Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

RA'NIN RUH SESİ

  • başlık
    203
  • yorum
    1.016
  • görüntü
    382.141

Sevdiğim Deniz...


Kızım bacılığım yaa,heyecandan uyku tutmuyor beni.Bi daha gelişinde söleme bana sen, cee yap eniyisi :D

 

Azcık daha sıcak olsaydı foçaya denize girmeye götürürdüm seni..

 

aaa niye Çeşme değil dersen;

 

Evet oranında denizi güzeldir ama nedense bana hep havuzda yüzüyormuşum hissi verir.

 

Bi defa çorba gibidir...Ben suya girdim mi iğne iğne batmalı tenime :unsure:

 

Sonra çok sığdır, oysa ben ayaklarım yerden kesilsin isterim...

 

Denizin dibinde ne bir yosun,ne bir deniz kestanesi bulamazsın.

 

Halbuki yüzerken bana değen bir yosunu denizanası sanıp çığlık atmanın keyfi başkadır :P

 

Çeşme'de tepeden bakınca denizin içinde ne var ne yok görürsün.

 

ama ben dibine dalıp güzelliklerini keşfetmeyi daha çok seviyorum.

 

Sonra Foça'da öyle güzel ıssız koylar vardır ki yüzerken denizi sadece senin sanırsın :)

 

En önemlisi de durgun değildir çoğunlukla dalgalıdır.O kocaman dalgalar kıyıya vururken üstlerinden atlamak harika!!!

 

Ya bu yazdıklarım geçenlerde Tengeriine okuttuğum şiirime benzedi :)

 

 

 

BANA GÖRE YAR'DIR DENİZ

Yüzdüğüm deniz mavinin en koyusudur hep

derinleri severim çünkü

sığ denizde yüzmem.

Durgun denizi sevmem...

alabora etmeli,

daha derine,en derine savurmalı

dalga dalga

köpük köpük olmalı

her dalga tokat gibi çarpmalı

aşk gibi canımı yakmalı

ve ıssız olmalı deniz

sularında yanlız ben yüzmeliyim!

 

(Radya dora herneyse işte :lol: )

8 Yorum


Önerilen Yorumlar

Tengeriin boşig

Gönderi tarihi:

Abla sen şu an mutfakta Gloria ilesin...

Alp'de Gloria'a asılmakta...

Bende pilot olmuş kafa ile buradayım :)

Gloria beni alaya almakta...

Herşey gayet güzel...

Etli pilav gayet tadında olmuş...

Alp Mandolini kafamda parçalamakta...

Elindeki çiçeği umarsızca sallamakta...

25cc.lik fiski damarlarımda...

Hoş gör,

Bu kafayla bu eleştiri, ancak bu kadar anlamlı olmakta...

gloria

Gönderi tarihi:

Sevgili Dora,

Sen şu an tam tepemdesin,

Tangerin Boşig de sol tarafımızda sızmış bir şekilde uyuyor mu, horluyor mu ne idüğü belirsiz uzanmaya benzer bir hali perişanlık içinde öyle birşeyler yapıyor, ben de bişi anlamadım, galiba uyuyor :huh:

 

Alp bütün gün bana asıldı, mutfaktaki vazoda ne kadar papatya varsa tepelerinden koparıp koparıp, "hayatım, bunları sana getirdim, sevgilim senin için giyindim, canım iyi misin, merak etme ben seni kurtaracağım" kabilinden bir takım sözler sarfetti ki ben bile durumun şokundan hala kurtulamadım.

 

Bu arada Tangerin Boşig uyanır gibi oldu, "ne gülüyorsunuz, sapık mısınız" diye sordu, sonra bir daha uyudu. Ha unutmadan benim yukarıda yazmış olduğum "kabilinden" kelimesine yazmış sizin gülmenizi çok mantıksız buldu, bir iki bize söylendi ve sonra yine sızdı...

 

Unutmadan Tangerin demişken bu akşam beni KAPLASTİK olmakla suçladı ki bunun anlamı aslında kapitalist demekti, biz bütün gece "ne renk plastik?", "çin malı mı" tarzında saçma sapan esprilerle bu dil sürçmesini ona ağır ödettik bu arada KAPLASTİK kelimesini "yanlışlıkla devrik bir cümle (aslında kelime demek istedi cümle dedi) kulandım ne var ki?" diye serzenişte bulundu ki biz o dakkada bunun devrik olmayanının "plastik kap" olduğuna karar verdik.

 

Ha hala unutmadan ekleyelim, bunları yazıyoruz çünkü sabah Tangerin bunların hiçbirini hatırlayamayacağını düşünüyor, arkadaşa hatırlaması açısından yardımcı olmaktan başka bir maksadımızı yoktur...

 

Gelelim Yaren'e... Yaren'e maalesef gelemiyoruz çünkü onu neredeyse hiç göremedik, o bizi yoksaydı, kendini bütün gün odaya kapattı ve film izledi... O nedenle Yaren'den ancak ve ancak bu kadar bahsedebiliyoruz.

 

Bu ev bu arada çok büyük, benim evim bunun 1/3 ü kadar bile değil, anam babam bu nasıl temizleniyor? Bu da benim hayretle bütün gün üzerinde durmadan düşündüğüm bir başka mevzu ki hala içinden çıkamadım...

 

Yaren!in odadan çıkmamasına gelmişken, biz en azından onu aralıklı da olsa 5 dakika kadar gördük ama yarasa Yersoyu hiç görmedi. (Bu arada Tangerin arada uyanıp, "tık tık sesler geliyor, ne yapıyorsunuz?" diyor, yarın nasılsa bunların klavye sesi olduğunu anlayacaktır, biz şimdilik kendisine bu konuda bir açıklama yapmıyoruz.)

 

Yarasa Yersoy'u sürekli bi itiraz, bi itiraz anam görmeye görün. Konuşmak istiyorum, konuşamıyorum, ağzımı tıkıyor. Bi muhalefet bi muhalefet ki görmeyin "sen haklısın, tamam" diyoruz bu sefer de "hayır ben haksızım" diyor. Kendisiyle tartışan sevgili dini sayfa arkadaşlarım, allah yardımcınız olsun, bence boşuna uğraşmayın. Arkadaş, kökten muhalefet, ne yapsanız boş... Fakat yine de çok hassas bir insan bugün gelirken bana bir adet gül getirmiş ki pek hoşuma gitti ama Alp bu durumdan hiç hoşlanmadı. Yaklaşık 5 dakika sonra nasıl olduysa o gülü ele geçirip, "Hayatım, al sana gül getirdim" şeklinde gene lehine çevirdi. Abii bu çocuk bir kazanova... Kadın ruhundan çok iyi anlıyor, bence bütün erkekler bu kazanovadan ders almalı, ancak biz o zaman mutlu olabiliriz.

 

Bu arada Tangerin iyice yayıldı, artık harbiden uzanıyor ve horlamıyor sanırım derin uyku aşamasına geçti zaten artık sorularımıza da cevap vermiyor...

 

Dora, bütün gün benimle fuar muar demedin, dolaşıp durdun, üstelik dün gece hiç uyumamışsın ama enerji Alp'ten bile daha fazla... Pilav süperdi (Ben tarif ettim) et süperdi ama ben hayatımda hiç öyle börülce slatası yemedim (gerçekten de yemedim çünkü bu ilk deneyimimdi fakat harbiden çok güzel olmuştu) Biliyorum şu an uykun var, Yalçın senin de var o halde ben de artık sizi özgür bırakıyorum, birazdan söz yatacağım ama önce unutmadan söylemeliyim ki Alp bana çiçek verince onu nasıl kıskandın da çocuğu öyle rahatsız ve huzursuz ettin sana hiç yakıştıramadım, garibim kimi en çok seviyorsun diye sordugumuzda kendisini ismimin yanına bir de seni eklemek zorunda hissetti. Ablaşılan o ki senin gelin senden azıcık çekecek gibi... Ama neyse artık, olur öyle... Her güzelin bir kusuru vardır... BU arada bu Dora çok güzel bir kadın....

 

BU arada Tangerin öyle bir yayıldı ki benim bile buradan kalkıp ona yer açmam gerekecek. E ben yavaş yavaş artık bitireyim...

 

Not: Yazın çok güzel, çok beğendim ama benim için uykusuz kalmaya değmezdi, yoksa değdi mi :)

 

Eğer biraz daha kalkmazsam sanırım Tangerin başıma çıkıcak.

 

Hadi bana eyv.

Tengeriin boşig

Gönderi tarihi:

Ya hu Gloria sen bilmiyon mu şarap, pardon, fiski bende gam yapar!?

Sağlam içmişim, ki bazı saçmalamışlıklarımı hatırlıyor gibiyim...

Fakat hatırlatmasan iyi edersin... :)

Kimse bilmese de iyi edersin...

Hatta unutsanda iyi edersin...

Bu d0RA ve Yarasa içinde geçerli...

Hatta hadi gelin unutalım güzelleşelim...

Başım ağrıyo yaaaa!

 

Kaplastiksin işte sen, alla alla...

gloria

Gönderi tarihi:

http://www.turkish-media.com/forum/index.php?showuser=22085

kendisi benim profilim olur, orada bir takım yalan iftiralarla karşı karşıya kalmış bulunmaktayım.

 

Öncelikle bana ait yazı:

Ben Gloria, Bunu kendi kendime yazıyorum ama benim bir bilgisayarım bile olmadığından (var da aslında maalesef bana bırakmıyorlar, bu tengerin, yarasa ve dora akşama kadar bilgisayar başındalar.) Geldim bu izmirlere, yaban ellere, beni buralarda garip bıraktılar. Akşama değin evde oturuyoruz, hatta bunlar bana "dışarı çıkmak istiyorsan balkona çık" diyorlar. İzmire gelmek isteyenlere duyurululur.

 

Gloria

 

 

****

 

YARASA & TANGERING BOŞİNG

Külliyen kuru iftira bu Gloria'nın yazdıkları. Hurafe hepsi.

 

Cevabım: İspatlayın...

 

 

****

 

d0Ra

aaaaa aaaaa külliyennnn iftira,izmir gibi sıcak memlekete çizmelerle gelmiş kendi utanıyoda çıkmıyor sokağa,ayak ölçüleride öyle özel ki ayağına ayakkabı uyduramadım vallahi:huh:

 

Cevabım:

 

dscf0144yu9.jpg

Bunlar benim ayaklarım olur :) yalan iftira işte... Ayrıca ayak ölçülerim gerçekten de özeldir, bundan sonra bunlar montaj falan diyecekler ama siz buradan montaj olmadığını anlarsınız. 35 numara :9 Bu evdekilerin ayağı ben hariç minimum 38.5 (gerçi dora kendşi ayaklarının 36.5, yarasa da 34 oldugunu idia ediyorlar ama isterlerse resmini çekip koysunlar buraya ancak o zama anlaşılacaktır, gerçekler... Fakatttt nerde onlarda o cesarettt :) )

Radya

Gönderi tarihi:

YARASA & TANGERING BOŞİNG

Külliyen kuru iftira bu Gloria'nın yazdıkları. Hurafe hepsi.

 

Cevabım: İspatlayın...

Ben Tengeriin Boşig...

 

Bir kere "Tangering Boşing" değil benim adım, "Tengeriin Boşig"...

Alla allaa... :):):)

 

Hem sen bişeyler bişeyler uydur, ondan sonra bana ispatla de...

 

Hem o Samanyolu ile Kumru hikayelerini anlattığımı hiç hatırlamıyorum...

Ya tamam biraz birşeyler anlattığımı anımsıyorum ama ayrıntılarından sorumlu değilim...

 

Hem bir kere onlar güzel hikayelerdi taam mııaaa!?

 

Annem ben küçükken hep onları anlatırdı bana...

 

Hem ben hiç ölmüş kumru görmedim...

Radya

Gönderi tarihi:

Allahım ya dora'dan yazmış adama bak ya :D

 

biz çocuklarla şuanda sudan çıkmış balık gibiyiz :(

Ahmett sen arabadan inince alp arka camdan el salladı ya,yüzündeki hayal kırıklığını görmeni isterdim.

Hele o dudağını sarkıtıp "çok üzüldüm ben"deyişi!

"Dayı gitti diye mi"? deyince "yok hepsi gitti diye"demesi :(

Vara yoğa ağlıyor şimdi,dönüşte aldığım dondurmalı tatlıya bile sevinmedi :(

 

Gloriacım,tengerincim,yarasacım süper iki gün geçirdik sizinle,ben çok uzun süredir bu kadar kahkaha atmamıştım.

Gloria nolurdu sanki burada yaşasaydın!

İlaç gibi geldiniz bana :sweatingbullets:

 

sizi çokkkkkkkkkkkkkkk seeeviiiiiiyooooooooruuuuummmmmmm...

gloria

Gönderi tarihi:

Kısacık ama inanılmaz güzel geçen bol kahkahalı (hatta gecenin 5.30'unda bile) iki mükemmel gün geçirdim sayenizde... Herşey ama herşey gerçekten çok güzeldi, bu sebeble öncelikle her birinize ayrı ayrı çok ama çok teşekkür ederim :clover:

 

Ve Alp'im, ben seni daha şimdiden çok özledim yaaaa :( Nasıl üzülmüşsün sen yaaaa kıyamam ben sana be :(

 

Zaten sabahtan belli olmaya başlamıştı böyle olacağı, gün içinde sürekli gözleri dolup dolup taşıyordu. En son yemek yediğimiz yerde pilav yerken o gözlerinin doluşu da öyle içimde kaldı ki anlatamam yaaaa :( Hele o son dakika yani vedalaşma anının geldiği ve benim sizden ayrılıp da kapıya doğru ilerlediğim o an, arkamdan tüm gücüyle bağırışı yok mu " SENİİİ ÇOOOOKKK SEVİYORUUUUUUUUUUUUMM..." diye, canım benim yaaaa, ben de onu çok seviyorum. Hem sadece onu değil her birinizi çok seviyorum. Dora, Tengeriin, Yarasa, Alp, Yaren, hepinizi çok seviyorum... ha bir de kendimi çok seviyorum :D

 

Çiçeklerinizi de getirdim yanımda, onlardan hepimize ayrı ayrı ayraçlar yapacağım. Böylece o ayraçlar bu iki güzel günün temsili olacaklar :) iyi düşünmüşüm biliyorum :D Zaten ben iyi düşünen bir insanım :D

 

Ve bu sayfaları okuyan sevgili arkadaşlar, sizi Alp'ten mahrum edeceğimi düşündüyseniz, çok büyük bir yanılgı içindesiniz. Ne dedim ben? Ben iyi düşünen bir insanım :) İyi düşünen bir insan olmak, kolay birşey değildir tabii, e ben de bütün gece ugraştım ve Alpimin bana -Dora'nın ilkokulda çaldığı mandoliniyle-cumartesi gecesi, Tarkan şarkıları eşliğinde yaptığı seranatlardan bazı resimler hazırladım. Buyrun siz de gözlerinizi çenlendirin :)

 

(Bu arada Photoshopla aram pek iyi değil o yüzden fotoğraflar çok süper olmadı ama olsun ileride daha iyilerini de yaparım tabii)

ALP'TEN ENSTANTENELER

 

86630616fp1.jpg

 

 

29188361wo6.jpg

 

 

54850704xh9.jpg

 

Tengeriin boşig

Gönderi tarihi:

Gloria, Ra_dya ve Yarasa ile dolu dolu tam 36 saat...

Saniyesi saniyesine dicem ama o kadar ölçmedim...

Zaten anın tadını çıkartmaktan aklıma da gelmedi saate bakmak...

 

Sabahın köründe Ra_dya ile atladık gittik havaalanına...

Ben karşımda gayet ciddi, gayet mesafeli bir zat-ı muhterem beklerken,

Birde baktım ki meğersem lokum gibi (derken sıcaklığını kastediyorum) bir afeti devran çıkmış karşıma...

 

Ya hu bu iki günü hiç unutmayacağım...

 

Hele Alp'in bu sevgi selini...

Adam Yarasa'yı ne kadar kısa sürede benimsedi, başından döktüğü çiçekler cabası...

 

Hele Gloria gittikten sonra bana;

"Dayı, sen bizde kalsana, eve gitme olur mu?" deyişi yok mu?

Valla Ra_dya'ya yalvarcaktım "Beni evlatlık al da şu çocuğa teselli olalım!" diye...

 

Ra_dya bizi teker teker bıraktıkça, Alp'in yüzü kademe kademe yere düştü...

 

Neyse...

Havaalanından ilk önce aldık Gloria'yı...

Zaten dünyaya bedel, bir insan bu kadar mı sempatik olur!?

Sabahın köründe, ki saat 10 benim için sabahın en kör vaktidir, karnım ağrıyıncaya kadar güldüm arabada...

Bir taraftan da Ra_dya'ya kaza yapmaması için talimatlar veriyordum...

 

Gloria'nın müthiş bir zekası var...

Yıllarca tanıdığı insanların isimlerini unutabilirken,

Anlatmaya başladığı bir şeyi, araya kim girip konuyu kaynatırsa kaynatsın unutmuyor...

Farklı bir zeka işleyişi; anlayamadım, çözemedim...

Bilmediği kitap yok...

Kütüphanesi benim kütüphanemden geniş...

Kıskanmadım değil...

 

Kahvaltıdan sonra Yarasa'yı alıp kitap fuarına gittik...

Çok güzel kitaplar vardı, alamadım, param yoktu...

 

Sonra sonra sonra...

Akşam ve gece müthişti...

Anlattığım bir kaç efsane Gloria'nın diline düşmeme neden oldu...

İçmişken iyi yazabildiğim gibi çok sağlamda hikayeler anlatabilirim...

 

Yarasa'nın beni yattığım yerden bulup uyandırması gerçekten gecenin unutulmazlarındandı...

 

Hey neyse...

Müthiş iki gündü...

Müthiş buluşmaydı...

Müthiş anılardı...

 

Bu kadar eğlenmişliğim çok azdır...

 

Sağol Gloria geldiğin için...

Yazın misafirinim, hiç anlamam...

 

Eyv...

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.