Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

frozen

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    4.763
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  • Lider Olduğu Günler

    2

frozen tarafından postalanan herşey

  1. frozen

    ÖFKEM İÇİMDE PATLADI

    ben o resimleri gördüğümde şöle demiştim..içimden tabii ..ne güzel sessiz komşuları var sözlerimi geri alıyorum gizli gizli besle sen yine canem..kuş bu değilmi uçar konar..sen nerden bilecen
  2. frozen

    HAYALİMDE Kİ RESİM

  3. frozen

    MAYIN TARLASI

    meral hanıma günaydın demek lazım.. güzel bir yazı..
  4. frozen

    ruhum bedenime dar geliyor bu aralar

    ruhun kaçmak istiyordur birsüre bidenem..bırak gitsin geri geldiğinde sanada ferahlık getirsin..
  5. sevdiklerinle ..sevenlerinle..nice yıllara sevgili erbay söylediklerimden çok Sustuklarım seçtiklerimden çok Reddedilmek için ne kadar varsam o kadar kimseyim kendime. halil cibran..
  6. frozen

    tuttu tuttmadi :)

    soru nerde ya tutarsa
  7. çıkıcam..
  8. deeetttt gece olunca gün biter işte ne gülüyon
  9. frozen

    evet hayır oyunu

    hayır ayakların büyük..
  10. frozen

    Kendine İyi Bak Derler ve Giderler

    zaman sadece birazcık zaman..o güne kadar kim tutar seni..kanat kanatabildiğin kadar kendini narnia.. bir nisan pazarı. belki de cuma. iyice karıştırdım artık günleri elimi uzatıyorum tutsana. başım dönüyor düşebilirim elimi uzatıyorum tutsana. bulutlar çöküyor gözlerime elimi uzatıyorum tutsana. yüreğim ağrıyor ölebilirim elimi uzatıyorum tut ve bırakma. dayanamam tek başıma aylardan nisan günlerde belki bir görüş vakti elimi uzatıyorum tutsana ya da bir içli türkü söyle sıçramalarla uyanıyorum geceyarıları. düşiçindeyim aklımda dayanılmaz bir sancı bir hayal gibi dolaşıyor etrafından insanlar ve sadece gözlerini gördüğüm beyazlar içinde bir kadın elinin içiyle kapıyor gözlerimi: ÖLMÜŞÜM elimi uzatıyorum tutsana bütün zehirler karışmış damarlarıma elimi uzatıyorum tutsana yağıyor üzerime dünya b.balcı
  11. hayatı ihlal ediyorum bir bu kalmıştı yapmadığım itiraz mecbur hayata bizi temize çıkaracak bir tek sözcük bile yok yakılmış köyler kadar kül içindeyiz ihtimal ve ihtiras bir intihar biçimidir aşk illegaldir astarı devletin iğfal edilmiş katiller vakitsiz infaz eder adamı bütün kediler ağlar müntehir halime yenik düşer siyanüre damar ihtimal. ihlal. infial ve ihtilal bu dört sözcüğe gömdüm hayatı dalından kopan songülün kalbimi kanatan dikeni. ihtimal infial. ihtilal ve devlet kaybedilen hayatlar kuşatır kirletilmiş gökyüzünü ey aşk! iğdiş edilmiş suretin için kılıç çektim kalbimdeki nasıra ihlal ettim hayatı boğdum hayatı yalnızlığımla paramparça aklımdaki bomba.. B.Balcı.
  12. Ey yeşil sarıklı ulu hocalar bunu bana öğretmediniz Bu kesik dansa karşı bana bir şey öğretmediniz Kadının üstün olduğu ama mutlu olmadığı Günlere geldim bunu bana öğretmediniz Hükümdarın hükümdarlığı için halka yalvardığı Ama yine de eşsiz zulümler işlediği vakitlere erdim Bunu bana söylemediniz İnsanlar havada uçtu ama yerde öldüler Bunu bana öğretmediniz Kardeşim İbrahim bana mermer putları Nasıl devireceğimi öğretmişti Ben de gün geçmez ki birini patlatmayayım Ama siz kağıttakileri ve kelimelerdekini ve sözlerdekini nasıl sileceğimi öğretmediniz Bir kentten daha geçtim Buğdayları yakıyorlardı Yedikleri pirinçti Birbirlerine açılan borular gibi üfürüyorlardı Sonra birbirlerinden borular gibi çıkıyorlardı Pirinçler gibi çoğalıyorlardı Atlarını yalnız atlarını cana yakın buldum Öpüp çıkıp gittim yelelerini.. Sezai Karakoç..
  13. sana diyeceklerim vardı ne çabuk bitti gece yeni bir ayrılığa açıldı pencere sana seveceklerim vardı esrikliğim. çıplaklığım. terim iki yanım uçurum böyle nasıl çekip gidersin gel.. atma beni sensizliğin koylarına boğulurum gölgen yüzüme düştü yüzümden gözüm düştü neyin nesi bu ayrılık kahır canıma düştü gel.. sürme beni ekinsizliğin toprağına kururum bir yanım gül kopması öbür yanım dalsız ağaç kurudu ırmaklarım bak yağamıyorum bulutuma gel.. ağlat beni mendilene sevdanın ve kazı tırnağınla çürüyen yanlarını hayatın serçe kanatlarında hırçın çığlıkları büyür sevdanın ayrılık ekmiş özlem biçmiş bu kadar yaşım darmadağın gel.. topla beni alfabesinden ömrün çoğalayım yıldızı süpürülmüş sabahlarda güneşli çocuğun gibi büyürüm koynunda sığınıp dudaklarına dilin olurum suskunluğunda gel.. sar beni rengine gözlerinin yanayım günortasında havalarımda sis var yüzümün tülü yanık kuşatılmış bir kentte direnen bir tutsağım çakıltaşı tuz ve kum gel.. yaz beni kanadına martıların savrulayım yakamozlardaki ışık sensin martılardaki hüzün ben yelkeni kırık bir sevda nasıl boğuşur dalgalarla gel.. yarınla beni geçmiş denilen yamalı bir bohça ılık nefesinle okşa yüzümü çokla sevdamın ayakizini kim umursar yoksa dalından düşen yaprağın öyküsünü gel.. çiçekle beni saksısında aşkın güzelleşeyim gittiğin yollar kadar uzarım söylediğin şarkılar kadar susarım bulutuna yağan yağmur olur kendi kendimi boğarım gel.. çaresizleme beni karşısında ölümün çürürüm senden sonrası ölüm ayrılık diye bir şey yok hem kimi inandırabilirsin terkederken beni öldürmediğine gel.. cinayetleme beni intihar aşka günahtır susamış bir çeşmeyim: paslı yağmursuz bir bulutum: puslu dalgasız bir denizim: sisli kıyılarım çalınmış martılar küskün kipriğimde mavi bir damladır hayat ağlasam sonum olacak gel.. hiçleme beni üzümdür şarabın tadı esrikliği hikayesi sabahları bozuluyor güzelliğim sen böyle giyinirken ayrılığı koşarken bensizliğe yaprağıma sonbahar düşüyor gel.. çirkinleme beni mutlu portreler çizelim güneşli yüzüne sabahın kelebek ıslığımla sararım tenini uzanıp körpe memelerinin arasına kovarım allahı romanımızdan bırak peygamberler oynasın eski oyunlarını biz tenimizin acıya direnişiyle kendi dünyamızı kendimiz kuralım gel.. dinsizle beni ezan sesleri çocukların oyun saati olsun umutla başlarız sabaha sevişen iki nehir gibi çoşkuyla karışırız güne ve çalıp her evin kapısını bir demet gül bırakırız önüne gel.. sokakla beni bakir bir dünya olmasın hayat sensiz sigara içerken kendimi içerim biraz da emdiğim nikotin savurduğum ömrüm olur vatkitsiz kavuşmalarla paylaşılmaz ki yalnızlık gel.. alevle beni eski bir mektup gibi yakalım saçını yalnızlığın (son söz) yüreğimin titrediği yer aşkın yarası yaşlı bir kuş çırpınır avucumda gökyüzü evimizin çatısı olacaktı yüzümüzde hayatla boğulurcasına bir kaynaşmışlık yüreğimizden aynı mezraya ırmaklar akacaktı ve rüzgarda ömrüme yağacaktı saçların gel.. kuşla beni uçalım birlikte yaşanmamış günlere.. Bayram Balcı..
  14. frozen

    GÜNAYDIN

    pazar günü için erken ama herkeze günaydın..
  15. katılıyorum..sorun ortada apaçık dururken ayrıntılarla vakit kaybedip duruyoruz.. kısaca kendi kuyruğumuzu yakalamak için durmadan kendi etrafımızda dönüp duruyoruz..
  16. rica ederim narnia..ve evet sen gerçekten güçlüsün..bırak bu acıtsın canını..farkında olarak yürümektir bu.. radya şiir çok güzel..böyle bir dost bulursan haberdar et bizide ki diyebilelim hala varlar..
  17. incecikti gül dalıydı dokunsam kırılacaktı dokunmadım kurudu gitme, sonbahar oluyorum, sonrası hiç ağaçlar bükmesinler n'olursun boyunlarını neden akşam oluyorum tren kalkınca kırlangıçlar birdenbire çekip gidince mendiller sallanınca neden tıkanıyorum öyle çok acımasız ki öyle birdenbire ki az önceki çiçekler nasıl da diken diken gitme, sonbahar oluyorum, sonrası hiç o sularda çimdik, bitti; köprüleri geçtik bitti o elmanın tadı orda, o kuş çoktan öttü, bitti artık çocuk değiliz, susarak da bir şeyler diyebiliriz günler devlet alacağı, yıllar bir kadehcik buzlu rakı oyunlar oyuncaksı, oyuncaklar eski şarkı kavaklara oklu yürek çizip duran o çakı nerde şimdi nerde şimdi, nerde o kan sarhoşluğu gitme, sonbahar oluyorum, sonrası hiç H.H.Korkmazgil.
  18. yollar uzak ay bedir sırtımda gümüş hançer yürürüm de ölemem kan damlatır karanfil. usulca mavi bir kar kara geceye düşer tutuşur fundalıklar gelir kalbimi yakar. gün olur belki öper ay ışığı acıyı o yaralı cerenler yanık sulara iner. yollar uzak ay bedir sırtımda gümüş hançer yürürüm de ölemem kan damlatır karanfil B.Aysan..
  19. Nerden niçin mi geldim Bilmeden bir şey diyemem, ya siz Hem hiç önemli değil Geldim, yer açtılar, oturdum Girip çıkanlar vardı Zaten ben geldiğimde Başka şeyler de vardı, ekmek gibi, su gibi Gülüşler öpüşler ne bileyim hepsi Doğrusu anlamadım bir düğün dernek mi Sonra da kimileri düşünceli, durgundu Gidenler neye gitti doğrusu anlamadım Zaten ben geldiğimde Bir luna-park mı bir konser bir gösteri Bilmem pek anlamadım önüm kalabalıktı Sıkıştığım yerde vakit çabuk geçti Bak dediler baktım pek bir şey göremedim Hem her yer karanlıktı Zaten ben geldiğimde Benim tek düşüncem büzüldüğüm köşede Nasıl çekip gideceğim kalk git dediklerinde Çünkü çıkmak sıkışık sıralardan mesele Kalkacaklar yol vermeye bakacaklar ardımdan Az mı söylendilerdi şuracığa ilişirken Zaten ben geldiğimde B.Necatigil.
  20. Ne dogan güne hükmüm geçer, Ne halden anlayan bulunur; Ah aklımdan ölümüm geçer; Sonra bu kus, bu bahçe, bu nur. Ve gönül Tanrısına der ki: Pervam yok verdigin elemden; Her mihnet kabulüm, yeter ki Gün eksilmesin penceremden! C.S.Tarancı
  21. Seni günlere böldüm, seni aylara Daha yıllara, yüzyıllara bölecegim Ve her zaman söyleyecegim ki beni anla Böyle eskitilmis de olsa bu kalbi Minesi çatlamıs bir diş gibi durduracagım karsında. Siirler söylenir, siirler biter Biz bu sevdayı neresine sakladıktı sen ona bak da Kahverengi avuçlarına mı gözlerinin Tam oradan mı kahverengi yagan bir aydınlıga. Bütün günler yenilesir her bekleyiste Ve bütün dünler, bütün geçmisler Kapını açarsın ki bir de, hiç kimseler yok Çaresiz, benim sana gelisim de hep böyle. Dün aksama dogru turuncu bir bulut geçti Sonra bütün bulutlar hep birden geçti Anılar, anılar, belki hepsi bir kelime. E.Cansever..
  22. Bırakalım bugün güçlü gergin sözleri Yoruldu beynim, tenim, gözlerim Aşka sözcük aramaktan yoruldu Yordu beni içimin düşmanı Çitim aşıldı az önce, kapım kırıldı Bozuldu evim Bırakalım yiğitlik türkülerini Tek mektupların değsin elime Tek senin soluğun Sarsın beni sustursun Şu uğursuz bando sesini Adın tılsımdı Elimden tutan biricik Yinelendikçe en güzel günlerim Gelir yanıma, halam kızları Manda sütü, iplik olta, dereboyu Çalsın darbuka, göbekler, gülücükler Açılırdı bütün kilitler adınla Yalnız sana yazmakla dayandım Dağların, toprağın uğultusuna Buzlu karanlık, tanınmaz bakışlar İçimde yer kaymaları Seninle uyandım gün ortası, koşarken Sanaydı gülümsediğim Sesini duydum, adımı kıpırdadı Dudakların, bitti sürgün günlerim Övgü sözleri kalsın Yol bittikçe yenik Yolcuyum ben Sana dönmüştü yüzüm Sayım sayıldı, günüm doldu Bir bilet, sallanır durur Elimin ucunda Teşekkür sana, ömrümün bir yanını Okşadın, canımı yaktın Yolcu ettin.. b.pirhasan
  23. "İşte gidiyorum bir şey demeden arkamı dönmeden şikayet etmeden hiç bir şey almadan bir şey vermeden yol ayrılmış görmeden gidiyorum" işte gittin sessiz bensiz bir iklime geride kalana bakmadan ve söylenmeden suçlulara hiç bir şey yaşamadan yaşatmadan belki de yol ayrılmış göremedim gidiyordun "ne küslük var ne pişmanlık kalbimde yürüyorum sanki senin yanında sesin uzaklaşır her bir adımda ayak izim kalmadan gidiyorum" bin sözün var binlerce kalp üstüne dinliyorum sanki seninle söylerken gölgen uzaklaştı bir faciayla izin sözlerinde geliyorum "geldiğinde kalbim de kırılmadı gönül kuşu şarkıdan yorulmadı bana kimse sen gibi sarılmadı ışığımız sönmeden gidiyorum" gittiğinde kalbimiz hep yanıktı gönül kuşun kanserdi kanatları kırıldı bize sen gibi kimse hoşçakal demedi ışığın sönmez geliyorum. b.pirhasan
  24. çok güzel şiirlerle tanışıyorum sayenizde..teşekkürler arkadaşlar.. Yaşayamadığım bir şeysin sen, elinden tutup sokağa çıkamadığım Kış günü bir avuç kar süremediğim yüzüne Otlar ve çiy damlalarıyla sevişemediğim Kımıldatmayan bir bakış, bir söz Tam söylenecekken açıp kapıyı Karanlık ağzımı ışıklandıran, yakan fotoğrafları yaşayamadığım bir şeysin sen elinden tutup sokağa çıkamadığım.. Yaşayamadığım bir şeyşin sen, kokular dağıtıp Kendine yeni adlar yakıştıran Beynimde cıva damlacığı, şehvetin sinir telleriyle Dokuyan kazaklarımı, göz çukurlarımı aşkın Tılsımlı gövdesiyle ovan Yastıkta bir yumak saç Boynu kıvrılıp ölmüş güvercin, dokunamadığım Şeylersin sen, bitiremediğim... b.pirhasan
  25. Sendin beklediğim bütün bir sonbahar.. Başlamadan bitmiş bir aşkın hüznüyle.. Gece gökyüzünde, çınlarken yıldızlar.. Yağmurları inatla işlerken içime.. Sendin beklediğim bütün bir sonbahar.. Şimdi vurur yokluğun yüreğime.. Yüreğim gönlüm senin yolunda yar.. alıntı.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.