Oh be rahatladım defteri
Yapmak zorunda olduğum bir sürü iş varken savsaklamak konusunda üstüme tanımam.Evet şimdi de savsaklıyorum.Yapmak zorunda olduğum şeyleri yapmıyorum ve oturmuş burda belki de benden başka kimsenin umurunda olmayan şeyler karalıyorum.
Uffff neysa ya...Bak şimdi neler neler geldi akılıma durup dururken.
-Küçüklüğümden beri kulak böceği diye bir böcek türü olduğunu zannettim durdum. Bu zannım hala devam etmekte.Bunu bana kim,ne zaman ve hangi amaçla dedi hatırlamıyorum. O böcekler gece uyurken ya kulağımdan girerse, beynime doğru ilerlerse, tamda yumurtlama dönemi ise ve orda çocukları ile birlikte kendine bir yaşam kurarsa diye her gece yatağa girdiğimde düşündüğüm abuk bir paranoyam var.
-Neden benim yıkadığım nevresimler annemin yıkadıkları gibi kokmuyor. Tatillerde yanlarına gittiğimde o nevresimlerde uyumak gibisi yok.
-5.sınıftaki mezuniyet gecesinde New Kids On the Block un step by step şarkısında kurmuş olduğumuz dans grubu ile dans etmemiz hayatımda geriye dönüp baktığımda en utanılacak şeylerin başında gelen listemin üst sıralarında daima kendini koruyacak. Ne rezillikti bir görseniz.
-Küçükken köye gittiğimizde leğenlerle ve kazanlarla çamaşır yıkayan kadınları seyretmiştim. Çok eğlenceli gelmişti bana. Deterjana da ilaç dediklerini duymuştum. Eve döndüğümüzde bunu hemen pratiğe döküp ecza dolabında ne kadar ilaç varsa hepsinle çamaşır yıkamaya kalkışmış ve annem tarafından ödüllendirilmiştim. Ödül ne miydi; Popoma 10 adet terlik fırlatılmıştı.
-Kardeşim gibi beni sobada yakma konusunda usta bir insan evladı dünyaya gelmemiştir , gelmeyecektirde. Akşamın bi saatlerinde az mı gittik acillere. Aramızdaki bu alıp verememezlik nedir.Tamam sen doğduğun zaman benim battaniyemi kullandın diye seni bir kere boğmaya kalkışmışlığım vardır ama. Unutamadın gittin be. Geçmişi gel unutalım.
- Küçük kardeşim bende 12 yaş küçük. Ve 2 yıl boyunca lisede bir kardeşim olduğunu saklamıştım. Çok utanmıştım çokkkk. Ama şimdi iyi ki var diyorum.
-Mahallenin bütün çocukları toplanıp her ramazanda kandillerin yanmasını beklerdik. Aman allahım ne büyük heyecandı o. Kandiller yandııııı kandiller yandıııııı diye avaz ava bağırmak pek bir neşe verirdi bize.
-Babamın pazarcılığı ek iş yaptığı dönemlerde eve portakal ve muz getirmesi küçük çaplı bir gövde gösterisine dönüşür, babamın elindeki torbadan en fazla çalan en çok meyvayı yerdi. Oysa ki biz bilmezdik onlar bamın satamadıklarımıymış. Öğrendiğimizde o zamanlar sevindiğimiz için çok üzülmüştük (bu arada ben ilkokula kadar hiç muz yememiştim o geldi bak aklıma)
-Tırnaklarını kemiren insanlara ayaklarımı uzatıp al bunları da kemir dememek için hep kendimi zor tutarım. Kardeşimle defalarca tatbik edilmiştir bu durum. Hatta bir keresinde ben yine onunla dalga geçerken bir hışımla ayak parmaklarımı ağzına alıp öyle bir ısırmıştı ki canım çok acıdı saatlerce ağladım.Bu huyumdan vazgeçtimmi ?Tabii ki hayır.
-Beyaz eşyaların içinden çıkan adına da köpük denilen beyaz şeyler var ya nefret ederim ben onlara dokunmaktan. İçim bir hoş olur. Pek bir sevgili kardeşim bu konuda da usta idi. Kurduğu çetesi ile sokaklardan köpük toplar ve çetesi ile birlikte beni bir köşeye sıkıştırıp bana zorla onları parçalattırırlardı. Bende her defasında ya topunu yada bisikletinin tekerleğini patlatırdım.İntikamım acı olurdu.
-Ortası kremalı bir bisküi girdiğimde eve hemen bir sana bir bana yöntemiyle paylaşırdık kardeşimle. O hemen yerdi. Ama ben daha sonra karşısına geçip, bisküiyi ortadan ayırıp ilk önce ağır ağır kremasını yemek suretiyle psikolojik bir işkence yöntemi geliştirmiştim. Ama annemin de ısrarları ile yine de ona bir tane verirdim. Ne de olsa ablaydım ben. Zaten hep böyle demedimi bizimkiler. Sen ablasın hıııııı.
-Kardeşim olurda bir gün tesadüfen onun hakkında burda yazdıklarımı okurda benden intikam alırsa diye bir korku girdi ayrıca içime. Tuhaf
-Şu an bi de garip bir sırıtış var yüzümde.Eskiye gidince ben hep böyle olurum. Güzel geçmiş be çocukluğum.
-Birazdan kendimle ilgili anlatmadığım başka bir şey kalmadığını düşünerek tc kimlik nomu ve adımı-soyadımıda yazacağım buraya. Hatta bir de ikametgah fotokopisi.
-Bu arada ben hayatımda hiç bilgisayar oyunu oynadım, oynayanların ne zevk aldığını hiç bir zaman anlamadım.
-Test çözerken mause üzerinde olan sağ baş parmağım yakında kendi kendine hareket etmeye başlayacak. Tık tık tık.
-Eeee bi de ne olur erkekler traş olmadan ve dişlerini fırçalamadan ortalıkta dolaşmasın yarabbim.Valla bak tek dileğim senden.
-Bi de ben hala Selena seyrediyom bu gün fark ettim. Ama bi de utanmadan abuk subuk şeyler seyredenleri eni konu eleştiriyorum.
ve ben artık süt içiyorum ve her sabah bir kibrit kutusu büyüklüğünde peynir ve bir dilim kepekli ekmek yiyorum.
Oh be rahatladım
-
1
8 Yorum
Önerilen Yorumlar