nyx-fallen angel tarafından postalanan herşey
-
benim yerimde olsan!
benim yerimde olmayin bogullardan yasamak istemezseniz
-
şeytan diyor ki
seytan diyorki kalk giyin kahvalti yap sonra biz yuzerken sen bak.... ah pardon seytan degilmis diyen bizim kizmis
-
HERKESE DOBRIY DEN
nyx-fallen angel şurada cevap verdi: akıllı deli başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi TanıyalımAkilli deli hosgelmissin manticiya bakma sen o tam deli deli
-
Merhabalar
nyx-fallen angel şurada cevap verdi: derm başlık Ben Geldim - Buradan Başlayabilirsiniz - Birbirimizi TanıyalımHosgeldiniz
-
car show'daki bir kac araba :)
sirinle nelli'yi koya bilirdim ama
-
Adaya düşşeniz yanınıza alacağınız 3 şey nedir?
arada bir calisiyor da
-
Transformers : Yenilerin intikami (2009 )
Tamam kim var kim yok anlatmicam filme baktiktan sonra tartisiriz ama duyduma gore kritikler bu filmi beyenmemisler
-
Adaya düşşeniz yanınıza alacağınız 3 şey nedir?
Valla bir adaya dusuyorum duserken yanima ne alicami dusunucemi sanmiyorum ki Eger dustukten sonra olmemissem ilk yasayan kim varsa onu alirim yanima sonra olen insanlarin esyalerini toplarim isime ne yararsa artik ... Lost gibi bir yere dusmezsem hemen bulunurum zaten
-
Transformers : Yenilerin intikami (2009 )
Transformers : Yenilerin intikami (2009 ) revenge of the Fallen Tür:Aksiyon, Bilim Kurgu, Macera Yönetmen: Michael Bay Senaryo:Roberto Orci, Alex Kurtzman, Ehren Kruger Yapimci:Steven Spielberg, Lorenzo Di Bonaventura, Ian Bryce, Tom DeSanto, Mark Vahradian Oyuncular : Shia LaBeouf, Megan Fox, Josh Duhamel, Tyrese Gibson, John Turruro.... Genç Sam Witwicky’nin (Shia LaBeouf), savaşan robot uzaylıların arasında sonucu belirleyen bir savaşta evreni kurtarmasının üzerinden iki yıl geçti. Gösterdiği büyük kahramanlığa rağmen Sam, üniversiteye gitmek, kız arkadaşı Mikaela’nın (Megan Fox) yanından ayrılmak ve anne-babasından (Kevin Dunn ve Julie White) ilk kez ayrı kalmak gibi günlük endişeler yaşayan sıradan bir gençtir. Tabii ki bir de bu ayrılığı en yeni dostu ve koruyucu robotu Bumblebee’ye açıklaması da fazladan sıkıntılara yol açar. Sam’in hedefi normal bir üniversite yaşantısı yaşamaktır fakat bunun için kaderini gözardı etmesi gerekir. Sam, Mission City’de yaşanan çatışmayı geçmişte bırakıp günlük hayata dönmek için çabalarken, Autobotlar ve Decepticon’lar arasındaki savaş her ne kadar gizli tutulursa tutulsun pek çok değişikliğe yol açmıştır. Sektör 7 bölümü bu arada dağıtılmış ve bölümün en sadık üyesi Ajan Simmons (John Turturro) işten çıkarılmıştır. Onun yerine NEST adında yeni bir kurum kurulmuştur. Lennox (Josh Duhamel) ve Epps (Tyrese Gibson) gibi sahada tecrübeli komutanlardan yararlanılan NEST, Decepticon’larla ölümcül bir çatışmaya daha girilmesini önlemek için Autobot’larla birlikte çalışmaktadır. Ne yazık ki Ulusal Güvenlik Danışmanı Theodore Galloway (John Benjamin Hickey) öngörülü biri olmadığından yaklaşan tehlikeyi tam olarak idrak edemez. Tüm savunma kurumlarının kontrolünü ele geçirmeye ve böylece onların gücüne sahip olmaya çalışan Galloway, kendince önemsiz bir kurum olarak gördüğü NEST’i, savaş tehlikesi ortadan kalktığı düşüncesiyle ortadan kaldırmayı amaçlar. İnsanların, Autobot’lar ile Decepticon’lar arasındaki savaştan herhangi bir çıkarı olmadığına inanmaktadır. Sam’in yeni okulunda hayatı güzel bir seyre girmek üzereyken ve yeni fakat biraz baskıcı oda arkadaşı Leo’ya (Ramon Rodriguez) ile aynı derecede baskıcı fakat daha çekici Alice’e (Isabel Lucas)uyum sağlamaya başladığı sırada, Sam’in dikkati birden kafasında şimşek gibi beliren hayaller yüzünden dağılır. Büyükbabası gibi bunamaktan korkan Sam, bu hayalleri saklar, ta ki aklında uçuşan mesajları ve simgeleri daha fazla gözardı edemeyinceye kadar. En iyi şekilde hazırlanmış planlarına karşın, Sam kendisini tekrar Autobot’lar ile Decepticon’lar arasındaki savaşta bulur ve yine evrenin geleceği tehlikededir. Henüz bilmese de, kötülük ile iyiliğin arasındaki mücadelede, en büyük gücün anahtarı Sam’in elindedir. Arkadaşlarının ve NEST’deki dostlarının, hatta anne ve babasının yardımıyla Sam nihayet Witwicky’lerin doğuştan hakkını benimser ve ailesinin felsefesinden daha fazla saklanmaz: Fedakarlık yoksa, zafer de yok! (alinti ) Filmin espirireli harika birinciden daha guzel ama hangi filmi daha cok beyendim halen karar veremedim. Bu seferinde cok Transformers var ve insan arada olayin nedenini unutuyor Sam ne yaoiyor ne ariyor tam iyi bir seneryo olmamis bence ama yinede deger bakmak icin ... Ayrica Sam'in ailesine bayiliyorum ben. Ilk Filmde babasi cok guldurmustu beni bu filmde'de annesi harikka. Bir kac yeni oyuncular var bu filme ve hepsi iyi oynamis yanliz Megan Fox cok guzel bir kiz olmasina rahmen oyuncu olarak bence o kadarda iyi bir oyuncu degil. Onda sadece dis guzelligi on planda filmde gibi...Bubble Bee ve Optimus benim ev sevdigim Transformerler ama Optimus'un ozel gorevi varken bubble bee fazla oynatmamislar gibime geldi. ayrica iki yeni ikiz arabada hosunuza gide bilir, cok yaramazlar.. Filmi tavsiye ediyorum eger cocuklarinizla gitmek istiyorsaniz filmin suresi 2 saat 30 dakika oldugunu unutmayin
-
Kötü Filmler Listesi
Hatched ~ hayatimda gordugum en sacma bir korkunc filmi. Sakin bakmayin. Film sanirim 2007'den ama bastan sona kadar kotu. Hele olum saneleri var ya... berbat
-
EN SON İZLEDİĞİNİZ SİNEMA FİLMİ
Tam 3 Filme baktim Ilk FIlm : Brideshead Revisited ( 2008 ) = Bu filmde bir orta toplundan olan bir genc resamci zengin bir ailenin bir cocugu ile arkadas oluyor ve kiz kardesine asik oluyor ama obur oglan bu gencide seviyor ve bunlarin ailesi tam katholik bir aile yani annesi yardim edip aileyi bir tukmak istedikce herseyi daha berbat ediyor. Ama film guzeldi. Sonunu tam bekledik gibi bitmedi buda benim hosuma gitti , Bos bir zamanda izlenecek guzel bir film.... In the Bedroom (2001) = Bu filmi ben fazla beyenmedim sanirim filmin yarisindan sonra arkadaslarim gelince tam bakamadim diye belkide tam anlamadim.. Filmde bir genc cocuk evli bir kadina asik olulur ve filmin baslarinda oluyor onu olduren kisi de iliskiye girdigi kadinin kocasi ( yada ex kocasi ) . genc cocuk ailenin tek cocugu oldugu icin ailesi ile de cok iyi anlastigi icin tabiki ailesi icin cok bir zor tabiki filmin sonunda ne oldugunu diyemem ama beklenilirdi. bu filme bakmasamdan olurdu aslinda benim hosuma gitmedi... We own the night ( gecenin iki yuzu ) = Mark Wahlberg ve Joaquin Phoenix bu filmde iki kardesler mark babasi gibi bir polisi oynuyor, phoenix ise bir disco club'ta manager. Ikisinin hayati cok degisik olsada bir rus uyusturucu mafia babayi yakalamak icin kardes istemeyerek bir arada oluyorlar. Film guzeldi izleyin dur bir alinti ile anlatayim filmi anlamaniz icin New York, November 1988: Yeni bir uyuşturucu türü tüm şehre yayılmış ve bugüne kadar görülmemiş vahşette bir suç dalgasına neden olur. Yeni yasalar doğrultusunda, yeterince adam ve silah kullanamayan polis, ayda iki elemanını kaybeder duruma gelir.Hem suçluları hem suçsuzları yutan acımasız bir savaş başlamıştır. Bobby Green (Joaquin Phoenix)çapraz ateş altında kalmıştır.Brighton Beach’te, akıl hocası Marat Buzhayev’e (Moni Moshonov) ait olan veBuzhayev’in yeğeni Vadim Nezhinski (Alex Veadov) gibi gansterlerin takıldığı bir rus gece kulübünde müdürlük yapan Bobby, bu dünyadan uzak durmaya, dönen kirli işlere karışmamaya çalışır. Rahatına düşkün, ahlak dışı hayat tarzına rağmen kızarkadaşı Amada’ya (Eva Mendes) tutkuyla bağlıdır ve Manhattan’da Buzhayev adına yeni bir gece külübü açmayı arzulamaktadır. Öte yandan, Bobby’nin bu insanlardan özenle sakladığı bir sırrı vardır.Ağabeyi, efsane Polis Şefi babaları Bert Grusinsky’nin (Robert Duvall)izinden gitmiş olan Polis YüzbaşıJoseph Grusinsky (Mark Wahlberg)’dir. Bobby’nin babası ve ağabeyi ile olan gergin ilişkisi,babasıBert’ünbir savaşın içinde olduklarını söyleyerek, onu artık hangi tarafta olacağına karar vermeye zorlamasıyla bir kez daha sınanmaktadır.
-
Ah bir zengin olsam ............... yapardım!
dunya'yi gezerdim ve her seferinde birini yanima alirdim
-
ÇÜNKÜ...........
yarin bebisle cok zaman gecirmek istiyorum cunku son calisma gunum onla
-
En Son Duymak İstediğin Söz
hangi kapidan gecmek istedine sen karar ver
-
soruya soru ile cevap verme
umrumuzda olan ne varki ?
-
KİMİN ARKADAŞI OLMAK İSTERDİNİZ?
gercek dostluk nedir bilen birinle
-
bugün bi delilik yapın...!
gecenin birinde havuza atladim giyimlerimle
-
-'...bursercan...'-
13
-
Bir radyo olsaydı hangi şarkıyı isterdin Dj'den....
Cumartesi gununden sonra tek istek yapacagim parca ~ Jamie Fox = blame it .....on aaaaalcohol baby
-
İlginç Bilgiler
bu gercekten ilgincmis... kibrit cakmaktan once bulunmustur diye hep dusunmustum...
-
BEN HİÇ......
ben hic bir sehirde yasamadim
-
San Francisco
San Francisco 765,000 nüfusu ile Amerika Birleşik Devletlerindeki en kalabalık 14. şehirdir. Daha geniş bir bölge olan San Francisco Körfez Bölgesinde yaklaşık 7.2 milyon kişi yaşamaktadır. 1776 yılında İspanyollar yarımadanın uç kısmına yerleştiler. Golden Gate'de bir liman ve Hristiyan bir aziz olan Assisili Francesco'nun adını verdikleri bir elçilik kurdular. 1848'de Kaliforniya Altın Akını (Gold Rush) ile birlikte şehir hızlı bir büyüme dönemine girdi. 1906’da bir deprem ve yangın sonrası kent mahvolmuş ama kısa sürede yeniden inşa edilmiştir. Bugün San Francisco dik yamaçları, Viktoryen ve moderm mimarinin ekletik bir karışımı olan mimarisi ve Golden Gate, Alcatraz Adası, Coit Kulesi ve Chinatown (Çin Mahallesi) gibi ünlü yerleri ile popüler, turistik bir şehirdir. Ayrıca Asya kökenli Amerikalılar, Lezbiyen ve Gay toplulukların yaygın olduğu birbirinden farklı özelliklere sahip, kozmopolitan bir karışım olan nüfusu ile de tanınmaktadır. San Francisco nüfusunun çeşitliliğinin kanıtları en iyi şekilde mahallelerde gözlemlenebilir Teleferikler Powell-Hyde hattı teleferik hatları içinde manzarası en güzel olanıdır ve Lombard Caddesinin (yukarıda bahsedilen) kıvrımlı bölümünü görebileceğiniz bir alanın üstünde durur. Powell-Hyde hattı burdan itibaren aşağıya Fisherman's Wharf'a doğru, harika manzarası olan bir güzergahta ilerler. Fisherman's Wharf Fisherman's Wharf turistlerin çok sevdiği ve eğlenceli-şirin mağazaları ve alışılmadık, farklı sokak göstericileri ile tüm dünyada tanınır. Turistik alışveriş mağazaların çokluğuna rağmen, okyanustan çıkarılmış taze deniz ürünleri satan sokak standları ve Şehrin denizcilik geçmişini görsel olarak bugüne taşıyan tarihi gemi filoları sayesinde otantikliğini korumaktadır. Alcatraz Adası Alcatraz yada 'Rock' esas olarak Batı Amerika’daki ilk deniz fenerinin bulunduğu bölgeydi. 1934'te Al Capone (İtalyan asıllı Amerikalı gangster) ve George 'Makinalı Tüfek' Kelly ('Alkol Yasağı' boyunca – Amerika’da alkol yasaklandığında - kötülüğüyle ün salmış gangster) gibi ünlü mahkumların kaldığı federal cezaevi oldu.Rehberli turları genel olarak sevmeseniz bile bu turdan yine de keyif alacaksınız çünkü bu tur, ziyaretçilere mahkumların tutulduğu klastrofobik (9x5 adımlık) hücreleri ve idaresi zor mahkumların karanlıkta etkisiz hale getirildiği 'karanlık delikleri' göstermektedir. Golden Gate Bridge San Francisco'nun en ünlü yapısıdır. Siste geçen gemilerin kolayca görebilmesi için turuncu renkte olan bu köprüyü bu rengi nedeniyle gözden kaçırmak imkansızdır. Tek – askılı bu köprü 1937’de açıldı ve 33 milyon dolara inşa edildi ve yapımı sırasında 10 işçinin ölümüne mal oldu. Bu asılı geçit 7,000 adım uzunluğunda iki tane kablo ile desteklenmektedir. Chinatown Chinatown muhtemelen daha önce hiç görmediğiniz (Çin'de hiç bulunmamışlar için elbette!) yiyecekler, sebzeler ve meyveler ile dolu marketleri görmek için harika bir yerdir. Bu bölgede ilginç gösterişli bir mimari ve Çin tapınakları yer almaktadır. Biz size Altına Akın sırasında San Francisco'ya ilk gelen Çinli göçmenlerin etkileyici hikayelerini ve yerel dükkan sahipleri ve restorant şefleri ile sohbetleri de kapsayan Shirley Fong-Torres' Wok Wiz Chinatown Yürüyüş Turlarını öneriyoruz. Golden Gate Park Golden Gate Park'ta Haight bölgesinden Ocean Beach bölgesine kadar uzanan ağaçlarla çevrili çok sayıda patika vardır. Yol boyunca Çiçek Bahçeleri ve Japon Çay Bahçesini ziyaret etmek gibi yapacak birçok keyifli şey bulacaksınız. Yazi Alintidir
-
Şu Anki Durumunu Smileyle Belirtme
- Üyelerle Roportaj !
kriz gitti sercan bak baslanmis ... Dayi'nin ve politaka'nin reportajlarini merak ediyorum dogrusu ... Godzilla ve Rua'nin reportajlari eglenceli olcandan simdiden eminim... varmi iddiaya giren- Blogcu Suheda_ Röportajı ile Sizlerle
Sanirim genelde oyledir. Sonradan aklimiza gelir neler yaza bilirdik diye .. ama boylede bence gayet iyi olmus - Üyelerle Roportaj !
Önemli Bilgiler
Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.