Admin

Candy (2006) İki genç bohemian birbirine bağlanmıştır -- birbirine deliler gibi aşık olan ikili -- aynı zamanda uyuşturucu dünyasında hayal kurmaya ve kendi dünyalarındaki ile gerçeğide yaşamaya çalışmaktadırlar... Bir başka 'wasted life' örneğini yani harcanan yaşamlar veya harcanmış yaşamlar filmi. İnsanın zevk alma ve aldığı zevkle içinde bulunduğu durum arasındaki farkı değerlendiremediği anların filmi. Kaçırmayın diyorum... Özellikle Heath Ledger (Brokeback Mountain) ve Geoffrey Rush (Shine) dikkat. Bir diğer sahnede kızın duvarlara yaşam öyküsünü yazdığı sahne... Yönetmen: Neil Armfield Oyuncular: Heath Ledger, Abbie Cornish, Geoffrey Rush, Tom Budge, Paul Blackwell. Tara Morice Two young bohemians hooked on each other -- and on smack -- head down the path to perdition in this potent drama directed by Neil Armfield. Giddily in love, Dan (Heath Ledger) and Candy (Abbie Cornish) soon find themselves swept up in a vortex of addiction that inexorably unravels their relationship and their lives. Geoffrey Rush is outstanding as the indulgent chemistry professor (and functional junkie) who supplies the couple with heroin. Director: Neil Armfield Cast: Heath Ledger, Abbie Cornish, Geoffrey Rush, Tom Budge, Paul Blackwell. Tara Morice Not: bu filmi Tangeriin'e önereyim... onun seveceği bir film....

Ölü Kız (2006) The Dead Girl Birçok insanın sevmediği bir film ama enteresan bir şekilde benim oldukça zevk aldığım bir film. Gariptir senaryosunu ilk özet olarak okuduğumda pek hoşlanmamıştım ama tersinden başlayan bir film olarak fena sayılmaz diyebilirim (ama dikkat bu sadece benim görüşüm). Küçük bir kasaba çevresinde dönen ilişkileri anlatıyor. Film bir tarlada parçalanmış şekilde bulunan bir kız cesedi ile başlıyor. Bu gizemli küçük olayların biribiri ile ilişkili gibi çekilmiş sahnelerle desteklenmesi bana çok anlamlı ve gizemli geldi... Zamanınız varsa seyredin derim ama yoksa bile seyredin... ha ha ha Yönetmen: Karen Moncrieff Oyuncular: Brittany Murphy, Toni Collette, Piper Laurie, Giovanni Ribisi, Rose Byrne, James Franco, Mary Beth Hurt A small close-knit community near Los Angeles is thrown into turmoil when the brutally desecrated body of a vibrant young girl is discovered in a field. A series of seemingly unrelated dramas in the lives of the town's residents ultimately converge and reveal answers to the murder itself. Toni Collette, James Franco, Giovanni Ribisi and Mary Beth Hurt star in this dark Independent Spirit Award-nominated mystery directed by Karen Moncrieff. Director: Karen Moncrieff Cast: Brittany Murphy, Toni Collette, Piper Laurie, Giovanni Ribisi, Rose Byrne, James Franco, Mary Beth Hurt

Kral (2005) The King Asker olarak zamanını tamamlayan 21 yaşındaki Elvis (Gael Garcia Bernal) kendisini küçük yaşta terkeden babasını (Wiliam Hurt) aramaya başlar. Onu küçük bir kasabada kilise papazı olarak yeniden evlenmiş ve iki genç çocuğu sahip olarak bulacaktır ama babası onu kabul etmekte zorluk çekecek hatta karşı koyacaktır. Çok iyi olmasada enteresan bir film. Özellikle Gael Garcia Bernal var içinde sevmesenizde bir göz atın derim. Ailenin bir parçası olmak için çabalayan Elvis bunu başarmak için hiç kimsenin aklına gelmeyecek bir yol seçecektir. Özellikle bu sahneler sizi şaşkına çevirmeye yetecektir. Yönetmen: James Marsh Oyuncular: Gael Garcia Bernal, William Hurt, Pell James, Paul Dano, Laura Harring, Laura Clifton, Jessica Schwartz, Brady Coleman After serving time in the Navy, 21-year-old Elvis (Gael Garcia Bernal) decides to look up the father (William Hurt) who abandoned him as a child, only to find him working as a small-town pastor with a new wife (Laura Harring) and two teenage children (Pell James and Paul Dano). While his father is unwilling to disrupt his life to reconcile with his son, Elvis refuses to be ignored, taking drastic measures to insert himself into the family. Director: James Marsh Cast: Gael Garcia Bernal, William Hurt, Pell James, Paul Dano, Laura Harring, Laura Clifton, Jessica Schwartz, Brady Coleman

Sevgili Tangeriin, arayüzleri ben yapmıyorum... o kadar yetenekli olsam çok tan yapardım... onu chatmaster denilen admin arkadaş yapıyor ona bir öm at ama onu yapacağını sanmıyorum boş zamanında bunları yaptı artık boş zamanı olduğunu sanmıyorum ama bir gün belki sen genede bir öm gönder. ..

İtalyan - İtalyalı (2007) The Italian - Italianetz 6 yaşındaki Vanya (Kolya Spiridonov), her rusyalı yetim çocuğun rüyası olan bir italyan aile tarafından çocuk edinme işleminin beklemektedir. Bu çok uzun sürmeyecektir ve bir talip çıkmıştır artık. Tabi Vanyaya ev olarak bilidiği bu yetimhaneden ayrılmak çok güç gelecektir çünkü Vanya'nın kendisini doğuran anasını görme isteği herşeyin üstüne çıktığı bir anda zincirleme olaylar başlayacak ve küçük vanyanın büyük işler ve eylemlerini görecek ve küçük dilinizi yutacaksınız özellikle kendi kolunu kırdığı bir içki şişesi ile kesiş sahnesi sizi bir anda şoka sokacak ve gerçekten yaptımı diye düşünmekten kendinizi alamayacaksınız. Bir çok dalda uluslararası ödüller alan bu filmi sakın kaçırmayın... Dünya toz pembe değil ama 6 yaşındaki bir yetimin gözünden bu dünyayı gözlemek size başka bir bakış açısı ve başka bir dünyanın varlığını göstermekten öteye gitsin diyorum... Mutlaka ama mutlaka izleyin... Özellikle Vanya'nın yüzüne ve gözlerine odaklanın bu 6 yaşındaki çocuk sizi oyunculuğun sınırlarında güzel bir seyahata çıkaracaktır... Yönetmen: Andrei Kravchuk Oyuncular: Dima Zemlyanko, Nikolai Reutov, Dariya Lesnikova, Yuri Itskov, Kolya Spiridonov, Andrei Yelizarov, Olga Shuvalova, Vladimir Shipov, Mariya Kuznetsova, Sasha Sirotkin, Polina Vorobieva Six-year-old Vanya (Kolya Spiridonov) is about to be handed every Russian orphan's dream: A loving Italian family wants to adopt him and take him away from the rundown orphanage he calls home. But Vanya can't let go of his yearning for his birth mother. Determined to find her, he runs away and sets off on an adventure that leads him into a mysterious and sometimes perilous world. This moving drama received several international awards. Director: Andrei Kravchuk Cast: Dima Zemlyanko, Nikolai Reutov, Dariya Lesnikova, Yuri Itskov, Kolya Spiridonov, Andrei Yelizarov, Olga Shuvalova, Vladimir Shipov, Mariya Kuznetsova, Sasha Sirotkin, Polina Vorobieva

Gene unuttum kendimi, içinden geçtiğim o sonsuz tünelin ucundaki ışık, işin üçüncü boyutunda saklı bir sakarlık veriyor insana. O sakarlıkla hala aynı şeyi dinliyorum ben gene... Saygılar

Aslında dondurmada olsaydı ben dondurmayı çok severim...

İsviçrede bir konserinde dinlemiştim: Önce aşık olmuş sonra kendimi aşmış ve en sonunda da sesin kendi içinde katlanan ve etkinleşen kanatlarında kaybolmuştum... Arkasında çalanların büyülüyeci tınıları ve kendi sesinın hayali duvarları insanı büyülüyor.... Saygılar

Siyahın Dışında - Çizginin Dışında - (2006) Off the Black Enteresan bir Nick Nolte filmi. Önce ne olacağını merak ediyorsunuz sonra oyunculuğu karşısında şapka çıkarıyorsunuz. Bir baseball hakemi ile bir lise öğrencisi olan Dave Tibble (Trevor Morgan) arasındaki garip ve tuhaf ilişkiyi anlatan güzel bir film. Devasa animasyon filmlerinden bıkanlara güzel bir film. Dave bir baseball oyuncusudur ve oynadığı yere atıcıdır. Pitcher (atıcı) olarak oynadığı takımında Ray Cook'un (Nick Nolte) yanlış karar verdiğini düşünerek Ray'in evini kundaklamak ister ve yakalanır. Ray onu yanlızca bir şekilde affedebileceğini söyler ve bir süreliğinize katılacağı lise mezunlar gününde oğlu rolünü oynamasını ister. İşte böyle mutlaka izleyin derim... Filmin afiş repliği: Would you let this man be your father? - Bu adamın sizin babanız olmasına izin verirmesiniz? Yönetmen: James Ponsoldt Oyuncular: Nick Nolte, Trevor Morgan, Marlyne Afflack, Timothy Hutton, Rosemarie DeWitt, Noah Fleiss, Sally Kirkland In director James Ponsoldt's gentle drama, an unlikely bond forms between high school pitcher Dave Tibbel (Trevor Morgan) and reclusive, ailing umpire Ray Cook (Nick Nolte) after the youngster vandalizes Ray's home. Estranged from his son, Ray offers to forgive Dave's debt if he'll pose as Ray's son at an upcoming class reunion. Meanwhile, Dave must contend with his withdrawn father (Timothy Hutton), who's been a wreck since his wife left him. Director: James Ponsoldt Cast: Nick Nolte, Trevor Morgan, Marlyne Afflack, Timothy Hutton, Rosemarie DeWitt, Noah Fleiss, Sally Kirkland

Ok. tamam.

O kadar çok fark edilmeyen şey varki, keşke hespine çözüm bulabilsek... neyse buna bir çözüm bulmaya çalışalım bakalım bulabilecekmiyiz...

bu yeni modamı yoksa nerelerdesin böyle... ara ara görünüp kaybolmak yok....

Sevgili Respektif, Bazan yavaşlıyor çünkü bozo blocker devreye giriyor şimdi bu bozo blocker da nedir diyeceksin? Biz tarafsız bir forum olduğumuz için bazan çok seri şekilde saldırıya uğruyoruz. Birileri istanbul'dan saniyede 12000 istek gönderiyorlar. Biz bunları önlemeye başladığımız anda (bozo blcoker) server-sunucu yavaşlıyor. Türkiye hala internet olayında yol geçen hanı gibi. Şikayet yapacak yeriniz yok yaptığınızda size bununla mı uğraşıyorsun diyorlar... Bu tür şeyleri sıradan insanlar yapıyor ve yaptıkları ile kalıyorlar... Örneğin bu batı toplumlarında olsa. Güvenlik dairesine o ip adresini anında geçer ve o kişiyi anında tutuklatırsınız... Çünkü bu bir suçtur... Tabiki çok zengin siteler Cluster (birden çok sunucu) kullanarak ön yüzü değiştiriyorlar biz o kadar paraya sahip değiliz. Yani sizden farklı değiliz ama elimizden geldiği kadar savaş veriyoruz ama kötüyü durdurmak kişiden çok yerel yönetimin işi bunuda biliyoruz... Saygılar

Kendi kendime konuşuyordum, uzaktan duyduğum seslerin arkasından kendime sorular soruyordum ama bir türlü tatmin olamıyordum, bu sanal yorumlardan. Duyduğum seslerden bir tanesi: 'Kadın meta olmaktan nasıl kurtulur' sorusuydu. Diğeri 'Kadınmı yoksa insanmı' hadi bakalım çık işin içinden çıkabilirsen..! Annemi hatırladım, acaba metamıydı, yoksa ben annemi insan olarakmı algılamıştım..! Gene kafam karıştı içindeki ile dışındaki farklı algılanıyordu. Annen, ablan, yengen ve kız arkadaşın ve modeller ve yıldızlar ve en önemlisi medya aaaaa diye kendine geliyorsun birden. Sorun birden şekillenmeye başlıyor ama çözümü hala kaf dağının arkasında. Toplum ve aileniz sizin karekterinizi şekillendirirken, size öyle enteresan şeyler öğretiyorki farkına vardığınızda iş işten geçmiş oluyor veya geçtiğini sanıyorsunuz. Nasılmı? Annem ve babam bana hep kız kardeşlerime bir yere gittiklerinde eşlik etmemi istemiştir ve her defasında kız kardeşlerim benim neden onlarla gittiğimi bana sormuşlar ve her defasında aynı cevabı almışlardır 'Babam öyle istiyor'. Bunun gibi yüzlerce olayı hatırlıyorum ve bunların yanyana geldiğinde benim karekterimde neyi şekillendirdiğini bugün anlayabilmekle birlikte bana kadının toplumdaki yerini ve kadının değerini öğretmiş olduklarınıda seziyorum (tabi sadece bir örnek değil yüzlercesi var önümde çok uzatmadan devam edelim diyorum). Bir gün ablamın oğluna nasihatini duymuştum 'Bak oğlum o kız sana yaramaz, erkeklerle sürtüyor'. O sıralar ablamlarda kalıyordum hasbelkader bu kızıda tanıyordum, o kadar şeker o kadar içten bir insandıki, yeğenimin ondan daha güzel bir insanla birlikte olmasını düşünemezdim. Ablamın söylediği şeyler ona öğretilenler, toplumsal baskının, yerel dinsel öğretinin, ve kişisel birikimin ortaya çıkardığı yaklaşımlardan kaynaklanıyor olduğunu görüyordum. Kendine sorduğumda bana kızın kişiliğinin hiç bir önemi olmadığı, önemli olanın erkeklerle arkadaşlık kurduğu bağlamıydı. Bir süre sonra ablamın kendi küçük kızı ergen bir kız oldu. Ablam kendi kızına erkeklerle gezdiği için aynı şeyleri söylemedi: Çünkü kendi kzının 'kötü şeyler' yapmayacağını biliyordu (ha ha ha). İşte tam burasıydı filmin koptuğu ve gerçeklerin içeri akmaya başladığı yer. Sanki Matrix filmindeki kurşun sahnesinde hissediyorsunuz kendinizi. Erimiş kurşun vücudunuz kaplamaya ve sizi başka biri olmaya zorluyor ve kendi kendine bir dönüşümün parçası oluyorsunuz. Farkına varıyorsunuz bu farkın bir şeyleri değiştirmesini istiyorsunuz ama o değişimin ne kadar zor ve bir o kadarda mücadele gerektirdiğini seziyorsunuz. Çok çabuk vazgeçebiliyorsunuz dedim ya çok zor bir değişim.... Ve özellikle o insanlar yok mu, o çok bilen, o ben biliyorum öyledir diyen. Hayır bütün suç şunlardadır diyen ve bir toplumu veya bir anahtarı yok sayan... Önünde durduğum pencerenin, pencere olduğunu biliyorum ama bana neyi doğru gösterdiğini anlamaya çalışıyorum. İnsan olarak kendimi zorunlu hissediyorum ve gördüklerimin doğruluğu en zorlandığım şey olarak beynimde yer ediyor... Saygılar Intelligence plus character-that is the goal of true education Zeka artı karekter-doğru bir eğitimin ana amacıdır Dr. Martin Luther King. Jr.

Duvak (2006) The Painted Veil Özellikle ingilizce isminin güzelliği ile başlayayım. Oyunculuk olarak veya konu olarak çok zevk aldığımı söyleyemem ama Çin'de çekilen yörenin güzelliği sizi etkiliyecek. Ayrıca ikili ilişkilerde bazı noktaların nasıl gözden kaçtığını yakalayan bir film... Boş zamanınız varsa seyredin derin... Tarih: Çin ve İngiltere tabiki İngilterenin emperyalist sömürü düzenini göreceksiniz. Ayrıca filmden bir replic: 'Sometimes the greatest journey is the distance between two people' - En muhteşem yolculuk iki insan arasındaki mesafeyi katetmektir (Bazan)... Sadece bu cümle için bu film seyredilir demiştim. Yönetmen: John Curran Oyuncular: Naomi Watts,Edward Norton, Liev Schreiber, Toby Jones, Zoe Telford Shunned by a husband (Edward Norton) who's more interested in his research, the simpleminded Kitty Fane (Naomi Watts) embarks on a quest for life fulfillment. Along the way, she ignites a passionate affair with a dashing womanizer (Liev Schreiber) and travels with her husband to the Far East, where she turns her attention to fighting the cholera epidemic. Diana Rigg co-stars in this period drama based on the novel by W. Somerset Maugham. Director: John Curran Cast: Naomi Watts,Edward Norton, Liev Schreiber, Toby Jones, Zoe Telford

Pan'ın Labirenti (2006) Pan's Labyrinth - El Laberinto del Fauno Büyükler için yapılmış ve küçükler için kullanılan bir anlatımla görüntülenen inanılmaz bir Peri masalı. 10 yaşındaki Ofelia (Ivano Bquero) Pan (Doug Jones) tarafından korunan Labirentte düşer ki Pan Ofeila'nın kaderini bildiğini iddia edecektir. Tabi Franco'nun vahşi askerleride eksik olmayacaktır... Unutmayın bu film büyükleri için peri masalı, küçüklerden kesinlikle uzak tutunuz çünkü çok kanlı sahneler var... Mutlaka ama mutlaka izlenmesi gereken film listenize koymalısınız diyorum... Özellikle Ofelia'ya dikkat edin güzel bir oyunculuk ortaya koymuş... Kaçırmayın. Bütün dünya gözlerinizin önünde açılacak ve hiç beklemediğiniz anda kaybolacak ve bir origami gibi kendi içinde katlanacak ve siz buna şahit olacaksınız. Anlamadınız değilmi seyredin ve anlayın... Yönetmen: Guillermo del Toro Oyuncular: Ivana Baquero, Doug Jones, Sergi Lopez, Ariadna Gil Maribel Verdú, Alex Angulo, Roger Casamajor, Cesar Bea, Manolo Solo In this fairy tale for adults, 10-year-old Ofelia (Ivana Baquero) stumbles on a decaying labyrinth guarded by Pan (Doug Jones), an ancient satyr who claims to know her destiny. With a new home, a new stepfather (Sergi Lopez) -- a Fascist officer in the pro-Franco army -- and a new sibling on the way, nothing is familiar to Ofelia in this multiple Oscar-winning tale set in 1944 Spain from director Guillermo del Toro. Director: Guillermo del Toro Cast: Ivana Baquero, Doug Jones, Sergi Lopez, Ariadna Gil Maribel Verdú, Alex Angulo, Roger Casamajor, Cesar Bea, Manolo Solo

Tutku Oyunları (2006) Little Children Oscar adayı senaryo yazarı ve yönetmen Todd Field’ın son filmi Tutku Oyunları (Little Children)’da, Kate Winslet, Jennifer Connelly ve Patrick Wilson başrollerde oynuyorlar. Tom Perrotta’nın kitabından uyarlanan Tutku Oyunları, bir avuç insanın parklarda, havuzlarda ve sokaklarda şaşırtıcı ve tehlikeli biçimde kesişen küçük dünyalarına anlatıyor ve bu küçük dünylardaki tehlikeli oyunları sizin önünüze seriyor. Biraz sıradan ve sıkıcı bir film olarak görünsede sıradan yaşayan insanların korkuları, endişeleri, zevkleri ve yaşantılarına bir bakış olarak ele alındığında seyredin derim. Güzel bir film... Bir şey ekleyeyim buraya bu farklı yaşam kesitlerinin keşismesi artık çok yaygın bir sinema tekniği olmaya başladı. Alışmayanlarada alışın artık diyiveriyormuşum... Yönetmen: Todd Field Oyuncular: Kate Winslet, Patrick Wilson, Jennifer Connelly, Noah Emmerich, Raymond J. Barry, Adam Sietz, Trini Alvarado, Jackie Earle Haley In director Todd Field's titillating tale, the lives of several adult suburbanites, who have yet to surpass adolescence, intersect on the streets of their small town in unexpected ways. While on-the-go wife and mother Kathy (Jennifer Connelly) is preoccupied with her career, Sarah (Kate Winslet, in an Oscar-nominated role), a mother who does not know how to mother, is busy having an affair with stay-at-home dad Brad (Patrick Wilson) -- Kathy's husband. Director: Todd Field Cast: Kate Winslet, Patrick Wilson, Jennifer Connelly, Noah Emmerich, Raymond J. Barry, Adam Sietz, Trini Alvarado, Jackie Earle Haley

http://www.turkish-media.com/forum/tracker/issue-2-youtube-ve-yahoo-videosu-ekleme-iste-buna-bayilacaksiniz/

Youtube sekmesini buraya ekleyerek video ekleme işlemini tamamlayabilirsiniz.

http://youtu.be/SqDdGmAc-k8&autoplay=1 15 - 30 - 60 Saniye harca ve Dünyayı kurtarmak için bir şeyler yap... ÇÜNKÜ DÜNYANIN İYİ BİR YAYINCIYA İHTİYACI VAR BECAUSE PLANET NEEDS A GOOD PUBLICIST

http://www.turkish-media.com/forum/tracker/issue-4-uzun-bir-iletiden-istedigim-bolumleri-nasil-alintilayabilirim/

http://www.turkish-media.com/forum/tracker/issue-1-nasil-blog-olusturabilirim/