Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Siyaset


yam_yam

Önerilen İletiler

Bilenler bilir, uzun süredir bu forumda olmama ve iki bine yakın mesaj yazmama rağmen güncel konularda hemen hiç bulunmam. Bunun nedeni de, hemen her güncel olayın ucunun siyasete dayanıyor olmasıdır. Oldum olası siyasetten hoşlanmadım. Ülkemizdeki siyaset anlayışı bana bir şey vaat etmediği gibi, bu şartlarda yapılan siyasetten de bir beklentim yok.

 

Evet oldum olası sevemedim siyaseti.. Daha çocukken bile, babamın izlemek için can attığı haber bültenlerinde gördüğüm koca koca adamların seçim meydanlarındaki nutukları, bana o kadar yapmacık ve samimiyetten uzak gelirdi ki, hala da o zamandan bu zamana çok şey değişmiş değil. “Şunu yapacağım, bunu yapacağım, görürsünüz bak şunu da yapacağım” diyerek koltuklara oturanların, o koltuklara oturduktan sonra nasıl da semirdiklerini izleyerek büyüdüm. Nedense ülke aynı oranda semirmiyordu. İyi de, bu durumu yalnızca ben mi görüyordum? Halk nasıl oluyor da bu durumu göremiyordu; ya da görüyordu da, bu adamlar neden hala o koltuklarda oturuyorlardı? Galiba bu soru için hepimizin kendince vereceği cevaplar var.

 

Siyaset dediğimiz şey nedir?

 

Siyaset, sözlük anlamıyla "Devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatı" dır.

 

Peki Devlet nedir?

 

Yine sözlük anlamına göre, "Toprak bütünlüğüne bağlı olarak siyasal bakımdan örgütlenmiş millet veya milletler topluluğunun oluşturduğu tüzel varlık"tır.

 

Peki biz insanlar bir devlete neden gereksinim duyuyoruz?

 

Aidiyeti bir kenara bırakırsak, devlete en çok ihtiyaç duyduğumuz konu, "sosyal devlet" olgusudur. Yani, ekonomik ve sosyal alanlarda bireylere sosyal güvenlik ve adalet sağlayıcı politikalar üreten devlet modeli.

 

Bu sosyal devlet modeli insanlara ne vermeyi vaat ediyor?

 

Eğitim, sağlık, adalet ve güvenlik gibi konularda vatandaşına hizmet...

 

Peki biz ne alıyoruz?

 

Eğitim : Ezbere dayalı çökmüş bir eğitim sistemiyle, çağdaş ülkelerle başetmemizin mümkün olmadığı niteliksiz bir eğitim...

 

Sağlık : Vatandaşın çok acil olmadığı sürece hastane kuyruklarında sürünmektense, evde hasta olarak yatmayı yeğlediği, kim öle, kim kala bir sistem..

 

Adalet : Vatandaşın, yıllarca süreceğini bildiği için dava açmaya korktuğu, sonuçlanan davalardan her iki tarafın da memnun olmadığı, 5 yıl ceza alan birinin 1,5 yıl yatıp çıktığı, 40 küsür suçtan sabıkası olan birinin bir sonraki suçunda "tutuksuz yargılanmak üzere serbest" bırakıldığı , masum vatandaşı korumak yerine, suçlunun korunduğu ve kimsenin anlayamadığı hilkat garibesi bir sistem...

 

Güvenlik : Vatandaşın sokağa çıkmaya korktuğu, devletin kendi polisinin bile yaka silktiği bir model...

 

Peki bunun karşılığında biz ne veriyoruz ?

 

Dünya'nın en ağır vergilerini... "veriyoruz" derken, sade vatandaştan bahsediyorum. Yoksa Devlet'in yürüttüğü hangi sistem tıkır tıkır işlemiş ki, vergi sistemi işlesin?

 

Peki tüm bunların müsebbibleri kim?

 

Devlet bir tüzel kişilik olduğuna göre, elbette devleti yönetenler.

 

Peki tüm bunlar olurken, devleti yönetenler nelerle uğraşıyorlar?

 

Onların daha mühim işleri var... Devletin tasarrufunda olan menkullerin peşkeş çekileceği yerler var... Düzenlenecek usulsüz ihaleler, kullandırılacak usulsüz krediler var... Atılacak imzalar için alınacak rüşvetler var... Kendini temize çıkarmak, yandaşını kayırmak için çıkarılacak yasalar var… var oğlu var...

 

Peki tüm bunlar olurken vatandaş nereye bakıyor ?

 

Ya kendisi için özel olarak hazırlanmış suni gündemlere , ya da her gün bir yenisinin mantar gibi türediği yerli dizilere...

 

Ben mi nereye bakıyorum?

 

Yanıma almayı isteyeceğim üç şeyi de alarak, uzunca bir süre yaşayabileceğim bir adanın pembe hayallerine...

 

Ha, bir de, seçim zamanı sandıkta kullanmak üzere tüm parti amblemlerinin üzerine vuracağım, bükülmüş olan işaret ve orta parmaklarımın arasından geçmiş baş parmağımın işlendiği mührü hazırlayabilecek bir mühürcünün numarası için telefon defterine…

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

haklısın ve bunun üzerine üstad NâZIM HİMET'tin dediği gibi fabrikalarda insanın kanını emiyor. amerikan emperyalizmi 120 milyom para türkiyeye hibe etti türkiye yarı emperyalist üç sütün yazıyıla çıkta ankara gazetesinde vatan hayini nazım hikmet diye ne demek istediğimi anlamışsındır heralde

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Evet oldum olası sevemedim siyaseti..

 

Siyaset dediğimiz şey nedir?

 

Siyaset, sözlük anlamıyla "Devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatı" dır.

 

Peki Devlet nedir?

 

Yine sözlük anlamına göre, "Toprak bütünlüğüne bağlı olarak siyasal bakımdan örgütlenmiş millet veya milletler topluluğunun oluşturduğu tüzel varlık"tır.

 

Peki biz insanlar bir devlete neden gereksinim duyuyoruz?

 

Bu sosyal devlet modeli insanlara ne vermeyi vaat ediyor?

 

Eğitim, sağlık, adalet ve güvenlik gibi konularda vatandaşına hizmet...

 

Peki biz ne alıyoruz?

 

Eğitim : ..... niteliksiz bir eğitim...

 

Sağlık : ....... kim öle, kim kala bir sistem..

 

Adalet : ....... hilkat garibesi bir sistem...

 

Güvenlik : ...... devletin kendi polisinin bile yaka silktiği bir model...

 

Peki bunun karşılığında biz ne veriyoruz ?

 

Dünya'nın en ağır vergilerini...

 

Peki tüm bunların müsebbibleri kim?

 

Devlet bir tüzel kişilik olduğuna göre, elbette devleti yönetenler.

 

Peki tüm bunlar olurken, devleti yönetenler nelerle uğraşıyorlar?

 

Onların daha mühim işleri var...

 

Peki tüm bunlar olurken vatandaş nereye bakıyor ?

 

Ya kendisi için özel olarak hazırlanmış suni gündemlere , ya da her gün bir yenisinin mantar gibi türediği yerli dizilere...

 

Ben mi nereye bakıyorum?

 

Yanıma almayı isteyeceğim üç şeyi de alarak, uzunca bir süre yaşayabileceğim bir adanın pembe hayallerine...

 

Ha, bir de, seçim zamanı sandıkta kullanmak üzere tüm parti amblemlerinin üzerine vuracağım, bükülmüş olan işaret ve orta parmaklarımın arasından geçmiş baş parmağımın işlendiği mührü hazırlayabilecek bir mühürcünün numarası için telefon defterine…

 

Yazılanlar bir gerçek...

 

Ben de bazı düşüncelerimi paylaşmak istiyorum...

 

Olay bir yönetim meselesi olduğuna göre sorun yönetimde...

 

Yönetim dediğimiz kişiler seçmenler tarafından seçim dönemlerinde seçilen siyasi partilerin politikacıları...

 

Seçimlere siyasi partiler giriyor... Siyasi partilerin liderlerinin belirlediği üyeler/politikacılar her seçim dönemi seçmene iktidara geldiği zaman neleri yapacağını söylüyor, vaatler veriyor, ve seçimi kazanrsa iktidar partisi olarak ülkeyi yönetmeye başlıyor... Bazan tek başına bir parti iktidar olurken bazan de birden fazla parti bir araya gelerek koalisyon şeklinde ülkeyi yönetiyorlar...

 

Yönetenler seçilener yani siyasi partiler...

 

Yönetirken öncelikli kurallar şunlar...

 

Devletin rejimi Cumhuriyet. Rejimin siyasi yönetim sistemi/modeli ise Demokrasi... Çok partili sistem... Kuvvetler ayrılığı var... Yasama - Yürütme ve Yargı...

 

Seçmenler seçilenlere ne diyor?

Sana oyumu verdim... Bir dahaki seçim dönemine kadar benim adıma ülkemi yönet... Yetki sende... Ben patronum ve sende bana hizmet edeceksin... Bana hizmet edebilmen için memur tut, işçi tut, ne tutarsan tut bana en iyi şekilde, en verimli ve ekonomik, sağlıklı bir şekilde hizmet ver... Yasa çıkar, tüzük yap, yönetmelik yap ne yaparsan yap adaletli davan ve hizmeti sun...

Sakın unutma efendi benim, patron benim... Sen bana hizmet edeceksin... Hizmette kusur etmeyesin... Ben sana bo görevi zorla vermedim, vermiyorum... Sen bu işe talip oldun... Ben ehilim dedin... Böyle böyle, şöyle şöyle hizmet edeceğim, şunları bunları yapacağım dedin...

Ben senden şunu istiyorum ey siyasi parti...

Beni ve ülkemin tüm vatandaşlarını mutlu et... Toplumsal mutluluğu sağlayabilmen için elinden gelen her türlü çabayı göster...

Ha... bir de şunu yapmaya çalış...

Bu ülkenin kurucusu Atatürk'ün hedefi neydi?

Çağdaş medeniyet seviyesinin üstüne çıkmak hedefini yakalamaya çalış... Gayret sarfet...

Haydi sana kolay gelsin...

 

Evet...

Bu konuşmalar böyle olmasa da seçmenin bir demokraside seçilenlerden istedikleri bunlar...

 

Peki ne oluyor?

 

Tamamen tersi... Yani patron olan, efendi olan halk, vatandaş, seçmen köle durumuna geliyor... Seçilenler ise patron, efendi oluyor...

 

Nasıl oluyor?

 

Bilinen hikaye şöyle...

 

Adam evladına çalış adam ol dermiş... Evlat haylaz mı haylaz... Baba söyler dururmuş... Oğlum çalış adam ol...

Bir gün çocuk evden ayrılmış gitmiş... Baba bak göreceksin adam olacağım diye...

Aradan uzunca yıllar geçmiş... Evlattan haber yok... Baba meraklanmış... Bizim çocuk ne yapar ne oldu diye...

Baba bir gün evdeyken kapıya jandarma dayanmış...

Haydi demiş seni götürüyoruz evladının yanına...

Baba meraklanmış... Acaba ne oldu bizim çocuğa diye...

Şehre gelmişler... Valinin konağına götürmüş jandarma babayı...

Baba bir de bakmış valinin odasında oğlu karşısında durur...

Baba hoşgeldin demiş evlat...

Baba bak gördün mü? Vali oldum... Sen bana hep adam ol derdin... Gördünmü vali oldum...

Baba bir iç çekmiş...

Ah evladım demiş...

Ben sana vali olamazsın demedim ki... Adam ol dedim...

Hiç adam olan babasını jandarma ile karşısına getirtir mi?

 

Evet hikaye böyle...

 

Seçilenler, seçildikten sonra ne için seçildiklerini unutup bir başka şeyler oluyorlar...

Ülkemizde son elli-altmış yıldır bu hikayedeki olay tekrarlanıp duruyor...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 ay sonra...

siyasetçiler olmalı zaten ülkemizi siyasetçiler yönetiyo ve her gençte siyaseti azbucuk bilmeli kim ne yapıyor ne yapmıyor diye gecende bi tv programı izliyorum orada 2 genç çıkardılar spiker soruyo bir bakan ismi sölermisin diye sadece susup kaldı siyasetle ilgilenin derken içene girmeden ama bi bakan ismi söleyemiyorsan bu ülkede yaşamıyor musun kardeşimm yarın bigun senın tarihçen soruldugunda sen ne cvp vereceksin....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.