Zıplanacak içerik

kralx

Φ Süper Üye
  • Katılım

  • Son Ziyaret

kralx tarafından postalanan herşey

  1. Sevgili Su damlası olaya iyi niyetli yaklaşımının farkındayım.. Hüsnüzanda gibisin, "tefrika mıdır? bence çok değil, ama tehlikedir." sözünden de bu anlaşılıyor.. Bakın karedeşim bu x dediğim şahıs şuhedanın da dediği gibi hacdan kurbana zekattan namaza hepsini inkar ettiği gibi kabe-i şerife put deme talihsizliğini göstermiştir.. Tarihte bu fikirlere benzer akımlar olmuştur.. Meshepsizler, vehhabiler, teymiyyeciler, abduhçular gibi.. Ama bu olay daha da farklı ya.. Onlar hiç değilse kabeye put demiyorlardı.. Peygambere postacı demiyorlardı.. Sizi bilmem ama bana öğretilen dine göre herhangi bir farziyeti inkar dinden çıkarır.. Bu tür insnaları muhatap almıcamı yukarda belirtmiştim.. Fakat almasanda olmuyor kardeş.. Bak hemen biri savunmaya geçmiş ve bizleri delillere cevap verememekle suçlamış.. Be adem oğlu hangi deliliniz cevapsız kaldı, daha doğrusu deliliniz nerede.. Salat geçen ayetlerdeki salat'ı namaz değildir diye yorumlamanız delilmidir yoksa kendinizin uydurma tefsirimidir.. Sizler Arabi dilin ne kadarına vakıfsınız, siz Arapça gramer biliyormusunuz... Siz inen ayetlerin, ne zaman nerede, ne sebeple indiğini, mana-i muradisini, mana-i işarisini biliyormusunuz.. Sizin dini altyapınızda demir varmı..? Yoksa kaçak çimento ve üçbeş tellemi bağlı.. Arkadaşlar soruyorum bir tarihi vesikaya ulaşmak, bir tarihi olaydan haberdar olmak için o tarihi olayın zamanımıza aktarılması lazım değilmidir.. Peygamberin nasıl yaşadığını bilmek için gökten zenbille inecek olan bir kitapmı bekliyeceğiz.. Peygambere ait bazı özellikler ve hayatından kıssalar Kuran-ı kerimden ne kadar anlatılmıştır.. Biz onun gibi yaşamak için, onun nasıl yaşadığını nereden öğreneceğiz.. Yemin ediyorum muhatap almaya değmeyecek iddia bunlar ama duramıyorum arkadaşlar napayım... Saygılar-sevgiler..
  2. Roman olsun diye yazılmadı kardeş, zaten yazamamda İşaret ettiğim manayı algıla.. öhöö
  3. kralx şurada bir başlık gönderdi: Dini Konular - Din - Dinler
    Sevgili arkadaşlar.. Son günlerde dinimize yeni bir saldırı metodunun geliştiridiğini görüyorum.. Sözde müslüman bay x, hadisciler, kurancılar gibi bir ayrıma gidip, Allah Rasülünün sünnetini silmeye kalkıp, bütün hadis-i şerifleri uydurma diye nitelendirip bunlarla amel etmenin ve sünnete uymanın kafirlik olduğunu söyleyen, tüyler ürpertici kan dondurucu dehşet ve çirkin iftiralarda bulunduğunu; Ve bu ifrtiralarını, "Kuran avamında anlayacağı şekide indirilimişir, tefsire gerek yoktur ve bütün tefsirler kuranın orjinalından bağımsız yeni bir kitap ve inanç mesabesindedir" gibi sözler sarfetmesine rağmen kendisi tefsir yapmaya kalkıyor.. Özelikle de ietilerini uzun tutup güya karşısındakini tartışmadan kopartma, büyük bir şey yapmış edasıyla üstün görünme ve çirkin iddialarını baskın tutma yoluna gitmektedir.. Bizler namaz ayetlerinde geçen salat kelimesinin namaz olduğu söylerken, o başka anlamlar ytükleyip kendince tefsir yapıyor... Düşünün..! sizce bir arapmı arapçaya daha vakıftır, yoksa arapça dahi bilmeyen sıradan bir insan.. Araplar neden namaz kılıyorlar onlar neden söylemiyorlar onrca ayette geçen namaz keimesinin başka manaya geldiğini..?? Hiç bir müslüman kabeye put diyemez.. Hiç bir müslüman dinde namaz yok diyemez.. Hiç bir müslüman sünnete ve hadislere küfredemez, onları yok sayamaz.. Bu asırlardır böyleydi.. Sevgili arkadaşlar, ilimden bilgiden kaynaktan ve hatta imandan yoksun bu tür şahısları şuandan itibaren muhatap almamaya karar verdim.. Birkaç arkadaşımında beni uyardığı gibi bizler ne desek boş, karşı taraf ikna olmaz olacakta değildir, tam tersine her sözü islama, peygambere ve hatta bunların nazarında Allaha hakaretten ibaretir.. Bizlerde bu durumda günaha vesile olduyoruz.. Bu tür fikir sahipleri zannımca, ya başka dine mensup yada hiç bir dine mensup değil ama islam düşmanı kişilerdir.. Ve müslüman kimliğine bürünüp daha etkili olma çabasındadır.. Daha öncede söylediğim gibi.. Eşek ağacı dıştan kemirir fakat ağaç daha sağlam kabuk bağlar, ama kurt içten kemirir ve ağacı öldürür.. Burada ateist arkadaşlara en küçük bir taşlama yoktur, ateist arkadaşlar gerçekten gerçekleri arama peşindelerse onarla birlikte bende varım, onlar inanmadan arayacaklar ben inanarak ama bende onlar gibi yaratılışı, Allahın kudretini, büyüklüğünü ve yarattığı canlılardki bu mükemmelliğin görkemini görmeye can atıyorum.. Saygılar-sevgiler..
  4. Sayın yamyam öncelikle belirteyim ki isanlık tarihine ait bulguların sadece mağaralarda olduğunu söylemedim.. "Sayın arkadaşım; Yontma taş devri, cilalı taş devri.. tunç, bakır, demir çağı gibi kavramlar özellikle mağaralarda ve toprak altında kalmış kısıtlı yerleşim bölgelerinde yapılan kazılar sonucu ortaya atılmıştır.." Bu alıntı söz konusu iletimdendir..!! Diyorsunuz ki, 1- İnsan bedenine ait fosil kayıtları 2- İnsanların yapmış olduğu alet kalıntıları 3- İnsanların yaşadığı çevrede bıraktığı diğer izler Bütün bu buluntuların ilk insanlara ait olduğunu nasıl söyleyebilirsiniz.. Buna ait bir kanıt yoktur.. Ayrıca ateşin bulunması gibi sığ ve komik bir iddiayı da kabul etmiyorum, bu hangi bilim adamının bulgusu olursa olsun..!! Ateş ilk insandan bu yana vardı ve kullanılıyordu.. Düşünsenize günümüzden daha soğuk iklimlerin yaşandığ bölgelerde bu insanlar ateşsiz nasıl yaşıyorlardı.. Bu ortamlarda doğumlar nasıl oluyordu, çocuklar nasıl dyanıyorlardı Sakın mağaralara sığınıyorlardı yada kalın giyiyorlardı demeyin, ne kadar kalın giyrse giysin yada hangi mağaraya girerse girsin o şiddetli dondurucu soğuktan korunması imkansızdır.. Ayrıca ilk insanların av'a eğilimi daha fazlaydı ve çiğ et yediklerini de hiç zannetmiyorum, zira çiğ et bir çok hastalığa sebebiyet verir.. Bu örnekler çoğaltılabilir.. Benim asıl anlamadığım nokta; Siz nasıl kayıtsız şartsız böylesi sığ ve uzak bir teorilere kayıtsız şartsız bağlanyorsunuz.. Canlılığın oluşumu hakkında binbir türlü hatta olağan dışı teorilere varsaymlara kafanız yatıyo da, bu nyin nesi.. Saygılr-sevgiler
  5. Bu yazdığın ayetlere hçbirimizin itirazı yok.. amenna bu ayetlerele amel edeceğiz.. Eğer (bir tehlikeden) korkarsanız, namazı yaya olarak veya binek üzerinde kılın. Güvenliğe kavuşunca da, Allah'ı, daha önce bilmediğiniz ve onun size öğrettiği şekilde anın (bakara-239). Sen bu ayetteki namazı başka manaya çek bakalım buyur..
  6. Sayın haksöz uzuzn yazılar yazarak olayı boğmaya ve karşı tarafı tartışmadan düşürmeye çalışıyrosunuz.. Ben mümkün olduğu kadar kısa tutmaya ve net sorularla tartışmaya devam etmek isterken siz mevcudu olduğunuz grubun yada topluluğun yazılarını habire aktarıyorsunuz.. Bakın kısa kısa diorum.. 1- Peygamberin elbette tebliğden başka görevi yoktu, zaten tebliğ bütün yaşamı içine alır.. 2- Hz İbrahime ait hadislerin oması gerekmiyor, Allah Hz İbrahimle ilgili kıssaları ibret için Kur'an-ı Kerimde anlatmıştır.. 3-Peygambere uymak elbette kuran'a ve Allaha uymaktır.. 4- Bizim yaptığımız Peygamberin yaşantısını örnek almaktan ibarettir.. 5-Peygamberin yaşantısını örnek alarak, peygambere tapmış olmuyoruz, onun yaşama örneği Kuranın ta kendisidir.. dolayısıyla Kuran-ı yaşıyoruz.. 6- Tefsire ihtiyaç yoktur demene rağmen, hala tefsir yaptığını görüyorum.. 7- Kuran-ı kerimin saptırılmış bir tek ayeti yoktur.. 8- Var diyorsan senin tefsirinle saptırılmıştır derim.. 9- Madem tefsir yapıyorsan ve tefsirle amel edeceksek kusura bakma ama, Almanyadaki bir işçinin tefsiriyle değil, bilgisi, ilmi, doğruluğu ve zekası cumhur tarafından onaylanmış kabul edilmiş ve peygamber dönemine senin içinde bulunduğun tarihten daha önceleri yaşamış ve o na daha yakın olan tefsircilerin tefsiriyle amel ederim.. En önemlisi Allah Rasülünün yaşantısyla daha doğrusu onun tefsiriyle amel ederim.. (onun sözleri ve fiilleri bir anlamda tefsirdir, çünkü o nefsinden konuşmaz) 10- Önce kendinle çelişkiyi ortadan kaldır tefsir yapma.. çünki Kuran-ı her insan anlayabilir, yoruma tefsire ihtiyaç yok demiştin.. Devam edeceğim...
  7. Sevgili yamyam; Dikkat ederseniz zannımca dedim. Biz neden teori üretemiyoruz.. Neden hep başkalarının teorileriyle yetiniyoruz.. Diceksinizki teori bilimsel destek ister araştırma ister.. Evet ben bilimsel bir araştırma yapmadım, tarih öncesi mağaralara gidip araştırma yapmadım.. Fakat yapılan araştırmalardan istifade ederek, bir teoriye vardım.. Bu şuna benzer.. Kurabiyeli, pasta yapmak için, kurabiyeli pastanın bulucusu olmak gerekmiyor, elde yeterli malzeme varsa ve bu malzemelerden kurabiyeli pasta yapılabileceği biliniyorsa pekiala yapabilirsin... Neyse konumuza dönelim.. Sayın arkadaşım; Yontma taş devri, cilalı taş devri.. tunç, bakır, demir çağı gibi kavramlar özellikle mağaralarda ve toprak altında kalmış kısıtlı yerleşim bölgelerinde yapılan kazılar sonucu ortaya atılmıştır.. Yaşına bakıldığında bu buluntuların m.ö 600 yada bazı kaynaklara göre m.ö. 1.000.000 yıl olduğunu görüyoruz.. Peki dünyanın yaşı kaç?? Yaklaşık 4.5 milyar yıl dimi.. Peki insanlık yaşı kaç, bu konuda bir delil varmı.. İlk insanın cesedine ulaşılabilinmişmi ve ölçülebilmişmi.. Bence bu kadar uzun bir zaman diliminde 1 milyon yıl çok küçük görünüyor ve bu insanların önceside vardı diyorum.. Fakat termodinamiğin entropi kanununa göre maddeler giderek bozunuma, yıpranmaya, çökmeye ve kaybolmaya giderler.. Birmilyon yıllık taşların ve el aletlerinin tam bozunuma uğramaması saklandığı yerin fiziki özelliğine göre değişir.. Mağaralar genellikle yıpranmaya dayanıklı yerlerdir, çünkü maddenin birinci yıpranma sebebi olan güneş ışınlarından korunmaktadır, böylece genleşme ve büzüşme olayı en aza indiğinden madde uzun yıllar korunmş olmaktadır.. bu araştırmacılaruın daha önceki devirlere ait herhangi bir buluntu bulamamaları o devirlerde insanlığın daha da ilkel olduğu söylenemez.. Kaldıki o mağara adamları günümüzde de mevcuttur ve günümüzde de avustralyada ve afrikada hala ilkel aletlerle avlanan ve ilkel şekilde yaşayan insanlar mevcuttur.. Bakınız yontma taş devri yıl kaç yaklaşık mö.1milyon-6000 bin.. Şuan yıl kaç 20006.. İnsanlık henüz firavunlar dönemini (piramitleri) çözemediki dahada geriyi nasıl çözsün.. Bulunamayan bulgular yok farzedilemez ya varsa..? Sayın yamyam sizin bu tür vesikalara kayıtsız şartsız bağlı kalabileceğinizi hiç ummuyorum, neden canlılığı sorguladığınız gibi insanlık tarihini de sorgulamıyorsunuz.. Saygılar-sevgiler..
  8. Bu cevabı vereceğini biliyordum ama bilgi eksikliğiniz yüzünden bu cevabı verdiğinizi de biliyorum.. yukarda namaz kelimesi geçen ayetleri tektek oku.. Bir cümlede kastedilen kelime yazılmasa bile cümlenin akışına göre kastedilen bellidir.. Oku kardeşim oku sonra devam ederiz...
  9. Allah’a ve ümmi nebi olan Resulüne iman edin! [Araf 158] Allah’a ve Resulüne itaat edin!) [Enfal 20] Kur’anı insanlara açıklayasın diye sana indirdik. [Nahl 44] O Peygamber, güzel şeyleri helal, çirkin şeyleri haram kılar. [Araf 157] Resulullahta sizin için [uyulması gereken] güzel örnekler vardır. [Ahzab 21] Ayete göre peygambere uyacağız.. O'na uymak içinse o'nu tanıyacağız dimi..!!
  10. Al sana namaz ayetleri.. Sakın başka yönlere tefsir edeyim deme.. Çünkü sen tefsirci değilsin.. Hani diyordunya kuran ın tefsire ihtiyacı yok, onu okuyanlar çok rahat anlar diye.. O yüzden sakın tefsir yapma..!! Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar. (bakara-3) Namazı tam kılın, zekâtı hakkıyla verin, rükû edenlerle beraber rükû edin. (bakara-43) Sabır ve namaz ile Allah'tan yardım isteyin. Şüphesiz o (sabır ve namaz), Allah'a saygıdan kalbi ürperenler dışında herkese zor ve ağır gelen bir görevdir. (bakara-45) Vaktiyle biz, İsrailoğullarından: Yalnızca Allah'a kulluk edeceksiniz, ana-babaya, yakın akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz diye söz almış ve "İnsanlara güzel söz söyleyin, namazı kılın, zekâtı verin" diye de emretmiştik. Sonunda azınız müstesna, yüz çevirerek dönüp gittiniz. (bakara-83) Namazı kılın, zekâtı verin, önceden kendiniz için yaptığınız her iyiliği Allah'ın katında bulacaksınız. Şüphesiz Allah, yapmakta olduklarınızı noksansız görür. (bakara 110) Biz, Beyt'i (Kâbe'yi) insanlara toplanma mahalli ve güvenli bir yer kıldık. Siz de İbrahim'in makamından bir namaz yeri edinin (orada namaz kılın). İbrahim ve İsmail'e: Tavaf edenler, ibadete kapananlar, rükû ve secde edenler için Evim'i temiz tutun, diye emretmiştik. Bakara(125) Not: Bakara125 ayrıyeten kabeye put demenin karşılığı.. Ey Muhammed!) Biz senin yüzünün göğe doğru çevrilmekte olduğunu (yücelerden haber beklediğini) görüyoruz. İşte şimdi, seni memnun olacağın bir kıbleye döndürüyoruz. Artık yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. (Ey müslümanlar!) Siz de nerede olursanız olun, (namazda) yüzlerinizi o tarafa çevirin. Şüphe yok ki, ehl-i kitap, onun Rablerinden gelen gerçek olduğunu çok iyi bilirler. Allah onların yapmakta olduklarından habersiz değildir. (Bakara-144) Nereden yola çıkarsan çık (namazda) yüzünü Mescid-i Haram tarafına çevir. Bu emir Rabbinden sana gelen gerçektir. (Biliniz ki) Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir. (Evet Resûlüm ! ) Nereden yola çıkarsan çık (namazda) yüzünü Mescid-i Haram'a doğru çevir. Nerede olursanız olunuz, yüzünüzü o yana çevirin ki, aralarından haksızlık edenler (kuru inatçılar) müstesna, insanların aleyhinizde (kullanabilecekleri) bir delili bulunmasın. Sakın onlardan korkmayın! Yalnız benden korkun. Böylece size olan nimetimi tamamlayayım da doğru yolu bulasınız. 153 Ey iman edenler! Sabır ve namaz ile Allah'tan yardım isteyin. Çünkü Allah muhakkak sabredenlerle beraberdir. İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz değildir. Asıl iyilik, o kimsenin yaptığıdır ki, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır. (Allah'ın rızasını gözeterek) yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir. Antlaşma yaptığı zaman sözlerini yerine getirir. Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder. İşte doğru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Müttakîler ancak onlardır! Namazlara ve orta namaza devam edin. Allah'a saygı ve bağlılık içinde namaz kılın. Eğer (herhangi bir şeyden) korkarsanız (namazlarınızı) yürüyerek yahut binmiş olarak (kılın). Güvene kavuştuğunuz zaman, siz bilmezken Allah'ın size öğrettiği şekilde O'nu anın (namaz kılın). İman edip iyi işler yapan, namaz kılan ve zekât verenler var ya, onların mükâfatları Rableri katındadır. Onlara korku yoktur, onlar üzüntü de çekmezler. Zekeriyya mâbedde durmuş namaz kılarken melekler ona şöyle nida ettiler: Allah sana, kendisi tarafından gelen bir Kelime'yi tasdik edici, efendi, iffetli ve sâlihlerden bir peygamber olarak Yahya'yı müjdeler. Ey iman edenler! Siz sarhoş iken -ne söylediğinizi bilinceye kadar- cünüp iken de -yolcu olan müstesna- gusül edinceye kadar namaza yaklaşmayın. Eğer hasta olur veya bir yolculuk üzerinde bulunursanız, yahut sizden biriniz ayak yolundan gelirse, yahut kadınlara dokunup da (bu durumlarda) su bulamamışsanız o zaman temiz bir toprakla teyemmüm edin: Yüzlerinize ve ellerinize sürün. Şüphesiz Allah çok affedici ve bağışlayıcıdır. Kendilerine, ellerinizi savaştan çekin, namazı kılın ve zekâtı verin, denilen kimseleri görmedin mi? Sonra onlara savaş farz kılınınca, içlerinden bir gurup hemen Allah'tan korkar gibi, hatta daha fazla bir korku ile insanlardan korkmaya başladılar da "Rabbimiz! Savaşı bize niçin yazdın! Bizi yakın bir süreye kadar ertelesen (daha bir müddet savaşı farz kılmasan) olmaz mıydı?" dediler. Onlara de ki: "Dünya menfaati önemsizdir, Allah'tan korkanlar için ahiret daha hayırlıdır ve size kıl payı kadar haksızlık edilmez." Yeryüzünde sefere çıktığınız zaman kâfirlerin size kötülük etmelerinden endişe ederseniz, namazı kısaltmanızda size bir günah yoktur. Şüphesiz kâfirler, sizin apaçık düşmanınızdır. Sen de içlerinde bulunup onlara namaz kıldırdığın zaman, onlardan bir kısmı seninle beraber namaza dursunlar, silahlarını (yanlarına) alsınlar, böylece (namazı kılıp) secde ettiklerinde (diğerleri) arkanızda olsunlar. Sonra henüz namazını kılmamış olan (bu) diğer gurup gelip seninle beraber namazlarını kılsınlar ve onlar da ihtiyat tedbirlerini ve silahlarını alsınlar. O kâfirler arzu ederler ki siz silahlarınızdan ve eşyanızdan ****** olsanız da üstünüze birden baskın yapsalar. Eğer size yağmurdan bir eziyet olur yahut hasta bulunursanız silahlarınızı bırakmanızda size günah yoktur. Yine de tedbirinizi alın. Şüphesiz Allah, kâfirler için alçaltıcı bir azap hazırlamıştır. Namazı bitirince de ayakta, otururken ve yanınız üzerinde yatarken (daima) Allah'ı anın. Huzura kavuşunca da namazı dosdoğru kılın; çünkü namaz müminler üzerine vakitleri belli bir farzdır. Şüphesiz münafıklar Allah'a oyun etmeye kalkışıyorlar; halbuki Allah onların oyunlarını başlarına çevirmektedir. Onlar namaza kalktıkları zaman üşenerek kalkarlar, insanlara gösteriş yaparlar, Allah'ı da pek az hatıra getirirler. Fakat içlerinden ilimde derinleşmiş olanlar ve müminler, sana indirilene ve senden önce indirilene iman edenler, namazı kılanlar, zekâtı verenler; Allah'a ve ahiret gününe inananlar var ya; işte onlara pek yakında büyük mükâfat vereceğiz. Ey iman edenler! Namaz kılmaya kalktığınız zaman yüzlerinizi, dirseklerinize kadar ellerinizi, başlarınızı meshedip, topuklara kadar ayaklarınızı yıkayın. Eğer cünüp oldunuz ise, boy abdesti alın. Hasta, yahut yolculuk halinde bulunursanız, yahut biriniz tuvaletten gelirse, yahut da kadınlara dokunmuşsanız (cinsî birleşme yapmışsanız) ve bu hallerde su bulamamışsanız temiz toprakla teyemmüm edin de yüzünüzü ve (dirseklere kadar) ellerinizi onunla meshedin. Allah size herhangi bir güçlük çıkarmak istemez; fakat sizi tertemiz kılmak ve size (ihsan ettiği) nimetini tamamlamak ister; umulur ki şükredersiniz. Andolsun ki Allah, İsrailoğullarından söz almıştı. (Kefil olarak) içlerinden on iki de başkan göndermiştik. Allah onlara şöyle demişti: Ben sizinle beraberim. Eğer namazı dosdoğru kılar, zekâtı verir, peygamberlerime inanır, onları desteklerseniz ve Allah'a güzel borç verirseniz (ihtiyacı olanlara Allah rızası için faizsiz borç verirseniz) andolsun ki sizin günahlarınızı örterim ve sizi, zemininden ırmaklar akan cennetlere sokarım. Bundan sonra sizden kim inkâr yolunu tutarsa doğru yoldan sapmış olur. Sizin dostunuz (veliniz) ancak Allah'tır, Resulüdür, iman edenlerdir; onlar ki Allah'ın emirlerine boyun eğerek namazı kılar, zekâtı verirler. Namaza çağırdığınız zaman onu alay ve eğlence konusu yaparlar. Bu davranış, onların düşünemeyen bir toplum olmalarındandır. Şeytan içki ve kumar yoluyla ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi, Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık (bunlardan) vazgeçtiniz değil mi? Ey iman edenler! Birinize ölüm gelip çatınca vasiyet esnasında içinizden iki adalet sahibi kişi aranızda şahitlik etsin. Yahut seferde iken başınıza ölüm musibeti gelmişse sizden olmayan, başka iki kişi (şahit olsun). Eğer şüpheye düşerseniz o iki şahidi namazdan sonra alıkor, "Bu vasiyet karşılığında hiçbir şeyi satın almayacağız, akraba (menfaatine) de olsa; Allah (için yaptığımız) şahitliği gizlemiyeceğiz, (aksini yaparsak) bu takdirde biz elbette günahkârlardan oluruz" diye Allah üzerine yemin ettirirsiniz. "Namazı dosdoğru kılın ve Allah'tan korkun" (diye de emredildik). O, huzuruna varıp toplanacağınız Allah'tır. Bu (Kur'an), Ümmü'l-kurâ (Mekke) ve çevresindekileri uyarman için sana indirdiğimiz ve kendinden öncekileri doğrulayıcı mübarek bir kitaptır. Âhirete inananlar buna da inanırlar ve onlar namazlarını hakkıyla kılmaya devam ederler. De ki: Şüphesiz benim namazım, kurbanım, hayatım ve ölümüm hepsi âlemlerin Rabbi Allah içindir. Kitab'a sımsıkı sarılıp namazı dosdoğru kılanlar var ya, işte biz böyle iyiliğe çalışanların ecrini zayi etmeyiz. Onlar namazlarını dosdoğru kılan ve kendilerine rızık olarak verdiğimizden (Allah yolunda) harcayan kimselerdir. Allah'ın mescitlerini ancak Allah'a ve ahiret gününe iman eden, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve Allah'tan başkasından korkmayan kimseler imar eder. İşte doğru yola ermişlerden olmaları umulanlar bunlardır. Onların harcamalarının kabul edilmesini engelleyen, onların Allah ve Resûlünü inkâr etmeleri, namaza ancak üşenerek gelmeleri ve istemeyerek harcamalarından başka bir şey değildir. Mümin erkeklerle mümin kadınlar da birbirlerinin velileridir. Onlar iyiliği emreder, kötülükten alıkorlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler, Allah ve Resûlüne itaat ederler. İşte onlara Allah rahmet edecektir. Şüphesiz Allah azîzdir, hikmet sahibidir. (Tevbe-71) Gündüzün iki ucunda, gecenin de ilk saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri (günahları) giderir. Bu, öğüt almak isteyenlere bir hatırlatmadır. (Hud-114) Yine onlar, Rablerinin rızasını isteyerek sabreden, namazı dosdoğru kılan, kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli ve açık olarak (Allah yolunda) harcayan ve kötülüğü iyilikle savan kimselerdir. İşte onlar var ya, dünya yurdunun (güzel) sonu sadece onlarındır. (Rad-22) Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, Onlar namazlarını ciddiye almazlar. (maun-4-5)
  11. kralx şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Forum Oyunları
    Musa emmi ot biçer Önünden yılan geçer Süt orada arkadaşlar İsteyen döker isteyen içer Sütten kavga olmaz kardeş Sütlaç yapta yiyelim beleş Erbaya da ilişme bence Ha erbay ha mavzer ha keleş
  12. Bercesteye aynen katılıyorum.. Fakaaaaat... Sevgiyi suistimal edenler de oluyor kardeş.. işte o zaman illallah..
  13. kralx şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Forum Oyunları
    Nedir mesele msn mi bebekmi Biz burada neyiz insanmı şebekmi Benim cefede de gitti msn Napalım canım gittiyse ölekmi
  14. Sevgili devetion sana bi çare bulayım dinle bak.. Önce sorunu teşhis edelim.. TEŞHİS: Aşırı kendini beğenme, aşırı titizlik, maymun iştahlılık, yeterince affedici olmama, hataları hiç kaçırmadan görme, her gördüğün güzeli sana gönül verecek sanma, içekapalılık, mükemmel biri olma isteği, tekten çok çeşitten hoşlanma..vs.. Bak ben nacizane tespitlerde bulundum senle ilgili.. sakın kızma bak bakalım bunlar sende sahiden varmı.. Eğer varsa, yani teşhis tutarlıysa..; TEDAVİ: Kendini sıradan bir gibi göreceksin ki öylesindir, her gördüğün kıza offff be gözüyle ve sözüyle bakmıcaksın, hataların bir çoğunu görmezden geleceksin, sık sık afedeceksin, karşındakinin de bir insan olduğunu bilip o'na göre hareket edeceksin.. Eğer bu tedaviden sonuç alamazsan 3 hafta sonra gel, sana açık kalp ameliyatı yapıp kalbini çıkarıp ölümüne seven ve hatta aşkından ölmüş (ama yeni ölmüş, henüz beyin ölümü gerçekleşmiş) bir rahmetlinin kalbini nakledeceğiz... Şaka bi tarafa işin zor kardeş.. Saygılar sunarım..
  15. kralx şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Forum Oyunları
    Hay şarkınıza msn nize Artık gelin be kendinize Ulan şamar oğlanı olduk Bircevap verin bendenize
  16. Güzel bir paylaşım teşekkürler arkadaşım.. Zannımca geçmiş bizlere öğretilen geçmiş değildir.. yok yotma taş yok cilalı taş vs..vs.. Geçmiş sırlarla dolu, belkide geçmiş bizlerdende ilerde.. Saygılar-sevgiler...
  17. kralx şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Forum Oyunları
    Natali boşa ne inlersin Msn açılınca dinlersin VaH vah kız ne halde Erbay efendi nerdesin
  18. Olurda böylemi tesadüf olur beeee.. O sensin zaten kız
  19. Sayın haksöz bütün yaptığın mükemmel bir demogoji ve laf dansından başka birşey değildir.. O kanıt olarak yazdığın ayetlerin hepsi o günün ortamında ve o güne ait olarak indirilmiştir.. Zira Peygamber vefat etmicekmi de vekil kalsın.... Kastedilen vekillik yaşadığı dönemdeki bir olgudur.. Size göre günümüzde peygamberden hiç bir şeyle amel edilmez, sana göre namaz yoktu,r sana göre kabe puttur, sana göre peygamber postacıdır(haşa).. Ya kardeşim siz nereden geldiniz, gerçekten merak ediyorum hangi coğrafyanın ve kültürün insanlarısınız.... Meshepsizler desem uymuyor, teymiyyeci desem uymuyor, abduhcu desem uymuyor, yokmuydu 1400 yıldır siz gibi bir zeki kişi yada topluluk..? Ne bu birde hadisci kurancı uydurması çıkarmışsınız. Yakında siz kuranı da ortadan kaldırır ve Allahcı diye bir kavram çıkarırsınız.. beklenir... Arkadaşım tekrar ediyorum sen tamamen TEFSİR yapıyorsun ve kendi içinde çelişiyorsun... Sana raviler ve hadisciler konusuyla parelel bir soru.. Atatürk bütün söylevlerini kendisimi yazmıştır yoksa o konuştukça etrafındakiler tarafından mı kaleme alınmıştır..?? Saygılar-sevgiler (diğer katılımcılara!)
  20. Karışmıcam diyon ama karışıyon Ama bence gerçekten karışmıcaktın ya konuyu dağıttın.. dur şu sorulara b cevap alalım.. Zira kaynayıp cevapsız kalmasından korkarım Hem senin soruna cevap verilmişti bu konuda topic bile vardı zannedersem.. Forumda arama butonu var oraya konu ile ilgili bir kaç kelime gir o topici bulacaksın.. Saygılar-sevgiler efendim..
  21. Seven, sevilen, sevgiyi hakeden, sevdiğimden emin olan kısacası alınana... Bu da o'na.. ama o kim??
  22. kralx şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Forum Oyunları
    Tamam aşk meşkte yani Burada atışıyorduk hani Bilirim eritir bitirir aşk Ölmeden öldürür bu cani
  23. Allahınınızı severseniz biri bana türbanla nasıl şeriat gelir madde madde anlatsın.. Ordumuz kurumlarımız asıl-ı vel-kelam devletimiz bu kadar acizmi.. Bakın bu tür söylemler bence orduya devlete hakarettir.. Bir türban takmala şeriat gelir korkusu çok mantıksızdır.. Bende şeriat istemem.. o türbanlıda.. Arkadaş yok böyle bişey ya.. Yok yok yoooook.... Düne kadar serbestti şeriatmı geldi.. Yapmayın ya... Buyrun aşama aşama türbanla şeriat gelir meselesini anlatın.. Sakın şunu demeyiin.... Yok türbandan sonra sarık isterler, yok peçe isterler.. Sarık sünnettir farz değildir, uygulanmasında sevap terkinde bir ceza yoktur ancak şefaatten mahrum kalma tehlikesi vardır.. Bakın burada bir farziyetin engellenmesinden söz ediyoruz, bir farziyetin isteğinden değil.. Örneğin birileri çıkıpta içki yasaklansın haram demez, cuma günü tatil edilsin demez, hırsızın eli kesilsin demez.. Derlerse de şuan da da diyorlar ve dedikleriyle kalırlar.. Ama türban olayında engellenen bir hak vardır ve yasaklanna bir farz vardır.. Örneğin cuma namazı kılınması şeriat gelir korkusuyla yasaklansa nasıl olur.. Şimdi diceksinizki cuma namazı kurumlarla kamuyla ilgili değildir.. Bende diyorum ki, madem türban birebir kurumlarla ve kamuyla ilişkili ve bu yüzden kurumlara sızan bu tür dini temsiller şeriati getirir.. buyrun kurgu yapın aşama aşaam açıklayın... Evrenselin kurgusu çok yüzeysel ve doyurucu değil... Daha teknik ve daha inandırıcı lütfen.. Saygılar-sevgiler...
  24. Peki Cevap veriyorum.. 1- Peygamberimiz Hz.Muhammed Mustafa (s.a.v ) dır.. 2- Onun yazdığı ve üstünde mührü olan bir hadis kitabı olamaz, neden yazsın o, o'na indirileni yaşıyor ve anlatıyordu, o'nun etrafındaki sahabi, her hareketini ve sözünü kaydediyordu.. Çünki tek örnek yol gösterici ve Kur'an ın uygulayıcısı oydu.. Ve peygamber asla yalan söylemez, nefsinden konuşmazdı.. 3- Buhari (r.a) sahih hadislerin derleyicisinden başka birşey değildir... Bu derleme kılı kırk yararak olmuştur..?? Bütün ravileri nakledilmiş ve bu ravilerin yalan söylemeyen ve yaşantısıyla islama ters düşmeyen kişiler olup olmadığı bilinerek derlenmiştir.. Evet şimdi siz buyrun.. Peygamber kimdir..? Peygamberin görevi nedir..? Peygamber sadece Kuranın inmseine aracılık etmekten başka birşey yapmayan birimidir.. Kurandaki geçen o'na uyun o'na itaat bana itattir manasındaki ayetlerin manası nedir, peygambere nasıl uyulacaktır, hangi vesikalarla uyulacaktır...? Bu arada verdiğin kaynak ne kaynak ama
  25. Şimdi bırakın kendi kafanıza göre yorumu tefsiri.. Her nekadar tefsir yapmıyorum desenizde kör bile görür yaptığınız tefsiri.. Kabe putmuş, bu apaçık tefsir değilde ne..? Ayrıca şeytan pisliği denilirken hedef o cansız taş değil o taşa tapan kişilerin yaptığı çirkin iştir.. Lütfen tefsir yapacaksanız daha tutarlı yapında yedirin bari... Size birtek soru soruyorum.. Peygamberin misyonu nedir, peygamberin misyonu sadece kur'anın inmseine aracılık etmekmi (postacı misali) yoksa onun uygulamasını yapmakmıydı ve uyulamasını yaptıysa da o devirdemi kaldı..? Not: Bir kanun bile çıkarıldığı zaman halka direk yansıtılmaz onun uygulamasını yürütme ve yargı organları belirle....

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.