İyi ki doğdun… İyi ki dahil oldun hayatıma, hayatım sen oldun… Bilirim herkes payına düşeni alır bu oyunda… Benim payım da sen oldun giderayak… İyi ki doğdun… İyi ki sevdim seni… Yaşın kaç şimdi Canımcım… Geçen yılları sormuyorum, yılların sana kattığı yaşın sorduğum… Çok mu yaşlısın şimdi… Bırak zaman derin çizgiler bırakmaya devam etsin alnına… O çizgilerde bir ömrün izleri var… Elimizi kolumuzu bağlayan da, beni sana uzak kılan da, yollarımızı birleştiren de zaman değil mi… Bildiğim tüm anlamları zamana yükleme çabasındayım görüyorsun… Belki de çalacak kapım, gidecek yerim kalmadı ondandır.. Ben kaybettim Canımcım… Son olarak seni de kaybettim daha ne kazandığımı bile tam anlayamadan… Daha yazacakken tükendi kelimeler, beyaz sayfalar karanlığa gömüldü sebepsiz…
HANİ OLUR YA
BİR TUTKUDUR BAZI ŞEYLER İNSANDA
SEN DE BENİM TUTKUMSUN GALİBA
HENÜZ TANIMADIĞIM
HENÜZ TADAMADIĞIM TUTKUM
TANIMADAN, SENİN TUTKULARINI BİLE BİLMEDEN….
İyi ki doğdun… İyi ki sen, sen oldun… Boşuna keşke deme, sende mutlusun sen olmaktan… Acılar denizi olsa da hayat, bir dert gitmeden daha, bir yenisi belirse de kapında apansız, gece hiç bitmeyecek gibi gelse de zaman zaman, sıkı sıkı sarıl yaşamına… Dostlarına daha sıkı… Gece bitecek bi gün, güneş sonsuz bir ışıkla dolacak odana… İşte o gün beni hatırla… Buğulanmış camını sil, gitsin puslar hayatından… Aç pencereni ve kokunu gönder seher yeliyle bana…
İyi ki doğdun Canımcım… İyi ki sevdim seni…