Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

diloş

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    3.633
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  • Lider Olduğu Günler

    1

diloş tarafından postalanan herşey

  1. Sözcül Birisi gelse, Bana candan bi şey verse, Ben de alsam; Ne iyidir Onun ve benim için. Birisi gelse, Bana bir söz dese, Ben de anlamasam; Ne kötüdür İkimiz için. Birisi gelse, Benden bir şey çalsa, Ya da saklasa; Bu yıkımdır İkimizden birisi için. Özdemir Asaf seversin sen Özdemir Asaf'ı...hassas..duygulu Leylam..
  2. madem seviyorsun şekerim.. al bakalım bir tanecik daha..umarım beğenirsin... ADSIZ BİR ÇİÇEK Rengini dünyaya ilk defa sunan Adsız bir çiçek gibi parlıyorsa gözlerim Sevgilim Bana 'sen bir şairsin' dediğin zaman. Yalnız sana yazıyorum bu şiiri İstersen bir şiir gibi okuma Çünkü her yıl yeniden yazacağım onu Soğuklar başlayınca havalanıp Millerce yol katettikten sonra Güneyi tadan bir kuşun sevinciyle. Ve yazmış olacağım bir de Her dönemde her çağda Sevdanın kendine özgü diliyle. Edip CANSEVER
  3. Hüzün ve Serseri Agathe, uçtuğu var mı ruhunun arasıra, Büyülü, mavi, derin ve ışıl ışıl yanan Bambaşka denizlere, bambaşka semalara, Şu kahrolası şehrin simsiyah havasından? Agathe, uçtuğu var mı ruhunun arasıra? Hey trenler, vapurlar beni burdan götürün! Ne var gözyaşlarından çamurlar yuğuracak? Arasıra der mi ki Agathe'ın ruhu, üzgün, "Nedametten, azaptan ve ıstıraptan uzak Hey trenler, vapurlar, beni burdan götürün." Ne kadar uzaktasın ey mis kokulu cennet, Ey, sadece sevincin, aşkın ürperdiği yer, Ey, her ruhun içinde bulunduğu saf şehvet, Ey bir ömür boyunca gönül verilen şeyler! Ne kadar uzaktasın ey mis kokulu cennet! Ah o yeşil cenneti, çocuksu sevdaların, O koşuşlar, şarkılar, o demetler, buseler, İnildeyen kemanlar arkasında sırtların, Akşam, korkuluklarda şarap dolu kaseler, - Ah o yeşil cenneti çocuksu sevdaların! O bilinmez zevklerin yüzdüğü masum belde Çok daha uzakta mı yoksa Çin'den, Maçin'den? Beyhude bir arzumu inildeyen dillerde, Canlanan bir hayal mi billur sesler içinden, O bilinmez zevklerin yüzdüğü masum belde. Charles BAUDELAIRE
  4. ÇOCUKLAR Sizin diye bildiğiniz evlatlar gerçekte sizin değildirler, Onlar kendilerini özleyen Hayat'ın oğulları ve kızlarıdırlar, Sizler aracılığıyla dünyaya gelmişlerdir ama sizden değildirler, Sizlerin yanındadırlar ama sizlerin malı değildirler, Onlara sevginizi verebilirsiniz ama düşüncelerinizi asla, Çünkü onların kendi düşünceleri vardır, Onların bedenlerini barındırabilirsiniz ama Ruhlarını asla, Çünkü onların Ruhları geleceğin sarayında oturur, Ve sizler düşlerinizde bile orayı ziyaret edemezsiniz, Kendinizi onlara benzetmeye çalışabilirsiniz, Ama onları kendinize benzetmeye çalışmayın hiç , Çünkü Hayat ne geriye gider ne de geçmişle ilgilenir, Sizler,evlatların birer canlı ok gibi fırlatıldıkları yaylarsınız, Yayı gerenin elinde seve seve bükülün, Çünkü oku atan O güç ,uzaklaşan okları sevdiği kadar, Elindeki sağlam yayı da sever .... Halil CİBRAN |
  5. vah zavallı kardeşim benim... çok rahatsız edicidir bilirim bi kez benimde başıma gelmişti gün ışığına çıkamıyordum..umarım bir an önce toparlanırda aramıza katılırsın...yokluğun fazlasıyla hissediliyor...şaka maka özledik yav..seninle cenk etmeyi bile özlemişim düşün artık.. geçmiş olsun arkadaşım..bir an önce iyileş..bunlar da çiçeklerin..
  6. boşver be Frozenim ..anlıyan anlıyor... Sardunyam...usta yine yapmış yapacağını...şu şiirin güzelliğine bir bak... sevmek zenaatinde güzel arkadaşım...ne denli özel olduğunu biliyorsun benim için... :clover:
  7. Bilinenleri görmezlikten gelmekti Baştan kaybedişlerin sebebi.. Sevgili Keskinkalem.. defterimi bu anlamlı şiirle ziyaretin çok mutlu etti beni..incelemen gibi..öyle sanıyorum kaliteli bir arkadaş kazanıyorum... Suhedam... harika bir şiir bu.. demek sende şiirkoliksin ha...bunu duyduğuma çok sevindim...o halde şiir alışverişi başlasın bakalım...
  8. o ihtimali anladın sen...dahası biliyordun zaten... itiraf etmeliyim merak ettim sizdeki şu nastoljik tepsileri... ne yapıyorsun onlarla..korkunç Hary'ye kahvemi ikram ediyosun yoksa? Sevgili Keskinkalem... Efendim sizi buralarda görmek..hele ki anılarınızla..ne hoş .. sizin bu saklanma anınız bizim bahriyeliyle(köşemizin müdavimleri bilirler..kendisi kardeşim olurlar..şu an asker) ilgili bir hatırayı çağrıştırdı..hemen naklediyim... öğretmenlerin katıldığı bir yaz kampıydı..Akçay'da..kardeşim 3, ben 11 yaşlarındayız..o yaz bizim ufaklığın başına gelmeyen aksilik kalmadı..daha 3.gün körpe bağırsakları kampın yemeklerine adapte olamadığından iflas etti ...zavallıcık daha iyileşemeden zehirli bi haşeratın hücumuna uğradı..sol göz şişerek tamamen kapandı.. çocuğa baktıkça içimiz acıyor...kendiside kendine acıdığından olacak bütün fotoğraf çekimlerinde minicik eliyle sol gözünü kapatmaya çalışıyor... neyse efendim..birkaç gün sonra bir akşam yemek vakti bizimki ortadan yok oldu...bütün alanı fır dönüyoruz yok!...arama ekibine her geçen dakika başkaları da katılıyor...bi zaman sonra kampın yarısı bizimkini arar oldu... restorant bölümü denize çok yakın..annem çığlık çığlığa sahile seyirtti..tabii bütün ekipte arkasından...fakat oraya gittiğine ilişkin en ufak bir ipucuna rastlanamadı...heryerden bizimki anons ediliyor.."üç yaşlarında,üstünde şu renk şortu olan,gözünün biri kapalı bir erkek çocuğu kaybolmuştur.." bir süre sonra annemle ben ağlamaya başladık...belli etmesede babamın gözleri dolup dolup boşalıyor...hep beraber son bir kez daha şu tarafa bakalım diye birkaç adım atmıştık ki..kulağıma derinlerden bi yerden bizimkinin sesi geldi..sağıma soluma baktım yok..ama o ses derinden derine halen devam ediyordu..kalabalığa" susun" dedim...sesin geldiği yere konsantre olup yürümeye başladım...tabi ki ekipte peşimde...biraz ileride bir bilardo masası vardı...ses sanki oradan geliyordu...fakat görünürlerde kimse yoktu...eğilip altına baktığımda masanın dibinde ağaç kovuğu gibi bir delik..ve o deliğin içinde yine 3 yaşlarında iki kız ve ortalarında tek gözü kapalı bi şekilde pusmuş duran bizim kerata uzunca bir zaman o ufacık deliğe nasıl girmiş oldukları bir türlü anlaşılamayan ve muhabbet kuşu gibi birbirine sokulmuş üç afacanı soluğumuzu tutarak seyrettik... sonrada bastık kahkahayı tabii... manzara o denli komikti ki annemin gözyaşlarıyla kahkahaları birbirine karışmıştı...sanırım bizim tek gözlü bastıbacak durumdan o denli memnundu ki bizleri tamamen unutmuştu...
  9. canım Leylam benim... bi dizi başladı sanırım starda..özcan denizin.. kader diye...acaba Leylamın ortamı da böyle mi diye geçirdim içimden...sırf seni çağrıştırdı diye izledim sonuna kadar..düşünebiliyomusun...seyrettinmi sende?...nasıl bir yaşamın var?...adaptasyonda zorluklar çektin mi?...esasında konuşulacak o kadar çok şey var ki..farklı ve sanırım herbiri değişik anlamlarda zor hayatlar yaşıyoruz...bizi birbirine bağlayan ruhlarımız...o ruh varoldukça kopmayız inşallah..
  10. valla bende çıkaramadım..acep kime çekmiş bana cezası ne olurdu ki??
  11. o cadı ceza verdiyse.. bende af çıkartıyorum.. serbestsin sardunyam...
  12. valla senin toktur anlıyo bu işlerden belli.. uzak dur benden her yanın kurdeşen döker alimallah...
  13. hoşgeldin canım arkadaşım.. beğendiğine çok sevindim...çok özlemişim kız seni..
  14. seveceğini tahmin etmiştim... beğendin demek ...güzel şiir...
  15. yapma ya bu şarkı Hümeyranınmıymış..ve 1969 yılındaki albümünden ha..o kadar eski yani..demek ondan bana bu kadar güzel geliyormuş..sağol canım benim... kalbimi affettim onsuz yaşanmıyor başka çaresi yok aşktan kaçılmıyor hep yalancı çıktım ben kendi kendime çare bulamadım kalbimin derdine o yok mu..yine aldattı beni..
  16. şikerim..gittin bu delüyü başma sardın..zor kurtuldum elinden... canım benim.. bak san çok seveceğini düşündüğüm bir şiir yolluyorum...bakalım yanılıyormuyum? Beni mi Seviyorsun Kadın adamı çok seviyordu... Yemyeşil ovalarını verdi adama Yaşam fışkıran. Beni seviyor musun? Evet, dedi adam... Güneşini, ayını verdi kadın Yıldızları taktı bir bir adamın omuzlarına... Beni seviyor musun? Tabi, dedi adam... Kadın çağladı Gürül gürül akan pınarını verdi adama. Beni seviyor musun? Elbette, dedi adam... Kadın bağlandı Yaşam ipini adama verdi. Bir oldular tek oldular adamla. Beni seviyor musun? Biliyorsun, dedi adam... Kadın dağlarını verdi adama Tırmandılar doruklara. Beni seviyor musun? Aşağılara baktı adam zirveden. Başkalarını gördü Sustu adam... Ağladı kadın... Gözyaşını verdi adama Almadı adam... Kadın onurunu verdi adama Şaşırdı adam... Sordu yine usulca kadın Beni mi seviyorsun? Onu da seviyorum seni de, dedi adam... Sustu kadın... Verecek bir şeyi kalmadığında... Senin yüreğine ihtiyacım var, dedi adam Başkasını sevebilmek için... Çıkarıp yüreğini verdi kadın. Korktu adam... Beni sevmiyor musun, dedi adam. Sesi yoktu kadının söyleyemezdi. Gözleri yoktu kadının ağlayamazdı. Kalbi yoktu kadının sevemezdi. Onuru yoktu kadının yaşayamazdı. Nurdan Ünsal
  17. Frozenim ...yoksa sende mi dipresyondasın ? ... yoksun ortalarda... Olsaydık olsaydık olsaydık da ne olsaydık ben gibi sen, sen gibi ben? olduk olduk da noolduk kim için sen, ne için ben… dinle sevgi kalp gözünde beslenir uzun kısa zayıf şişman esmer sarışın gözün gördüğü değil gönlün değdiğine seslenir yani o sesin biçilemeyen pahasını sahiplenen sahibim denilene teslim edilen bir iken ikinin iki iken birin sevdasına bağlanan sarhoşluğunda çağlanan uğruna türkülerce ağlanan isyanların kocaman köşelerinde küfür yanıbaşında değersiz yitip gittiğinde çaresiz saç baş yolduran İki ayrı sevdanın bir sevgi..si / sevgili..si olsaydık olsaydık noolurduk…ki? hıh.. Ali Işık
  18. şiir severmisin arkadaşım ..sanırım evet... bakalım bunu beğenecekmisin.. Eylül Sarısı Yine eylül esti tenimde sarısı yüzümde damlayan gözümde... Bakarsın kalmaz bile sancısı, demiştim. Bir varmış bir yokmuş oluruz Bak, kaldı mı sızısı? Yüreğimizi dağladı demir halka Bak bomboş özgür ellerimiz Kalmadı değil mi izi? Neresinden baksan acımasız haklılıktı Vahşi zavallılık İlkel bağlılık Kalmadı değil mi manası? En mutlusunu da seçsen anlardan Giden geri gelmeyecek Kalmadı değil mi anısı? Hüzün sarısı, Veda şarkısı şimdi eylül Yıkılmadı dağ Çatlamadı toprak Yarılmadı deniz Dünya aynı dünya... Eylül de geçer sessiz Ömür de geçiyor sensiz... Bak bitti bile Acımadı değil mi? Nurdan Ünsal
  19. küçük kelebeğim hasta olmuş ..geçmiş olsun birtanem..kendine iyi bak... Benim Aşkım Sen sen diye yazdıklarım sen değilsin Yanlış anlama... Ağlamalarım sana değil Sen üstüne alınma... Ben seni yazmakla Seni yazıyor değilim Senmişsin gibi algılama... Sen demelerim lafın gelişi Sen sen olmaktan çıktın çoktan Ben'im bu aşk artık anla... Nurdan Ünsal
  20. canım Leylam.. nerelerdesin..? -Tarihten Bana Uzanan Sevgili- Sen şimdi mi varolduğunu sanıyorsun, ey sevgili? Tarihi adım adım gez de, gör asırlık kendini. Keşfetmediğin gömülmüş uygarlıklarda, adın gizli. Sen; Antik Dünya´da zaman maceraya dönüşürken, Zeytin gözlünün, gümüş kupada sundugu şarap, Aşk güneşiyle ermiş, elinde bir salkım üzümdün. Firavun´un Nil diyarıyla bütünleşen, gizemli piramitleri, Cleopatra´nın süt banyosunda, kadifeleşmiş teniydin. Dere gibi uzanan, Çin Seddi´nin üstünde duran, Çekik gözlünün, ipek siyah saçındaki kiraz çiçeğiydin. Mozart´ın piyanosunda, fırtınalar yaratan akordu, Müzikle aşkın kucaklaşan, ölümsüz senfonisiydin. Mevlana´nın ruhundaki karanlıkları aydınlatan ışık, Yunus Emre´nin şiirle özleşmiş yürek dergahıydın. Köroğlu´nun gönül sazı, Karacaoğlan´ın ozan diliydin. Yaşlı çınarın gölgesinde, çobanın çaldığı yanık kaval, Al yanaklı yarinin, kalbiyle işlediği, oyalı mendiliydin. Bir tas ayran uzatırken, kaçamak bakışın kirpiğiydin. Ey asırlık sevgili; sen ezelden beri hep vardın. Tarihin ucundan, gönül köprünle bana uzandın. Seni sadece bir ömürlük sevmeyecegimi bilmeliydin. Benim sevgim tarih olur, tarih sonrasını da görmeliydin.. Nigar Yıldız
  21. siryus ormanı niresi? son derece serios bi konu bu..izlemeye gelicemde o bakımdan... hangi forumda yaşıyo dirken..sen nerede yaşıyosun bu aralar kardiş.. alerjin var polenlere anladıkta..foruma da var yoksam?
  22. seni ararken kendimizi kaybetmiş olabilirmiyiz acaba?
  23. bu saydıklarının dışında bir ihtimal daha var Ayşegül...
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.