sardunyam tarafından postalanan herşey
-
.............Desem ne dersin?
afiyet olsun derim ama afiyet olmuştur bu saate kadar İstanbulda 240 gün yetecek kadar su kalmış desem?
-
diloş...
al gönlümü diyaaaaaaaaaar diyar sürükle... evet güzel şarkıydı ya... geçen onu konuştuk eski şarkılardaki duygu şimdilerde pek az... hala Erol Evgin, Erkin Koray, Sezen Aksu, Nilüfer şarkıları dinleniyor ve hala insanları çok etkiliyor...
-
Frozen......
böcük seni unutmadık yaw ama sen benim defterime ziyarete hiç gelmedin ki... küstüm ben sana
-
SARDUNYAM.... (Günlük... kendisini fark ettirebilen çok az şey vardır günlük yaşamımızda... )
biliyom canım bende komiklik olsun diye şeettim zati minexim bu ne güzel bir sürpriz saolsanın bitanem şiir sevdiğimi biliyorsun demek ne güzel ya yaşasın şiir... bende seviyorum seni...
-
ATATÜRK SUÇLU... (Neden mi?... Çünküüüü...........................................)
aynen altına imzamı atıyorum +1
-
DÜNYA GÖRÜŞÜ NEDİR ?
Çocukken ailelerimizden aldığımız eğitim ve öğretimin ilerleyen zaman içerisinde değişime uğradığını düşünüyorum. Ailelerde çocuklarına kendi doğrularını ve inançlarını empoze eden kişilerde vardır mutlaka. Ama kişi kendi dünya görüşünü geliştirirken bunlardan sıyrılmasını bilir. sayın boşig'inde söylediği gibi çevresel faktörlerde devreye girer ve kişiler birbirlerinden ve okumuş oldukları kitaplardan etkilenirler... herhangi bir inanca mensup ailelerin evlatları yetişkin olduklarında onlara öğretilenlerin doğruluğunu/yanlışlığını sorgulamaya başlar ve kendi yolunu çizer. çocuklarına dini bilgi vermemeli demek hiç kimsenin hakkı değildir. Yada aksi... Zaten bu önüne geçilebilir bişey de değil. Öyle ya da böyle bireyler kendi himayeleri altındaki çocuklara bildiklerini anlatırlar. Çevremizde gördüğümüz küçücük çocuklara cübbe, çarşaf giydiren ailelerde var bunu değiştirmek mümkün olsada o insanlarda bulunan tabuları yıkmak ve görüş açılarını genişletmek çok zor. yiğenim 11 yaşında ve 5. sınıf öğrencisi akranı olan bir arkadaşı ona ailesinin onu ortaokula göndermeyeceğini söylemiş ve bunun günah olduğunu anlatmış nedeni malum erkek/kız birlikte okuyacaklar ve bunun sakıncaları var.(!) gelin görünki bu tür ailelerin içine girip bunun yanlış olduğunu anlatmak zor. o kadar önyargılılar ki, o kadar ezberciler ki... dini öğretmek çocukları Kuran kursuna gönderip arabça okumayı öğretmek demek değildir din bir bilgi bütünüdür ama herşeyden önce dini öğretiyi benimseyen için onun felsefesini, derinliğini yani yaşamı anlamlandırmasını öğrenmek gerekir. ateizmi benimseyen insanlarında aynı şekilde çocuklarına herhangi bir müdahale de bulunmadan temel doğruları öğretmesi ve kendi seçimiyle araştırmaya yönlendirilmeleri gerekiyor.
-
Tan_Vakti
sen benim güzel dostumsun tartışmaların yeri ayrı dostluğun apayrı benim için... hep dostum kal...
-
Frozen......
romantik silahşörüm senin silahından mermi değil romantizim fırlıyor ama galiba kurşundan daha etkili bişey bu... vurulmaya gör artık iflah olmaz bir romantiksindir...
-
SARDUNYAM.... (Günlük... kendisini fark ettirebilen çok az şey vardır günlük yaşamımızda... )
beğendim diloşum neden beğenmeyeyim küçük iskendere hastayım zaten yoksa yoksa ne? benden şüpheleniyor musun?
-
Tamamen bilimsel
Sevgili yam_yam vermiş olduğun bu bilgiler için teşekkür ediyorum emeklerine sağlık ancak ne olur bunları buraya yazmak zorunda kalmazdım deme. Ne kadar az okuduğu ve araştırdığı bilinen toplumumuzun bu şekilde öğrenme ve bilgilenme merakının artacağını düşünüyorum... Altın'ın çok büyük yıldızlarda üretilebilen bir element olduğunu belirtmişsin güneş sisteminde bulunan bütün gezegenlerin güneşten koptuğunu varsaydığımıza göre dünyanın güneşin ufak bir parçası olduğu sonucuna göre büyük patlamayla evrene yayıldığı sonucu çıkmıyor mu ortaya? Bunu merak ettim...
-
ATATÜRK SUÇLU... (Neden mi?... Çünküüüü...........................................)
Ne hale düşmüşsünüz? sorabilir miyim? ortaya bir laf atmış çekilmişsiniz. Atatürk Osmanlı'yı yıktı demek hiç tarih bilmemek demektir. Ve Atatürk'ün değil Osmanlıyı yıkmak Osmanlı'dan kalanlarla Türkiye Cumhuriyeti'ni kurmaktır en büyük başarısı. Üstelik kurduğu bu Cumhuriyetli batının sömürgeci düzenine de balta vurmuştur. Tunus Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra Atatürk ilke ve inkılaplarını kabul eden ikinci islam ülkesidir. Ve diğer sömürü ülkeleri kurulan bu cumhuriyetle cesaret kazanmışlar ve sömürgelikten teker teker çıkmışlardır. Türkiye'nin gelişeceğine geriye gittiğini söylemeye çalışıyorsanız onu da yapanlar ayan beyan ortadalar. Tekelcilik, ülkenin kötü yönetimi, padişahlıktan kalma alışkanlıklarda idare edilmek istenmesi Atatürk'ün vefatından hemen sonra başgöstermiş. Ve işaret ettiği medeniyeti yakalamak bir yana aksine geriye gidilmiştir. Ne yazık ki geri bıraktıkları ülkenin yönetimine gelen muhafazakar partiler bütün bunlardan sıyrılmanın yolunu Atatürk'e saldırmakta bulmuşlar. Eğer Atatürk gibi bir komutana, bir cumhurbaşkanına, bir başöğretmene sahip olmasaydık bugün yıkılan Osmanlının küllerini bile bulamazdınız...
-
Yilbasi gecesi taksimdeki insanlik ayibi..
budur...
-
DÜNYA GÖRÜŞÜ NEDİR ?
Sevgili güzel dost sevgili yam_yam'ın tebliğciliğe işaret ettiği ünlemi soruyorsan benim anladığım arkadaşım kendisini bir tebliğci olarak adlandırmıyor ama kendi hayat görüşünü anlatmanın ve bu görüşü savunmanın tebliğcilik olarak kabul edilebileceğini söylüyor. Tebliğ: bildirmek, haber vermek... kelime anlamı olarak budur. toplumda anlam itibarıyla tebliğ etmek fikrini söylemek, benimsetmek ve öğretmek demektir. ve burada bir kavram kargaşasıda yoktur... selamlar
-
diloş...
kendi kendimizin içinde sende varsın unuttunmu hatta sedoşta var değil mi ama? kime şikayet ediyon ki bacım evet biz böylede mutluyuz hatalımıyım ki?
-
Frozen......
fevkaladenin fevkindeki frozenim ve romantik diloşum gene kopmuşsunuz benide koparttınız anacım
-
SARDUNYAM.... (Günlük... kendisini fark ettirebilen çok az şey vardır günlük yaşamımızda... )
kaancım çok teşekkür ederim çok anlamlı bir şiir çok sevdim emeklerine sağlık kardeşim
-
Tan_Vakti
güzel dost'um bilimselci
-
DÜNYA GÖRÜŞÜ NEDİR ?
Sevgili bilimselci İşte aramızda ki farklılıklardan birisi de bu senin için 2 çeşit dünya görüşü mevcut ve bu görüşlere göre tespitlerin var ve o tespitlerde çok ısrarcısın "önyargılısın" ve bunu aşman imkansız gibi birşey. Sevgili yamyamında söylediği gibi görüşlerini benimsetmek için tebliğcilik yapmaktasın. Aslında bu bana göre olağan ama nedense şu belirlemiş olduğun sınırları asla değiştirmiyorsun. O yüzden eleştirmiş olduğun "idealist" düşünceye sahip olanlardan farklı bir görüş ortaya çıkmıyor. Selamlar
-
DÜNYA GÖRÜŞÜ NEDİR ?
Sevgili yam_yam bir önceki iletinde belirttiğin noktalara da katılıyorum burada söylemiş olduklarında doğru tespitler. Sıfırdan bir dünya görüşü oluşturmak zordur hatta belki imkansızdır. Bir arada yaşayan sosyal insanlar mutlaka birlikte yaşamanın getirdiği "düşünce ve fikirlerden" etkilenmeye maruz kalırlar. Bir insanın sıfır etki ile dünya görüşü meydana getirmesi için onun toplumdan bağımsız yaşamasını gerektirir. Söylemiş olduğun gibi fikir oluşturulurken geneli benimsenmiş (görüş) olsada fikirlerde ufak değişikliklerle "dünya görüşünü belirleyici giysiyi" kişinin üzerine uydurması sonucunu doğurur. Zaman içerisinde bulunduğu topluluktan başka topluluklarlada etkileşim içerisine giren bireyler ya da başka dünya görüşleri hakkında bilgi sahibi olanlar doğdukları andan itibaren sahip olmaya başladıkları görüşü değiştirmeye başlarlar. Tabi bu insanların bütünü için imkansızdır çünkü genelde insanlar bir görüşü benimserler ve üzerine ne düşünürler ne de tartışırlar. Tartışmalara giren bütün insanlar gelişime ve değişime açık olanlardır. Kendi dünya görüşlerini benimsetme çabasında görünseler bile iç dünyalarında var olan kozmolojik sorular sorma dürtüsü ile farklı görüşleri merak ederler ve zamanla değişirler. Bu sağlıklı düşünen insanlar için olağandır ve gereklidir. Yalnız burada belirttiğin ayette geçen bu dünyanın eğlence ve oyundan ibaret olduğu sözünü yalanlayamayız. Günümüz dünyasında bu yüzyılda hala insan tacirleri mevcutsa bunca bilimsel düşünce ve görüşe rağmen insan bu dünyanın nimetlerinden yararlanmak için her türlü kötülüğü yapabiliyorsa bu demek oluyor ki bu dünya insanlar için eğlenceden ibarettir. İyi yemekler yemesi, iyi giyinmesi, güzel kadınlarla/erkeklerle beraber olmayı istemesi, şehvet, hırs eğer kontrol edilebilirlikten çıkmışsa demek ki insanların çoğunluğu için dünya eğlenceden ibaret demektir. Yukarıdaki öğretiyi benimsemiş biri olarak benim için dünya hayatının önemi vardır ama bu benim için kontrol edilebilirdir yani dünya hayatında kendi egolarımı tatmin için başka canların yanmasını istemem. Ve biliyorum ki böyle olması için bir inanca sahip olmak gerekmiyor dünyada kontrol edilemez hırsa sahip inançlılar olduğu gibi ateistler de var. O yüzden ben genelmeme yapmıyorum. İnanarak birşey kaybetmeyiz sahidende inanmayarak birşey kazanmayacağımız gibi. 70 yıllık hayatımızda yani sınırlı yaşantımızda varoluş sebebimi bilmeksizin salt dünya zevki için yaşayamam. Ancak bu benim bu dünyadan alacağım ve öğreneceğim hiç bir şey yok demek değildir. Selamlar
-
G E L İ N C İ K
teşekkür ederim gelincik
-
YUMOTEm Meleğimmm için, Meleğim seni çok seviyorum
yumotem nasılsın canım bir türlü denk gelemedik öpüyorum seni kocaman kocaman
-
SARDUNYAM.... (Günlük... kendisini fark ettirebilen çok az şey vardır günlük yaşamımızda... )
teşekkür ederim canım papatyalar da senin kadar güzel
- Çağrışım
-
ALLAH YOKTUR!
Beyin fonsiyonlarını kaybetmeye başladığında vücudu kontrol eden işlevleri yavaş yavaş yitiriliyor ancak burada birşey varki henüz tıb bunu çözemedi ölümden döndüğünü söyleyen insanların anlattıkları deneyimlere göre insan bedenini kontrol edemiyor ve bedeni seyrettiğini söylüyor. Bir süre sonra tıbben ölü sayılan kişi elektro şoklarla yada diğer tıbi cihazlarla yeniden yaşama döndürülüyor ve beyin fonksiyonları yeniden çalışıyor. herşeyi kontol eden beyin olsaydı o zaman tıbben kaybedilen hiç kimse yeniden hayata döndürülemez olmuyor mu? Dışarıdan itici bir güç beyni kontrol etmiş olmuyor mu?
-
SARDUNYAM.... (Günlük... kendisini fark ettirebilen çok az şey vardır günlük yaşamımızda... )
ne güzel çiçekler kasımpatımı onlar teşekkür ederim lilacım