cerenimoo

Geçenlerde rastladım bu habere... Şener Şen'e Özcan Deniz ile ortak bir yapımda rastlamakta varmış dedim kendi kendime... Açıkçası oyunculuğunu beğendiğim Şener Şen'in Özcan Deniz ile ortak bir yapımda karşıma çıkması,kimi çevrelerin eleştirilerinde yer alan 'Özcan Deniz kendini geliştiriyor...Oyunculuk adına yüksek bir ivmeyle ilerliyor...' görüşlerinin aksi 'Şener Şen ne yapıyor' sorusunu uyandırdı bende... Yönetmenliğini ve senaristliğini üstlenen Yavuz Turgul hakkında ise,kendimin de büyük ölçülerde katıldığı şu yoruma rastladım bir sitede... 'Yavuz Turgul "Muhsin Bey" filminde arabesk müziğe bir eleştiri getirerek takdir toplamıştır ancak şimdi öyle ya da böyle bir arabeskçiyle film yapmaktadır... bu ne yaman çelişkidir?'

KABADAYI Eşkiya ve Gönül Yarası gibi unutulmaz filmlere imza atan Yavuz Turgul, yeni filmi için kolları sıvadı. Ünlü yönetmenin yeni projesi senaryosunu da yazdığı 'Kabadayı' isimli film. Filmacass adına Ömer- Mine Vargı çiftinin yapımcılığını üstleneceği filmin kadrosu da yavaş yavaş belli olmaya başladı. Şimdilik kesinleşen üç isim Şener Şen, Özcan Deniz ve Süleyman Turan. Filmde Özcan Deniz mafya üyesi bir psikopatı canlandıracak. Şener Şen ise yeraltı dünyasıyla sağlam dostlukları olan eski bir ağır ağabey olarak sinema severlerin karşısına çıkacak. Yavuz Turgul'un geceli gündüzlü üzerinde çalıştığı 'Kabadayı'nın tüm hazırlıkları da bitmek üzere. Ekip Temmuz ayının başında çekimlere başlayacak. Film, İstanbul'un Kadırga, Karagümrük ve Kasımpaşa semtlerinde çekilecek. Yapımda Şener Şen'in hasmını canlandıracak olan Özcan Deniz bu film için iki sinema projesini erteledi...

The Oldboy - İhtiyar Delikanlı (2003) rapidshare.de/files/19659730/2...Sleep.mpga.html rapidshare.de/files/19660605/2...Waltz.mpga.html

Yaşıkşamadığını bilmiyorum zaten.... Yakışmadığını biliyorum... Kerata seni...pek bir huysuz ve sevimli... (uyuma bak hele...)

THE OLD BOY / İHTİYAR DELİKANLI

aa ne ayıp...ülen senin ağzına yakışıyor mu hiç.... benim olduğum yere elbette hoş geleceksin...başka seçeneğin var mı ki...

du bir ''nolur beni affet'' gülücüğü yapayım sana da barışalım...

figgaro... imsomnianın neyi kastettiğini anlamış vaziyetteyim... Lakin,kelimeler ne kastettiğimiz oranında algılanamıyor herzaman.... Yapıcı bir eleştiriyle yola çıkmaya çalıştım...Yapılan yanlışın önünü kesmek adına...Şimdi durmuş kişisel kasıtlarımızla tartışacaksak bu kelimeyi,ancak yanlışa hizmet etmiş oluruz...Ben kimin ne niyetle söylediğine bilsem de...bilmesem de... Ayrıca bir fikrin varsa,bunu kendi ağzınla da belirtebileceğini sanıyorum... Gereksiz gruplanmalar kurmaya çalışmakta ne hacet....

ben de senin sıkı takibini beğeniyorum... söyle o yafukluna.. bir daha gece karanlığında gelmesin... karıştırıyon sonra böyleee....

hiç deme şimdi yağmur ablama söyledim filan...yemem ben... bekliyorum stoğu ona göre.... enişte bey duy duy...

sen benim sesimi nerden biliyon ki... hayır tamam güzel de... sana serenad yaptığımı hiç hatırlamıyorum....

sen Harry Potter'ı izleme yeter....

sadece geceleri yağmasını...

ahhh canem.... Hakkat yaparmısın o kadar şey....

ben yettim... Mineu için bir çocuk yapardım...

hehey bozacam... gülücük yapmayacam işte... terlemiş geldin yeşilsu.... jön de dere otu ve sıcak gülümsemesi ile karşıladı seni... hoşnut bir bakışla yeni bir selam çaktınız birbirinize... Veeeeeee..... Oyun bozuldu....

kaçık gelmişsin diesel... sevdim seni bah,gel yanaş bakayim şölee....

hoşgeldin çaylak... henüz acemi bile değilsin...