Zıplanacak içerik

Admin

™ Admin
  • Katılım

  • Son Ziyaret

Admin tarafından postalanan herşey

  1. 19 MAYIS ATATÜRK'Ü ANMA GENÇLİK VE SPOR BAYRAMI
  2. Admin şurada bir takvim etkinliği gönderdi: Etkinlik Takvimi

    1 Mayıs İşçi Bayramı
  3. Admin şurada bir takvim etkinliği gönderdi: Etkinlik Takvimi

    23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
  4. Üç isim öne çıktı: 1. Dayı 2. GeceKuşu 3. CYRANO Bizde buna bir kaç isim ekleyelim: 1. Dayı 2. GeceKuşu 3. CYRANO 4. Bilimselci 5. mavi olmayan gökyüzü 6. Fuzuli 7. Bekir 8. yam_yam 9. gugukcuk 10. DİPNOT Pilot bölge uygulaması için bu isimlerden birkaçını ayrı dizinler için nasıl seçelim??? Saygılar
  5. Admin şurada bir başlık gönderdi: Yabancı Sinema
    Aşkın 500 Günü (2009) - (500) Days of Summer - 500 Days of Summer Uzun zamandır aradığım o güzel filmi buldum galiba. Galiba Zooey Deschanel'da kendimi buldum. Belkide o beni oynuyordu filmin bir kaç sahnesinde. Romantik bir aşık olan Tom (Joseph Gordon-Lewitt) kız arkadaşının, Summer (Zooey Deschanel) sadece arkadaş kalma isteğini anlayamadığından içine girdiği ve anlamlandıramadığı bu ilişkiyi zamanın ileri-geri tünellerinde size sunan bu filmi kesinlikle izlemenizi tavsiye ediyorum. Daha önce gördüğümüz bir çok sahneyi tekrarlayacak bir film ama farklı bir yaklaşımla. Aslında film kurulu düzene karşı gelen bir genç kadının 'O an' nitelemesini çok güzel ortaya koymuş. 'O An'ı anlamayan o kadar çok insan varki bu film belkide gene anlatamayacak 'O An'ı. Kendini tanıma ve tanıdığın insanın istekleri doğrultusunda kendine verdiğin özgürlüğü, ilişkilerin içinde ararken de benliğine sınırsız özgürlük tanımanı anlamlandırmak gibi birşey bu. Kaçırmayın diyorum.... Yönetmen: Marc Webb Oyuncular: Zooey Deschanel, Joseph Gordon-Levitt, Clark Gregg, Minka Kelly, Matthew Gray Gubler, Rachel Boston, Geoffrey Arend, Chloe Moretz, Yvette Nicole Brown When his girlfriend, Summer (Zooey Deschanel), unceremoniously dumps him, greeting-card copywriter and hopeless romantic Tom (Joseph Gordon-Levitt) begins sifting through the year-plus worth of days they spent together, looking for clues to what went awry. As he recalls the good and bad times he spent with the commitment-phobic girl, his heart reawakens to what it cherishes most. Marc Webb directs this uncommon love story. Director: Marc Webb Cast: Zooey Deschanel, Joseph Gordon-Levitt, Clark Gregg, Minka Kelly, Matthew Gray Gubler, Rachel Boston, Geoffrey Arend, Chloe Moretz, Yvette Nicole Brown Not: Filmin ismi insanı en çok düşündüren tarafı diyebilirim. Hele filmin en sonunda Tom'un başına gelecek o küçük olay çok güzel bir sahne diyebilirim... Film'i seyretmeden önce 500 Days Of Summer'ı okuduğumda kafamda kurduğum o film seneryasu filmi seyrettikten sonra hiç bir şekilde filmle alakalı olmadığını gördüm...
  6. Admin şurada cevap verdi: Admin başlık Yabancı Sinema
    İşte yanıtı
  7. Song(Lasciate Mi Cantare-L'italiano) Bilin bakalim nereden aklima geldi
  8. Küçük çocuk düdüklü tencereye sıkışınca Oynamak için girdiği düdüklü tencereye sıkışınca başına bunlar geldi... Olay yaklaşık 1 ay önce hastane acil servisinde yaşandı. 4 yaşındaki çocuk evde oynarken, düdüklü tencereye girdi. Anne ve babası tarafından çıkarılamayınca Şanlıurfa Araştırma ve Uygulama hastanesine götürülen çocuk acil serviste de çıkarılamadı. Bunun üzerine itfaiye ekiplerinden yardım isteyen Araştırma hastanesindeki görevliler çocuğu da teselli etmeye çalıştı. İtfaiye ekipleri Acil servis önünde havalı makasla tencereyi keserek yaklaşık yarım saatlik uğraştan kurtardı sonra çocuğu
  9. Admin şurada bir başlık gönderdi: Yabancı Sinema
    Matrak Adamlar (2009) - Funny People Ünlü bir komedyen olan George Simmons (Adam Sandler) hasta olduğunu öğrenmeden önce çevresindeki insanlara, akrabalarına ve ailesine nasıl davrandığı üzerine hiç düşünmemiştir. O kötü haberi aldığı anda yaşamı bir şerit gibi gözünün önünden geçmeye ve ne kadar kötü bir insan olduğunu düşünmeye başlayacaktır. Bunu yaparken Stand-up komedi yapmaya devam ederken diğer bir komedyen Ira (Seth Rogen) tanışacaktır. Ira mükemmel oynamış bu filmde bu adam bir harika film çok fazla bir özellik taşımasada değişik bir açıdan çekildiği ve olaylara yaklaşımı çok güzel diyebilirim. Zamanınız varsa kaçırmayın. Yönetmen: Judd Apatow Oyuncular: Adam Sandler, Seth Rogen, Leslie Mann, Eric Bana, Jonah Hill, Jason Schwartzman, Billy Concha, Aubrey Plaza,Torsten Voges, RZA Famous and wealthy funnyman George Simmons (Adam Sandler) doesn't give much thought to how he treats people until a doctor (Torsten Voges) delivers stunning health news, forcing George to reevaluate his priorities with a little help from aspiring stand-up comic Ira (Seth Rogen). Judd Apatow (Knocked Up) writes and directs this moving comedy that also stars Leslie Mann, Jonah Hill, Jason Schwartzman and Aubrey Plaza. Director: Judd Apatow Cast: Adam Sandler, Seth Rogen, Leslie Mann, Eric Bana, Jonah Hill, Jason Schwartzman, Billy Concha, Aubrey Plaza,Torsten Voges, RZA
  10. Bu konuda küçük bir çalışma yaptık: 'BİLGİ HIRSIZLIĞI / İNTİHAL / PLAGIARISM'. Konuyu aşağıdaki forum ek duyuru başlığına ekledik. http://www.turkish-m...nemli-bilgiler/ Bu kural Türkçe kullanım kuralı gibi çok özel yaklaşacağımız bir kural olacaktır. Uyarı sistemi dışında kalan bu kural ikili ÖM sistemi ile çözülmeye çalışılacaktır. Dilerim herkes için yararlı olur. Not: Yukarıdaki çalışmayı yapan Freyja co-adminimize çok teşekkür ediyoruz....
  11. Üniversite sayısı sürekli artıyor. Peki ya kalite? İşte asıl önemli olan o! Bu konuda dünyanın pek çok ülkesinde farklı kriterlere göre sıralamalar yapılıyor. Genelde de yayın sayısı dikkate alınıyor. Ama önemli olan başka kriterler de var. Ve kriter sayısı ne kadar artarsa sıralamanın güvenirliği de o kadar artıyor. ODTÜ eski Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut ve arkadaşları, daha önce de bu yönde bir çalışma yapmış ve bu gazetemizde yayımlandığında, büyük yankı uyandırmıştı. Şimdi kriter sayısını artırarak son durumu saptadılar. Tablolar hazırlanırken, aşağıdaki 9 kriter esas alındı ve bu sıralamada her kriter için listenin en üstündeki üniversiteye 100 puan, diğerlerine de aynı oranda giderek azalan puanlar verildi. Daha önceki sıralamalarda eski yeni üniversite ayrımı yapılmasına karşın, tıp fakülteleri olan, olmayan diye bir ayrım yapılmamış, bu da tıbbı olan üniversiteler lehine bir durum yaratmıştı. Şimdi o da dikkate alındı. İşte yeni kriterler, bilgi alınan kaynaklar ve 2 farklı kategoride üniversitelerin performans listeleri. Genel tablolar ise yarın. 1) Toplam yayın sayısı (araştırma)-YÖK (2008 yılı için yayımlandı) 2) Kişi başına düşen yayın sayısı (araştırma)-YÖK (2008 yılı için yayımlandı) 3) 2000-2008 arasında çıkan yayınlara 2008’de yapılmış toplam atıf sayısı (araştırma)-ISI 4) 2000-2008 arasında çıkan yayınlara 2008’de yapılmış kişi başına düşen atıf sayısı (araştırma)-ISI ve YÖK 5) 2000-2008 arası yapılan toplam yayın konferans ve atıf sayısı (araştırma) Google Scholar (GS) 6) 2000-2008 arasında öğretim üyesi başına düşen yayın, tebliğ ve atıf sayısı (araştırma)-GS ve YÖK 7) Toplam doktora öğrencisi sayısı (eğitim-araştırma)-ÖSYM 8) Doktora öğrencilerinin toplam öğrenciye oranı (eğitim-araştırma)-ÖSYM 9) Öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısı (eğitim)-YÖK ve ÖSYM Kimler hazırladı? Prof. Akbulut, listelerin 6 ayda bir yenileneceğini ve sürekli geliştirileceğini belirterek, kriterler konusunda şu bilgileri verdi: “Toplam yayın sayısının sayıca büyük üniversitelerin lehine olduğu düşünülebilir. Ancak o kurumlar da dünya bilimine ülkemiz adına daha çok katkı yapmaktadır ve bu katkıları nedeniyle puan almalıdır. Kişi başına yayın ise, sayıca küçük olsa bile kişi başına üretkenliği fazla olan üniversitelerin bu başarılarının değerlendirilmesi ve motivasyon için gereklidir. Böylece bir yandan büyük üniversiteler toplam üretkenlikten dolayı yüksek puan alırken küçük kurumlar da verimleri yüksek ise fazla puan alabilirler. Performansın sürekliliği 5 ve 6 ile güncelliği ise 1 ve 2 ile ölçülmektedir.” Bu çalışmada ayrıca şu isimler yer aldı: Prof. Dr. Nusret Aras, Prof. Dr. Tunçalp Özgen, Prof. Dr. Engin Ataç, Prof. Dr. Ülkü Bayındır, Prof. Dr. Attila Aşkar, Prof. Dr. Yaşar Sütbeyaz ve Prof. Dr. Bilgehan Ögel, Nergis Gürel, Rafet Çevik, Başak Öztürk Kaynakça: NTV
  12. Temeli bulduk fıkra anlattırdık
  13. ha ha ha güzelmiş...
  14. Admin şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Yabancı Sinema
    Filmi bugün izledim ve Buckminister karekterine bayıldım.... Oldukça güzel bir karekter oluşturmuşlar...
  15. Admin şurada yorum gönderdi gloria'nın blog başlığı içinde şeb-i yelda...
    Evet Rina'ya katılıyorum oldukça eğlenceli ve okanısı bir yazı olmuş... Teşekkürler
  16. Doğum günüm değil ama doğum günümmüş gibi aldım teşekkür ederim.... Saygılar
  17. Admin şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Havadan Sudan Konular
    Tebrikler... Happy New Year..
  18. Admin şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Öneri ve Eleştirileriniz
    Sanırım seni kar taneleri etkiliyor CYRANO.... Bilgisayarındaki RAM (Random Access Memory) miktarı ne? Kar tanelerini en üsteki barı okuyarak kapatabilirmisin.... Saygılar
  19. Tarantino'dan yılın en iyi filmleri Usta yönetmen Quentin Tarantino, Hollywood Reporter'a 2009'da en beğendiği 8 filmi açıkladı. İşte Tarantino'un top 8 listesi... Hayranları sevdiği yönetmenlerin listelerini en az yaşamaları kadar merak ederler. En sevdiği film, sinemaya başlama nedeni olan film, izlemekten bıkmadığı film gibi... Quentin Tarantino da her yaptığı merak edilen yönetmenlerin başında geliyor. Usta yönetmen Hollywood Reporter ile yaptığı röportajda 2009'da izlediği filmler arasından en iyilerini açıkladı. James Cameron'ın 'Avatar', Peter Jackson'ın 'Cennetimden Bakarken' ve Clint Eastwood'un 'Invictus' adlı filmlerini izlemediğini belirten Tarantino'nun listesindeki filmler şunlar: 1- Star Trek Atılgan uzay gemisi bu kez genç ve cesur mürettebatı ile bir kez daha insanoğlunun daha önce hiç gitmediği yerlere ulaşmak için yola çıkıyor. 'Star Trek’in unutulmaz karakterlerini bu filmde yepyeni bir kadro canlandırıyor. Efsanye yeniden hayat veren isim ise "Mission: Impossible III", "Lost" ve "Alias"in yönetmeni J. J. Abrams. 2-Kara Büyü/ Drag Me to **** Sam Raimi'nin korku türüne geri döndüğü 'Kara Büyü'de, Christine'ın rahatı gizemli bir banka müşterisi tarafından bozulur. Mrs. Ganush isimli bu tuhaf yaşlı kadın, evi için girdiği borcun tarihini uzatmak için Christine'in yardımına başvurur. Ancak Christine patronunun gözüne girebilmek için, zor durumda olan kadını reddeder. Hüsrana uğramış yaşlı kadının Christine için düşündüğü bir intikam planı vardır: Genç kadını en korkunç kara büyülerden biriyle lanetler. Christine'in hayatı peşine dolanmış kötü ruhla tam bir cehenneme dönecektir. 3- Funny People Son dönemin enm yetenekli yönetmenlerinden Judd Apatow'un yönettiği filmde ünlü bir stand-up ustası olan George Simmons, ölümcül bir hastalığa yakalandığını öğrenir. George'un bir yıldan az ömrü kalmıştır. Ira ise ümit vaadeden ve George'u örnek alan bir stand-up komedyenidir. Ira ve George günün birinde aynı klüpte sahne alırlar. Ira'nın yeteneğini fark eden George, onu asistanı olması için ikna eder. Ira’nın hayatına girmesi ile George bir çalışandan çok, bir arkadaş edinmiştir. Geçtiğimiz aylarda Türkiye'de de gösterime giren filmin başrollerinde Adam Sandler ve Seth Rogen var. 4- Aklı Havada/ Up in the Air Oscar'ın en büyük favorilerinden biri olarak gösterilen 'Up in the Air' şirket küçültme konusunda uzman olan Ryan Bingham'ın hikayesi anlatıyor. George Clooney'in başrolünde olduğu ve Altın Küre'de 5 dalda adaylık da kazanan filmde Ryan, yıllardır bir şehirden diğerine dur durak bilmeden uçmaktayken, birden kendisini biriyle gerçek bir bağ kurmaya hazır hisseder. Sempatik yol arkadaşına vurulduğunda, Ryan’ın müdürü, Ryan’ı ebediyen yollardan çekmekle tehdit eder. Bu ihtimalle karşılaşınca, yere inmekten başta korkan Ryan, insanın bir evi olmasının aslında ne demek olduğunu düşünmeye başlar. 'Aklı Havada' 15 Ocak'ta sinemalarda. 5- Chocolate 'Ong Bak' ile tanınan Prachya Pinkaew'ın yönettiği Tayland yapımı Chocolate, çocukluğundan beri aksiyon filmlerini izleyerek dövüş yeteneği geliştin ve kendini büyük bir hesaplaşmanın ortasında bulan Zen'in hikayesini anlatıyor. 6- Observe and Report Manyak bir güvenlik görevlisinin alışveriş merkezinde işini aşırı ciddiye alması sonucu ortaya çıkan olayları anlatan komedi ve aksiyon dolu filmin yönetmeni Jody Hill. Anna Faris, Seth Rogen, Ray Liotta gibi oyuncuların yer aldığı film Türkiye'de henüz gösterime girmedi. 7- Precious Lakabı ‘Kıymetli’… 16 yaşında bir kız… Babasından ikinci kez hamile kalmış genç bir kız… HIV pozitif, obez ve ilk çocuğu Down sendromlu, siyah bir kız… Altın Küre’de üç adaylık alan ve Oscar’ın da favorileri arasında sayılan Lee Daniels imzalı ‘Precious’, Okuma yazmayı öğrenemeyen, evde okulda her yerde aşağılanan, 16 yaşındaki ‘Pecious’un hikayayesini anlatıyor. 8- An Education 1960'ların Londra'sında banliyöde yaşayan 18 yaşında bir genç kızın, onun iki katı yaşında bir playboyla tanıştıktan sonra hayatının değişmesi üzerine bir hikaye. Lone Scherfig'in yönettiği filmde Emma Thompson, Peter Sarsgaard, Alfred Molina, Rosamund Pike, Dominic Cooper, Olivia Williams ve Carey Mulligan rol alıyor Kaynak: NTV
  20. Bütün oylar 'Kara Şövalye'ye... En geniş sinema veri tabanı imdb.com'un kullanıcıları 2000'lerin en iyi filmlerini seçti. Bir numarada 'Kara Şövalye' var. Ve diğerleri... Beyazperdeye damgasını vuran adam: Joker Total Film 2000'lerin en önemli sinema olaylarını seçmeye devam ediyor. Dergiye göre son 10 yılın en unutulmaz karakteri Joker... Kaos’un ajanı iş başında... Son on yılın en iyi sinema karakteri seçilen Joker’in Kara Şovalye filminden akıllara kazınan sahnesi. Kaos'un ajanı Joker, Christopher Nolan'ın çektiği 'Kara Şövalye' ile 2000'lere damgasını vurdu. Filmin adı Batman olmasına rağmen Heath Ledger'ın canladırdığı karakter adeta Batman'i görünmez kıldı. Film, Jack Nicholson'dan sonra Ledger'ın Joker'i 'başarılı olamaz' görüşlerine 'şaka' gibi bir cevap oldu. Ne yazık ki Ledger'ın erken kaybı yüzünden tüm sinemaseverleri bu 'şaka' derinden sarstı. Fakat sinemanın ölümsüzlüğü Ledger'ın canlandırdığı karaketerle bir kez daha ispatlanmış oldu ve ismi her zaman Oscar'ın tarihinde ve sinemaseverlerin aklında olacak. Aslında Ledger'ın müthiş oyuncluğu nedeniyle gözden düşen Batman'e fazla haksızlık etmemek gerekiyor. Christian Bale serinin ikinicisi olan bu filmde Nolan'ın Kara Şovalye'yi oldukça başarılı bir şekilde beyazperdeye taşıdı. Filmin gişedeki büyük başarısı adeta bir lego gibi birbiriyle harika uyum içerisindeki karakterler ve alt metinlerinin dahiyane yazımına bağlanabilir. Nolan'ın 'Kara Şövalye'ye 'Batman' filmlerinden çok aşina olmadığımız gündüz sahnesiyle başlaması, çoğu 'yarasa severi' şaşırtmıştı. Nolan'ın girişteki sahnede parıltısını filme yaymakta da oldukça başarılı olduğu rahatlıkla söyleyenebilir. PENCERELER... Yönetmen, film boyunca pencerelere oldukça takmış olacak ki parçalanan ve kırılan camlar birçok kez karşımıza çıktı. Filmin seyiriciyi adeta karanlık atmosferine çekmesi ise yönetmenin Joker'den ödünç aldığı veya ödünç verdiği bir özellik gibi duruyor. Şef Gordon, Joker'in yakalandığı sahnede, 'Niçin bu kadar çok penceresi olan bir yerde saklanılır ki?' diye soruyor. Joker ise her tarafı pencelerle çevirili 25. katta tehlikenin her an her yönden gelmesini bekliyor. Seyirciyi filimin içine çeken de tam olarak bu kaotik bekleyiş olarak tanımlanabilir. Filmi IMAX teknolojsiyle izleyenler için seyir zevki iki katına çıktı denilebilir. Açılış sahnesine her an izleyen de katılabilecekmişsiniz hissi izleyenleri filimin ilk dakikasında koltuklarına kitledi. Açılış sahnesinin Hitchcock'un Vertigo'sunun etkileyici giriş sahnesinden hiç de aşağı kalır yanı yoktu. Örneğin, aynı teknolojiyi kullanan 'Transformers'ın Kara Şövalye'nin yanına bile yaklaşamadığını hatırlatalım. Çünkü, Nolan, Imax teknolojisini gerçekten filmin içine bir penecere açmak için kullanmış gibi gözüküyor. HASTA BİR ŞEHİR... Büyük başarısının yanında 'Kara Şövalye'nin aslında bir devam filmi olduğunu unutmamak gerekiyor. İlk filmde karşımızda hasta bir şehrin ortaya çıakrdığı psikolojik dram yaşamış bir genç olan Bruce Wayne varken serinin ikinci filminde Joker'in bu dramı kullanarak Batman ile adeta bir psikolojik savaşa girdiği görülüyor. Yani ilk filmdeki hikaye dramdan çıkıp Joker'in gülerek oynadığı bir oyuna dönüşüyor. Bu oyun sürerken görsel ve alt metinler birleşince gerçek dünyaya ciddi göndermeler yapan bir eser çııkıyor. Bu olaylar hiç de saklı değil ve sürekli gündemde; 11 Eylül, Irak savaşı, toplumsal paranoya... Sonuçta 'Kara Şövalye' 2000'lerin en önemli filmlerinden biri olmayı sonuna kadar hakediyor. Beyazperdeye unutulmaz bir karakter armağan ediyor, film noir'e (kara film) şapka çıkarıyor, Batman ve çizgi roman tarihine bir başyapıt armağan ediyor... Ve çok daha fazlası... İşte 150 performans Total Film’in hazırladığı liste... Usta yönetmen Quentin Tarantino, Hollywood Reporter'a 2009'da en beğendiği 8 filmi açıkladı. İşte Tarantino'un top 8 listesi... Son 10 yılla ilgili yapılan derleme ve değerlendirmelere imdb.com'da kullanıcı oylarıyla oluşan sıralama da eklendi. İnterneteki en geniş sinema veri tabanına sahip olan site, kullanıcıların oylarıyla yıllara, dönemler ve türlere göre birçok sıralama yapıyor. imdb.com'un 2000'ler sıralaması da 2009'un sona ermesiyle son bulmuş oldu. 2000'lerin en iyi filmleri listesinde zirvede Christopher Nolan'ın yönettiği ve Heath Ledger'ın oyunculuğuyla efsaneleştiği 'The Dark Knight/ Kara Şövalye' bulunuyor. Tüm zamanlar listesinde de ilk 10'da yer alan film Ledger'a Oscar'da kazandırmıştı. Listenin ikinci sırasında ise Peter Jackson imzalı, efsane serinin son halkası 'The Lord of the Rings: The Return of the King/ Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü' yer alıyor. Üçlemenin sonuncusu birçok eleştirmen tarafından da son 10 yılın en iyileri arasında gösterilmişti. Üçlemenin başlangıcı 'The Lord of the Rings: The Fellowship of the Ring/ Yüzüklerin Efendisi: Yüzük Kardeşliği' de listede üstlerde, dördüncü sırada bulunuyor. Üçüncü sırada ise kısa sürede kültleşen filmlerden 'Cidade de Deus/ Tanrı Kent' var. Fernando Meirelles'in yönettiği film sinemasal özelliklerini yanında sert sahneleriyle da öne çıkmıştı. Geçtiğimiz günlerde gösterime giren ve tüm dünyada konuşulan 'Avatar' da beşinci sıradan 2000'lerin en iyileri arasına girdi. İşte imdb.com kullanıcılarının seçtiği '2000'lerin En İyi Filmleri' listesindeki 30 film: 1 - Kara Şövalye (2008) 2 - Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü (2003) 3 - Tanrı Kent (2002) 4 - Yüzüklerin Efendisi: Yüzük Kardeşliği (2001) 5 - Avatar (2009) 6 - Akıl Defteri (2000) 7 - Yüzüklerin Efendisi: İki Kule (2002) 8 - WALL·E (2008) 9 - Amelie (2001) 10- Başkalarının Hayatı (2006) 11- Ruhların Kaçışı (2001) 12- Piyanist (2002) 13- Köstebek (2006) 14- Sil Baştan (2004) 15- Up (2009) 16- Düşlere Bir Ağıt (2000) 17- Soysuzlar Çetesi (2009) 18- Pan'ın Labirenti (2006) 19- Çöküş (2004) 20- Prestij (2006) 21- Gran Torino (2008) 22- Milyoner (2008) 23- District 9 (2009) 24- Günah Şehri (2005) 25- Hotel Rwanda (2004) 26- Fantastic Mr. Fox (2009) 27- İhtiyar Delikanlı (2003) 28- Batman Başlıyor (2005) 29- Gladyatör (2000) 30- İhtiyarlara Yer Yok (2007)

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.