Admin

ABD, Telekom Ağlarına Yönelik Salt Typhoon Saldırılarının Arkasındaki Çinli Şirketi Belirledi Az bilinen bir Çin siber güvenlik şirketinin, çok sayıda telekomünikasyon sağlayıcısına sızmakla suçlanan Çinli hack grubu "Salt Typhoon"un arkasında olduğu iddia ediliyor. ABD Dışişleri Bakanlığı, Cuma günü, geçen ay ABD Hazine Bakanlığı'na yapılan saldırıyı organize ettiği iddia edilen Sichuan Juxinhe Network Technology Co. ve Şanghay sakini Yin Kecheng'e yaptırım uyguladı. ABD, Yin'i, yabancı casusluk yapan Çin Devlet Güvenlik Bakanlığı'nın bir iştiraki olmakla suçluyor. ABD, Yin ve Sichuan Juxinhe'yi hackleme faaliyetleriyle nasıl ilişkilendirdiğini söylemedi. Hazine Bakanlığı şimdilik sadece Sichuan Juxinhe'nin Salt Typhoon siber grubunda "doğrudan bir rolü" ve "bu ABD telekomünikasyon ve internet servis sağlayıcı şirketlerinin sömürülmesinde" "doğrudan rolü" olduğunu söylüyor. Çin Devlet Güvenlik Bakanlığı, "Sichuan Juxinhe de dahil olmak üzere birden fazla bilgisayar ağı istismar şirketiyle güçlü bağlar sürdürdü" diye ekledi Hazine Bakanlığı. Bu arada, The Washington Post, Yin'in kimlik yönetimi güvenlik sağlayıcısı BeyondTrust'ı hackleyerek Hazine Bakanlığı'na sızdığını bildirdi. Yaptırımlar, görevden ayrılan Biden yönetiminin, AT&T ve Verizon da dahil olmak üzere en az dokuz ABD telekomünikasyon şirketini tuzağa düşüren Salt Typhoon saldırılarını durdurmak için son girişimi. Çin devlet destekli hacker'lar, iki yıl önce erişim elde etmiş olabilir ve bu sayede göreve gelen Başkan Trump da dahil olmak üzere önde gelen ABD politikacılarının telefon görüşmelerini dinlemeyi başarmış olabilirler. Salt Typhoon saldırıları, kısmen eski ekipman ve mevcut yazılım kusurları nedeniyle Çinli siber casusların hala ABD ağlarında gizleniyor olabileceği için, belki de ABD tarihindeki en kötü saldırılar olarak tanımlandı. Ancak AT&T ve Verizon, geçen ay ağlarında artık Salt Typhoon etkinliği görmediklerini bildirdiler. Bu arada, ABD yaptırımları, bir lisans verilmediği sürece, kişilerin ve şirketlerin hem Sichuan Juxinhe hem de Yin ile iş yapmasını yasaklayacaktır. Hazine Bakanlığı, "ABD yaptırımlarının ihlali, ABD'li ve yabancı kişilere hukuki veya cezai yaptırımların uygulanmasıyla sonuçlanabilir" uyarısında bulundu. Dışişleri Bakanlığı ayrıca, ABD'nin kritik altyapısını hedef alan devlet destekli bilgisayar korsanlarının kimliğinin veya yerinin belirlenmesine yol açabilecek her türlü bilgi için 10 milyon dolara kadar para verdi. Kaynak: PCMag

Amerika da Silahlı Kuvvetleri hakkında şunlar konuşuluyor Görüş: Gerçeklerle yüzleşin: Amerika askeri tedarik zincirini Çin'e dış kaynak olarak verdi Başkan Trump'ın göreve başlamasının yakın olması ve Pekin'in halihazırda yeni ihracat kısıtlamaları ve yaptırımlar getirmesiyle, 2025'in ABD-Çin ticaret savaşı için hareketli bir yıl olması bekleniyor. Etkisi yaygın olsa da, Pekin açıkça Amerikan savunma sektörünü hedef alıyor. Çin'in eylemleri, Amerika'nın askeri tedarik zincirinin büyük bir bölümünü Başkan Xi Jinping ve Çin Komünist Partisi'ne dış kaynak olarak verdiği rahatsız edici gerçekle hesaplaşmayı zorluyor. Bu bağımlılığı kırmak, özel sektörü alternatifler bulmaya ve yaratmaya teşvik etmeyi gerektirecek. Bir düşmanın tedarik zincirine başarılı bir şekilde sızmak, yıkıcı sabotaj eylemleri gerçekleştirme fırsatları sunar. Geçtiğimiz Eylül ayında İsrail'in binlerce Hizbullah çağrı cihazı ve telsizini patlatması bunun başlıca bir örneğidir. Ayrıca olağanüstü etkili casusluğa da olanak tanır. Kriptografi makineleri satan bir şirketi gizlice satın aldıktan sonra, Amerikan ve Batı Alman istihbaratı sonraki yarım yüzyıl boyunca düzinelerce ülkenin gizli iletişimlerini okuyabildi. Bu tür darbeler genellikle önemli bir çaba ve azımsanmayacak bir şans gerektirir. Bazen uluslar istemeden kendilerini tehlikeye atarlar. Almanya ve Japonya'nın II. Dünya Savaşı sırasında zorunlu çalıştırmayı yaygın olarak kullanmaları, esirlerine mühimmattan uçağa ve savaş gemilerine kadar her şeyin üretimini sabote etmek için bolca fırsat verdi. Ancak ABD, maliyet tasarrufu karşılığında askeri tedarik zincirini kasıtlı olarak bir düşmana dış kaynak olarak veren ilk ülke olabilir. ABD ordusunun Çin'e bağımlılığının ölçeği şaşırtıcıdır. Uçak gemileri, füzeler, uçaklar, füze savunma sistemleri ve tankların hepsi Halk Cumhuriyeti'nden kaynaklanan bileşenlere veya malzemelere dayanmaktadır. Çin, İngiltere ve Japonya gibi yakın müttefiklerin bile önünde, Savunma Bakanlığı için kritik teknolojilerin en büyük yabancı tedarikçisidir. Raytheon CEO'su Greg Hayes, şirketinin oradaki binlerce tedarikçiye bağımlı olması nedeniyle Çin'den ayrılmasının imkansız olduğunu belirtti. Bu bağımlılık Çin'e benzeri görülmemiş bir kaldıraç sağlıyor. Kritik askeri ekipmanları sadece sabotaja karşı değil, aynı zamanda Pekin'in musluğu kapatmaya karar vermesi ve Amerikan şirketlerini güvendikleri girdilerden mahrum bırakması riskine karşı da savunmasız bırakıyor. Ve Başkan Xi, yabancı bağımlılığı bir silah olarak kullanma niyetini gizlemiyor. Washington bu riski ortadan kaldırmaya çalışıyor. Savunma Bakanlığı 2022'de kritik tedarik zincirlerini güvence altına almak için öneriler yayınladı ve yakın zamanda Ulusal Savunma Endüstriyel Stratejisi ile devam etti. CHIPS Yasası ve Amerikan ve Avustralyalı nadir toprak madenciliği şirketlerine verilen Pentagon sözleşmeleri gibi girişimler kapasitenin yeniden inşasına yardımcı olacak. Bunlar doğru yönde atılmış adımlar, ancak sorunu gerçekten çözmek Washington'dan merkezi bir yönetimden daha fazlasını gerektirecek. Özel sektörün en iyi yaptığı şeyi yapması için teşvik edilmesi gerekecek: pazar talebine yanıt olarak yenilikçi çözümler geliştirmek. Savunma sanayi, diğer ABD şirketlerinin yaptığı gibi Çinli tedarikçilere güveniyor. Genellikle daha ucuzlar ve onlarca yıllık kıyı dışı faaliyetten sonra, yerel alternatifler artık mevcut olmayabilir. Hayes, ayrışmayı "imkansız" olarak tanımladığında, aslında bunun pahalı olacağı ve zaman alacağı anlamına geliyor. Kongre ve Pentagon, ayrışma başarısızlığının daha da maliyetli olacağını açıkça belirtmelidir. Mevzuat, tüm silahların ve ekipmanların Çin girdilerinden arındırıldığı bir hedef tarih belirlemelidir. Yıllık azaltma kilometre taşlarını ve bunlara ulaşılamaması durumunda ağır para cezalarını içermelidir. Karlılıkları üzerinde yeterli baskı, şüphesiz bu "imkansız" soruna çözümlere ilham verecektir. Savunma şirketlerinin yerel ve müttefik tedarikçilerden satın alma zorunluluğunun olduğunu bilmek, işlerini kapmak için rekabet etmeye istekli firmaların yatırım yapmasını da teşvik edecektir. Bu sorunun gerçek kapsamını anlamak için, Kongre ayrıca Tayvan Koruma ve Ulusal Dayanıklılık Yasası'nı geçirmelidir. Bu iki partili yasa, Savunma Bakanlığı'na askeri tedarikte Çin'e olan bağımlılıkları ve bunları azaltma planlarını belirleyen raporlar sunmasını emrediyor. Kamuoyu duruşmaları yapılmalı. Amerikan halkı, ordularının Çin'e bağımlılığının boyutunu ve ABD savunma bütçesinin ne kadarının Çin sanayisine sübvanse edildiğini bilmeyi hak ediyor. Sadece çağrı cihazlarını ve radyoları sabote ederek İsrail, Hizbullah'a binlerce zayiat verdirebildi ve terörist grubun koordinasyon yeteneğini paramparça etti. Bu arada Çin, ABD ordusunun kullandığı şeylerin çoğuna dolaylı erişim sağladı. Pekin'in Amerikan askeri donanımının bütünlüğünü tehlikeye atmak için bu fırsattan yararlanmamış olması düşünülemez. Ayrıca, Başkan Xi ihracatı durdurma tehdidini yerine getirirse bunun etkisinin ne olacağını merak etmemize gerek yok. Ekim ayında, müşterileri arasında ABD ordusunun da bulunduğu bir Amerikan drone üreticisi olan Skydio'ya yaptırım uygulayarak bir uyarı atışı yaptı. Aşağı yönlü etki hemen oldu. Birkaç gün içinde Skydio, Çin'den tedarik ettiği pilleri karneye bağlamaya başladı. Pekin, Amerikan ordusunun dayandığı ihracatı manipüle etme veya durdurma yeteneğine sahip olduğu sürece, ABD'yi silahsızlandırma gücüne sahip. Trump ve ulusal güvenlik ekibi göreve hazırlanırken, bu kaldıracı ortadan kaldırmak en önemli öncelik olmalı. Çin'in Amerika'nın ulusal güvenliğini rehin tutmasına izin verilmemeli. Kaynak: The Hill

VAR (Video Assistant Referee) Türkçe Karşılığı Nedir? Türkçesi: VİDEO YARDIMCI HAKEM

Fenerbahçe Beko Zalgaris karşısında inanılmaz bir geri dönüşe imza attı ve maçı 98 - 86 kazandı

Türkiye 2025 U16 Balkan Kadınlar Voleybol Şampiyonası'nı kazandı. Şampiyona Ocak 2025'te Bulgaristan'ın Sofya kentinde düzenlendi. Sonuçlar: Türkiye: Beş maçını da kazandıktan sonra şampiyonluğu kazandı Sırbistan: Türkiye'ye karşı sadece bir maç kaybettikten sonra gümüş madalya kazandı Bulgaristan: Üç maç kazanıp ikisini kaybettikten sonra bronz madalya kazandı Karadağ: İki maç kazanıp üç maç kaybettikten sonra dördüncü oldu Arnavutluk: Bir maç kazanıp dört maç kaybettikten sonra beşinci oldu Kuzey Makedonya: Beş maçı da kaybettikten sonra altıncı oldu U16 Kadınlar Balkan Şampiyonası'nın galibi, Temmuz 2025'te düzenlenecek olan U16 Kadınlar Avrupa Şampiyonası'na katılmaya hak kazanacak

U16 Kızlarımız voleybol'da tarih yazıyor Sırbistan'ı geriden gelerek 3-2 yendiler... U16 Kız Milli Takımımız, Sırbistan’ı 3-2 Mağlup Etti U16 Kız Milli Takımımız, Bulgaristan'da düzenlenen 2025 CEV U16 Kızlar Avrupa Şampiyonası Elemeleri'ndeki üçüncü maçında Sırbistan’ı 2-0 geriye düştüğü maçta 3-2 (22-25, 20-25, 25-17, 25-21, 15-13) mağlup etti. Üçte üç yapan Millilerimiz organizasyondaki dördüncü maçında 18 Ocak Cumartesi günü saat 20.00'de Karadağ ile karşılaşacak. Müsabaka, Bulgaristan Voleybol Federasyonu'nun YouTube kanalından canlı yayınlanacak.

Bir Isıtıcı Ne Kadar Elektrik Tüketir? Soğuk Minnesota'dan güneşli Teksas'a taşınmak, yılın en azından dört ayından fazla bir süre boyunca açık havada yaşama hayalleri getirdi. Bu yüzden garaja bir ev ofisi koydum. Bir cibinliğimiz ve bir ev sinemamız var ve eşimle ben sıcaklık 40'lara düştüğünde bile orada oturuyoruz. Nasıl mı? Merhaba, alan ısıtıcısı. Alan ısıtıcıları sıcaklığı doğrudan kullanıcıya yönlendirir ve bu da onları soğuk bir odayı veya standart altı bir ısıtma sistemini güçlendirmek için uygun bir seçenek haline getirir. Ancak 2022 Noel'inin "bomba kasırgası" kanıtladığı gibi, bir alan ısıtıcısı yalnızca belirli bir yere kadar yapabilir. İçeriye taşındık. Bir alan ısıtıcınız var mı? Çalıştırmanın ne kadara mal olduğunu biliyor musunuz? Alan ısıtıcınızın enerji kullanımını öğrenmek için okumaya devam edin. Bir Alan Isıtıcısı Kaç Watt Kullanır? Ev kullanımı için elektrikli alan ısıtıcıları genellikle maksimum güçte 1.500 watt olarak derecelendirilir. Bu, ev konforu ürünleri üreticisi Lasko ile ortaklık yapan Ace Hardware'e göredir. (Isıtıcınızı düşük ayara getirmek daha az enerji kullanacaktır.) Bir Alan Isıtıcısı Ne Kadar Elektrik Tüketir? 1.500 watt'lık bir elektrikli alan ısıtıcısı 120 voltta 12,5 amper elektrik çeker. (Watt = amper x voltaj.) Peki bu elektrik faturanız için ne anlama geliyor? Elektrik şirketi sizden amper cinsinden elektrik ücreti almaz. Tüketilen güç için ücret alır ve bu kilovatsaat (kWh) cinsinden ölçülür. Alan ısıtıcısının enerji kullanımını kilovatsaat cinsinden ve dolayısıyla çalıştırmanın maliyetini hesaplamak için, alan ısıtıcısının watt cinsinden değerini alın ve bunu günde kaç saat kullandığınızla çarpın. Daha sonra bu sayıyı kWh'ye dönüştürmek için 1.000'e bölün. Benim gibi garajınızda bir ev ofisiniz olduğunu ve 1.500 watt'lık alan ısıtıcınızı günde sekiz saat kullandığınızı varsayalım. Yani 1.500 watt x günde 8 saat / 1000 = 12 kWh. ABD Çalışma İstatistikleri Bürosu'na göre, Kasım 2022 itibarıyla ABD'de ortalama elektrik maliyeti kilovatsaat başına 0,163 dolardı. Yani 12kWh x 0,163 dolar = günde 1,96 dolar. Sonuç: Günde sekiz saat çalışan 1.500 watt'lık alan ısıtıcınız, elektrik oranınıza bağlı olarak size günlük yaklaşık iki dolara mal olacaktır. Uzay Isıtıcıları Çok Fazla Elektrik Tüketir mi? Nasıl baktığınıza bağlı. Kurutucular, dirençli ve kızılötesi uzay ısıtıcıları ve fırınlar gibi ısı üreticileri genellikle bilgisayarlar gibi elektronik cihazlardan daha fazla enerji kullanır. Uzay ısıtıcınızın enerji kullanımının maliyetini nasıl hesaplayacağımızı bildiğimiz için, bu sayıları evinizdeki diğer cihazlarla karşılaştıralım. Televizyon Televizyonunuzun arkasını kontrol ederek genellikle kaç watt kullandığını görün. Benimki 73 watt, boyutuna göre ortalama. Bildiniz! 73 watt'lık bir televizyon, 1.500 watt'lık bir uzay ısıtıcısından çok daha az güç tüketir. Günde dört saat çalışan 73 watt'lık bir televizyonun günlük maliyeti yaklaşık 1 nikel veya yılda 17 dolardan biraz fazla. Ve bu vampir enerjisini içermiyor. Karşılaştırıldığında, günde dört saat çalışan 1.500 watt'lık bir uzay ısıtıcısının maliyeti günlük yaklaşık 1 dolar veya üç aylık günlük kış kullanımı için yaklaşık 88 dolar. Dizüstü bilgisayar Dizüstü bilgisayarlar şarj cihazlarından güç alır ve fişe takılı olmadığında pili kullanır. Bir dizüstü bilgisayarın enerji kullanımı, ne yaptığına bağlı olarak değişir. E-postayı kontrol etmek, bir oyun çalıştırmaktan önemli ölçüde daha az enerji tüketir. Günde iki saat şarj olan 96 watt'lık bir dizüstü bilgisayarın maliyeti günlük yaklaşık üç sent veya yılda 11,42 dolardır. Elektrikli süpürge M Healthy'ye göre, bir elektrikli süpürge 1.000 ila 1.440 watt kullanır, ancak modeller değişir (benimki yalnızca 840 W). Belirli enerji kullanımınızı bulmak için elektrikli süpürgenizin üzerindeki etikete bakın. Tüketilen gücü (watt cinsinden) elde etmek için amperleri voltajla çarpın, ardından formülü kullanın. Haftada bir saat kullanılan 1.000 watt'lık bir elektrikli süpürge bir kWh enerji tüketir. kWh başına ortalama 0,163 dolar oranında, elektrikli süpürgenin çalışması yılda yaklaşık 8,50 dolara mal olur. Çamaşır kurutma makinesi Ortalama bir aile yılda 300 çamaşır yıkar. Bu, 5.000 watt'lık bir çamaşır kurutma makinesi için yılda yaklaşık 245 dolar demektir ve bu da onu evinizdeki en büyük enerji kullanıcılarından biri yapar. Aynı 300 saat boyunca çalışan 1.500 watt'lık bir alan ısıtıcısının yukarıda belirtilen ortalama elektrik tarifesine göre maliyeti 73,35 dolardır. SSS Alan ısıtıcımın enerji tüketimini nasıl azaltabilirim? İki temel strateji kullanabilirsiniz: Isıtıcıyı aralıklı olarak çalıştırın. Isıtıcıda bir zamanlayıcı varsa, önceden belirlenmiş bir süreden sonra ısıtıcıyı otomatik olarak kapatacak şekilde ayarlayın, ardından ısıtıcıyı tekrar açmadan önce gerçekten ısıya ihtiyacınız olana kadar bekleyin. Cihazınızda zamanlayıcı yoksa bunu manuel olarak yapabilirsiniz. Isıtıcınızda varsa termostatı düşürün. Birçok alan ısıtıcısının daha düşük watt'ta çalışmasını sağlayan enerji tasarrufu (ECO) ayarları vardır. En düşük ayarı kullanmak elektrik kullanımını neredeyse yarı yarıya azaltabilir. Bu stratejilerin yanı sıra, evinize daha fazla yalıtım ekleyerek genel enerji maliyetlerinden (sadece alan ısıtıcınızı kullanma maliyetinden değil) de tasarruf edebilirsiniz. Bir alan ısıtıcısını sürekli olarak ne kadar süre çalıştırabilirim? Çoğu model için yaklaşık dört ila altı saat sürer. Sürekli çalışma, özellikle uyuyorsanız veya ısıtıcıyla aynı odada değilseniz aşırı ısınma ve yangın riski taşır. Isıtıcınız birkaç saattir çalışıyorsa, aşağıdakilerden herhangi birini fark ederseniz kapatmalısınız: garip kokular; alışılmadık sesler; ısı çıkışında dalgalanmalar; sık sık devre kesicilerin atması. En İyi Alan Isıtıcısını Nasıl Seçersiniz İster bir odayı, ister garajı veya serayı ısıtıyor olun, güvenliği ve verimliliği göz önünde bulundurarak doğru alan ısıtıcısını nasıl seçeceğinizi öğrenin. Kaynak: FH

Yaşlanmayla Birlikte Gelen 12 Utanç Verici ve Garip Şey Gülecek, utanacak ve evden çıkmadan önce pantolonunuzu iki kez kontrol edeceksiniz. Hiç kendinizi televizyonla en iyi arkadaşınızmış gibi konuşurken veya dizlerinizin neden baloncuklu naylon gibi ses çıkardığını merak ederken yakaladınız mı? Yaşlanmak yepyeni bir dizi sürprizle birlikte gelir ve bunların hepsi de çekici değildir. Elbette yaşlanmak bilgelik getirir, ancak aynı zamanda sizi yere gömülmek istemenize neden olan anlar da getirir. Hayatın küçük aksaklıklarına gülmek istediyseniz -ya da belki biraz daha az yalnız hissetmek istediyseniz- doğru yerdesiniz. 1. Eklemleriniz onaylamadığınız sesler çıkarmaya başlar. Her ayağa kalktığınızda dizleriniz bir perküsyon grubu gibi ses çıkardığında yaşlandığınızı anlarsınız. Aniden, yerde oturmak bir taahhüt haline gelir -çünkü tekrar ayağa kalkmak bir olaydır. Bu çıtırtılar, çıtırtılar ve patlamalar artık sadece kahvaltıda değil. Bunlar sizin yeni tema şarkınız. Gizlice dolaşmaya bile çalışmayın; eklemleriniz sizi bir çocuk gibi ihbar edecektir. Sanki vücudunuz bir filmde ses efektleri rolü için seçmelere katılıyor. 2. Bir odaya neden girdiğinizi unutuyorsunuz ve her zaman acil bir durum oluyor. İşte oradasınız, mutfakta duruyorsunuz, buzdolabına evrenin sırlarını barındırıyormuş gibi bakıyorsunuz. Bir göreviniz vardı ama şimdi gitti ve yarı dolu bir fincan kahveyle baş başa kalıyorsunuz, sırada ne olduğunu merak ediyorsunuz. Yemek miydi? Bir sünger mi? Hayatın anlamı mı? Bu "boş anlar", gününüzün komedi dizisinde planlanmamış bir reklam arası gibidir ve sizi her zaman havada bırakır. 3. Mesaneniz resmen gecenizin patronudur. Bir bebek gibi gece boyunca uyuyabildiğiniz zamanları hatırlıyor musunuz? O günler geride kaldı. Şimdi, her şey stratejik planlamayla ilgili - akşam 7'den sonra sıvı yok, yatmadan önce tuvalete gidiyorsunuz ve yine de kendinizi birden fazla gece yarısı hac yolculuğu yaparken buluyorsunuz. Sanki mesaneniz uykunun isteğe bağlı olduğuna karar vermiş gibi. Ve dürüst olalım, karanlıkta yarı uykulu bir şekilde tökezleyerek dolaşmak kendi başına tehlikeli bir maceradır. Sadece ışık anahtarının erişilebilir bir yerde olduğundan emin olun. 4. Saçlar asla ait olmadıkları yerlerde çıkar. Kulaklarınızın, çenenizin ve diğer şaşırtıcı noktaların kendi minik ormanlarını büyütmeye karar verdiği, başıboş saçların tuhaf dünyasına hoş geldiniz. Onları yolmak bir köstebek vurma oyunu gibi hissettiriyor; daha güçlü ve daha küstah bir şekilde geri gelmeye devam ediyorlar. Bu arada, başınızdaki saçlar kayboluyor ve sizi hayatın önceliklerini sorgulamaya bırakıyor. Sanki vücudunuz kaynaklarını olabilecek en az yararlı şekilde yeniden dağıtıyormuş gibi. Teşekkürler, biyoloji! 5. Hava durumu hakkında konuşmak için kontrol edilemez bir dürtü geliştiriyorsunuz. Sporu, siyaseti veya sulu dedikoduları unutun; hava durumu yeni favori sohbet başlatıcınız oldu. Çok sıcak, çok soğuk veya şüpheli derecede ılıman olsun, yorum yapmaktan kendinizi alamıyorsunuz. Ve bir şekilde, kendinizi tamamen yabancılara detaylı meteoroloji güncellemeleri verirken buluyorsunuz. Bu, bilgeliğin nihai işareti mi yoksa mahalle hava durumu muhabiri olarak gelecekteki rolünüze giden bir kapı mı? Her iki durumda da, resmen kulüptesiniz. 6. Her hapşırık yüksek bahisli bir kumar gibi hissettiriyor. Hapşırmanın sadece hapşırmak olduğu zamanları hatırlıyor musunuz? Şimdi, öngörülemeyen sonuçları olan bir Olimpiyat etkinliği. Kasınızı mı çekeceksiniz? Sırtınız mı sızlayacak? Ya da, Allah korusun, başka bir şey mi olacak? Burnunuz her gıdıklandığında darbeye hazırlanmaya başlıyorsunuz. Bu, yer çekiminin artık dostunuz olmadığını hatırlatan tüm vücudunuzu kapsayan bir deneyim. Mendil ve biraz daha fazla tevazu taşıyın; bunlara ihtiyacınız olacak. 7. Teknoloji sinir bozucu bir düşmana dönüşüyor. Neden artık her şey bir şifreyle geliyor? Ve neden hepsi farklı olmak zorunda? Telefonunuz, bilgisayarınız, yayın hizmetleri ve mikrodalga fırın (evet, sizden daha akıllı) arasında sürekli bir mücadele var. "Kapatıp tekrar açmanın" nihai çözüm olduğu günleri özlüyorsunuz. Şimdi, sadece "açık" düğmesinin nerede olduğunu hatırlamaya çalışıyorsunuz. Bu teknoloji sınavına kaydolmadınız, ama işte buradasınız. 8. İstediğinizden daha fazla "Ne?" demeye başlıyorsunuz. İnsanların konuşmasını duymak, özellikle kalabalık odalarda veya telefonda gizli bir kodu çözmek gibi hissettirmeye başlıyor. Herkesin mırıldandığına ikna oluyorsunuz, ancak kimse fark etmiyor gibi görünüyor. Aile üyeleri müdahale etmeye başlayana kadar televizyon sesi giderek yükseliyor. En can alıcı nokta? Sonunda bir şey duyduğunuzda, genellikle keşke duymasaydım dediğiniz tek şey oluyor. Seçici duymanın sadece bir şaka olmadığı ortaya çıkıyor; gerçek ve kalıcı. 9. Eşyaları en garip yerlere koymaya başlıyorsunuz. Araba anahtarları nerede? Buzdolabında. Telefonunuz nerede? Muhtemelen fıstık ezmesinin yanındaki kilerde. Bu sadece unutkanlık değil, bir sanat biçimi. Kaybolan eşyalarınızın yaratıcılığı sınır tanımıyor. Kendinizi Sherlock Holmes'u kıskandıracak define avlarında bulacaksınız. Haftalar önce kaybettiğiniz bir şeyi, hiç dokunmadığınızdan emin olduğunuz bir yerde bulursanız bonus puanlar. 10. Herkese yanlışlıkla yanlış isimle sesleniyorsunuz, özellikle de çocuklarınıza. Sadece iki çocuğunuz olsa bile önemli değil; isimleri artık birbirinin yerine kullanılabiliyor. Daha da kötüsü, köpeğin ismi rotasyona gizlice giriyor. Kendinizi "Chris—uh, Sam—hayır, Spot, buraya gel!" gibi cümleleri bir araya getirirken buluyorsunuz. Bu sevgi eksikliği değil; sadece beyniniz isimlerin isteğe bağlı olduğuna karar vermiş. Ve eğer biri sizi düzeltmeye çalışırsa? Onlara karışıma dahil olmanın bir ayrıcalık olduğunu hatırlatın. 11. Hafızanız konuşmalar sırasında oyun oynar. Bir hikaye anlatmak eskiden sorunsuzdu. Şimdi, "boşlukları doldur" oyunu. Geçen Salı mıydı yoksa üç yıl önce miydi? Paris miydi yoksa Portland mıydı? Ve orada kim vardı? İzleyicileriniz parçaları birleştirmeye yardımcı olurken sizin yardımcı yazarınız oluyor. Sinir bozucu olsa da, tuhaf bir şekilde eğlenceli de; sanki hikayeyi herkesin neden başladığını unutmadan bitirmeyi amaçlayan bir grup doğaçlama seansı gibi. Kaynak: Retirely

Skyrider X1: Kişisel seyahati yeniden tanımlayabilecek uçan motosiklet Kişisel hava yolculuğu gerçeğe dönüşmeye her zamankinden daha yakın. Dünya çapındaki yeni girişimler, ulaşımı devrim niteliğinde değiştirecek yenilikçi kişisel uçan araçlar yaratarak eVTOL (elektrikli dikey kalkış ve iniş) teknolojisinin sınırlarını zorluyor. Bu yarışmacılardan biri olan Rictor, CES 2025'te tanıtılan, kendini uçan motosiklet olarak tanıtan Skyrider X1'i duyurarak büyük ses getirdi. Bu şık, fütüristik araç, bir mopedin rahatlığını uçuşun heyecanıyla harmanlamayı hedefliyor ve hareketlilikte cesur bir sıçramaya işaret ediyor. Skyrider X1: Vizyoner Bir Konsept Skyrider X1, tipik bir araç değil. Elektrikli bir mopedin arazi yeteneklerini, bir quadcopter drone'un uçuş mekaniğiyle birleştiriyor. Karayolu seyahati için iki tekerleğe ve hava dengesi için sekiz pervaneye sahip olan bu hibrit makine, modele bağlı olarak tek bir şarjla 62 mil hıza ulaşabilir ve 40 dakika boyunca uçuşunu sürdürebilir. Tasarımı (açısal ve aerodinamik) çift amaçlı yapısını yansıtırken, karbon fiber kompozit ve havacılık sınıfı alüminyumdan oluşan hafif çerçevesi dayanıklılık ve verimlilik sağlar. Skyrider'ı gerçekten farklı kılan şey zekasıdır. Rictor'un tescilli sistemi, aracın engellerin etrafından dolaşmasını, hava koşullarına göre ayarlama yapmasını ve optimum uçuş yollarını belirlemesini sağlayan otomatik rota planlamayı vaat ediyor. Otomatik kalkış ve iniş gibi özelliklerle, kullanıcılar yalnızca bir varış noktası girer ve X1 gerisini halleder. Daha pratik bir yaklaşımı tercih edenler için, joystick aracılığıyla manuel kontroller esneklik sunar. Öncü Güvenlik ve Sürdürülebilirlik Skyrider X1, çoklu koruma katmanları aracılığıyla güvenliği önceliklendirir. Üçlü yedekli uçuş kontrol sistemi, bir motor arızalansa bile dengeyi sağlar. Pil yönetim sistemi ve entegre acil durum paraşütü gibi ek özellikler, güvenlik kimlik bilgilerini güçlendirir. Bu yenilikler, X1'i yalnızca çığır açan bir uçan araç değil, aynı zamanda kullanıcı güvenliğini temel alarak tasarlanmış bir araç haline getirir. Çevreye duyarlı mühendislik de bir rol oynar. X1'in elektrikli tahrik sistemi, geleneksel uçaklara kıyasla karbon emisyonlarını azaltarak sürdürülebilir ulaşım çözümlerine yönelik küresel baskıyla uyumludur. Hafif tasarımı ve enerji tasarruflu teknolojisiyle, geleneksel seyahatlere yeşil bir alternatif sunar. İddialı vaatlerine rağmen, Skyrider X1'i pazara sunmanın yolu engellerle doludur. Kentsel alanlarda otonom uçan araçlar için düzenleyici onay önemli bir engel olmaya devam etmektedir. Joby Aviation ve Volocopter gibi mevcut eVTOL şirketleri, sınırlı havaalanı rotaları için pilotlu elektrikli uçakları sertifikalandırmak için mücadele etti. Otonom kişisel uçan araç ihtimali daha da karmaşık güvenlik ve yasal soruları gündeme getiriyor. Rictor'un zaman çizelgesi, X1'in önümüzdeki yılın başlarında piyasaya sürülebileceğini iddia etse de uzmanlar dikkatli olunması gerektiğini söylüyor. Otonom işlevsellik, önemli bir satış noktası olsa da düzenleyici zorluklar nedeniyle gecikmelerle karşılaşma olasılığı yüksek. Yine de X1, tam otonomi mümkün olana kadar pilotlu bir araç olarak işlev görmesini sağlayan bir geçici önlem olarak manuel uçuş kontrolleri sunuyor. Yenilik ve Şüpheciliği Dengelemek Rictor'un cesur iddiaları hem heyecan hem de şüphe uyandırdı. 60.000 $ fiyatla satılan Skyrider X1, mevcut alternatiflere kıyasla kişisel uçuş için uygun fiyatlı bir seçenek olarak pazarlanıyor. Ancak eleştirmenler, şirketin basın materyallerinde uçuş testinden geçmiş prototiplerin ve sertifika ayrıntılarının eksikliğine dikkat çekiyor. Çinli şirket Kuickwheel'in bir yan kuruluşu olan Rictor'un daha önce yalnızca bir ürünü vardı: K1 elektrikli moped. Yere sabitlenmiş bir e-bisikletten gelişmiş bir eVTOL'a geçiş devasa bir sıçramadır ve birçok kişi yeteneklerinin somut kanıtını bekliyor. Ancak Rictor'un CES 2025'teki ilk çıkışı dikkat çekti. Fuarın "yıldız sergisi" olarak lanse edilen Skyrider X1, küresel ilgi gördü. Yanlış bir adlandırma olsa da amfibi etiketi, aracın çok yönlülüğünü vurgulayarak kara ve hava yeteneklerini birleştiriyor. Amfibi bir araç olarak tasarlanan araç, kara ve hava işlevlerini kusursuz bir şekilde birleştirerek kullanıcılara sürüş deneyimlerinde en üst düzeyde özgürlük sunuyor. Çok işlevli kişisel araç tasarımının özellikleri: ・Gelişmiş denge için 4 eksenli, 8 pervaneli sistem. ・Eşsiz dayanıklılık ve performans için karbon fiber kompozit ve havacılık sınıfı alüminyum malzemeler. ・100 km/s maksimum uçuş hızı ve 40 dakikaya kadar uçuş süresi. ・Endişesiz yolculuklar sağlayan 50 kW'lık yerleşik DC şarj istasyonu. Daha Geniş eVTOL Manzarası Skyrider X1, eVTOL inovasyonunun kalabalık bir alanına giriyor. Mayman Aerospace gibi rakipler jet motorlu uçan motosikletleri ilerletirken, Volocopter gibi şirketler kentsel hava taksilerine odaklanıyor. Akranlarının aksine, X1 bireysel kullanıma vurgu yaparak kişisel uçuşu araba kullanmak kadar erişilebilir hale getirmeyi amaçlıyor. Uçan motosikletler için tarihi girişimler karışık bir geçmişe sahip. Super Sky Cycle'dan bağlı jet bisikletlerine kadar, daha önceki çabalar ana akım uygulanabilirliğe ulaşmakta zorlandı. Ancak, malzeme bilimi, pil verimliliği ve otonom sistemlerdeki teknolojik gelişmeler artık kişisel uçan araçları her zamankinden daha uygulanabilir hale getiriyor. Rictor, Skyrider X1'in bir lüks değil, pratik bir mobilite çözümü olduğu bir gelecek öngörüyor. Uygun fiyatlılık ve kullanıcı dostu tasarıma vurgu yapması, hava yolculuğunu demokratikleştirmeyi amaçlıyor. Rictor, son teknolojiyi güvenlik ve sürdürülebilirliğe odaklanmayla birleştirerek kendini akıllı mobilite alanında öncü olarak konumlandırıyor. Yine de sorular devam ediyor. Rictor, rakiplerini durduran teknik ve düzenleyici zorlukların üstesinden gelebilecek mi? X1'in vaat edilen özellikleri reklamı yapıldığı gibi çalışacak mı? Şimdilik Skyrider X1, garantili bir gerçeklikten ziyade heyecan verici bir olasılığı temsil ediyor. Başarılı olursa, günlük uçuş hayalinin hayatın ulaşılabilir bir parçası haline geldiği kişisel ulaşımda yeni bir dönemin yolunu açabilir. Not: Yukarıdaki materyaller The Brighter Side of News tarafından sağlanmıştır. İçerik, stil ve uzunluk açısından düzenlenebilir. Kaynak: The Brightside of News

Attığı golü iptal edilen Arda Güler Maçı iki asistle tamamladı ve Real Madrid Uzatma sonunda 5-1 kazandı

Dün akşam oynanan maçta Houston Rockets Sacramento Kings'e 132 - 127 yenildi 34 dakika oyunda kalan Şengün 21 Sayı 10 Ribaunt ve 3 asistle oynadı ve double double yaptı

Vücudunuzun 44 ile 60 yaşları arasında en hızlı yaşlanmasının garip nedeni ve bununla nasıl mücadele edilir Stanford araştırmacılarının yeni araştırmasına göre yaşlanma yavaş ve doğrusal bir süreç değildir. Aslında yaşlanma, özellikle metabolizmanın yavaşlaması ve cilt kırışması, bilim insanlarının "yaşa bağlı dalgalar" olarak tanımladığı şekilde, istikrarlı bir tırmanıştan ziyade gerçekleşebilir. Nature Aging dergisinde yayınlanan çalışma, vücudun moleküllerinin ve bağırsak mikrobiyomunu oluşturan mikrop ve bakterilerin iki önemli aralıkta hızlı bir değişim yaşadığını buldu: 44 ve 60 yaşları. Stanford Üniversitesi'nde genetik profesörü ve çalışmanın araştırmacılarından biri olan Dr. Michael Snyder, üniversitenin basın haberinde "Zaman içinde sadece kademeli olarak değişmiyoruz; gerçekten dramatik değişimler var" dedi. "Görünen o ki 40'lı yaşların ortası, 60'lı yaşların başı gibi dramatik bir değişim zamanı. Ve hangi molekül sınıfına bakarsanız bakın bu doğru." Çalışmaya göre, moleküller ve mikroplar en fazla arttığında veya azaldığında gerçekleşen moleküler değişim, vücudun kronik hastalık riskini, hastalıkla savaşma yeteneğini ve yaşlanma hızını etkiler. İnsanların 40'lı yaşlarındaki değişimler kalp hastalığı, cilt ve kas fonksiyonu ve insanların kafein, yağ ve alkolü nasıl metabolize ettiğiyle yakından bağlantılıydı. İnsanların 60'lı yaşlarındaki moleküler değişimler oksidatif stres, bağışıklık sağlığı, kalp hastalığı, kafein metabolizması, böbrek hastalığı ve cilt ve kas yaşlanmasında rol oynar. Bu, insanlar yaşlandıkça moleküler düzeyde gerçekleşen kronik iltihaplanma ve hücresel yaşlanma gibi yaşlanmanın 12 ayırt edici özelliğiyle uyumludur. Ayrıca yaşlı yetişkinlerin alkole karşı daha yüksek bir duyarlılık yaşamasını, kilo almasını ve yaşa bağlı kas kaybı yaşamasını da açıklar. Araştırmacılar, yaklaşık iki yıl boyunca her birkaç ayda bir kan bağışlayan veya biyolojik örnekler veren 25 ila 75 yaş arasındaki 100'den fazla gönüllüyü inceleyerek 135.000'den fazla molekül ve mikroptaki değişiklikleri değerlendirdi. Yazarlar, moleküllerin ve mikropların büyük çoğunluğunun, %81'inin, birey yaşlandıkça doğrusal bir şekilde değişmediği sonucuna vardı. En hızlı değişimler hem erkekler hem de kadınlar için 40'lı yaşların ortasında ve 60'lı yaşların başındaydı. Stanford'un basın bülteninde, çalışmanın yazarlarından ve Singapur Nanyang Teknoloji Üniversitesi'nde yardımcı doçent olan Xiaotao Shen, PhD, "Bu, menopoz veya perimenopozun 40'lı yaşların ortasındaki kadınlarda gözlemlenen değişimlere katkıda bulunabileceğini gösterirken, hem erkeklerde hem de kadınlarda bu değişimleri etkileyen başka, daha önemli faktörlerin olması muhtemeldir" dedi. "Bu faktörleri belirlemek ve incelemek, gelecekteki araştırmalar için bir öncelik olmalıdır." Bu iki önemli aralıkta hızlı moleküler değişimin neden gerçekleştiğinin altında yatan mekanizmalar büyük ölçüde bilinmese de ve çalışma yalnızca iki yıllık bir takipten sonra veri toplasa da, kontrolünüz dışında olan bazı moleküler değişimlerle savaşmak için orta yaşa geldiğinizde sağlığınıza öncelik vermeniz konusunda bir mesaj gönderiyor. Bu, kas kaybını önlemek için düzenli direnç antrenmanları yapmak, kalp hastalığı riskini dengelemek için günlük hareket etmek ve metabolizma düşüşünü önlemek için besleyici, doyurucu tam gıdalar yemek anlamına gelir. Kaynak: Fortune

İsveç, 100 Bin yıl dayanacak devasa yeraltı nükleer santralinin inşasına başladı İsveç, 60 kilometre uzunluğundaki tünellerden oluşan yeraltı labirentinde yüksek radyoaktif materyalin saklanacağı iddialı 11 milyar dolarlık nükleer atık deposunun temelini attı. Eğlenceden yoksun, ayrıntılı bir su parkı parkı tasarımına benzeyen bu geniş ağ, ilk radyoaktif tortularını kabul etmeden önce on yıl sürecek. Barron's, Stockholm'ün 140 kilometre kuzeyindeki Forsmark'taki 11 milyar dolarlık projenin, işçilerin 1.640 fit derinliğe kadar kaya tabanını kazmaya başlamadan önce su arıtma tesisleri ve orman temizliği de dahil olmak üzere iki yıllık yüzey hazırlığıyla başlayacağını bildiriyor. Nükleer atık yönetim şirketi SKB, kullanılmış yakıtın 100.000 yıl boyunca radyoaktiviteyi güvenli bir şekilde tutmak için tasarlanmış bakır ve demir kapsüllerde kapatılacağı bu karmaşık gömüyü denetleyecek. Her büyük bidon kaynakla kapatılacak ve ayrıntılı yeraltı ağı boyunca indirilecek. Mühendisler, ıslandığında genişleyerek su geçirmez, depreme dayanıklı bir conta oluşturan doğal bir malzeme olan bentonit kiliyle çevreleyecekler. 2080'lerde tamamlandığında, tesis 6.000'den fazla kullanılmış nükleer yakıt bidonuna ev sahipliği yapacak. Kaynak: Boing Boing

24 Elektrikli Araç Dondurucu Havada Pili Bitene Kadar Sürüldü. Bu Otomobil Öne Çıktı Norveçli gazeteciler, reklamı yapılan menzil ile gerçek menzil arasındaki farkı görmek istediler. Tesla zirvede değildi. Norveç'in meşhur El Prix kış menzili testinin son yinelemesi sona erdi ve sonuçlar geldi. Dondurucu soğukta ne kadar yol gidebileceklerini görmek için yirmi dört EV test edildi. Ardından, katılımcı gazeteciler derecelendirilen menzil ile gerçek dünya rakamı arasındaki farkı belirttiler. Norveç, elektrikli araç benimseme konusunda dünya lideridir. Geçtiğimiz yıl burada satılan 10 yeni arabadan dokuzu EV'ydi, bu yüzden elektrikliye geçmek hakkında bir iki şey biliyorlar. İskandinav ülkesi ayrıca dondurucu sıcaklıklarla sert kışlara sahip, bu da onu EV'leri menzil açısından sınırlarına kadar zorlamak için mükemmel bir test sahası haline getiriyor. Norveçli otomobil dergisi Motor'un devreye girdiği yer burası. Norveç Otomobil Federasyonu (NAF) ile birlikte altı yıldır El Prix adlı bir şey düzenliyor. Dünyanın en büyük EV menzil testi olarak faturalandırılıyor, her yıl bir yaz edisyonu ve bir kış çalışmasıyla. Dün, El Prix kış menzil testinin son yinelemesi gerçekleşti ve sonuçlar geldi. Toplamda 24 yepyeni EV tam şarj edildi ve aynı rotada sürülerek ne kadar gidebilecekleri görüldü ve sonunda şarjları bitti. Sonunda, gazeteciler ilan edilen WLTP menzil rakamları ile gerçek dünya sonuçları arasındaki farkları kaydetti. Kazanan oldukça sürpriz oldu - hayır, iddia edilen en uzun menzile sahip olmasına rağmen yenilenen Tesla Model 3 Arka Tekerlekten Çekişli Uzun Menzil değildi. Aslında, gazeteciler Amerikan EV'sini bir hayal kırıklığı olarak nitelendirdiler, listenin en altına yakın bir yerde bitirdi ve WLTP rakamı ile gerçek dünya sonucu arasında büyük bir tutarsızlık vardı. (Avrupa WLTP test prosedürünü kullanırken, Amerika Birleşik Devletleri EPA prosedürünü kullanır.) Resmi rakama kıyasla ne kadar az menzil kaybettiği açısından kazanan Polestar 3 oldu. Söz konusu aracın WLTP menzili 348 mil idi ve artık kendi gücüyle hareket edemeyene kadar etkileyici bir şekilde 330 mil kat etmeyi başardı. Bu, teknik özellik sayfasından sadece %5'lik bir azalma ve Motor'un kış menzili testinde kaydedilen en iyi ikinci sonuçtur. (En iyi sonuç, 2021'de BMW iX3 tarafından %4'lük bir negatif sapma ile elde edildi.) Polestar 3, gerçek dünyadaki menzil azalması sadece %5 ile tüm El Prix kış versiyonları arasında ikinci en iyi sonuca sahipti. Bu arada, makyajlı Tesla Model 3, WLTP rakamına göre %24'lük bir menzil kaybıyla listenin en altına yakın bir yerde yer aldı. Ayrıca, sonuçları çarpıtabilecek daha uzun bir yolculuk mesafesi de gösterdi. Sonraki model, iddia edilen WLTP menzili 329 mil olan Çin yapımı yedi kişilik bir SUV olan BYD Tang'dı. Ölmeden önce yaklaşık 300 mil yol kat etti - %9'luk bir fark. Yepyeni Mini Countryman EV, gerçek dünyadaki menzil kaybı %11 ile üçüncü sırada yer aldı. Tesla'nın tek bir girişi vardı, makyajlı Model 3. WLTP menzil derecesi ile gerçek dünyadaki kilometre arasında %24'lük bir farkla 24 araç arasında 21. sırada yer aldı. Daha kötü olan tek araçlar Peugeot E-5008, Voyah Dream ve Peugeot E-3008'di. Menzil testindeki hayal kırıklığı yaratan sonucun yanı sıra, Tesla Model 3'ün oldukça sıra dışı bir sorunu vardı - araç üstü kilometre sayacı çok yanlıştı ve esasen kat edilen mesafe hakkında yalan söylüyordu. Motor.no, Tesla Model 3 ve Polestar 3'ün yaklaşık aynı anda, aralarında sadece 800 fit veya daha fazla mesafe varken arızalandığını belirtti. Hatırlatma olarak, tüm arabalar aynı noktadan hareket etti. Bununla birlikte, Polestar'ın yol ölçeri 330 mil yol kat ettiğini gösterdi - Google Haritalar'da doğrulanan bir rakam - Tesla ise fazladan 10 mil bildirdi. Başka bir deyişle, Model 3'ün sürücüsü tam şarjla gerçekte kat ettiklerinden daha fazla mil kat ettiklerini düşünecektir. Tesla'nın resmi menzil rakamlarının sektördeki en iyimser rakamlar arasında olması tam olarak yeni bir haber değil ve bu menzil testi bunun sadece bir başka örneği. Bu, Model 3'ün kötü bir araba olduğu anlamına gelmiyor - aslında tam tersi - ancak sahiplerinin, bilgi-eğlence ekranında kalan menzili gösteren sözde tahmin-ölçerine güvenilemeyeceğinin farkında olması gerekiyor. El Prix 2025 Kış Menzili Test Sonuçları Model WLTP Menzil Derecelendirmesi Gerçek Dünya Kat Edilen Mesafe Farkı Polestar 3 348 mil (560 km) 330 mil (531 km) -5% BYD Tang 329 mil (530 km) 299 mil (482 km) -9% Mini Countryman 247 mil (399 km) 220 mil (355 km) -11% Lotus Emeya 310 mil (500 km) 271 mil (436 km) -13% BYD Sealion 7 312 mil (502 km) 271 mil (436 km) -13% Mercedes-Benz G-Class 275 mil (443 km) 237 mil (381 km) -14% Kia EV3 366 mil (590 km) 310 mil (499 km) -%15 Porsche Taycan 368 mil (592 km) 310 mil (499 km) -%16 BYD Seal U 310 mil (500 km) 261 mil (421 km) -%16 Hongqi EHS7 335 mil (540 km) 281 mil (452 km) -%16 Smart #3 256 mil (415 km) 215 mil (346 km) -%17 Ford Explorer EV 326 mil (525 km) 271 mil (437 km) -%17 NIO EL8 312 mil (503 km) 256 mil (412 km) -%18 Hyundai Ioniq 5 339 mil (546 km) 271 mil (436 km) -20% BMW i5 Touring 309 mil (497 km) 243 mil (392 km) -21% Volvo EX30 293 mil (472 km) 230 mil (371 km) -21% Audi Q6 e-tron 383 mil (616 km) 299 mil (481 km) -22% Xpeng G6 342 mil (550 km) 266 mil (329 km) -22% Porsche Macan 343 mil (552 km) 266 mil (429 km) -22% Volkswagen ID.7 GTX Tourer 355 mil (571 km) 273 mil (440 km) -23% Tesla Model 3 436 mil (702 km) 330 mil (531 km) -24% Peugeot E-5008 303 mil (488 km) 224 mil (361 km) -26% Voyah Dream 299 mil (482 km) 214 mil (344 km) -29% Peugeot E-3008 317 mil (510 km) 216 mil (347 km) -32% Menzil testi sırasında hava koşulları pek de iyi değildi. Sürüş boyunca sıcaklıklar donma noktasının altındaydı ve yolculuğun başında donan yağmur vardı ve konvoy yaklaşık bir saat boyunca yolda kaldı. NAF'a göre günün geri kalanı bulutluydu. Tıpkı benzinli araçların kışın daha fazla yakıt kullanması gibi, tüm EV'ler soğuk havalarda menzil kaybeder. Sadece bazıları diğerlerinden daha fazla kaybeder ve bunun gibi testler modern EV'lerden ne beklenebileceğini gösterir. Kaynak: İnside EVs Global

ABD, cm² başına 100 trilyon bağ içeren şimdiye kadarki en güçlü zırh malzemesini üretti Northwestern Üniversitesi'ndeki bilim insanlarının liderliğindeki bir araştırma ekibi, yüksek esneklik ve mukavemete sahip ilk iki boyutlu mekanik olarak birbirine kenetlenmiş malzemeyi geliştirdi. Basın bülteninde, gelecekte bunun hafif ancak yüksek performanslı vücut zırhı ve diğer bu tür sert malzemeler geliştirmek için kullanılabileceği belirtildi. 1980'lerde, o zamanlar Northwestern Üniversitesi'nde kimyager olan Fraser Stoddart, mekanik bağ kavramını ilk kez ortaya attı. Stoddart daha sonra bu bağların rolünü, anahtarlama, döndürme, büzülme ve birden fazla şekilde genişleme gibi işlevleri etkinleştirerek ve bunları birbirine kenetlenmiş yapılar geliştirmek için kullanarak moleküler makinelere genişletti ve bu da ona 2016'da Nobel Ödülü kazandırdı. Araştırmacılar, polimerlerle mekanik olarak birbirine kenetlenmiş moleküller geliştirmek için onlarca yıldır çalışıyorlar ancak başarısız oldular. "Organik kimyada, etrafında 5-8 atom bulunan sözde "orta büyüklükte halkalar" oluşturmak oldukça basittir. Ancak bu tür halkalar, içlerinden başka bir molekül geçirmek için çok küçüktür," diye açıklıyor Northwestern Üniversitesi'nde kimya profesörü olan William Dichtel, Interesting Engineering'e gönderdiği bir e-postada. "Makalemizde, 2D yapının her tekrarlanan biriminde, etrafında 40 atom olan yeni halkalar oluşuyor," diye ekledi Dichtel. Bu, moleküllerin nasıl tepki verdiğine dair varsayımları bile sorgulayan yenilikçi ve yeni bir yaklaşım kullanılarak başarıldı. Yeni bir süreç Dichtel'in laboratuvarında doktora adayı olan Madison Bardot, yapı taşları olarak X şeklindeki monomerleri kullanan ve bunları son derece düzenli kristal yapılara yerleştiren yeni bir süreç geliştirdi. Daha sonra kristalin molekülleri arasında bağlar oluşturmak için başka bir molekül kullandılar. Elde edilen malzeme, X şeklindeki monomerlerin uçlarının diğer X şeklindeki monomerlerin uçlarıyla iç içe geçtiği ve aralarındaki boşluklardan daha fazla monomerin geçirildiği iki boyutlu (2D) polimer tabakalarından oluşur. Malzeme, santimetrekare başına 100 trilyon mekanik bağdan oluşuyor ve bu şimdiye kadar elde edilen en yüksek yoğunluk. İlginç bir şekilde, ekip ayrıca polimerin çözeltide çözülmesinin, birbirine kenetlenmiş monomerlerin birbirinden soyulmasına izin verdiğini ve tek tek tabakaların manipüle edilmesini sağladığını buldu. Dichtel, IE'ye gönderdiği e-postada, "Birçok yüksek kristalli madde kırılgandır, ancak polimerimiz düzenli, düzenli bir yapıya sahip olmasına rağmen oldukça esnektir çünkü her mekanik bağın hareket etmek için biraz alanı vardır," diye açıkladı. "Polime hafif bir kuvvet uygulandığında, son derece esnektir, ancak daha fazla kuvvet uygulanırsa, mekanik bağlar yerel olarak sınırlarına kadar gerildikçe malzeme daha sert hale gelir. Bu özelliğe "gerinim sertleşmesi" denir ve sünek ve mekanik olarak dayanıklı malzemeler için büyük ilgi görmektedir." Mekanik özelliklerin ötesinde, polimer mimarisi yeni uygulamalar için keşfedilebilecek ilginç özelliklere sahiptir. Güçten güce Dichtel'in Duke Üniversitesi'ndeki işbirlikçileri, bu yeni geliştirilen polimeri, Kevlar ile aynı aileden olan ancak aşırı sıcaklıklara ve kimyasal maruziyete dayanabilen bir elyaf olan Ultem'e ekledi. Polimerin sadece %2,5'ini kullanmak, gücünü ve tokluğunu önemli ölçüde artırdı. Bu, zırh veya balistik koruma yapmak için kullanılabilir. Mekanik bağlar içeren polimerler daha önce küçük ölçekte sentezlenmiş olsa da, bu yaklaşım Dichtel'in ekibinin neredeyse bir pound (yarım kilogram) malzemeyi kolayca üretmesine yardımcı oldu. Bu ayrıca yaklaşımın oldukça ölçeklenebilir olduğunu da gösteriyor. "Belki de en zorlayıcı yön, önerilen mekanik olarak birbirine kenetlenmiş yapıya sahip olduğumuzu kendimize kanıtlamaktı - malzemelerin nasıl yapılacağını ve ardından nasıl inceleneceğini bulmak için çeşitli uzmanlıklardan oluşan bir ekip -sentetik kimyacılar, elektron mikroskopi uzmanları, polimer mühendisleri- gerekiyordu," diye ekledi Dichtel e-postada. Kaynak: IE

Çin'in uzay güneş istasyonu, bir yılda Dünya'nın kalan tüm petrol rezervlerinden daha fazla enerji üretebilir Çin'in uzayda devasa bir güneş enerjisi santrali inşa etme planı, bir yılda Dünya'nın kalan tüm petrol rezervlerinden daha fazla enerji üretebilir. Dünya'nın 22.370 mil üzerinde yörüngede olacak önerilen 0,6 mil genişliğindeki güneş dizisi, bulut örtüsü ve atmosfer paraziti gibi geleneksel güneş enerjisi sınırlamalarını aşarak sürekli temiz enerji sağlayacaktır. South China Morning Post'ta bildirildiği üzere, baş bilim insanı Long Lehao projenin önemini "Üç Boğaz Barajı'nı jeostasyon yörüngesine taşımaya" benzetti. İstasyon, güneş ışığının Dünya yüzeyinden 10 kat daha yoğun olduğu uzayda güneş enerjisini yakalayacak ve mikrodalga teknolojisini kullanarak Dünya'ya geri gönderecek. Live Science'tan: South China Morning Post'un bildirdiğine göre, Long, Ekim ayında Çin Bilimler Akademisi (CAS) tarafından düzenlenen bir konferansta "Bu, sabırsızlıkla beklenen inanılmaz bir proje" diye ekledi. "Bir yılda toplanan enerji, Dünya'dan çıkarılabilecek toplam petrol miktarına eşit olacaktır." Yapının, fırlatma başına 150 ton taşıyabilen Çin'in yeni Uzun Yürüyüş-9 yeniden kullanılabilir ağır kaldırma roketi kullanılarak yörüngede parça parça birleştirilmesi gerekecek. Daha önceki uzay tabanlı güneş enerjisi önerileri, birden fazla fırlatmanın lojistiği nedeniyle başarısız oldu. Bu teknolojiyi takip eden tek ülke Çin değil - Lockheed Martin, Northrop Grumman, Avrupa Uzay Ajansı ve Japonya'nın JAXA'sı da benzer konseptler geliştiriyor ve Japonya bu yıl bir konsept kanıtı uydusu fırlatmayı planlıyor. Kaynak: Boing Boing

Rivian'ın Van'ı Ford E-Transit ve Mercedes-Benz eSprinter'ı Birlikte Geçti Hala bir girişim olarak kabul edilen Rivian, geçen yıl ABD'deki en büyük elektrikli minibüs üreticisiydi. Rivian, geçen yıl ABD'deki en büyük elektrikli minibüs üreticisiydi. Ticari Van'ı (RCV), Ford E-Transit ve Mercedes-Benz eSprinter'ın toplamından daha fazla sattı. GM'nin Chevrolet BrightDrop minibüsü ilk 3'e girdi. Rivian'ın R1S elektrikli SUV'sinin geçen yıl en çok satan EV'lerin ilk 10 listesine girdiği haberiyle, Kaliforniya merkezli girişimin ticari araçlar da ürettiğini unutmak kolay. Ve minibüsler özellikle heyecan verici olmasa da -temelde tekerlekli büyük metal kutulardır- Rivian'ın mütevazı Elektrikli Teslimat Van'ı (EDV), daha sonra Ticari Van (RCV) olarak yeniden adlandırıldı, 2024'te R1T pikaptan daha fazla adet sattı. Sadece bu da değil, geçen yıl Amerika Birleşik Devletleri'nde en çok satan elektrikli minibüs oldu ve ticari araç üretme konusunda uzun bir geçmişe sahip iki otomobil üreticisi olan Ford ve Mercedes-Benz gibi ağır topları devirdi. Araştırma şirketi Cox Automotive'un verilerine göre, Rivian 2024'te 13.423 elektrikli minibüs sattı ve bu, 2023'te 8.091 adet sattığı zamana göre %66'lık bir artış anlamına geliyor. Bu arada Ford, Amerikan pazarındaki en uzun süredir var olan elektrikli minibüslerden biri olan E-Transit'in 12.610 adetini sattı. Bu, 2023'e göre %64'lük bir artış, yani hala çok etkileyici. ABD'deki en çok satan elektrikli minibüsler listesinde üçüncü sırada General Motors'un BrightDrop minibüsü yer alıyor. Başlangıçta bağımsız bir marka altında satılan ve daha sonra Chevrolet'nin şemsiyesi altına geçen GM'nin aküyle çalışan ticari aracı geçen yıl 1.529 adet sattı. Sırada Mercedes-Benz eSprinter var. Cox Automotive'e göre Alman otomobil üreticisi geçen yıl Amerika'da sadece 191 adet Amerikan yapımı EV sattı. ABD'ye özel elektrikli minibüs Güney Carolina, Charleston'da monte ediliyor ve son nesil modelin satışları 2023'ün ikinci yarısında başladı. Başka bir deyişle, 2024'te tam bir satış yılı geçirdi. 2024'te Amerika Birleşik Devletleri'nde en çok satan elektrikli minibüsler Cox Automotive'den veriler Model 2024 Satışları 2023 Satış Farkı Rivian Ticari Minibüs 13.423 8.091 %65,9 Ford E-Transit 12.610 7.672 %64,4 Chevrolet BrightDrop 1.529 497 %207 Mercedes-Benz eSprinter 191 - - Rivian'ın elektrikli minibüsü için en büyük müşterisi büyük ihtimalle Amazon'dur. İki şirket, Rivian'ın 2030 yılına kadar Amerikan e-ticaret devi için 100.000 adet akülü minibüs teslim edeceği bir münhasırlık anlaşmasına sahipti. Münhasırlık anlaşması sona erdi ve artık herhangi bir şirket bir Rivian minibüsü satın alabilir, ancak tedarik anlaşması hala geçerli. Kesin verilerimiz yok, ancak önceki raporlardan Rivian'ın geçen yıl Amazon'a ortalama ayda yaklaşık 700 minibüs teslim ettiğini biliyoruz. Bu, toplam 13.423 üniteden yaklaşık 8.400'ünün Amazon'a gittiği anlamına geliyor. Ancak aynı zamanda, Rivian'ın başka yerlerde 5.000 elektrikli minibüs için müşteri bulduğu anlamına geliyor ki bu, Chevrolet ve Mercedes-Benz'in sırasıyla BrightDrop minibüsü ve eSprinter ile elde ettiğinden daha fazla. Kaynak: Inside EVs Global

ABD Donanmasının En Yeni 600 Milyon Dolarlık Savaş Gemisinin Hipnotik Denize İniş Süreci