Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

ftoyd

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    1.386
  • Katılım

  • Son Ziyaret

ftoyd tarafından postalanan herşey

  1. Ben alakasını tam çözemedim.. yakınlarına bakman yeterli dediğin insanlar,Türkiyenin neredeyse %70-80 lik kısmı.Daha yeni yiğenimi askere gönderdik,taa Bitlis e gitti,ölse oralarda laik değildi mi diyeceğiz..Dinimi fazlasıyla seviyorum ve laik-kemalist dediğin genel kavramın bütünleyici özelliğine ,şahısların hataları yüzünden leke sürülmesine karşıyım..Tıpkı malesef çoğunluk olan müslümanların hareketleri yüzünden,bir dine ve İlahına laf söylenmesi gibi.Ha bu arada,hiçte laik olmayan birinin oğlunun halleri gibi,ne alaka ne saksı,ne limon
  2. Savaşlar tamamen çıkar ve siyaset eksenlidir,dinleri bile alet ederken,insan tabiatında ki başkalıkları çekememe ve kendi gibi etrafında gurup isteme yönü vardır.Düşünün bi kere hristiyan aleminde ki savaşları,kan dökme olaylarını birde dinlerine bakın "düşmanını bile seveceksin".. Sizin tüm insanları aslında bir tutmanız,İsrailoğullarını saymazsak her din için geçerli.. Ademden gelme kardeş niteliğindedir her insan ayrım yapmaksızın, ha kadın erkek olayı ise doğaya ve bilime bile aykırıdır eşitlik ideolojileri ama bu demek değil ki,haklarda aşırı uç haksızlıklar olsun,dinlerde de yok zaten,kadın erkek ya bütün olur,ya birbirine elbise olur,ya erkek kadından çıktığını unutmaz, ya annelik babalık çok çok yüceltilir(haşa en büyük yücelikler Allaha mahsustur). Şimdi mesela siz tutup Taliban ı din eksenli diye sunsanız,ben dinsizliklerinden diyeceğim, siz tutup bana İran örneğini din adı altında sunsanız ,ben yine çıkıp aslında dinsizliklerinden diyeceğim.. Hatta dinim üzerine cihadı hakettiklerini bile savunabilirim .. çünkü ortada yeryüzünde bozgunculuk çıkarma ve müminlere zulm gibi nice kavram var,bi de Rabbimin Kitaplarda vurgulandığı adına ve dinine ve peygamberine sövdürmeleri daha da bi ayrı kavram.. Neyse,siz varsın ateist olun,ama dünyada ki bütün kötülüklerin savaşların kan dökmelerin en son sebebi din olabilir,hatta en son bile olamaz. Yukardaki bi arkadaşımızın,alıştırıldığımız kavramlarla ilgili yazısına gelince,bu tam tamına 70 yıl önce başladı. 1938 den bu yana,anlayana.. bunu yapanlar,70 yıl gibi bir sürede,bu kadar yol katedebileceklerini bile sanmamışlardır bence,o kadar çabuk kültürsüzlüğe uyumlu bir milletiz ki,millet gak deyip gözümüzü oysa,gık demeyecek haldeyiz. Şimdiye kadar bu 70 yılda gelmiş geçmiş bütün siyasi liderlerimizi *****************.. neyse,koç gibi gençlik yetiştiriyorlar,bizden sonrası hepten güme..ruhuna hep birlikte..
  3. buna kısas olacak,başka bişey değil,Rabbim boşa demiyor kısasta hayat vardır diye ama,yok,illa kötülük arttıkça artacak,illa suç oranı yaşanan korkunç olaylar arttıkça artacak ki,huzur bulsun bazı yaratılmış dumansız ateşten varlıklar. öldürdü mü birini,öldürün gitsin,kalksın dünyadan ,ama yok,yarın iki üç süre yatar çıkar,hazır alışmış daha fazlasıyla yola devam.. içeride de beslenir nasıl olsa,bi girer bi çıkar,suça devam..
  4. şeytanı da yaratan Allah tır,en az melekleri ,en az insanları, en az hayvanları, en az bakterileri, börtü böcükleri, en az yeri toprağı suyu yarattığı kadar.. yaratıcının varlığına inanan,şu an yeryüzünde olan onca kötü olayın sebebini de sorgulamaya başlar ki,bunlar Allahın Kitaplarında anlam bulur. Yaratıcıya inanmakta sizin sandığınız gibi,hissedilmediği halde beyinsel bir oyun değil,tam anlamıyla insanın dışında ,insandan bağımsız somut gerçekliklerle de yaşanabilen bir olgudur.Allah vardır, Kitaplar olsun olmasın hayatımıza karışmaktadır ve Kitaplar anlamadığımız bu metafizik olguyu yani varlığından emin olduğumuz halde bi türlü tarif edemediğimiz hayatımızdaki bu güçlü olguyu anlamımızı sağlarlar.Daha doğrusu asla tam anlamıyla anlayamasakta,anlamamızın istendiği kadarıyla anlamamızı sağlarlar,yani kullarına yetecek kadar.. Nuh un gemisi hakkında lütfen Tevrat ta ki ölçüleri ve zamanları daha detaylı okuyun...ayrıca evrimsel olguları da hesaba katın.. Onca inananın IQ oranı düşükte acaba,sadece ateistlerin mi IQ oranı yüksek,varsa bilimsel araştırma buyrun onları sunun,hatta sizinle birlikte IQ testlerine katabiliriz iddianıza bu kadar güveniyorsanız.Bakteri polen şu bu diyorsanız,Rabbim tufanda su kullanmadı ya da yeryüzünde toprak da yoktu demek ki,bence siz biraz daha inceleyin şu yaratılmış canlıları. Gemi ye gelince,aslında geminin yeri Kuran da açık ve net ,bi ara büyük bir coşkuyla kavramış ama sonradan araştırmamıştım.Allah ta ibret olarak nasıl olsa bulunacağını söylüyor.Bence bulunacak..Hep buluşlardan sonra diyenler,bulununca bu sözümü hatırlar İnşallah. Tıpkı şu an çalışmaları devam etmekte olan,ışınlanma olayının ,yani bir nesnenin bir yerden başka bir yere gitmesinin,göz açıp kapayıncaya kadar bir sürede gerçekleşeceğine inancım gibi.Yakında İnşallah Rabbim bu icatını da bilim adamlarına nasip edecek,diğer bütün icatların sahibinin Allah olması gibi..
  5. 5 duyu,ilginç yaklaşım..Ve 3 boyutlu dünya demek.. İnsanın yaratılışı ve özelliği üzerine Kutsal Kitabı yeniden oku kardeşim, bir insanı insan yapan en önemli özellik ve bu özelliğinin getirdiği ağır yük,arada atlanılan bi kaç ayette açık ve net bellidir.Ve gerçekten Allah kulunu en iyi şekilde yükler,başkasının yükünü farklı farklı çeşit çeşit yarattığı kuluna pat diye yüklemez(nice insanın yapmaya çalıştığı),Allah kulunun neyi nasıl kaldıracağını en iyi bilir ve ayarlar,bu yüzden Allahın rahmet olarak gönderdiği ,bir anlamda mucizesel yön kazanır,eğer okuduysan tümü,anlarsın burda neyi kasdettiğimi.. Gelelim 4 boyutuna,belki bakarsın sen de farklı alemlerde 4 boyutlu olarak anılıyorsundur.. Allah yaratır,etrafına bakarsan iyice,çeşitliliğe bakarsan iyice,görürsün Allahın neleri ne kadar çeşitlilikte yarattığını ve yaratabileceğini. Peygamberler insandır,en az sen kadar,mucizeleri kendilerine değil Allaha aittir.Tek başlarına sadece kuldur onlar,en az senin kadar.Sadece Allahın sisteminde seçilmişlikleri,kıdemleri farklıdır ki,onların derecesini Allah bilir yine.. Allah dilediğinden dilediği kadar tasarruf eder.. Kitaplar, boşa yaratılmadığımızın habercileri ve evrensel huzurlu yaşamanın şeriatları kuralları yasalarıdır . Kitaplara neden ihtiyaç olduğunu,Kitapların kendisi açıklar.. Melekler yaratılmışlardan yaratılmış ve Allahın tasarrufunu dilediği gibi yaptığı kullardır ki,nice kul kadar.. Allahın dileği dışına çıkamayan,Allah ne dilerse o kadarını bilen,Allah ne isterse o görevde bulunanlar.. şimdi onların neden yaratıldığını düşünmek,kendi yaratılmışlığımızı ve her yaratılmışı düşünmeye iter ki bizi,siz söyleyin,sizce neden Allah herşeyi yarattı ve yaratıyor,biz de dahil..
  6. Sana benden tek tavsiye,İslam sitelerinde cevap arama,asla bunu yapma,dini,hissettiğin enerjiden,inandığın ilahından yardım isteyerek araştır ve bekle.İnternet elinin altında,öğrenmen gereken konularda,Tanrın sana desteğini verecektir,yeter ki ondan yardım iste. Bu arada kendi fikrim kanaatimce "önce musevilik,sonra yahudilik,sonra hristiyanlı ve sonrada müslümanlık"demişsin, bunlar din olmadığı ve Kitap Ehillerinin ismi olduğu için,bunu birbirlerini takip ,kopya gibi düşünmek yerine,bir bütünün parçaları olarak değerlendirirsen,çoğu anlam yerine oturur.. Bana göre hepsinin dini İslam,zaten Allahın da katından indireceği tek din İslam..
  7. Bilimsel çalışmalarda neler kullandıklarını merak ettim doğrusu.. bence yanlış yerde yanlış konuda yoğunlaşma var.Çok acayip tiyolar ve fikirlerim var ve bunun mümkün olabileceğine inanılmaz inancım var.Araştırmalar eğer,dalga boyu,frekanslar şunlar bunlar gibiyse,sonuç alınamaması normal bana göre.Kutsal Kitraplarda bunların yaratılışı ile yani maddesi ile ilgili açıklamalar var aslında. Dediğim gibi,belkide ben şimdi kimya ve fizik alanında kendimi geliştirmeliyim ne dersiniz,oldum olası sevdiğim derslerdi,Türkiye koşullarında resmen zorla TM mezunu olmamı saymazsak(hep tarihten kalan bir öğrenciydim).. Neyse,gün gelir ıspatlanırsa,sakın sözlerinizi unutmayın(dünyada ateist kalmaz)..sakın... arada da olsa görünebilen şey,ıspatlanabilir demektir,neden olmasın..
  8. Haklısınız keşfedilebilirdi belki ama ya bilim adamları bunu hiç araştırmayı denemedikleri için sonuç elde edemiyorlarsa? Mesela siz bişeye baştan yok derken oturup neden cin araştırasınız ki? Nasıl olsa mitoloji,tarih derken göksel bir Kitaptan başka herşey elinizde ki bu semavi dinler,görülen cinler kısmı da malesef Allaha karşı özellikle yalancı ve dinde haddini aşanlar olduğu için(aman Peygamberlerle harmanlamayın) garip ve ciddi ciddi psikolojisi bozmuş tipler olunca, ee normal bu koşullarda bu düşünceler.Daha önce bu cinlerle ilgili bir olay anlatmıştım,bu olaya istinaden,cinlerin yoğun olduğu ortamda kamera kaydı olmayışını düşünürsek,bence ıspatlanabilir ve ıspatlanmalı olan kavramlar.Ben mi bu saatten sonra bilim okusam ne.. Ve bu arada,başta diyeceğimi sonra söyleyim, sizi yeniden gördüğüme çok sevindim.. Sizler gidince,yani alıştığımız isimler gidince,bence hoş olmuyor.Siz gittikten sonra bi ton insana sormuştum nedenlerini. Her neyse,aramıza iyi ki hoşgeldiniz.
  9. Yıllardır bizde bilim adamlarının,hiçte popüler olmayan medyanın bazı kanallarında,belki de yılda bir denk gelebilecek azlıkta ki sunumlarında,büyük tehlikeyi ve bu rakamları duyuyoruz.İster inanın ister inanmayın,şu gidişatta bir çocuk yapma ihtimalim dahi sözkonusu olamaz hatta,bu derece olacakları korkuyla bekliyorum.Hele hele Rabbim maşallah derece ölçer gibi bir vücut vermiş ki,insanların normalmiş gibi algıladığı güneşin tenime değen kısmı,bana hiçte normal gelmiyor.Sanırım yakında köstebeksel hayatlarımız olacak ne dersiniz,tabi kuruyan bitkisel hayat ve yok olan bütün hayvan gıda sektörü sonucu,artık denizlerden balık bulursak ne ala ki,sanırım kutsal Kitaplardan hareketle suların zehirlenmesi olgusu olmazsa,ki malesef en çok İncil de anlatılan bu hallere yaklaşıyoruz sanki.Çöküşe destek çok çok kötü şeyler yaşanacak ve çöküşle birlikte,dünyada ki tahribatı düzeltmeye kendini adamış insanlar ,bu toprakları miras alacak.. ve tüm düzelmeler ve güzel geçen bir evreden sonra,tekrar bozulmalar başlayacak ve müthiş son sanırım.. Herşeyin belirli olması ne tuhaf ama anlayana..Neyse,bilimle dini bağdaştırıp harmanladığım için fazla tepki almadan susmalı artık.. İnsanlarda ki maddi hırs olduğu sürece bu durumu izlemek dışında elden bişey geleceğini sanmıyorum.Sistem bu yüzden duruma el koyacak ve insana haddi bildirilecek sanırım..
  10. ben bir insandan herşeyi beklerim.. siz neye dayandırırsanız dayandırın.. bu yüzden de kolay etkilenmem.. tavsiye ederim.. dinli dinsiz, kardeş ya da değil, bizden ya da değil.. hiç farketmez.. insan davranışı her zaman ideoloji ile örtüşmez.. öyle olsa bir tane faiz yiyen müslüman, bir tane yalan söyleyen ya da sözünü bozan müslüman, bir tane zina eden müslüman, bir tane fakiri yolcuyu geri çevirmemiş müslüman,bir tane bir kez bile anne-babasına bağırmamış müslüman, bir kez bile harama bakmamış müslüman ,tövbeden sonra bir kez olsun günah işlememiş müslümanlar olurdu..bir dine inanmıyor oluşunuz,yansız yazabilme yetinizi engellememeli.Koca bir Kitabın ,sadece sizin inanmamanıza sebep gösterilen ayetleri yok,bi zahmet arada diğer ayetlere de bakın ve arada bile olsa güzel kavramlar olabileceğini keşfedin,bi zahmet..
  11. hala,şahsi araba derdinde,hala renkli giysiler ürünler derdinde,hala yığınla kimyasal atık oluşturma derdinde,hala doğum üstüne doğum derdinde,hala,hala ve halaaa.. istedikleri önlemi alsınlar,acilen nice fabrikanın kapatılması,arabanın şunun bunun ortadan kaldırılması gerekirken,bir süre doğum kısıtlandırması gerekirken,gölgeliklerle (şimdi ki güneşle ağaçta yetişmeden kuruyor) ağaç -bitki yetiştirmek gerekirken,şu bu.. önce bi felaketlerle yok olmaya doğru yaklaşıp dibe vuralım,sonra kendiliğinden önlemler doğa aracılığıyla gelir heralde. Şimdi sen yaşa,torunun varsın bitsin hesabı.Hep bana hep bana.. küresel ısınma hangi iş adamının umrunda ki,tutup bizim çeneler yoruluyor.Sıkıysa önlem alsınlar,anca sınırlı alanda sınırlı önlem ve aslında işe yaramaz bir plan olgusu.Dibe vuruş yakın,sonumuz Allahın takdiri..Hepimizi hayırlı ölüm diliyorum,Rabbim merhamet etsin..
  12. eee,bu sistemde tek düze eğitime destek verip,insanları normal eğitsel alandan uzaklaştıran ve İslamla alakası olamayan tarikatları,farklı dinleri destekleyenler düşünsün şimdi bu meyveleri.Birileri ekti,şimdide meyvesini beğenmiyor sanki.. dine karşı sertlik,asıl olan zavallı dinin suçu neyse .. insanlar faklı din suçlu nedense,hemen din.. yarın öbürgün ,bir ateist gurupta ya da dinsiz gurup,ortaya dehşet saçsa,tutup bütün ateizm felsefesini mi ve buna inananları mı yok edelim?insan unsurunun kendi başkadır,ortada ki temel kavramlar,dinler,kültürler,kabuller farklıdır. Hırsızlığın suç olması,hırsız kavramının olmamasını sağlamıyor.Ama siz illa kişi ile kavramı bir tutmakla uğraşıyorsunuz. Siyaset ve çıkar durumları,insanların kavramlarıyla oynadıkça,bunları kullandıkça,bakalım daha neler duyacağız.
  13. Hakaslar, Türk boyu olup Güney Doğu Sibirya da yaşamaktadırlar. Hakaslar 1900'lü yıllarda Sovyetler Birliğine katılmış, 1930 da Özerk bölge statüsüne kavuşmuşlardır. Hakaslar eski şamanizm inancına sahiptirler. Hakasların iki bin yılı aşan tarihleri onların bir Kırgız grubu olduğunu göstermektedir. Tanrı Dağı Kırgızlarının dünyaca ünlü büyük destanları Manas da bu tarihi olaydan bahsetmektedir. Manas Destanı'nın anlattığına göre Tanrı Dağı Kırgızları Yenisey bölgesinden bugünkü vatanlarına Manas Han önderliğinde göç etmişlerdir. IXX yüzyıl Çin kaynakları Kırgızlardan "Heges" veya "KieKiaSe" adıyla bahsetmektedir. Sonraki yıllarda Tanrı Dağı Kırgız boylarının Müslümanlaşma ve yaşanılan bölgeler arasındaki mesafenin uzak olması nedeniyle Yenisey Kırgızları'nın ayrı bir kimlik benimsemesini ve Hakas adını kabullenmeleri sonucunu doğurmuştur. Tüh,şimdi Hakaslar da Türk olamaz demek ki..
  14. Ordan burdan arama motoruna yazalım bu kavramı,bakalım tarihte türklerle ilgili neler çıkacak, hadi ben bi tane kestirme yoldan alıntı yapayım, "NİĞDE KÜLTÜRÜNÜN KAYBOLAN SAYFASI: KARAMANLILAR YA DA ANADOLU HIRİSTİYAN TÜRKLERİ Niğde'de yaşayan kültür mozayiğinin en ilginç örneklerinden birisini Karamanlılar oluşturmuştur. Karamanlı, Osmanlı İmparatorluğunun Karaman Eyaleti sınırları içinde Kapadokya bölgesinde yaşayan, Türkçe'den başka dil bilmeyen gelenek ve görenekleri de Türklerle benzerlik gösteren Hıristiyan Ortodoks topluluğu verilen isimdir. Karamanlılar Türkçe konuşup, eski Yunan harfleriyle Türkçe yazıyorlardı. Niğde Müzesinde bulunan mezar taşı kitabesi, Fertek Hamamı üzerinde bulunan kitabe, Fertek Yeni Camii (Eski Kilise) üzerinde bulunan kitabe, Hamamlı, Kumluca kiliselerinin üzerindeki kitabeler v.s. hepsi eski grek alfabesiyle Türkçe yazılmış metinlerdir. Karamanlılar kendilerini en güzel aşağıdaki dizelerde anlatmışlardır: Gerçi Rum isek de Rumca bilmez Türkçe söyleriz.Ne Türkçe yazar okuruz ne de Rumca söyleriz. Öyle bir mahludi hattı tarikatımız vardır. Hurufumuz Yunanice, Türkçe meram eyleriz. Karamanlılar kendilerine "Anadolu Hıristiyanı" konuştukları dile de "Yavan Türkçe" " "Sade Türkçe", "Anadolu Lisanı" diyorlar. Osmanlı arşiv belgelerinde bunlara "Zımmiyani Karaman" ya da "Karamaniyan" deniliyor. Karamanlıların yüzyıllar boyunca söyledikleri Türkçe manilerden biri de şöyledir. Birer birer saydım da yedi yıl oldu Diktiğin fidanlar meyvaya durdu Seninle gidenler sılaya döndü İstanbul yoluna diktim gözümü 1924 yılına kadar Anadolu’da yaşayan ve 1000 civarında eser veren Karamanlıların hepsi 30 ocak 1923 tarihli Lozan Mübadele anlaşması gereği 1924 yılında göç yoluna loyuldular. Atlarla, arabalarla, genellikle yürüyerek Konya-Ereğli’de toplandılar. Burada trenlerle Mersin Limanına taşınıp, kendilerini Yunanistan’a götürecek gemileri beklemeye başladılar. Gidecekleri meçhul ülkenin dilini bilmedikleri gibi çoğu denizi de ilk kez görüyorlardı. Yunanistan Hükümeti bu insanların dilini yasakladığı gibi saz çalmalarını, türkü söylemelerini, zeybek oynamalarını da yasakladı. f/d Bütün kaynaklarda Rum diye bahsedilen fakat Türkçeden başka dil bilmeyen, kilisede Türkçe ibadet eden bu insanların Türklüğü artık tartışma götürmez bir gerçekliğe dönüşmüştür. Karadenizin kuzeyinden Balkanlara inen Türk boylarının ( Avar, Peçenek, Kuman, Kıpçak, Uz ) Hıristiyan misyonerler tarafından Hıristiyanlaştırıldıkları bilinmektedir. Bizans imparatorluğu, bu Türk boylarını doğudan gelen Türk-İslam akınlarını durdurmak için Anadolu’ya yerleştirmiştir. Anadolu’ya yerleşen bu Türk boyları aynı zamanda Luvice, Palaca, Hattice ve Nesaca gibi farklı dilleri konuşan Anmadolu’nun yerli halkları ile etkileşimde bulunmuşlardır. Bu Türk boyları, Anadolu halklarının özellikleri gibi gelişmeleri de farklı olmuştur. Anadolu’da Roma-Helen kültürü yayılırken yerli halkın bir bölümü alfabesini almakla yetinmişlerdir. Bu insanların çivi yazısı öğrendikleri Asurlarla bir kan bağı olmadığı gibi Yunan alfabesini aldıkları kavimlerle de aralarında bir bağlantı yoktur.İsmail Habib Sevük, Yurttan Sesler kitabında Karamanlılardan "Dili bizim, kanı bizim, giyinişleri ve yaşayışları hep bizim olan bu Hıristiyan Türkleri sırf dinleri ayrı diye mübadeleye tabi tuttuk." diye bahseder."" Ne diyorsunuz Tarihle ilgili böyle yazılara?
  15. Hristiyan Türk,yoo,çokta sempatik olabiliyor kendi ortamlarında.Bunun,kulaklarını tırmaladığını hiç sanmıyorum. Hatta sizin gibi kardeşlerimiz için hep duacılar,onlarda sizi yani türkleri illa müslümanlıkla özdeşleştiremediklerinden herhalde. Hristiyan Arap bile normal geldi ama bu gelmedi demek,ilginç.Tabii,zaten müslüman olmayan başka türk devletleri de yok zaten..Değil mi,nasıl yaklaşım ,süper. Onca türk yazıtları,kitabeleri ve bu yaklaşımlar,hepten ilginç.Daha ne tür kavramlarımızla nasıl uğraşıyorlar,anlatsınlar bakalım,anlayalım.Pek bi merak edilesi geldi..Tarihi bile baştan yazıyor anlaşılan birileri ki,birileri de alıp anlatma ihtiyacı duyuyor olsa gerek..
  16. Sayın Artropod,kendimi sıkıntıya sokuyorum,çünkü,tam anlamıyla duygusal ,soyut kelimelerdeki çevirilerde bir sıkıntı değil,gayet somut kelimelerde de sıkıntılar yaşanabiliyor ve en sonunda bir noktada da pes diyorsunuz.Mesela şu göğüsü tomurcuk kızlar diye çevrilen kelime gibi.Ortada ,arapçadan çeviri için kullanılabilecek iki temel kavramdan biri sözkonusu iken,ikinci kavramdan türeyişle halk arasında yer etmiş bir halk dili ile çeviri yapılmasına tepki verilebilir.Ortada kızlarla ilgili en ufak bir durum yokken,birileri,yani çeviren birileri,bol bol kızları düşünüyor sanırım, tıpkı Huri nin de cinsiyetinin belli olmayışı gibi.Bu erkek elindeki sistemin (bence önemsenmesi gereken ve çözümü hiçte zor olmayan) ,akademik ve eğitsel bilir kişilerce sorun olmaktan çıkartılması gerekiyor.Yani din uzmanları değil,dil uzmanlarının çalışmaları gerekiyor. Gel gelelim kaynak durumuna,ben Kuran-ı Kerim i,son noktada dinin tamamlanması olarak görüyorum.Her Kitapta ki din İslam,her bir Kitap bir parça,her parça tek bir bütün olduğunda din tamam oluyor.Yani,İsa ya ,nasıl Tevrat ve İncil öğretildiyse,bizler de ,hepsini bilmek zorundayız ve bütünsellikte düşünmek zorundayız.Bana göre,birini okumaz ya da bilmezseniz,din yarım kalmakta ve tamamlanmamakta.Kitaplarda ,ana kurallar,insandan beklenen kavramlar hep aynıdır,gelgelelim,birinde soyun anlatımına önem verilir,birinde diğerini uygulayabilmenin koşullarına,birinde koşullar dahilinde ne yapılması gerektiği gibi.. Kısacası ,her Kitap ehlinin diğer Kitabı öğrenmeye ve düşünmeye iyi bir vakit harcaması gerekiyor bence.Nitekim,İncil ehli,Tevrat ve Zebur u okuyup öğrenmekte,ancak kliseler sayesinde,sanki Tevrat ı uygulamanın imkansızlığı üzerine İncil geldi diye,Kitaplarında hiçte olmayan bir kavramla sadece İncili referans almaktalar. Bunun yanlışlığına bir örnek vermek gerekirse,mesela Tevrat ta domuz eti pis ve yenmemesi gereken bir et olarak anlatılmasına karşın,bugün bir çok hristiyan ülkede fazlasıyla tüketilen bir et olması gerçekliği,bence onların diğer Kitapları geriye atmalarının getirdiği yanlış bir uygulamadır.Domuz eti pistir ve pis olarak kalacaktır.Eğer Tanrı sözünün değişmezliği ilkesinde düşünüyorlarsa ve bu yüzden kendilerince Kuran hakkında yanlış düşüncelere kapılıyorlarsa,bizde bu tarz kavramlarda ne yaptıklarını yüzlerine vurabiliriz sanırım. Ve bu arada,lanet kavramı,bizim kitabımız Kuran dan çok, bizim kitabımız Tevratta detaylarıyla verilen bir unsur ki,ben şahsen okurken resmen korkuya kapılıp bi türlü devamını getiremiyorum.Yani,Tevrat ehli bu kavramı kendi Kitaplarında okuyor,Kuran ehlinde değil.. yani sizin deyiminizle söylersem,"Yani,bir inançlıya göre,doğrunun kemale ermiş sadece bir şekli olması gerekmez mi?" evet,aynen öyle zaten.Ortada sadece tek bir şekil var,sadece birinde bir konunun bir yeri,diğerinde bir konunun farklı yeri anlatılıyor.Ama asla Kitaplarda,aynı konuda ,iki farklı durum oluşmuyor.Oluşunca da sorun Kitabın kendinden değil,dışından öğretilenlerde yaşanıyor.Bizim parantez araları gibi...
  17. veli,hep diyorum arapça öğrenmek lazım diye.Ya arkadaşlar,Allah aşkına biri bunu söylesin, veli ve dost kelimesi çeviriyi o şekilde yapacak kadar aynı kelime mi? kafama göre,az biraz bu yönde anlasamda ayeti,tam anlamıyla veli kelimesi elbet aklıma gelmez,insaf ya.. oturup,cilt cilt tefsir gerekmiyor ki,dost ile veli kelimesi çevirisi için. veli edinmesin,dinde veli edinmesin şu bu ,çok mu zor.İmam hatip liselerinden kopsunlar,dil tarih fakültelerinde önce türkçe ,sonra arapça eğitimi alsınlar.Allah ım anlamlandırdığı sezgisel anlamlara hamd olsun,yoksa meallere kaldıysak işimiz iş..
  18. ya yok böyle maçlar ya, dk lık anlar dk lık goller yarı finaldeyiz ,yarı finaldeyiz
  19. Allahım yarı final çok şükür
  20. Hamit GOOOOOOOOOOOOOOlllllllllllll 3-1
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.