Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Turizmde Bugün Gelinen Durum


NICLENO

Önerilen İletiler

Turizm sektöründeki patronların Türk insanı iş bulamazken, ne gibi faaliyetler ve ilişkiler sonucu ülkeyi yönetenlerden menkul , kurdukları tesislerde kaçak olarak yabancı eleman (Rus, Ukraynalı, Gürcü, Bulgar, Romen vs.) çalıştırmalarını ve bu işin sorumlularca denetlenmemesini şiddetle kınıyorum. Yani daha açık yazayım isterseniz. Sen binbir dalavereyle ve iktidar ya da yerel yönetimlerden en güzel arazileri kotarıp tesisleri konduracaksın, sonra da millete bir kuruşluk faydan olmayacak. Vergi ödemeyeceksin, Türk çocuklarını çalıştıracağına yabancıları tercih edeceksin, sonra da Turizm şöyle gelişti, böyle ilerledi diye kasım kasım kasılacaksın. Şu iyi bilinsin ki ülke kaynaklarını sorumsuzca tüketen bu sektörde ülke insanımızın bir kazancı olmuyor. Bugün gelinen noktada yapılan şey Turizm falan değil. Amaç, tesis kuruyoruz diye teşvik alıp devletin dolayısıyla bizlerin paralarını lüplemek. Gelin Antalya'ya, gözlerinizle görün. Yüzlerce otel atıl olarak bekliyor, çalışanları sürünüyor. Ama patron araziyi kotardığı için her durumda karlı. Salamon pazarda limonu aldığı fiyattan satarmış. 'Yahu, demişler batacaksın.'

- 'Merak etmeyin be kuzum, batmam ben, bak kasa bana kalıyor.'

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 ay sonra...

yaw 5 senedir aktif olarak turizm işi ile iştigal eden biri olarak demek isterim ki tablo çizdiğiniz kadar kötü değil.

tabi anlattığınız durumda oteller var lakin onların da sayısı 100 değil.

Antalyaya gelin görün demişsiniz sanırım Antalya da ikamet ediyorsunuz ve dolayısı ile de bu konuda daha realist konuşabileceğizdir sizinle monşer....

1.Türk insanı iş bulamıyorken maalesef ki çok iyimser bi önerme olmuş : şöyle ki bu iş bulamayan Türk insanları genelde ruslar ukraynalılar vb. gibi disiplinli çalışmayı kabul etmeyen gürühtur.

3 otelde çalıştım onlarcasında onlarca arkadaşım çalışıyor henüz idari kadro ve servis departmanları dışında rusların çalıştığı başka departman görmedim. Bu da şu demek oluyo o insanlar mevcut Turistlerin dilini konuşabildikleri için iş buluyorlar bakınız güsel memeleketime en kötü ihtimalle 10 yıldır rus turist geliyor lakin ben hala Rusça konuşabilen Türk garson görmedim. (Ha tabi kişisel fikrim çalışanların değil gelenlerin türkçe öğrenmesidir o ayrı....) hal böyle olunca bi otelde çalışmak istiyorsunuz ama gereken özelliklerin asgarilerini bile bulundurmuyorsunuz bünyenizde e sonra bana iş yok... olmaz tabi monşer....

2.tabi arazi kotarıp bi yaralı parmağa bile **** tespitinize ise sonuna kadar katılıyorum,devede kulak bi kaç örneği saymazsak...

 

Arz-ı hörmet ederim...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 4 hafta sonra...
  • 1 ay sonra...

Noktasından virgülüne Özdil'in tespitlrine katılıyorum. Özellikle de şunu eklemek istiyorum. En önemli sorunumuz bence KALİTE. Turizm sonradan görme zenginlerin eline denetimsiz olarak teslim edilemeyecek kadar önemli ve milli bir meseledir. Nasıl ki onca çöken binadan sonra MÜTEAHHİT tiplemesi incelemeye alındı, bu gün de OTEL SAHİBİ ya da YATIRIMCI incelemeye alınmalıdır. Bu insanların yanlış ve bilinçsiz icraatlarıyla sektöre zarar vermelerinin önüne geçmelidir.

 

 

****

DURİZM

 

Turist.

 

Adı üstünde...

 

Orayı burayı

 

"tur"layan insan.

 

*

 

Bize gelenler ise,

 

"durist..."

 

Bi yere gittikleri

 

yok çünkü.

 

*

 

Uçakla gelip, "her şey dahil" otele yerleşiyorlar. .. Sabahın köründen gecenin kör karanlığına kadar çatlarcasına tıkınıyorlar, canlı müzik eşliğinde doluştukları açık büfelerde trafik levhası kadar tabaklara dönerin üstüne tavuk ızgara, balık buğulama, lahmacun, krep, adana kebap, bezelye, karpuz, turşu doldurup, birer lokma tadarak çöpe atıyorlar, kulaklarından fışkıracak kadar içiyorlar, dünyanın en güzel plajlarında kulaç atarken, kayıkla ekmek arası sucuk ve şarap servisi alıyorlar, dünyanın en güzel güneşine karşı popolarını kaşırken, iskelede piyano çalıyor, lokumla ikram edilen Türk kahvesini buzlu birayla yudumluyorlar, benim diyen spor kulübünde olmayan salonlarda bisiklet çevirip, hamamda meyve kokteyli eşliğinde kese attırıyorlar, Rumelihisarı' ndan büyük tribünlere oturup, dondurmalarını yalaya yalaya Brezilya'dan, Rusya'dan getirilen şov gruplarını seyrediyorlar, kumsalda yakılan ateşin yanında viskiyle sosis yiyip, 7 günde 4'er kilo alarak, gidiyorlar.

 

*

 

Şehir esnafı aç bu arada...

 

Çarşı sinek avlıyor.

*

 

Üstelik, yukarıda "kısmen" anlattığım bir haftalık "her şey dahil"lerini, 400 dolara, 500 dolara filan yapıyorlar... Ben iddia ediyorum, mesela bir Alman "kendi evinde bile kalamaz" bu paraya!

 

*

 

"Terör haberleri, kene haberleri turizme zarar veriyor" falan diye de kimse endişe etmesin... Adam bulmuş böyle avanta ülkeyi, eline silah alıp teröristin peşinden bile koşar, bize kıyak olsun diye... Her şey dahil "Kene Otel" aç, bavulu kapıp gelmezlerse, yüzüme tükür.

 

*

 

Yok çünkü böyle bir saçmalık hiçbir yerde... Cennet gibi ülkesini bedavaya satan bizden başka ülke yok.

 

*

 

Onun için, dün Antalya'da açılan Mardan Otel'i çok önemsiyorum.. . Evet, Sharon Stone'le ilgileniyorsunuz, Richard Gere gelmiş, ona bakıyorsunuz, muslukları altınmış filan... Halbuki "devrim" yaptılar. Kimse yazmıyor.

 

*

 

Her şey dahil değil o otelde.

 

Oda veriyor...

 

Kahvaltı veriyor...

 

O kadar.

 

*

 

Ağaç gölgesi değil orası.

 

Bedeli var.

 

Bira içeceksen, ödeyeceksin.

 

Canın kavun çekti diyelim...

 

Ödeyeceksin.

 

Akşam yemeği, no beleş.

 

Öğlen? Ödeyeceksin.. .

 

*

 

Madem para ödeyeceksin, haliyle ne yapacaksın? "Çıkayım şehirde yiyeyim bari" diyeceksin. Gitmişken alışveriş edeceksin. "Turizm patladı" denmesine rağmen, aslında takır takır iflas eden esnafın cebine para girecek. Çarşı canlanacak. Sadece otel ve turizm acenteleri kazanmayacak, memlekete gelen para yöre ahalisiyle bölüşülecek.

 

*

 

Hayatım boyunca hiçbir otelde "avanta" kalmadığım için, gönül rahatlığıyla yazıyorum ve soruyorum... Beleş yediği köfteyi bile ballandıra ballandıra makale diye döşenen Bizans Basını'nın kodamanları niye yazmıyor bu oteli? Çünkü, davet edilmediler. .. Açılış törenine sadece "yerel basın akredite" edildi. Avantacı İstanbullu gazeteciler yerine, yerel basının onore edildiği bir açılış görmedim ben bugüne kadar... Siz gördünüz mü?

 

*

 

Neymiş efendim, "her şey dahil olmazsa, turist gelmez"miş... Tıpış tıpış gelecek... Adam 1.5 milyar dolar yatırmış, Avrupa'nın en lüks otelini yapmış, yanında Türkiye'nin ve dünyanın en tecrübeli profesyonellerini çalıştırıyor, o işi bilmiyor, kafası çalışmıyor, sen biliyorsun.. .

 

Öyle mi?

 

*

 

Özetle.

 

10 yıldır "her şey dahil sistem, turizmin canına okuyor" diye bağırıyoruz, kimse kılını kıpırdatmadı. Türk turizmi için "kurtuluş" anlamına gelen adımı, bizim şabalaklar yerine, Azeri kökenli Rus işadamı attı...

 

Helal olsun.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Peki bu duruma düsen esnafin, sonucun böyle olmasinda hic mi sucu yok dersiniz B)

 

 

Olmaz olur mu? Onlar da hiç ilerisini düşünmeden günü kurtarmak adına yıllarca bindikleri dalı kestiler. Herkesin malumu olan ne gibi icraatlar yapıldığını yazmama gerek yok sanırım. Aslında bir fasit daire söz konusu. Köpek bağlasan durmayacak uydur kaydır dükkanları 15 bin eurodan başlayan 'turistik' kiralarla tutup sonra da 'nasıl yırtarız' diye kara kara düşünüyorlar, dürüstlüğü unutuyorlar. Her yıl gözlerimin önünde onlarca işyeri batıyor. En kazançlı sektör de tabelacılar ve ikinci el malzeme satanlar, tabii bir de dükkan (mülk) sahipleri.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 3 hafta sonra...

AA muhabirinin Antalya Kültür ve Turizm Müdürlüğünden aldığı bilgiye göre, haziran ayının ilk haftasında, Antalya Hava Limanı Dış Hatlar Terminali'nden 280 bin 841 turist giriş yaptı. Yılbaşından bu yana bölgeye hava yoluyla gelen turist sayısı, 2 milyon 236 bin 127 oldu. Geçen yıl Antalya'ya, aynı dönemde 2 milyon 486 bin 209 turist gelmişti.

 

Antalya Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Acar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yılın beş ayında eksi giden istatistiklerin haziran ayı ile toparlandığını söyledi.

 

Antalya'nın turizmde yüksek sezona iyi ve ümitli başladığını belirten Acar, haziran, temmuz ve ağustos aylarındaki turist sayısının geçen yılı aratmayacağını kaydetti. Son dakika rezervasyonlarında Türkiye'nin tercih edildiğini dile getiren Acar, ''Son dakika rezervasyonları çok iyi durumda. Bu bizi memnun ediyor. Bu yıl da 2008 rakamlarını yakalayacağız ve geçeceğiz'' dedi.

 

BİR GÜNDE 52 BİN TURİST GELDİ

 

Acar, 6 Haziranda hava yoluyla Antalya'ya bir günde 52 bin 307 kişinin giriş yaptığına dikkati çekerek, ''Tatil kültürü Avrupa ve Rusya'da yerleşmiş. Küresel krize rağmen tatillerini ertelemiyorlar. Son dakikaya kadar bekleyip Antalya'yı tercih ediyorlar'' diye konuştu.

 

Okulların tatile girmesiyle iç turizmde de patlama yaşanacağını ifade eden Acar, yurt içi ve yurt dışından gelecek tüm misafirler için hazırlıklarını tamamladıklarını belirtti.

 

Turizm bürolarına eleman ve broşür takviyesi yaptıklarını anlatan Acar, su sporları parkur ilanlarının yapıldığını, müze ve ören yerlerinin çevre temizliğinin tamamlandığını, tüm personelin turistlere nazik davranmaları konusunda uyarıldığını vurguladı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.