LostsouL tarafından postalanan herşey
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
aldanıslar orada kaldı aldatıldı ahım vardı aldatıldım ahım aldı yalvarıldım vahım oldu aldanısta masum oldu yavlarısta yuzum soldu dikene battı yalanın agzı yatsılarda mumlar öldu.. düsümü böldu sevgi cölunun ölüme çeken o kavuran nefesi aksamında leşime baktım peşime takılan adın kazıdım ümidi caldım ahı yanıma vardı vahımın şarkı yaptım dinledikce agladım..gözyaşı.. insan umduu tasıdı kimisi kırdı umudu lakin kimini sahip oldugu tek şey oydu hepsi buydu.. yohksulluk korkusuyla ömru servet pesinde harcayanda gördum fakirligin özunu cevirdim yuzumu.. dostumundu teklif dusmanında ısrar..acaba nereye kadar surer bu ısrarlar?? yalanlara radar olsan neye yarar zararın durusu karın elmi sallar..batan gunes yine dogar.. batan gemi yatan mezar azaar azar kazar mesar kumar umar arar yazar kader kime cıkarsa bahtı tahtı hepkapar tanrı bunu hep yapar salla gitsin arzular gemiler zaten kayıp yolla gitsin mektuplar adresinmi kayıp zorla guldu amalar aglamkmı ayıp korlayandı umutlar gecen gunu sayıp yorki aklını hakkını sorgula gecen düne bakıp.. kac tabut gömulecek yer altına ve kac kişi gidecek habersis uzaklara kac yalan yıkacak guvenleri kac satır yasılacak kader kitabına ve kac dua ediceksin tanrına kac damla gosyası dokeceksin ugruna kac yarın bekleyeceksin sonralara kac gozyası.. tasanın etrafında gesgin olmus insanlar kısacık molalarda tanıdılar mutluluk denilen kelimeyi ve tanrı bahşetti cile doldu hile koydu adını gunahın sille vurdu illeler inatcı yordu sınava tabi tabiat ananın evlatları rabbi tanımadı.. kimisi kufretti yaradana zulmetti kendine hukmetti paraya coguna paralar sıktı kursunu yaralar actı durumu battı dunya malı ucan halı kırılır dalı her agacın yıkılır her bina afette gofret bedenindir o dokulen tuslu yaslar haslar yusunu yıka yuzunu husnunu her adem tanır geçici bir dövmesin sen şeklini cizdi tanrı topraklara vakti gelince kazma kurekle silineceksin.. dayanacagın bir duvarın yohksa ogren kuvete dayanamayn adalet aciz adalate dayanamayn kuvvet zalimdir hakkım isterim payıma duşen herseyi alırım dusuncesi haksıslık oyunlarında hakkı yendi rengi kactı yaşamın derdi sardı yaranın acısı tacı attırdı krala dahi bir omur fani bir umut hani tebessum vahi kabusum gani yasdıklarım yasacaklarımn guvencesi.. kac tabut gomuelcek yer altına kac kişi gidecek hebersis uzaklara kac yalan yıkacak guvenleri kac satır yasılacak kader kitabına kac dua edeceksin tanrına ve kac gostyası dokeceksin ugruna kac yarın bekleyeceksin sonralara kac gosyası.. neden ölüyorsun anne..? -vaktim doldu sıram geldi.. -hayır..sakın korkma birtanem -ölümde hayatın bir parcası... vakit varken tomurcukları topla zaman hala ucup gidiyor ve bugun gulumseyen bu cicek yarın öluyor olabilir..
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
cıkarken yazıcaktım ama sanırım birasdan cıkarım ben..simdiden baslıyayım yazmaya.. neyse..senle konusmayalı nerdeyse dort ay olmus..belkide uc..sanki yaz tatiline cıkmısıs ara vermisis bişilere ve simdi yine bıraktıgmıs yerde bulusmusus gibi.. tuhaf.belkide bi suru abuk subuk sey yasadık neler paylastık..bir ömrun kıyısında gezindik saatlerce..oysa basladıgmıs yer kucuk bir su birikintisiydi bizim..simdi okyanusun kalinde yuzen iki yunus balıgı gibiyiz.. birbirimze bi kac ask kadar gec kalmıs olmasaydık keske..hep yanlıs gidenlerin ardından yorulmasaydık.. bazı geceler neerde oldugunu ne yaptıgını dusunmek icin kendimi zorlardım..oysa sana dair aklımda kalan butun anıları butun goruntuleri butun yazıları toplayınca sana aslında ne kadar usak oldugumu hissettim.. kimbilir belkide sende bu ulkenin bir ucunda beni dusunuyordun hemde o an o dakika ama sende farkındaydın ne kadar uzak oldugumuzun.. benim tuhaf raatsıslıklarım vardı sevmeye engel..seninse sıradan bir sevgiye fazla gelicek bir yuregin.. belkide bunu hissettigim iicin korktum senden..ama sonra farkettimki sıradan biriinin sevgisyle bile mutlu olabiliyordun sen..oysa ben sana yeni bir ruya yaratıp verebilmek isterdim..hicbirzaman yapamıycagım birseyi.. neyse.. bunca zaman sonra seninle yeniden konusmak seni yeniden gormek ve sana gorunmek bence guzeldi..sen ne hissediyorsun emin deilim.. ben deişmedim..sanrım deişmemde kolay kolay..ama gordugum ve hissettigim kadarıyla sen cohk daha tatlı ve guzelsin.. varlıgın icin tanrıya tesekkur ederim...
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
yorki aklını hakkını sorgula dune bakıp.. nolucakki bir sise daha icsen.. bir yudum daha alsan susuzlugun dinicekmi sanıyorsun bir kadın daha öpsen sehvetin sonucekmi bir yalan daha soylesen gercekmi olucak.. soylsene tasanın etrafında gesgin olmus insanlar mutluluk kelimeye öyle uzakki kimisi kufretti yaradana zulmetti kendine hukmetti pparaya dökulen tuslu yaslar haslar yuzunu yıka yuznu huznun her adem tanır gecici bir dovmesin sen seklini cizdi tanrı sonra sonrası yohk işte kac sokak geciceksin daha yeni bir cıkmas bulmak icin kac film isleyeceksin hayaller kurmak icin ve kac satır daha bosluga kc sise daha yohklıuguna kac kufur daha caresislige kac karın agrısı varlıgıma sonra kac kurek toprak yeticek gunahlarımı gömmeye ve kac dua ediceksin bana sebi özgur bıraktım die...
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
sabahın körunde maas almak icin bankanın onunde kuyruga giren bir kadınla konusuyorum ne zamandır ne yalanlar soyledim.. neler anlattım.. karnım agrırdı gulerken.. aglardım giderim dediginde.. resmini bile gormeeden sabahın korunde maaş almak icin bir bankanın onunde sıraya giren bir kadınla konusuyordum sabahlara dek.. eski kocasından bahsederken aldıgım ultimatonları kayıt ederdim loglarıma sabahları uyanınca onu öpmeliyim.. öglenleri evi arayıp ne yaptıgını sormalıyım.. aksamları arada bir alıp onu sinemaya gitmeliyim.. ve cocuk icin ısrar etmemeliyim.. sabahın körunde maaşını almak icin bankanın onunde sıraya giren bir kadına tutuldum ben gri renkli diz ustu mini etegi mavi renkli cicekli desenleri olan gömlegi ve altı santimlik topuklu siyah ayakkabıları siyah cantası kolunun altında... bakıslarında yorgunluk sözlerinde durgunluk avuclarında telaş vardı ve ben ne zaman ona seni istiyorum desem.. beni isteyecek kadar buyumedin sen...derdi.. tek kişiyim ben hala...butun o sankilerimle ben... sabahın körunde maasını almak icin bankanı onunde sıraya giren bir kadının yanında duran adamım ben.. sağ elimde bastonum...sol elimde boşluklarım orta yas ustu bir kadınla hoşluklarım kuru sıkı kurgulanmıs sarhoşluklarım aksamdan kalma kayboluslarım simdi sen yorgun bakıslarında kayboldugum kadın en cohk bana `oğlum ` demene tutulmusum.. gechti.. sen ihtiyar kadın.. hersey gechti.. üzgünüm...
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
karın agrısı muz kabugu..aksamdan kalma bas agrıları..alkol kıvamında şiirler..kafiyesis uyaksıs sacma sapan cumleler..askere giden bir cocugun gecesinde turku soyleme raatsıslıgı..en buyuk asker bisim asker deil..bisim asker korktugu icin buyuk asker diyorus bis ona kimse sesin cıkarmasın..bunları yalan bunlar oyun herkes farkında kimse sesin cıkarmıyor..karnım agrıyor sevdigmi kadının kokusu uzerime sinmiş kim gorse beni cohk tatlısın dun gece kimle seviştin diye soruyor..ben soyliyemiyorum..cunku yohk artık o..bir daha bu kadar guzel kokmayacak tenim..elleirm titriyor..dizlerimde derman yohk.. o ellerin tuttugum siyah sacla kadın artık yohk.. b,ileklerim kesmek istiyorum tütünü kagıda sarıp icime cekmek.. gozlerim kararıyor tadın kokunu icine cektigimden beri nefes alamıyorum ben.. bugun sana sarıldıgımdan beri kismeye dokunamıyorum ben yarın sensis uynadıktan sonra kimseye guvenmicem ben.. ve uzuntu ve muz kabugu..cıglık cıglıga halaylar.. bir kına gecesi deil bu bir dugun atrefesi deil askere giden bir gencin ruhuna enjekte edilmeye calısılan cesaret ilacı.. oysa herkes bilir..askere gidende yalnızdır geride kalıp onu bekleyende.. ve ben tum bu sacmalıgın tam ortasında karnı agrıyarak tuvalete giden figurandan baska bir halt olamam..ve hayat devam eder.. bekledigim otobus bugun vaktinde gelir..benim biletim olmas.. ve yine yururum kabul edilebilir ölcude ve anaysada hala yeri yohktur beni ulkemi sevme olasılıgımın yusdesi.. sonra karnım agrır uyanırım uykudan..parmaklarımda murekkep isleri.. bu kalem benim deil..kim umrunda.. bu kelimlerde benim deildi zaten.. ama simdi kullandıgım icin mulikyeti bana gecti.. canım sıkılıyor.. tum bu karmasanaını icinde rusgarın dinmesini beklemekten sıkıldım.. hadi simdi unut bunları.. işte ben karnı agrıyan sıkıntılı cocuk.. seni gibi tatlı kendi halinde anltılamayacak birseyin hayaline dusmusum.. bırak seni abaratayım..ki abartmannın bir anlamı olsun keske butun abartmalaarım senen kadar gusel olsaydı.. yohksun..
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
kadın durup dusunur..: sen cohk meshguldun der.. adam kadını gozleri icine bakar..:ben her zaman meshguldum ama sen her zaman arayıp buldun beni... simdi ne deişti..artık kelimlerin ve zamanın eskisinden dahamı degerli.. ve benim gibi gereksis adamlarla paylasmak geregi duymuyorsun... kadın anlamsıca bakar..yutkunur..:sacmalıyorsun..der seni uzmek yada kırmak istemiyorum... ne icin uzuceksin beni..arada bir arayarak hatrımı sorarakmı... kadın gozlerini kacırır...:seni goruyorum iyi oldugunu biliyorum bu bana yetiyor der... adam gulumsemeye baslar...:anladım..demekki sende digerleri gibi olmayı oynamayı ogrenmissin..bunun icin sevindim..artık sende onlar gibiysen kimse seni incitemes... soylesene son bir kac aydır hic bi sorun yohk dimi hayatında..hersey yolunda gidiyor..yanılıyormuyum?_..diye usteler adam sert bi sekilde hersey yolunda...bunu nasıl anlıyorum biliyormusun..cunku hersey yolundaysa sorun olmadıgı surece bunalıma girmedigin surece birini yanında istemediign surece sen beni asla aklına getirmiyorsun..!!!... kadını gozleri kızarmaya baslar...: yanılıyorsun..hicbisi yolunda gitmiyor... artık kendi basıma ustesinden gelmeyi ogrendim bunların...der...bunu derken kendisi bile tam olarak emin deildir ne dediginden.. adam basını öne eger..: o halde haklısın...beni aramadıgın icin kızmamalıyım sana..cunku artık kendin halledebiliyorsun sorunlarını..bir daha asla hayatına mudahale etmiycem...uzgunum verdigim rahatsıslık icin.. kadın umursamasca..:nasıl isterse oyle olsun..der ve arkasını dönup gider... adam..:beni silmeye öhyle hazırsınki..keske sana mesaj yasmasydım kusura bakma..rahatsıs ettim..iyi geceler... ve kadın bakma geregi bile duymadan uzaklasır..ileriki yolun kösesinde bir adamın yanına gelir...yavasca elinden tuar..ve adamın onu izledigni bile bile o adama sarılır... adam ceketinn yakalarını kaldırır ve ruzgara inat yurumeye baslar..cunku bilir..o elinden tuttugu adam kadın yalnız kalınca olmıyacak..ve kadın yine ona gelicek..yıkılan surlarını yeniden onarması icin..
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
yine bir mayıs gunu yeni bir dostum acı icinde uyanmıs tatlı bir sızı sol kaşagında cohk uzaklara giden bir otobusun 7 nolu koridor kenarı koltugunu ayırtmıs kendine harekat saati bir sabah erkenden gelmiş.. bir mermini namludan cıkması gibi... o sırada bir cocuk parkının tam ortasında gözleri yaşlı bir kaydıragın yarısında ve en uzak yerinde annesine inatla aglamakta.. bir umudun ayak izlerini suruyorum bir mayıs gunu bir dostumu kaybettim bir cocuk aglattım ve o gun bugun yuregimde bir cift cığlık... 1 mayıs 99 basrılı bir intihar girişiminin ardından.. O başardı...
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
bir mayıs günü bulutlu uzgun sıcak ve karamsar bir hava dunyaya yeniden gelmenin sevinci ve bir dunyayı yitirmenin huznunu tasıyabilecek kadar agır.. herhangi bir mayıs gunu uzagı goremeyecek kadar bulanık yakını duyamıyacak kadar sessis buyuk bir korku öncesi moral sohbetleri ılık bir ögle üzeri yalnızlık kacamagı bir şişe icki ve bir sarma tütün acı verici kesici bir alet... bir arka sokak muhabbeti üzerimde kanlı ceketim bir kolum sarılı ardımda yarı baygın bir hayat ne aradıgını bilmeyen ustune ustluk tum bunlar yetmesmiş gibi yolunu kaybetmiş bir yolcu bir aksam uzeri bu olsa gerek sürü sürü kusların sarkıları bir sela`yı cagırıyorlar umudu uzak..sevinci uzak hüznü hep koynunda tasıyanların sela`sını.. koyu gri bir bulut günesin dogup batmasının ciceklerim icin bir önemi kalmadı ve kan icindeki sol kolum cohktan kabuk bagladı `Hayat böyledir dostum` diyordu bir dostum.. `Hayat bir sarkacın iki mutluluk arasında gidip gelmesinden baska birsey deil..` 1 mayıs 98 ilk basarısıs intihar denemesinin ardından...
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
güneş acınca gölgeye kacıyorum cünkü günese bakınca gözlerim yanıyor... yağmur yagınca semsiyemi acıyorum cunku yagmur yuregimin yangınlarını sönduruyor... rüzgar esince penceremi kapatıyorum cünkü rusgar artık kokunu bana getirmiyor... seni seviyorum dersem korkma sen ne gunes ne yagmur nede rusgar deilsin.. sen sevgilimsin... 17 nisan 98 dizdize kalmıs iki bos sandalye yalnızlıga calınan sarkılar sarhos bir umutsuslugu beklerken ellerim biliyorum her zamanki gibi unut diyeceksin.. seninle gecen gecenin yarısında eski bir sevgiliyi hatrlamak gibi.. senin yerine yanlıslıkla onun adını söylemek gibi... yanlıs anlama sadece yanlıslıkla... bu yanlıslıklar komedyasında...
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
şimdi bundan önce, sonra hep birseyler bekliyorum bana uzak , sana yakın ölümden biraz önce yazmayı unuttugum an yani simdi guzel kadın..seni bekliyorum... bana hala uzak, senin koynunda.. ben yemyeşil bir ağacın kökleri arasında, sen tozlu bir otobus camı ardında sana cohk yakın birseyler olmalı senin sevdigin benim bekledigim.. kasım 99
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
damdan duser gibi.. herseyi goze almak ama herseyi yanlıs zaman...yanlıs sözler.. ama kaybedicek birsey yohk.. senmi gunduze küstün? gecemi seni kaybetti... bilmiyorum.. ama ben geceyide gündüzüde artık sevmiyorum... 27 mayıs 98
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
ne olsun karın agrısı mus kabugu. kaldırıma oturmus insan figuru. byacı cocuk ve vapurun yan tarafında ucan martı cıglıgı dilenen muzisyen.. sarkı soyluyor olması onun dilenci olmadıgı analmına gelmes dimi bir kadınla seks yapabiliyor olman ona asık oldugun anlamına gelmedigi gibi.. bu arada o gelmedi dimi bu aksam.. ben goremedimde.. kırmısı hırkan gri bulutlar.. umutsuslugun es anlamlısı intihar cıglıkları acık olan pencereden ne kadr uzagı gordugun degil kendin bosluga bıraktıgın zaman ne kadar hızlı yere carpacgın önemli.. ya sakat kalırsan..ölmek yerine.. kaderin surprizlerine alıskın sıradan bir varlıksın sen.. dunya denen sohbet odasındaki sıradan userlardan biri ban ve kick komutların bilyor olman sana bu dunya arenasında bir avantaj saglamıyor.. yada baska bildign her ne halt varsa işte.. seni ekledigim notify liste guvenmiyorum.. cunku sen gelirken deil giderken haber veriyor.. ben varlıgının telasına dusmusken nasıl boyle bir hataya tahammul edebilirmki.. bu kaderi yanlıs yazdı diye tanrıyımı suclamalıyım.. oysa isyan etmiyeyim diye bana verdigi en gusel rusvet senin varlıgındı o gunden beri ben her sucu ustleniyorum her gunahı..her yalanı..
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
her zamanki gibiyim ben... ne ölecek kadr kötu nede yasayacak kadar iyi..icguveysiden hallice.. damarlarımda gezinen su meret olmasa sesimi cıkarmıyacak kadar yalnızım aslında... yeniden bir baslangıca hazırsın sen.. sesindeki titremeden belli.. bense yeni bir sucu ne kadar ustlenebilrim emin deilim yazdıklarımın tutarsıslıklarında belli.. simdi seni ne aklımın nede kalbimin bir yerine koyamıyorum.. cunku son gidisinden beri öyle cohk boyandıki bu duvarlar... öyle cohk deiştiki bu esyaların yerleri.. simdi yeni bir gidişine gore sigortalattırmadım icimdeki buzdan kaleleri dizlerimin uzerinde ayaklarını dibinde durabilmek... gozlerinin icine bakamasamda bana baktıgnı hissedebilmek ne buyuk asalet.. bana cesaret verdigini farkındayım.. tutup ellerimden ayaga kaldırmak istediginin.. ama ne senin gururun hazır yeni bir salgına... neden benim şiirlerim..yeni bir sevdaya... bu aşkın zaman tutmazlıgın tecrube edeli öyle cohk olduki... planlanamayn her varolusun ardından birbirimzi tamamlayamadık biz ansızın cekip giderken geride kalanın acısını hesaplayamadık belkide kacıp gitmeyi iyileştirmek sandık kangrene dönerken yaralarıms bis birbirimisden diyetler talep ettik ve sonunda kullanılamaz hale gelen kalplerimisle bu zaman tutmaslıgı bitirdik.. biliyorum ne kadar istesende ne sen hazırsın yeni bir yıkıma nede ben yeni bir caresislige...
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
Ekranın arkasındakine... Kimsin sen? Kelimelerini gördüğüm, cümlelerinden vurgularını tahmin etmeye çalıştığım, orda olup yazdıklarımı okuduğuna, beni anladığına, anlaştığımıza inandığım sen... Varsın di mi? Ordasın? Konuşurken suratın nasıldır, ellerini oynatır mısın konuşurken? Ya mimiklerin? Konuşurken bakamadığım gözlerinin rengi ne? Sen de merak ediyor musun beni, yüzümün konuşurken ki halini...konuşurken gözlerine bakarım karşımdakinin, sağır değilim ama dudak okumayı severim ben... Bilebilir misin tüm bunları?...Sanmıyorum. Peki nedir ikimizi bu denli yakınlaştıran... görmediğimde özlettiren seni? Saatlerce yazıştığım, gülmekten sandalyeden düşeceğimi hissettiğim, hayatımın en gizli yerlerini paylaştığım sen kimsin? Nedir seni bu denli özel kılan hayatımda... nedir sonuna kadar sana içimi açmama sebep... Kelimelerce herkes güzel galiba... kelimeler zırh gibi, kelimeler sığınak... daha kolay ifade edebiliyoruz kendimizi... yüzleri görmeyince daha bir yakın, daha mı insan oluyoruz yoksa? Kelimeler zırhımızı mı yok ediyor... Hayali dostum kabul ettiğim sana kelimelerle ulaşırken daha mı açık oluyorum, ya da kavga esnasında kelimeler daha mı bir aslan kesilmeme neden oluyor? Burada olmaman ne de çok soru sormama neden oluyor kendime... kimsin sen? Kafamdaki gibi misin? Saçlarınla oynar mısın konuşurken? Dokunur musun konuştuğun kişiye? Nedir sana bu denli güvenmeme sebep? Nereden biliyorum seni... neden tanıyor gibiyim seni kelimelerin yeterli mi seni hayatıma sokmama... özlememe... seni orda gördüğümde sevinmeme? Gideceğinde, gitme dedirten, dur daha konuşacaklarımız var dedirten ne bana? Gittiğinde ekranda kalakalmamı sağlayan ne? Neden tüm bu sorular, nedir beni buraya getiren? Çok mu cevap arıyorum, kabullensem buranın sanallığını, gerçek yaşantıma geçirmesem, gerçeklikten sanallığa geçmede görsem seni sadece, gerçek anlara sokmasam seni düşüncelerce... olmuyor, yapamıyorum... nasıl silebilirim ki seni? Saatlerimi paylaştığım sen... sevincimi paylaşmak için sabırsızlandığım, üzüntümü paylaşmak istediğim... beni güldürmenden nasıl vazgeçebilirim? Bu kadar da toz pembe mi bu dünya?.. .olmadığını sen de biliyorsun... ben de... sinirden az mı çıldırmadık, ekranı yumruklamak hiç mi geçmedi içimizden?... ... ya aşk... dedim ya kelimelerce herkes güzel, kelimelerce herkese aşık olunabilir... öyle ya da böyle, gerçek ya da sanal, kelimeler veya sözcükler... önemli olan insanların buluşması değil mi? ve simdi son bişi..Sen Kendi ellerinden tut... Kendine Benim için bir gül ver..
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
bu saatten sonra gelmenin anlamı ne.. yeni bir sevdayamı baslıcas sanıyorsun..yada buna yeni dedigmis icin yeni bişimi olucak sanıyorsun oysa herkes bilir..yamalı bohcaların yamaların yenilersen bohca yeni olmas..insana dusuncesi hos geldigi icin yeni der sadece.. ne işin var burda seni daha gecen gun kovmamısmıydım aklımdaki en ucra koselerden..hangi ulke sana sıgınma hakkı verdiki simdi militanlarını yetiştirip karasularıma saldırıyorsun.. bu yurek userinde hak iddia edicek kadar usun yasamadın sen hayatımda.. ve yeniden baslar saat calısmaya..geriye sayım cohktan tukenmiş bu ertelenmiş bosuklukların tamiri icin sunulan ek sureden ibaret.. hayat hep bir aksamolusu gibidir..aksamın o düş yorgunu kızıl ısıkları vurur insanın yuzune..ve saclarda baslar ilk yorgunluk belirtileri..once saclar kaybeder renklerini sonra gozler inandırıcılıgını ve ardından insan oluruna bırakır tum olan bitenleri.. ve sen simdi neden geldinki..ben butun esyaların yerini, duvarların renklerin deiştirdikten sonra.. soylesene kim soyledi sana yalnıs oldugumu ve kim bu hakkı sana verdi..seninle birlikte isledigmis butun filmleri attıktan sonra ne işin varki burda..yeniden yasarmıyıs sanıyorsun bunları.. yeniden şiirler yasarmıyım sanıyorsun.. arttık benim olmasanda ömrumu sana tuketmiştim ben..simdi neden geldin.. sevecegin bilseydim yalvarır sana ne olur dön derdim..dönecegin bilseydim yoluna milyonlarca gul sererdim.. simdi ne işin var burda zamansıs geldin biras bende tam aglıyordum elimde bavulum burdan cekip gidiyordum..yanımda bana aldıgın ufak oyuncagım sorma neden diye.. sen anlamassın..son askım olucaksın.. her yohklugunda canımın yanmasından yoruldum.. geceler uzadıkca... sana anlatamasamda..gururumu hapsettim.. sevecegin bilseydim..yalvarır sana ne olur dön derdim.. söylesene simdi sıgınıcak daha guvenli bir liman bulamadın diyemi bunca fırtına icinde bana sıgındın.. ne kadar surecek varlıgın..ve varlıgını hayatımdan cıkarınca geriye ne kalıcak bilmek istiyorum.. soylesene sen gittiginden beri tam dort yıl gecti ve ben tam kendimi yenilemişken simdi seni kim gönderdi... azrail ne zamandır kendi işini sıradan kullara bırakıyor...
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
goslerindeki yaşlarını kabullenirim.. ama hüznüne dayanabilirmiyim bilmiyorum.. üzülmenin nedeni ben olmak istemiyorum..yada benim yarattıgım her hangi bir dusunce.. öyle masum ve öyle tatlısınki.. seni dusundukce ve seni hissettikce sana baglandıgmı hissediyorum ve yazdıgım her kelimede kokun siniyor userime.. sana yazdıgım gecelerin sabahında uyandıgımda kendime sarılasım geliyor..seni dusunup.. ve yolda gorenler gulumsememe bir anlam veremiyor.. seni dusunmek bana bunları yasatırken uzulmene nasıl razı olabilirimki.. keske simdi bunları sana soyliyebilmek icin yanıda olabilseydim.. ikimizde farkındayızki bunu farkettigimiz anda nasıl birsey oldugunu biticek..ve biz diger hayatımıza devam edices..sanki hicbirsey olmamıs gibi.. sessisligine saygı duyuyorum.. benim icin anlatılması zor ama hayal edilmesi hos bir varlıksın sen.. belkide kacamak yaptıgım kıs cocugu..yada işledigim kucuk gunahlardan biri..soyledigim masum yalan..hangi yalan ne kadar masum olabilirse.. yada bir otobusun icinde gozgoze geldigim ve ardından özellikle gozgoze gelmekten kacındıgımn aklımı basımdan alan o kadın gibisin..belkide o sun.. kimin umrunda.. hic gecmesmi sozlerinden bu sonbahar.. hep bir aksamın olusu gibisin..ruhumun icine akıyorsun seni dusundukce.. ve seni dusundukce adam sanıyorum kendimi.. bu buyukluk oyunundaki basrolu istememiştim ben.. ama seni dusunmek oyle bir tutkuki her sucu ustlenebilirmişim gibi hissediyorum.. teninden asagıya suzulen her rusgar esintisi aslında nefesimin kontrol edemedigim cıglıklarıdır.. boynundan ve sırtından asagıya ve kalcaların ve bacaklarını userinden ayak bileklerine kadar.. duydugun o urperti varlıgımın varlıgına yansımasıdır.. kapat gozlerini.. dudaklarımın dudaklarında bırakacagı o tuzlu tadı anlatabilmenin bir yolu olmalı.. hangi kelimeye bu anlamı yuklemeye calıssam aslına ihanet ediyor.. ve artık hangi kelimeye seni dokundugumu yuklesem baska birsey oluyor.. bir bilsen.. bir anlatabilsem.. parmaklarımın her dokunusunda yeni bir ic savas yasatamazmıydım damarlarındaki akan kanı kışkırtıp... her dokunusumda seni kendinden ötede bir yere savurup atamasmıydım... aklından gecen butun hayalleri kucaklayıp... bir ic savasa dönusmesin bu ikimizi icinde..nolur.. öyle savaslarımda esir bıraktımki bu yuregi simdi yeni bir yenilgiye ne kadar dayanabilirim bilmiyorum.. seni bırakıp gidersem eger bunu kendime nasıl acıklarım bilmiyorum.. bu kadar cohk istedigim birseyi yarım bırakmak.. eger seninle kalırsam sana sadece kelimelerimle ulasabiliyor olmam yusunden korkuyorum .. cunku biliyorum bir gun ellerine dokunabilmek isticem.. bunu sende isteyeceksin.. ve caresizligimiz canımızı oyle yakıcakki.. belkide herhangi bir karar almayıp sadece zamana bırakmalı bu herneyse ve zaman bizi yonlendirmeli.. belkide olucaklara daha kolay dayanabilmemizi saglar kimbilir.. belkide kendimzi daha kolay kandırabiliriz.. kendime kendimi savunuyorum... belkide senin kendine yaptıgın gibi.. bir yanım seni bu kadar arzularken diger yanım yanlıs birseyler oldugunu soyleyip duruyor.. nesin sen.? hüznünü kelimelerimin arasına serpiştir ve bırak orda kalsınlar.. kelimlerim yukseldikce onlar eksilsinler birer birer..
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
ve sevdanın kanadı kırıldı.. kelimelerin yamalı bohcasının dikişleri arasında kayıp gitti.. ne sair farkına vardı sevdayı yitirdignin..neden guzel kadın sairin artık aşık olmadıgını.. sen tanrının isyan etmiyeyim diye bana verdigin en guzel rüşvettin.. bunca yalan dolan arasında.. kimsesis tek basına kaldırımın kenarına oturmus tos toprak ellerini birbirine vurarak temislemeye calısan kucuk cocuk gibiyim sanki az once o camı ben kırmamısım gibi masum.. sanki az once o kalbi ben kırmamısım gibi umarsıs.. yeni kelimelerime boyuyorum gokyuzunu.. sen tadını özledigim kadın.. öyle tuhafki..her an beni silecegini dusunerek bir umutla sana yazmaya calısmak..birseyleri..anlatmaya calısmak.. sanki bir ucurumdan kayarken tutundugum o ince gul fidanı gibisin.. biras daha tutunursam birlikte asagıya dusucez.. bırakırsam.. belki belkide olması gereken budur.. o halde icimdeki bu kalp carpıntısının anlamı ne? sana yazdıgım her kelimeyi anlamak zorundamısın sen..bu kadar yoğunmu yasıyorsun hayatını..bu kadar icindeyken nasıl engel olabiliyorsunki hayatına girmeme.. söylesene güzel kadın..bu gece seni hayal edicem uyumadan hemen once..ve uyuyana dek sevişicez..butun sınrıları kaldırıp.. gül yaprakları icinde saatlerce surucek..ve en sonunda birbirimize sarılıp uyucaz..bulutların uzerindeki iki melek gibi
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
saat bir onbes ustune bir onbes daha koy oldu bir bucuk dolar euro paritesi bunu karsılamas ısrar etme cabuk pes ediyon abi hayırdır oysa daha yeni baslıyoduk ustuste dorduncu ayna sarkısı dinliyorum bende de var bi sorun da hadi bakalım bi ara üşenmessem eski şiirlerimi cover yapıp yeniden dusenliycem sonrada kanalın sitesinde yasıcam... haklısın sol elim sarılı o yusden biras yavasım oldu ben yolda beklesem daha iyi sanırım demokrasi bu her durumu kendi avantajına kullanabilme durumu care tukenmiyor kıvırabildign surece senden kıyagı yohk insan cumartesi gecesi neden politika yapma ihtiyacı hisseder bu normal deil dimi nie abi busluktan bi bira alsam daha iyi deilmi üşüdügün zaman sobanın yanına gecersin icine girmessin abi sen gelene kadar ben kafayı bulur ayılırım arada iki şiir yasarım minnesota saat farkı bile 7 bucuk birleşik devletler:p burası da bir turlu birleşemeyen devletler sanki admlar öyle bi isim bulmuş var dimi öle bi tip bakınca anlıyorsun bu kesin z.buırnu cocugu kahta neresi abi oralı olmak icin vize istiyorlarmı ösel bi yermi ki orası adam sıfat olarak kullanmıs kötu bişi olsa kahtasıs mıcı derdi sanırım vs..vs.. benim hala umudum var..isyan etsemde istedigim kadar... inat etsem bile bırakmaslar sahibim var seviyorlar basen soruyorlar hayran hayran seyret ister katıl ister vasgec güsel günler bisi bekler eyvallah dersin olur biter boyun bküp önunde aglasam sessisce su garip gönlum affolurmu bu fırtına durulurmu benden adam olurmu? korkarım aşka zararım dokunurmu kim neyi kitlediki bise simdi kitle olduk bi anda aşıgım dedigim neşter yarasıydı... yapma...bunu bana yapma..bir haber gonder..deki boşuna... bunun ileri sarma dugmesi yohk dimi saten onumusdeki yarım saatte ne olucagını biliyorum benim merak ettigim son on bes dakikada kac kırmısı kart gorucek bu takım Bronx birleşik devletlerde yanılmıyorsam new jerseyde bir semt adıydı neler beklerken hayattan kovuldun aşkın kovanından arı toplarken balı cicek cicek senin ruhundan her gun birsey eksilecek ---Tanrı tanımaz insanlar ŞARAP içer:! tanıyanlar ne yapıyor? mesela bis de ulke olarak kıbrıs rum kesimini tanımıyorus bunu icin ösel bir tepkimis varmı? bu lafı seviyorum yaaa don`t cry for me istanbuL tum bu yasdıklarımın hepsini toplayıp yanyana yasınca bişeye bensiyormus acaba iyi yazarlarda benim gibimi yapıyor parca parca böluk böluk yasıp sonra onları yontarak birleştiriyorlarmıdır antoloji com da bi yarısma acmıs admlar istanbulla ilgili eski bişi vardı bende gondereyim dedim tuhaf bi burokrasi var once siteye uye olucaksın ondan sonra yetkili şair gibi bişi olucaksın yetkisis sair nasıl oluyosa onu olabilmek icin iki form doldurucaksın sonrada bide kimlikl fakslıycan ondan sonra uyeligin onaylanınca yetkili sair olup siirlerini yayınlıycan sonra yarısmaya katılıcan:p insanın icindeki yazma istegi varsa bile kesinlikle ölduruyorlar.. birde doldurulması gereken formları hep kategorize etmişler cevaplarını siz kendine ait birsey bulamıyorsunuz onlar ne derse onu yapıyorunus sonrada kalkıp turkiyenin en buyuk şiir sitesiyiz diyorlar yasık.. neyse işte boş insan işleri die buna deniyor sanırmı metallica dinleyip bira icmeli..yasasın nirvana!!! oltayı suya salmak gibi...ucunda igne olmaması kimin umrunda balık tutmak isteyen insan gider denize acılır halicin kıyısında beklemes bir öglen vakti tutula tutula tutmasını ögreniyor insan balık misali... at abi ne istiyosan onu at bis eskiden bos ira kutularını atardık denise boş bira kutusu fasladan reklamın kime zararı var bambashka bashkaLıkLar icindeyim..bir deLiyim ben önümde eğiLin... -----senin hiç arkadaşın yokmu bilmem hic dusunmedim ya senin? susamamak dogru bir teshis ama bu konusamamaktan deil konustuklarımın yetmemesinden geliyor yada söyle söylesem kullandıgım kelimeler onlara yukledigim anlamları tasıyamıyorlar bu ysuden basen usun ve karısık cumleler kurma ihtiyacı hissediyorum göreceli kavramlar icin geceni bu saattinde tartısmaya girmices dimi abi onumdeki bes yılın planını da yap oldu olucak insanların hayatlarını yasam tarzları ve hayata bakıs acılarına gore dusundukleri farklılık tasıyabilir buna görece denir neyse işte ikiside insan deilmi erken yaşlanma felan bosversene ben yirmi yıldır iciyorum hala on sekis gosteriyom bi abi olarak hemde geri dortlu saglam diyorsunda forvette iş yohk gol atamıyorsun yanlıslıkla gol yersen direk maglup baslıyorsun yasık
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
kırmızı sıcak ve tatlıdır..abartıldıgı zaman acıtıcak kadar tatlıdır hemde.. kırmısıdan sonrası siyaha gider oncesi sarıya.. sıradan insanlar icin sınırlar varsa kırmızı olan sınırın bir adım ötesinde durur her zaman.. guclusun ve farkındasın.. her ne kadar bazen yoruluyor olsanda bunu dısarıya belli etmiyecek kadar gururlu olmalısın.. oysa kucuk bir kıs cocugu gibi duruyorsun..aslında sen nasıl birseysin? yasadıgın yada hissettigin herneyse onu kelimelerle anlatmak yerine zamana bırakmalısın.. belkide yasadıgnı anlatabilecek kelimeyi henuz ogrenmemişssindir.. bu senin merak ettigin, benim kafamdaki o kücük ama fazla düşünen kız.. bu aramızdaki paylasım.. senin duydugun gizem, belki de benim açlığım.. belkide tehlikeli bir durumdur bu.. cunku ben hala hayallerini kontrol altına alabilmiş bir adam deilim.. henuz o kadar buyumedim.. seni tanıdıgım felan yohk resmine baktım uzun uzun ve yazdıklarını okudum.. aklıma seni yansımanı yazıyorum budur yani.. goz aldatması el marifeti deilki bu.. ama var oldughunu bilmek hosuma gidiyor.. kimbilir belkide ben yazıyorum diye sen geceleri öyle dusunuyorsundur... sendeki bu tuhaflık nerden geliyor bilmiyorum senin resmine bakıp senden gelen satırları okudukca sislerin ardındaki o derin yeşil mavi ve siyah vadini ayrıntılarını göruyor gibiyim.. o siyah saclı kız gibisin onu dusundukce kendimi kaybettigmi hissederdim cogu zaman ve yazdıklarımı eğer bir şekilde yohketmemişşem icimdeki başka bir yaratıgın cıglıklarını duyar gibi okurum.....
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
kandırmayı seviyorum ben insanlarla oyunlar oynamayı..aklımın suzgecinden gecirip kelimeleri kucuk tuzaklar kurmayı ve insanların bunu gorup sasırması..eglendiriyor beni.. ne zaman bir kız cocugu aglasa bus gibi hissederim...insanlara dokunmayı severim ama tutunmayı deil..cunku tutundugun her insan agırlıgını arttırır..isyankarlık acil cıkıs kapısı yada tehlike anında camı kırın`dır.. ve hicbir ressam en gusel resmi henus cizmemiştir..bu yusden resim cizmekten vazgecemes...hayatta bunun gibi bişi..kimse en iyisni yasıyamıyor bunun icin her insan katlanıyor bunca yalnızlıga icmek ne gusel bişi rakı gudumunde devrimcilik yapmak hayalleri..kimsesisligin verdigi acıya alıstır ruhunu..ve kendin aldanmıslıgın hazzına bırak..inandıgın yalanları sevgilini goslerindeki ısıltılarda bulucaksın.... aşkın hangi halindesin? bunun bir tanımı varmı yohksa tanım aramak yerine sadece yasamak isteyen bir tipmisin sen? sen cizdigin resimleri bana gonder ben kelimelerimle onlara reklam metinleri yazayım.. yada sen ne dusundugunu soyle ben turkceye cevireyim sonra senin fırcandan hayaller kuralım... basen cıkıp sokakta yuruyelim..basen sadece uyuyalım..lutfen horlamana devam et gusel kadın... bir karsılastırma bir beklenti icin deil belkide sırf yapabileceklerimi gormek icin istiyorum bu resmi cizebilmeyi..olasılıklar her zaman olucaktır..ve bir kısır dongu gibi hep bir adım sonrası simdiki adımını atmayı engeller insanın..sınırsıs secenek sunarsan insana insan hicbirini secemez..kimin umrunda dokunalsı hos ciceklerin olması.. belki bir hayalin pesinden gitmek istiyorum parmak uclarımla dokunuyor olmam ona sarılabilme hayalime engel olamaz..bir aksamüstü olması gibisin..yazarken sana cekinmelimiyim yohksa kendimi koyverip bu mahsunluga abartmalımıyım hala karar veremedim..ve butun aksamustlerinde oldugu gibi en guzel zamanlar en farkedilmeyen anlardan ibarettir..dusunsene...batan bir gunun ısıklarına aglarken insanlar senin kollarının arasındayken gozlerimi kapamak gibi kucuk utopyalarımın olmasının kime ne zararı var.. evet baska kollar olmıyacakmı..baska tadlar almıyacakmıyım..vardır illaki..olucak..ama simdi bu guzel..aksamın bir saati suraya gelip seni okuyup belki kucuk ipuclarına dokunarak ardından gelmeye calısmak..gecenin karanlıgında parlayan cakıl tasları bırakıyorsun patikaya..ve ben yolun kenarından yurusemde..her an o yoldan cıkabilecek olsamda simdi bu tasları toplamak ve ardından yurumek guzel..kimbilir belkide bir sure sonra ekmek kırıntıları bırakıcaksın ve kaybolucak aydınlık..o zamana kadar..senden gelen ısıgın gozlerimi alıyor olması hosuma gidiyor..gecici körluklerden yorulmus olsamda..belki bu defa acılır gozlerim.. tadını cıkar.. seni orda oldugunu ve gercek oldugunu bilmeseydim simdi bunları yazacak cesareti bulamazdım kendimde...
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
sen gulumserken goslerini icinde gulumseyen kucuk kıs cocugunu görmemek icin kör olmak gerekir sanırım.. ve ellerin..ellerin goremiyorum ama cohk gusel eller oldugunu dusunebiliyuorum.. ben büyüdüm sanırım baya bi buyudum ama kimse sormadıki bana buyumek istermisin die..sonra bir bakmısım dudaklarım yanaklarım elma sekerinden yapıs yapıs..kazagımın koluna silmeye calıstım durmadan..olmadı... söylesene koca bir gun ne dusunuyorsun tek basına kaldıgında.. ben surekli yeni yenilgilere alışıyorum..yorgunum yuzyıllardır yasamaktan..tarihin tum o cozulemes gibi gorunen sorunlarından uzak hissetsemde her sabah yeni bir yenilgiyle uyanıyor bedenim.. ve her zaman hissettigim o igrenc duygu sahip oldugum aklı bu beyin tasıyamıyor..oysa ben iskambil kagıtlarından evler yapmayı severdim..onlardan fal bakmayı deil.. sölesene gun boyu kendine geri donuslerin ardından kendini ne kadar sevebilrsin? yada nasıl atlatıyorsun bu boslugu... kendini kandırmanın yolu nedir? omuzlarını goremiyorum ama cohk hoş omuzlar oldugunu tahmin edebiliyorum...ve en cohk duştan cıktıktan hemen sonraki ten kokunu merak ediyorum..ve sırtının tam ortasından aşagıya dogru bir gül yapragıyla inerken tuylerinin urpermesiyle tenindeki deişimleri gözlemlemek... bir resmini cizebilmem icin ayrıntılarını anlamak isterdim..ve tadını bilmek... hoş bişi gibi gorunuyrosun burdan bakınca..sanki bir yuzme musabakasında saniyenin onda biri farklı ikinci olmus gibisin..oysa kimse senin kadar cohk haketmiyordu birinciligi..hayatında sanırım böyle gecmiş gibi simdiye kadar..ve sesini cıkarmayı sevmiyosun...sakinsin...ve sabırlı...hoş bişiye bensiyorsun burdan bakınca..aslında nesin sen gercekmisin? söylesene kime aitsin?
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
nasıl bu kadar guclu olmayı basarıyorsun... sıradan insanların anlayamayacagı kavramlarla oynuyorsun..ve öyle rahatsınki.. ciddiye almıyormusun yohksa oyunun kurallarını bildigin icin kaybetmenin o kadr da önemli olduguna inanmayanlardansın.. bildiklerin ve unutamadıkların icinmi bu kadar mutsus ve tatminsizsin.. belkide sen de benim gibi unutabilmek icin surekli yeni varsayımların pesinden kosuyorsun.. kostukca ogreniyorsun ogrendikce unutmak zorlasıyor.. bu kısır donguden cıkmak icin ölum dısında baska bir yol olma olasılıgı nedir? soylesene yarın sabah kalktıgımızda ikimizde kendi hayatlarımıza devam ediyor olucas sanki hicbirsey olmamıs gibi..sanki hicbirsey bilmiyoruz gibi.. oscarlık rollere soyunuyorus umursamadan... tum bunların bir anlamı olması gerektiginede inanmıyorus..sadece yasıyorus.. cunku sanırım sende biliyorsun..her zamana inanmak deildir nefes alıyor olmak.. yasdıklarından anladıgım kadrıyla sorgulamayı ve ikna edilmeyi seviyorsun ki bu cohk zor.. kesin kanıtlar ve kesin cozumler istiyorsun..seni ikna edemedigi surece her dusunce senin icin eglence konusu.. hayatı ve eglenmeyi seviyorsun.. oldugun yerden bakınca insanların senin kendini goremediklerigibi gordugune inanıyorsun.. işte benim merak ettigim bu..asıl sen kendin hakkında ne dusunuyorsun? resmindeki o kucuk kızın bakıslarındaki derinligin bir anlamı olmalı.. ama sanırım anlatmaya calıssanda anlatamassın..tadın cıkar..hoş bişisin sen.. seni tanımak isterim ama bagımlılık yapmadıgın surece.. sanki tum bunları bilmek zorundamıydın..yada hepsin birden yasamalımıydın.. bohkmu vardı hepsinin farkına varmanın...derdin neydi..sana yetmeyen neydi.. hayattan ne alıp veremedigin avrdı..icindeki yarayı kim actı senin... iyileşeceginden umudu kesmişsin sadece onunla birlikte yasamayı ogreniyorsun.. insanların bu kadar kör olabilecegi inandırıcı gelmiyor dimi sanada.. ve sanki alacakranlık kusagı hikayelerindeki o tek basına duran kız cocugu gibisin.. sanki yanlısşlıgı senden baska kimse farketmiyor.. anlatamıyorsun cunku kimsenin işine gelmiyor seni anlamak.. aslında yasayabileceklerini bilipte yasayamamak dokunuyor insana en cohk.. diyorsunki ulan ben bunu yapabilrim işte bu tam bana gore.. bunu yaparsam boyle hissedicem iliklerime kadar istiyorum bunu..ama yapamıyorsun.. belkide daha cohk acı cekmen icin bunun bilgisi sana verilmiştir ne dersin.. sende basen benim gibi soruyormusun kendine.. keske dag basında bir coban olsaydımda bunları yasamasaydım..daha mutlu olmasmıydım... her ne kadar bi kac yıl geriden de gelsen benim gibi bişisin sende.. gözden uzak kalpten yakın...anlayana...
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
sende benim gibi varlıgının bir anlamı olması gerektigine inanmayanlardansın sanırım... burda olmadaki amacımıs belkide amacsıslıgımızdır..biyolojik ve fizyoloik tepkimelerin sonucu olarak varız.. felsefede ve metafizikte anlatılan tum varsayımların bir dayanagının olmaması gibi.. temeli olmayan bir binanın en kucuk sarsıntıda yan yatması gibi bişi sanırım inanmıyor olmak.. insanları dinlerim cogu zaman inanısları amacları istedikleri huzunleri.. onları anlamak nasıl dusunuyor olduklarını bilmek guzel..ama tum bunların saglam bir kavrama baglayamuıyor olmak daha dogrusu insanların bir anlamda kendin kandırıyor oldugunu bilmek ve ses cıkaramamak kötu hissettiryor kendimi.. kimbilir belkide yanılan benimdir..ve kendimi oldugum zan`ettigim varlıkla ilgim bile yohktur.. ve aldanan benim..acıkcası bu bile cohk önemli deil.. bir sahnede gibiyim alkış sesinden hoslanıyorum..ama basrolde oynamaktan deil.. sorumluluk almaktan nefret ediyorum...istiyorumki biri gerektigi zamanlarda son kişi olarak ben cıkayım sahneye.. bir beklenti olmasın..ben mukemmelini yaratırım zaten.. hissettigin gibi kelimelerle oynamayı seviyorum..ve akıl oyunlarını... bana kucuk ipucları bırakırsan pesinden kusey kutbuna kadr gelirim.. ama seni orda bulmak istermiyim emin deilim.. sıradan biriyim herkes kadar..hatta bir erkek olarak iticiyim.. kendimi seviyorum.. alkolu seviyorum.. öluyorum... bu hayatıda seviyorum tum yenilgilerim le kayıplarımla ve kazanclarımla... belki şu an icin anlyamadıgım bir nedenden dolayı bu hayatta olsamda.. elimdekini kullanmayı seviyorum.. temmuzda 28 yasında olucam.. hissettigim yaşım surekli deişiyor.. son gunlerde yeni bir oyun sahneye koyuyorum.. insanlar arasında tuhaf dikkat ceken ama iddiasıs.. beklentisis.. sanki iylik gibi bir misyonu ustlenmiş tuhaf yaratıgım.. ve gece yarısından sonra MR.Hyde oluyorum.. belkide klavyeyi benim elimden alıp interneti yasaklamalılar.. böle bişeyim işte dusunsel agırlıklı.. bedeninin ruhuna dar geldigine inananlardanım.. yada yanlıs bir bedende olduguma.. herneyse işte..elimdekini kullanmayı seviyorum.. mademki burdayım ve bunun blgisine sahibim..neden bunu kullanmıyayım...
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
bir sergi acılmıs..bir fotograf sergisi oldukca unlu bir fotografcı tam on yıl boyunca cektigi resimleri bu sergide sergilemeye baslamıs.. ama bu resimlerin özelligi on yıl boyunca her gun aynı saatte ve aynı acıdan aynı yerin fotografları olmasıymıs.. yani on yıl byunca hergun fotografcı makinasını alır..yolun bir köseine kurar..ve saati beklermiş..o saat gelince deklanşöre basarmıs... on yıl boyunca ceklmiş binlerce fotograf.. resimlerde her sey var..okula giden kucuk cocuklar ..yoldan gecen arabalar öpüşen ciftler kavga eden ciftler..bos bir sokak..ıslak bir sokak..polis memurları...aklına gelebilecek hersey.. sanatcı kendisine gelen tebrikleri kabul ederken bir adamın bir resmin karsısında durdugunu farketmiş.. aradan bir on bes dakika gecmiş adam hala o resmin karsısında duruyor.. merak etmiş yanındakilerden izn isteyip adama yaklasmıs ve tam adama seslenicekken adamın gozlerindeki yaşları farketmiş.. onunde durdugu resimde bir kadın hızlı adımlar objektifin onunden gecerken yakalanmıs fotografa..tarih ise bundan yedi yıl once serginin acıldıgı gunmus..yani yedi yıl once bugun.. sanatcı merak etmiş..ve tutamamış kendini..adamın omzuna dokunarak.. sana neyi hatırlatıyor bu resim demiş.. adam bir anda sarsılmıs ve yuzundeki yasları koluyla silerek pardon demiş.. önemli bişi deil kusura bakmayın..saygı duyuyorum yaptgınıza iyi bir sanatcısıns dedikten sonra arkasaını donup gidecekken sanatcı kolundan tutmuş..bayım sorun nedir demiş.. adamda gozlerini öne dusurup..anatmaya baslamıs.. bu resimde gordugum pişmanlıgım demiş..yedi yıldır kurtulamadıgım pişmanlıgım.. tam yedi yıl once bugun bu sabah..belkide uzun zamandır ilk kez sabah gec kalmıstım..işe gitmek icin..ve karıma kızmıstım.. alelacele giyinip cıktık birlikte..ve bi cafeye girip kahvaltı yaptık..ama öfkem gecmemişti surekli igneleyici laflar soyluyordum..oysaki onun bir sucu yohktu..sorun bendeydi ve o gun önemli bir toplantıyı kacırmıstım.. ve karım daha fasla dayanamayıp kalktı masadan..ve gitti.. onu işine hep ben bırakırdım o sabah..bensis gitti bende kalktım..arkasından yetiştim tam kolundan tutup bekle diyecektim..o kahrolası öfkemi hatrladım..ne halin varsa gör dedim.. ve yerime donup cayımı icmeye devam ettim.. ve bir kac dakika sonra sokaktan bir fren sesi ve cıglıklar geldign duydum.. karım..sizin bu resmini cektigini kadın o köşeyi dondukten hemen sonra bir araba carpması sonucunda hayatını kaybetti.. o sabah...biras daha erken kalksaydım..yada iyice gecikseydim..yada kahvaltı etmek icin o cafeye gitmeseydik..yada o kadar öfkeli olmasaydım..yada o kapıdan cıkarken onu tutabilseydim..ona nefret yerine seviyroum deseydim.. keske o salak cayı icmek icin geri dönmeseydim..keske.. ve adam aglayarak uzaklasmıs ordan...
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
gittiginden beri satırlara buyuk harfle baslanıyor ve insanın canı sıkılıyor yohklugunda bir kafiye uydurma cabasındayım gittiginden beri anlamlı tek bir cumle kuramadım anayasada yeri yohk ama gittinden beri yasamayı sevmiyorum sen gittin gideli yar bir gusel cumlem yohk dilim alışmıs bir kere aşıkm diyorum bin kere olur olmas kimselere sudan ucus sebelplerle dusunsene sana soylemek istediklrimi toplayıp yazıyorum okuyanlar şiir diyor tanıyanlar sanatcı sanıyor oysa seni cıkarınca bende bir soytarı bile olamıyorum kralın hizmetinde.. seni geri istiyorum gokkusagından boyalarımla sırıtan suratımla cocuk heyecanındaki avucarımla bu dunyanın karamsarlıgınıösledim yerini begenmiş cicekler bile isyan edip dün soldu... dön gel ne olur alısamam yohkluguna.. affet don gel savasamam yohklugunla.. gittin işte bu da oldu işte o zavallı kapıyı duvara carpıp cıktın simdi seni geri istememin hicbir anlamı yohk neden canımı almadınki giderken.. savasamıyorum yohklugunla bu ev sensis yuva deil..yuvamı istiyorum sensis bu can yasamıyor..seni geri istiyorum.. bir hayatım bile yohk..bir canım bile yohk... sen gitin gideli yar..guzel bir cumlem yohk.. nası bir duygu bu simdiden as once sesin duyuyordum bana beni sevdigni beni özledigini soyluyordun simdi bir baskasını kollarında uyuyorsun nasıl bir duygu bu... nasıl da ben diye bir yabancıyı öpuyorsun.. bu kadarmı baglısın bana bu kadarmı istiyorsun beni ölurken beni yanında goturuyorsun... nasıl bir duygu bu sen diger odada bildik brnin kollarında inlerken ben yarı baygın bir odada kafım duvarlara vuruyorum ve ben sen bir gun gelirsin diye aklıma gelen herseyi yazıyorum ve ben belki birgun sen gelirsin diye bildigim herseyi yasamayı erteliyorum ve sonra gunes batar ve aksam olur ve alkol damarlarında gezinr insanın sinsice ve insan ilk duydugu yalana inanır en yakın yeşil gozlerin sevadasına kapanır ve en son inandıgı tanrıya dua eder ve tanrı bahsedr ceile dolar ve insan mutlu bir ölume dogru yol alır.. yanık kokan bir karanfil birlikte havalanan bir cift guvercin keske sırf bunu icin sevseydim seni... tanrı bunu hep yapar salla gitsin arsular gemiler saten batık zorla guldu amalar aglamakmı ayıp korlayandı umutlar gecen gun sayığp yorki aklını hakknı sorgula gecen gunu sayıp...