Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

A full-screen app on your home screen with push notifications, badges and more.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

Radya

Φ Süper Üye
  • Katılım

  • Son Ziyaret

Radya tarafından postalanan herşey

  1. "Yalnızlığın en kötüsü, anlamayanların arasında kalmaktır.." [Mevlana]
  2. :clover:
  3. Radya şurada yorum gönderdi Radya'nın blog başlığı içinde RA'NIN RUH SESİ
    Bu sabah kızım yazdıklarımı okudu ve bana sarılıp şöyle dedi: "Merak etme gözlerin de ki o ışıltı hala duruyor" )
  4. Radya şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Boğa Burcu
    Çoğuna katılıyorum ama özellikle de bu doğru.Tanıdığım boğaların sesleri hep güzel, en çok da oğlumun...
  5. Radya şurada cevap verdi: Admin başlık Güncel Konular
    7 Haziran Salı Olaylar 769 - FMU (French Mason Union) kuruldu. 1099 - Birinci Haçlı seferi: Haçlı ordusu Kudüs kalesi önüne geldi ve Kudüs Kuşatması başladı. 1494 - Dönemin deniz güçleri Portekiz ve İspanya, Tordesillas Antlaşması'na vardı. 1557 - Mimar Sinan tarafından inşa edilen Süleymaniye Camii açıldı. 1654 - XIV. Louis Fransa kralı oldu. 1692 - Jamaika'nın Port Royal kentinde deprem: 1600 kişi öldü, 3000 kişi ağır yaralandı. 1832 - Quebec'te Asya kolerası salgını: yaklaşık 6000 kişi öldü. 1856 - Dolmabahçe Sarayı kullanıma açıldı. 1863 - Mexico City, Fransız birliklerince ele geçirildi. 1866 - Anadolu'da kurulan ilk demiryolu hattı olan İzmir-Aydın demiryolu açıldı. 1893 - Gandhi, ilk sivil itaatsizlik ve pasif direniş eylemine başladı. 1914 - Atlas Okyanusu ile Büyük Okyanus'u birbirine bağlayan Panama Kanalı gemilere açıldı. 1929 - Vatikan bağımsız devlet oldu. 1939 - CHP İdare Heyeti, devlet ve parti yönetimini yeniden ayırmaya karar verdi. 1942 - Etimesgut fabrikasında yapılan ilk Türk uçağı havalandı. 1942 - II. Dünya Savaşı: Midway Muharebesi, ABD'nin kesin zaferi ile resmen sona erdi. 1943 - İstanbul'da tifüs salgını başladı, bazı sinemalar kapatıldı ve eskicilerin satış yapması yasaklandı. 1945 - Celâl Bayar, Adnan Menderes, Fuad Köprülü ve Refik Koraltan tarafından imzalanan ve dörtlü takrir olarak anılan önerge, CHP Meclis Grubuna verildi. 1956 - Demokrat Parti hükümetinin hazırladığı Yeni Basın Kanunu TBMM'de kabul edildi. Hürriyet Partisi adına konuşan Turan Güneş, "bu kanunla, değil basın özgürlüğü, basın bile kalmayacak" dedi. 1962 - 100 kadar işsiz hamal İstanbul valiliğine yürüyüş yaptı. 1966 - Ronald Reagan, Kaliforniya'nın 33. valisi oldu. 1967 - İsrail birlikleri Kudüs'e girdi (Altı Gün Savaşları). 1977 - Semiha Yankı, 13'üncü Uluslararası Altın Orfe Şarkı Yarışması'nda birinci oldu. 1981 - İsrail savaş uçakları, Irak'ın bir nükleer reaktörünü nükleer silah üretiminde kullanılıyor gerekçesiyle imha etti. 1985 - TRT Yönetim Kurulu, parlamento dışındaki partilerin etkinliklerini yayınlamama kararı aldı. 1989 - Surinam havayollarına ait Douglas DC-8 tipi bir yolcu uçağı Johan Adolf Pengel havaalanı (Surinam) yakınlarında düştü: 168 kişi öldü. 1994 - Sosyetenin ünlü ismi Ayşegül Tecimer, tarihi eser kaçakçılığından gözaltına alındı. 1996 - Hükümeti kurma görevi Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından Refah Partisi genel başkanı Necmettin Erbakan'a verildi. 2001 - Tony Blair başkanlığındaki İşçi Partisi İngiltere'deki seçimleri kazandı. 2005 - MacGyver adlı Amerikan dizisinin 2. sezon DVD'si çıktı. 2008 - Euro 2008'in başlangıç tarihi 2009 - SBS 7. sınıflar için 2. kez yapıldı. Doğumlar 1837 - Alois Hitler, Adolf Hitlerin babası 1848 - Paul Gaugin, Fransız ressam 1917 - Dean Martin, İtalyan asıllı Amerikalı şarkıcı ve sinema oyuncusu 1952 - Liam Neeson, Kuzey İrlandalı aktör 1952 - Orhan Pamuk, Nobel Edebiyat Ödülü alan Türk yazar 1958 - Prince, ABD'li müzisyen 1960 - Kemal Merkit, Türk motosiklet yarışçısı 1965 - Damien Hirst, İngiliz ressam 1966 - Zlatko Yankov, Bulgar futbolcu 1970 - Cafu, Brezilyalı milli futbolcu 1975 - Allen Iverson, ABD'li basketbol oyuncusu 1976 - Mirsad Türkcan, Türk basketbolcu oyuncusu 1981 - Anna Kournikova, Rus tenisçi Ölümler 1826 - Joseph von Fraunhofer, Alman optik fizikçi (d. 1787) 1880 - John Brougham, İrlanda asıllı ABD'li oyuncu ve oyun yazarı (d. 1814) 1937 - Jean Harlow, ABD'li sinema oyuncusu (d. 1911) 1954 - Alan Turing, İngiliz matematikçi ve bilgisayar bilimcisi (d. 1912) 1966 - Jean Arp, Alman asıllı Fransız heykeltraş, ressam, şair (d. 1886) 1967 - Asaf Çiyiltepe, Türk tiyatro sanatçısı (d. 1934) 1968 - Dan Duryea, ABD'li aktör (d. 1907) 1970 - E. M. Forster, İngiliz roman, öykü ve deneme yazarı (d. 1 Ocak 1879) 1978 - Ronald George Wreyford Norrish, Nobel ödüllü İngiliz kimyager (d. 1897) 1979 - Forrest Carter, ABD'li yazar (d. 1925) 1980 - Henry Miller, ABD'li yazar (d. 1891) 1985 - Afet İnan, tarihçi ve sosyoloji profesörü, Atatürk'ün manevi kızı (d. 30 Ekim 1908) 1987 - Cahit Zarifoğlu, Türk şair, yazar, fikir adamı (d. 1940)
  6. Radya şurada bir blog başlığı gönderdi: RA'NIN RUH SESİ
    Yeni sloganım:Herkesten, herşeyden nefret ediyorum! (gerçi çalıntı bir slogan ama olsun,artık benim de oldu) Herşey, herkes üstüme üstüme geldiğinde bunu hiç durmadan sayıklamak iyi geliyor... Bu gece en ennn çok sivrisineklerden nefret ediyorum yine.Sessiz sakin mis gibi bir İzmir gecesini insana zehir etmek için vızır vızır dolaşıyorlar etrafımda.Ne prize takılan kovucu ilaçlar, ne de vücuda sıkılan spreyler sarhoş etmiyor onları.Tek çözüm var sarhoş olmak!Vücudunuz ve beyniniz hissizleşene kadar içeceksiniz ki size yapılan işkenceyi olgunlukla karşılayabilin, yani şöyle diyebilin; "Onları da Allah yarattı, bir iki damla kanımı emmişler çok mu, aç mı kalsın garipler, bu evren bana ait olduğu kadar onlara da ait, değil mi ya" Merak ettiğim birşey var.Geçenlerde arkadaşım yanımda telefonunu açtı ve sevinçle "yaşasın 500'e çok yaklaştım" dedi.Anlamaz gözlerle bakınca da "Canım twitter'da beni takip edenler" deyince beni bir gülmek aldı, hatta "bin olunca ödül mü verecekler " dedim.Biraz bozuldu tabi bana."Ama birilerine yazdıklarımla, ya da paylaştıklarımla ulaşabilmek güzel bence" dedi.Düşününce utandım, hak verdim arkadaşıma.Sonra merak eder oldum işte.Acaba ben yazdıklarımla kaç kişiye sesleniyordum.Acaba forumda ki arkadaşlarım dışında kaç kişiyi yazdıklarımla hüzünlendiriyor, güldürüyor ya da düşündürüyordum.Blogumu açarken bunu hiç düşünmemiştim, maksadım yazma hevesimi tatmin etmek ya da iç sesimi özgür kılmaktı.Sustuklarımdı bir nevi, kendimle sesli konuşmalarım. Tüm bunları düşününce omuzlarıma bir sorumluluk yüklendi, kendi sıkıntılarımla birilerini üzdüm mü acaba diye endişe duydum.Her neyse çok fazla kafanıza takmayın, güneş bile hep aynı ışıltıyla parlamıyor, çoğu zaman bulutlar geçiyor önüne.Işıltı deyince aklıma ne geldi... Kızım 8-9 yaşlarındaydı.Bir akşam onu alıp gittiğim spor kulübünün restoranına götürdüm.Kendimize pizzalar söyledik, ben kendime şarap istemiştim sanırım ki kızım; "Haydi şerefe yapalım annecim "dedi. "Peki dedim neye kaldırıyoruz kadehlerimizi?" "Senin gözlerinde ki ışığa, gözlerine ki ışık hiç sönmesin annecim" Şaşırdımmm, utandımmm, duygulandımmm tuhaf bir his işte... Şimdiler de sık sık aynaya bakar oldum...Acaba gözlerimde ki ışık hala orada mı diye, çünkü eğer ışık sönerse ardında ki karanlık apaçık ortaya çıkacak. Ben başka birşey anlatacaktım aslında, nereden nereye geldim,artık onu da başka geceye saklayayım. Tüm okurlarıma SEVGİLER...
  7. Radya şurada cevap verdi: Admin başlık Güncel Konular
    6 Haziran Pazartesi Olaylar 1924 - Fener Rum Patrikhanesi dışındaki Türk Ortodoksları İstanbul'da Papa Eftim'in teşebbüsüyle, Panayia Kilisesi nezdinde İstanbul Türk Ortodoks Kilisesi'ni teşkil kararı aldı ve Papa Eftim'i bu kilisenin başkanlığına getirdi. 1944 - Müttefikler Normandiya’ya çıkarma yaptı. 1944 - Ankara'da Beden Terbiyesi Enstitüsü'nün temeli atıldı. 1950 - Yeni hükümet orduda tasfiye yaptı. 1965 - Milli Emniyet Hizmetleri Teşkilatı, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) adını aldı. 1983 - Sosyal Demokrasi Partisi (SODEP) kuruldu. Partinin genel başkanlığına Erdal İnönü seçildi. 1982 - İsrail Galile'de Barış adlı operasyonuyla Lübnan'ı işgal etti. 1985 - Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in geri çevirdiği "Pişmanlık Yasası" ANAP'ın oylarıyla kabul edildi. 1996 - AKM Sergi Salonu'nda uluslararası "Dialoglar, şeylerin düzenine ait yitirilmiş düşünce" sergisi başladı. 1996 - Karabük, Türkiye Cumhuriyeti'nin 78. ili oldu. Doğumlar 1576 - Giovanni Diodati, Cenevreli protestan ilâhiyatçı (ö. 1649) 1599 - Diego Velazquez, İspanyol ressam (ö. 1660) 1606 - Pierre Corneille, Fransız şair 1799 - Aleksandr Puşkin, Rus yazar 1857 - Aleksandr Lyapunov, Rus matematikçi (ö. 1918) 1875 - Thomas Mann, Alman yazar (ö. 1955) 1901 - Sukarno, Endonezya'nın ilk başkanı (ö. 1970) 1903 - Aram İlyiç Haçaturyan , Ermeni asıllı Sovyet besteci 1926 - Erdal İnönü, Türk Bilimadamı ve siyasetçi. (ö. 31 Ekim 2007) 1927 - Janet Leigh, Amerikalı oyuncu (ö.2004) 1934 - II. Albert, Belçika kralı 1947 - Bjorn Borg, İsveçli tenisçi 1952 - Meral Zeren Türk aktris, ses sanatçısı. 1960 - Steve Vai, ABD'li müzisyen 1970 - James Shaffer, Müzisyen 1972 - Cristina Scabbia, Müzisyen, şarkı yazarı 1980 - Pau Gasol, İspanyol basketbolcu 1982 - Yasemin Hadivent, Türk aktris, sunucu Ölümler 1832 - Jeremy Bentham, Pragmatizm'in kurucusu olarak kabul edilen İngiliz filozof ve hukukçu (d. 1738) 1843 - Friedrich Hölderlin, Alman şair (d. 1770) 1948 - Louis Lumière, Fransız film yapımcısı (d. 1864) 1961 - Carl Gustav Jung, Alman psikanalizci (d. 1875) 1962 - Yves Klein, Fransız ressamı (d. 1928) 1968 - Robert Kennedy, ABD senatörü ve Başkan adayı (suikast) (d. 1925) 1968 - Kazım Özalp, Kurtuluş Savaşı komutanlarından, meclis başkanı, orgeneral d. 1882) 1980 - Hamit Görele, Ressam (d. 1903) 1991 - Stan Getz, ABD'li müzisyen (d. 1927) 1992 - Hikmet Feridun Es, Gazeteci (d. 1909) 2005 - Anne Bancroft, ABD'li aktris (d. 1931) 2005 - Dana Elcar, ABD'li aktör (d. 1927) 2009 - Jean Dausset, Nobel ödüllü Fransız immunolog (d. 1916)
  8. Radya şurada bir takvim etkinliği gönderdi: Etkinlik Takvimi

    Karşıyaka Belediyesi ve Anahtar Akademi işbirliği ile gerçekleşecek olan SEDA BAĞCAN ile Mantralar Esliginde Yogaya Tüm İzmirlileri bekliyoruz... Yer:Bostanlı Rekreasyon Alanı
  9. Radya şurada cevap verdi: Admin başlık Güncel Konular
    1 Haziran Çarşamba Olaylar 987 - Hugh Capet Fransa kralı seçildi. 1453 - Ayasofya'da ilk cuma namazı Akşemseddin tarafından kıldırıldı. 1792 - Kentucky, ABD'nin 15. eyaleti oldu. 1796 - Tennessee, ABD'nin 16. eyaleti oldu. 1831 - James Clark Ross, Kuzey Kutbunu keşfetti. 1855 - Amerikalı maceraperest, paralı asker William Walker Nikaragua'yı ele geçirdi. 1869 - Thomas Edison, elektrikli oy verme makinesinin patentini aldı. 1911 - Türk Hava Kuvvetleri kuruldu. (Kıtaat-ı Fenniye ve Mevaki-i Müstahkame) 1920 - Adolfo de la Huerta, Meksika devlet başkanı oldu. 1921 - Dr.Şefik Hüsnü Değmer önderliğinde Osmanlı'nın ilk sosyalist mecmuası Aydınlık yayın hayatına başladı. 1952 - Berlin ikiye bölündü. 1959 - Nikaragua devriminin başlangıcı. 1962 - Adolf Eichmann, İsrail'de asılarak idam edildi. 1963 - Bursaspor futbol kulubü kuruldu. 1967 - Bütün zamanların en iyi albümü kabul edilen The Beatles grubunun Sgt. Pepper's Lonely Hearts Club Band adlı rock albümleri piyasaya sürüldü. 1974 - Nefes borusuna yabancı cisim kaçan hastaları boğulmaktan kurtaracak Heimlich manevrası'nın nasıl yapılacağı ilk defa Emergency Medicine (Acil Tıp) dergisinde yayımlandı. 1979 - Rodezya'da 90 yıl sonra ilk kez siyahların çoğunlukta olduğu bir hükümet göreve geldi. 1980 - CNN yayın hayatına başladı. 1985 - Alan García, Peru devlet başkanı oldu. 1990 - George H. W. Bush ve Mikhail Gorbachev, kimyasal silah üretimine son veren bir antlaşma imzaladılar. 1997 - Hugo Banzer, Bolivya'da devlet başkanlığı seçimlerini kazandı. 2001 - Bir Hamas intihar bombacısı Tel Aviv'deki bir diskoda 21 kişinin ölümüne yol açtı. 2003 - Dünyanın en büyük hidroelektrik barajı olan Çin Halk Cumhuriyeti'ndeki Üç Boğaz Barajı'nda su tutulmasına başlandı. Doğumlar 1869 - Ernest Fox Nichols, ABD'li eğitimci ve fizikçi (ö. 1924) 1926 - Marilyn Monroe, ABD'li sinema oyucusu (ö. 1962) 1926 - Andy Griffith, ABD'li sinema oyuncusu 1927 - Moyra Caldecott, İngiliz yazar 1937 - Morgan Freeman, ABD'li sinema oyuncusu 1947 - Ron Dennis, McLaren Mercedes F1 Takımı patronu 1952 - Şenol Güneş, Türk futbolcu ve teknik direktör 1957 - Abdullah Çatlı, Bedrettin Cömert suikastı faili ve 7 TİP'li öğrencinin öldürüldüğü Bahçelievler Katliamı'nın planlayıcısı. 1973 - Heidi Klum, Alman manken 1973 - Alanis Morissette, Kanadalı, Grammy Ödülü sahibi müzisyen 1980 - Oliver James, İngiltere doğumlu oyuncu 1982 - Justine Henin, Belçikalı, ünlü tenis oyuncusu 1983 - Gökhan Türkmen, Türk pop sanatçısı Ölümler 193 - Roma İmparatoru Didius Julianus suikast sonucu öldürüldü. 1841 - Nicolas Appert, Fransiz (d. 1749) 1868 - James Buchanan, ABD'nin 15. başkanı (d. 1791) 1943 - Leslie Howard, İngiliz aktör (d. 1893) 1962 - Adolf Eichmann, Nazi subayı (idam edildi) (d. 1906) 1968 - Helen Keller, ABD'li pedagog (d. 1880) 2008 - Yves Saint Laurent, Fransız moda tasarımcısı (d. 1936)
  10. Bugün beni hiç kimsenin bulamıyacağı bir yere kaçasım var...Şöyle sessiz sakin, doğa ile başbaşa olsun olsun yeter...
  11. Radya şurada cevap verdi: sedelina başlık Forum Oyunları
    Günaydınnnnnnnn...
  12. İyi haberlerini almak dileğiyle, şimdiden geçmiş olsun...
  13. Radya şurada cevap verdi: Radya başlık Şiir Forumu
    SIĞINAK .. Kaçıp sana saklanıyorum akşam oldu mu Sana dokununca mı denizleniyor masa Senin avcıların mı çok hayvanları kovalayan Sıkıntımın ormanında? Üç beş günümüz var şuracığında Nice oyuncağımızı kırdılar Biz de güzel çocuklardık bahçelerde Sularda alabalık Azla avunmaya alıştık Ne yapalım paramız yoksa Şarabımız bitince yağmura çıkarız Kim güzelleşmiyor öpüşünce.. Ahmet Oktay
  14. Gül o güzel kokuyu diken ile hoş geçindiği için kazandı... Hz. Mevlana
  15. Artık pencereden çıkıp da, akrobatlık yapıp şu kiremitlerin üzerinden yürüyerek babaannesinin evine atlayacak ne bir Didem, ne babaanne, ne o kırılan kiremitleri ertesi gün söylene söylene onaracak dede, ne de gözü kara Didemin arkasından çığlık çığlığa "Allah cezanı vermesin kız, sen beni birgün yüreksiz bırakacaksın" diyen anne kaldı... Allah kalanlara ömür versin...
  16. Radya şurada bir blog başlığı gönderdi: RA'NIN RUH SESİ
    Annemi kaybetmeden önce hep için için öldükten sonra yakılmak istediğimi düşünürdüm.Yakıp bir kavanoza koysunlardı beni. Annem öldükten sonra bu fikirden uzaklaştım.(Birkaç gün öncesine kadar) Çünkü annemin nerede olduğu sorusu beynimi tırmalarken, gerçekten onu kaybetmiş olabileceğime inanmazken, mezarı başına gitmek beni kendime getiriyor.Başlarda her gidişimde ciddi şok yaşıyordum kabul, ama şimdi babamla her gidişimde tarif edemeyeceğim bir huzur yaşıyorum.Orası bizim buluşma yerimiz sanki, başında dua edip çiçeklerini sularken onun bizim yanımızda olduğu, bizi duyup gördüğü hissine kapılıp mutlu oluyorum.Babamda böyle düşünüyor heralde ki eve dönüş zamanı geldiğinde mezara el sallayıp "hadi bakalım hoşçakal Şengül hanım" diyor. Birkaç gün önce öyle çok sinirlendim ki tüm bunları unutup, "ölünce lütfen beni yakın" diye haykırdım.Evet ilk kez sesli söyledim.Hem bu kez öyle kavanoza falanda konmak istemiyorum, küllerim bile bir gram yer işgal etmesin istiyorum. İnsanların yaptığı en ufacık iyiliğin karşılığında aslan kesilmelerine dayanamıyorum artık, üstelikte ben kimseden yardım istememişken, kendileri gönüllü oldukları halde.Yakılmak istiyorum çünkü taşıyacakları tabutumun bile omuzlarına ağırlık vermesini istemiyorum.Bir omuz başı kadar bile borçlu olmak istemiyorum kimseye.Çünkü o borcu insanlar aidat olarak görüp üzerimde hüküm sürmeye kalkıyorlar. Hayat bana hep kendi işimi kendim becerebilmeyi daha küçüklüğümden öğretti.Annemin migren krizleri tutardı çoğu zaman, geceyi gündüz ederdi.Küçük yaşta her işimi kendim görmeyi öğrendim.Sabahları uyanıp, evdeki herkese kahvaltı hazırlayıp, okula öyle gittim ben.Hiç unutmam Lise mezuniyetim de bile yanlızdım.Hep ailemin yanındaydım ama hep yanlızdım.Sırtımı onlara hiç dayamadım hep tek başıma ayaklarımın üzerinde durdum. Şimdi, bu kızın annesi yok, ona yardım edelim, sonra da üzerinde hüküm sürelim diye düşünenlere gerçekten gülüyorum sinirimden. Yakın beni valla, allah aşkına yakın...
  17. Radya şurada cevap verdi: Radya başlık Felsefe
    Özel olmak istemeyi nasıl durdurabilirim? Sen özel olduğun için özel olmaya ihtiyaç yoktur. Sen özelsin, sen eşsizsin. Tanrı asla bundan daha azını yaratmaz. Herkes eşsizdir, mutlak surette eşsiz. Senin gibi bir kişi hiçbir zaman olmamıştı. Senin gibi bir kişi asla yeniden olmayacak. Tanrı bu biçime ilk defa ve son defa bürünmüştür. Bu yüzden özel olmaya çalışmak gereksizdir, sen zaten öylesin. Eğer özel olmaya çalışıyorsan sıradan olacaksın. Senin çabanın kendisi yanlış anlamanın içinde köklenmiştir. Bu, kafa karışıklığı yaratacaktır çünkü sen özel olmaya çalıştığında bir şeyi baştan kabul etmişsindir: Sen özel değilsin. Sen çoktan sıradan olmuşsundur, sen olayın özünü kaçırmışsındır. Şimdi, bir kez sıradan olduğunu baştan kabul ettiğinde nasıl özel olabilirsin? Bu şekilde ve şu şekilde deneyebilirsin ve sıradan olarak kalacaksın çünkü senin temelin, senin dayanağın yanlıştır. Evet, terziye gidip daha sofistike elbiseler bulabilirsin, saç şeklini yeniden yaptırabilirsin, kozmetikleri kullanabilirsin; birkaç şey öğrenebilir ve daha bilgili hale gelebilirsin, resim yapabilirsin ve bir ressam olduğunu düşünmeye başlayabilirsin; bazı şeyleri yapabilirsin, ünlü olabilir ya da dilden dile dolaşabilirsin fakat derinde bileceksin ki sıradansın. Tüm bu şeyler dışarıdadır. Sıradan ruhunu nasıl sıra dışı bir ruha dönüştürebilirsin? Bunun bir yolu yoktur. Ve Tanrı hiçbir yol yaratmamıştır. O asla sıradan ruhlar yapmaz, bu yüzden o senin problemini düşünemez. O sana özel, sıra dışı bir ruh vermiştir. Onu başka hiç kimseye vermemiştir. Bu sadece senin için yapılmıştır. Sana söylemek istediğim şey, özel olduğunu fark et. Onu elde etmeye gerek yok, o zaten orada: Onu fark et. Kendi içine gir ve onu hisset. Kimsenin parmak izi seninki gibi değildir; parmak izi bile aynı değil. Hiç kimsenin gözleri seninki gibi değil; hiç kimsenin sesi seninki gibi değil, hiç kimsenin tadı seninki gibi değil. Sen kesinlikle sıra dışısın. Hiçbir yerde senden bir tane daha yok. İkizler bile farklıdır: Ne kadar aynı gibi gözükseler de farklıdırlar. Onlar farklı yönlere gider, farklı yönlerde büyürler; farklı türden bireyselliğe erişirler. Bunu fark etmek gerekir. Özel olmak istemekten nasıl vazgeçebilirim? diye soruyorsun. Sadece gerçeklere kulak ver. Sadece varlığının içine gir ve gör ve özel olma gayreti kaybolup gidecek. Özel olduğunu bildiğin zaman gayret ortadan kaybolacak. Eğer sana özel olmanı engelleyecek bir teknik vermemi istiyorsan, o zaman bu teknik rahatsız edici olacaktır. Gene bir şey yapmaya çalışıyorsun, gene sen bir şey olmaya çalışıyorsun. Önce özel olmaya çalışıyordun, şimdi özel olmamaya çalışıyorsun. Çalışıyor... çalışıyorsun...şu ya da bu şekilde geliştirmeye çalışıyorsun, fakat asla sen, olduğun şey olduğunu kabul etmiyorsun. Benim tüm mesajım şudur: Olduğun seni kabul et çünkü Tanrı onu kabul ediyor. Tanrı ona saygı duyuyor ve sen ise henüz varlığına saygı duymuyorsun. Tanrı seni olman, Tanrı seni var olman; dünyasını görmen, müziğini dinlemen, yıldızlarını seyretmen, insanlarını görmen —sevmen ve sevilmen— için seçtiğinden dolayı son derece mutlu ol, daha çok ne isteyebilirsin? Sevin! Yeniden ve yeniden ona sevin diyorum! Ve bu sevincin içinde yavaş yavaş senin içindeki bir yıldırım gibi özel olduğun infilak edecektir. Fakat unutma ki bu bir ego olarak, özel oluşun birilerinin karşısındaymış gibi gelmeyecek. Hayır, o anda sen herkesin özel olduğunu bileceksin. Sıradan yoktur. O halde kriter şudur: Şayet, "Ben özelim. Şu adamdan daha özel, şu kadından daha özel" diye düşünürsen, o zaman henüz anlamamışsındır. Bu ego oyunudur. Kıyas olarak özel, herhangi birisine kıyas olarak özel değil; sadece kendin olarak özelsin. Bir Zen ustasına —onu görmeye bir profesör gelmişti— profesör sordu, "Niçin senin gibi değilim? Benim arzum budur. Niçin senin gibi değilim? Niçin senin gibi sessiz değilim? Niçin senin gibi bilge değilim?" Usta, "Bekle. Sessizce otur. İzle. Beni izle ve kendini izle. Ve herkes gittiğinde şayet soru hâlâ varsa cevap vereceğim" dedi. Ve bütün gün insanlar geliyor ve gidiyordu ve müritler soruyordu. Ve profesör giderek çok çok huzursuz oluyordu; zaman boşa harcanıyordu. Ve bu adam, "Herkes gittiğinde..." demişti. Sonra akşam oldu ve hiç kimse kalmamıştı. Ve profesör, "Artık bu kadar yeter. Tüm gün boyunca bekledim. Benim soruma ne oldu?" dedi. Ve ay yükseliyordu. Bir dolunay gecesiydi ve usta dedi ki, "Hâlâ yanıtını almadın mı?" Profesör, "Fakat beni hiç cevaplamadın" dedi. Usta kahkaha attı, "Tüm gün boyunca pek çok insanı yanıtlıyordum. Şayet izlemiş olsaydın anlardın. Ama hadi dışarı gidelim. Bahçeye gidelim, bahçede dolunay var ve çok güzel bir gece" dedi. Ve usta ona, "Şu selvi ağacına bak," dedi. Büyük bir selvi ağacı, çok yüksek neredeyse aya değiyordu. Ay onun dallarına sarılmıştı. "Ve şu küçük çalıya bak." Ancak profesör "Neden bahsediyorsun? Sorumu unuttun mu?" dedi. Usta, "Senin sorunu cevaplıyorum. Bu çalı ve bu selvi ağacı bahçemde yıllardır yaşamakta. Hiçbir zaman çalının selvi ağacına 'Niçin senin gibi değilim?' diye sorduğunu duymadım. Ve selvi ağacının çalıya, 'Niçin senin gibi değilim?' diye sorduğunu duymadım. Selvi ağacı selvi ağacıdır ve çalı da çalıdır; ve her ikisi de kendisi olarak mutludur." Ben kendimim sen sensin. Kıyaslama çatışma yaratır. Kıyaslama hırs yaratır ve kıyaslama taklit yaratır. Eğer, "Niçin senin gibi değilim?" diye sorarsan o zaman sen benim gibi olmak için çalışmaya başlayacaksın ve bu senin tüm hayatını boşa çıkarmak olacak: Sen bir taklitçi, bir karbon kopya haline geleceksin. Ve sen bir taklitçi olduğunda kendine olan tüm saygını yitireceksin. Kendine saygı duyan bir kişi bulmak çok zordur. Niçin bu kadar zor bulunur? Niçin hayata; kendi hayatına saygı yoktur? Ve şayet senin hayatın için yoksa başkaları için nasıl olabilir? Şayet kendi varlığına saygı duymazsan, nasıl gül goncasına ve selvi ağacına ve aya ve insanlara saygı duyabilirsin? Nasıl ustana, babana, annene, arkadaşına, karına, kocana saygı duyabilirsin? Kendine saygı duymadıysan çocuklarına nasıl saygı duyabilirsin? Ve kendisine saygı duyan bir kimse bulmak çok zor. Niçin bu kadar zordur? Çünkü sana taklit etmen öğretildi. Çocukluğundan itibaren sana, "İsa gibi ol" ya da "Buda gibi ol" denildi. Fakat niçin? Niçin Buda haline gelesin? Buda hiçbir zaman sen olmadı. Buda Budaydı. İsa İsa'ydı. Krishna Krishna'ydı. Niçin Krishna gibi olasın? Ne yanlış yaptın? Ne günah işledin ki Krishna olasın? Tanrı asla başka bir Krishna daha yaratmadı. O asla başka bir Buda, başka bir İsa yaratmadı, asla! Çünkü o, aynı şeyleri yeniden ve yeniden yaratmayı sevmez. O bir yaratıcı, o bir üretim hattı değil —Bir Ford gelir, diğer Ford, diğer Ford— Ford arabaları üretim hattından hepsi birbirinin aynı olarak iner durur. Tanrı bir üretim hattı değildir. O, orijinal bir yaratıcıdır: O asla aynı şeyi yaratmaz. Ve aynısı değerli olmayacaktır. İsa'nın yeniden senin içine sığmaya çalıştığını bir düşün. Uymayacaktır! O modası geçmiş olacaktır, o antika olacaktır, o sadece bir müzede yararlı olacaktır, başka bir yerde değil. Tanrı asla tekrar etmez. Fakat sana her zaman için başka birisi olman öğretildi. "Başka birisi ol; komşunun oğlu...komşunun oğlu gibi ol. Bak ne kadar zeki. Bak...şu kız ne kadar zarif şekilde yürüyor. Böyle ol!" Sana her zaman başka birisi gibi olman öğretilmiştir. Hiç kimse sana kendin ol ve varlığına saygı duy; o Tanrı'nın bir armağanıdır dememiştir. Asla taklit etme, sana söylediğim şey budur, asla taklit etme. Kendin ol; bu kadarını Tanrı'ya borçlusun. İçten bir şekilde kendin ol ve o zaman özel olduğunu bileceksin. Tanrı seni çok sevdi bu yüzden sen varsın. Her şeyden önce bu yüzden sen varsın aksi taktirde olmazdın. Bu onun sana olan muazzam sevgisinin göstergesidir. Ancak senin özel olman başka birisiyle kıyaslanamaz, bu sen komşularına, arkadaşlarına, karına, kocana kıyasla özelsin demek değildir. Sen basitçe özelsin çünkü sen teksin. Senin gibi olan tek kişi sensin. Bu saygının içinde, bu anlayışın içinde özel olmaya çalışma gayreti kaybolacaktır. Senin tüm özel olma çaban bir yılana bacak takmak gibidir. Yılanı öldüreceksin. Sen düşünürsün ki...yılana olan şefkatin nedeniyle bacak takıyorsun. "Zavallı yılan, bacakları olmadan nasıl yürüyecek?" Sanki yılan bir kırkayağın eline düşmüş gibi. Ve kırkayak yılana büyük bir şefkat duyarak şöyle düşünür, "Zavallı yılan, benim yüz tane bacağım var onunsa hiç yok. Nasıl yürüyecek? En azından beş tane bacağa ihtiyacı var." Ve şayet o, ameliyatla yılana birkaç bacak takarsa yılanı öldürecektir. Yılan olduğu haliyle mükemmeldir, onun hiç bacağa ihtiyacı yoktur. Sen olduğun halinle mükemmelsin. Kişinin kendi varlığına saygı duyması diye buna derim. Ve kişinin kendisine saygı duymasının ego ile hiçbir ilgisi yoktur, unutma. Birisine saygı duymak kendi kendine saygı duymak değildir. Bir kimseye saygı duymak Tanrı'ya duyulan saygıdır. O yaratıcıya saygı duymaktır çünkü sen sadece bir resimsin; onun resmi. Resme saygı duyarak sen ressama saygı duyarsın. Saygı duy, kabul et, fark et ve tüm bu aptalca özel olma gayreti kaybolacaktır. OSHO
  18. Radya şurada bir başlık gönderdi: Felsefe
    Çabanın Anlamsızlığı Çok özel bir insan olduğumu hissediyorum. O kadar özelim ki sadece sıradan olmak istiyorum. Lütfen bununla ilgili bir şeyler söyler misiniz? Herkes tam olarak aynı şekilde düşünür. Herkes kalbinin derinliklerinde özel olduğunu bilir. Bu Tanrı'nın insanlara yaptığı bir şakadır. O yeni bir insan yaptığında ve onu yeryüzüne doğru ittiğinde kulağına, "Sen özelsin. Sen kıyaslanamazsın, sen sadece eşsizsin" diye fısıldar. Fakat o bunu herkese yapmaya devam eder ve herkes kalplerinin derinliklerinde senin kadar yüksek sesle söylemese bile insanlar onu taşımaya devam eder çünkü onlar başkalarının bundan rahatsız olacağını hissederler. Ve hiç kimse ikna olmayacaktır, o halde onu söylemenin anlamı nedir? Eğer birisine, "Ben özelim" dersen onu ikna edemezsin çünkü o kendisinin özel olduğunu biliyordur. Nasıl başka birisini ikna edebilirsin? Evet belki arada bir birisi ikna olabilir, en azından öyleymiş gibi davranabilir. Şayet onun seninle bir işi varsa rüşvet olarak sana, "Evet sen özelsin, sen muhteşemsin" diyebilir. Ancak derinde bunun bir iş olduğunu bilir. Bir palavracı arkadaşına üç tane arabası, vs., vs., vs.den bahsediyordu. Ayrıca New York'ta iki tane metresinin olduğundan fakat aklını başından alacak kadar güzel, acayip tutkulu özel sekreterini hamile bıraktığından ve göz alıcı sarışın stenografını Rio de Janerio'ya karnavalı görmesi için götürmek zorunda kaldığından bahsederken dinleyen adam aniden nefes alamamaya başladı, kendi kravatını tuttu ve bir kalp krizi geçirdi. Palavracı öyküsüne ara verdi, su getirdi, sırtına sertçe vurdu, vs., vs. ve endişeli bir şekilde sorunun ne olduğunu sordu. "Ne yapabilirim?" diye hızla soludu adam, "Saçmalığa karşı alerjim var" dedi. Böyle saçmalıkları kendi içinde derinlerde saklamak daha iyidir çünkü insanlar alerjiktir. Ancak bir anlamda zihnini dışa vurman iyidir. Şayet özel olduğunu düşünüyorsan kendin için mutsuzluk yaratman kaçınılmazdır. Eğer başkalarından daha yüksekte, daha bilge olduğunu zannediyorsan çok güçlü bir egon olacaktır. Ve ego zehirdir, saf zehir. Ve ne kadar çok egoist olursan o kadar acı verir çünkü o bir yaradır. Ne kadar egoist hale gelirsen hayatla bağlarını o kadar koparmış olursun. Hayattan ayrı düşersin; artık varoluşun akışının içinde değilsindir, nehirdeki bir taşa dönüştün. Buz gibi oldun, tüm sıcaklığı, tüm sevgiyi yitirdin. Özel bir kimse sevemez çünkü başka bir özel kişiyi nereden bulacaksın? Hayatı boyunca evlenmeden kalmış bir adam duymuştum. Ve doksan yaşında ölüm döşeğindeyken birisi ona, "Yaşamın boyunca evlenmedin fakat nedenini asla söylemedin artık ölüyorsun, en azından merakımızı dindir. Bir sır varsa şimdi söyleyebilirsin çünkü birazdan göçmüş olacaksın. Sırrın açığa çıkmış bile olsa sana bir zararı olamaz" dedi. "Evet, bir sır var. Ben evliliğe karşı değilim ama mükemmel bir kadın arıyordum. Aradım ve aradım ve tüm yaşamım kayıp gitti" dedi adam. Soruyu soran "Fakat bu koca dünya üzerinde, milyonlarca insan var, onların yarısı kadın, bir tane mükemmel kadın bulamadın mı?" diye sordu. Ölmek üzere olan adamın gözlerinden yaşlar aktı. "Evet, bir tane buldum" dedi. Soruyu soran tamamıyla şoka uğramıştı. "O halde ne oldu? Niçin evlenmedin?" dedi. Ve yaşlı adam, "Fakat kadın mükemmel bir koca arıyordu." Eğer böyle fikirlerle yaşarsan hayatın çok zorlaşacak. Ve evet, ego o kadar numaracıdır ve o kadar kurnazdır ki sana şu yeni projeyi sunabilir: "O kadar özelsin ki artık sıradan ol." Fakat sıradanlığının içinde bileceksin ki sen en sıra dışı sıradan insansın. Hiç kimse senden daha sıradan değil. O kamufle edilmiş aynı oyun olacak. Sözde mütevazı insanların yapıp durduğu şey budur. Onlar, "Ben en mütevazı insanım, ben senin ayağındaki kirim" derler. Fakat aslında söylemek istedikleri bu değildir. "Evet, öyle olduğunu biliyorum" deme. Aksi taktirde onlar seni asla affedemeyecektir. Onlar senin, "Sen gördüğüm en mütevazı insansın, gördüğüm en inançlı insansın" demeni bekliyor. O zaman onlar tatmin olacak, doyum hissedecek. Mütevazılığın ardında gizlenen şey egodur. Egoyu bu şekilde bırakamazsın. Çok özel bir insan olduğumu hissediyorum. O kadar özelim ki sadece sıradan olmak istiyorum. Lütfen bununla ilgili bir şeyler söyler misiniz? diye soruyorsun. Hiç kimse özel değildir ya da herkes özeldir. Hiç kimse sıradan değildir ya da herkes sıradandır. Kendin için ne düşünüyorsan lütfen başka herkes için de aynı şeyi düşün ve sorun çözülecektir. Seçim yapabilirsin. 'Özel' sözcüğünü istersen, özel olduğunu düşünebilirsin fakat o zaman herkes özeldir. Sadece insanlar değil ağaçlar, kuşlar, hayvanlar, taşlar; tüm varoluş özeldir çünkü sen bu varoluşun dışından gelirsin ve bu varoluşun içinde erirsin. Ancak eğer 'sıradan' sözcüğünü seversen —güzel, daha rahatlatıcı bir sözcük— o zaman bil ki herkes sıradandır. O zaman tüm varoluş sıradandır. Hatırlanacak tek şey şudur: Kendin için ne düşünüyorsan diğer herkes için aynı şeyi düşün ve ego kaybolacaktır. Ego kendin için bir şekilde ve başkaları için başka bir şekilde düşünmeyle yaratılan bir yanılsamada. Bu çifte standarttır. Eğer çifte standardı bırakabilirsen ego kendiliğinden ölür.
  19. http://4.bp.blogspot.com/_Sk_rahKJNTo/TNKyZB0nE9I/AAAAAAAAAC0/EtZAhkvimCU/s1600/www_resimcity_com_izmir_resimleri.jpg
  20. Radya şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Hayvanlar Alemi
    Cuma günü oğlumun okuluna bir sirk gelip, reklam bırakmış.Öğretmenimiz sınıfta çocuklara bu broşürleri dağıtmış, hatta birkaç öğrenciye kura çekerek bedava bilet vermiş.Müthiş derecede kızgınım.bir okul en önemlisi de bir öğretmen böyle bir ticarete nasıl alet olur anlamıyorum. Şükür ki çocuklarıma hayvan sevgisini aşılayabilmişim, biraz konuşup birazda bu başlığı birlikte okuduktan sonra hele hele yavru bir filin nasıl eğitildiğini gösteren resimleri gördükten sonra sirk'e gitmek istemekten hemen vazgeçti. Lütfen okullar, anne babalar çocuklarının anlık mutluluğu için bu zulüme izin vermeyip tepkili olsun... http://www.cnnturk.com/2009/dunya/12/18/iste.sirk.gercegi.cehalet.mutluluktur/555939.0/index.html
  21. Kimseye etmem şikayet ağlarım ben halime..
  22. Radya şurada cevap verdi: Admin başlık Güncel Konular
    28 Mayıs Cumartesi Olaylar 1812 - Osmanlı Devleti ve Rusya arasında Bükreş Antlaşması imzalandı, 1806-1812 Osmanlı-Rus Savaşı sona erdi. 1830 - ABD Başkanı Andrew Jackson, Amerikan Kızılderililerinin yurtlarından çıkarılmasına ve başka yerlere sürülmelerine olanak tanıyan Yerli İskân Yasası'nı imzaladı. 1862 - Sayıştay kuruldu. 1902 - Bilim adamı Thomas Edison pili buldu. 1913 - Osmanlı'da ilk feminist örgüt sayılabilecek Teali-i Nisvan kuruldu. 1918 - Tiflis'de Azerbaycan Milli Şurası tarafından Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti ilan edildi. 1919 - Mustafa Kemal Paşa, Havza'dan, sivil ve asker yüksek memur ve komutanlıklara, işgallere karşı çıkılan mitingler düzenlenmesini bildirdi. 1919 - İstanbul'da tutuklanan İttihat ve Terakki ileri gelenleri, Malta'ya sürgüne gönderildi. Bu ilk kafilede 66 kişi yer alıyordu. Sürgünler 20 Kasım 1920'ye kadar sürdü. 1928 - Bakanlar Kurulu, Millet Mektepleri açılmasını kararlaştırdı. 1930 - İnşası 2 yıl süren, New York City'nin önemli sembollerinden Chrysler Binası resmen açıldı. 1933 - Naziler Alman Komünist Partisi'nin bütün mallarına el koydu. 1937 - İngiltere'de Neville Chamberlain Başbakan oldu. 1937 - Volkswagen otomobil firması kuruldu. 1953 - Kore'de 28-29 mayıs savaşlarında Türk tugayı 155 şehit verdi. 1952 - Yunanistan'da kadınlara seçme hakkı verildi. 1954 - Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü) en çok konuşulan diller arasına Türkçe'yi de aldı. 1959 - ABD tarafından uzaya gönderilen iki maymun sağ olarak Dünya'ya döndü. 1960 - Milli Birlik Komitesi, Orgeneral Cemal Gürsel'e MBK başkanlığının yanı sıra, başbakanlık, milli savunma bakanlığı ve başkomutanlık görevlerini de verdi. Orgeneral Gürsel aynı gün asker ve sivil üyelerden oluşan bakanlar kurulunu açıkladı. Başbakan Adnan Menderes, Kütahya yolunda tutuklandı. Cumhurbaşkanı Celâl Bayar ve yedi bakanın Silahlı Kuvvetler gözetiminde olduğu açıklandı. 1961 - Uluslararası Af Örgütü, Londra'da kuruldu. 1987 - Batı Alman pilot Mathias Rust küçük uçağıyla Sovyet hava koridorunu delerek Kızıl Meydan'a indi. Hava Kuvvetleri Başkomutanı Koldunov görevden alındı. 1992 - Türkiye ile Nahçıvan'ı birbirine bağlayan Ümit Köprüsü hizmete girdi. 1999 - 57'nci hükümet kuruldu. MHP, DSP ve Anavatan Partisi'nden oluşan koalisyon hükümetinde Başbakan Bülent Ecevit oldu. 1999 - Leonardo da Vinci'nin şaheseri Son Akşam Yemeği adlı tablo, 22 yıl süren restorasyon çalışmalarının sona ermesiyle İtalya'nın Milano kentinde yeniden sergilenmeye başlandı. 2002 - NATO, Rusya'yı sınırlı ortak ilan etti. Doğumlar 1807 - Louis Agassiz, ABD'li zoolog, glasiyolog ve jeolog 1887 - Jim Thorpe, ABD'li sporcu (ö. 1953) 1860 - Isaac Albéniz, İspanyol besteci, piyanist (ö. 1909) 1893 - Mina Witkojc, Alman yazar (ö. 1975) 1908 - Ian Fleming, James Bond karakterinin yaratıcısı İngiliz gazete yazarı ve romancı (ö. 1964) 1928 - Bülent Ecevit, Türk devlet adamı, gazeteci ve politikacı (ö. 2006) 1944 - Rudy Giuliani, ABD'li siyasetçi ve hukukçu 1954 - João Carlos de Oliveira, Brezilyalı atlet (ö. 1999) 1963 - Zemfira Meftahaddinova, Azeri atıcı 1964 - İskender Över, Küçük İskender mahlasıyla yazı yazan, şair, yazar 1968 - Kylie Minogue, Avustralyalı şarkıcı 1981 - Uğur İnceman, Türk futbolcu Ölümler 1787 - Leopold Mozart, Avusturyalı besteci (Wolfgang Amadeus Mozart'in babası) (d. 1719) 1849 - Anne Brontë, İngiliz yazar (d. 1820) 1937 - Alfred Adler, Avusturyalı psikiyatrist (d. 1870) 1963 - Ion Agârbiceanu, Rumen yazar (d. 1882) 1971 - Audie Murphy, ABD'li aktör (d. 1924) 1978 - Orhan Peker, Türk ressam (d. 1927) 1979 - Mary Pickford, Kanadalı sinema oyuncusu (d. 1893) 1983 - Çiğdem Talu, Türk şarkı sözü yazarı (d. 1939) 1986 - Edip Cansever, Türk şair (d. 1928)
  23. Size yeni bir evlilik görünüyor.

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Configure browser push notifications

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.