Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

serhanisa

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    13
  • Katılım

  • Son Ziyaret

serhanisa Hakkında

  • Doğum Günü 08-06-1980

Diğer Bilgiler

  • Website URL
    http://reyhantg.sitemynet.com

Profil Bilgileri

  • Yer
    istanbul
  • İlgi Alanları
    psikoloji,sosyoloji,felsefe yani insana dair herşey..

serhanisa - Başarıları

Çaylak

Çaylak (2/14)

  • İlk İleti
  • Ortak Nadir
  • Birinci Hafta Tamamlandı
  • Bir Ay Sonra
  • Bir Yıl İçinde

Son Rozetler

0

İçerik İtibarınız

  1. serhanisa doğum gününüz kutlu olsun!

  2. serhanisa doğum gününüz kutlu olsun!

  3. serhanisa doğum gününüz kutlu olsun!

  4. serhanisa doğum gününüz kutlu olsun!

  5. serhanisa doğum gününüz kutlu olsun!

  6. serhanisa doğum gününüz kutlu olsun!

  7. serhanisa doğum gününüz kutlu olsun!

  8. sağol, bende burda olamktan mutluluk duymaya başladım bile...
  9. DİKKAT! BİRADA KADIN HORMONLARI BULUNDUĞU ORTAYA ÇIKTI.... Kanada Sağlık Enstütisü'nün yaptığı bir araştırma sonucunda erkeklerin bira tüketimi konusunda daha dikkatli olmaları gerektiği, çünkü biradakadın hormonlarının bulunduğu ortaya çıktı. "Erkeklerin bira içince kadınlaştığını" iddia eden bu teori şu şekilde test edildi: 100 erkeğe 6 bira bardağıyla bira içirdikten sonra davranışları izlendi ve hepsinin de; - Konturolsüzce kilo aldıkları - Düşünmeden anlamsızca konuştukları - Gereğinden fazla duygusallaştıkları - Araba süremedikleri - Mantıklı düşünme yeteneğini kaybettikleri - Hiç bir konuda uzlaşamadıkları ve - hata yaptıklarını kabul etmedikleri gözlendi. Not; Tüm bunları yaptıkalrı doğru da tek bir yanlış var o da bu özellikler kadınlara ait değil zaten erkeklerin içinde var sadece aşırı egolarıyla bastırıyorlar, eee ddoğal olarak alkolde bastırılmış olanı su yüzüne çıkartıyor....
  10. Hayat koca bir bilinmeyen demek... her an herşeyin olabileceği... Kah çok kısa, kah çok uzun.. Ünlü Türk Düşünürü Teoman ne demiş; Dakikalar bir türlü geçmezsen, günler hızla akıp gidiyor...( Ya da onun gibi bişi işte...) Her yeni gün yeni bir başlangıç ve ben hayatı bu yüzden çok seviyorum....
  11. eşitlik konusunda sonuna kadar haklısın bence de kimse kimseyle aynı değil... Ama sabır veya her hangi bir duygu veya beceriyi geliştirmek veya köreltmek insanın kendi elinde... Kimse kimseye istemedikçe bir şey yaptıramaz. İnsan ancak kendi isterse birşeyleri değiştirebilir. Eşime gelince fazla iri ve gücünün farkında ve zorda kaldımı en gelişmiş özelliği olan kuvvetini kullanıyor. Halbuki bunun yerine zekasını geliştirmeyi denese belki sorunları daha çabuk halledecek. ( ki bence oldukça zeki biri...) Sadece ilişkimiz için değil, her yerde böyle, kaç defa bu yüzden iş değiştrmek zorunda kaldı tahmin edemezsiniz. Ama sakın burda eşimi kötülüyorum sanılmasın. O iyi biri 7 yıldır beraberiz. Ve tüm bu yazdıklarımı sürekli tartışıyoruz. Sadece sorun çözmede problemleri var ve ben eşim gibi insanların sayısının oldukça fazla olduğunu düşünüyorum. Öyle olmasa trafikte yada diğer toplumsal alanlarda bu kadar çok şidet gösterisi olur muydu....
  12. Dayak bir güç gösterisi, Hayatta bazı yönlerden eksiklikleri olan insanlar, Şiddete başvurarak karşısındakini sindirmeye çalışır. Örnek mi; Bu hafta sonu eşimele ev bakmaya gittik.Bir sebepten dolayı ben eşime surat asıyordum. Önce ısrar etti konuşmam için tepki alamayınca sokak ortasında dövmekle tehtit etti. Yine cevap alamayınca hakaret ederek beni kışkırtmaya çalıştı. Sonuç mu; Allah'tan buluşacağımız insanların yanına vardık konu kapandı. (Eşim 2 m. Boyunda ve 120 kio, ben 170 boyunda 60kilo siz düşünün...) Demem şu ki zayıf insanlar, çaresiz insanlar başka bi şey beceremeyen insanlar ancak şiddet kullanır. Güç hayvansal, akıl insansal bri özellik kim Kaba kuvvetle övünüyorsa bilsin ki hayvanlara ait bir özellikle övünüyor. Değil kadın, eş, sevgili ; insan dövülmez....
  13. Önümden çekilirsen İstanbul görünecek Nerede olduğumu bileceğim Sisler utanacak eğilecek Ağzının ucundan öpeceğim Saçına kalbimi takacağım Avucunda bir şiir büyüyecek Nerede olduğumu bileceğim Bu çıplak geceler yok mu Bu plak böyle ağlamıyor mu Camları kırmak içten değil Delirecek miyim neyim Kirpiklerimden mısra dökülüyor Kenya'da Simsiyah yalnızım Yoksul şilepte gemiciyim Malezya'da yük bekliyorum Önümden çekilirsen İstanbul görünecek Nerede olduğumu bileceğim Gözlerini söndürme muhtacım Ben senin aydınlığına muhtacım Yepyeni bir ilkbahar harcayıp Bir yaz boğup sonbahar harcayıp Rüzgar gülünü arayacağım Oran'da Pernonbuck'da Tombuktu'da Vinçler yine akşamları indirecekler Yine karanlığa bulaşacağım Gözlerin rüzgarda savrulacak İkimiz iki sap buğday olsak Sen benim olsan ben senin olsam Bir gece vakti aklına gelsem Uykunu tutsam bırakmasam Seni kucaklasam,kucaklasam Birbirimizin kalbini dinlesek Dünyanın kalbini dinlesek Büyük ateşler yaksalar İki güvercin uçursalar Nerede olduğumuzu bilsek.. Üzgünüm yazarını bilemiyorum. Eski hatıralarımdan kalma bir şiir. 1996 İstanbul'dan ilk kaçışım.16 yaşında Antalya sahilinden Babama beni alıp İstanbul'a getirmesi için ağladım. Yapamadım... 1997 Hayat çok ağırdi. Alkolik baba. felçli babaanne, astım hastası anne, dayanamadım yine. Üniversite okuma bahanesi ile Ankar'ya gittim. 4 yıl boyunca her haftasonu İstanbul'a kaçtım. Taksim Odakule'de Tinecilerle sabahladım yeri geldi. İstanbulsuz yapamadım. 2000 İstanbul'a Müthiş dönüş...Bir daha ayrılamayacağımı anladım. Hele Taksim, İstiklal caddesi, odakule, Tünel'in orası ve karaköye inen yokuş..Asla ama asla vazgeçemem bu şehirden...
  14. Burayı bende yeni keşfettim.. Ama doğru bir yer hoş geldin...
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.