Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

ben kendımı affedıyorum,tanrım ya sen?


siya ewine

Önerilen İletiler

yasak elma ile cezanın ve kötülüğün mekanizmasını kendi elleriyle yaratan Tanrının,özgür iradeye yüklediği sorumluluk altında ezilen insan, kendini kendinden başka hiç kimsenin yargılayamayacağından habersiz, yasak elmayı yediği için hala kendini cezalanırıyor.Halbukı yasak elmayı yaratan o.Demek ki Tanrının merakı seçımımızde.Kendi seçimimiz için kendimizi yargılamayı ve cezalandırmayı bize bırakmış.Zaten öyle şeylerle uğraşamaz,sıkılır Tanrı.Onun merakı sadece seçimimizdedir.

 

Sonsuzlukta kendine akıl almaz eğlenceler yaratmakta üstüne olmayan tanrı,öyle şeyler düşünür ve yaratır kı onun önünde hayranlıkla, korkuyla tıtrerız.O her şeyı onceden bılmeyı secmez, bundan sıkıcı daha ne olabılır kı?Aptal değildır Tanrı.Yrattığına özgür irade verip eline yasak bir elma tutuşturuverır ve tahtına kurulur,gösteri başlamıştır.Tanrı elınde kocaman bır popcorn, merakla seyreder.Ne gösterıdır ama herkes bırbırını yer.İyı içindekı kotulukle, kotuluk içindekı ıyılıkle savaşır ve nedense bu savaş çok eglendırır Tanrıyı.

 

'Neden?' dıye sorarsın cevap vermez cunku cevap verme zorunluluğu yoktur.O normal yemek yemez, yaşamla beslenır, yanı yarattığını yer.B utun bu vurdumduymazlık maskesıyle , yarattıığının gösterısını seyrederken de, kötuluğu kendı ıstegı, kendı özgur ıradesıyle yenmesını, yok etmesını bekler ınsandan.....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sadece 1 elmamı yedik? daha çok hatalar yapıyoruz vede yapmaktayız elma sadece bir temsil aracı.. neden tanrıyı tahtında oturan bir kral gibi düşünüyoruz bu soruyu hem ateistlere hem müslümanlara soruyorum müslümanlarda böyle düşünüyor öyle olmasa onda erimek onda bütünleşmek için fena fillah denen yani (orjin i nirvana) olayına adepte olmazlardı tanrıyla kimse bütünleşemez onda eriyemez hz. musa onu görememiştir o dağa tecelli ettiğinde dağ paramparça olmuştur onu yerlere göklere sığdıramayızki onu yargılamaya gücümüz yetiyor, bu bize verilmiş fakat onu anlayıp tanımak ahiret e kalmış onu bir kral gibi düşünmeseydin bu sorularda aklına gelmezdi biz ona hesap soramıyoruz o bize sorabilir imtahan ın zorluğundan bunalıp böyle düşünmekle bir şey elde edemeyiz

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ALLAHIIIMM ALLAHIIMM BU ARKADAŞLARIMIZA BİR YOL GÖSTER SENİ SEVSİNLER ALLAHIM SENİ SAYSINLAR SEN ONLARA MUHTAÇDA DEĞİLSİN SANA MUHTAÇ OLANLARSA BİZİZ ALLAHIM BÜYÜKLÜĞÜNDEN BAŞIM DÖNÜYOR ALLAHIM MERHAMETİNDE ŞAŞKIN KALIYORUM ALLAHIM VERDİĞİN FEYZ DEN SARHOŞ OLUYORUM ALLAHHIIMM BENİ ACILARLA SINAYAN SEN OLDUN HAİNLİK İNSANLARDAYDI BENİ YARATTIĞINDADA SEN BENİMLEYDİN ÖLDÜĞÜMDE VE ERTESİNDEDE ELİMDEN TUTACAK OLAN SENSİN ALLAAAHUUEKBERRRR!!!!!!!!!!

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sadece 1 elmamı yedik? daha çok hatalar yapıyoruz vede yapmaktayız elma sadece bir temsil aracı.. neden tanrıyı tahtında oturan bir kral gibi düşünüyoruz bu soruyu hem ateistlere hem müslümanlara soruyorum müslümanlarda böyle düşünüyor öyle olmasa onda erimek onda bütünleşmek için fena fillah denen yani (orjin i nirvana) olayına adepte olmazlardı tanrıyla kimse bütünleşemez onda eriyemez hz. musa onu görememiştir o dağa tecelli ettiğinde dağ paramparça olmuştur onu yerlere göklere sığdıramayızki onu yargılamaya gücümüz yetiyor, bu bize verilmiş fakat onu anlayıp tanımak ahiret e kalmış onu bir kral gibi düşünmeseydin bu sorularda aklına gelmezdi biz ona hesap soramıyoruz o bize sorabilir imtahan ın zorluğundan bunalıp böyle düşünmekle bir şey elde edemeyiz

evet.İlahi varlık.Yaratılış gereği tüm iplerin sahibi, ruhumuzu engin bir öğrenme isteğiyle doldurup bulanık hisler labirentinde kendimizi ve onu bulma çabalarımııza göre bizleri sınayacak olan ve sonunda ona yöneleceğimizin tek kaçınılmaz yol olduğunu bilip, hakikat arayışlarımıza hülyalı bir sessizlık ıçınde şahit olan yüce ruh!

insanlığın onu yargılamak ve doğasının emsalsizliğini anlamak gibi bir seçeneği yok.aslında o varlığına körü körüne inananlardansa cesaretle sorgulayan ve aklını kullanarak inananları tercih eder.

Ondan en uzak olduğumuzu sandığımız bir anda bulanık,ıslak nefesini alnımızda duyarız.Ömrümüzü idare eden kudretler, arzularımıza ne kadar uygun olurlarsa olsunlar, bizi ondan kurtaramazlar.

Elbette ki bu hüsranlı ve uzun karanlık yolda yürürken yaşam nedenimizi bilirsek neredeyse bütün niçin ve nasıllarla baş edebiliriz.

okuyan arkadaşlara soruyorum nedenleri ve nasılları sorabilecek kadar cesaretli misiniz.Yoksa siz zaten her şeyi onun halledip bize sadece inanmak seçeneğini bıraktığını mı düşünüyorsunuz?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şu yaşamın anlamı sorununa deyineyim ben...

 

Başka bir forumda da konuşulmuştu ve orada da benzer yaklaşımı sunmuştum, ondan daha rahatça kalıp ifadelerimi kullanayım ben...

 

Yaşamı sorgulamak, yaşamın üzerine çıkabilmekle mümkün değil midir hani, hani kendimizi dahi sorgularken en iyi silahlarımız hep empati ya da hayat disiplini olmamış mıdır???İşte burada da sanırım yaşam sorgusu için ancak ölmek gerekir, yani yaşama amacımız nedirin cevabını biz hayatta bulmayız...

 

Peki, der birileri, Allah'ı tanımak değil midir sizlerde amaç, evet, derim; evet ama nasıl evet???

 

Yaşamdaki amacımız değil midir bu, sonuçta ölümden ve hesaptan sonra her şey daha net olmayacak mıdır zaten???Evet...

 

Yani bana göre yaşama amacı değildir sorgulanabilir olan yaşamdaki amaçlardır...

 

Saygılar...

 

Sevgiler...

 

:zorro:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Şu yaşamın anlamı sorununa deyineyim ben...

 

Başka bir forumda da konuşulmuştu ve orada da benzer yaklaşımı sunmuştum, ondan daha rahatça kalıp ifadelerimi kullanayım ben...

 

Yaşamı sorgulamak, yaşamın üzerine çıkabilmekle mümkün değil midir hani, hani kendimizi dahi sorgularken en iyi silahlarımız hep empati ya da hayat disiplini olmamış mıdır???İşte burada da sanırım yaşam sorgusu için ancak ölmek gerekir, yani yaşama amacımız nedirin cevabını biz hayatta bulmayız...

 

Peki, der birileri, Allah'ı tanımak değil midir sizlerde amaç, evet, derim; evet ama nasıl evet???

 

Yaşamdaki amacımız değil midir bu, sonuçta ölümden ve hesaptan sonra her şey daha net olmayacak mıdır zaten???Evet...

 

Yani bana göre yaşama amacı değildir sorgulanabilir olan yaşamdaki amaçlardır...

 

Saygılar...

 

Sevgiler...

 

:zorro

bır an once yuksek dunya yaşamına ulaşmalıyız.__cok daha alçak ve gerçek olanın yerıne!__mı demek ıstıyor sunuz?yoksa sokratesın dedıgı gıbı 'yaşamak uzun süre hasta olmak anlamı taşır' soylemı mı fıkırlerınızı ozetler?

bılmıyorum ama bana bu duşunce tembellıgımızın arkasına saklanıyoruz hıssını uyandırır hep.sankı bu dunya sadece ruhumuzu kotu duşuncelerden sakınmak,ya da şoyle soyleyeyım sadece 'ruhumuzun huzuru' ıçın yaşamak zorunda kaldığımız bır goruntu dunyasıdır.gerçek yaşam ise uzun bır gerılım ve belırsızlık işkencesı sonrası kesınlık kazanacak ote taraftır.

içimizdeki korkuyu bu şekılde uysallaştırıyoruz ve tembellığımızın arkasına bu gerekçelerle sıgınıyoruz.şunu da bılmek gerekır kı ruhun dınlenmemesı,huzur aramaması durumunda kişi yaşamı ve onun getırdığı gizemleri keşfeder.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bır an once yuksek dunya yaşamına ulaşmalıyız.__cok daha alçak ve gerçek olanın yerıne!__mı demek ıstıyor sunuz?yoksa sokratesın dedıgı gıbı 'yaşamak uzun süre hasta olmak anlamı taşır' soylemı mı fıkırlerınızı ozetler?

bılmıyorum ama bana bu duşunce tembellıgımızın arkasına saklanıyoruz hıssını uyandırır hep.sankı bu dunya sadece ruhumuzu kotu duşuncelerden sakınmak,ya da şoyle soyleyeyım sadece 'ruhumuzun huzuru' ıçın yaşamak zorunda kaldığımız bır goruntu dunyasıdır.gerçek yaşam ise uzun bır gerılım ve belırsızlık işkencesı sonrası kesınlık kazanacak ote taraftır.

içimizdeki korkuyu bu şekılde uysallaştırıyoruz ve tembellığımızın arkasına bu gerekçelerle sıgınıyoruz.şunu da bılmek gerekır kı ruhun dınlenmemesı,huzur aramaması durumunda kişi yaşamı ve onun getırdığı gizemleri keşfeder.

 

Biz bir hayatız, dön bak say binbir hayat, o binbir hayattan binbir döngü, incele döngüdeki sapmalar dahi döngü...

 

Ve dön bak, ne gördün???Nokta kadar bile etmiyor ama bir o kadar da nokta gibi değerli...

 

Yanlış anlamadıysam "öte taraf" kavramı içimizi uysallaştırıyor demeye getirmişsiniz; aksine, onun bilinci bizi uyuşukluktan alı koyan ve doğru için savaştırandır...

 

Yaşam hala yaşamken ve şu halde üzerine çıkıp incelenemeyecekken onun amacı değil de ondaki amaçlar sorgulansa daha yapıcı olabilir yaşam uğraşısında...

 

Saygılar...

 

:zorro:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Din olgusu, aslında insanlığı yozlaştırdı ve zayıflattı. ama onu gelıştırdıgını ıddıa ettı.Bilinmeyene karşı tehlıke,endişe,rahatsızlık,suçluluk duygusu aşılayarak hayatı içinden çıkılmaz bır sınav maratonuna mahkum ettı.

İnsanlık için de bilinmeyeni bilinir kılmak işi kolaylaştırdı, dinginlik,sevinç ve dahası bir guç duygusu yarattı.Bilinmeyeni açıkladıkları bu yaklaşımda bilinen o kadar ıyıydı kı gerçegın yerını aldı.

sonuç:arzu edılen bu neden gıttıkçe daha baskın bır hal alıp bır sıstem içerısınde yogunlaştı ve tum degerlere hakım oldu.Diğer neden ve açıklamaları ise silip yok etti.bunu daha kolay yapabılmek içinse gunah ve ceza sıstemını yarattı.

İnsanlık bu cambazlık oyununun ıcerısınde ınsan olabılmenın ozellıklerı unutup, vasıflarını bır kenara ıttı ve kutsanmış bu degerlere köru körune baglandı.

yaşamdakı amaclar yerıne hayat, yaşam amacı uzerıne kuruldu.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Din olgusu, aslında insanlığı yozlaştırdı ve zayıflattı. ama onu gelıştırdıgını ıddıa ettı.Bilinmeyene karşı tehlıke,endişe,rahatsızlık,suçluluk duygusu aşılayarak hayatı içinden çıkılmaz bır sınav maratonuna mahkum ettı.

İnsanlık için de bilinmeyeni bilinir kılmak işi kolaylaştırdı, dinginlik,sevinç ve dahası bir guç duygusu yarattı.Bilinmeyeni açıkladıkları bu yaklaşımda bilinen o kadar ıyıydı kı gerçegın yerını aldı.

sonuç:arzu edılen bu neden gıttıkçe daha baskın bır hal alıp bır sıstem içerısınde yogunlaştı ve tum degerlere hakım oldu.Diğer neden ve açıklamaları ise silip yok etti.bunu daha kolay yapabılmek içinse gunah ve ceza sıstemını yarattı.

İnsanlık bu cambazlık oyununun ıcerısınde ınsan olabılmenın ozellıklerı unutup, vasıflarını bır kenara ıttı ve kutsanmış bu degerlere köru körune baglandı.

yaşamdakı amaclar yerıne hayat, yaşam amacı uzerıne kuruldu.

 

Hayır...

 

Böyle bir şey olmadı...

 

Çünkü din zaten insanı insan yapan gerçeklikten pay sundu; Peygamberler müjdeleyici ve uyarıcıydı, kitaplar da öyle ; ya insan, insan kendini kendine pay verilmiş olan gerçeklik yoluna adamalıydı, din kavramı insanın dünya ihtiraslarıyla yozlaştı...

 

:zorro:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hayır...

 

Böyle bir şey olmadı...

 

Çünkü din zaten insanı insan yapan gerçeklikten pay sundu; Peygamberler müjdeleyici ve uyarıcıydı, kitaplar da öyle ; ya insan, insan kendini kendine pay verilmiş olan gerçeklik yoluna adamalıydı, din kavramı insanın dünya ihtiraslarıyla yozlaştı...

 

:zorro:

 

 

 

herşey bu kadar basıt galıba sızın için.yaşamımıza dın gırdı ve bız huzur ve refaha kavuştuk.soylesenıze dının bızlere yukledıgı bı yıgın şey olmasaydı ınsanlık ıçın ne eksık olurdu.herkes tanrı yı ıçınde yaşar bunu kabul edıyorum ama bunu herkesın aynı şekılde yaması zorunlu olan gorevler halıne getırmek bıraz bencıllık olmuyor mu?belkı de herkesın kendısıne gore bı tanrısı vardır ve ona benlıgını farklı şekılde sunmak ıster.illahı namaz mı kuran mı?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

herşey bu kadar basıt galıba sızın için.yaşamımıza dın gırdı ve bız huzur ve refaha kavuştuk.soylesenıze dının bızlere yukledıgı bı yıgın şey olmasaydı ınsanlık ıçın ne eksık olurdu.herkes tanrı yı ıçınde yaşar bunu kabul edıyorum ama bunu herkesın aynı şekılde yaması zorunlu olan gorevler halıne getırmek bıraz bencıllık olmuyor mu?belkı de herkesın kendısıne gore bı tanrısı vardır ve ona benlıgını farklı şekılde sunmak ıster.illahı namaz mı kuran mı?

 

Din herkesi huzura ve refaha kavuşturmaz; hak edeni hak ettiğine kavuşturur...

 

Ben hayat disiplinini anlamlı bir hayat için gerekli buluyorum, bu ayrıca kulluk bilincinin yerleşmesi ve böylece insanın ne olup ne olması gerektiğini anlayabilmesine yarar...

 

Saygılar...

 

:zorro:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Din herkesi huzura ve refaha kavuşturmaz; hak edeni hak ettiğine kavuşturur...

 

Ben hayat disiplinini anlamlı bir hayat için gerekli buluyorum, bu ayrıca kulluk bilincinin yerleşmesi ve böylece insanın ne olup ne olması gerektiğini anlayabilmesine yarar...

 

Saygılar...

 

:zorro:

 

 

Sizi anlayabiliyorum.aslında kurtuluş gayemiz açısından pek de uzak düşünmüyoruz birbirimizden.Siz hayatı anlamlı kılabılmek, hayatın dışında olmamak için dine sığınıyorsunuz ben ise içimden söküp çıkaramadığım bu olguyu kabullenmemekte ısrar ediyorum.Kendi varoluşum için ondan kaçıyorum.bu bir şekilde hayata tutunma çabası...

Söylesenize bi insanın, parçası olduğu bir varlıktan böylesine kaçmak istemesi,ruhunun derinliklerinin sahibi olan o bütünden bu kadar ayrı olması neyle açıklanabilir.

Belkı de kendisi olabılmek için onu unutmaya muhtaç bu ruh. Ya da ancak onun sayesınde kendisi olabılıyor insan.....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

yasak elma ile cezanın ve kötülüğün mekanizmasını kendi elleriyle yaratan Tanrının,özgür iradeye yüklediği sorumluluk altında ezilen insan, kendini kendinden başka hiç kimsenin yargılayamayacağından habersiz, yasak elmayı yediği için hala kendini cezalanırıyor.Halbukı yasak elmayı yaratan o.Demek ki Tanrının merakı seçımımızde.Kendi seçimimiz için kendimizi yargılamayı ve cezalandırmayı bize bırakmış.Zaten öyle şeylerle uğraşamaz,sıkılır Tanrı.Onun merakı sadece seçimimizdedir.

Sonsuzlukta kendine akıl almaz eğlenceler yaratmakta üstüne olmayan tanrı,öyle şeyler düşünür ve yaratır kı onun önünde hayranlıkla, korkuyla tıtrerız.O her şeyı onceden bılmeyı secmez, bundan sıkıcı daha ne olabılır kı?Aptal değildır Tanrı.Yrattığına özgür irade verip eline yasak bir elma tutuşturuverır ve tahtına kurulur,gösteri başlamıştır.Tanrı elınde kocaman bır popcorn, merakla seyreder.Ne gösterıdır ama herkes bırbırını yer.İyı içindekı kotulukle, kotuluk içindekı ıyılıkle savaşır ve nedense bu savaş çok eglendırır Tanrıyı.

'Neden?' dıye sorarsın cevap vermez cunku cevap verme zorunluluğu yoktur.O normal yemek yemez, yaşamla beslenır, yanı yarattığını yer.B utun bu vurdumduymazlık maskesıyle , yarattıığının gösterısını seyrederken de, kötuluğu kendı ıstegı, kendı özgur ıradesıyle yenmesını, yok etmesını bekler ınsandan.....

 

Görüşünüze saygı duyuyorum...

 

Sonuçta bu fikre kendi iradenizle varmışsınız değilmi? Buda gösteriyorki aslında tamda sizin söylediğiniz gibi değil... Bakınız özgür irade ve özgür ifade siz bunları düşünüyor ve söylüyorsunuz...

 

Yasak elma bir mecaz... İradenin Gücü sınanıyor bana göre... Düşünelim 10 kişi bir ağacın altına toplansın ve o ağacın meyvasından yememek için irade ortaya koymaları istensin... En azından bir tanesi irade gösterecektir... Yani ihtimaller bunu gösteriyor... 9'u elmayı yesede (ki birde tövbe kapısı var) irade göstermek aslında mümkün...

 

Bence Ramazan orucu buna bir kanıt... Normal şartlarda bir insan 15/17 saat aç kalsa büyük zorluk çeker ama irade ortaya koyuyorsa ve bunun kendisi için bir anlamı varsa orucunu tamamlayabiliyor...

 

İslam dininde hristiyanlarda olduğu gibi bir aracı yok, yani biz rahibe gidip ben iradesizlik ettim Tanrı beni bağışlarmı diye sormuyoruz... İnandığımız Allah'a gösterdiğimiz iradesizlik sonucu özrümüzü iletiyor ve affedilmeyi umuyoruz... Ve Kuran affedilmenin (günahın ölçüsü hangi boyutta olursa olsun) mümkün olduğunu yeterki gerçek anlamda pişmanlık duyup, gerçek anlamda özür dile getirirsek bağışlanacağımızı söylüyor... Bu insanlar arasındaki sürtüşmelerde ve kırılmalarda da mümkün samimi özür ve pişmanlık birbirimizi affetmemizde etken oluyor... Ve biz irademize hakim olmakta zorlandığımızda sevdiklerimizi kırabiliyor, hatta büyük yaralar açabiliyoruz... Yani kötülük ediyor ve pişman oluyoruz... Bize kötülük etmemizi söyleyen kim, sevdiklerimizi kırmayı istermiyiz? Ama bunu çok kez yapıyoruz ve eğer egomuzu yendiysek af diliyoruz... Buda bizi insan yapıyor...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 yıl sonra...
yasak elma ile cezanın ve kötülüğün mekanizmasını kendi elleriyle yaratan Tanrının,özgür iradeye yüklediği sorumluluk altında ezilen insan, kendini kendinden başka hiç kimsenin yargılayamayacağından habersiz, yasak elmayı yediği için hala kendini cezalanırıyor.Halbukı yasak elmayı yaratan o.Demek ki Tanrının merakı seçımımızde.Kendi seçimimiz için kendimizi yargılamayı ve cezalandırmayı bize bırakmış.Zaten öyle şeylerle uğraşamaz,sıkılır Tanrı.Onun merakı sadece seçimimizdedir.

Sonsuzlukta kendine akıl almaz eğlenceler yaratmakta üstüne olmayan tanrı,öyle şeyler düşünür ve yaratır kı onun önünde hayranlıkla, korkuyla tıtrerız.O her şeyı onceden bılmeyı secmez, bundan sıkıcı daha ne olabılır kı?Aptal değildır Tanrı.Yrattığına özgür irade verip eline yasak bir elma tutuşturuverır ve tahtına kurulur,gösteri başlamıştır.Tanrı elınde kocaman bır popcorn, merakla seyreder.Ne gösterıdır ama herkes bırbırını yer.İyı içindekı kotulukle, kotuluk içindekı ıyılıkle savaşır ve nedense bu savaş çok eglendırır Tanrıyı.

'Neden?' dıye sorarsın cevap vermez cunku cevap verme zorunluluğu yoktur.O normal yemek yemez, yaşamla beslenır, yanı yarattığını yer.B utun bu vurdumduymazlık maskesıyle , yarattıığının gösterısını seyrederken de, kötuluğu kendı ıstegı, kendı özgur ıradesıyle yenmesını, yok etmesını bekler ınsandan.....

 

bak işte bomba soru bu olmalı,işte böyle biri söyleyince, nekadar basit bir soru ama kaç kişinin aklına geldi,bu arkadaş söyleyene kadar.işte bunun cevabı çok ağır,zordur herhalde..

 

elmayı yemeden öncede testemiydi insan,allahın yarattığı meleğe,allah emrediyor insana secde edin diyor,melek diyorki sen sana bizim gibi değer evrmiyecek bir mahlukata bizden üsütün olamayn bir mahlukata secde etmemizimi istiyorsun,ben secde etmem _???_ dur bidakka meleklerdemi testteydi bana öyle geliyorki yaratanın aleminin her an ı ,yönü testlerle geçiyor galiba bu olmaz böyle bir okuldan herkez sıkılır.off yeter artık der tabiri caizse hal diliyle **** öğrenci olmak lazım.

ozaman bizim bilgimiz dahilinde kuran daki bilgiler ışığında ,öncesini bilmemekle beraber,allah melekleri yarattı peki ne için _? hizmet estsinler diye,sonra aynı zamanda onları test etti nasıl_? onlardan farklı mahlukat yarattı ve dediki sizden üstündür secde edin.sonra biri hariç hepsi secde etti.secde etmeyen melek dediki sen, sana benim gibi bağlı olmayan benden üstün olmayan bir mahlukatmı yarattın ben ona secde etmem(allahla yaratıcısıyla pazarlığa giriyor-diyebilirizki işte şimdi insanların yaptığının aynısını yapıyor)diye fakat melek bu allahın resmiyetinde özünde yani ondan şüphesi yokki yarattığından şüphesi var.bak şimdi geldiğimiz noktaya mantıklı demii_?.sonra allahta onun pazarlığına ortak oluyor ve diyorki ben insanların senin dediğin gibi olmadıklarını ,sendende üstün olduklarını sana göstericem sende onların özgür iradeleri dışında herşekilde yollarına akıllarına girebilirsin ziin veriyorum yani seninle ,insan zihnini savaştırıcıam dolayısıyla seninle ben savaşıcam diyor.sonra insanı cennette test ediyor şu elmayı yeme ne yaparsan yap diyor,ama her hissi duyguyuda kendisi vermiş.bırak onu test zaten orada birmiş aslında sınıfta kalmışlarda hadi birşans daha veriyim demiş ama bu verdiğim şansda kendi kendinize düşman olacaksınız demiş insan, insana.indirmiş dünyaya,peşinede şeytana hadi bakalım sende git elinden geleni ardına koyma (sonunda ya sen yanacaksın ya onlar). asırlar geçmiş insan düm yamyamlıkları yaşamış, tüm kötülükleri yapmış,hep aramış neyi herşeyi yaşamının anlamıyla beraber.

giysiyi bulmuş yapraktan,taşı sivriltmiş avcı olmuş,karnını doyurmuş,oyuklara girmiş kendini korumuş sonra oymuş oyuk yapmış ev sahibi olmuş.(zaten bunu bir ayı inine bakıp,veya yeraltınada kazarak yaşıyan bir hayvana bakıp öğrenmek kolay)hem korktukça hem hayatı rahatladıkça boşluğu artmış güçler aramış tanrılar yaratmış.ozmanlarda vahiy varmıydı galipten sesler geliyormuydu,şunu yap şöyle yap diye bilinmez(hurafe).işte uzatmadan çeşitli şeylere inanmış,kendi yarattıklarına inanmış(put),tabi düşünce birken çoğalıyor sürekli hem kişi sayısı olarak hemde zihindeki bilgiler olarak. sayılar çoğaldıkça bölünmeler çoğalıyor yeni yerler yeni arayışlar(madem tek insandan devamsa insan oğlu böyle olmalı).

e tabi ozman mektup yok telefon yok ulaşım araçları yok araba uçak,veya ne aklınıza gelirse hayvan vardır ama nereye kadar.bu olanaksızlıklarda yabancılaşma oluyor haliyle kavimler oluşuyor yülerce yıl birbirini görmeyen insanlar oluşuyor.

renkler değişiyor,biçimler değişiyor,boylar ,kilolar değişiyor iklime uyum sağlıyor.sonra tanrılar çoğalıyor tabi kavimden kavime ,topluluktan topluluğa,çoğaldıkçada değişiyorda,bu arada yanlız inanç değil,yaşam biçimi,yemek içmek,ahlak anlayışı,yaşamsal ihtiyaç karşılamaları herşey adet,kültür yaşam tarzı oluyor.zamanla tek tanrılı inançlara kadar geliniyor. sonra dinler çıkıyor meydana (belki önceside vardır).din ne diyor peki inancıyorsun ama sadece inanmak yetmez birde yapman uygulaman gerekenler var diyor.insan bunu zaten yapıyordur mutlaka yani gelişimini değişimini insan zaten durduramaz biriken bilgiler ,daha büyük bilgi oluşturuyor.örnek ilk insanın avlanmasıyla şimdiki birmidir,veya ilk insanın avını yeme tarzıyla şimdiki birmidir,av aynı av olabilir ama yeme tarzı_? öyle değilmi insan zaten kendi kendini değiştiren kültürünü ahlakını oturtabilecek bir yaratık,örnek insan sahip olduğu eşini birde ondan yavrusu olunca bir başka kişiye bırakırmı ,yani ozmanın gelişme koşullarında da bu iyi yöne doğru mutlaka gidiyordur,(ozman koşullarında enset ilişkiler kavmi olduğuda söyleniyor ki bunun din kitapları dışında başka bir tarihsel doğrulu varmıdır onu bilemiyorum)ama değişim kötüden iyi ye olacağından bunlar yaşanmış olabilir,hatta bırakalım onu günümüzde bunun adı özgürlük değilmidir yani kendisi bilir anlamında.bu konuya madem öyle neden kendini geliştimedi ve hala böyle şeyler var denilemez.ahlakta tüm diğer değerler gibi insan kendini geliştirdikçe artıyordur,değişiyordur.ayrıca ahlak anlayışı kime göre neye göre _?işin aslı herzaman bunun cevabı= çoğunluğa göredir.bu şekilde genel bir analizle geldik günümüze ve akıllardaki soru işaretleri, ve arayışların aynı devamlılıkta sürmesi,toplumlarda gördüğümüz şimdi hurafe, batıl denilen yaşam tarzlarının aslında toplumu büyük çoğunluğuyla ifade etmesi.arap topluluğunun kabe kapısını belkide rant kapısı olarak kullandığımı bir gerçek diye düşündürüyor insana.insanı putlaştırmak, insanın yaptıklarını putlaştırmak.aslında yaratan inancıyla saygı arasında incecik bir çizgi olduğunu gösteriyor bize.sorgularken dini kitaplar hangi tarihlerde meydana çıkmış,ve o tarihlerdeki bilgi birikimi yaşanan gerçeklik nedir bunları bilmek gerek.açıkçası ben bilmiyorum tam olarak.1400 yıl deniliyor ben nasıl hatırlıyoruminasıl canlandırıyorum gözümde_? dini filmlerden tabiki.önce bir çöl canlanıyor aklımda sarı kum heryer bağzı noktalarda tek tük ağaç ve hemen hemen heryer kupkuru sadece yaşanılan noktalarda su var,herkez bezlerin içinde kafalar dahil ,erkekte böyle kadında,(örnek şimdi aklıma geldi kılıç var ama demirin gökten geldiğini nerden bilinecek o tarihte diyoruz.ma kılıç varsa demir var demektir,bilinen bir madde e zaten herşey gökten değilmi 1400 yıl öncesinden bahsediyoruz tabiki herşey gökten.)o tarihte insanlığın yanlız müslümanların değil tüm insanların,yani dünyanın bilgisi neydi ,işte bunları açıkça bilebilsek mutlaka netleşecektir soru işaretleri.örnek suda yüzen üstünde taşıyan gemi ta o tarihlerde ifade ediliyor deniyor.peki 1400 yıl önce su yokmuydu suyun üzerine konabilecek kağıt,veya benzeri hiçbirşey yokmuydu,örnek bir ağaç parçası.düşünürken bu mantık çerçevesinden bakılmalı ve somut bilinenler ortaya koyulmalı o döneme,tarihe ait.örnek şarap içiliyormuş o dönemde sadec üzüm suyumu bu şarap yoksa alkol halimi,alkol haliyse demekki çokta geri bir dönem değilmiş üzümden alkol yapmasını bilicek kadar araştırma yapılıyormuş.

benim gibi kafasında sanki o dönem hiçbirşey yokmuş kuru bir kum,üstünde kurulmuş çadırlarda yaşayan insanlar, bulunan canlılardan yiyip içen,birde zamanının en çoğunu inanç işleriyle geçiren insanlar gelir akla.ozmanda şuan kitapta okunan veya kitapta olduğu söylenen herşey mucize olur.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...

pcked.. :)

 

İnsanlığın inançlar yönündeki sürecini güzel özetlemişsin.. :)

 

İlk bir kişi,inancını söylüyor..bir diğer ikinci kişi bunu DİN,liyor..derken üç dört..derken onbin yüz bin milyon milyar..vs..vs..ve DİNleye DİNleye DİNler doğuyor..ehhhh kalabalık oluncada hadi Devlet kuralım diyor.. :D ahhhhh bu İnsan..yokmu..pek Garip bir VARLIK..adeta Hilkat garibesi..yani var edilişte halk edene yakın(garib:grub..yani yakın olan..çok yakın olan..) başka hiç bir varlık ''O''na bu kadar yakın ve ''O''nun için bu kadar önemli değil.. :D Sever İNSAN,ını ALLAH.. :D

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...
sadece 1 elmamı yedik? daha çok hatalar yapıyoruz vede yapmaktayız elma sadece bir temsil aracı.. neden tanrıyı tahtında oturan bir kral gibi düşünüyoruz bu soruyu hem ateistlere hem müslümanlara soruyorum müslümanlarda böyle düşünüyor öyle olmasa onda erimek onda bütünleşmek için fena fillah denen yani (orjin i nirvana) olayına adepte olmazlardı tanrıyla kimse bütünleşemez onda eriyemez hz. musa onu görememiştir o dağa tecelli ettiğinde dağ paramparça olmuştur onu yerlere göklere sığdıramayızki onu yargılamaya gücümüz yetiyor, bu bize verilmiş fakat onu anlayıp tanımak ahiret e kalmış onu bir kral gibi düşünmeseydin bu sorularda aklına gelmezdi biz ona hesap soramıyoruz o bize sorabilir imtahan ın zorluğundan bunalıp böyle düşünmekle bir şey elde edemeyiz

bütün bunların,manasını zahiri olarak tanımlanmadan dolayı kafa karışıklığı yaratmakta.Anlatılmak istenin batıni manaları vardır;eğer kişiler ehil değilse yanlış sonuçlar çıkarır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.