Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

İki küçük oğlan çocuğu kıyasıya kavga ediyordu. Çamura bulanmış bedenlerinden çıkan terle karışık yaralarından fışkıran kanları birbirlerine karışırken neredeyse kankardeş olduklarına aldırmadan birbirlerini hâlâ tekmelemeye devam ediyorlardı. Çocuk bilinçsizliği ve aymazlığı ile tepişen kavga eden bu çocuklar aynı mahallede okuyan, aynı okul sıralarını paylaşan çocuklardı. Aynı bakkaldan alışveriş yapıyor, geleceğe dair benzer umutları besliyorlardı. Anneleri onları birbirlerinden ayırırken hem kulaklarını çekiyor hem de birbirleri ile iyi geçinmelerini, kavga etmemelerini öğütlüyordu. Aslında onlar arkadaştılar, onlar kardeştiler. Aynı mahallenin çocukları aynı bakkaldan aldıkları oyuncak silahları ile savaşıyorlar, aynı dereden topladıkları taşları birbirlerine acımasızca atıyorlardı. Çünkü onlar çocuktu. Şiddetin ne olduğunu bilmeden şiddetin ortasında zevkle debeleniyorlardı. Anneleri yetişmese belki birbirleri ile hep kavga edeceklerdi. Ama anneleri onları hep son anda ayırırdı.

Savaş tüccarları

Bu aynı mahallenin, aynı şehrin, aynı bölgenin, aynı ülkenin gençleri halâ çocukluklarındaki gibi kavga ediyor. Çünkü genç olmak biraz da çocuk olmaktır, başlarında kavak yellerinin estiği adrenalin denizleri var. Şiddet, heyecan, belki biraz acımasızlık hiç korkmadan hem kendilerinin hem başkasının hayatını hiçe sayma. Bu gençler oyuncak silah yerine artık gerçek silahlar kullanıyorlar, taş yerine molotof kokteylleri, uzaktan kumandalı bombalar kullanıyorlar. Silahlarını ve taşlarını yine aynı yerden alıyorlar yıllar önceki gibi. Ancak bu sefer mahalle bakkalı yerine uluslararası büyük silah marketleri pazarlıyor kurşunlarını, birbirlerine atsınlar diye. Dünya savaş tüccarları tüketicileri artsın diye her çocuğa oyuncak silah verir gibi sokaklarda, dağlarda, ovalarda Kalaşnikoflar pazarlıyorlar. Gençliklerinin adrenalin denizlerinde boğulsunlar diye mayınlı yollar döşüyorlar her bir yere. Bu savaş tacirlerine ölüm senaryoları yazanlar var. Bu ölüm senaryolarını yazanlar ve sahneye koyanlar aynı mahallenin, aynı bölgenin genç delikanlılarını figüran olarak kullanıyor ve bazılarına roller yazıyorlar. Kimi etnik ayrılıkçı, kimi Kürt, kimi militan, kimi güvenlikçi, kimi tetikçi, kimi fil, kimi kale, kimi piyon. Ama şah hep, büyük şah, hep mat ediyor hepsini. Oyun hep böyle bitiyor. Hep silah tröstü kazanıyor. Binlerce kurşun, sayısız silah, bir sürü Kalaşnikof, caddeler dolusu mayın. Adrenalin denizlerinde ellerindeki silahlar ile birbirlerine saldırıyorlar, mayın döşeli yollar hem hayatlarını hem hayallerini patlatıyor. Çünkü onlar enerjilerini kötü niyetli senaristlerin yazdığı ölüm oyunlarında tüketen, silah tüccarlarının tuzağına düşmüş adrenalin yüklü figüranlar. Onların hepsi genç. Dediğim gibi genç olmak biraz da çocuk olmaktır. Ama ne yazık ki artık anneleri kavgalarına yetişemiyor, onları birbirlerinden ayıramıyorlar. Güzel çocuklarının yıllardır emek emek büyüttükleri evlatlarının ölümlerine koşturuyorlar artık haykırarak. Dünyanın başka köşelerinde hazırlanan bu kötü niyetli senaristlerin ölüm oyunlarında kısa süreli ve sık sık değişen figüranlar olarak hayatlarının baharında bütün dünyanın çocukları ölüyor hep başka yerlerde. Annelerin vatanları çocuklarıdır. Her gün yüzlerce annenin vatanı ölüyor içinde. Bu oyunları kuranlar sokaklarda gezen ve birbiri ile kavga eden iki çocuğun teninden fışkıran gençlik enerjisini kullanıyorlar, bombalar patlıyor, terör yine bir sürü genci aynı mahallenin, aynı bölgenin, aynı ülkenin gençlerini yok ediyor.

Evlat bir vatan parçası gibidir her anne için. Ayrılığı ölümdür, terör hem evlatları hem anneleri öldürüyor. Bütün anneler hem kendi çocukları hem başka kadınların çocukları ve hatta dünyadaki bütün annelerin genç çocukları için biraraya gelmeli ve terörle mücadele etmeli. Belki bir annenin çocuğuna sahiplenme refleksi ile karşı koymamız mümkün olabilir bu terör belasına.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.