Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

İslam ve şeriat

Φ Yeni Üyeler
  • İçerik Sayısı

    5
  • Katılım

  • Son Ziyaret

İslam ve şeriat tarafından postalanan herşey

  1. Olaylara mantık ve din bütünleşmesiyle baktığımızda mehdinin gelmesi çok yakındır. Bilimde rezonans hali diye birşey vardır. Zamana göre verimi değişen bir ürün ele alalım. Ürünün şartlar uygun gidiyor ve zamanla verimi yükseliyor ve verimi maksimum düzeye geliyor. Daha sonra bu şartlar olumlu yönde gösterdiği etkisini kaybediyor ve ürünün verimi azalmaya başlıyor. İşte bilimde; ürünün gelmiş olduğu bu maksimum verim düzeyine rezonans hali denir. İşte dünyada islami bilgilenme açısından bu rezonans düzeyine gelmiştir. Herkesin gelişmiş ülkelerde herkesin evinde birer bilgisayar vardır. İslamiyet konusunda kuşkusu olanlar rahatlıkla bilgisayardan islamiyet konusunda bilgi sahibi olabilir. Bu rezonans durumunda birde mehdi gelecek islamiyetin hak din olduğunu ve islam ülkeleri tarafından layıkıyla yaşanmadığını söyleyecektir. Mehdinin özelliği bütün dünya tarafından konuşmalarının dikkatle izleniyor olmasıdır. (televizyon veya bilgisayar) Mehdinin dünyaya yaptığı konuşma etkisini kaybedince kıyamet kopar. Çünkü gayrimüslimlerin bundan sonra iman etmeleri imkansızdır. Mesela denizin ortasında boğulmakta olan bir insan düşünelim. Değişik boyda dalgalar onu kıyıya doğru ittiriyor. En sonunda çok büyük bir dalga geliyor bu dalga ya onun kurtuluşu olur ya da ondan sonra onun gibi büyük bir dalga gelemiyeceği için o insan denizin ortasında boğulur gider. Mehdinin konuşmasıda böyledir. Mehdi konuşunca bütün insanlık onun islamiyet konusundaki sözlerini tartışmaya başlar. Bir tartışma ortamı doğar Herkesşüpheye düştüğü konularda birbirlerine sorular sorar. İnsanlar bu tartışma ortamlarında islamiyeti bulamamışlarsa bundan sonrada bulmaları mümkün değildir. Bu büyük dalga sürecinden sonra insanlar artık islamiyetle ilgili her söze etkisiz hale gelir. Bu etkisizlikleri onların çocuklarına da yansıyacağı için bundan sonra herşey islamiyatin aleyhine gideceği için artık kıyamet kopar. Aksi düşüncesi olanlara açıklamasını yapabiliriz.
  2. İslam ve şeriat

    İslami Düzen

    Şeriat Kuranı Kerimin din alimleri tarafından değerlendirilip düzenlenmesidir. İslamiyet zaruretleriyle birlikte değerlendirilir. Zaruret durumunda farzın terki bile vacip olur. Fatih Sultan Mehmet zamanında olan kardeş katli vaciptir gibi. Bu zaruretlerin din alimleri tarafından değilo toplumdakiuzmanlar tarafından değerlendirilmeli. Onun için birşeyin islam olabilmesi için o şeyin akla mantığa ilme bilme ve fenne uygun olması gerekir. Kuranı Kerim de olması onun islam olduğu anlamına gelmez. İnsanlar aklına mantığına uyduramadığı şeylerin zaruretlerini de bilemezler. Kuranı Kerim ve hadisi şerifler birer tavsiye niteliğindedir. Fakat islamın 5 şartı ve imanın 6 şartında mantık aranmaz. Dolayısıyla 32 farzdada mantık aranmaz. İslamiyetin temel kurallarının yaşanmasına ve yaşandıktan sonra devamlılığının sağlanmasına islami düzen denir. Herkez islamiyeti yaşamaya başlar islami yaşantı belirli bir düzeye geldikten sonra islami emirleri yerine getirmeyenler için yaptırımlar uygulanmaya başlanır.(İnsanların zamanla nefsine uyup islami emirleri terketmemesi için) İnsanlar bu yaptırımları Kuranı Kerim ve hadislerden alarak değil onun emirlerini bir tavsiye olarak görüp kendi aklı mantığı doğrultusunda yapar. İslami emirler herzaman hedef değil bazende hedefe ulaşmak için birer basamak durumundadır. Mesela kölelik islamda olsada islamiyetin bunların kaldırılması için birer basamak olduğu söylenir.
  3. Fikirlerime ters düşen arkadaşlarımın bana yazmasını bekliyorum. İslamda istişare vardır. İnsanlar katılmadıkları düşüncelerin açıklamasını yaparlar. Onların susmaları benim düşüncelerimi kabul etmeleri anlamındadır.Din aliminin birine sormuşlar "Osmanlı İmparatorluğu zamanında bazı padişahlar içki içerdi (Yıldırım Beyazıt gibi) şeriat buna karişmaz mı ?" Hoca da şu cevabı vermiş "şeriat din alimlerinin düzenlemesidir.Din alimi devletin zirvesindeki adam kadar toplumun karını nzararını gözetemiyeceği için şeriat devletin zirvesine karışamaz. Benim düşüncelerim islamiyetin yaşanmasına engel değil destektir. İnsanların sosyal hayata ait her türlü zaruretlerini din alimlerine soran toplum sadece sosyal hayatında değil dini hayatındada tıkanma olur. Bu konuyla ilgili şöyle bir örnek vereyim: Mesela şeriatda ev hayatında kocanın kadından üstün olduğu ve kadının kocasına itaat etmesi gerektiği söyleniyor. Belki bu ideal şartlar altında doğrudur fakat kadının alkollü bir kocası varsa her gün alkollü olarak eve geliyorsa kadının otoritesini kurması için ona sesini yükseltmesi gerekli. Böyle olunca kadın benim şartlarım islamiyetle bağdaşmıyor diyecek islamın şartlarından uzaklaşacak ya kendi şartlarına uyan bir tarikat veya din alimi arayışına girecek yada bütün bunlar birer şeriatdır şeriatda islamiyet değidir deyip islamın şartlarını yerine getirecek. İslam yaşanmak için vardır. Lütfen benim yazılarımı arkadaşlarınıza, din bilgisi aldığınız hocalarınıza göndarin. Cemaatlerde tarikatlarda ilahilerle, şiirlerle beyniniz uyuşturulup her türlü şeyi kabulleneceğinize tartışarak ve düşünerek kabullenin
  4. Şeriat ve islamiyet arasındaki farkı göstermek için bir anımı anlatmak istiyorum. Yıllar önce okulda okuduğum zamanlarda yurdda kalıyordum. Gündüzleri çok gürültü oluyordu derslerime çalışamıyordum. Ben birkaç arkadaşa "Ben bundan sonra gündüzleri uyuyacağım geceleri de derslerime çalışacağım" dedim. İçlerinden bir tanesi "Sen Allah'ın kanunlarını tersine mi çeviriyorsun? Allah Kur'anı Kerim'de derki :"Biz insanlara geceleri uyumak gündüzleride çalışmak için yarattık"" dedi. Belki bu söyledikleri benim açımdan doğru olabilir. Fakat olayı toplumsal açıdan değerlendirdiğimizde bazı istenmeyen durumlarla karşılaşabiliriz. Mesela bazı fabrikalarda maliyeti düşürmek için gece vardiyaları koyuyorlar. Gece vardiyaları gündüz uyur gece çalışır. Ülkemiz şeriatla yönetilen bir ülke olmuş olsaydı bütün bu gibi toplumsal ihtiyaçlarda din alimlerine gidilirdi. Toplum bütün herşeyin ayrıntılarını din alimlerine açıklayıp onlardan icazet almak zorunda kalırdı. Toplum ihtiyaçlarını gidermekte zorlanır hatta tıkanırdı. Din alimleri can korkusuyla ve itibarımı yitireceğim korkusuyla sokaktaki kendini bilmez mollaların taassubunun etkisinden kurtulamazdı. Toplum uzmanların görüşleri esas alınarak değil sokaktaki mollaların eylemleriyle yönetilen bir ülke olurdu.
  5. Şeriat islamiyet demek değildir. Şeriat Kuranı Kerimin din alimleri tarafından değerlendirilmesidir. İslamda zaruret durumları vardır. Zaruret halinde farz olan emrin terki vaciptir. Fatih Sultan Mehmet zamanındaki kardeş katli vaciptir gibi. Şeriat bu tip zaruretleri ancak din alimleri tarafından belirler. Fakat zaruretler bütün halkın görüşleri de dikkate alınarak o konunun uzmanları tarafından yapılır. Bunun için şöyle diyebiliriz. Birşeyin din olabilmesi için akla mantığa ilme bilme ve fenne uygun olması gerekir.Fakat islamiyetin temel kuralları bunun dışındadır. Her şeyde mantıkaranmaya başlandığında islamiyetin anlamı kalmaz.İslamiyetinde bu gibi değişimlere karşı şart koyduğu unsurlar vardır. Bunların 5 tanesi islamın şartı diğer 6 tanesi imanınşaretıdır Bunundışındaki şeylerindin oılabilmesi için akla mantığa ilme bilme ve fenne uygun olması gerekir. Aksi takdirde toplumun birsürü ihtiyacı din adamlarının taassubu yüzünden arka plana atılır.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.