Zıplanacak içerik
Blog gönderen: evrensel-insan - Şurada: Genel
  • Başlık

    201
  • Yorum

    22
  • Görüntü

    191.437

Bu blog hakkında

evrensel-insan'a ait basliklar

Bu blogdaki başlıklar

Genelde bazi kavramlar anlam ve icerik olarak karistirilmaktadir.   Bu mesajda yukaridaki iki kavram arasindaki farki acikliyacagim.   Olay (actuality)- Belirli bir zaman, yer sar ve durumda meydana gelmis, olmus bitmis gozlemi olan bir harekettir.   Olgu(Fact)- Bilimsel olarak olmuslugu, teori ile ortaya konmus, teorisi test edilmis ve gozlem veren matematiksel/mantiksal Fiziksel ve de sosyal bir bilgidir.   Olayda, olmusluk sadece o an yer zaman durum ve sart icin gecerlidir. Baska bir
Antropocentrism, yani insanmerkezciligin; evrensel-insan dusuncesindeki algisini size bildirmek istiyorum.   Ne demektir insanmerkezcilik?, insanmerkezcilik, konulara/soyuta ve somuta, bilimsel, felsefi ve her turlu soru-cevap dialogunda, sadece insan yeti ve becerisi, dusuncesi, algisi, kavrami, temelinde bakmak demektir.   Dogal dusuncenin, mustakil var olan varliga; insandisi bakis acilarini hatirlarsak; materyalizm, yani madde; idealizm, yani tanri, pozitivizm; ise mustakil var olan varl
Insanoglu ile bilgisayar arasindaki en onemli fark, bilgisayarin insanoglunun bir urunu olmasi ve bilgisayara bilginin insanoglu eliyle yuklenmesidir.   Iste buradaki fark aslinda soyutlama farkidir.   Yani bilgisayar soyutlayamaz. Sadece ona yukleneni yansitir.   Insanoglunu ve ozellikle beynini basit bir varliksal temele indirgemek mumkun degildir.   Cunku insanoglunun beyni daimi sekilde bir beliris ve belirtis ortaya koyan, bir karmasik dinamik sistemdir.   Burada bilgisayardan far
Evrensel insan hipotez ve doktrininin, en onemli kokenlerinden biri de, insanlasmaktan sonra, insanoglunun evrensellesmesidir. Herseyi soyutlamasiyla ortaya koyan insanoglunun, bu da bir soyutlamasidir. Her soyutlasmada oldugu gibi, ne anlama geldigi, ona verilen icerik ve kurulan bag ile paraleldir.   Evrensel insan'in evrensellesmeye verdigi icerigi burada aciklayacagim. Kurulacak bag ise, her bir birin; kendi duzey bilgi, bilinc, birikim, gozlem v.s. temelli yasam ve iliskisindeki algisina
Benim, evrensel-insan zihniyeti olarak ne yaptigimi ve bu yaptigimin ne oldugunu, en son yaptigim her turlu degerlendirme temelinde, epistemolojik olarak acikliyorum.   Bunun ingilizcesi "deconstructivist epistemoloji" dir. Turkce tercumesi, su an bilinen ve algilanan kavramsal anlamiyla "yapilandirilmisligin (olusturulmuslugun) cozumu epistemolojisi (bilgisi)" dir.   Bunun bir kac ana izahini veren cumleleri vardir.   Birincisi-everything is constructed- hersey, yapilandirilmistir. Ikinc
Zihin felsefesi, zihin, zihinsel olaylar, zihinsel işlevler, zihinsel özellikler, bilinç ve bunların fiziksel bedenle, özellikle beyinle ilişkilerini inceleyen felsefenin bir alt araştırma koludur.   Bedenin zihinle ilişkisi bakımından zihin-beden sorunu, zihnin doğası ve onun fiziksel bedenle ilişkili olup olmadığı gibi diğer sorunlara rağmen, zihin felsefesinin merkezinde yer alan bir sorun olarak görülmektedir.   Zihin felsefesinden önce, zihnin tanımlanması gerekir. Zihin, insan beyninin
Herzaman ve her konuda, hem ozel, hem de genel bir sorun olarak ortaya koydugum dogal dusuncenin, yazilanlarin algilanmasinaparalel olarak, bir ust asamasi, yani dogal dusunce cesitlerini hem dusunce, hem de davranis olarak veren, DOGAL ZIHNIYETi ortaya koyacagim.   Dogal zihniyet, insanoglunun hayvandan gozlemliyerek ve esinleyerek onu kendi dusuncesi ile algiladigi sekliyle dile getirmesi, uygulamasi ve sistemlestirmesidir.   Burada onemli bir fark, insanoglunun hayvandan farkli olarak, so
Bilissel bilim, zihnin ve islevinin icdisiplinini bilimsel calisir.   Bilisselligin ne oldugunu, ne yaptigini nasil calistigini, iceler/arastirir.   Bu arastirma/inceleme, zekayi ve davranisi da icerir. Ozellikle, enformasyonun, sinir sistemi (insanlar ve digger hayvanlar) ve makinelerde (ornek bilgisayar) nasil temsil edildigi, isleve kondugu, donustugunu (algi, konusulan dil, hafiza, sorgulama ve his alanlarinda) icerir.   Bilissel bilim, psikoloji, yapay zeka, felsefe, sinir sistemi bil
Dunya ve Turkiye tarihinde ilk defa evrensel-insan zihniyeti, serbest dusunurluk, yapilandirmaci epistemoloji, qua felsefesi ve bilimsel/bilissel/kavramsal olarak her turlu gelmigecmis ve gunumuzdeki her konu ve kavramdaki metafizigin varliksal ontolojik ve teolojik temelindeki ve etigin her konu ve kavramindaki (milli, dini, toresel, politik, geleneksel, ahlaki v.s.) yonlendirim ve yaptirimlarin; kisaca insanoglu eliyle, adina, ait, icin ongorulen her turlu "bu budur/bu boyledir/bu boyle olur"
Biase, felsefi mantikta; asagidaki linkte aciklanmis olan qua felsefesinin tam da tersi olan bir felsefi mantik cesididir.   http://www.turkish-media.com/forum/blog/1121/entry-7005-qua-felsefesi/   Biase, red edisin esligide; alternatif bakis acilarini hak etmeyi dahi goz onunde bulunduran, sunmak, veya tarafli perspektif icermek ile ilgili gorusun veya huyun/mizacin egilimidir.   Kisiler, bir bireye, bir irka, bir dine, bir sosyal sinifa, ya da bir politik partiye yonelik ya da karsit ol
Beni ve yazdigim yazilarimi; daha iyi algilayabilmeniz icin, bu aciklamayi yapmayi gerekli buldum.   Genelde, ben-evrensel-insan, gorus belirtirken, yazilarimda; bireysel kisi olarak, bir tutum, yer,konum almiyor, gorus belirtmiyorum.   Bunun, anlami; evrensel-insanin, belirttigi gorusun icinde, bireysel kisiliginin yeri, konumu tutumu yok. Yani, evrensel-insan, konunun ve sorunun tum hatlariyla, ve her yonden bir resim olarak, ortaya koyusunu; bireysel kisiliginin disindan, ve bireysel kis
Mustakil var olan varligin, yani bireyin, 7'li bir ifade ozu vardir. Bunlar; Beyin, dusunce, kavram, algi, yansi, sezgi ve duyudur. Bir bireyin hem evrensel butununu, hemde insansal butununu, ortaya koyabilmesi ise; bu 7'li den, sadece birine , yani yansisina baglidir.   Bireyin, iste tek farkinda olmadigi yetisi bu yansisidir. Cunku birey, hicbir zaman kendi yansisinin algisina vakif olamamistir. Hep bireye, kendi disi yansimistir. Birey, ne zaman kendi yansisina vakif olur ve onu nedenler so
Ilk once bu ikisi arasindaki bagi/iliskiyi ortaya koymadan, ikisinin biribirinden farkini ortaya koyalim.   Fiziksel/dogal determinism- fiziki olarak herhangibir fenomenin her turlu olusumunun, degisim, donusum ve baskalasiminin her turlu hareketinin oznel ya da soyut bir karar ya da secim mekanizmasina dayanmadan kendi kendine sartlara duruma ve zamana bagli olarak olacagidir. Yani buna kisaca "evrim "diyebiliriz.   Yaratilissal Irade- Yaraticinin yarattigi bir fenomen olarak, her turlu olu
Birin, turumuz adina ifadesi, bireydir. Bir bireyin yasam ve iliskisinde bir uclem vardir. Bu uclem, birin kendisi, birin turu ve bir ve turunun ortaya koyduklaridir.   Birin kendi adina dusunce ve davranisi: BIREYSEL Birin turu adina dusunce ve davranisi: TURSEL Birin kendisinin ve turunun ortaya attiklari adina dusunce ve davranisi:KAVRAMSAL   Demekki, bir ne hakkinda dusunup, davranirsa; bu bir uclemdir.   Birin, "ben" olarak dusunup davranmasi, "benim dusunce ve davranisim" d
Bu konuda cesitli mantik yurutumleri var;   Eger serbest irade oldugunu dusunuyorsan ve bu konuda determinist isen, o zaman bu oldugunu dusundugun serbest iradeni yasamini yonlendirmede kullanirsin ve bu bu buyuk bir kazanimdir.   Eger serbest iraden oldugunu dusunmuyorsan ve de serbest dusuncen varsa; o zaman yasaminda secenegin olma sansini kullanmayarak bu olanagini red ediyorsun dolayisi ile buyuk kayiptasin.   Eger serbest iraden oldugunu dusunuyorsan ve bu konuda determinist degil is
Yukaridaki baslik, evrensel-insan Zihniyeti'nin bilimsel, bilissel, epistemolojik ve metafizigin hem varlik hem de fizik otesi temelli dogal zihniyetine cognitive, yani farkinda olarak noncognitive, yani bilissiz, anlamsiz, gereksiz, kisir dongulu, akilci, oldugunu ortaya koyan bir tezidir.   Evrensel-insan Zihniyeti tezine gore dogal zihniyet, dogal zihniyet olarak (qua felsefesi), insanoglunun kendi kendine bir tur ve bir bir olarak vermis oldugu her turlu akilci ve soyut degerin insanoglunu
Bilimin kanunlari ya da bilimsel kanunlar, cesitlilik iceren fenomenlerin, tabiatta nasil bir davranis gostererek bulunduklarini, aciklayan, tanimlayan, tahmin eden,ve belkide nedenini aciklayan raporlardir.   "Kanun" terimi, bir suru alanlarda, kullanilan, takriben tam; genis ya da daraltilmis teoriler, ve tum tabi bilimsel (fizik, kimya, bioloji, jeoloji, astronomi v.s.) disiplinlerdir.   Bilimsel kanunlara benzer terim, prensiptir.   Bilimsel kanunlar;   1- genis kapsam olarak toplanm
Bir dusuncenin, aykiri, yani alisilagelmis, dogal, dogru, normal v.s. olabilmemesi icin; Kullanimbilimin-Pragmatizm- evrensel kullanimbilim isaretlerini, yani X ve Y yi, ortaya koyabilmesi gerekir. Dusuncenin aykiriliginin temel ve kokeninin altinda; ctetolojik kokenin, tamamen ortaya konabilmesi yatmaktadir. Aykiri dusuncenin, kullanim biliminin otesi dusunce tarzini bir kac cumleyle soyle izah edebiliriz.   ZITLIKLAR DISI-IKILEM OLMAYAN IKILEM DISI-UCLEM NOKTALAMA DISI-CIZIMSEL USTLEME DI
Fizik ile Metafizik Arasindaki Iliski   Bir mukayese yapmak gerekirse, fizik; bes duyu ile algiladigimizin anlasilmasi iken, metafizik; bizim anlamadigimizi anlamaya calisir.   Fizik, etrafinda bes duyu ile algiladiginin "nasil oldugunu" aciklar.   Metafizik ise etrafindaki ve bunyendeki , her seyin ve her bir seyin "nedeni" ile ilgilenir.   Metafizik, kavramlari teoloji ve de fizik otesine onun dinine tasimamaya gayret ederek, bes duyu ile algilanan ile bes duyu ile algilanmayan arasind
"Kullanimbilim" in ne oldugunu algilayabilmek icin, bir ornek vermek istiyorum. Tanri'yi ele alalim. Tanri kavraminin; evrensel kullanimbilim olarak belirlenmisligi ve islerligi nedir? Bir kisi; tanri kavramini yasam ve iliskisinde kullanmak ve bu kullanim sayesinde, yasam ve iliskisinde tanriya yer vermek isterse; kullanimbilim sunu der.   "Birincisi, tanri kavramini; inanc veya varlik temelinde ifade edeceksin. Tanri kavramini ifade edebilmek icin ise; hem inancin hemde varligin, kullanimbi
Yukarida sizlere; evrensel kullanimbilim sembolleri olan X ve Y den bahsedilmisti.   Bu yazida da; insanoglunun kendi turunu, kendi icin kullanmadaki yontembilimi aciklanacak.   Bunu aciklamadan once bir seyi hatirlayalim.   Eger, bir kuram, teori, ideoloji yanlislanabilirse bilimseldir. En gecerli teori de, epistemolojik olarak;yanlislanabilen, curutulebilen, kuram, teori ve ideolojidir.   Iste yontembilim, insanoglunun biribirini kullanmasi temelinde, tamamen bilimsel olmayan bir yonte
Herhangi bir islevin, yapilandirilmisliginin yapi ve islevini algilamak o yapi ve isleyisin bilisselligi ile mumkundur.   Bu baslikta, neyin ne olarak ortaya kondugu ile ilgili bir aciklama yapacagim.   Herseyden once islevin olabilmesi icin; asagidaki islevler gereklidir.   Bunlar;   Yansima   Algilama   Yansitma   olarak uclu bir yapilandirilmisliktir.   Burada soyle bir aciklama yapalim.   Yansiyana- A diyelim   Algilamaya- B diyelim   Yansitmaya da C diyelim.   Burada
Kullanimbilim ve onun yontembilimini algilama adina, olan degisimin degiskenliginin degismezligini soyle aciklayabiliriz.   Insanoglu, henuz dunyada yokken, hersey ayniydi. Insanoglunun, gelisiyle birlikte; ayninin, kavram eliyle; farka degisimi, insanoglunun dunyaya kattigi bir katkidir. Peki, bu degisim; nasil bir tabiata, oze, icerige sahiptir?   Bu sorunun cevabini; ornekle aciklayalim. Insanoglu, yansisini aldigi ve ayristirarak farkli kildigi seyi, madde olarak kavramlamis ve algilamis
Bilimin felsefesinde, "demarkasyon, yani sinirini belirleme" sorunu, bilim ile, bilim olmayanin buna bilim ile sozde bilimi, ve digger etkinlikleri ve inanclari da dahil ederek ne oldugunun nasil farkini ortaya koymak sorunudur.   Bu konudaki tartismalar, bir yuzyildan fazladir, bilimin felsefesi ve bilim kisileri arasinda ve bilimsel metodun genis temelinde ortak bir anlasmaya varilsa da cesitli dallarda devam etmektedir.   Dogrulamaya/kanitlamaya karsit olarak yanlislanabilirlik bu siniri
Insanoglu; herhangibir seye ulasmak icin; bir yanasim-yaklasim gosterir. Bu yanasimin temeli; vucudu vasitasiyle, dusuncesinde kavram uretmek ve bu kavram ile, ulasacagi seye yanasmaktir. Buradaki yanasim; dogal dusunce de, sahiplik ve elde etme olarak algilanir. Halbuki yanasimin amaci; iletisim kurmak, kullanmak ve paylasmaktir.   Insanoglunun iki turlu yanasimi vardir. Birinci yanasimi kendi ile ilgile ve kendisini ifade edisi ile ilgilidir.   Ikinci yanasim ise; ulasmak istedigi olgu ile

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.