Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Aşağıda yazdığım konu bu bölümde birkaç kere işlenip tartışılmış.

Örneğin ‘Madde Nereye Kadar Parçalanır?’ ve ‘Yeniden Big Benggg’ yazıları.

Hem de bu ay.Daha önceki aylarda da gördüm.

Ben bu konunun az değinilmiş bölümünü ele almak istiyorum.

Boşluk ve uzay konusu.

Ayrıca konunun ister istemez felsefeye kayacağını sanıyorum.

Ama biraz da böyle olması gerekmiyor mu?Neticede bir teoriden bahsediyoruz.

Big Bang teorisini ileri süren bilimadamlarının bu olayı tasavvur edişlerini merak ederim.

Birçok matematiksel formüller ve bilimsel açıklamalar yaptılar.

Ama böyle bir teoriyi herşeyden önce beyinlerinde canlandırmaları gerekiyordu.

İleri sürülen tezleri çeşitli kaynaklardan okuyoruz.

Sıradan insanlar olarak bizler bu olayı algılamakta zorluk çekiyoruz.

İlk başlangıcı oluşturan maddenin boyutu hayallerimizi aşan şekilde ufaktı.

Bu ufaklık ne kadardır?

Bir protonu ele alalım.

Bildiğimiz toplu iğnenin sivri ucu kadar yerdeki proton sayısı 500 milyar tanedir.

Şimdi bunlardan bir tanesini elimize aldığımızı düşünelim.

Bu protonu kendi büyüklüğünün milyarda birine kadar küçültelim.

İşte Big Bang’i başlatan maddenin boyutu bu kadardır.

İşin ilginç tarafı,uzay dediğimiz yer de bu kadardı.

Sözkonusu boyut daha da küçük olabilir,ama önemli değil.

Şimdi aklımıza gelen nedir?

Bugün için evrende var olan herşey,ne ise olduğu gibi bu ufacık yere sığmış olmalı.

Tabii ki ortada bırakın maddeyi,atomun bile olmaması gerekir.

Onlar,mevcut potansiyellik içinde mevcut olmalı.

Değinmek istediğim konu,bu ilk maddenin yapısı ile ilgili değil.

Onu bilim adamları açıklıyorlar.Bir hayli teknik mesele.

Teoriyi gözümüzde canlandırmaya devam edelim.

Sözünü ettiğimiz o ufacık boyuta ‘tekillik’deniyor.

İlk soru:Bu tekillik nerede duruyor?

Boşluğun herhangi bir noktasında mı?

Ama boşluk diye bir yer olmaması gerekir,zira tekilliğin uzayı da içerdiğini kabul etmiştik.

Yani bu tekilliğin çevresinde hiçbir çevre yoktur.

Başka bir ifade ile kendisinin de içinde yer aldığı uzaydan başka uzay mevcut değildir.

Sadece kendisi vardır,kendisinden başka bir şey yoktur.

Uzay mevcut olmadığına göre diğer bir boşluk mu vardı?

Ama bu çelişki değil mi?

Zira Big Bang teorisine göre herşey,ama herşey bu tekillikten ibaretti.

Gerçekten tasavvur edilmesi bir hayli çetin.

Yani kelimelerin ne anlattığını anlıyoruz,ama gözümüzün önüne getirmekte zorlanıyoruz.

En azından ben kendi adıma zorlanıyorum.

Gönderi tarihi:

big bang teorisinde bütün kainatın bir toplu iğne başından bile küçük olmasının hiçbir delili yok, bir küçüklük ve sıkışma var ama o küçüklük insana göre milyarlarca km çapında bile olabilir. Yani kütle olarak hiçbir delil gösterilemez. Tamamen bilim adamlarının fikridir. Zaten big bang bile oduğu gibi bir teoridir, detayları yanlış olabilir.

 

Asıl konu boşluğun ezeliyetidir. Boşluk ezelidir, hangi mantığı düşünürsek düşünelim boşluk yoktan varedilemiyor !!!!

 

ne düşünüsek düşünelim sonuçta hep bir mekan içine sığdırmak zorundayız

 

bu da kainatın ezeliyetini gösteriyor. Yoktan varolmanın yanlışlığını gösteriyor, çünkü yokluk diye bir şey olamaz sebebide yoktan varedilecek bir şeyin, bir mekan içinde olması gerekiyor ve bu mekan veya mekan tayin etme zorunluluğu sonsuz bir düşüncede kayboluyor, yani başlangıcı imkansız kılıyor.

 

örneğin , hiçbir şey yokken, bu kainat neyin içinde varoldu, varedilecek kainat mutlak bir mekan içinde olmak zorunda aksi halde varedilecek bir ortam olmayacağı için varoluşta imkansız.

Gönderi tarihi:
big bang teorisinde bütün kainatın bir toplu iğne başından bile küçük olmasının hiçbir delili yok, bir küçüklük ve sıkışma var ama o küçüklük insana göre milyarlarca km çapında bile olabilir. Yani kütle olarak hiçbir delil gösterilemez.

Sayın Tarafsız bu teori hakkında neler biliyorsun bimiyorum ama benim bildiğim kadarıyla teoride" topli iğne başı kadar" gibi bir ölçü falan yok..

Sıfır hacimli yoğun nokta deniliyor...

Hacimsel olarak hiç bir şey yok..

 

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:
Sıfır hacimli yoğun nokta deniliyor...

Hacimsel olarak hiç bir şey yok..

 

evet bende onu diyorum, toplu iğne başından bile küçük olması sembolik olarak düşünülüyor, anlaşılır olması açısından.

 

yani sıfır hacimde imkansız bana göre, zaten sıfır hacimli olmasının herhangi bir delili yok, sıkışık bir hacmin patlamasına delil var ama sıfır hacime delil yok.

Gönderi tarihi:

Matematiksel denklem sonuçları tekillik sözkonusu olduğunda "belirsiz" dir. Bu noktada denklem sonuçları kütle için sonsuza, yarıçap için ise sıfıra yaklaşıyor. Bu nedenle de evrenin yayılmaya başlamadan önceki durumu "hacimsiz (noktasal) ve sonsuz yoğunlukta bir enerji" olarak tarif ediliyor. Ancak unutulmaması gereken, tekillik noktası ve başlangıç anı bildiğimiz fizik kurallarının dışında olup, bu noktadaki matematiksel denklemlerimiz de geçersizdir...

Gönderi tarihi:
Ancak unutulmaması gereken, tekillik noktası ve başlangıç anı bildiğimiz fizik kurallarının dışında olup, bu noktadaki matematiksel denklemlerimiz de geçersizdir...

 

yani sıfır hacim geçersizdir anlamına geliyor bu, dediğin gibi sıfır hacim bildiğimiz fizik kurallarının dışında bir olgudur, dolayısıyla sıfır hacim diye bir varlık olamaz, bilinen fizik kurallarına göre hacimsiz varlık olmaz, bunu bazı müminler yanlış anlayıp herşeyin yoktan varoldığunu düşünüyorlar big bang teorisiyle.

 

saygılar.

Gönderi tarihi:
Ancak unutulmaması gereken, tekillik noktası ve başlangıç anı bildiğimiz fizik kurallarının dışında olup, bu noktadaki matematiksel denklemlerimiz de geçersizdir

Teşekkürler sayın yamyam..

Bildiğimiz fizik kurallarının dışına çıkabilmek ve bildiğimiz fizik kurallarının dışındaki gerçeklerin varlığını grebilmek yada akıl ve mantık yoluyla hissedebilmek güzel ve olumlu..

Bildiğimiz fizik kurallarını mutlak ve tek kurallar gibi görüp bunun dışında başka kural yoktur yada bu kurallar bugünki hallerinden değişik olamaz yada başka sistemler yoktur gibi bir mantıkta sabit kalmamak çok güzel..

 

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:
Bildiğimiz fizik kurallarını mutlak ve tek kurallar gibi görüp bunun dışında başka kural yoktur yada bu kurallar bugünki hallerinden değişik olamaz yada başka sistemler yoktur gibi bir mantıkta sabit kalmamak çok güzel..

 

Bilimadamları, bilinen fizik kurallarını tek kural olarak görmez ! aksini gösteren bir veri yok !

 

Mevzu şu :

 

Madde ötesi bir veri yok !!!

 

Bu sabit mantık değil, madde ötesi bir varlık algılamayı becerebilirse insanlar, o zaman durum değişir, ama bugüne kadar madde ötesi bir varlık algılanamadı, hep bilinen fizik kuralları işledi, yeni bir fizik kuralı çıkınca, o fizik kuralıda durumu değiştirmedi. Yani şu ana kadarki fizik kurallarına göre, madde ötesi bir algılama söz konusu değil.

Gönderi tarihi:
Bilimadamları, bilinen fizik kurallarını tek kural olarak görmez ! aksini gösteren bir veri yok !

 

Mevzu şu :

 

Madde ötesi bir veri yok !!!

 

Bu sabit mantık değil, madde ötesi bir varlık algılamayı becerebilirse insanlar, o zaman durum değişir, ama bugüne kadar madde ötesi bir varlık algılanamadı, hep bilinen fizik kuralları işledi, yeni bir fizik kuralı çıkınca, o fizik kuralıda durumu değiştirmedi. Yani şu ana kadarki fizik kurallarına göre, madde ötesi bir algılama söz konusu değil.

 

Bilinen fizik???

 

Fizik kavramı da değişken değil mi aslında;bugün yatırım yapılan bilim salt maddeyle mi alakalı yoksa onun önceliğini ya da öncesinin var olup olmadığını da merak edecek kadar öteye mi gitmiş durumda???

 

Parçacıklar elde edilmeye çalışılıyor;var olduğu bilinmeyen ilginç parçacıklar elde ediliyor bunlar da sizce bize göre "madde" olanın ötesine girmez mi aslında;demek ki boşlukları doldurmak için olandan fazlasını hayal edebilmek gerekir ki ilerde ona benzer bir şeyler ölçesiniz;hiç olmadı başka bir şeye götürür bu sizi...

 

Hayırlısıyla şu CERN deki olay bi otursun da;bakalım daha neler göreceğiz,ya da göremeyeceğiz...

 

:zorro:

Gönderi tarihi:
Bilimadamları, bilinen fizik kurallarını tek kural olarak görmez ! aksini gösteren bir veri yok !

 

Mevzu şu :

 

Madde ötesi bir veri yok !!!

 

Bu sabit mantık değil, madde ötesi bir varlık algılamayı becerebilirse insanlar, o zaman durum değişir, ama bugüne kadar madde ötesi bir varlık algılanamadı, hep bilinen fizik kuralları işledi, yeni bir fizik kuralı çıkınca, o fizik kuralıda durumu değiştirmedi. Yani şu ana kadarki fizik kurallarına göre, madde ötesi bir algılama söz konusu değil.

 

Madde ötesi bir algılama söz konusu derken bile, bu algılamanında şuanki dünya şartları ve bilinen fizik kuralları içerisinde gerçekleştiğini unutma...

Yamyamın teşekkür ettiğim yazısı hafife alınacak bir yazı değil, bu yazının üzerinde çok detaylı ve derinlemesine düşünmekte fayda var..

Çünkü fizik kuralları gerçeklik kurallarıdır, fizik kuralının işlemediği bir yerde maddeden söz etmeniz yada madenin hallerinden söz etmeniz, yada madde ötesi birşeyler yok demeniz ne kadar doğrudur..?

Zaten maddenin varlığı, işlevleri ve yapısı fiziktir ve fizik kurallarının özüdür..

Hal böyleyken fizik kurallarının dışında sözünü çok iyi düşünmek gerekiyor..

 

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:
yada madde ötesi birşeyler yok demeniz ne kadar doğrudur..?

 

xlark tades, ne zaman dedim bunu ?

 

Zaten maddenin varlığı, işlevleri ve yapısı fiziktir ve fizik kurallarının özüdür..

Hal böyleyken fizik kurallarının dışında sözünü çok iyi düşünmek gerekiyor..

 

İyi düşündüm zaten, fizik ötesine dair bir veri var mı ?

 

 

Bilinen fizik???

 

Fizik kavramı da değişken değil mi aslında;bugün yatırım yapılan bilim salt maddeyle mi alakalı yoksa onun önceliğini ya da öncesinin var olup olmadığını da merak edecek kadar öteye mi gitmiş durumda???

 

Ali01, bilinen fizik kuramı dışında bir veri yok, bazı fizik kuralları değişkenlik gösterebilir, zaten o yüzden BİLİNEN fizik kuralları dedim !!!!!!!!!!!!!!!!!

 

Bilinmeyen fizik kurallarından söz edemeyiz, çıkarımda bulunamayız, çünkü adı üstünde bilinmiyor !

Gönderi tarihi:
İyi düşündüm zaten, fizik ötesine dair bir veri var mı

evet var..

Metafizik dediğimniz ve aristo ile başlayan bir felsefe türü fizikle açıklanamayan olaylar ve kavramlar üzerinde durur..

Yamyamda bir veri aktarmış yukarda..

Metafizik konuları genelde varoluş, akıl, algı, dil inanç gibi ontolojik yani varlıksal meselerdir..

Sayın tarafsız bu konularla amatör olarak bir çok araştırmalarım vardır, seninle daha geniş kapsamlı tartışmak isterim..

 

Bilinmeyen fizik kurallarından söz edemeyiz, çıkarımda bulunamayız, çünkü adı üstünde bilinmiyor

 

Bunun adına bilinmeyen fizik demeyelimde şöyle diyelim " çözümlenemeyen gerçeklikler.."

Fizikle çözümlenemesede bir gerçeklik olduğu mutlaktır..

Zaten yukarda opntolojik meselelerden bahsettim..

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:
xlark tades, ne zaman dedim bunu ?

İyi düşündüm zaten, fizik ötesine dair bir veri var mı ?

Ali01, bilinen fizik kuramı dışında bir veri yok, bazı fizik kuralları değişkenlik gösterebilir, zaten o yüzden BİLİNEN fizik kuralları dedim !!!!!!!!!!!!!!!!!

 

Bilinmeyen fizik kurallarından söz edemeyiz, çıkarımda bulunamayız, çünkü adı üstünde bilinmiyor !

 

Öndeyişler vardır ama;bilinene kilitlenmekle olacak iş değil bu;siz de biliyorsunuz ki bilinen dediklerimizin çoğu da aslında ilerde yanlışlanıp çöpe atılabilir;ya da kısmi değişiklikler olabilir;bunun için fazlasını aramıyor mu zaten hep insanoğlu;ben sizin "katı tarafsız" üslubunuzla yaklaşmayı doğru bulmuyorum...

 

Sadece teorilerle açıklanabilen kuvvetler söz konusu;bakınız:Bilim-Teknik dergisi Nisan sayısı...

 

Matematik hocamdan dinlemiştim bir de:Karmaşık sayıları anlatıyordu;dedi ki bize bunların nasıl bulunduğunu ve ne kadar önemli olduğunu biliyor musunuz???Anlattı sonra;matematik bir noktada tıkanmış zamanında hiçbir atılım yok;doğal olarak teknikde de duraksama;sonra bir adam çıkıyor(adını vermişti de ben olayı bile tam hatırlamıyorum) kök içine eksi bir yazıyor ve gerisini getiriyor;o zamana kadar da kök içinde eksi bir yok(çevremizde bulamayız :stuart: );zaten karmaşık sayıların bir gerçek bir de imaginal kısmı var;sonra ver elini modern matematiğin daha bir çok konusu...

 

Ne kadar doğru bilemem ama karmaşık sayılar çok ilginç gerçekten;Platon-şölen i okurken kitapta linke rastladım;konuyla alakalı diye girdim ve gördüğüm olmayan sayılarla(doğada) oluşturulan(grafik oluşturuluyor) ve her zoomda daha farklı düzen alan(bulut kıvamında-tabi ben böyle diyorum) şekillerdi...

 

Yazdıkça hoşuma gitti yav;çok dehşet işler bunlar... :sorcerer:

 

:zorro:

Gönderi tarihi:
Teşekkürler sayın yamyam..

Bildiğimiz fizik kurallarının dışına çıkabilmek ve bildiğimiz fizik kurallarının dışındaki gerçeklerin varlığını grebilmek yada akıl ve mantık yoluyla hissedebilmek güzel ve olumlu..

Bildiğimiz fizik kurallarını mutlak ve tek kurallar gibi görüp bunun dışında başka kural yoktur yada bu kurallar bugünki hallerinden değişik olamaz yada başka sistemler yoktur gibi bir mantıkta sabit kalmamak çok güzel..

Saygılar..

 

Ben bunu hiç bir zaman yadsımadım. Ancak sizin buradan çıkarmanız gereken anlam, evrenin metafiziksel varlıklar tarafından oluşturulup yönetildiği ihtimalini varsaydığımız, ya da ihtimal dahilinde tuttuğumuz olmamalıdır. Bunu bir örnekle açıklamak istiyorum ;

 

Kuantumsal (atomaltı parçacıksal) olaylar klasik fizik ile açıklanamazlar. Kuantumun temel ilkeleri anlaşılmadan önce, atomaltı parçacık davranışları da bilinen fizik kurallarının dışındaydı. Ancak bir davranışın bildiğimiz fizik kurallarının dışında olması, o davranışın açıklamasının metafiziksel olduğu anlamını taşımamaktadır.

 

Bugün pek çok bilimadamı kuantum mekaniksel yöntemlerle big bang'i anlamaya, bilinmeyeni bilinenler envanterine katmaya çalışmaktadırlar. Nasıl ki bugün artık atomaltı parçacık davranışlarını "bildiğimiz fizik kuralları" içerisinde sayıyor isek, yarın big bang'in doğası ortaya konduğunda da artık "bildiğimiz fizik kurallarının dışında" ifadesini kullanmayacağız.

 

Özetlersek;

 

Bir olayın bilinen fizik kurallarına göre açıklanamıyor olması, o olayın metafiziksel boyutunun olduğu anlamını gelmez. Bugüne kadar bilim tarafından (Big Bang de dahil olmak üzere) hiç bir olayın açıklaması maddeden bağımsız olarak yapılmamıştır; bundan sonra da yapılmasını beklemek için en ufak bir neden yoktur.

Gönderi tarihi:
Bir olayın bilinen fizik kurallarına göre açıklanamıyor olması, o olayın metafiziksel boyutunun olduğu anlamını gelmez. Bugüne kadar bilim tarafından (Big Bang de dahil olmak üzere) hiç bir olayın açıklaması maddeden bağımsız olarak yapılmamıştır; bundan sonra da yapılmasını beklemek için en ufak bir neden yoktur.

Evet güzel bir mantık..

Fakat şuan fizikle açıklanamıyorsa o an için metafiziktir..

Fizikle açıklandığı zaman metafiziklikten kurtulur..

Ben bu madde ötesi yada metafizik kavramları varlığı hayata yansıyan gerçekler üzerine dile getiriyorum..

Ve bunu yazarken hiç bir şeyi ayırmıyorum..

Yani siz yukarda "evrenin metafiziksel varlıklar tarafından oluşturulup yönetildiği ihtimalini varsaydığımız, ya da ihtimal dahilinde tuttuğumuz olmamalıdır" demişsiniz.

Ama bu söyledikleriniz zaten metafiziğin ana konularındandır..

Kısa bir örnek..

Şuan için cinler varlığı bilinen yada varlığı insanları düşünsel yada yaşamsal boyutta meşkul eden yani var bilinen varlıklar şuan için metafiziktir..

Ama bir gün bir alet sayesinde cinler gözetlenirlerse o gün metafizik boyuttan biraz daha bu boyuta yani bilinen fizik boyutuna geçiş ve oradanda çok yoğun araştırma ve gözlem yoluyla belki bilinen fizik yasalarına uydukları gözlenmlenecek.

Belkide yep yeni bir fizik yasası daha keşfedilecek..

Bu yüzden metafizik konularda belli kategorilere takılıp kalmıyorum..

Genel anlamda hepsini kastediyorum..

 

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:
Fakat şuan fizikle açıklanamıyorsa o an için metafiziktir..

Fizikle açıklandığı zaman metafiziklikten kurtulur..

 

Bu değerlendirmenizi kabul etmek mümkün değil.

 

Sürtünme kuvvetinden bihaber olduğumuzda, hareket halindeki bir cismin yavaşlama eğiliminde olmasını ve sonunda durmasını cinlere mi bağlayacağız? Oysa ki bu durumu metafizik olarak değil, henüz keşfedilememiş bilgi olarak kabul etmeliyiz. Sizin bu önkabulünüz, sezon boyu Şampiyonlar Ligi'ni takip etmemiş bir Fenerbahçe taraftarının, final maçındaki diğer takımdan bihaber olduğu halde, R.Madrid'in kaybettiğini öğrenip Fenerbahçe'yi şampiyon ilan etmesine benzer... :)

Gönderi tarihi:
Bu değerlendirmenizi kabul etmek mümkün değil.

 

Sürtünme kuvvetinden bihaber olduğumuzda, hareket halindeki bir cismin yavaşlama eğiliminde olmasını ve sonunda durmasını cinlere mi bağlayacağız? Oysa ki bu durumu metafizik olarak değil, henüz keşfedilememiş bilgi olarak kabul etmeliyiz. Sizin bu önkabulünüz, sezon boyu Şampiyonlar Ligi'ni takip etmemiş bir Fenerbahçe taraftarının, final maçındaki diğer takımdan bihaber olduğu halde, R.Madrid'in kaybettiğini öğrenip Fenerbahçe'yi şampiyon ilan etmesine benzer

 

Metafizik sadece cinlerle değil yukarda anlattığım otolojik bütün konularla ilgilenir..

Yani metafizik denilince siizn aklınıza cinler konusu geliyorsa yazılarımla ilgili yanlış değerlendirmeler yaparsınız..

Bilinen fizik kurallarınca sırrına ve sebebine vakıf olunamayan, bilinen mantık kurallarınca yine sırrına ve sebebine vakıf olunamayan herşey metafizik konusudur..

Sürtünme kuvvetinin bilinmediği bir zamanda (bence sürtünme kuvvetinin bilinmediği bir zaman oyktur) sürtünme kuvvetinin etkisi, sürtünen cismin yüzeyi, ağırlığı, ivmesi, sürtünülen zemin, sürtünme şiddeti ölçülmesede bir cismin sürtündüğünden dolayı durduğu bence her zaman biliniyordu ama bir zamanlar bilinmiyordu farzedersek, o an için cismin durmasının nedeni metafizik olarak değerlendirilebilirdi..

Karadelikleri, bermuda üçkenini biliyorsun..

Ama bilim geliştikçe metafizik olark değerlendirilen bu olayların açıklaması yapılmıştır, sırrı çözülmüştür..

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:
Metafizik sadece cinlerle değil yukarda anlattığım otolojik bütün konularla ilgilenir..

Yani metafizik denilince siizn aklınıza cinler konusu geliyorsa yazılarımla ilgili yanlış değerlendirmeler yaparsınız..

Bilinen fizik kurallarınca sırrına ve sebebine vakıf olunamayan, bilinen mantık kurallarınca yine sırrına ve sebebine vakıf olunamayan herşey metafizik konusudur..

Sürtünme kuvvetinin bilinmediği bir zamanda (bence sürtünme kuvvetinin bilinmediği bir zaman oyktur) sürtünme kuvvetinin etkisi, sürtünen cismin yüzeyi, ağırlığı, ivmesi, sürtünülen zemin, sürtünme şiddeti ölçülmesede bir cismin sürtündüğünden dolayı durduğu bence her zaman biliniyordu ama bir zamanlar bilinmiyordu farzedersek, o an için cismin durmasının nedeni metafizik olarak değerlendirilebilirdi..

Karadelikleri, bermuda üçkenini biliyorsun..

Ama bilim geliştikçe metafizik olark değerlendirilen bu olayların açıklaması yapılmıştır, sırrı çözülmüştür..

 

Saygılar..

Yukarda belirtilen düşüncelere ben katılmıyorum, big bang a fizik kuantum gözüyle bakılıp hesab yapılıcaksa patlamayı gerçekleştiren elemantın büyüklüyü söz konusu deyil toplu iyne veya futbol topu kadar olsun olay bu deyil patlamayla beraber kendi genişliyeceyi mekanıda beraberindemi getirdi yoksa evveldenmi vardı, kuantum teorisi mademki bir matamatik rakkamlarla ölçüm vasıtasıdır bunu bu şekilde alıp düşünmemiz gerekli deyilmidir.

Her ne şekilde mekan beraber veya vardı ise ikinci soru bu mekanı patlama sırasındaki milyarlarca derecelik ısıya dayanabilmesi konusu karşımızda birde çok yüksek derecede tahmin edemediyimiz ışık konumu vardır, ve milyarlarca sene evren ışıl ışıldı ve bu günden çok daha sıcaklık vardı, ışık kaybolup ısı düşüncede patlıyan süper novalar yaydıkları tozlardan etkilenen diyer güneş sistemlerindeki gezegenlerde hayat başlamaya başladı, kimse ilk patlamayla hayatın başladığını hayel etmesin.

Gönderi tarihi:

Sevgili Lena öncelikle hoşgeldin diyorum, özlemişiz seni..:)

Evet aslında bu mekan meselesi ilginç ve teoridede pek değinilmiyor buna..

Gerçekten bu patlama uçsuz bucaksız fezada oldu ise, bu uçsuz bucaksız feza yüzde yüz boşmuydu yada mekanda mı patlamayla oluştu..?

Mekan patlamayla oluşmuşsa şuan hala genişleyen bir dış sınırı olmalı ve dışında hiç bir şey olmamalı mı..?

Garip ve düşündürücü..

Çok yüksek ısı ve radyos etkisinin boşluktaki hükmü ne olabilir sence..

Yani boşluk mutklak boşluksa ısının ne etkisi olacak..

 

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:

xlark tades

 

evet var..

Metafizik dediğimniz ve aristo ile başlayan bir felsefe türü fizikle açıklanamayan olaylar ve kavramlar üzerinde durur..

Yamyamda bir veri aktarmış yukarda..

Metafizik konuları genelde varoluş, akıl, algı, dil inanç gibi ontolojik yani varlıksal meselerdir..

Sayın tarafsız bu konularla amatör olarak bir çok araştırmalarım vardır, seninle daha geniş kapsamlı tartışmak isterim..

 

Sonuçta bilinen fizik dışı veri yok, sadace felsefeyle gelen bir varsayım yada bilinmezlik var.

 

* * *

 

Evet tartışırım ama, bana öncelikle bilimsel gerçeklik lazım, örneğin "cinler vardır, ama bunu şimdilik bilinen fizik kanunlarıyla çözümleyemiyoruz" gibi felsefik bir yaklaşım, daha doğrusu bu türden yaklaşımlar, tartışmaya değmez bana göre !!!

 

Bunun adına bilinmeyen fizik demeyelimde şöyle diyelim " çözümlenemeyen gerçeklikler.."

 

evet gerçekliği görüyorsak oluşumu gelişimi göremiyorsak o çözümlenemeyen, bilinemeyen gerçekliktir, anlam farkı yok pek.

Gönderi tarihi:
Sevgili Lena öncelikle hoşgeldin diyorum, özlemişiz seni..:)

Evet aslında bu mekan meselesi ilginç ve teoridede pek değinilmiyor buna..

Gerçekten bu patlama uçsuz bucaksız fezada oldu ise, bu uçsuz bucaksız feza yüzde yüz boşmuydu yada mekanda mı patlamayla oluştu..?

Mekan patlamayla oluşmuşsa şuan hala genişleyen bir dış sınırı olmalı ve dışında hiç bir şey olmamalı mı..?

Garip ve düşündürücü..

Çok yüksek ısı ve radyos etkisinin boşluktaki hükmü ne olabilir sence..

Yani boşluk mutklak boşluksa ısının ne etkisi olacak..

Saygılar..

 

Kıral cezalıyım burda yazılarım konturol edilmeden foruma verilmiyor, konuya dönelim bu hususdaki düşünceleri aktarıyoruz burda.

Evet mekan konusu gerçekten ilginç, ya mekan karanlık şekilde evvelden vardı ise ve bilemediyimiz bir ısıyla kendini koruyordu big bang da bunun içinde patlamayla başladı genişlediyi müddetçede sorunu yok demek çünkü mekanın ölçülerinden habersisiz, mekan sınırlı ise bu hızlı genişlemeyle bir gün sınırları zorlıyacağız şimdiki tahminler 70 bin milyar ışık yılı genişlediyimizi tahmin ediyorlar, eyer sınıra eriştiyimizde genişleme devam ederse ille mekan dışında bir yerleri zorlıyacağız.

Gene anti bir düşünce ile mutlak sıfırda olay ufku oluşmuşsa bu olayı tetikliyen başlangıç unsuru ne olabilir dolayısıyla yokluk devreye giriyor ve o zaman da yokluk olabilmesi için varlıktaki gibi enerji kütlesi olması gerkli bu bize göre anti madde demekki ortaya iki kutup çıkıyor iki kutupda olunca big bang ın başlaması doğal görülüyor.

Yüksek ısı etkisi: yukarda dediyim gibi evrenin her yerinde radyosyonun olduğu kanıtlandı ilk patlamadaki milyarlarca derece olan sıcaklık gazlar ısının tesiriyle oluşan tahammül edilemiycek kadar ışık, ve soğumaya başladıkça ışığın da azalmasıyla oluşan galeksiler ve fizik kurallarının devreye girmesi milyarlarca sene sürmüştür ve arta kalanlar güneşlerin ısısı hağla soğmamış galeksiler bu arada yeni cisimleşen gaz bulutlarıda takibe alınmıştır, şimdi evrenin ısısı + 2 derecedir. Mekanın patlamayla oluşması buda düşünce örneyidir ama o zamanda acaba yokluktamıyız düşüncesi ağırlık basıcak ve olabilirde çünkü varlık nasıl enerji ile besleniyorsa yokluğunda enerjiyle beslemesi gerekiyor aksi takdirde yokluk kabul edilemez olması gerekiyor.

Gönderi tarihi:

Sevgili Lena aslında yokluğun tarifi yok, düşünüyorum taşınıyorum yokluğu bir türlü tasavvur edemiyorum vehmimde bir belirti oluşmuyor..

Hadi mutlak boşluğu anlıyorum, ama bu boşluk yokluk değilki, içerisinde hareket edilebilen bir ortam, içi mutlak boş olsada sonuçta bir ortam var..

Yokluk varlığın ihatası olabilir mi..?

Eğer yokluk varlığın ihatası ise yani varlığın bittiği yer nasıldır..?

Bir dış yüzey tasavvur edemiyorum..

Yoksa bu uçsuz bucaksın boşluğun adı yokluk mu..

Yani yokun içinde varlıklar mıyız..?

Ve yoktan, yokun içinde yok ortamda var mı edilmişiz..

Bu noktada aklıma, Allah'ın yoktan var ettiği ve sonsuz ezeli ve ebedi tek var'ın Allah olduğu geliyor..

 

 

Saygılar..

Gönderi tarihi:
Bu noktada aklıma, Allah'ın yoktan var ettiği ve sonsuz ezeli ve ebedi tek var'ın Allah olduğu geliyor..

 

Senin bu noktada aklına Allah'ın gelmesine gerek yok, zaten her noktada Allah'a şartlanmışsın

 

Yani uzay (boşluk) sonluda olsa, yoklukta olsa varlıkta olsa her halde Allah aklına gelecek

 

Örneğin benim aklımada, aklın,mantığın düşüncenin kaybolduğu varlık içinde yokluk geliyor, belki ilahı varlık varlığını böyle belli ediyor, belkide yokluğu belli ediyor, belkide hiç düşünmediğimiz birşey, yani herşey olabilir.

 

Bilinmezliği tanımlayamaz insan, tanımlayan sadece kendi düşüncesine inanmış olur, bilim dışıdır, bu nedenle bilim bununla ilgilenmez.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.