-
İçerik Sayısı
1.386 -
Katılım
-
Son Ziyaret
İçerik Tipi
Profil
Forumlar
Bloglar
Fotoğraf Galeresi
- Fotoğraflar
- Fotoğraf Yorumları
- Fotoğraf İncelemeleri
- Fotoğraf Albümleri
- Albüm Yorumları
- Albüm İncelemeleri
Etkinlik Takvimi
Güncel Videolar
ftoyd tarafından postalanan herşey
-
İnandığımız esasları kalbi ile onaylayıp dili ile söyleyen arkadaşım...
En güzel yanınız sevginiz, fedakarlığınız, sorumluluk ve paylaşımcı anlayışınız..
Allah için yaşamanın çabasını ömür boyu sürdürmen dileklerimle...
-
yapma dokunma kim dokunduysa sana ona git nerde unuttuysan beni orda kal ezdirmem kendimi sana yaptım çünkü aşık oldum deme konuşma ona öyle demezler buralarda alem inansa sözüne ben inanmam beş para eder mi varlığın ki yokluğun beni acıtsın alem eğilsin önünde ben eğilmem yapma dokunma kim dokunduysa sana ona git nerde unuttuysan beni orda kal ezdirmem kendimi sana sen öğrettin bana ağlamayı başıma yastık basıp hıçkırmayı alem affetse seni ben affetmem onlar gibi değilim ben adam olmadı hala benden adam kölen olsun senin ben olmam yapma dokunma kim dokunduysa sana ona git nerde unuttuysan beni orda kal ezdirmem kendimi sana Emre Aydın
-
yüreğimdeki tüm çiçekleri sana kopardım sana topladım güneşi odama aldım rüzgardan şarkılar yaptım bir seni söyledim birde şarkıları sana dokundum sana sana ben senden umut mutluluk umdum geceler geldi sevinçleri vurdu geceyi içime aldım gözyaşıdır yıldızlarım bir sana uzandım sonra karanlığa sana dokundum sana sana gelme dur ne olur gelme kal bana verdiğin çiçekleri yanına allll buralar soğuk siyah çirkin karanlık yani gelme seviştiğimiz gecelerde kal bize benzeme Feridun Düzağaç
-
üvey zemheri gözler üvey yer gök dört duvar sağır ağır ağır düşmedim daha gecem günüm beni neden tanımadı elin kolun beni nasıl saramadı o bendeki canı henüz yoramadı ooo oooo
-
Yalana koşan ve koşturanların meselesi...
ftoyd şunu cevapladı bir başlık içinde Dini Konular - Din - Dinler
Konu Yönetim tarafından kapatılmıştır.... -
sen iyiliği emreden bir kitabı nasıl algılıyorsun, sen ayrım mezhep tarikat ihtilaf kabul etmeyen bir kitabı nasıl algılıyorsun, yolcuya akrabana yetime yoksula yardım et diyen kitabı,aldatma diyen kitabı,yalan söyleme diyen kitabı, verdiğin sözü hiçbir çıkar uğruna bozma diyen kitabı,öfkene kapılma sabret diyen kitabı,, bağırma en kötü ses merkep sesidir diyen kitabı... anne babana asi olma diyen kitabı.. yaratan sevgisini başka sevgilerle bir tutma onu herşeyden çok sev diyen kitabı.. merhamet !!!!rahman!!!rahim""""bir hata karşısında tövbe etmek demek pişman olmak demek.. pişman olana sakın ha sakın dokunma diyen medeni kitabı... Kuran,İncil;tevrat ,zebur hepsi Allah tandır.. Peygamberler beşer dir,insandır sadece seçilmişlerdir...onların yaptığı herşey Allah tandır... O peygamber ki laf attığın,ayetle sabittir.. bizler 5 vakit namaz kılarken ,O gideceği yerin hakkı için gece de kalkıp 6 rekat namaz kılandır. çünkü ona 5 değil 6 farzdır.. Her peygambere nasip olanlar farklı farklıdır.. ama ne olursa olsun değişmeyen tek kural vardır... herkes elinde sonunda gideceği yeri hakeder.. ister cennet olsun ister cehennem... sen başka bir yerde diyordun ya kimse bana emredemez... burda yazışırken bile belli kuralları uygulamakla yükümlüsün.. o kuralları aşamazsın ,kabul edersin... yoksa yazamazsın... cezası yazamaman olur... anlamadığın emir farklı kavramdır kural farklı kavram... kimseye emreden yok ... kurallar var ya uyarsın ya uymazsın... uyarsan bu uymazsan şu... ister isteee ister isteme... dön dolaş seçim senin .... bir yaratana inandığını vurguluyorsun ama tam anlamıyla bilmeden ordan burdan etkilerle çok da yaratana inanırmış gibi davranmıyorsun... en ufak bir temkin bir şüphe, inandığın doğruda bırakmamışsın.. ama bırakmadığın bu noktada da başkalarına olan hitabın farklı boyut kazanmış... burda çok ama çok saygıya değer arkadaşlar var ve onlarla yazışmak gerçekten keyifli ama senin öfken ve önyargın buna izin vermiyor... Selametle..Rahmetle inşallah..
-
bu hesaplarda hata var mı yok mu?
ftoyd şurada cevap verdi: xshadowx başlık Dini Konular - Din - Dinler
Enbiyâ Sûresinin 30 . Ayetinde İnkar edenler, göklerle yer bitişikken, bizim onları ayırdığımızı ve diri olan her şeyi sudan meydana getirdiğimizi görmediler mi? Hâlâ inanmayacaklar mı? Hac(*) Sûresinin 5 . Ayetinde Ey insanlar! Ölümden sonra diriliş konusunda herhangi bir şüphe içindeyseniz (düşünün ki) hiç şüphesiz biz sizi topraktan, sonra az bir sudan (meniden), sonra bir “alaka”dan, sonra da yaratılışı belli belirsiz bir “mudga”dan yarattık ki size (kudretimizi) apaçık anlatalım. Dilediğimizi belli bir süreye kadar rahimlerde durduruyoruz. Sonra sizi bir çocuk olarak çıkarıyor, sonra da (akıl, temyiz ve kuvvette) tam gücünüze ulaşmanız için (sizi kemale erdiriyoruz.) İçinizden ölenler olur. Yine içinizden bir kısmı da ömrün en düşkün çağına ulaştırılır ki, bilirken hiçbir şey bilmez hale gelsin. Yeryüzünü de ölü, kupkuru görürsün. Biz onun üzerine yağmur indirdiğimiz zaman kıpırdar, kabarır ve her türden iç açıcı çift çift bitkiler bitirir. bu arada Alaka kan pıhtısı ,mudga ise bir çiğnemlik et.... Nûr(*) Sûresinin 45 . Ayetinde Allah bütün canlıları sudan yarattı. İşte bunlardan bir kısmı karnı üzerinde sürünür, kimi iki ayak üzerinde yürür, kimisi dört ayak üzerinde yürür. Allah dilediğini yaratır. Çünkü Allah her şeye hakkıyla gücü yetendir. Furkân Sûresinin 54 . Ayetinde O, sudan bir insan yaratıp ondan soy sop ve hısımlık meydana getirendir. Rabbin her şeye hakkıyla gücü yetendir. Secde Sûresinin 8 . Ayetinde Sonra onun neslini bir öz sudan, değersiz bir sudan yarattı. Yâsîn Sûresinin 77 . Ayetinde İnsan, bizim kendisini az bir sudan (meniden) yarattığımızı görmedi mi ki, kalkmış apaçık bir düşman kesilmiştir. Mü’min Sûresinin 67 . Ayetinde O, sizi (önce) topraktan, sonra az bir sudan (meniden), sonra “alaka”dan4 yaratan, sonra sizi (ana rahminden) çocuk olarak çıkaran, sonra olgunluk çağına ulaşmanız, sonra da ihtiyarlamanız için sizi yaşatandır. İçinizden önceden ölenler de vardır. Allah bunları, belli bir zamana erişmeniz ve düşünüp akıl erdirmeniz için yapar. İnsan(*) Sûresinin 2 . Ayetinde Şüphesiz biz insanı, karışım halindeki az bir sudan yarattık ve onu imtihan edeceğiz. Bu sebeple onu işitir ve görür kıldık. Mürselât Sûresinin 20 . Ayetinde Biz sizi bayağı bir sudan yaratmadık mı? Abese Sûresinin 19 . Ayetinde Az bir sudan . Onu yarattı ve ona ölçülü bir şekil verdi. ""Sudan karaya geçişte en önemli kayıp halka bulundu: Gogonasus 11 Kasım 2006 Nilgün Özbaşaran Avustralyalı bilim insanları, kara omurgalılarının özelliklerini taşıyan bir balık fosili buldular. 380 milyon yıllık bir geçmişi olan Gogonasus’un, balıkların karaya çıkma sürecindeki en önemli kayıp halka olduğu açıklandı. Yeni fosil ayrıca kara hayvanlarının sanılandan daha önce evrildiğini de kanıtlaması açısından önem taşımakta. İlk kara hayvanları suda gelişmiştir. Sudan karaya geçiş süreci kuşkusuz evrimsel gelişmelerin en önemli örneklerinden biridir. Bu geçiş sürecini, evrimin yarattığı olağanüstü geçiş biçimlerinde görürüz. Dünyayı değiştiren bu evrim sürecinde çok zorlu değişimler yaşanmıştır. "" bence meraklı bir MDA,incelemeye doğru yerden başlardı...yani sudan.. ""Evrimin mekanizmasınının anlaşılmasında ve açıklanmasında bugün geçerli olan bilimsel sentez, Charles Darwin tarafından 1859'da ortaya atılmış olan evrim kuramı üstüne kuruludur"" böylece 1859 a kadar geçen sürede neler olmazdı ki... herşey kitabın terside olsa açıklanmalı haklısınız.. kitaba ters olduğu noktalar açıklanmalı tartışılmalı er ya da geç kitaba uygunluğu ispatlanmalıdır... kitap her zaman doğru kaynaktır çünkü... pardon yine pinpon geldi aklıma bunu da araya katayım dedim Nisâ(*) Sûresinin 142 . Ayetinde Münafıklar, Allah’ı aldatmaya çalışırlar. Allah da onların bu çabalarını başlarına geçirir. Onlar, namaza kalktıkları zaman tembel tembel kalkarlar, insanlara gösteriş yaparlar ve Allah’ı pek az anarlar. 107 - MÂ'ÛN SÛRESİ Mekke döneminde inmiştir. 7 âyettir. Mâ’ûn, yardım ve zekat demektir Bismillahirrahmânirrahîm 1. Gördün mü, o hesap ve ceza gününü yalanlayanı! 2,3. İşte o, yetimi itip kakan, yoksula yedirmeyi özendirmeyen kimsedir. 4. Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, 5. Onlar namazlarını ciddiye almazlar. 6. Onlar (namazlarıyla) gösteriş yaparlar. 7. Ufacık bir yardıma bile engel olurlar. keşke islama yani kitaba uydurmak için olsaydı dediğiniz... sakın başka şeylere uydurmak için olmasın ... kitap yaratandandır ve her bir bilgisi doğrudur... bilim adamları ne kadar çok çalışırsa kitabı o kadar çok doğrulayacaklardır.. ""Sovyetler'in yıkılması ile 1990 yılında eser "Hz. Muhammed'in Kuran'a Girmemiş Hadisleri" adıyla Rusça yeniden yayımlanıyor. Karakutu Yayınları tarafından Türkiye'de okuyucuya sunulan kitabın editörü Azeri Prof. Telman Hurşidoğlu Aliyev, kitabın orijinal adını İslami terminolojiye göre teknik olarak hatalı buldukları için sadece "Hz.Muhammed" koymayı tercih ettiklerini belirtiyor."" Bu yaklaşımı cidden anlayamadım...Azeri Prof. Telman Hurşidoğlu Aliyev,editör mü müslüman bilim adamı mı? tam kavrayamadım.. ayrıca madem müslüman neden adının aynı kalmasını sağlamadı ki anlayamadım olayı.. "Hz. Muhammed'in Kuran'a Girmemiş Hadisleri" adlı bi başlık gerçek müslümanların kulağını tırmalayacağından zaten kitabı daha farklı bir bakış açısıyla alırlardı...bu kitaba tutup Hz.Muhammed ismini vermek hangi müslümanın işi olur ki.. hayır hadis demek peygamberin hayatını gören kişilerden anlatıların günümüze gelmesi demek değil mi?Peygamberimiz kendinden öncekilerle ilgili hadislerimi anlatıyor? cidden kitabın konusu ne.. bu arada bende alayım.. iyi ya arkadaşın dediği ,müslüman bir bilim adamını ele alırsak "bilime engel yoktur."..dediklerinizde... "size 10000 cümle yazarım her bilimsel veriyi karşılar," iyi ya dinimiz de karşılıyor.. -
TÜYLERİM DİKEN DİKEN OLDU BİRDEN
ftoyd şurada cevap verdi: ilbey__26 başlık Dini Konular - Din - Dinler
islam ülkeleri değil islamda torpilcilik yok... islamda ceza olarak taşlama öldürme de yok ama bir halk bir yığın bunu uyguluyor diye bu islamdandır diyemezsiniz...torpil olayı için veda hutbesi yeterli bence ,olaki Kuran ı zaten farklı anlıyorsunuz... tarih olaylarına gelince size ilerde sözüm olsun.. malesef yeterli zamana sahip değilim...öyle ha deyince burda iki satıra sığmaz... aracılık olayına gelince..haşa Rabbimiz yaratan duymuyor mu da aracıya ihtiyaç var... bunun önündeki en büyük engeller yine ayet değil mi?Kuran arama motoruna mezar yazın... okuduğunuzu anlamak umarım en azından bunda nasip olur... -
boşuna merak etme.. kalben yaratanın varlığını hissedip ondan dilemedikçe cevap alacak değilsin... olaki merhamet ede... kısacası o dilemedikçe sen inanıp dileyecekte değilsin...bize cümleleri inancımız yazdırıyor doğru... ama o inançta yaşanmışlıklardan geliyor...deneyimlerden geliyor... cevaplardan geliyor... bir önceki mesaj herşeyi çok güzel anlatıyor zaten... ayetler yeter
-
tabi tabi... günlük hayatımızda da doğa yardım ediyor zaten bize ... rüzgarlar fısıldıyor bişeyler dimi ya... bizi doğa yarattı onu da yaratan yarattı.. bizi hiç yere yarattı... sorumluluk yok... ceza yok... ha iki bacaklı ha dört bacaklı ha gelişmiş memeli hayvan... bi kabile sistemi oluşturalım da doğamıza uygun yaşayalım bari.. niye bu kadar düşünüyoruzki... bilimmiş.. severim bilimi... şöyle deniz derya orman ye iç ...ne gerek var bunca tantanaya dimi... ha doğadan geldik doğaya gideceğiz bi de dimi.. ölümlü dünya ne de olsa... haklısın bilgiye erişim kolay değildir de erişim sağlandığında neden erişimin sağlanmaması gerektiğini de kavrıyorsun... Muhammed in Kuran 'ı ister yahudinin ister hristiyanın tarih kitaplarından de,, tevrat..incil ..kuran .. hepsi yaratandandır.. incelikler hepsinde gizlidir ve vardır... ama o kitapları algılayış bizler arasında değişiyor nedeni de ayetlerde açık zaten... İncil-elçilerin işleri 28 26.Ruh dediki, Bu halka gidip şunu söyle: Duyacak duyacak ,ama hiç anlamayacaksınız, bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz. Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı, kulakları ağır işitir oldu. Gözlerini de kapadılar. Öyle ki,gözleri görmesin, kulakları işitmesin,yürekleri anlamasın, ve bana dönmesinler. Dönselerdi,onları iyileştirirdim.. A’râf Sûresinin 179 . Ayetinde Andolsun biz, cinler ve insanlardan, kalpleri olup da bunlarla anlamayan, gözleri olup da bunlarla görmeyen, kulakları olup da bunlarla işitmeyen birçoklarını cehennem için var ettik. İşte bunlar hayvanlar gibi, hatta daha da aşağıdadırlar. İşte bunlar gafillerin ta kendileridir.26 A’râf Sûresinin 198 . Ayetinde Eğer onları, doğru yola çağırırsanız işitmezler. Sen onların sana baktıklarını görürsün, halbuki onlar görmezler. Enfâl(*) Sûresinin 22 . Ayetinde Şüphesiz, yeryüzünde yürüyen canlıların Allah katında en kötüsü, akıllarını kullanmayan (gerçeği görmeyen) sağırlar, dilsizlerdir En’âm Sûresinin 50 . Ayetinde De ki: “Ben size, ‘Allah’ın hazineleri benim yanımdadır’ demiyorum. Ben gaybı da bilmem. Size ‘Ben bir meleğim’ de demiyorum. Ben sadece, bana gönderilen vahye uyuyorum.” De ki: “Görmeyenle gören bir olur mu? Siz hiç düşünmez misiniz?” Mısır'dan Çıkış 4:11tam bölüm 11 RAB, "Kim ağız verdi insana?" dedi, "İnsanı sağır, dilsiz, görür ya da görmez yapan kim? Ben değil miyim? Mezmurlar 94:9tam bölüm 9 Kulağı yaratan işitmez mi? Göze biçim veren görmez mi? Yeşaya 29:9tam bölüm 9 Şaşırın, şaşkına dönün, Kendinizi kör edin, görmez olun. Şarap içmeden sarhoş olun, İçki içmeden sendeleyin. Yeşaya 44:18tam bölüm 18 Böyleleri anlamaz, bilmez. Çünkü gözleri de zihinleri de öylesine kapalı ki, Görmez, anlamazlar. Matta 13:13tam bölüm 13 Onlara benzetmelerle konuşmamın nedeni budur. Çünkü, 'Gördükleri halde görmezler, Duydukları halde duymaz ve anlamazlar.
-
bu hesaplarda hata var mı yok mu?
ftoyd şurada cevap verdi: xshadowx başlık Dini Konular - Din - Dinler
olduğu gibi kabul etmeden önce araştırma bende ve çoklarında zaten var... araştırıp inceledikten sonra tam anlamıyla kabul edebileceğimiz gerçeğini malesef sizler atlıyorsunuz... ben dinimi kimseden duymadım, ben dinimi ve dinleri kendim araştırdım , kendim inceledim, kendim yeri geldi bazı şeyleri kabul etmedim ya da ettim... ve son olarak bütün araştırmalarım sonucu ve tabiki günlük deneyimler ve yaşantı bir araya gelince islam dedim,Kuran dedim ve onunla birlikte hepsi dedim...bu arada rönesans kelimesinin ilk kullanıldığı yıl dinlerden yaklaşık 1000 sene sonrasını ifade ederki, Alıntı Nihayet 11. yüzyılın sonundan itibaren başlayan Haçlı Seferleri sırasında Avrupalılar Müslüman ülkelerdeki parlak medeniyetle ilk defa karşı karşıya geldiler. Daha sonra bu medeniyet Endülüs Emevileri vasıtasıyla Avrupa’ya geçti. İslâm âlimlerinin fen sahasında verdiği eserler Avrupa dillerine çevrildi ve okutuldu. Böylece batıda ilmi sahada ilerleme ve teknik gelişmelerin temeli atılmış oldu. Avrupa’da sanat ve bilimin geliştirilmesi, canlandırılması için girişilen ve daha sonra Rönesans adı verilen asıl hareket ise 1453’te İstanbul’un fethini müteakip ilk defa ciddi bir şekilde İtalya’da ortaya çıktı. Hareketin öncülüğünü İtalya’nın yapmasının en önemli sebepleri şunlardır: 1.Fatih Sultan Mehmed İstanbul’u fethettikten sonra, isteyen. bilim adamlarının İtalya’ya gidebileceklerini bildirmesi: İslâm medeniyeti ve ilmi hareketleri hakkında en fazla bilgiye sahip bulunan bu Bizanslı alimlerin bilim ve sanat alanında yaptıkları çevirmeler ve yazdıkları eserlerin yayınlanması sonunda İtalya’da yaşayan insanların bilgi ufukları genişledi ve derinleşti. 2.Doğu dünyası ile en çok İtalya gemicilerinin münasebette bulunmaları ve bunların İslam ülkelerindeki zenginlik, refah, nizam, intizam, adalet ve iman hürriyetini her vesileyle dile getirmeleri. 3.Ortaçağ Avrupa’sında en zengin memleketin İtalya olması: İtalya’da bulunan Cenova, Venedik, Piza ve Floransa şehirleri Haçlıları barındırmaktan ve baharat ticaretini ellerinde tutmaktan dolayı dünyanın en zengin şehirleri haline gelmişlerdi. Zamanla bu şehirlerde devlet idaresi tüccar prenslerin veya sadece tüccarların eline geçti. Bu zenginler de aynen İslâm ülkelerinde şahit oldukları uygulamalara benzer olarak şairleri, sanatkarları, fikir adamlarını himayeye ve teşvik etmeye başladılar. diye devam ediyor...........nesini incelememi istiyorsunuz.. ne hale geldiğimizi mi? nesini anlamayalım... sen zaten dinimize göre yaşıyorsun demekki kızma sakın... biz de gece gündüz cehennem korkusuyla ağlamıyoruz... bizlerde yaşıyoruz bu hayatta.. ilişkilerimiz oluyor... evleniyoruz... boşanıyoruz... çalışıyoruz... yardımlaşıyoruz... eğleniyoruz... üzülüyoruz... vatan vatan ve önce vatan tabiki...iki vaazle cennete giremeyeceğimizi de biliyoruz... öyle bi yazmışsınızki sanki biz yaşamayan robot gibi ,gece gündüz korkuyla ağlamaya kurulmuş yaratıklarız da siz insansınız... yok farkedemiyorum.. çünkü bizim dinimiz zannetmeyi yasaklar... hiçbirşey uğursuz değildir... pinpon masası.. ilginç .. eh rönesans ı bu kez ben sana tavsiye edeyim... ciddi anlamda mümin olan kişiden çokta güzel bilim adamı olur.... ha bu pinpon örneğin nerden bilmem ama bizim ülkedense hiçte şaşırmadım çünkü diğer ülkelerle kıyaslandığında ....neyse derin mevzu... -
bu hesaplarda hata var mı yok mu?
ftoyd şurada cevap verdi: xshadowx başlık Dini Konular - Din - Dinler
evet ben önkabul yapmıyorum demedim ki bu ayetleri verirken,ben uğraştım uğraştım bilmem gerekeni bildim kavradım hayatım içinde eminliğe ulaştım ve önkabul gerçekleşti... bana önkabullü demenizde beni rahatsız eden bir kavram değil olamaz da... bilinmezlerin durmadan araştırılması yerine bilinemezlerin durmadan araştırmasını(ki sizin sözünüz olan "hiç bilinenli" bunu destekliyor) yaptığınızdan,hayatınızı boş araştırmalarda geçirdiğinizi,ilmi ya da fenni alanda yararlı insanlar olmadığınızı düşünüyorum aksi takdirde zaten sizleri bunca çaba sonucu icatlarınızla tanırdık..bizlere de bi faydanız olurdu.. dinler söz konusu olunca sürekli yineliyorum ... bizim sizden en büyük farkımız günlük yaşamımızda sürekli yaratanın bize nasıl müdahale ettiğini( yardım mı etti,başımıza kötü bişey mi geldi..ne yaptık yaratana karşı da o karşılığında kendini nasıl hissettirdi) kavrayışımız algılayışımızdır... biz de önce bir çokları gibi tesadüf dedik.. sonra yine tesadüf dedik sonra tesadüfler arttı arttı aldı başını gitti "var bunda bişey "dedik..var dediğimiz anda da hayatlarımıza duaya karşılık verilişiyle cevaplar geldi...imkansız diye birşey yoktur çünkü Allah ın gücü herşeye yeter.... bu arada ben kimseye yalancı diyemem senin kalbini ve yaşantını da bilemem.. günlük hayatınızda dürüstlüğe önem veren yalan söyleyemeyen kişiler olabilirsiniz.. ancak siz inandığınızı savunuyorsunuz,inandığınızı savunuyorsunuz çünkü onun doğru olduğunu biliyorsunuz,onun doğru olmadığını bilseniz savunmayacaksınız zaten... gelgelim bizler de aynı noktadayız... Ancak aynı anda taban tabana zıt iki doğru kavramını düşünmek lazım.. ya biri ya diğeri gerçek anlamda doğru olabilir... çünkü mutlak doğru değişmeyendir.. değişen herşey doğru değildir zaten... o aşkı göremeyeşine gelince .... ne desem yanlış olur ... haklısın henüz o aşk yeterli boyutlara ulaşmadı belki bende... ama hep daha fazlasını ümit ederek yoluma devam diyorum... geçinen bilim adamlarına gelince zaten başına geçinen koymuşsun.. demekki henüz geçinmeyen bilim adamlarına rastlamamışsın... bende rastlamadım ya da rastlamak için gerekeni yapmıyorum belki.. ama rastlanamaz diye kestirip atamamda şüphesiz... biz görmedik diye bizim görmediğimizle yetinip kalamam da şüphesiz.. saygılarımla... -
Kuranda kötü bir uygulama yok diyenler
ftoyd şurada cevap verdi: katakuta başlık Dini Konular - Din - Dinler
Bakara(*) Sûresinin 232 . Ayetinde Kadınları boşadığınız ve onlar da bekleme sürelerini bitirdikleri zaman kendi aralarında aklın ve dinin gereklerine uygun olarak güzellikle anlaştıkları takdirde, eşleriyle (yeniden) evlenmelerine engel olmayın. Bununla içinizden Allah’a ve ahiret gününe iman edenlere öğüt verilmektedir. Bu sizin için daha hayırlı ve daha temizdir. Allah bilir, siz bilmezsiniz. Bakara(*) Sûresinin 236 . Ayetinde Kendilerine el sürmeden ya da mehir belirlemeden kadınları boşarsanız size bir günah yoktur. (Bu durumda) -eli geniş olan gücüne göre, eli dar olan da gücüne göre olmak üzere- onlara, aklın ve dinin gereklerine uygun olarak müt’a59 verin. Bu iyilik yapanlar üzerinde bir borçtur. Bakara(*) Sûresinin 237 . Ayetinde Eğer onlara mehir tespit eder de kendilerine el sürmeden boşarsanız, tespit ettiğiniz mehrin yarısı onlarındır. Ancak kadının, ya da nikah bağı elinde bulunanın (kocanın, paylarından) vazgeçmesi başka. Bununla birlikte (ey erkekler), sizin vazgeçmeniz takvaya (Allah’a karşı gelmekten sakınmaya) daha yakındır. Aranızda iyilik yapmayı da unutmayın. Şüphesiz Allah yaptıklarınızı hakkıyla görendir. Bakara(*) Sûresinin 241 . Ayetinde Boşanmış kadınların örfe göre geçimlerinin sağlanması onların hakkıdır. Bu Allah’a karşı gelmekten sakınanlar üzerinde bir borçtur. ya bakıyorum bakıyorum bulamıyorum, bana bu hadisi onaylayabilecek , bu hadise yakın anlam ifade edecek tek bir ayet getirin.. Herşeyi yaratan Allah dır.. Kuran Allah ın sözüdür..bizler ancak ona tabiyiz... -
bu hesaplarda hata var mı yok mu?
ftoyd şurada cevap verdi: xshadowx başlık Dini Konular - Din - Dinler
Hayır müslümanların değil ateistlerin bir önkabülü vardır olsa olsa... Bu kabulde peygamber hakkında hiç bilgisi olmamasına karşın sadece yaratana olan inancı ve dini konulara merak neticesinde bir insanın dinlerin kutsal saydığı kitabı ya da kitapları okuyup,,ondaki ayetleri tam da yaratandanmış gibi algılayıp bunun neticesinde o kitaptaki her bir peygamberi kabul edişi olamayacağıdır... önce yaratan sonra kitap sonra bütün peygamberler Herşeyi yaratan vardır, tekdir eşi benzeri yoktur ,gücü herşeye yetendir ve bizim herbir düşüncemizden ayrı, münezzeh olandır ,her bir eksik sıfattan uzaktır... Bakara(*) Sûresinin 136 . Ayetinde Deyin ki: “Biz Allah’a, bize indirilene (Kur’an’a), İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve Yakuboğullarına indirilene, Mûsâ ve İsa’ya verilen (Tevrat ve İncil) ile bütün diğer peygamberlere Rab’lerinden verilene iman ettik. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz ve biz ona teslim olmuş kimseleriz.” "dinle ilgili bilinmez hiçbir nokta"...ilginç... hayatta her konu hakkında bilinmezler kalktı sadece din mesele oldu..merak ediyorum dinle ilgili bilinmeziniz kalktıysa neden onunla uğraşmaya devam ediyorsunuz.. ben bir bilmeceyi bir kez çözerim.. ikinci kez çözmem .. madem artık herşeyi biliyorsunuz neden size göre bilmeyenleri rahat bırakmıyorsunuz... sizin inancınız emretmiyorki hakkı söylemeyi .... hakkı söyleme emri ve aşkı bizde var.. -
sözler güzel ama son kelime müslümanlar olmamalı idi bence ,,çağların ve çağımızın hastalığı huzur içinde olmamak, Wilhelm Reich bu konuda kabile ortamında doğayla iç içe yaşayan insanların ,en sağlıklı insanlar olduğu olgusunu kullanır... ve bütün sinirceli ve hastalıklı davranışların temelinde yatan cinsel sorunlara dikkat çeker.. Bedensel Boşalmanın işlevi adlı kitabını okumanızı tavsiye ederim..ve ardından Dinle Küçük Adam .... bizler doğal olandan ,engelleyemediğimiz biyolojik yapımızdan uzaklaşıp belli kalıplar içinde ona aykırı yaşadığımız sürece ,sanırım sinirceli ve şiddet ,öfke eğilimli insanlar olmaya devam edeceğiz... Ha peki doğamız ile uyum içinde yaşamak aynı zamanda dindar olmak aynı zamanda politika ve yönetimler... olamaz mı... herşey olur özünde... ama daha insanlığın çok fırın ekmek yemesi lazım... kadına uygulanan davranışlarda ,en çokta bu bağlamda yani cinsel olarak erkeğin kendine olan güvensizliğini düşünüyorum... dul bir kadına yapılan muameleler(kafalarındaki benden önceki takıntısı),,tam anlamıyla vücutlarındakki gerçek elektrik akımını sağlayamadıkları için kadından tiksinme, boyut takıntısı.. bi ton nedenle bugün erkekler kadınların hayatını zehir etmekte ve malesef hayatı sinirceli olan kadında zaten sinirceli çocuklar yetiştirmekte.. erkekteki bir boyut takıntısının,, iş hayatına bile diktatörce yansıması, patron olup işçiyi ezme,koca olup kadını ruhen rencide etme,,sadece ve sadece kendi üstünde gördüğü insan karşısında ezilip büzülme... nerden nereye ama bilim adamları şüphesiz bunları daha güzel açıklıyorlar... önce yaratılış olarak özümüzü ne olduğumuzu düşünmeli ve bu öze en uygun uygulamaları kural edinmeliyiz... ama malesef sinirceli kişilikler söz konusu olduğunda bu konuları bile açık açık konuşmak söz konusu olamıyor.. yalnızca etrafınızda gözü dönmüş nemden huy kapan kişiliklerle karşılaşıyorsunuz.. söz konusunu dönüp dolaştırıp dinime yani islama getirecek olursam,kitaptaki kadın erkek ilişkilerine baktığımda ben hiçte gündemdeki islam toplumlarının uygulamalarına anlam veremiyorum.. dinimiz gerçekten medeniyetin en üst düzeyinde bana göre.. ve bunu yalnız ben değil islam ülkelerindeki bir çok kadın vurguluyor... Duvarların Arkasında(Ayşe Böhürler) adlı belgeseli bulup izleyebilirseniz islam ülkelerindeki kadınların , erkeklerin dinimize göre yaşamadığı konusunda hem fikir olduğunu görürsünüz.. neyse söz konusu cinsellik olunca işte bu bağlamda da tekrar size ismini yazdığım kitapları okumanızı tavsiye eder ve bu konudan kaçarım.. bu mevzuya bir dalarsam tepkiler beni aşabilir.. saygılarımla....
-
DESTİNA Dün gece sen uyurken İsmini fısıldadım Ve hayvanların korkunç Öykülerini anlattım Dün gece sen uyurken Çiçeklere su verdim Ve insanların korkunç Öykülerini anlattım onlara Dün gece sen uyurken Yüreğim bir yıldız gibi bağlandı sana İşte bu yüzden sırf bu yüzden Yeni bir isim verdim sana DESTİNA Sen öyle umarsız uyusan da bir köşede İşte bu yüzden sırf bu yüzden Yaşamdan çok ölüme yakın olduğun için Seni bu denli yıktıkları için DESTİNA Yaşamımın gizini vereceğim sana
-
-yüz yüze tartışmalarda ,karşımdaki üstüme gelmeye başladıkça susmaya başlayınca,söyleyeceklerimin çokluğundan hiçbir şey söyleyemez hale gelişimde kendimi sefil hissediyorum.. -en yakın arkadaşım benimle büyük bir sır paylaştığında ve o sırrı bilmenin bile beni türlü türlü zor durumlara düşürdüğü anlarda sefilin de sefili oluyorum... -olaki maddi anlamda sıkışırsam ve birinden, bu kişi bana borçlu bile olsa, para ya da borç istemem gerekirse sefil kelimesi az kalıyor ... kalbimi koca bir avuç sıkıyor sanki....
-
kırılmak çok kolay oldu alışmak bir o kadar zor yaşım sır verir oldu darılmak çok kolay oldu barışmak bir o kadar zor vakit az gelir oldu ölümden beter olduuuuuu uuuuu yazmamışlar kaderimi kimseyle sarılmışlar niceleri sevgiyle uçan kuşlar dönmez geri güz diye yazmamışlar kaderimi oooooooooooo tanışmak çok kolay oldu sevişmek niye böyle zor yerim dar gelir oldu ölümden beter oldu huuuu o yazmamışlar kaderimi kimseyle sarılmışlar niceleri sevgiyle uçan kuşlar dönmez geri güz diye yazmamışlar kaderimi Özlem Tekin
-
''Mükemmel'' doğa düzeninin amacı nedir?
ftoyd şurada cevap verdi: LUCAS başlık Dini Konular - Din - Dinler
Âl-i İmrân(*) Sûresinin 78 . Ayetinde Onlardan (Kitap ehlinden) bir grup var ki, Kitab’dan olmadığı halde Kitab’dan sanasınız diye (okudukları) Kitap’tanmış gibi dillerini eğip bükerler ve, “Bu, Allah katındandır” derler. Halbuki o, Allah katından değildir. Bile bile Allah’a karşı yalan söylerler. En’âm Sûresinin 131 . Ayetinde Bu (peygamberlerin gönderilmesi), Allah’ın, halkları habersizken ülkeleri haksız yere helâk etmeyeceği içindir. A’râf Sûresinin 172 . Ayetinde Hani Rabbin (ezelde) Ademoğullarının sulplerinden zürriyetlerini almış, onları kendilerine karşı şahit tutarak, “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” demişti. Onlar da, “Evet, şahit olduk (ki Rabbimizsin)” demişlerdi. Böyle yapmamız kıyamet günü, “Biz bundan habersizdik” dememeniz içindir. Mâide(*) Sûresinin 19 . Ayetinde Ey kitap ehli! Peygamberlerin arası kesildiği bir sırada “Bize ne müjdeleyici bir peygamber geldi, ne de bir uyarıcı” demeyesiniz diye, işte size (hakikatı) açıklayan elçimiz (Muhammed) geldi. (Evet,) size bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmiştir. Allah her şeye hakkıyla gücü yetendir. Zümer Sûresinin 71 . Ayetinde İnkar edenler grup grup cehenneme sevk edilirler. Cehenneme vardıklarında oranın kapıları açılır ve cehennem bekçileri onlara şöyle derler: “Size içinizden, Rabbinizin âyetlerini size okuyan ve bu gününüze kavuşacağınıza dair sizi uyaran peygamberler gelmedi mi?” Onlar da, “Evet geldi” derler. Fakat inkarcılar hakkında azap sözü gerçekleşmiştir -
Bakara(*) Sûresinin 231 . Ayetinde Kadınları boşadığınız ve onlar da bekleme sürelerini bitirdikleri zaman, ya onları iyilikle tutun yahut iyilikle bırakın. Haklarına tecavüz edip zarar vermek için onları tutmayın. Bunu kim yaparsa kendine zulmetmiş olur. Sakın Allah’ın âyetlerini eğlenceye almayın. Allah’ın üzerinizdeki nimetini, size öğüt vermek için indirdiği Kitab’ı ve hikmeti hatırlayın. Allah’a karşı gelmekten sakının ve bilin ki Allah her şeyi hakkıyla bilendir. Bakara(*) Sûresinin 232 . Ayetinde Kadınları boşadığınız ve onlar da bekleme sürelerini bitirdikleri zaman kendi aralarında aklın ve dinin gereklerine uygun olarak güzellikle anlaştıkları takdirde, eşleriyle (yeniden) evlenmelerine engel olmayın. Bununla içinizden Allah’a ve ahiret gününe iman edenlere öğüt verilmektedir. Bu sizin için daha hayırlı ve daha temizdir. Allah bilir, siz bilmezsiniz. Bakara(*) Sûresinin 235 . Ayetinde (Vefat iddeti beklemekte olan) kadınlara kendileri ile evlenmek istediğinizi üstü kapalı olarak anlatmanızda veya bu isteğinizi içinizde saklamanızda sizin için bir günah yoktur. Allah biliyor ki siz onlara (bunu er geç mutlaka) söyleyeceksiniz. Meşru sözler söylemeniz dışında sakın onlarla gizliden gizliye buluşma yönünde sözleşmeyin. Bekleme müddeti bitinceye kadar da nikah yapmaya kalkışmayın.58 Şunu da bilin ki Allah içinizden geçeni hakkıyla bilir. Onun için Allah’a karşı gelmekten sakının ve yine şunu da bilin ki Allah gerçekten çok bağışlayandır, halimdir. (Hemen cezalandırmaz, mühlet verir.) Bakara(*) Sûresinin 241 . Ayetinde Boşanmış kadınların örfe göre geçimlerinin sağlanması onların hakkıdır. Bu Allah’a karşı gelmekten sakınanlar üzerinde bir borçtur Âl-i İmrân(*) Sûresinin 195 . Ayetinde Rableri onlara şu karşılığı verdi: “Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden hiçbir çalışanın amelini zayi etmeyeceğim. Sizler birbirinizdensiniz. Hicret edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda eziyet görenler, savaşanlar ve öldürülenlerin de andolsun, günahlarını elbette örteceğim. Allah katından bir mükafat olmak üzere, onları içinden ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Mükafatın en güzeli Allah katındadır.” Nisâ(*) Sûresinin 19 . Ayetinde Ey iman edenler! Kadınlara zorla mirasçı olmanız size helal değildir. Açık bir hayasızlık yapmış olmaları dışında, kendilerine verdiklerinizin bir kısmını onlardan geri almak için onları sıkıştırmayın. Onlarla iyi geçinin. Eğer onlardan hoşlanmadıysanız, olabilir ki, siz bir şeyden hoşlanmazsınız da Allah onda pek çok hayır yaratmış olur.8 Nisâ(*) Sûresinin 32 . Ayetinde Allah’ın, kiminizi kiminize üstün kılmaya vesile yaptığı şeyleri (haset ederek) arzu edip durmayın. Erkeklere kazandıklarından bir pay vardır. Kadınlara da kazandıklarından bir pay vardır. Allah’tan, onun lütfunu isteyin. Şüphesiz Allah her şeyi hakkıyla bilendir. Nisâ(*) Sûresinin 34 . Ayetinde Erkekler, kadınların koruyup kollayıcılarıdırlar.12 Çünkü Allah insanların kimini kiminden üstün kılmıştır. Bir de erkekler kendi mallarından harcamakta (ve ailenin geçimini sağlamakta)dırlar. İyi kadınlar, itaatkârdırlar. Allah’ın (kendilerini) koruması sayesinde onlar da “gayb”ı13 korurlar. .... devamını bilerek almadım çok takılıyorlar çünkü Nisâ(*) Sûresinin 75 . Ayetinde Size ne oluyor da, Allah yolunda ve, “Ey Rabbimiz! Bizleri halkı zâlim olan şu memleketten çıkar, katından bize bir dost ver, bize katından bir yardımcı ver” diye yalvarıp duran zayıf ve zavallı erkekler, kadınlar ve çocukların uğrunda savaşa çıkmıyorsunuz? Nisâ(*) Sûresinin 98 . Ayetinde Ancak gerçekten zayıf ve güçsüz olan25, çaresiz kalan ve hicret etmeye yol bulamayan erkekler, kadınlar ve çocuklar başkadır. ....... ne anlamda üstünlük ,, bilek anlamında bünye anlamında... buna itirazı olan bayan varsa ayrı tartışalım. Nisâ(*) Sûresinin 124 . Ayetinde Mü’min olarak, erkek veya kadın, her kim salih ameller işlerse, işte onlar cennete girerler ve zerre kadar haksızlığa uğratılmazlar Nisâ(*) Sûresinin 127 . Ayetinde Kadınlar hakkında senden fetva istiyorlar. De ki: “Onlar hakkında size fetvayı Allah veriyor.” Kitapta, kendilerine (verilmesi) farz kılınan (miras)ı vermediğiniz ve evlenmek istediğiniz yetim kızlara, zavallı çocuklara ve yetimlere adil davranmanıza dair, size okunmakta olan âyetler de bunu açıklıyor. Ne hayır yaparsanız şüphesiz Allah onu bilir. !!!! nasıl bir halka gelmiş hala geçerli bir ayet,öyle bir zamanda kadına tanınan onca hak Nisâ(*) Sûresinin 128 . Ayetinde Eğer bir kadın kocasının, kendisine kötü davranmasından, yahut yüz çevirmesinden endişe ederse, uzlaşarak aralarını düzeltmelerinde ikisine de bir günah yoktur. Uzlaşmak daha hayırlıdır. Nefisler ise kıskançlığa ve bencil tutkulara hazır (elverişli) kılınmıştır. Eğer iyilik eder ve Allah’a karşı gelmekten sakınırsanız, şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır. Nisâ(*) Sûresinin 129 . Ayetinde Ne kadar uğraşırsanız uğraşın, kadınlar arasında adaleti yerine getiremezsiniz. Öyle ise (birine) büsbütün gönül verip ötekini (kocası hem var, hem yok) askıda kalmış kadın gibi bırakmayın. Eğer arayı düzeltir ve Allah’a karşı gelmekten sakınırsanız, şüphesiz Allah çok bağışlayıcı ve çok merhamet edicidir. Tevbe(*) Sûresinin 67 . Ayetinde Münafık erkekler ve münafık kadınlar birbirlerindendir (birbirlerinin benzeridir). Kötülüğü emredip, iyiliği yasaklarlar, ellerini de sıkı tutarlar. Onlar Allah’ı unuttular; Allah da onları unuttu. Şüphesiz münafıklar, fasıkların ta kendileridir. Tevbe(*) Sûresinin 68 . Ayetinde Allah erkek münafıklara, kadın münafıklara ve kafirlere, içinde ebedî kalmak üzere cehennem ateşini vadetti. O, onlara yeter. Allah onlara lanet etmiştir. Onlar için sürekli bir azap vardır. Tevbe(*) Sûresinin 71 . Ayetinde Mü’min erkekler ve mü’min kadınlar birbirlerinin dostlarıdır. İyiliği emreder, kötülükten alıkoyarlar. Namazı dosdoğru kılar, zekâtı verirler. Allah’a ve Resûlüne itaat ederler. İşte bunlara Allah merhamet edecektir. Şüphesiz Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. Tevbe(*) Sûresinin 72 . Ayetinde Allah mü’min erkeklere ve mü’min kadınlara, ebedi olarak kalacakları, içinden ırmaklar akan cennetler ve Adn cennetlerinde çok güzel köşkler vadetti. Allah’ın rızası ise, bunların hepsinden daha büyüktür. İşte bu büyük başarıdır. en sevdiğim öğüt.. Yûsuf Sûresinin 23 . Ayetinde Evinde bulunduğu kadın (gönlünü ona kaptırıp) ondan arzuladığı şeyi elde etmek istedi ve kapıları kilitleyerek “Haydi gelsene!” dedi. O ise, “Allah’a sığınırım, çünkü o (kocan) benim efendimdir, bana iyi baktı. Şüphesiz zalimler kurtuluşa eremezler” dedi. Yûsuf Sûresinin 24 . Ayetinde Andolsun kadın ona (göz koyup) istek duymuştu. Eğer Rabbinin delilini görmemiş olsaydı Yûsuf da ona istek duyacaktı. Biz ondan kötülüğü ve fuhşu uzaklaştırmak için işte böyle yaptık. Çünkü o, ihlâsa erdirilmiş kullarımızdandı. Yûsuf Sûresinin 25 . Ayetinde İkisi de kapıya koştular. Kadın Yûsuf’un gömleğini arkadan yırttı. Kapının yanında hanımın efendisine rastladılar. Kadın dedi ki: “Senin ailene kötülük yapmak isteyenin cezası, ancak zindana atılmak veya can yakıcı bir azaptır.” Yûsuf Sûresinin 26 . Ayetinde Yûsuf, “O benden arzusunu elde etmek istedi” dedi. Kadının ailesinden bir şahit de şöyle şahitlik etti: “Eğer onun gömleği önden yırtılmışsa, kadın doğru söylemiştir, O (Yûsuf) yalancılardandır.” Yûsuf Sûresinin 27 . Ayetinde “Eğer gömleği arkadan yırtılmışsa kadın yalan söylemiştir. O (Yûsuf) ise, doğru söyleyenlerdendir.” Yûsuf Sûresinin 28 . Ayetinde Kadının kocası Yûsuf’un gömleğinin arkadan yırtıldığını görünce dedi ki: “Şüphesiz bu, siz kadınların tuzağıdır. Şüphesiz sizin tuzağınız çok büyüktür.” Yûsuf Sûresinin 29 . Ayetinde “Ey Yûsuf! Sen bundan sakın kimseye bahsetme. (Ey Kadın,) sen de günahının bağışlanmasını dile. Çünkü sen günah işleyenlerdensin.” Yûsuf Sûresinin 30 . Ayetinde Şehirde bir takım kadınlar, “Aziz’in karısı, (hizmetçisi olan) delikanlısından murad almak istemiş. Ona olan aşkı yüreğine işlemiş. Şüphesiz biz onu açık bir sapıklık içinde görüyoruz” dediler. Yûsuf Sûresinin 31 . Ayetinde Kadın, bunların dedikodularını işitince haber gönderip onları çağırdı. (ziyafet düzenleyip) onlar için oturup yaslanacakları yer hazırladı. Her birine birer de bıçak verdi ve Yûsuf’a, “Çık karşılarına” dedi. Kadınlar Yûsuf’u görünce onu pek büyüttüler ve şaşkınlıkla ellerini kestiler. “Haşa! Allah için, bu bir insan değil, ancak şerefli bir melektir” dediler. Yûsuf Sûresinin 32 . Ayetinde Bunun üzerine kadın onlara dedi ki: “İşte bu, beni hakkında kınadığınız kimsedir. Andolsun, ben ondan murad almak istedim. Fakat o iffetinden dolayı bundan kaçındı. Andolsun, eğer emrettiğimi yapmazsa mutlaka zindana atılacak ve zillete uğrayanlardan olacak.” şimdi bunda herkes Yusuf un yakışıklılığını konuşur da başka adama saldırmış kadının sofra kurduracak kadar sağlam ayakta oluşunu kimse idrak etmez... "(Ey Kadın,) sen de günahının bağışlanmasını dile. Çünkü sen günah işleyenlerdensin.” hani taşlama dayak ceza ??? adamdaki medeniyete bak...aranızdan hangisi bu kadar ileri gidebildi... Nahl Sûresinin 97 . Ayetinde Erkek veya kadın, kim mü’min olarak iyi iş işlerse, elbette ona hoş bir hayat yaşatacağız ve onların mükafatlarını yapmakta olduklarının en güzeli ile vereceğiz. Nûr(*) Sûresinin 2 . Ayetinde Zina eden kadın ve zina eden erkekten her birine yüzer değnek vurun. Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsanız, Allah’ın dini(nin koymuş olduğu hükmü uygulama) konusunda onlara acıyacağınız tutmasın. Mü’minlerden bir topluluk da onların cezalandırılmasına şahit olsun. Nûr(*) Sûresinin 3 . Ayetinde Zina eden erkek ancak, zina eden veya Allah’a ortak koşan bir kadınla evlenir. Zina eden bir kadınla da ancak zina eden veya Allah’a ortak koşan bir erkek evlenir. Bu mü’minlere haram kılınmıştır. Nûr(*) Sûresinin 4 . Ayetinde Namuslu kadınlara zina isnat edip sonra da dört şahit getiremeyenlere seksen değnek vurun. Artık onların şahitliğini asla kabul etmeyin. İşte bunlar fâsık kimselerdir. Nûr(*) Sûresinin 23,24 . Ayetinde İffetli ve (haklarında uydurulan kötülüklerden) habersiz mü’min kadınlara zina isnat edenler, gerçekten dünya ve ahirette lanetlenmişlerdir. İşlemiş oldukları günahtan dolayı dillerinin, ellerinin ve ayaklarının kendi aleyhlerine şahitlik edecekleri günde onlara çok büyük bir azap vardır. Nûr(*) Sûresinin 26 . Ayetinde Kötü kadınlar, kötü erkeklere; kötü erkekler de kötü kadınlara; temiz kadınlar temiz erkeklere, temiz erkekler de temiz kadınlara layıktır.2 O temiz olanlar iftiracıların söyledikleri şeylerden uzaktırlar. Onlar için bir bağışlanma ve bolca verilmiş iyi bir rızık vardır. Nûr(*) Sûresinin 60 . Ayetinde Artık evlenme ümidi beslemeyen, hayızdan ve doğumdan kesilmiş yaşlı kadınların zinetlerini göstermeksizin dış elbiselerini çıkarmalarında kendileri için bir günah yoktur. Ama yine sakınmaları onlar için daha hayırlıdır. Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. çoğunun bildiği gibi yaşlanınca kapatmak gerekmiyor demek ki... rabbim elbet menapozu da bilir değil mi.... Ahzâb(*) Sûresinin 32 . Ayetinde Ey Peygamber’in hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer Allah’a karşı gelmekten sakınıyorsanız (erkeklerle konuşurken) sözü yumuşak bir eda ile söylemeyin ki kalbinde hastalık (kötü niyet) olan kimse ümide kapılmasın. Güzel (ve doğru) söz söyleyin. ee erkeklere sözü yumaşak söylememek ne güzel öğüt... hemen ümide kapılanlar düşünülünce Ahzâb(*) Sûresinin 35 . Ayetinde Şüphesiz müslüman erkeklerle müslüman kadınlar, mü’min erkeklerle mü’min kadınlar, itaatkar erkeklerle itaatkar kadınlar, doğru erkeklerle doğru kadınlar, sabreden erkeklerle sabreden kadınlar, Allah’a derinden saygı duyan erkekler, Allah’a derinden saygı duyan kadınlar, sadaka veren erkeklerle sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkeklerle oruç tutan kadınlar, namuslarını koruyan erkeklerle namuslarını koruyan kadınlar, Allah’ı çokça anan erkeklerle çokça anan kadınlar var ya, işte onlar için Allah bağışlanma ve büyük bir mükafat hazırlamıştır. ayrım bunun neresinde sizi bilmem de ben yaz yaz bitiremedim.. Rabbim ne güzel açıklar ayetlerini...
-
''Mükemmel'' doğa düzeninin amacı nedir?
ftoyd şurada cevap verdi: LUCAS başlık Dini Konular - Din - Dinler
Kuran olmadan secde tarifi... bu insanların putlar önünde yerlere eğilişinde... budistlerin heykellerinde... ellerinde yanan tütsülerle diz çöküp başlarını eymelerinde bu tamamen insan tabiatında var... en gelişmemiş hatta hala yamyam olarak kalmayı başarmış bikaç kabilede yaşayan insanlar bile inandıkları önünde tapındıkları önünde hem dans ediyor hem yerlere kapanıyor yardım dileniyor...merhamet dileniyor... bunun dışında ne islamı ne müslümanı bağlar demişsiniz... islamı da bağlar müslümanı da bağlar... bize diretilen ve ezberletilen hadisleri diyanet elekten geçirdi azalttı diye sesi çıkmayanlar gün gelir ana kaynağa hepten dönmeye ikna da olur... Allah diledikten sonra imkansız bişey yoktur...Ha hadisler meselesi okumam diyorum ama arada hiç mi yok kuranla uyumlu güzel anlatılar öğütler farklı bakışlar... elbet olacak ...ama sizin dayandıklarınız,, etrafımdaki inanmış çoklarının Kuran bilmezliği... olsa olsa önce kitap sonra hadis yer etmeli zihinlerde..ancak kitaptan nasibini almışlar hadislere farklı gözle yanaşır ... uyumlu mu değil mi kuranla kavrayıverir.. ama kitabı bırakıp hadislere dayananlar hiç kusura bakmasınlar müslümanım diye anca kendilerini kandırırlar...siz inanmayanlar bile saygısızlık etmediğiniz sürece ayet olmayana ayet diyenden daha kıymetlisiniz gözümde benim fikrimde benim kanımda... yetkili merci Yaratansa,, kurallar da yaratanın kitabındaysa ve siz ben Kuran a tabiyim diye dolanıyorsanız bi okuyun bakalım Kuran tek başına size ne diyor... ama yok nasıl bi toplum olmuşuzki "hocam şu elimle şunu şöyle tutsam ne olur,hocam kitabı şuraya değil de buraya koysam ne olur, hocam bin bilmem kaç kere şunu okusam şu mu olur, hocam biyolojik evremdeyim şunu bunu nasıl okusam,okusakta mı sakınsak okumasakta mı sakınsak ?? bulmuşsunuz meydanı islam şu islam bu ondan sonra... ben dünyanın en günah yüklü ,, en cahil,, en hatası bol insanı olabilirim arkadaşım ama sizin karıştırdığınız nokta bu inançsızlığınızda... hatayı ben yaparım yine ben yaparım... benim hatam kuran ya da islam hatalıdır genellemesini sağlamamalı sağlayamaz... O yaratan yücedir... kitabı kusursuzdur... kusurlu ve yanlış olan insanlardır ,,,uygulamaladır............. -
bu hesaplarda hata var mı yok mu?
ftoyd şurada cevap verdi: xshadowx başlık Dini Konular - Din - Dinler
x mal ölen erkek çocukları 1x kız =2x erkek, üç kız bu kurala uymaz amaan ben de 2 kız= 1 erkek x' i mal için kullandık madem 2 kız + 1 erkek toplam üç çocuk üç pay eder normalde 1 kız=x\4,2.kız=x\4 ,erkek x\2 erkeğin iki kız kadar pay hakkından yola çıkıp yazmıştım ama başına x mal koyunca odaklanıp kalmışsınız ona hatam için üzgünüm.. ne yaparsınız ... insan beyni işte.. onu o anlamda yazmamıştım ama neyse.. -
''Mükemmel'' doğa düzeninin amacı nedir?
ftoyd şurada cevap verdi: LUCAS başlık Dini Konular - Din - Dinler
namaz istinai bir durumdur çünkü Kuranda seninle birlikte namaz kılsınlar ,namaz kılmayı öğret ibaresi geçer ki ben namazımı kılarım öyle bizim dindar geçinen halkımız gibi kazalara da bırakmam bırakamam... kuran vaktinde kılınla başlar vaktinle kılınla biter... bunu da geçtim eskide yani kuranla sorunum olduğu zamanlar namazı gereği gibi öğrenmeden de ben inançla İnandığım Yaratan önünde secde ederdim yerlere kapanırdım demekki ibadetin çokta kuralı kalıbı olmayabiliyor... ibadet ne yapsan yaradana ibadettir... ""müslümanların en çok itibar ettiiği müslüman ve alim insanlar"" evet o kadar çok itibar ediyor o kadar çok yüceltiyor o kadar çok o kişilere dalıyorlarki asıl kitaba karşı tamamen zıt düşen bir kavramda olsa olduğu gibi kabul ediyorlar... Rabbim kitabında göğü direksiz yarattım diyor onlar direk sayısı veriyor... kıyameti soruyorlar bilgisi Allah katındadır diyor onlar cuma akşam kopacak diyecek kadar ileri gidiyorlar... hangi ülke de diyorum kabe de mi bizde mi akşamken ..tık yok.. öyle ya hak kalır batıl yok olur her zaman için... sevgili diyanet hadisleri eleye eleye bitiremedi de onca yıl o hadisleri ezberleyenlerin hükmünü kim kimden soracak... eledikleri o hadislere inanıp hayatını karartanlara ne olacak.. hadislere inanmamaya ve yalnızca Kuran da anlatılanlarla yetinmeye devam etseydin keşke... herkes kendinden sorumlu olduğuna göre.. kimse kimsenin yükünü yüklenmeyeceğine göre bize başkasının medyalaştırılmış hayatı değil... yaratanın bizden ne beklediği gerek.. tabi bu kelimeyede cımbızla atlamazsanız ..