-
İçerik Sayısı
2.083 -
Katılım
-
Son Ziyaret
-
Lider Olduğu Günler
2
İçerik Tipi
Profil
Forumlar
Bloglar
Fotoğraf Galeresi
- Fotoğraflar
- Fotoğraf Yorumları
- Fotoğraf İncelemeleri
- Fotoğraf Albümleri
- Albüm Yorumları
- Albüm İncelemeleri
Etkinlik Takvimi
Güncel Videolar
kaplan-200 tarafından postalanan herşey
-
Sevgili dostum diğer komutanlar kötüdür demedin benim Osman Pamukoğluna kötüdür demediğim gibi...Bu konulara benim kadar hassas olduğunuda biliyorum. yalnız benim söylediğim diğer komutanlardan hiç bir farkı yoktu olmadığı gibi daha iyi komutanlar vardı diyorum. Bu kanıya da ne Osaman Pamukoğlunun nede başkasının kitabını okuyarak vardım. Birde ben hiç bir yerde duymadım Osman Pamukoğlu şu partiye girsin diye.El üstünde tutulduğunuda sizden duydum. Çıkardığı bir kitap ve yoğun şehitlerin olduğu dönemde tv lere çıkıp yorum yaparken insanlar tanıdı... Parti kurdu bakalım kaç oy alacak ,siz gerçekten inanıyormusunuz buna ?
-
Kahraman ilan edilecekse Osman Pamukoğlundan Önceki ve sonraki komutanlarda kahramandı diyorum. Osman Pamukoğlu kötü bir komutandı demiyorum fakat diğerlerinden önde değildi demek istediğim. Özellikle 1992 yılında kurulan B timleri 1 subay haricinde diğerleri Astsubaylardan ve Uzman çavuşlardan oluşuyordu Hakkari ve kuzey ırakta bu timler destan yazmıştır. 1997 yılına kadar ele geçirilemeyen pkk nın yanlış hatırlamıyorsam zap kamplarını 1997 yılındaB timleri ve Tugayın komando birlikleri ele geçirmiştir. Eğer bir kahramanlık varsa 1997 yılında pkk nın kuzey ıraktaki kamplarını ele geçiren komutanlardır. Bunlara ister mafya deyin ister çete deyin. Bu konu üzerinde fazla yazmak istemiyorum ama lütfen asıl görmemiz gerekenleri görelim.
-
TÜRKIYE'DEN CAGDASLIK GÖRÜNTÜLERI
kaplan-200 şurada cevap verdi: dominik başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
Acaba ne demek ? Yahu arkadaş bu radikalin işi gücü yok elin kadınlarını takip ediyor, havuza girmemiş !! ne var bunda size ne ? Ya akp nin parmağı var bu işte yada Ergenekonun. :=) Tehtitle girmeşlerdir !:=) -
Onca yazının içinde bile 1 defa astsubay geçiyor,1992 yılında kurulan jandarma Özel harekat Dağ komando Tugayının emrindeydi ve kritik noktalara J.Özel harekat giriyordu ve başarıların bir çoğunu j.Özel harekata aittir.Kaç defa ne yazarak söz etmiştir bu özel harekattan? İşte asıl kahraman Özel Harekatın başındaki gurup komutanıdır. Çünkü emir verildikten sonra bütün teknik,taktik,insiyatif ve emir komuta gurup komutanındaır ve gurubu ile beraber sıcak çatışmaya giriyor. Yani masa başında harita üzerinde, çadır içinde operasyon yönetmek kahramanlık değildir.
-
Sevgili demirefe adam kendine kitap yazmış elbette böyle şeyler yazacaktır her yazdığına inamak mümkünmüdür şimdi osman pamuk oğlu ben çatışmaya girmedim,telsizle müdahale ettim diyebilirmi? Çok uzak bir zaman değil 1993 yılı. 1993 yılında onula beraber görev yapmış insanlara raslaya bilirsiniz o dönemin astsubayları hala görevdeler...! Buzul dağlarında askerlere silahın dipçiklerini yakın demiş !dipçikler yakıldıktan sonra pkk nın yuvasında girilen çatışmalarda dipçiği yakılan silahla asker ne yapacak hiç düşünmüşmü? verceği şehitlerin hesabını verecekmiydi? Ayrıca o kadar kahraman birisiydi neden görevini uzatmadı? 2 yıl mecburi hizmetini yaptıktan sonra gitti? Sevgili demirefe benim ne Osman pamukoğlu ilenede asker ile bir sorunum yok beni rahatsız eden taraf kendilerini kahraman gösteren ve gerçek kahraman subayları gölgede bırkamlarıdır. Bu tür konular benim özellikle dikkatimi çeker özellikle 1993 yılında görev yapan rütbeliler ile görüştüm yazılanların hikaye olduğunu söylüyor... İstiyorsanız özelden görüşelim bilmek istediklerini o dönemi yaşayanlardan öğrenin. Saygılar.
-
Şok ifade 10 kişinin öldüğü termos bomba olayının tutuklu sanığı Hikmet Topal, saldırının emrini Albay Cemal Temizöz’ün verdiğini söylemesi için baskı gördüğünü iddia etti. Mahkemeye 86 sayfa savunma veren Topal, “Komiser bana, ‘Komutanları lojmanlarından pijamalarıyla, makamlarında koltuklarından tutup alıyoruz. Cemal Temizöz seni kurtaramaz” diye yazdı. Diyarbakır Koşuyolu Parkı’nda 12 Eylül 2006’da termos içine konulan bombanın patlatılması sonucu 7’si çocuk 10 kişinin öldüğü olayın tutuklu 3 sanığından Hikmet Topal, o tarihte asker olması nedeniyle, olayın askerin üzerine yıkılmaya çalışıldığını iddia etti. İzmir’de yedek subay olarak askerliğini yaparken, olay tarihinde izinli olarak ailesinin yanında Diyarbakır’da bulunan Hikmet Topal, 23 Mart 2009’da gözaltına alınmıştı. Hikmet Topal, Burhan Güneş ve Murat Ekin’le birlikte yargılandığı Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne verdiği 86 sayfalık savunmasında ilginç iddialarda bulundu. Topal, emniyetteki sorgusunda, olaya kendilerinden bir gün sonra 24 Mart 2009’da gözaltına alınan Kayseri Jandarma Komutanı Albay Cemal Temizöz’ün de karıştırılmak istendiğini anlattı. ‘Seni kullanmış, anlat’ Hikmet Topal, Şırnak’ın Cizre İlçesi’nde görev yaptığı 1993-1996 arasındaki dönemde, kayıplar ve faili meçhul cinayetlerle ilgili gözaltına alınan Albay Cemal Temizöz’ü tanımadığını ancak kendisine bombalı saldırının talimatını verdiğini söylemesi için baskı gördüğünü öne sürdü. Topal, “Komiser bana, ‘Komutanları lojmanlarından pijamalarıyla, makamlarında koltuklarından tutup alıyoruz. Cemal Temizöz seni kurtaramaz. Seni cezaevinden kurtaracak adamı da aldık. Boşuna koruma Cemal Temizöz’ü. Seni kullanmış, anlat’ dedi” iddiasında bulundu. Topal, adının, soyadının ve görüntülerinin basına verilmeyeceği, her istenileni yapması durumunda işkence görmeyeceği garantisinin verilmesine rağmen, sözlerin tutulmadığını ileri sürdü. Ölüm kararı alınmıştı Topal, terör örgütü sempatizanlığına yönelik iddialara ilişkin ise 2001’de üniversitede iken terörle mücadele polisleri ile 7’nci Kolordu Komutanlığı’nda görevli subay arkadaşları olduğu için örgütün hakkında ölüm kararı aldığını söyledi. Sanıklardan Burhan Güneş’in, 2006’da PKK’nın YÖGEH isimli gençlik yapılanmasının Diyarbakır sorumluluğunu yapmasına rağmen, iddianamede ‘sadece bir öğrenci’ olarak gösterildiğini savunan Topal, “Burhan Güneş resmen korunuyor” dedi. Hikmet Topal, polislerin internetten, İzmir’deki Asansör Lokantası’nda Albay N.Ö. ve Yarbay Y.R.G. ile çekilmiş fotoğraflarını bulduğunu anlattı. Albay ve Yarbay’ın kışlada komutanları, dışarıda dostları olduğunu söylediğini ancak polisin buna inanmadığını belirten Topal, ifadeye komutanlarının yazılmak istendiğini öne sürdü. Askerle teröriste tavır aynı Kendisine Gaffar Okkan suikastının da sorulduğunu belirten Hikmet Topal, diğer sanıkların saldırıyı TİT adına üslenerek, siyasi bir kazanım elde etmeyi düşündüklerini belirterek, kendi üzerinden de siyasi kazanım elde edilmek istendiğini iddia etti. Topal, “Polisin de askere karşı tavrı teröristten farklı olmadığından, polis de işkence, tehdit ve şantaj yolu ile bu olayı üzerime yıkmak için olağanüstü bir hukuksuzluk uygulayarak, terör örgütünün ekmeğine yağ sürmüştür. Olaya geçirilen TİT kılıfı nasıl yırtıldıysa, yine olaya geçirilmek istenen asker kılıfı da yırtılacak” dedi. 2004’ten beri Diyarbakır’dan Ak Parti üyesi olduğunu vurgulayan Hikmet Topal, “Tek amaçları 29 Mart yerel seçimlerinden önce, ‘İzmir ve Diyarbakır’ı asker bombaladı’ diye Silahlı Kuvvetler üzerinden kara propaganda yapmaktı” diye konuştu. İddianamede, Hikmet Topal ve Burhan Güneş için 625’er, Murat Ekin içinse 845 yıla kadar hapis cezası isteniyor.(DHA) MYNET
-
Devrimi algıladığımız şekil vardır dedim.. Gençliğe hitabeyi size değil, içerisindeki milliyetçilik ve devrimcilik ilkelerinin var olduğunu anlatan en güzel,en anlamlı sözleri olduğundan yazma gereği duydum. Ayrıca Devrimcilik mi Milliyetçilik mi diye tartışmanın gerksiz olduğunu düşünüyorum çünkü ikiside birbirini tamamlayan bütündür. ''Yumurtamı Tavuktan çıkar ,Tavukmu Yumurtadan'' gibi bir şey.
-
Sanırım kendimi ifade edemedim ben devrim karşıtı değilim. Üstelik devrimde milliyetçilik gibi olmasa olmazdır, devrim istesekte istemesekte kendiliğinden oluşur diyorum. Milliyetçilik oluşurken devrimde kendiliğinden gelir bu olgular bir zincir halkası gibidir. Milliyetçilik ve Devrim insanlığın doğasında vardır. Fakat insanlık biterse bile devrim yinede devam eder anlaşamadığımız nokta belkide bu aradaki farktır... Milliyetçiliğin yok olmasını düşünmek hayalden öte değildir sevgili demir efe. Bu gün ve dün ülkemizde başımıza gelenlerin,karşı güçlerin milliyetçi duygularından kaynaklandığını unutmayalım.. Bu duygu insanın doğasında vardır bununla beraber devrimde insanın doğasında vardır. Daha önce söylediğim gibi; "Küreselleşen dünya, Sosyal bütünleşme, Dünyalıyız, Halkların kardeşliği, İnsan hakları" gibi süslü ve güzel kelimeler ile bizleri bu duygudan uzaklaştırıyorlar. Bizler bu duygudan(milliyetçilik) uzaklaştıkça kendileri bu duygulara daha fazla sahip çıkıyorlar. Ve sonucu ülkemizde görüyoruz! Halkların kardeşliği, İnsan hakları kimlere çalışıyor görüyoruz!
-
Devrim dediğimizde neyi algılıyoruz 1.hızlı ve köklü değişiklik. 2.İhtilal yani Toplum düzenini daha iyi duruma getirmek için şiddet kullanarak yapılan değişiklik. 1. Seçenekte doğanın kanunu olarak canlı cansız fark etmez değişmek zorundadır bunu kast etmiyoz zaten. 2. seçenkte ise Kitle halindeki bir toplumsal hareketile devrim gerçekleşir böylesi bir durumda da milliyetçilik devreye girer. Milliyetçiliğin olmadığı durumda devrim olamaz zaten?
-
Tekrar yazıyorum sebebini özetle ; Atatürk ilkeleri o zor dönemde milliyetçilik duygusundan kaynaklanmıştır o milliyetçilik duygusu diğer ilkelerin ortaya çıkmasında milli ihtiyaçların önde gelmesinden dolayı milliyetçiliğin büyük etkisi olmuştur diyorum. Bugün bile çağımızın dünyasına baktığımızda milliyetçilik şart olmuştur.(Milliyetçiliğin açılımını size yapma gereği duymuyorum, bazı arkadaşlar milliyetçilikte kendilerini bu safta görmek istemiyorlar) Bugüne baktığımızda her taraftan kıskaç altına alınmışız. Kendi ülkemizde neredeyse Türk demek Türküm demek suç olmuştur. Bunun yanında bütün kalelerimiz içten zapt edilmiş topraklar birer birer satılıyor ne kültürümüz kaldı ne gelenek nede göreneklerimiz temel kültürümüz dinimizin bile geteği ile oynanıyor. Böylesi bir durumda milliyetçiliğin şartına inanıyorum… Küreselleşen dünya, Sosyal bütünleşme, Dünyalıyız, Halkların kardeşliği, İnsan hakları gibi süslü kelimelerle oyun oynanıyor oysa bu kelimelerin altında Türklüğe hakaret serbest ediliyor Türklük eziliyor, bunun farkına varılmalı ve Türklüğü koruyarak kurtuluş savaşının ruhunu yaşatarak yeniden milli duyguları öne çıkarmalıyız diye düşünüyorum. Hem milliyetçiliğin hem de Devrimciliğin ayrılmaz bütünlüğünü rahmetli Mustafa kemalin gençliğe hitabesinde görüyoruz. Ey Türk gençliği ! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyeti'ni, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dahilî ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve Cumhuriyet'i müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri, şahsî menfaatlerini, müstevlîlerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi vazifen, Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur! Gazi Mustafa Kemâl ATATÜRK 20 Ekim 1927
-
Bir çok konuda size hak versem de Osman Pamukoğlu hakkındaki düşüncelerinize katılmıyorum sevgili demir efe Osman pamukoğlu nun Atatürkçülüğünü bilemem ama liderliğine inanmıyorum. 1993-1995 yıllarında 2 yıl tugay komutanlığı yapmıştır. O bölgede askerlik yapanlar bilir hatta onunla aynı dönemde askerlik yapanlarda bilir acaba Osman paşa sırtında 20-30 kg yükle ne kadar yol yürüdü kaç defa sıcak çatışmaya girdi.? Hepimiz biliyoruz ki tugay komutanı helikopterle emniyetli yere gelir etrafında etten duvar örülerek emniyeti alınır ve sonra sıcak çatışmaları telsizden dinler. Diğer tarafta da özel kuvvetlerin asıl kahraman subayları kuzey ırakta çatışmalara girer şehitler ve gaziler verirler kimsenin haberi olmaz. Emekli olunca da kitap yazarlar ve kendilerini kahraman gösterirler. 1993-94 yılında yapılması gerekeni yaptı ondan önceki Tugay komutanından farklı bir şey yapmadı..Ondan sonra gelen komutanda yapmadı. TV ekranlarına çıkarak ve yazdığı kitapla kendisini kahraman gösterdiğine inanıyorum. Konuşmalarına baktığımızda kendisinden başka herkes Hakkâri de görev almaktan korkuyor ,cesur ve kahraman Türk subayı yalnız kendisi! Oysa nice isimsiz kahraman subaylarımız var onlara haksızlık yaptığını düşünüyorum. Ne kitabında nede yaptığı belgeselde kahraman astbuyalardan, uzman çavuşlardan ve askerlerden söz etmiyor. Yanılmıyorsam yedek subaylardan(Asteğmen)biri bu konuyu mahkemeye vermiş ve yazılarında ve belgiselinde onlara da yer vermiş. Geçtiğimiz senlerde ceviz kabuğu programına konuk olmuştu paşanın biri adı kudret Cengiz paşaydı yanılmıyorsam. "Engizek Kartalı" olarak anıldığını söylüyordu kitabının adı ‘Engizek Kartalı-Terörle Mücadele Anıları (İstikamet 10. Köy)" görev yaptığı yer ise 2 yıl Maraş 2 yıl Sivas. Programı izlediniz mi bilmiyorum ama resmen bir komedi Sayın cevizoğlu sonunda dayanamayıp adama ‘,ya paşam sen kartal olduğunu söylüyorsun ama senin kanadını kırmışlar dedi. Uzatmadan asıl kahramanları görmüyoruz ve asıl kahramanlara haksızlık yaptığımızı düşünüyorum. Bu konu aslında başka bir başlık altında tartışılması gereken bir konudur fazla uzatmadan son vereyim. Saygılar.
-
Haklısınız sevgili Tengerin boşig Atatürkçülüğün ne olup olmadığını çok net bir şekilde görüyoruz söylediği sözlerden anlaşılamayacak gibi bir durumda yok.. Burada benim söylediğim her şey bu kadar açık ve net olurken başkalarının bu düşünceleri kendi kalıbına sığdırmaya çalışıyor olmasıdır. Elbette birden çok insanın olduğu yerde farklı düşünceler olacaktır fakat bu düşünceler o gerçeğin temeli ile oynayamaz sizinde söylediğiniz gibi temelin doğruluğuna inanıyorsa bunun dışında elbette farklılıklar olacaktır bu farklılıklarda devrimi yaratacaktır. Atatürkün temel ilkelerinden biri elbette devrimcilik fakat devrimciliği ilkelerin temeli olarak kabul edemeyiz çünkü Atatürk ilkeleri birbirine bağlı olarak bir bütünün ayrılmaz parçası olarak ortak özelliklere sahiptir. Örneğin bana göre Atatürk ilkeleri o zor dönemde milliyetçilik duygusundan kaynaklanmıştı. . Akla ve bilime uygun İlkelerin ortaya çıkmasında milli ihtiyaçların büyük etkisi olmuştur. Cumhuriyetçilik ve laiklik ise Atatürk ilkelerinin esasını oluşturur.o nedenle İlkelerin tamamı bir bütünün parçasıdır. Bir zincir düşünün halkalardan birinin zayıf yada kırık olması o zincirin bir anlam ifade etmediği gibi bütün ilkelerde birbiri ile alakalı olduğundan sonuçta birbirini tamamlar.
-
Düşüncelerine tamamen katılıyorum sevgili demirefe yüreğine sağlık. Şunuda söylemeden geçemeyeyim sorsanız herkes Atatürkçü !fazla uzağa gitmeyelim bu forumda bile o kadar zıt görüşler olmasına rağmen herkes ben Atatürkçüyüm diyor. Herkes kendi kalıbına uydurmaya çalışıyor . Bu ne demektir sizce asıl doğru olan ve her aklı selimin kabulü demektir. O nedenle Atatürkü tanımak gerekir saklanları görmezden gelinenleri bilmek gerekir. Dün Atamızın söylediklerini, dün ve bugün sözde Atürkçüyüm diyenler söz ''Türk''olunca faşistlik yine tersini düşünürsek dün ve bugün sözde Atürkçüyüm diyenler konu laiklik olduğunda kominist olarak görüyor. Kendilerini kominist ve faşist görenler bile ben Atatürkçüyüm diyor !
-
Sözde Kck AİHM'de...
kaplan-200 şurada cevap verdi: ''biji tirkiye'' başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
AHİM de olmasa bunlar ne yapacaktı ? Pkk terörüne terör örgütü deme,her tütlü yardım ve yataklığı yap çanak tut birde AHİMe git...Bu günlerde geçecek elbet ! -
Yine şehit cenazeleri yine kan ve gözyaşı
kaplan-200 şurada cevap verdi: kaplan-200 başlık Güncel Konular
Öncelikle şunu belirteyim her ne sebeple olursa olsun vatani görevi sırasında hayatını kybedenlere şehit denir. Bizim dinimiz bunu böyle emrediyor. Ayrıca ,Masumların ölümünde ve özellikle son günlerdeki eylemlerden ve ölümlerden hpg nin haberi olmaz elbette. Diyarbakırda öğrencilere patlatılan bombadan da haberi yoktu hpg nin...!Sonradan yakalanan terörist itiraf etti ..kimse yemez bu bayaty numaraları ancak kendi zihniyetine yakın insanları kanıra bilir. kendinizde yazmışsınız mermi çekirdeği kriminala gönderilmiş ne olduğu daha kesinleşmemiş ve yapılan yaygaraya bakın. Şimdi kriminal sonucunda mermi askere ait olmasa ne diyeceksiniz ? -
Arkadaşım sen bu haberi nereden okudun,kimden duydun bu olayı? Olay senin söylediğinin tam tersi olduğu söyleniyor yani vurulan genç başka bir kıza laf atıyor ve kızın yanındaki genç ile tartışıyor adamda çekip vuruyor. Olayın suçlusunu mağdur yaptınız hemen. Nereden alıyorsun bu baberleri söyleyin bizde bilelim,yanlış biliyorsakta düzeltelim.
-
Aktütün saldırısınada bulunan teröriste 17 kez müebbet istendi.
kaplan-200 şurada cevap verdi: ilker01 başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
Hiç birşey olmaz en fazla iki yıl(onuda sanmıyorum) yatar sonra topluma kazandırılmak üzere serbest bırakılır devlet dairesinde iş verilir. Türkiyede terörist olmak böyle bir şey !İranı hatırlatırım ,korkularından ne yapacağını bilemeyip iran'a yanaşamıyor,sebebi açıkça göründüğü gibi sonu idam ! -
PKK'lı terörsitler askeri lojmana roketatarlı saldırdı.
kaplan-200 şurada cevap verdi: ilker01 başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
dtp yine kaşıyor toplumu tahrik ediyor,kaç günden beri karakollar basılıyor mayınlar tuzaklanıyor,üniversitelerde olaylar çıkartılıyor gün geçtikçe tahrikler artırılıyor . Karakolları basan teröristlere karşı düzenlenen operasyonların durdurulması için yine eğitimsiz halkı kalkan olarak kullanıyorlar.. bazı yerlerde oturma eylemleri düzenleyip pkk propagandasaı yaparak insanları tahrik ediyorlar..Bu kan emici terörist çanakçılarınında amacı bu zaten. Bu çanakçılara tepki gösteren halk ise provakator oluyor faşist oluyor. Bu tahriklere rağmen az bir insan kitlesinin tepkisine bile bunları mhp kışkırtıyor diyorlar. Yahu arkadaşım bu işin mhp si chp si yok,bu tahriklere birilerinin dur demesi gerek bunu diyecek olanda hükümettir. Bir terör örgütüne bu kadarda taviz verilmezki!Yoksa muş'ta olan olayların aynısının olacağı açıktır ve kimse bunun önünede geçemez. Merak ettiğim konu ise her gün bir karakol basan taeröristlere karşı yapılan operasyonların durdurulması için dtp nin canlı kalkan olarak düzenlediği organizasyona çaktırmadan bdp ve pkk ya çanak tuanlar ne diyecekler. Yapılan bu tahrikler toplumsal tepkimi oluyor?insanım diyen vidan sahibi olan birsi pkk ya karşı yapılan operasyona dur diye bilirmi? Ozan arifin sözlerini hatırladım, gerçekten birgün bu terörü halk bitirecek ! -
BDP milletvekilinden küstah açıklama BDP Milletvekilleri ve Belediye Başkanlarının katılımı ile operasyonlara dur demek için yapılan yürüyüşte konuşan BDP Bitlis Milletvekili Nezir Karabaş, adeta devlete meydan okudu. Karabaş, "Bu politikayı ve bu savaşı sürdürürseniz, iddia ediyoruz, yemin ediyoruz Kürt halkı yaşamı cehenneme çevirecek" dedi. BDP tarafından yarın Lice'de yapılacak olan "Canlı Kalkan" eyleminin startı, onbinlerce kişinin katıldığı yürüyüşle verildi. BDP Diyarbakır İl binası önünde toplanan kalabalık, askeri operasyonlar ile İran'daki idam ve tecavüz olaylarını protesto etti. Yürüyüşe BDP'li Milletvekilleri Osman Özçelik, Nezir Karabaş, Yüksel Genç, Yazar Aziz Nesin'in oğlu Ali Nesin, BDP'li belediye başkanları, sivil toplum örgütü temsilcilerinin yanı sıra binlerce kişi katıldı. Yürüyüşte PKK terör örgütü ele başı Abdullah Öcalan posterleri, PKK bayraklarının açıldığı yürüyüşte yaşlı kadınlar çatışmalarda öldürülen PKK'lıların fotoğraflarını taşıdı. Siirt Milletvekili Osman Özçelik de konuşmasına Kürt dil Bayramını kutlayarak başladı. Bahar ile birlikte bölgede artan askeri operasyonlara dikkat çeken Özçelik, "Tankları, helikopterleri ve uçakları Kürdistan topraklarını bombalıyor. Biz bunu durduracağız" dedi. Kardeşlik ve eşitlik konusuna değinen Özçelik, "Osmanlı'dan biliyoruz sizin kardeşlik anlayışınızı. Kardeşlerinizi katlettiniz, sürgünlere gönderdiniz, zindanlara attınız. Biz bu kardeşliği istemiyoruz" ifadelerini kullandı. Özçelik'in konuşmasının ardından bu kez Bitlis Milletvekili Nezir Karabaş bir konuşma yaptı. Kürt halkının taleplerini çözeceğiz, operasyonları durduracağız dendiğini anlatan Karabaş, şöyle konuştu: "Annelerin gözyaşını akıtmayacağız dediler ve 12 eylül faşist anayasasını değiştirip Kürt halkının demokratik siyasal sorunlarını çözeceğiz dediler. Esir alınan teslim alınan kürt çocuklarını serbest bırakacağız dediler. Kürt halkının dilini kültürünü özgürce ifade etmesinin yolunu açacağız dediler ve bugün biz neden alanlardayız, siz neden alanlardasınız, çünkü geçmiş yıllardan daha da kat ve kat kirli bir operasyon başlatıldı." Geçen yıl seçimlerden hemen sonra belediye başkanı parti yöneticilerinin tutuklandığını anlatan Karabaş, şunları söyledi:"Biz şunu söylüyoruz ve çağrı yapıyoruz Ankara'ya. Avrupa'ya ve Türkiye'nin destekçisi Amerika'ya çağrı yapıyoruz, diyoruz ki bu başlangıçtır, 90 yıldır süren inkara boyun eğmeyen, 30 yıldır süren savaşa katlanan ve boyun eğmeyen kürt halkı eğer bu politikayı sürdürürseniz, savaşı sürdürürseniz iddia ediyoruz, yemin ediyoruz kürt halkı yaşamı cehenneme çevirecek. Kürt halkı Ortadoğu da yaşamı kilitleyecek ama artık kürt halkının verdiği mücadele kahramanca yıllardır bedelini veren gerilla ile sınırlı olmayacaktır. Kürt halkı eylemleri ile kentleri, yolları, caddeleri yaşamı kuşatacak buna söz veriyorum." MYNET.COM
-
Ne alaka şimdi sanki bu olayları ilk defa yapıyorlar.Haber yorumlarında ise tam tersini söylüyor pkk yandaşları olay çıkarmak için laf atıyor ve propaganda yapıyor deniliyor. Muğlada yaşayanlar söylüyor olayları yapanların bir çoğu inşaat işçisi diye ...
-
Ne ile imha edecekti gördüğü mayını ayağıyla müdahale edecek değilya ! Tğmen istkamcı ve görevi o mayını imha etmek, mesleğin riskleridir bunlar üstelik Teğmen dediğin devletin subayıdır ve en az 10 yıl kendi branşında eğitim almıştır. Hem işin riskini hemde kanunu nizamı biliyordur kendi insiyatifini kullanmış olazmı ? Art niyetten başka birşey değildir bu yazılanlar.
-
yazımı tepki olarak algılamayın,daha öncede yazmıştım okudunuzmu bilmiyorum hiç kimse kendi uydurduğu senaryoda kendisne böyle rol vermez diye. Yani bende size hak veriyorum.Farklı düşündüğüm konu akp (tavanından desem daha doğru olur)den çok kendisine rakip olan ve zamanında kendisine ve çevresine yakın olanlardan birinin yapmış olduğu düşüncesindeyim dedim.
-
Sevgili yılmaz sizce yerine geçecek olan seçimleri kazanabilecekmi? ben sanmıyorum. Kılıçtar oğlunun o oyları alması tabanından ve akp ye karşı tek rakip olduğundandır,yani her düşünceden mecburan oy almak zorunda kaldı. Tabiki bu benim düşüncem fazla siyastten analamam ama benim gözlemlediğim bu.
-
Arkadaşım ne kocası ne hırsızlığı ben komplonun nereden geldiğini tahmin ediyorum (açıkça şüphelendiğim sarıgül) Senaryonun içinde kocasının ve hırsızın falan rolünü bilmem.
-
İktidardan daha çok, kendi içinden yada kendisine rakip olanların bu komployu yapma ihtimali daha çok gibi gözüküyor... Bu bir gerçek ki Baykal giderse chp de dsp gibi eriyip gider chp li olupta bunu baykala karşı olanlara soruyorum kim var başka? Baykalın onca yıl tecrübesi var,en yakın rakibinin bile en fazla bir belediyelik çevresinden başka neyi var...?