lennartim tarafından postalanan herşey
-
Kabuklarinizi kirin
Tesekkürler.
-
Yuvayi disi kus yapar
Tesekkürler hepinize.
-
Yuvayi disi kus yapar
Sehrin kiraathanesinde biri genc digeri yasli iki adam oturmus konusuyorlar.Genc yeni evli ,esinle kavga etmis ve Kahveye gelmis .Yasli esini kisa bir zaman önce kaybetmis, konusuyorlar:Allah erkegi mi ,yoksa kadinimi üstün yaratmistir ? Genc olani: " Tabii ki erkegi üstün yaratmistir" dedi. Yasli olan:"Bu kesinlikle söylenemez,erkek ve kadin birbirini tamamlar sekilde yaratilmistir". genc"Ne demek amca,kesinlikle erkek üstündür.Daha güclüdür,daha kuvvetlidir,daha akillidir, daha atilgandir"...Yasli basini iki yana sallamis:"Hayir demis,Bu saydiklarin bir dis görünüs erkekle kadin bir elmanin iki yarisi gibidir,birbirlerini tamamlarlar.Bir parcasi eksikse Elma`ya elma denemez".Genc kizgin gözlerle ihtiyara bakmis"kadinin erkekten bir üstün tarafini bana söyle de bende inanayim"demis. Yasli gülmüs:"Seni kim dünyaya getirdi? Genc biraz saskin cevap vermis:"Annem". " Peki seni kim büyüttü" "Annem"." Ana Hakki ödenir mi" genc biraz mahcup : "Ödenmez" Ihtiyar:" neden ödenmez" genc biraz yutkunmus:"öyle derler. " Ana gibi yar olmaz sözü dogru mu" "Evet dogru. " " Yuvayi disi kus kurar "sözü dogrumu? genc basini yana devirip ihtiyara bakmis: "Eeee.. biraz dogru ! " Yasli,hala tam inanmamis gözlerle bakan gencin omuzuna elini koymus :"simdi kabul ettin mi?" genc:Hayir tam kabul etmedim. Yasli adamin sabri tasmaya baslamis,biraz kizgin:"Bak oglum" demis. Sen daha cok gencsin,bazi seyleri anlaman icin zamana ihtiyacin var". Genc karsilik vermis"Iyi... bu söylediklerin ,dogru, tamam, ama yine de erkek daha üstündür" Yasli artik dayanamamis ve patlamis:Seni kim dogurmustu . "Anam". Dokuz ay seni karninda kim tasidi baban mi. "Hayir anam" Peki sen kücükken hasta oldugunda ,geceleri ateslendiginde,agladiginda uykusundan uyanip sana kim bakiyordu."Anam". Peki senin bir derdin oldugunda önce kime gidip anlatiyordun ? "Anama" Senin anan bir erkek miydi yoksa kadin mi? "Tabii ki kadin".Senin esin bir erkek mi , yoksa kadin mi? "Kadin " Evde yemekleri kadinlar mi yapar yoksa erkekler mi? "Kadinlar" Evin temizligini,yuvanin bakimini,camasirlari kim yikar ütüler...? "Kadin" Simdi inandin mi, kadinla erkegin birbirini tamamladigini,kimsenin daha üstün, yada daha asagida olmadigini... Haydi simdi kalk ve evine git,esini öp ve özür dile...
-
Fedakar bir Doktor'a
cok tesekkürler aries.güzel bir yazi ,cok hosuma gitti.sagol. Hepinize sevgiler selamlar.
-
Kadın Olmak (8 Mart Kadınlar Günü)
-
Mum ve Ayna
Tarih boyunca insanligi aydinlatan büyük ruhlar,büyük insanlar hep mum olmuslardir,yasadiklari devirlerde insanlari aydinlatmislardir.Ve bu dünyadan ayrilip gitmislerdir. ayna olanlar ise sadece mevcut olani yansitmislardir,iletmislerdir.Tipki bir elektrik Ampulüne elektrik akimini ileten kablolar gibi.Ama Insanlar kablolarla hic ilgilenmezler sadece isik veren ampule bakarlar. Bu yaziyi cok begendim,tesekkurler.
-
ESKI BIR TAPINAK KITABESI
Bu yazi(Eski bir tapinak kitabesi) Tapinagin ismiyle cismiyle ilgili degil,bir yasam felsefesiyle ilgilidir.Yaziyi tekrar okumanizi tavsiye ederim. saygilar
-
Kabuklarinizi kirin
Insan aliskanliklariyla yasar.sabah yataktan kalkmamiz, kahvalti yapma seklimiz, hep ayni yoldan hep ayni sekilde ise gitmemiz,is esnasinda hareketlerimiz...hep ayni sekildedir.böyle bir insanin düsünceleri de aynen belirli kaliplar icindedir.degismeyen ne ileri ne geri hep yerinde sayan ölcüler,degerler...Insan adeta programlanmis bir robot gibidir. Belirli saatlerde belirli seyler yapar,aksam olur,gece yataga giderken bile alistigimiz sekilde yatar uyur,sabah ayni seyleri yeniden günboyu tekrarlariz... Böyle tek düzeyde bir yasam insani gelistirir mi?...mutlu eder mi?... Burada bircogumuzun gözünden kacan önemli bir gercek var:Sadece aliskanliklariyla yasayanlar adeta görünmez bir kabuk icindedirler.Bu kabuk onlara huzurlu ve sakin bir ortam gibi görünür,menundurlar...ve yasantilarina öyle devam ederler. Düsünceleri de belirli kaliplarda,belirli ölcüler icindedir.Yeni fikirleri kabul etmezler, ne yapsaniz onlarin fikirlerini degistiremezsiniz,"Nuh"derler, "Peygamber"demezler.Halk deyisiyle " eski kafali"dirlar. böyle yasayan insanlar cogunlukla mutlu degildirler.Her gün ayni seylerin tekrarlanmasiyla tekdüze bir yasam icindedirler. Bilgiye, kültüre,sanata gereksinim duymazlar,kendilerini gelistiremezler. Peki bu dogru bir yasam tarzimidir?...Hayir.yanlis bir yasam tarzidir.Insan isterse kendini degistirebilir,gelistirebilir. Yasamina yeni seyler ekleyebilir,yeni seyler ögrenebilir,günlük yasamina yeni renkler katabilir.Kendini hapsettigi görünmez kabugunu kirabilir.Yasama baska gözlerle baska renklerle bakabilir.Bunu yapmak icin güclü bir istek,kararlilik ve devamli israrci olmak ,bunun mümkün olduguna inanmak yeterlidir. Kendinizi gelistirmek icin,kendinizi ilerletmek icin,daha mutlu,daha dolu bir yasam icin kirin kabuklarinizi...Bunu yaptiginiz zaman önünüzde,yeni ufuklar acilacak,yasama daha siki sarilacaksiniz.Her dogan gün sizin icin,yasamak zorunda oldugunuz bir zaman dilimi olmayacak,size yeni ilgi alanlari,yeni fikirler,yeni mutluluklar getirecektir. Hic korkmayin ! Kabuklarinizi kirin!...Bakin bir "Agustos Böcegi" bile gelismesi,büyümesi icin kendi kabugunu catlatip icinden cikiyor ve yasamini devam ettiriyor. Siz bir "Agustos Böcegi " kadar olamiyacak misiniz ? Herkese selam ve sevgiler
- Özlem
-
Yasam her an birseyler ögrenmektir
güzel bir yazi tebrikler
-
ESKI BIR TAPINAK KITABESI
Gürültü-patirti ortasinda sükunetle dolas,sessizligin icinde huzur bulundugunu unutma. Baska türlü davranmak acikca gerekmedikce,herkesle dost olmaya calis. Sana kötülük yapildiginda,verebilecegin en iyi karsilik unutmak olsun Bagisla ve unut,ama kimseye teslim olma. Icten ol,kisa ve acik konus.baskalarina da kulak ver.Aptal ve cahil olduklari zaman bile onlari dinle. Cünkü dünyada herkesin anlatacak bir öyküsü vardir. Yalniz planlarinin degil,basarilarinin da tadini cikarmaya calis,isinle ne kadar kücük olursa olsun ilgilen. Cünkü hayattaki dayanagin odur,sevecegin bir is secersen,yasaminda bir an bile calismis ve yorulmus olmazsin. Isini öyle sev ki ,basarilarin bedenini ve yüregini güclendirsin ve verdiklerinle de yeni hayatlar baslatsin. Oldugun gibi görün ve göründügün gibi ol,sevmedigin zaman sever gibi yapma. Cevrene önerilerde bulun,ama hükmetme,insanlari yargilarsan,onlari sevmeye vaktin kalmaz. Ve unutma ki,insanligin yüzyillardir ögrendikleri,sonsuz bir kumsaldaki bir kum taneciginden, daha fazla degildir. Aska burun kivirma sakin,o cöl ortasinda bir bahcedir.o bahceye,layik bir bahcivan olmak icin, Her bitkinin sürekli bir bakima ihtiyaci oldugunu unutma. Kaybetmeyi, ahlaksiz bir kazanca tercih et. ilkinin acisi bir an,ötekinin vicdan azabi bir ömür sürer. Bazi idealler o kadar degerlidir ki o yolda maglup olmak bile zafer sayilir. Bu dünyada birakabilecegin en iyi miras dürüstlüktür. Yillarin gecmesine öfkelenme.gencligine yakisan seyleri,gülümseyerek teslim et gecmise. Yapamayacagin seylerin,yapabileceklerini engellemesine izin verme. Rüzgarin yönünü degistiremedigin zaman,yelkeni rüzgara göre ayarla. Cünkü dünya,karsilastigin firtinalarla degil,gemiyi limana getirip getirmediginle ilgilenir. Arasira isyana yönelecek olsan da,hatirla ki, evreni yargilamak imkansizdir. Onun icin kaygilarini sürdürürken bile,kendi kendinle baris icinde ol. Hatirlarmisin dogdugun zamanlari? Sen aglarken,herkes sevicle gülüsüyordu. Öyle bir ömür gecir ki, herkes aglasin sen öldügünde. Sen mutlulukla gülümse,sabirli,sevecen ve erdemli ol. Eninde sonunda bütün servetin sensin. Görmege calis ki,bütün pisligine ve kallesligine ragmen dünya, Yine de insanoglunun biricik güzel mekanidir...
-
Bu fotoğraf, fotoğrafın gücünü yansıtır.
cok güzel ve anlamli resimler , tebrikler
-
Bedava çerez bulunur :)
ne cerezmi vallahi,bende cerezin kisin sicak odada yenildigini sanirdim Bu atilan cerezleride hic duymamistim neyse gecmis olsun
-
FOTO! FOTOĞRAFLAR
evet ben cektim dogru tahmin tesekkür ederim
-
FOTO! FOTOĞRAFLAR
lennartim,lenntos,aries,den bu orkide herkese
-
FOTO! FOTOĞRAFLAR
- Harika fotoğtaflar
- deneme 1-2- sevinc ve keder üzerine -( alinti )
videoyu izledim begendim tesekkürler- sevinc ve keder üzerine -( alinti )
Sevinciniz,örtüsünü atmis kederinizdir. Icinden kahkahalar yükselen kaynaktan nice nice zamanlar,göz yaslariniz fiskirmisti.baska türlü olamaz ki. Sevindiginiz zaman, kalbinizin derinligine bakiniz,size sevinc veren sey yüzünden,gözyasi döktügünüzü anlarsiniz. Bazilari"sevinc kederden büyüktür" derler,bazilari ise"hayir keder daha büyüktür" Bende size derim ki:Bunlar ayirt edilemez.Beraber gelirler,siz sofranizin basina gectiginiz zaman biri yaninizda ise digerinin yataginizda uyukladigini unutmayin.- egitim mi asalet mi önemlidir? bir fikra
janset cok tesekkür ederim.bir fikra isimli yazimi begendiginize sevindim. ben bu fikrayi tam 52 yil önce (yanlis anlamadiniz tam elli iki yil önce) bir tanidigimdan duymustum.hicbir yerde okumadim,sadece duymustum.onu kafamda toparlayip sitemizdeki arkadaslara ulastirmak istedim.Bence cok anlamli bir fikra.yasamda gördügümüz bircok insanin gayet iyi bir egitimden gectigi halde benliginde asalet yoksa ne kadar kirli,igrenc islere karistigina sahit oluyoruz.Bundan dolayi bu fikrayi insanlarin bellegine tekrar sunabildigim icin mutluyum. saygilarimla- egitim mi asalet mi önemlidir? bir fikra
Osmanlı sarayında Padişah ile Veziri sohbet ediyorlarmış. Padişah sormuş: Bir insanda önemli olan eğitim midir yoksa asalet mi. Vezir biraz düşünmüş ve cevap vermiş: eğitim önemlidir Padişahîm. Padişah: hayir demiş bir insanda önemli olan asalettir vezirim asalet. Vezir itiraz etmiş hayır eğitimdir. Padişah asalet... Vezir eğitim... Tartışma uzayıp gitmiş. Padisah bakmış ki vezir inadından vazgeçmiyor, sinirlenmis vezirine dönüp söyle demiş: mademki çok ısrar ediyorsun sana 3 ay süre veriyorum, gelip bunu bana ispatlayacaksın, ispatlayamazsan kellen gider. Veziri bir korkudur almış ve Padişahın huzurundan ayrılmış. odasina çekilip kara kara düşünmeğe başlamış. Düşünmüş... düşünmüş... gitmis bir kedi bulmuş başlamış kediyi eğitmeye: kedi otur, kedi oturuyor. kedi kalk kalkıyor, kedi yürü, yürüyor, kedi dur, duruyor... Tamam demiş ne söylersem kedi anlıyor ve yapıyor, eğitimi biraz daha ilerletmiş, kedi ön ayaklarını havaya kaldır ve yürü demiş kedi söyleneni aynen yapmış tıpış tıpış yürümeye başlamış. sonra kedinin ellerine küçük bir tepsi tutuşturmuş, kediyi oda içinde yürümeye alıştırmış. Her sabah uyandığında kediye tepsiyi veriyor ve oda içinde tıpış tıpış yürümesini zevkle seyrediyormuş. sonra tepsiye bir fincan koymuş. Kedi ellerinde tepsi ve tepsi üzerinde bir fincanla günlerce oda içinde gidip gelmiş... gidip gelmiş... Bu arada Padişah veziri merak etmiş adamlarını gönderip gidin bakin vezir neler yapıyor bana bildirin demiş. Adamlar gitmişler vezire görünmeden neler yaptığını izlemişler ve Padişaha gördüklerini bir bir anlatmışlar. Vezir imtihan gününün yaklaşmakta olduğunu hesaplayarak kediye son marifetlerini öğretmeğe karar vermiş ve ellerini saklattığı zaman kedi yan odadan çıkıyor ellerinde bir tepsi ve tepsi üzerinde bir fincan kahveyi vezire getiriyor, bekliyor, vezir kahveyi içtikten sonra bos fincanı alıp yan odaya götürüyormuş. Böylece birkaç gün bu eğitim devam etmiş kedi her şeye alıştıktan sonra vezir Padişaha haber gönderip hazır olduğunu bildirmiş. Sarayda büyük bir heyecan... Salonda herkes toplanmış, merakla neler olacağını bekliyorlarmış. Padisah tahtına kurulmuş sessizce duruyor, yaninda veziri bir koltuğa oturmuş etrafa tebessüm eden gözlerle bakıyormuş. Herkes nefesini tutmuş, bütün gözler vezirin üzerinde. Padişah: imtihan baslasın demiş. vezir ayağa kalkmış etrafa mağrur gözlerle baktıktan sonra ellerini şaklatmış, salonun yan odasından bir kedi cıkmış ellerinde bir tepsi, tepsi üzerinde iki fincan Padişah ve vezire doğru tıpış tıpış...tıpış tıpış yürüyor kahve getiriyormuş.salonda müthiş bir sessizlik... Herkes nefesini tutmuş... Gözlerini açmış... Bu olanlara inanamıyormuş. Kedi yavaş yavaş padişaha doğru ilerlemiş, Padişaha tam yaklaştığı sırada, Padisah elini kaftanının cebine sokmuş ve küçük bir fare çıkarmış, kedinin önüne bırakmış. Kedi fareyi görür görmez tepsiyi fırlatıp atmış, kahveler etrafa saçılmış ve ikisi de hızla koşarak yan odaya girip kaybolmuşlar. Salon kahkahadan inlemiş... Bir müddet sonra sessizlik olunca, padişah vezire dönüp söyle söylemiş: Ben sana demedim mi, vezirim, asalet önemlidir asalet. 04.02.2010- düsüncelerin esiri olmamak
düsünceler beynimizden gökyüzündeki bulutlar gibi gelip gecerler.bunlarin bazilarini farkederiz ,fakat cogunun farkinda bile olmadan unutur gideriz.Peki düsünceler kontrol altinda tutulabilir mi?bizi rahatsiz edenleri ayirip bir kenara koyar,begendiklerimizi günlük hayatimiza hakim kilabilir miyiz? bu soruya kesin olarak evet diye cevap vermek biraz zordur.cünkü beynimiz cogu zaman hic farkinda olmadan otomatik calisir.Onu kendi haline biraktigimizda gecmiste ve gelecek icinde bir sürü düsüncelerin, korkularn,pismanliklarin,umutlarin, kirginliklarin,sevinclerin, kederlerin savas alani haline dönüstügünü hayretle görürüz, kendimizi toparlayip aklimizdan neler gecirdigimizi düsününce sasirip kaliriz. Acaba,bizi rahatsiz eden ,günlerce yasamimizi alt üst eden,adeta bizi esir alan, düsünceleri dizginleyemez miyiz?Bizim irademiz,aklimiz,mantigimiz bizi düsüncelere esir olmaktan kurtaramaz mi?...Tabii ki kurtarir:iki omuzumuz arasinda duran bir cicek saksisi degilse ve onu geregi gibi kullanirsak o zaman biz düsüncelerin esiri degil efendisi oluruz. Yasamimiz daha bilincli ,daha olumlu ve daha anlamli hale gelir... Tek yapilacak sey bilincli düsünüp aklimizi kullanmaktir. Herkese sevgi ve selamlar- insan ne icin yasar ?
dünyaya geldigi icin .hayati yasamis olmak icin.yasamak ölmekten daha iyi oldugu icin.her canlinin yaptigini yapmak icin.büyüyüp adam olmak icin.evlenip cocuk yetistirmek icin.yemek,icmek yasamin keyfini cikarmak icin.para kazanmak ve zengin olmak icin.asik olup o duyguyu yasamak icin.yeteneklerini gösterip ün sahibi olmak icin.ben dünyaya neden geldim sorusunu cevaplamak icin.birseyler ögrenmek yada ögretmek icin.kendini gelistirmek ,insanliga bir seyler katmak icin.karsilastigi her zorlugu yenip,zaferini kutlamak icin.dogru bildigi degerlere sahiplenip gerceklestirmek icin.akil ve duygularin kavgasinda aklini kullanabilmek icin.cok mutlu yada cok mutsuz zamanlarinda bu iki sahtekara kendini kaptirmamak icin... sahi sormayi unuttum :siz ne icin yasiyorsunuz?- mutlu olmak
insan nasil düsünüyorsa öyledir.bazi insanlar bircok seylere sahip oldugu halde yine icinde bir eksiklik duyarlar.birtürlü mutlu olamazlar.buna bir cesit manevi fakirlik diyebiliriz.burada eksik olan dogru düsünmeyi ögrenmemis olmaktir peki dogru düsünmek nedir.dogru düsünmek aklin gösterdigi yolda yürümektir,aklini kullanarak sorunlarini cözmektir,aklini kullanarak bizi rahatsiz eden duygulara dur demektir,kendi kendimizi elestirebilmektir,kendimizin ne oldugu yada ne olmadigini analize etmektir.bir insan mutlu olmak istiyorsa önce aklini kullanmasini ögrenmelidir.bunu da ancak yasaminda aklini lokomotif, duygularini da vagon yapip hayat yolculuguna devam edenler basarabilirler... herkese selam ve sevgiler.- ZOR OLAN.....
evet fena adamlari medya popüler yapiyor - Harika fotoğtaflar
Önemli Bilgiler
Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.