frozen

egzo ne güzel bir şiir..nirden buluyon sen bunları bilmemki..teşekkür ederim arkadaşım.. umarım ayak parmakcıkların iyileşmiştir.. sana güldüm ahın tuttu benimde kafam cayır cayır yanmakta.. nenem bidenem severim bu şiiri ezberimdedir...benide kırdılar içimden ... aman al senin olsun bende daha yakışıklısı var vin diesel ... söyle ona madem sende senin buzluğa koyuversin çok güzelmiş..insan sığmıyor insana ha... yalnızlıkta büyütür insanı yaptığı hatalarda ve yaşadıklarıda tabi ders almasını biliyorsa..

sizin eski bir meseleniz var..içinizde kalan sanırım...ve evet insanın içi fesat değilse zaten cinsiyetin bir önemi kalmıyor...bencillikten uzak insan olarak bakabilmekte bütün mesele... ben insanlar olarak ele almak istiyorum..çekemezler birbirlerini çünkü saldır hırpala rencide et küçük düşür vs..vs...insan oğlunun şimdilerde en revaçtaki meziyetleri..şu an bizim yaptığımız gibi..

haylaz suhedam çok teşekkür ederim.. egzo nası becerdin ayacıklarını kırmayı geçmiş olsun arkadaşım

nedeninide açıklarsanız seviniriz..bence doğru düşünüyor...

sizin bu güzel dostluğunuz muhteşem...hiç kaybetmemeniz dileğiyle.. ve sevgili gece yağmuru nice senelere ..sağlıkla-huzurla-sevdiklerinle-mutlulukla..iyiki doğdun...

anam gız ben o leo yu sana kaptırırmıyım kine dur şuna bir hat vereyimde gelsin yanıma..

kız doğru söyle kim bu leo

ne tesadüf bende bekliyorum

Sen bilmezsin şehir küstü bana. Sen bilmezsin yıkıldı yüreğim. dalgaya yazıldı meleğim. Neşeli gibi, hüzünlü gibi, acılı gibi, yakıcı gibi, sarıcı gibi... Zaman gibi geçti zaman oyunları âoyuncaklarıâ Üşüyüp ısındım, çaldım sonsuz şarkıyı. Sen bilmezsin gök sildi ellerimi. Toza döndü harflerim. İnat gibi, öfke gibi, ağlayışa yakın â renklerden uzak gibi Düş gibi, çalınmış gibi⦠Yol gibi geçti önümden yolculuklarım. Parçalandım, döküldüm, yazdım büyülü masalı. Sen bilmezsin yağmur yağıyor tenime. İşte bu yüzden, Üşüyüp üşüyüp, sızladım bu kalleş kalabalıklarda.

tabe tabe bilmemmi

sen hala o cevaplarımı beklemektesin bildiğin şeyler zaten ne demem gerekiyorki... madem ısrarla beklemektesin bilirsin sen aslında cevabı ama ne edeyim yazayım bari.. sende açıkla bakalım...bilelim..ne yapmışız gene

Çoğalırken ceplerimde hüzün adına birikmiş kelimeler, kendimi şehrin hangi yükseltisinden atabilirim diye aranırken bir sahil dinginliğinde buluyorum küçük bedenimi. Yazdan kalma tozlu bir şezlong, sanki denize girecekmiş gibi soyunmuş bir iskele ve üstünde nasıl düşülürü test eden ben… düşemedim gecelerden gündüze, uzandığım her ışığın gözkapakları devriliverdi üstüme… cambazlığımla ters yüz etsem de zamanı sıyırıp atamadım omzumdaki bekleyişlerin ağırlığını. ceplerimi boşaltıyorum. Sol omzumdaki melek fısıldıyor kulağıma “az kaldı”… evet diyorum meleğe az (k)aldı… Sabrımın son nefesini çekip, gözlerimin feriyle söndürmüşken, son gücümü umut kapım kapanmasın diye katlayıp katlayıp menteşelere sıkıştırmışken ve artık cehennemden bozma bir zaman dilimine sürgün edildiğime tamamen ikna olmuşken bir melek fısıldıyor kulağıma “az kaldı”…. Evet diyorum meleğe az kaldı(m) …. Azları topluyorum şimdilerde çok olabilmek için….. Biliyorum “az kaldı”…..

Korkmadan basıyorum toprağa, dağlara doğru kaldırıyorum başımı, uzak, derin, dipsiz bir boşluk yok artık gördüğüm yerde, üşümüş parmaklarımı göğsüme gizleyerek, yüreğim düşecekmiş gibi bakıyorum gökyüzüne, yaramı öpüyor rüzgar, sarmalıyor, kucaklıyor, kestirmeden giriyor hep içime. Kıyısında dursam da yaşamın, olsun, kıyısından da olsa tutunuyorum işte, gittiği yere kadar... Şiddetli kasırgalardan yol boyu halı.. Yürümek cesaretti, Durmayı seçti çoğu.. Varsın istersen kasırga olsun ismi..

sanırsam rahatınızı kaçırdım...tahmin ettiğim gibi hala büyülü yolculuğuma devam etmekteyim..onunda büyüsü kaçana kadar... tavsiye ederim.. niye yoruldun anlamadım ki ...bi açıklasan diyorum... yoksa ben şahsen ve bizzat mı yordum sizi...

canem nenem..

Karla karışık yağar hüzün Üstüm başım hep uzun kollu Benden iyi bilirsin Anlatmama lüzum var mı ? Uzun yola gitmeden İki koltuk ayırttım Seninkisi cam kenarı Sormana lüzum var mı ? Farkı yok ki geçmişten İlk kez görmüş değilsin Hiç kuraya girmeden Hep kısa çöpü çekmişsin Mutlu muyduk ki ? sade nefes aldık Bıktım artık uzatma, yaslan bana ağla Soysuzlar içinde kalma Bak yenildik işte Zamanı gelince kalkarız belki de

ampülünüzün ışığı çoktan söndü sayın honest..siz farkında değilsiniz sadece...şu an anlık enerjilerle saldırmak ve kendilerine yapılan haksızlıkları göstererek ağlamakla meşguller..sizin gibi üç maymunu oynayan destekçilerine güven tazelemek için...biliyorum aslında hiç ihtiyaçları yok değilmi..

soru çok ama cevapları sizde bilmediğiniz için sormanın bir lüzumu yok sayın honest..

tabe canem kedi ulaşamadığı balığa pis dermiş

tamam bidenem

onları çoktan aldım ben senin gözünü kamaştıran benim alırken incileri dökülen pullarımdır kendini boşuna zayi etme gıcığım..incileri alan çoktan kuyumcuları bitirdi..

var hatırlıyom sözleri şöyleydi.. bir bilene sor.. aman sarduna sorayım deme.. illaki bir bilene sor.. aşık frozen derki... herşeyi bilen bir kişi olaraktan ey ey bana sor..

he canem arıyolar..yalnız ya ben bombayı yanıma almışsam netcek bu aklı evveller..laf olsun diye arıyolar işte.. sahilde tabe canem neden olmasın hazır magandalar sarmışken sahilleri..bi durum değerlendirmesi yapmamız lazım dimi

eyi bari.geçmiş olsun yumocum..gıcığım sanki sana sordumda cevap veriyon

vallahi utanmazsın gıcığım ..yani teessüf ediyom ..şiirin oralarını nasıl boyayayım kırmızıya ....yani pes doğrusu...yani hiç bilemiyorum bu durum karşısında..şaşkınım..