadan anladığın için saol aynı şekilde seni tanımakta güzel sen bu forumun lucisisin
Gönderi tarihi: 21 Ocak , 2008 17 yıl Aynı sana benziyor bak bu pasta, bahar gibi Hadi yi bakem şimdi
Gönderi tarihi: 22 Ocak , 2008 17 yıl yemem mi bu güzel pastayı ben teşekkür ederim ablacım çok güzel
Gönderi tarihi: 24 Ocak , 2008 17 yıl Çocuklarımıza doğruları öğretecektik. Onlarla birlikte sırtımızda taşıyacaktık, kutsal bildiğimiz bütün değerleri. "Hangi şartta olursa olsun, çıkarlarınıza değil gerçeklere hizmet edeceksiniz" diye haykıracaktık onlara. Şimdi tek doğrunun para olduğunu nasıl açıklayacağız onlara? Ruhun dilini unutup, paranın diliyle konuşurken... Gür ormanlarımız vardı, miras bırakacaktık çocuklarımıza. Hürmet perdeleri çekecektik pencerelere. Tencerelerde helal yemek kaynatmayı öğretecektik. Hırsız kervanlarına katılmanın onursuzluk olduğunu ders belletecektik her birine. Şimdi nasıl açıklayacağız, yağmadan payımızı istediğimizi. Omuzlarımızdaki meleklerimizi düşürdüğümüzü nasıl söyleyeceğiz, şeytan fikirlere göz kırparken? Giderek birbirimize benzerken. Leyla ile Mecnun'dan kalan aşkı öğretecektik onlara. "Annem gibi bir kız sevdim" konulu şiirler okuyacaktık. Ruh varken ten nedir ki, gösterecektik! Nakit duygularla bedenini pazarlayan kadınları gazetelerin birinci sayfalarına basmakla, kadınlığı ayaklar altına almak arasında bir fark olmadığını, nasıl söyleyeceğiz şimdi? Politik biberonla beslenen gazeteciliğin bağımsızlığını, nasıl kabul ettireceğiz onlara? "Güzel günler göreceğiz çocuklar" diye ettiğimiz yeminleri bile unuturken... Karanfillerimiz vardı ceketlerimizin sol yanında. Muzaffer ordular kuracaktık, hayatın askerlerinden. Savaşın değil, barışın kutsal olduğunu akıllarına çivi gibi çakacaktık güya! Şimdi ölüme alkış tutmanın utanılacak bir şey olduğunu hangi yüzle açıklayacağız onlara? Korkuyu hatmederek yaşadığımızı nasıl anlatacağız? Kıyametin kapılarında bekleyen gerçeklerden nasıl haberdar edeceğiz onları? Kaldıramayacağı kadar taşı, her birinin sırtına yüklerken... Çocuklar bizleri nelerden korudu da... Biz onları hiçbir şeyden koruyamadık. Onlarla oynadığımız oyundan hep biz galip çıkıyoruz ya... Bu gurur bize ait! alıntı...
Gönderi tarihi: 27 Ocak , 2008 17 yıl hoşgeldin luci sayfama ilk önce güzel düşüncelerin için teşekkür ederim sana topiclerde yazdıklarımın şaka olduğunu ve şakadan anladığın için saol aynı şekilde seni tanımakta güzel sen bu forumun lucisisin O zaman bu çiçeği hakettin
Gönderi tarihi: 27 Ocak , 2008 17 yıl hoşgeldin luci sayfama ilk önce güzel düşüncelerin için teşekkür ederim sana topiclerde yazdıklarımın şaka olduğunu ve şakadan anladığın için saol aynı şekilde seni tanımakta güzel sen bu forumun lucisisin O zaman bu çiçeği hakettin
Gönderi tarihi: 28 Ocak , 2008 17 yıl Cimcimem sana ufak bir armağanım var.. annesinden ayrılmak istemediği için sanırım ikisine birden bakmak zorunda kalacaksın..
Gönderi tarihi: 28 Ocak , 2008 17 yıl Çocuklarımıza doğruları öğretecektik. Onlarla birlikte sırtımızda taşıyacaktık, kutsal bildiğimiz bütün değerleri. "Hangi şartta olursa olsun, çıkarlarınıza değil gerçeklere hizmet edeceksiniz" diye haykıracaktık onlara. Şimdi tek doğrunun para olduğunu nasıl açıklayacağız onlara? Ruhun dilini unutup, paranın diliyle konuşurken... Gür ormanlarımız vardı, miras bırakacaktık çocuklarımıza. Hürmet perdeleri çekecektik pencerelere. Tencerelerde helal yemek kaynatmayı öğretecektik. Hırsız kervanlarına katılmanın onursuzluk olduğunu ders belletecektik her birine. Şimdi nasıl açıklayacağız, yağmadan payımızı istediğimizi. Omuzlarımızdaki meleklerimizi düşürdüğümüzü nasıl söyleyeceğiz, şeytan fikirlere göz kırparken? Giderek birbirimize benzerken. Leyla ile Mecnun'dan kalan aşkı öğretecektik onlara. "Annem gibi bir kız sevdim" konulu şiirler okuyacaktık. Ruh varken ten nedir ki, gösterecektik! Nakit duygularla bedenini pazarlayan kadınları gazetelerin birinci sayfalarına basmakla, kadınlığı ayaklar altına almak arasında bir fark olmadığını, nasıl söyleyeceğiz şimdi? Politik biberonla beslenen gazeteciliğin bağımsızlığını, nasıl kabul ettireceğiz onlara? "Güzel günler göreceğiz çocuklar" diye ettiğimiz yeminleri bile unuturken... Karanfillerimiz vardı ceketlerimizin sol yanında. Muzaffer ordular kuracaktık, hayatın askerlerinden. Savaşın değil, barışın kutsal olduğunu akıllarına çivi gibi çakacaktık güya! Şimdi ölüme alkış tutmanın utanılacak bir şey olduğunu hangi yüzle açıklayacağız onlara? Korkuyu hatmederek yaşadığımızı nasıl anlatacağız? Kıyametin kapılarında bekleyen gerçeklerden nasıl haberdar edeceğiz onları? Kaldıramayacağı kadar taşı, her birinin sırtına yüklerken... Çocuklar bizleri nelerden korudu da... Biz onları hiçbir şeyden koruyamadık. Onlarla oynadığımız oyundan hep biz galip çıkıyoruz ya... Bu gurur bize ait! alıntı... canım ablam teşekkür ederim çok
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.