Çıkılabilse o işlerin içinden çıkardık Zaten bu "içinden çıkın bakalım denilen işler" genelde içinden çıkılmayan işkerdir yani yemezzzzzlerrrrrr, yani yemiyoooooo

 

Bu arada bu sayfanın rengi de benim karnımı acıktırdı, antep fıstığı gibi rengi yaaa, şimdi olsa da yesem

 

Bak gördün mü yine yiyemiyo yaaaaa

neden, niçin, nasıl... hadi çık içinden çıkılıyorsa...

mümkün mü ya bazen içinden cıkabilmek mümkün mü?

öyle karmaşık hala geliyor ki bazen içinde bulunduğumuz durum...

yemiyor

Bak gördün mü yine yiyemiyo yaaaaa

 

Bir arkadaşım demiştiki

 

'İçinden çıkamasan bile denemek gerekiyor' zaten insanın başına ne gelirse bu nedenden geliyor demiştim ve denemiştim... he he he

neden, niçin, nasıl... hadi çık içinden çıkılıyorsa...

mümkün mü ya bazen içinden cıkabilmek mümkün mü?

öyle karmaşık hala geliyor ki bazen içinde bulunduğumuz durum...

yemiyor

 

bazılarıda bunu ıslık çalarak yaparlarmış... he he he

neden, niçin, nasıl... hadi çık içinden çıkılıyorsa...

mümkün mü ya bazen içinden cıkabilmek mümkün mü?

öyle karmaşık hala geliyor ki bazen içinde bulunduğumuz durum...

yemiyor

 

bazılarıda bunu ıslık çalarak yaparlarmış... he he he

farklı bir çözüm

Genişliğe dair çıkmazları satırı satırına özümsemeye çalışırken,aklıma hemen sayfanız geldi nedense...nedense mi? belki de aklıma gelecek tek nedensellik de kendi içinde genişliği barındırıyordu.

 

Şimdi yine bir neden sorusu alır başını gider;çıkmaz oluverir birden tüm açıklamalar.

 

Onca çıkmaza rağmen başka çıkmazlar ağır gelir şimdi bana,laf kalabalığı etmeye de gerek yok değil mi ama?

 

Bir kadın,gösterişli kıyafetler,bir Meksika,hayır çoğumuz için bir düş olan dünyalar...

 

Hemen ardında,Pakistan...

 

Mülteciler...

 

Vatanından ayrılmak zorunda kalanlar...

 

Bulacağı ekmeğin derdine düşenler diyecektim ki;ölümden kaçanların tanıklığı sus dedi...

 

İşte sayfanız,işte genişliğim...

 

Ard arda sorduğum sorular,niçinler,nedenler...nerede olmak gerekler...

 

Yıllar önce ''Ve İnsan'' demişti,program sunucusu...

 

Yıkan da yapan da,ölen de öldürülen de...işte insan!

 

Genişlik bana bunları hatırlattı;ben ıslık çalarak değil düşünmeye başlayarak işe başlayacağım...

Aslında 'çıkmaz' diye bir şey yok biliyorsunuz değil mi?

Onu insanın uydurduğu söyleniyor..!

Aslında insan diye bir şeyde yok...!

Onuda benim uydurduğum söyleniyor..!

 

Ama emin olun ruhum ve ruhumun üstünde gezdiği ben varım...!

Bunuda kendi kendime söyledim...

 

Fazlası dayı'yı ilgilendirir...

Şimdi bunu görürse kesin gelir ve bize genişliğin sevgiden başka bir şey olmadığını söyler....

 

şimdilik bu kadar 'Islık Çalmaya Devam' - deniz_kizin'dan bir alıntı... (Bu nuke'da buraya uymadı ama ne yapalım...)

İnsan diye birşey yok mu?

 

O zaman nedir bu yaşananlar,herşey bir yanılgıdan ibaret ise neden canımız yanıyor,çıkmazlara bulanınca?

 

Bazen nefes alamazsınız,içmeden sarhoş olursunuz,tıkanırsınız...çıkmazlar,sorular,çıkmazlar ve yine sorular...

 

Dayı sevgi diyor,sevmek diyor...özel olan insanda!

 

Sevgi de can acıtmaz mı?

Aslında 'çıkmaz' diye bir şey yok biliyorsunuz değil mi?

Onu insanın uydurduğu söyleniyor..!

Aslında insan diye bir şeyde yok...!

Onuda benim uydurduğum söyleniyor..!

 

Ama emin olun ruhum ve ruhumun üstünde gezdiği ben varım...!

Bunuda kendi kendime söyledim...

 

Fazlası dayı'yı ilgilendirir...

Şimdi bunu görürse kesin gelir ve bize genişliğin sevgiden başka bir şey olmadığını söyler....

 

şimdilik bu kadar 'Islık Çalmaya Devam' - deniz_kizin'dan bir alıntı... (Bu nuke'da buraya uymadı ama ne yapalım...)

deniz_kizi ve yaninda bu ifadeyi görünce acaba dedi benim icin bir şarkı mı armağan etti adminim sonra bir baktım ki benim farklı cözümüm :İslik: ne hale gelmiş

Yaşlandıkça, içinden geçilen manzaranın görkeminden kopmak giderek zorlaşıyor. Rüzgarın ve yaşın yıprattığı, yorgunluk ve sevinçlerin pörsüttüğü deri, ölü yapraklar ve dal parçaları gibi yere dökülen çeşitli kıllar, gözyaşları, damlalar, tırnaklar ve saçlar yolunu şaşıran ruhu gitgide derinin dışına çıkartıyor. Ruhun bu son çabası, gerçekte yalnızca bir dağılma. Yaşlandıkça her yerde kendimi daha iyi hissediyorum. Artık bedenimde çok kalamıyorum. Genişledim artık ve günün birinde ölmekten bile korkmuyorum. Her şey daha görünmez artık. Derimin çok daha ince ve delikli olduğunu duyumsuyorum. Kendi kendime diyorum ki: Günün birinde manzara benim içimden geçecek.

 

Sevgiler...

Buradaki "genislik" manevi mi/mecazi mi?

 

Yani "darlik" karsitligi mi?

 

"Hersey zordur, oyleyse zoru kolaylamaliyiz."

 

Bu da oncelikle zorlugun algisi rahatsizligi ve sorunu temelindedir.