Φ KesKiNkAleM Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 19 Nisan , 2007 Kuranda olmadığı halde inandığınız,ve uyguladığınız yüzlece şey varken, kuranda yok diye hiç bir şeye hurafe diyemezsin. Sonra kalkar yo o gelenek ti, bu adetti diye k.... zorunda kalırsın. O hurafe dediğin şey müslümanların peygamber sevgisinin geleneksel şekli işte. Kuran'da olmayan şey rivayettir, rivayetlerinde güvenilirliği tartışılır. Güvenilirliği tartışılmaz olana itibar etmek Müslüman için daha akıllıcadır. Gerçekten yok mu?Kuran'ı okumuyorsunuz, bilmiyorsunuz deyince de kızarlar! Hadis neydi: Muhammed: Hiçbiriniz beni çocuğundan, babasından ve tüm insanlardan daha çok sevmedikçe gerçek Mümin olamazsınız. Şimdi kuranı açalım. Tevbe Suresi -24. De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız kazandığınız mallar, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret, hoşlandığınız meskenler size Allah'tan, Resûlünden ve Allah yolunda cihad etmekten daha sevgili ise, artık Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah fâsıklar topluluğunu hidayete erdirmez. Karşılaştır kakalım ne göreceksin! Muhammed: Allah bana, Sen olmasaydın alemleri yaratmazdım habibim. " dedi. Bu da, Hadis-i Kutsi denen ve islam ulemasının sahihliğinden şüphe duyulamayacağını söylekdikleri 40 hadisten biridir. "Hadis sahihtir" diyenler zaten, şüphe etmiyorlar hadisin sahihliğinden. Hadisin sahihliğinden şüphe edenler de, "hadis sahih değil, ama anlamı, içeriği sahih" diyerek, hasdist dile getirilen düşünceye destek veriyorlar. Mütevaziliğine ve kibirden uzaklığına bakın, örnek alıncak düzeyde! Saygılar. Ayeti değerlendirelim, neye işaret edilmekte, dünyasal sevgiye, onları Allah'tan ve bildirmiş olduklarından (bilgiyi getirenin değerinden ve Allah yolunda ölümü göze almaktan) daha çok sevmenin tebliğe aykırı olduğu ifade ediliyor. Ve peşinden ne deniyor, Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Hadis buyurulanı değerlendirelim, beni herşeyden daha çok sevmedikçe iman etmiş sayılmazsınız. Çelişkiyi farketmiyormusun? Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 20 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 20 Nisan , 2007 Kuran'da olmayan şey rivayettir, rivayetlerinde güvenilirliği tartışılır. Güvenilirliği tartışılmaz olana itibar etmek Müslüman için daha akıllıcadır.Ayeti değerlendirelim, neye işaret edilmekte, dünyasal sevgiye, onları Allah'tan ve bildirmiş olduklarından (bilgiyi getirenin değerinden ve Allah yolunda ölümü göze almaktan) daha çok sevmenin tebliğe aykırı olduğu ifade ediliyor. Ve peşinden ne deniyor, Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Hadis buyurulanı değerlendirelim, beni herşeyden daha çok sevmedikçe iman etmiş sayılmazsınız. Çelişkiyi farketmiyormusun? Hadis ile ayet arasında çelişki yok. Ayette fazlalık var sadece. Şöyle yani: Bir adam, "Ben elmayı çok severim" diyor. Sonra aynı adam "Ben elmayı, armutu ve portakalı çok severim." diyor. Bu iki sözü arasında çelişki yok. İkinci ifadesinde diğer sevdiği şeyleri de sıralamış. Ama bu elmayı sevdiği gerçeğini değiştirmiyor. Şimdi hadis'e ve ayet'e bakalım. Muhammed: Hiçbiriniz beni çocuğundan, babasından ve tüm insanlardan daha çok sevmedikçe gerçek Mümin olamazsınız. Tevbe Suresi -24. De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız kazandığınız mallar, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret, hoşlandığınız meskenler size Allah'tan, (Allah'ın) Resûlünden ve Allah yolunda cihad etmekten daha sevgili ise, artık Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah fâsıklar topluluğunu hidayete erdirmez. Şimdi ayetteki extradan sevilen şeyler ile evilmesi gereken şeyleri çıkartalım. Çıkartılan unsurlar paralel unsurlar olup, çıkartılınca ortaya çıkacak cümlede anlam ve içerik olarak yanlışlık yaratmayan unsurlar. Yani elmayı, armutu ve portakalı severim, sözünden, armut ve portakalı çıkartmak gibi. Tevbe Suresi -24. De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız... size.. Allah'ın Resûlünden ... daha sevgili ise, artık Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah fâsıklar topluluğunu hidayete erdirmez. Yakınlarınız size Allah'ın resülunden daha sevgili ise, yani onları daha çok seviyorsanız, Allah hakkınızda karar verecek bekleyin, Allah fasıklar topluluğunu sevmez. Burada Allah'ın sevmediği insanlar, yani fasıklar topluluğu olarak adlandırılan, kendileri hakkında allahın karar vereceği belirtilen kişiler, Muhammed'den (Allah'tan ve cihat etmekten) çok yakınlarını (ve dünya mallarını) seven insanlar. Yeterince açık oldu mu? Alıntı
Φ bekir Gönderi tarihi: 20 Nisan , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 20 Nisan , 2007 Bekir arkadaşım Dine karşı Din adında bir topic açarken bunun mesuliyetini düşündün mü? Dinin içerisine insan eliyle karıştırılmış hurafeyi din diye adlandırmak doğru mu? Yoksa bunu anlatmanın başka yolu mu yok? Selamün aleyküm... Birkaç gündür foruma yazı yazma ile ilgili birtakım sorunlarım vardı, hala devam ediyor mu bilmiyorum. Devam ediyorsa da bu cümlelere artık cevap vermem gerekiyor. Zaten bu kadar gecikme yeterince ayıp oldu... Keskinkalem kardeş, Dinin tanımı forumun birçok yerinde olduğu gibi internettenden de rahatlıkla bulunabilir. Ben bu tanımlara değinmeden kısaca kendi tanımımı vereyim. Din=Sistematik inanç, Tanrıya götürdüğü vehmedilen yol... Tanımlar farklılaşabilir. Anlamlar aynı. Dine karşı din adlı başlık sadece bidat ve hurafelerin din bellenmesi değildi. Yanlış akidelerde bu konuya dahildi ancak akideyi sürükleyemeyeceğimi farkettiğim için hurafe ve bidatlere yönlendim. Hurafe ve bidatlerin de hepsine değil dinin içerisine sokulanına değinme gereğini duydum. Dinin içine sokulan bidat ve hurafeler ise ortaya farklı bir dini koymaktadır. Hurafe ve Bidatlerle dolu bir yola karşı Hz. Peygamber'in tebliğ ettiği islam... Din dediğimizde sadece islam anlamayız, din daha geniş bir alana aittir. İslam dediğimizde ortada sadece bir yol yoktur. Farklı farklı mezheplerden müteşekkil bir dine mensubuz. Bu mezhepler içerisinden dinden çıkmış olmakla beraber en doğru islamı kendilerinin yaşadığını sanan insanlar vardır. Aslolan Peygamber'in tebliğ ettiği islamsa, ona geri dönüş tecdit ile olacaktır. Tecdit reform değil öze tekrar dönüştür. Öze dönüş ise bidatler ve hurafeler atılarak mümkün olabilir...(bu arada müceddit değilim ) Mesuliyetini düşünmediğim hiçbir başlığı açmam. Her cevabı mesuliyet hissiyle veririm. Zaten dikkat edilirse, günde maksimum 2-3 mesaj yazmaktayım. Yazacağım şeyleri iyice düşünmeden cevap vermemeye özen gösteririm. Ben müslümanlığı üzerinde hassasiyet gösteren bir adamım ve buradan yazdığım herşey doğru bilen insanlar var. Bu sebeple üzerimdeki mesuliyeti daha fazla hissediyor ve yanlış yaptığımda yanlışımın birçok kişiye mal olacağını da biliyorum. Yazan insan zaten bir mesuliyet hissettiği için yazar. Yoksa niye bu kadar kafamı yorayım, sadece birilerini alt etmek için yazı yazmak ise bir müslümanın yapacağı birşey değildir. Konuya dönersek eğer, arkadaşlar bidat ve hurafeden bahsediyorduk yanılmıyorsam, Peygambere olan sevgi ve muhabbet'in kaynağından değil. Yanlış anlaşılmazsa eğer, peygamber sevgisiyle ve hadisleri kaldırıp atma ile ilgili Sardunya kardeşin açtığı "Din nedir" başlığında tartışma vardı, yok biz orada tartışmayız diyorsanız, ayrı bir başlık açsa/k/nız daha iyi olur kanaatindeyim... BrainSlapper, katkılarını bekliyorum. Dinin aslında olmayıp da sonradan uydurulmuş şeyler hakkında sanırım siz de teferruatlı bilgiler var... Selam ve saygılarla Alıntı
Φ abraham Gönderi tarihi: 20 Nisan , 2007 Gönderi tarihi: 20 Nisan , 2007 bence çok açık ve net burada olay anlamak istemek ve istememek Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.