Zıplanacak içerik

raif bostan

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

raif bostan tarafından postalanan herşey

  1. bakın yukarda bahsettiğim gibi kurallar insan haklarına göre çıkar bir bilim insanından görüş alındığı zaman vereceği bilgi yada önereceği görüş insan haklarına uygun ve insan haklarını korumak için olması gerekir yani çıkacak kurallar insan haklarını güvence altına almak için çıkarılması gerekir yani kişi mesela doktor alkol zararlıdır öyleyse kesin yasaklanmalıdır diyemez çünkü insan hakkı diye bir şey vardır yani kişi içmek istiyorsa ona zorla içkiyi yasak edemezsin yada sigarayı yasak edemezsin çünkü o kişinin kendi hayatını istediği şekilde yaşama özgürlüğü vardır adam isterse kendine zarar verebilir buna karışamazsın ama tabiki bu belli ölçüler içindedir çünkü insan hakkı insanın kendine belli bir ölçüde zarar vermesini öngörür mesela eroin gibi uyuşturucuların yasak edilmesi hem toplumun hemde bireyin zarar sınırını aşacak seviyede bir zarara neden olduğu için yasak edilmiştir ama sigarada zararlıdır fakat zarar seviyesi eroin kadar değildir onun için top yekün yasaklanması söz konusu olmaz ayrıca yasaklanan bir şeye ilgi duyulması prensibi yüzünden yasaklanması sakıncalıdır ve bu bahsettiğim karalların varlığı hep insan haklarına göre çıkarılan kurallardır ve bilgisine danışılan bilim adamıda insan hakları çerçevesinde görüşünü bayan edecektir ve etmek zorundadır. bilim insanlarını yönetimde kesin anlamda bulunmasının nedeni insan haklarını koruyabilmek için bilgiye olan ihtiyaçtır mesela bir imar kanunu çıkacağı zaman inşaatın depremde falan zarar görmemesi ve bumada insanların madur olmaması için inşaat mühendislerinin gökrüşleri ve vereceği bilgilere ihtiyaç vardır yoksa günümüzdeki gibi sokaktan gelme bir kişi bu bilgilere sahip olmadığı halde kural çıkarmaya çalışılması doğru değildir. ayrıca ben bir konuyla ilgili kanun çıkacağı zaman sadece bilim insanlarını olacak demiyorum o konuyla ilgili bilim insanlarının görüşünün alınması gerektiği gibi o konuyla ilintili her kesimin görüşünün alınması gerektiğini söylüyorum yani yönetimde konuyla ilintili bilim adamlarının görüşlerinin alınacağı gibi ilintili herkesimin görüşüde alınması gerekir bu sayede gerçek demokrasi gerçekleşir ve herkesim yönetimde bulunmuş olur ve herkesimin bilgisinden yaralanılıp eksiksik kurallar çıkarılmaya çalışılır yoksa günümüzdeki gibi halktan ne olduğu belli olmayan kişiler kuralları çıkarırsa herkesimin görüşü alınmış olmaz. ayrıca modern demokrasilerde yani günümüz demokrasilerinde herkesimin görüşü alınıyor söylemi yalnıştır mesela amerika yada avrupada kanun çıkacağı zaman o kanunla ilintili bilim insanlarının ve herkesimin görüşü alınıyormu hayır. günümüz demokrasilerinde kanun çıkarma yetkisi halktan seçilmiş kişilere verilmiştir içinde bilim insanlarının ve halkın kesimlerini temsil eden temsilcilere değil yani kural çıkacağı zaman o konuyla ilintili bilim insanları ve o konuyla ilintili diyelim sanayici, bankacı,inşaat şirketi yada tüketicilerin toplanıp karar çıkarması gerek ama bu böyle değildir halktan seçilmiş kişiler kanunları çıkarmakla yetkilidir ve bu sistem herkesimin görüşü alınarak kurallar çıkarmaya el vermemektedir ve eksik bir sistemdir. bence kanunlar çıkarılacağı zaman uzman organizatörler o kanunla ilişkili bilim insanları ve kesimlerin temsilcilerini bir araya getirmelidir böylesi bir sistem daha uygun olacaktır ve herkesimin temsilcileride seçimle başa geçmesi diktatörlüğün engellenmesini sağlayacaktır kanısındayım.
  2. bence hitler derin dünya devlet adını verdğim dünyayı yöneten gizli bir oluşum tarafından dünyaya ırkçılığı kötülüğünü ve savaşın yıkıcılığını tattırmak için seçilmiş bir insan o0lduğu kanısındayım bu örgüt yeni bir dünya yaratmak için bu kişiyi kullanmıştır.bencede hitler şiddete sonderece karşı şiddetten çekinen bir insandı yani şiddetten kotkardı ama bu korkusuna büyük bir meydan okuyuşla bu dünya savaşının öncülüğünü üstlenmiş ve başarılı olmş bir insandır ve bence insanlığı savaşın ve ırkçılığın kötülüğünü öğretmesi anlamında çok büyük bir hizmette bulunmuştur ve bumanada yadedilmesi gerekir.
  3. şimdi benim kastettiğim günümüzdeki sistemden farklıdır ben bir kanun çıkarılacağı zaman o kanunla ilişkili olan herkesimin temsilcilerinin görüşü alınmalıdır diyorum yani yukarda verdiğim imar kanunu çıkacağı zaman mühendislerin temsilcisi,mimarın temsilcisi,jeoloğun temsilcisi,inşaat şirketlerinin temsilcisi ve tüketicinin temsicilerin ortaklaşa görüş alış verişinde bulunması ve en doğruyu ortaya koymaları şeklinde olmalıdır ama günümüz sistemi öyle değildir günümüz sistemi tüm halkı temsil eden seçilmiş kişiler tarafından kanunlar çıkarılmaktadır ve bumanada kanunla ilişkili kesimlerin görüşü alınmamaktadır ve bilim insanlarınında görüşü alınmadan bilimsel bir bakış açısı kazandırılmamış olmaktadır yani bilimsellik yoktur sadece sokaktan seçilmiş kişiler araştırma yapıp kanun çıkarmaktadır ve kanunla ilişkili kişilerin görüşü alınmamaktadır buda kanunların her yönden değerlendirilmesini engellemektedir ve kanunlar eksik çıkmaktadır ama benim dediğim sistem gibi olursa herkesimin görüşü alınacağı için kanun her yönüyle değerlendirilmiş olacak ve minumum eksik bir kanun çıkarılacaktır
  4. dünyayı bölük börçük eden ve parçalayan zihniyet ırkçılık ve bencillik ve sen ve ben gibi kutuplaşmalardır ama insanlık böylesi ırkçı ve kutuplaşmacı tavırlar sergileyeceğine adil bir yaklaşım sergileyerek dünyada herkesin benim hakkım kadar hakkı vardır zihnyetini kabuletse ve herkesin eşit haklara sahip olması gerektiğini görse bu ayrımcı zihniyet ortadan kalkacaktır kanısındayım dünya ne türk milletine nede başka bir topşluluğa aittir dünya tüm dünyada yaşayan herkese ve eşit hakka sahip bir şekilde aittir bu adaletin temelidir yoksa ırkçı ve kutuplaşmacı tavırlar adalete terstir ve insan haklarını ihlaldir. bu konudaki görüşlerinizi bekliyorum.
  5. yeni oluşturulacak sistem bence herkesimin katılacağı bir sistem olmalı ve herkesimin seçimle başa getirilmiş temsilcileri olmalı mesela imar kanunu çıkarılacağı zaman bu kanunla ilişkili olan tüm kesimlerin görüşü alınmalı ve bu tüm kesimlerin seçimle seçilmiş temsilcileriyle görüşülmeli zira bu kesimleri oluşturan yüzbinlerce kişiyle oturulup görüş alış verişi olamayacağından ancak herkesimden seçilmiş kişilerle konuşulması mümkündür ve bu manada mesela imar kanunuyla ilişkili olan kişiler mühendisler,jeologlar,inşaat şirketleri,mimarlar,tüketicilerin temsilcileriyle oturulup görüşülmeli ve bu şekilde kararlar alınmalıdır bu iş bu şekilde olursa konuyla ilişkili her kesimin görüşü alınmış ve gerçek demokrasi yaşanmış olur.
  6. demokrasi harkesin yönetimde söz sahibi olması demektir peki demokrasi nasıl işler demokrasilerde temel amaç insan haklarının güvence altına alınmasıdır ve bu amaçla herkes insan haklarını koruyacak en uygun kuralı çıkarmak için düşünür kuralı çıkarmak için ne kadar çok kişi düşünürse kuralın eksikleri okadar fazla ortaya çıkarılır yada kural her yönüyle irdelenmiş olur çünkü bir kuralı 10 kişinin düşünmesi ile 100 kişinin düşünmesi arasında farklar vardır 100 kişinin düşünerek hataları yada sorunları çözme, ortaya çıkarma olasılığı 10 kişiden daha fazladır onun için maksimum oranda insanların sorunu giderebilmeleri için toplumdaki herkesin kuralları çıkarmaya katılması yani düşünmeleri gerekir bu sayede herkes kurallar hakkında düşünür ve eksikler halkın tüm düşünme potansiyeli kullanılarak giderilmeye çalışılır bu sayede toplumun tüm beyin gücü eksikleri gidermek için kullanılmış olur ve maksimum verim alınmaya çalışılır ve tüm insanların haklarının korunacağı mükemmel kurallar çıkarılmaya çalışılır. aslında seçim demokrasilerde gerekli bişiy değildir demokrasilerdir ama mesela türkiyede 70milyon insanın toplanıp bir karar alması olanaksızdır onun için yönetimde kurallar hakkında düşünecek kişileri mecburen seçmek zorunda kalmaktayız ama burada yapılan yanlış şudur kurallar hakkında düşünen kesim iktidar olan kişiler ve millet vekilleri olmakta oysaki demokrasilerde herkesimin görüşü alınması gerekmektedir ayrıca bir kuralın eksiksiz çıkabilmesi için bilgi gereklidir bilgide bilimde bulunmaktadır işte bu yüzden bilim insanlarının yönetimde kesin bulunması yani bilimin bilgileri ışığında kuralları değerlendirmeleri gerek ayrıca toplumda yaşayan herkesin yani 70milyonun her birinin görüşü alınamadığından en azından çıkacak kurallarla alakalı olan herkesin görüşünün alınması gerekmektedir mesela bir imar kanununda işin bilimsel yönünden değerlendirilmesi için meslea yerin sağlamlığının kuralları için jeolog,inşaatın sağlam olması yada çevreye zararını engellenmesi için ekolojist ve doğru düzgün şehir planı için planlamacı ve inşaat şirketleri ve yapılan evlerden yaralanacak halkın görüşü alınması gerekmektedir bu sayede kural her yönüyle değerlendirilecektir en doğru sistem budur.
  7. demokrasi harkesin yönetimde söz sahibi olması demektir peki demokrasi nasıl işler demokrasilerde temel amaç insan haklarının güvence altına alınmasıdır ve bu amaçla herkes insan haklarını koruyacak en uygun kuralı çıkarmak için düşünür kuralı çıkarmak için ne kadar çok kişi düşünürse kuralın eksikleri okadar fazla ortaya çıkarılır yada kural her yönüyle irdelenmiş olur çünkü bir kuralı 10 kişinin düşünmesi ile 100 kişinin düşünmesi arasında farklar vardır 100 kişinin düşünerek hataları yada sorunları çözme, ortaya çıkarma olsılığı 10 kişiden daha fazladır onun için maksimum oranda insanların sorunu girebilmeleri için toplumdaki herkesin kuralları çıkarmaya katılması yani düşünmeleri gerekir bu sayede herkes kurallar hakkında düşünür ve eksikler halkın tüm düşünme potansiyeli kullanılarak giderilmeye çalışılır bu sayede toplumun tüm beyin gücü eksikleri gidermek için kullanılmış olur ve maksimum verim alınmaya çalışılır ve tüm insanların haklarının korunacağı mükemmel kurallar çıkarılmaya çalışılır. aslında seçim demokrasilerde gerekli bişiy değildir demokrasilerdir ama mesela türkiyede 70milyon insanın toplanıp bir karar alması olanaksızdır onun için yönetimde kurallar hakkında düşünecek kişileri mecburen seçmek zorunda kalmaktayız ama burada yapılan yanlış şudur kurallar hakkında düşünen kesim iktidar olan kişiler ve millet vekilleri olmakta oysaki demokrasilerde herkesimin görüşü alınması gerekmektedir ayrıca bir kuralın eksiksiz çıkabilmesi için bilgi gereklidir bilgide bilimde bulunmaktadır işte bu yüzden bilim insanlarının yönetimde kesin bulunması yani bilimin bilgileri ışığında kuralları değerlendirmeleri gerek ayrıca toplumda yaşayan herkesin yani 70milyonun her birinin görüşü alınamadığından en azından çıkacak kurallarla alakalı olan herkesin görüşünün alınması gerekmektedir mesela bir imar kanununda işin bilimsel yönünden değerlendirilmesi için meslea yerin sağlamlığının kuralları için jeolog,inşaatın sağlam olması yada çevreye zararını engellenmesi için ekolojist ve doğru düzgün şehir planı için planlamacı ve inşaat şirketleri ve yapılan evlerden yaralanacak halkın görüşü alınması gerekmektedir bu sayede kural her yönüyle değerlendirilecektir en doğru sistem budur. bu konu hakkında (yeni bir siyasi sistem) ve(ADALET KAVRAMI VE DÜNYANIN HAKSIZ PAYLAŞIMI)başlıklarında değindim bu başlıklar altında görüşlerinizi bekliyorum.
  8. Dünyanın haksız bir şekilde paylaşılmasının önlenmesi için dünyanın birleşmesi ve herkesin eşit hakka sahip olması gerekmekte ve herkes eşit hakka sahip olacağı gibi herkesin minimum geliri askari ölçülerde geçinebilecek şekilde olması gerekmekte fakir olanlara devlet yardım edip bu askari geçinebilme seviyesine getirilmeye çalışılmalıdır. Bu seviye evde en az bir kişinin çalıştığı ve evlerinin olmadığı yani kirada oturdukları düşüncesine dayalı olmalı ve günlük sağlıklı bir şekilde yaşayabilecek ve ulaşım giderleri,yakacak giysi giderleri gibi temel olan ihtiyaçlarıda düşünülerek minimum düzeyde karşılayabilecek şekilde belirlenerek yaşayan herkesin en azından bu seviyeye getirilmeleri çalışılmalı ve fakir olanlar bu seveyiyeye gelebilmeleri için yardım edilmeli yani kısacası herkesin en az bu seviyede olmaları sağlanmalıdır. Ayrıca kurulacak siyasi sistem bilgi gerektirdiğinden ve bilginin kaynağı bilim olduğundan yönetimin bilim insanları öncülüğünde toplumun herkesiminin görüşü alınarak yani tam bir katılımcı ve demokratik bir şekilde yapılandırılması gerek. Bu görüşlerimi (yeni bir siyasi sitem) de açıkladım oradan nasıl bir siyasi temelle oluşturulacağını oraya bakarak öğrenebilirsiniz. İşte bu şekilde yapılandırılacak bir siyasi sistem en doğru siyasi sistem olacaktır.
  9. Bilindiği üzere adalet kavramı eşitliğe dayalı bir kavramdır adaletin oluşması için kimsenin kimseden üstünlüğünün olmaması ve herkesin eşit hakka sahip olması gerekmektedir ama dünyaya baktığımızda dünya eşit olarak paylaştırılmamıştır ve bazı toplumlar dünyadan daha fazla yararlanırken bazı toplumlarsa yararlanamamaktadır. İşte bu yüzdende adalet söz konusu olmamaktadır yani dünya herkesin eşit olarak hakka sahip olduğu bir yer değildir. Bu da maalesef adaletsizlik doğurmaktadır. Dünya üzerinde herkesin eşit hakka sahip olması gerekmektedir ki tam olarak adaletten bahsedebilelim ama maalesef durum böyle değildir kimi daha çok hak sahibi olurken kimide çok az hak almakta ya da hiç alamamaktadır. Bu durum adalete ters düşmektedir. Günümüz demokratik devletleri insan haklarına göre yönetildiği halde bu haksızlığı görmemekte ve dünyayı herkesin eşit hakka sahip olduğu bir yer haline getirmeye çalışmamaktadırlar. Oysa ki bu kendi devletlerinin amacı olan insan haklarını koruma prensibine ters düşmektedir ve maalesef bu şekilde dünya adil olmayan bir yer haline gelmektedir ve güçlünün kazandığı bir sistem oluşturmaktadır. Bu da adalete büyük bir darbe vurmaktadır. Bu düzeni değiştirecek olan bizleriz dünyayı herkesin eşit hakka sahip olduğu bir yer yapmak bizim elimizde ve bunun için elimizden geleni yapmalıyız. Hepinizi bu amaç için uğraşmaya davet ediyor ve günümüz devletlerinin yaptığı bencil ve kendi çıkarlarını gözeten ırkçı tavırlarına tepki göstermenizi rica ediyorum. Çünkü sadece kendi toplumunu düşünen bencil ve ırkçı davranış maalesef adalete, eşit haklara darbe vurmaktadır. Çünkü bu sistemde güçlü olan en çok hakka sahip olmaktadır. Ama bu adalete ters bir kavramdır. Buna olabildiğince karşı çıkmalı ve dünyaya adaleti getirmeye çalışmalıyız. Hepinizi bu gayrete çağırıyor saygılar sunuyorum.
  10. çıkacak kuralların her yönüyle değerlendirilmesi gerekmektedir ki kurallar eksiksiz çıkabilsin bunun için bilgi gereklidir temel anlamda bilgi bilim insanlarında mevcuttur ama bilim insanlarının ve bilimin dağarcığında olmayan ve bilim insanlarının düşünemedikleri için gözden kaçırdıkları bilgilerde mevcuttur bu bilgilerde halkta ve bu konularla aşırneşir olmuş kişilerin edinmiş olduğu bilgilerdir işte bu yüzden bir kural çıkarılacağı zaman o konuyla ilintili bilim dallarından adamların çıkacak kanunu değerlendirmesinin yanısıra bu kanuna muhatap olacak kişilerinde görüşleri alınmalı bu sayede her yönüyler kanun değerlendirilmeye çelışılmalıdır.mesela bankalarla ilintili bir kanun çıkacağında bu kanuna ilişkin bilim dallarına mensup kişilerin mesela ekonomist,iktisatçı ve banka uzamnı taqrafından değerlendirilmesinin yanında bankacılar ve bu bankadan kiredi çekecek olan ve dolayısıyla ilişkili olacak olan bireysel tüküteciler ve kurumsal tüketicilerinde görüşü alınmalıdır bu sayede kanun her yönüyle değerlendirilecektir ve insan hakları korun muş ve herkes düşünülmüş olacaktır.
  11. bilindiği üzre hayatta insanların ihtiyacını giderebilmesi yani yaşayabilmeleri için belli işlerde çalışmaları gerekmektedir ve bu yüzden yönetim işine herkes bakamamaktadır hem demokrasi yönetime herkesin katılması mantığına dayalıdır ama milyonlarca kişinin bir araya gelerek kararalmaları imkansızdır bunun için yönetimi birilerinin üstlenmesi gerekmektedir işte bu kişilerin kuralları iyi değerlendirebilecek kişiler olması lazımdır ki kusursuz kurallar çıkarılabilsin,kuralları iyi değerlendiren kişilerde muhakkak işten anlıyan yani bilgili kişiler olmaları gerekir. bilindiği gibi bilginin kaynağı bilimdir ve bilimin getirdiği bilgileri bilen insanlarda bilim insanlarıdır bu yüzdendir ki yöntimi bilimin getirdiği bilgileri bilen insanlara yani bilimle uğraşan bilim insanlarına bırakmak gerekir ki kuralları bilgili olmaları nedeniyle doğru düzgün değerlendirsinler ve eksiksiz kurallar çıkarsınlar tabiki bu bilim insanlarına bir eleme yapılmalıdır çünkü bu bilim insanlarının en bilgili ve yeteneklisini başa geçirilmesi gerekmektedirki kuralları en doğru şekilde değerlendirebilsin ayrıca bu kurallar bir çok bilim dalının konusu dahiline girebileceği için bir kuralın ilintili olabilici diğer bilim dalları tarafındanda değerlendirmeye tabi tutulması söz konusudur bu sayede bir kuralı değerlendirmesi gerekli diğer bilim dalları tarafındanda değerlendirilip kusursuz bir kural ortaya çıkarılmaya çalışılacaktır. yönetim işinde çıkacak kurallar bir çok bilim dalını içine alacak durumda olacağından varolan bütün bilim dalları yönetimde söz sahibi olabilmelidir çünkü kuralların her yönüyle değerlendirilmesi gerektiğinden ve hangi bilim dallarını içine alacağını bilmediğimizden bilimin her dalını yönetime katacağız, önümüze çıkacak her sorunu yada kuralı değerlendirebilmek için tedbir olarak her bilim dalını bulunduracak ve bu sayede çıkacak bütün sorunlara hazırlıklı olacağız çünkü çıkacak sorunun hangi bilim dalları tarafından değerlendirileceğini bilmediğimiz için hepsini hazır edeceğiz.bu sayede kuralları her yönüyle değerlendirip eksiksiz kurallar çıkarmaya çalışacağız. ayrıca her bilim dalından bir kişi değil birden fazla kişi yönetime katılmalı çünkü bir kuralı yada sorunu diyelim hukukçu tek kişi olarak değerlendirsin bu kişi gözden bir noktayı kaçırması durumunda o kuralın eksik olmasına yol açacaktır ama olayı birden fazla hukukçu değerlendirdiğinde ise o bir kişinin göremediği noktayı diğerlerinin görme olasılığı yüksektir dolayısıyla bir kişinin göremediği noktayı diğerleri görecek ve bu sayede eksiklikler giderilecektir.bu şekilde yani her bilim dalının yönetimde bulunması ve her bilim dalındanda birden fazla kişinin bulunmasıyla eksiksiz kurallar çıkarılmaya çalışılacak ve sorunlar her yönüyle bilgili insanlar tarafından değerlendirilecektir. yönetimin bilim insanlarına verilmesi yukarda bahsettiğim, milyonlarca insanın bir araya gelerek kural çıkarmalarının mümkün olmayışı ve insanları hayatlarını kazanmaları gerekliliği yüzünden bu konularla ilgilenemeyeceği dolayısıyla bazı insanların ancak yönetimle uğraşabileceği ve ayrıca kuralların iyi değerlendirilebilmesi gerektiği çünkü eksik yada yanlış çıkacak kuralların sorunlar yaratacağı için kuralları bilgili yani bilim insanlarının yapması gerekliliğindendir yoksa demokrasi demek herkesin yönetime katılması demektir ve bu bağlamda herkesin yönetimde söz hakkı vardır.bu söz hakkı insanların ezilmemesini ve çıkan sorunların dile getirilip çözülmesi için gerekli olduğundan bir zorunluluktur ve bu sayede kimsenin hakkı zayi olmaz ve haksızlığa uğramaz çünkü onunda yönetimde söz hakkı vardır ve kendisine yapılan haksızlığı yada kuraldaki eksiklikten dolayı madur olduğu noktayı dile getirir ve bu haksızlığa ilişkin çözümleri ortaya atar.buda kimsenin hakkının çiğnenmediği eksiksiz kurallar ortaya çıkarır. bu bağlamda toplumdaki herkes yönetimde söz sahibidir çünkü yukarda bahsettiğim veçhile kişilerin ezilmemesini ve madur olmamasını bu sayede sağlayabiliriz ayrıca birde bilim insanlarının göremediği noktalar olabilir çünkü bilim insanlarıda insandır ve yanlış kurallar çıkarabilecekleri gibi görmedeği ufak tefek hatalarda olabilir ve bu göremedikleri noktayı halktan birisinin farketmesi söz konusu olabilir bunu yukarda kurallardan madur olarak farkedebileceği gibi bu konu üzerinde düşünerekte farkedebilir işte bu yüzdendirki halkında yönetime katılması gerekmektedir çünkü görülmeyen bir noktanın halk tarafından görülmesi söz konusudur. aslında kısaca bu yazdıklarımı özetleyecek olursak halkın haklarının korunması için kurallar çıkarılması gerekir ve bu kuralların eksiksiz çıkabilmesi için ve herkesin bu kuralları geçimlerini sağlamaları gerektiği ve milyonlarca kişinin bir araya gelemiyeceğinden ve kuralların iyi değerlendirilmesi için bilgili kişilerin değerlendirmesinden geçmesi gerekliliğinden dolayı yönetimin bilim insanları tarafından yapılması ama bu kuralların herkese açık olması çünkü insanlar herşeyi düşünebilecek yaratıklar olmadıklarından ve hata yapabileceklerinden olayı herkesin değerlendirmesiyle eksiksiz kurallar çıkarılmaya çaşılmalıdır. buna bir misal verecek olursak bir konu üzerinde bir kişinin düşünmesiyle mi o sorunun eksiklerini daha önce buluruz yoksa bin kişinin düşünmesiyle elbetteki bin kişi çünkü herkes bu konu üzerinde düşünecek ve eksikler ortaya çıkacaktır,benim farketmediğimi başkası onun farketmediğini diğeri düşünecektir bu sayede kurallar eksiksiz çıkacaktır.
  12. evet arkaaşlar bu görüşümü nasıl bulduğunuzu yazarsanız ve bu sistemin nasıl yapılanacağı hakkındada yukarda bahsettiğim temel mantık çerçevesinde nasıl yaparız görüşlerinizi bekliyorum.
  13. raif bostan şurada bir başlık gönderdi: Politika Bilimi
    maalesef günümüzdeki siyasi sistemde başa geçenler bilgisiz insanlar olduğundan maalesef kurallar bilgi yoksunu bu insanlar tarafından çıkartıldığı için eksik çıkmakta ve detaylı ve bir uzamanın değerlendirmesinden uzak olmaktadır işte bu yüzdende eksik kurallar çıkmaktadır. bilindiği üzre bilginin kaynağı bilimdir ve bilimin getirdiği bilgilere sahip insanlarda bilim insanlarıdır dolayısıyla gerçek anlamda bilgili kişiler bilim insanlarıdır ve yönetimde insanların haklarının korunması ve gelişme bağlamında çok önemli olduğundan sorumluluğu çok yüksek bir olaydır işte bu yüzden yönetim şakaya gelecek bişiy değildir ve bu bağlamda yönetimi bilgili insanlar yani bilim insanları yapmalıdır yoksa günümüzde olduğu gibi halkın içinden çıkan ne olduğu belli olmayan bilgisiz insanlar tarafından değil çünkü bunların bilgisizliği eksik kuralların çıkmasına yolaçacaktır ama işi bilgili bilim insanları yaparsa bilgili olmalarından dolayı kurallar daha bi güzel ve eksiksiz çıkacaktır, işte bu yüzdendir ki yönetimi yönetime ilişkin bütün bilim adamlarının ortaklaşa yapması gerekmektedir mesela bir imar kanunu çıkacağında bunun insan haklarına uyumu için hukukçu,çevre kirliliğinin oluşmaması için ekolojist,sağlamlığı için mühendis, çevre planlaması için şehir planlamacısı gibi bir çok bilimsel alanda bilim adamları tarafından değerlendirilmesi ile insan haklarının ve insanların ve çevrenin güvenliğini sağlanması söz konusu olmaktadır işte bu şekilde bilim insanlarının yani bilgili insanların yapacakları değerlendirmede kurallar eksiksiz bir şekilde çıkacak ve insan hakları bu şekilde en mükemmel anlamda korunacaktır yoksa halktan çıkan ne olduğu belirsiz, bilimsel bilgiden yoksun kişiler yönetimi yaparsa durum hiçmi hiç iyi olmaz ve kurallar daima eksik ve kusurlu çıkar buna bir misal verecek olursak; halktan seçilen bir çoban ve sadece çobanlıktan anlayan bir kişi ülkeyi yönetmeye kalkarsa ne olur işte başa işinde uzman olmayan kişiler ve bilimsel bilgiden yoksun insanlar gelirse durum aynen bunun gibidir.işte bunun için yönetimi bilim insanları ortaklaşa yönetmeli yani koordineli bir şekilde yönetmeleri gerekmektedir. bu yönetim sistemi en bilgili ve becerikli kişileri yönetime getirmek için bilim dallarından seçilecek adamları elemeye tabi tutmak süretiyle yönetimde yeralmaları söz konusu olmalı ve bu sayede her bilim dalından en bilgilisi ve yeteneklisi seçilmeye çalışılmalıdır. ayrıca bilindiği üzre bir kişinin belli bir şeyi haketmesi için o şey için emek sarfetmesi gerekmektedir mesela bir işçi maaşını hakedebilmek için gün boyu çalışır ve maaşını hakeder dolayısıyla emeksiz hak ediş söz konısı değildir, biz bu dağlara, taşlara, ormana, hayvanlara, suya,havaya belli bir emek sarfetmedik o zaman biz bunları günümüzdeki devletlerin yaptığı gibi nasıl sahiplenebiliriz sahiplenemeyiz çünkü biz bunlar için belli bir emek sarfetmedik onları allah hepimize yararlanmamız için bahşetti ama insanlar oluşmalarında hiçbir emeği olmadıkları halde bunların kendilerinin olduğunu idda etti ve birbirlerinin canına kıydı ve katliam yaptılar belki bazı kişiler biz bu toprakları almak için kan döktük dolayısıyla bizim hakkımız diyebilirler ama insan öldürerek hiç bir şeye hak kazınalamaz bu zorbalıktır başka bişiy değil biz bu doğanın oluşumunda hiçbir emek sarfetmediğimiz için hiç birimiz bunların üzerinde hak talep edemeyiz çünkü emeğimiz yok peki doğa hiç birimizin değilse doğayı nasıl kullanacağız doğayı herkesin yararına eşit ve adil bir şekilde kullanacağız bu bağlamda hiçbir devlet bu toprak benim ,şu toprak benim demeden bu toprakların bütün insanlığın yararına eşit ve adil bir şekilde yararlanacaklarını kabul ederek, birleşerek yeni bir dünya devleti yada düzeni oluşturmaları gerekmektedir.bu dünya sistemide yukarda yazdığım bilim insanlarının seçilmesi ve onların yönetmesiyle olması gerekmektedir ki kurallar bilgili insanlar tarafından çıkarılsın ve eksiksiz olsun. ayrıca bu yönetime halkında katılması gerekmektedir çünkü bilim insanlarıda insandır ve bazı hatalar yapabilirler ayrıca bilim adamlarının düşünemedikleri ve toplumdaki insanların farkında olduğu konular olacağından bu konuların dile getirlip buna göre kuralların çıkarılması için toplumunda bu yönetime katkıda bulunması gerekmektedir bu sayede kurallar bütün toplum tarafından değerlendirilecek eksik ve kusurlar belirlenip kusursuz kurallar oluşturulmaya çalışılacaktır hem demokrasinin gereğide budur yani toplumdaki herkesin yönetimde söz sahibi olması ve ayrıca bu herkesin doğal bir hakkıdır.işte bu yüzdendir ki toplumdaki herkeste yönetime katkıda bulunabilmelidir. geleceğin yönetim şekli bu şekilde olmalıdır yoksa yönetimi halkktan ne olduğu belli olmayan bilgisiz kişilere bırakacak olursak daima eksik kurallar ve yönetimle karşılaşacağımız açıktır.

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.