Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:
bu rubai-sel 6-lık seninmi sardunyam..sankim bir hiciv var gibi burada...hadi açalım...

 

6/1...ah şu ekoloji..az kaldı evimin duvarına çarpacak antartik bi buz kütlesi..mevsimler sekizede çıkabilir..yokta olabilir...

 

6/2...bir biri içre karıştırırsan otuz sekize de çıkar..yüzler içre yüz gibi..

 

6/3...yoo..yoo..sen herşeye tamam deyip geçmezsin..aksine sende herşey yeniden başlar..

 

6/4...soru sorunsalı..edebi bi mukadderattır..dinsel inanışlara göre sorgucular..öldüğünde de başucundalar dır..kaçış değil naçiz lik..öyleymiş... :unsure:

 

6/5...canın yongasıymış mal..ne titrek eller gördüm..çöpünü verirken bir dilenciye..

 

6/6...yürekli olanlar için geçerlidir..

 

ve ne yazıkki..

 

O, pembelerini sunmuştu

Ben'se siyahlarımı

İki dudak tek dudak..

Pembe ve siyah...

 

günah herkezin lüxüdür....

 

ve seni seviyorum..sardunyam.. :clover:

 

ne kadar güzel açıklamışsın figgarom, yüreğine sağlık sen bir harikasın ya, bende seni seviyorum filazofum... sen bu filazof yaftasını layıkıyla hakediyorsun... canım benim :clover::)

  • Cevaplar 246
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:
ne kadar güzel açıklamışsın figgarom, yüreğine sağlık sen bir harikasın ya, bende seni seviyorum filazofum... sen bu filazof yaftasını layıkıyla hakediyorsun... canım benim :clover::)

teşekkür ederim..işte ne anlıyosam onu yazmaya çalışıyorum..filozfluk...filazof mu diye yazılıyor bilmiyorum ama..benim neyime yaa..yok öyle takıntım...hem karın da doyurmuyormuş... :stuart: ..

Misafir kleopatra.07
Gönderi tarihi:

Birilerinin senden nefret etmesi için ona zarar vermen gerekmez..artıların yeter..FİGGARO :grin:

Gönderi tarihi:

biliyorum çookk uzun :blink: ... ama ben çok severim bu şiiri...seninde seveceğini düşündüğüm için arkadaşım.. bırakıp gidiyorum şiirimi... :hug:

 

Ne Gelir Elimizden İnsan Olmaktan Başka

 

I

 

Ne çıkar siz bizi anlamasanız da

Evet, siz bizi anlamasanız da ne çıkar

Eh, yani ne çıkar siz bizi anlamasanız da.

 

Hiçbir şey ! Kadınlar geçtiği o kadın kokusu anlarında

Yıkanmış, mayhoş ve taranmış duygularıyla

Dönüşür içimizde az menekşe, bir sarmaşık

Menekşe, hadi neyse, mor deriz sarmaşıklara

Mor deriz, mor bilinir çünkü, bir yandan güneşler kurur

Her yandan güneşler kurur, sanki yaz günüyledir

Bir adam kayboluyordur bir taşra sıkıntısıyla

Deriz ki, "şuram ağrıyor" bir de, "başım dönüyor", "yanıyor

avuçlarım"

Belki de bir çığlık mı bu, bu seziş, bu yakınma

Bir çığlık, hem de nasıl, katılmış, donmuş,yaşıyorcasına

Uzansak ellerimizde uzansak avuçlarımızda, bir çığlık

Nedir mi ellerimiz-korkunçtur bir elin bir köşesinde insan

olmalarıyla-

Korkunçtur insan olmalarıyla kıyısında bir yüreğin

Kıyısında gibi yangından, çok karanlıktan geçilmez caddelerin

Ve korkunç anlamsız gözlerinde ha dünya ha bir park

bekçisinin

Korkunçtur insan olmaları, bir ceset, suda bir şapka gibi

sallanaraktan

 

Bitmeyen bir selam gibi, hastayken, inceyken, yalnızlıklarda

aranan

Korkunçtur-bunu anlıyoruz-bir yüzün en çoğul beyazında

Korkunctur insan olmaları güz ortalarında, eriyen türbe

ışıklarında

Ve korkunçtur eriyip kaybolmaların bir köşesinde insan

olmalarıyla

Korkunçtur korkunç!

Diyerek: ben kimim, kime anlatıyorum, neyi anlatıyorum

ayrıca

Neyim ben, bu olanlar ne, ya kimdir tüketen isteklerimi

Tüketen kim. Hani görmeden daha, sezmeden herşeyin bittiğini

Ama ne zaman saçları kurularken çok eski bir alışkanlıkla

Çökerken üstümüze bir sözün, bir gümüş kupanın o sebepsiz

inceliği

Ansızın bir ürperişte: bitti mi herşey bitti mi

Yoo, hayır! öyleyse kimdir tüketen isteklerimi

Bir rüzgar, duyulup binlercesi birden bir rüzgar

Birakıp giden beni bir kenara, bir uzağı, yada bir boşluğu bırakır

gibi

Ve ben ki hazırımdır bir süre unutulmaya

Ama hep sorulur gibidir benden: ben şimdi ne yapsam acaba.

Ben şimdi ne yapsam, ben şimdi ne yapsam kaç kere yalnız

Hem bunu kaç kere söylemek, ne türlü söylemek adına

Eskimiş fırçalarda, kırılmış şişelerde, tozlanmış ilaç kutularında

Okunmaz kitaplarda, uzaksı giyişlerde çocuksuz avlularda

Anlamsız kahvelerde, bir yolun çok ucunda, asılmış koyun

butlarında

Ben şimdi ne yapsam, ben işte ne yapsam kaç kere yalnız

Kaç kere yalnız, ama kaç kere yalnız, gene kaç kere insan

olmalarımla

 

Kapansam, evlere kapansam, yıkanmış bir deniz bulacaksam orada

Anılar bulacaksam- anılar mi dediniz ? ne sesli bir vuruşma

Odalar bulacaksam, odalarda kadınlar, çiçekler, çok aynalar

Rakılar, gene rakılar, kırıklar sonsuz yaralar

Bulacaksam orada, bir koltuğu bir koltuğa doğru

Bir yüzü bir yüze, bir eli bir ele doğru yaklaştıran çocuklar

Sinekler bulacaksam, kaskatı yapan boşluğu, sinekler

Zorlanmış bir gülüşten-iğrenip birden-kusmalar, bulantılar

Bulacaksam belki de: susanlar, bilmem ki niye susanlar

Ölüler bulacaksam-ölü gözleri onlar, cesetler, giderek dışa

vurmalar

Ne dedik, dışa vurmalar mı, yani ilk aydınlığı mı ölümün

Ölümün ilk aydınlığı mı, ne dedik, sahi biz ne deseydik bu

konuda

Ne deseydik bilmiyorum, ama var bu kadarcık birşey insanın

sonsuzunda

Bu kadarcık bir şey-İyi ya, peki, şimdi kim var sırada

Sakın haaaa!. biz yoğuz, bizi unutun, yok deyin adımıza

Yok deyin çünkü biz..biz işte korkuyoruz ne güzel korkumuzla

Ne güzel ellerimizle.. Başlayın, hadi başlasanıza

Örneğin bir kahve falı ? Az müzik ? Diyorum biraz İskambil!..

Ama hiç seslenmeyelim-seslenmeyelim-içimizden oynayalım

ayrıca

- Dört kişiyiz!

- Hayır on!.

- Bin kişiyiz!

- Bana kalırsa..

Ne kadarcık bir fark var bizimle bütün insanlar arasında

Öyleyse başlayalım: Koz kupa! Ah şu sinek onlusu bire bir

unutulmaya

Çayınız soğuyacak! Çayınız mı dediniz ? Ne tuhaf biraz

anlıyorum

 

- Üç karo!

- Pas diyorum!

- Susalım baylar, dört kupa!

Ah şu sinek onlusu! Koz kupa! Çayınız mı dediniz ? Susalım!

Susalım-Niye susalım-Anılar mı dediniz ? Ne sesli bir

vuruşma!

Ya sonra ? Bırakın şu sonrayı, bilmem ki nedir o sonra

Gene mi, başladınız mı ? peki şimdi kim var sırada

Sakın haaaa!. biz yoğuz, bizi unutun, yok deyin adımıza

Yok deyin çünkü biz..biz işte korkuyoruz ne güzel korkumuzla

Ne güzel ağzımızla.. Yok canım, ben var ya, istiyorum sırada

olmayı istiyorum-Sahi mi- ama isterseniz siz olun

Siz olun, biz olalım kim olacak ? -Hep böyle oyalansanıza

Yani "Şu sinek onlusu, susalım baylar, koz kupa."

Gibi oyalansanıza

Biraz oyalansanıza.

 

Bir oyun başka olamaz oyundan gibi

Bir söz başka olamaz sözden gibi

Bir şey başka olamaz şeyden gibi

Tam öyle gibi, varıyor gibi bir mutluluğa

Ne gelir elimizden insan olmaktan başka

Ne gelir elimizden insan olmaktan başka

 

Ne çıkar siz bizi anlamasanız da

Evet, siz bizi anlamasanız da ne çıkar

Eh, yani ne çıkar siz bizi anlamasanız da.

 

Hiçbir şey ! Kimse bir gün gözlerimi sevmeyecek korkuyorum

Bir yaşlı kadın en erkek boyutunda

 

Kendisiyle çiftleşecek kaç kere yalnız

Kaç kere yalnız, kaç kere şaşırmış, bitkin kaç kere

Bir ölgün ses bulacak sesinden çok uzaklarda

Vardır ya, hani bir yer, uzakta çok uzakta

Ölüm mü- yok canım, çok sesli bir evrende çok erken daha

Üstelik bilmiyoruz da, doğrusu bilmiyoruz, ölüm mü, bunu

hiç bilmiyoruz

Diyoruz: yaşasak çıkmazları, sevişsek olmayanlarla

Tavşansı sıçramalarla bitirsek şu ormanı

Böylece, niye olmasın, işte bir orman daha

Sanki bir gölgeye geldik; yorulduk, acıktık, susadık biraz

Ve doyduk, ve içtik, ayıldık bir anlamda

Ayıldık ve sorduk, baktık ki hep ormandayız

Kaç kere ölmemişiz, kaç kere sormamışız, bu kaçıncı dalgınlığımız

Yani kaç sesli bir evrende kaç kere yalnız

Ne ölmek, ne ansımak! sadece yaşamakla

Tam öyle gibi.. Demeyin: eh, biraz yorulsak da

Demeyin, sakın haa, yok şu kadar bir şey insanın sonsuzunda

Biz şimdi ne yapsak, biz şimdi ne yapsak, biz işte biraz

bilmiyoruz ya

Diyoruz: yaşasak çıkmazları, sevişsek olmayanlarla.

 

(1961)

 

 

EDİP CANSEVER

 

 

Gönderi tarihi:
teşekkür ederim..işte ne anlıyosam onu yazmaya çalışıyorum..filozfluk...filazof mu diye yazılıyor bilmiyorum ama..benim neyime yaa..yok öyle takıntım...hem karın da doyurmuyormuş... :stuart: ..

 

olsun filazofum ben seni seviyorum filazofluğunuda seviyorum arkadaşım :clover:

Gönderi tarihi:

o zaman...al..sanada... :whistling::w00t: cem karacadan dinlemeyide severim aynı zamanda...

 

Hep Kahır

 

Dur! Bırak!

Kaynasın kahvenin suyu

Bana İstanbulÂ’u anlat nasıldır?

Bana boğazı anlat nasıldır?

Haziran titreyişlerle,kaçak yağmurlar arıdı

Yıkanmış kurunur muydu o yedi tepe

Ana şefkati gibi sıcak güneşte

İnsanlar gülüyordu de

Trende, vapurda, otobüste

Yalanda olsa hoşuma gidiyor söyle

Hep kahır, hep kahır, hep kahır, hep kahır...

Bıktım be!

 

Dur! Bırak!

Kalsın, açma televizyonu!

Bana İstanbulÂ’u anlat nasıldır?

Şehirlerin şehrini anlat nasıldır?

Beyoğlu sırtlarından, yasak gözlerinle bakıp

Köprüler, Sarayburnu, minareler ve HaliçÂ’e

Diyiver ki bir merhaba gizlice

İnsanlar gülüyordu de

Trende, vapurda, otobüste

Yalanda olsa hoşuma gidiyor söyle

Hep kahır, hep kahır, hep kahır, hep kahır...

Bıktım be!

 

Dur! Bırak!

Kımıldama, kal biraz öylece ne olur

Kokun İstanbul gibidir

Gözlerin İstanbul gecesi

Şimdi gel sarıl, sarıl bana kınalım

Gök kubbenin altında orda da beraber

Çok şükür diyerek yeniden başlamanın hayali

Hasretimin çölünde bir pınar gibi

İnsanlar gülüyordu de

Trende, vapurda, otobüste,

Yalanda olsa hoşuma gidiyor söyle

Hep kahır, hep kahır, hep kahır, hep kahır...

Bıktım be!

Gönderi tarihi:

Yalanda olsa hoşuma gidiyor söyle

Hep kahır, hep kahır, hep kahır, hep kahır...

Bıktım be!

 

yalanda olsa hoşuma gidiyor... diyemiyorum..

tıpkı hani bi şarkıda geçiyor yaa.. yalanda olsa mutluyum ya bu bana yetiyor..gibi..bunuda diyemiyorum..

 

polyanna adında bi kızkardeşimde yok...

 

kısacası...

 

bıktım beee.... :D ...

 

frozen...tatlı dalaşman hoş..yüzünü hatırlamıyorum..sesinide..ama çiçek..bilirim sen çiçekle açmaz..kanmazsında..içimden geldi yaa.. :clover::clover::clover: ..şiirlerimden anlayan nadir çıkar... :)

Gönderi tarihi:

anı..anııı...neler anılara tabidir ki..;..kafam ikibinmilyonbeşyüzüçsıfıreksisonsuz gibi... :blushing: az önce kağıt oynadık arkadaşlarla bende kaldı...fazla tıkınmışız hesapta iyi geldi yani..acıtıcı...

 

arınma vakti...meraksızlığın sürüleştirdiği buzlanmış beyinleri öğütür de öğütür tarihin kanlı değirmeni...bu söz yıllar öncesinden çetin altan abimizin...hakkı varmıdır..yerine göre vardır..ama bazen merakta değirmende kan çıkmasına sebep oluyor...dimi..

 

----bi anı geldi akılcağızıma..bir gün malatyalı bir kıza sevdalanmıştım..dershane yılları..sınıfın en başarılı öğrencisiydim diyebilirim..bulunduğum dershanede de derece yapan filan..sınıfımızın en arka sırasında otururdum..yaş 19-20..sporcuydum..yıllarca kixbox denilen sporu yaptım..hafifçenekte diri ve kaslı olma hali..hani şu cool tipler vardır ya..pek muhabbeti sevmezdim..hamurumda var işte..uzaklara bakmak..hüzün..ve tekil yaşamak..(gıcık bi tip)..kimilerine göre..

 

beş ay olmuştu dershaneye başlıyalı..daha sınıftakilerin bi çoğunu tanımıyorum..yanımdakiyle muhabbetim iyiydi..oda sıra arkadaşım..bir gün sınıfta bir kız tahtada bir cümlenin ögelerini bulmaya çelışıyordu..zorlanıyordu..oysaki benim için çok basit bişeydi..tutamadım kendimi (çenem tutulaydı)..ve tahtadaki o esmer kıza söyledim ögeleri tek..tek..aniden döndü..yüzüme baktı..sınıfın en tembel kızıydı.. her sınav sonrası diplerde.. :( ...

 

bana dediki..ooo bay filozof..bilmese idin şaşardım..oysaki kötü bi niyetim yoktu..anlamasını sağlamaya çalışıyordum..erkeksi bi kızdı..(sonralardan benim için kavga bile etti..)..şu filozofluk yaftası o zamanlardan beri gelir...felsefe..tarih..edebiyat..psikoloji..coğrafya..türkçe..bunlar benim işimdi..istesemde kayıtsız kalamıyordum..neyse..sonraları bu kızla iyi bir arkadaş olduk..garipti..çok zıttık..ama çekiyodu beni..çok güzeldi..derken derken..buna ders çalıştırmaya başladım..onu yetiştirmek ve aynı üniversiteyi kazanabilmek çabası içindeydim..sevmiştim..ne yaptıysam olmadı..kafası almadı..onu öylede kabullenmiştim..okulun en iyi derece yapan öğrencisiyle..en geri kızı..bu durumu kabullenemiyordum..o rahattı..çocuk gibi..eriyodum..çok mücadele ettim..aramızda iki yaş vardı..hep onu çeken bendim..kaldıran ..tutan..birşeyleri başarmasını sağlayan..içim gidiyodu..acımada başlamıştı bende..(belki yanlış..ama acıması olmayanın aşkı ne denli olurki)..olmadı arkadaşlar..kendimi heder ettim.. bile bile lades...

 

öys sınavına girmeye çok az kalmıştı..öss puanım baya yüksekti..aşıktım bi kere..sınava girmeme bir hafta kala..dayanılmazdım artık..günlük 7-8 saat ders çalışırdım..geri kalan zamanlarda spor..aylarca böyle devam etmişti..iyi hazırlanmıştım..ama aşk..beynimi deliyordu..neye esirdim..ne haldeydim..bizim kızsa..farkındasız..çocukça..bu yanı güzeldi..ama hayat çocuk kalanlara her zaman verirmiydiki elma şekeri..

 

kitabı açıyordum..onu görüyordum..deftere yazdığımsa ,o..büyükannemle birlikte yaşıyordum..sadece ben ve o..bazen bana seslenirdi büyükannem..masa başında..kitap defter önümde..dalıp gitmişim ben..saatlerce..oğlum neyin var..derdi.. neyi nasıl anlatabilirdim ki..kendime bile anlatırken..ürperdiğim şeyi..kendi yarattığım celladımı sevmek..hemde yaşamsal sınavımı vermeye bir hafta kala..beslenen hissiyat..hafızamda sevgili bir çocuk..bir hafta sonrasında kumarsal sınavım..abartmıyorum..sınava gireceğim gün..şimşekler çakıyordu beynimde..beni beğenen..seven..çok kız vardı dershanede..bense ona kitlenmiştim..sevgi-aşk onun içinse bi şaka..evcilik oyunu..sınavda ağlıyordum..hazmedemedim..yanlış olan neydiki..(şimdiki aklımla biliyorum yanlışıda..o anki düşünselliğim buna vakıf değildi)..sınavda istediğim performansı gösteremedim..pekte istemediğim bir bölümü kazandım..sonuçlar geldi..

 

---esmer malatyalı bir yeri kazanamamıştı..bense istemediğim bir bölüm de olsa bir yer kazanmıştım..ve itirafı şuydu..ben seni kaldıramam dedi..benden daha zekisin..daha bilgilisin..farklı bir mizacın..ve ayakta tuttuğun bir bakışın var dedi dünyaya...bense yapamam..dedi..senle..seni çok seviyorum..ama yapamam..korkmuştu benden..bir gün onun eksikliklerinden, yetersizliklerinden dolayı..onu terkedeceğimi düşünüyordu..ben nasıl onu büyütmüşsem kafamda..oda bu düşünceleri büyütmüştü kafasında..olmadı..ilişkimiz düşmanımız oldu...kazandığım bölüme gitmeyi düşünmüyordum..bir yıl daha dershaneye gidip tekrardan sınava girmekti niyetim..ama yapamazdım..onunla aynı şehirde duramazdım..onu görmemek ,karşılaşmamak için gittim üniversiteye..üç yılda o şehre gelmedim..ne acılar çektim..belkide yaşadıklarımın bende yarattığı; üstümde gereksiz bir acıydı..ama o zamanlar..öyle düşünemiyordum..

 

---neyse ..üç yıl sonra..tekrardan aynı şehre geri geldim..otobüsten indiğimde..yağmur yağıyordu..kafam ikibinmilyonbeşyüzüçsıfıreksisonsuz gibiydi...konturum bitmişti..bir telefoncuya girdim..100 kontur alabilirmiyim dedim..tabiki dedi..tezgahtaki bey..ben yaşlarındaydı..bide telefonu yeni almıştım..sordum..nasıl acaba bu modeller..iyimidir sizce dedim..yan taraftan bir bayan sesi..açtığında konuşabiliyorsan iyidir dedi..döndüm ..baktım ki..üç yıl önce şehri terk etmeme sebep kız..konuşuyordu..şaşırdım..daha ineli beş dakka olmuştu şehre..bişe diyemedim..nasılsın dedi görmeyeli..gördüğün gibi dedim..hamileydi..karnı şiş..sen nasılsın dedim..evlendim dedi..eşimde tezgahtaki bey..tanıştırdı..evlenip..telefoncu dükkanı açmışlar..bense geldiğim dakka..girdiğim yer oraydı..bu neydiki..nasıl bir rastlantı..kimin kurduğu bir kurgu ki..ayak uçlarıma iğneler batıyor gibiydi..dışarı çıktım..sabaha kadar..o soğuk kış gecesi..yağmurun altında yürüdüm..üstümde pardesüm..sırılsıklam..elimde valiz..yürüyor..ve kahkahalar atıyordum..yıllarca uğruna acılar çektiğim kadın..beni, zekam..akıllığım..ve bilgililiğimden dolayı..istemeyen kadın..evlenmiş..telefoncu dükkanı açmış..ve bikaç aya kadar doğuracak...onu yine sevmiştim..hep sevmiştim..tercihinide sevdim o akşam..yaşam ..onun yaşamıydı..en başında yapmaya çalıştığıda..oydu..insan istediği kadar zeki..akıllı..bilgili olsun..bu halleriyle biçok şeyi başarabilir belki ama..aşk acısını yenemiyor işte..gönül..bambaşka bişey..akıllı..vicdanlı..düşgücü de yüksek bi adamsan eğer vay haline..kafanda kendi yarattığın kadını totemleştirip..gönüllü kurbanda edersin kendini..sunak kanallarında akıtarakta kanını.. :) ....oysaki...değildik birbirimize göre...belkide hafifsediği kendi aklı benden daha iyiydi...

 

bir hafta sonra..bir alışveriş merkezinde gördüm onu..onu demiyim artık..adı ebru-ydu..mağazanın kafesinde oturuyordum..yanıma geldi.oturdu..benimle bi kahve içti..üç yıl geçmişti aradan..bazı şeyler değişmişti..köprü altında çok sular geçmişti hesabı..yaşadığım..ve yaşadıklarımdan anladığım acayip şeyler vardı..o anlattı..ben dinledim..yine anlattı..yine dinledim..ve sonrasında..dediki..ben hata yaptım..evet dedim..aslına bakarsan bende hata yaptım..dedim ve gittim..ve birdahada hiç görmedim...

 

----işte size anı... :) hemde yaşanmış...

Gönderi tarihi:

figgaro ne aptalmışım derim ben eski yaşadıklarımı hatırlayınca..

keşke daha farklı yaşayabilseymişim...

şimdiki aklım olsa yakınmaları yani..

 

ben ortaokul ve lisenin başında çirkin bi kızdım :lol:

yani kendimi teslim etmiştim annemin eline,

oda en kısasından kestirip saçlarımı rezil edebileceği kadar etmişti sayemde.. :angry::lol:

silik bi tiptim yani..ama o zamanlarda bile içimdeki farklılık beni hep en uç düşüncelere sürüklerdi..ve hep olmadık insanların ilgisini çekerdim... :stuart:

 

biliyormusun bana hep benden oldukça büyük insanlar ilgi göstermiştir...edebiyat öğretmenlerim, beden öğretmenim... çalıştığım bir yerde dünya tatlısı olan bir bey...tabi hiç birisi umrumda olmadı son kişi hariç...onu bende sevebilirdim ama iş yeri resmiyetinden asla çıkmadım..ama hala çizip verdiği çiçek resmini saklarım...o ayrı...:lol:

 

eşimden başka sadece ortaokulda bir erkekle oda okul dışından bir serseriyle 1 hafta kadar bir çıkmışlığım olmuş,sonundada terkedilmiştim... :angry:

ama birkaçyıl sonra intikamımı almıştım...çiçekler falan göndermişti ama ben büyük bi zevkle reddetmiştim :lol:

 

erkeklerden hep nefret ettim anlıycağın hep arkadaş olarak kalmayı tercih ettim ve çok iyi arkadaşlıklarım oldu..hala aklıma geldikçe özlerim bazılarını...

 

bak bana neler anlattırıyon... :angry:

 

yani ben senin yaşadığın gibi aşık olmadım o dönemler....aklıma gelenler bunlar oldu... :lol:

 

 

 

Gönderi tarihi:

aklıma komik ve utanç verici bir anım daha geldi onuda yazıp kaçıyorum..yoksam benim için hiç iyi olmayacak

 

lise 1. sınıfta..edebiyat öğretmenim benimle aşırı ilgileniyo hissediyorum...ama adam tombik...saçlar bembeyaz....kendi kendimede yok canım bana öyle geliyor diyorum...falan filan neyse...bigün sınıfı sözlü yapıyor...herkes okuduğu bir kitabı çıkıp tahta önünde özetleyerek anlatıcak.. :sweatingbullets: ama ben o zamana kadar sadece bir kitap okumuşum zorla gülten dayıoğlunun dört kardeştiler kitabı.. :lol: adlarını okudukları sırayla çıkıp anlatıyor...ben nereye saklanıcağımı bilemiyom..çünkü karizma fena halde çizilicek çıkarsam :sweatingbullets::lol:

neyse sonunda benim ismimi okudu.. :sweatingbullets: ben o dakika kıpkırmızı...yeryarılsada içine girsem..ama mecburum sıfır almak var işin ucunda..biliyormusun hala hatırlarım o zaman hissettiğim utancı... çıktım tahtaya herkes bana bakıyo yakın arkadaşlarım kikir kikir gülüyolar....mecburen başladım anlatmaya dört kardeştiler kitabını ..istersen anlatabilirim okadar aklımda yane :lol: gözlerim yerde terden sırılsıklam ben anlattıkça gülüşmeler artıyo.. :sweatingbullets: (çünkü o zamanlar sınıfın muziplerinden biriyim ayrıca herkes komiklik olsun diye ilkokul kitabını anlattığımı düşünüp gülmekte hiçbir sakınca görmüyor )neyse sonunda bitirdim ama bende bittim..öğretmenime baktım adam şok :lol: ama oda benim suratımın halini görünce bana acımış olucakki hiçbirşey söylemeden oturmama izin verdi...o günü nasıl geçirdiğimi bilemedim...çok utanmıştım....ve ogün benim için yeni bir aşk başlamış oldu...kitap aşkı ...ogünden bugüne ne kadar kitap okuduğumu bilemiyorum...halada devam ediyorum...ve bazen diyorumki keşke o öğretmenimi görme fırsatım olsada bana farkettirmeden kazandırdığı bu güzellik için teşekkür edebilsem... -_-

 

ay ne çok konuştum...görüşmek üzere filazof ve şair ulu insan :lol: figgaro beycim...

Gönderi tarihi:
figgaro ne aptalmışım derim ben eski yaşadıklarımı hatırlayınca..

keşke daha farklı yaşayabilseymişim...

şimdiki aklım olsa yakınmaları yani..

 

ben ortaokul ve lisenin başında çirkin bi kızdım

yani kendimi teslim etmiştim annemin eline,

oda en kısasından kestirip saçlarımı rezil edebileceği kadar etmişti sayemde.. :angry: :

silik bi tiptim yani..ama o zamanlarda bile içimdeki farklılık beni hep en uç düşüncelere sürüklerdi..ve hep olmadık insanların ilgisini çekerdim... :stuart:

 

biliyormusun bana hep benden oldukça büyük insanlar ilgi göstermiştir...edebiyat öğretmenlerim, beden öğretmenim... çalıştığım bir yerde dünya tatlısı olan bir bey...tabi hiç birisi umrumda olmadı son kişi hariç...onu bende sevebilirdim ama iş yeri resmiyetinden asla çıkmadım..ama hala çizip verdiği çiçek resmini saklarım...o ayrı

 

eşimden başka sadece ortaokulda bir erkekle oda okul dışından bir serseriyle 1 hafta kadar bir çıkmışlığım olmuş,sonundada terkedilmiştim... :

ama birkaçyıl sonra intikamımı almıştım...çiçekler falan göndermişti ama ben büyük bi zevkle reddetmiştim :lol:

 

erkeklerden hep nefret ettim anlıycağın hep arkadaş olarak kalmayı tercih ettim ve çok iyi arkadaşlıklarım oldu..hala aklıma geldikçe özlerim bazılarını...

 

bak bana neler anlattırıyon...

 

yani ben senin yaşadığın gibi aşık olmadım o dönemler....aklıma gelenler bunlar oldu... :

anlıyorum..oluyo işte..yaşam nelere gebe..20 yaşımdan sonra ..banada hep benden büyük bayanlar ilgi duydu..evli-dul..yada hiç evlenmemiş..sebebini biliyorum..insanların zihnine girebiliyorum..ve anlatılan bi çok şey beni şaşırtmıyor..birazda erken olgunlaşma var bende..yapı olarakta ağır bir mizacım..şimdilerde ise benden küçük hiçbir bayanla yapamıyorum..bana ilgi duyması falanda heyecanlandırmıyo..hormonlu ergenler diye boşuna söylemiyorum.. :) şimdilik böyle..ilerimi artık bende düşünemiyorum..şu gebe yaşam daha neler doğurur bilemem...duvaklı ve allı koynuma girmiş şu yalnızlığımsa beni hiçte terk edeceğe de benzemiyo zaten...sahip olamamaları değilde..eksiltmeleri yıprattı beni..hayırlısı...yinede tüm sevdalarıma..göndermek isterim bir çiçek.. :clover: ... :) ...

Gönderi tarihi:

anılar..anılaaarr..anıılaaaarrr... :) ....

 

yıl..1996 haziranı ..antalya kemer de bir otelde çalışmaktayım..aşçı yardımcısıydım..beyaz bir önlüğüm..başımda kepim..fularım..şimdi bile o günler aklıma geldiğinde gülümsemekteyim..otel ,büyük bi oteldi..turistlerin mekanı..bir of günümde otelin parkında gezinirken..danışma bölümümüzde bir rus-la tanıştım..ismi roman dı..ben yaşlarda..rusya da öğrenci..bizim otele ise staj için gelmişti..yarı türkçe yarı ingilizce anlaşıyorduk..sonraları arkadaş olduk..beraber kemer in sahillerinde..diskolarında falan gezmeye başladık..zıt ten renklerimiz vardı..ben esmer..o sarışın..iyi bi çocuktu..çok şeyler yaşadık..bir gün arkadaşlarından birinin doğum gününü kutlucaklarını..benimde gelmemi istedi..olur dedim..bir barda..toplandık..yirmi kişi kadardık..güzel bi bardı..sahilde ve ahşap..eski eşyaların bulunduğu bi yer..ilginç bi yerdi..dahada ilginç olan..roman ın..gelen tüm arkadaşları kendi gibi rus tu..bense aralarında dış kapının mandalı pozisyonunda.. :P ...tokoris..pokoris..davay..davay..private..falan..falan..rusça konuşur dururlar..aralarında sevgili olanlar..arkadaş olanlar..falanlar..filanlar..hepsiyle beni tanıştırdı..aynı okul grubuymuşlar..hepside eğitimde..bir eğlenti..bir gülmece..ödüm kopar oldu..birileri bana bişe sormasın diye..anlatacam diye..kendimi paralardım..en son roman yardımıma koşardı..sağolsun..

---sonra.. gece ilerleyince..dışarı çıkıp yat turlarından biriyle mehtap turuna çıkmak istediklerini söylediler..olur dedim..gece turları olan bi yata doluştuk..bizden başka da kimse yoktu zaten..biraz açıldık..alkol da almıştık..havada sıcak..yatı durdurduk..sahile pek uzak değildik..haydiii..herkez denize atlamaya başladı.. :unsure: ..şaşırdım..bu ruslar hepten deli dedim..kendi kendime..yok..ama..yok..en iyisini yapıyorlardı..eylenti hat safada..eeee bendeniz figgaro..tarsus un şelalesinde büyümüş olup..yüzme çerezimsi gibi bişeydi benim için..bende atladım denize..Allah ne verdiyse.. :stuart: ...kikiri kokoro..çığlık atan..kuduran..neyse ıslanmışlığımız sonrası..tekrardan yata doluştuk..sıçana dönmüştük.. :zorro: ...sonra tekne içerisinde oyunlar başladı..sessiz film..ilk onlarda görmüştüm..malüm..rusçam olmadığından..seyretmekle yetinmiştim..eğlenceliydi..benide araya katmak istediler..hatta iki rus kızkardeşimiz beni maymun etmek istedilersede beceremediler..katılmadım..dışarıdan bakıp gülmek dahada işime geliyordu..derken gecenin ikisi oldu..ama yat hareket etmiyordu..ne olmuştu biliyormusunuz..yatın motoru bozulmuş..Allah..sekiz saat orada mahsur kaldık.. :stuart: hani yüzmeye kalksak..sahile doğru..çokta yakın değildi..bayan olanlarsa hepten red etti..haklılar tabi..sabah kalktımki..beynime güneş vuruyor..güvertede sızmış kalmışım..yüzümde güverte tahtasının izi çıkmış..etrafıma bi baktım..bizimkiler tespih taneleri gibi etrafa saçılmış..iki büklüm uyuyan..merdivende yatan..sancak direğine kafasını yaslamaya çalışan..ne komikti..eee dedim roman şimdi ne yapıcaz..derken yatın motoru çalıştı..tamir etmişler..limana geldik..ve indik..ilk defa bu kadar uzun süre karaya ayak basamamıştım.. :clover:

 

---merak ettim..roman nerede ve ne yapıyordur ki şu an...ulaann roman..o gece tamda romanlıktık..romanın kapağında ise şu yazı..girme yirmi rus arasına..çıkar yüzünde güverte tahtasının izi... :lol:

Gönderi tarihi:

Huzurun kıyısında...

 

yamaçtan aşağı doğru iniyordum..heryerde çiçekler açmış..laleler..papatya..derince bir nefes aldım..gökyüzüne baktım..ışıltılı bir bahar..etraf kokar..mis..ileride kalın gövdeli bir ağacın altında serdim çulumu yere ...getirdiğim turfanda salatalık..domates..birazda peynir..mataram tabiki dolu..suuu..şöyle bi etrafıma bakındım..sesini dinledim tabiatın..börtü böcek..rüzgar..ve dünyanın sesi.biliyormusunuz dünyanın dönüşünden dolayı çıkardığı ses..notalardan "fa" imiş..onu bi türlü duyamadım..hatta ötüşen kuş..börtü böceğe bile kızdım..susun da..dinleyelim bakalım..dünyanın sesi fa mıymış..daha beter gürültü yapmaya başladılar. :wub: .haylazlar..zaten ne zaman figgaro tabiata çıksa..canlı cansız ne varsa..bana muhalefet :) ..karıncalar peynirime dadandı..kuşlar dometesi tuydürme telaşında..soframada çıkmış..bir kara fatma böcüğü..Allahım..diyorum ya size..nereye kaçarsanız..kaçın..saklanamazsınız..kara fatmalar sizi bulur.. :) ...hafifçe karnımı doyurduktan sonra.. gezinmeye devam ettim..aaa bir tavşan..uzun kulaklılardan..hüp diye bir deliğe girdi..baktım deliğin içine..bişe yok..devam ettim..amanın ağaçlarda sincaplar..kudurur..birbiri üste atlar dururlar..enerjik zıpzıplar..biraz ilerimde küçücük bir çam ağacı gördüm..yanına geldim..aaaa fıstık çamı..biliyomusunuz benim şu an dikili 500 e yakın fıstık çamı ve 150 kadarda harnup ağacım var..(kendimi övmek için söylemiyorum..ölünce demesinler dikili bir ağacı bile yok..sırf ondan ektim :P ..küçük çam ağacımız bayada yalnız..etrafında bi tur attım..dibine baktım..toprağı iyi..umarım spastik bir çoban yedirmez keçilerine.. :( ...benim dikili olan ağaçlarıma yakın bir köyde izdiham yaratmıştım zamanında..köyün keçileri yüzünden..muhtara..kötü bozuşuruz ha bey amca.. demiştim.. :angry: ..izin verme buradaki çobanlara..sürmesinler keçilerini küçücük ağaçlarımın yamacına.. -_- ...ya emek anlıyormusunuz..çok kolay yetişmiyorlar..keçiye yicek otmu yok..işte köylülerin ihmalkarlığı..neyse bu konu uzadı..biz tabiatımıza geri dönelim..az ileride bir dereye geldim..derede kurbağalar cirit atıyor..aaa bide kaplumbağa gördüm..hemen aklıma afetçiğim geldi..biricik aşkım.. :wub: ...deredekiler yaban olduklarından çok kaba sabaydı..beni gören cup suya atlıyor..görgüsüzler ..oysaki benim ahu bakışlı afetim..nasılda mağrur durur..evimin köşesinde..gerçi bazen oda bana tafra yaparda..olsun, dişilerin genelinde var o...amma turfanda bir marol yaprağı kattımmıydı mönüsüne..üüüüüfff..dünyanın en iyisi benim..küçücük kuruğunu sevincinden sallamaya başlar..ayy şu an varya..gülmekten çıldırık oldum..

 

----dereye şöyle yakından baktım..hıı.. balık yavruları..şöyle bi inceledim..benekli sazan..aynalı sazan..arada da bir iki kızılkanat gördüm..vayy..az bişe ekmek attım..suda izdiham çıktı...ekmeği yerken arada da kendilerinden bikaçınıda yediler heralde.. :lol: ...

derden karşıya geçtim..ayakkabılarımı geri giydim..asma bahçesi..ooo tarsus beyazı..meşhurdur buralarda bu üzüm..yaprağıda sarmalık..baktım..bakındım..bakımlı bir bağ..sahibi ilgili biri belli..aferim ona..çıktım bağdan..ilerliyorum..ooovv bir köye geldim..köyünde en serin ve ağacı bol olan yere yapmışlar bir kahvehane..selamunaleyküm ağalar..alikümselam..dedi..ahali..şöylede kenarda köşede bi yer buldum..bey geldi..çay alırsınız dimi..tabiki..üff kaçak çay..bayılırım..içtim..içtim.hala içmekteyim..kalınca dudaklı ve yaşlıca bir amca gözüme çarptı..elinde çay bardağı..daha elini dudaklarına götürmeden..aşağıdayken daha fuuuUUUhhhh..diye dudakları içinden vakum yapıyordu havayı..o ne sesti öyle..ve o nasıl dudaktır..ve o nasıl çay daha aşağıdayken..vakumlama çabası..gülmekten ..kafam karıncalandı..neyse arkadaşlar ben bir çay daha içicem..görüşmek üzere...baybayın... B)

Gönderi tarihi:

valla kıskandım şu huzurun kıyısındaki yürüyüşü.. -_- dimek çayda kaçaktı :lol: bende severim kaçak çayları :lol: oo yaşlı amcanın çayı içişi benim sevgili babacığımın çay içişine benziyormuş...bazen bende çok gülerdim...bazende çok kızardım o sese...keşke şimdide yapsada bende huzurla dinlesem o sesi :(

 

afet hanımcığınada selamlar...en tazsesinden bir marul yaprağıda benden olsun...sevinsin :) ...bak ben buraya bırakıyorum sen bi zahmet veriver.. :clover:

Gönderi tarihi:
valla kıskandım şu huzurun kıyısındaki yürüyüşü.. -_- dimek çayda kaçaktı :lol: bende severim kaçak çayları :lol: oo yaşlı amcanın çayı içişi benim sevgili babacığımın çay içişine benziyormuş...bazen bende çok gülerdim...bazende çok kızardım o sese...keşke şimdide yapsada bende huzurla dinlesem o sesi :(

 

afet hanımcığınada selamlar...en tazsesinden bir marul yaprağıda benden olsun...sevinsin :) ...bak ben buraya bırakıyorum sen bi zahmet veriver.. :clover:

mutlu-ettin-afet-hanımı..şimdi-kuyruğunu-senin-için-sallıyor.. :lol:

Gönderi tarihi:
bak bende mutlu oldum şimdi... :) anlasamda yalan söylediğini... :(:lol:

evet..Afet-çiğime :wub: marulu yedirirken senin gönderdiğini söyledim..aslında mahallemizdeki manavdan almıştım..ben bir yalancıyım... :blushing: ...... :stuart:

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

günün-anlam-ve-önemine-istinaden... :clover:

 

bulut..yoğunlaşır..

yağmur-yağar...

iki-vadi-arasında-akar..

yeryüzü-çukurlarında-toplanır..

kıtalar-arsında-da-birikir..

bir-bardak-içinde-de...

 

biri-damla

biri-ırmak...

diğeri-göl...

diğeri-okyanus..

bi-diğeri-ise..bir-bardak-su-dur..

 

 

ama-figgaro...heryerde-figgarodur...

 

 

***

sanma-unuttum-seni..

sevgili-anı-topiğim..

yer..yer..gelip..seni-üzeceğim..

bazen-güldürecek..

bazen-kendinden-geçirecek..

bazen-salak-saçma-anılarla..

kafanı-şişireceğim..

 

--- B) ..

 

şimdilik..hoşçakal..yaban-çiçeğim..

bahar-geldi..

acılarımda-açmalı-çiçek..

ve-ben-özledim..

kokusunu...

baharın..

çiçeğin..

Gönderi tarihi:

vay..vay..vay.. bayan paris ziyaretimize gelmiş... :) ..hoşgelmiş..tanışırız daha..bazen atışır, hatta kapışırızda.. :P

 

şizoidsel şiirlerimin beğeni teşkil etmesi..sevindiricimi..üzündürücümü..valla bende anlamadım.. :) ..

 

sana bi çiçek yollayayım..eyfelin üstünden çık bak..nehrinizin üstünde akıyor olacak..bir gül.. :clover:

  • 2 hafta sonra...
Gönderi tarihi:

selam..anı topicçiğim...ben geldim..hoş geldim dimi.. :clover: ..

 

eee naparsın..görüşmeyeli..kalmışsın gibi kuytularda..üşümüşsündürde sen şimdi..gerçi bir iki bişe yazan olmuş sanada..sormuş meselam..la bohem hatun..hatrını...ne.. ne dedin..saman alevi mi..sen nede çok şey bilirmişin öleee...kapıyosun gibi benden bişeler...bence kapma..yasık sana :blushing: ..neden mi..anıcım topicçiğim..ben çok seri aşık olurum..akşam açar sabah solar..şimşir tarak arar..ama kafamın kel olduğunu hep unuturum..bazen aşka..bazen insana..bir ota..kargaya..yaşamsal bir kesite..bir kitap taki paragrafa..bir çocuğun gülüşüne..hatta elindeki elma şekerine..hatta ölümün bile o güzel olan yanına..yani öldükten sonra birdaha ölmeyecek olma haline bile olurum ben aşık..batak oynadığım arkadaşlara..seyrek saçlı ev arkadaşıma..avukattır kendisi..ben ona şeytanın avukatı derim.. :stuart: ..onada aşığım..bu günlerde de yeni bi çift ayakkabı aldım..nasılda parıldar cilası..ben onada aşığım.. :blushing: ...anlıyorsun dimi..topicçiğim anıcığım..ben çok seri aşık olurum..yanar kül olur..sevda çöllerinde savrulurum..sonrasında bir vahada açarım..lotus çiçeği gibim birşey...yani...canım çekti yahni.. :lol: ...gölüşmek üzre..anıcım topicçiğim..ösle beni.. :blushing:

Gönderi tarihi:

anıcığım topicçiğim..ben geldim..vefasızın.. :blushing:

 

bu gün çok çalıştım..iyi bir semerim vardı sırtımda..bu gün şizofren bir müşterimis vardı..beni baydı..banka emeklisi imiş..neredeyse onun yüsünden ben isticektim şu gencecik yaşta emekliliğimi..yaaa...anıcım topicçim..üsülme sen yalnızsın diye buralarda..semersiz bi yalnızlığın muhakkak vardır tutulacak yanı..buğulanmasın başın..sanmasın gören ağrı dağı..

 

anıcığım topicçiğim..şimdi giderim..geldiğim gibi..parmaklarımın uçunda..hatta sıkaraktanda kafama..ösle beni.. :clover:

Gönderi tarihi:

Fırlat at uzağa

Döner gelir bumerang.

 

Yukardan aşağı, boş küpler,

Soldan sağa

Hangi harfleri koymalı

Ki çözülsün bilmece?

 

Diş diş

Kalıntı çağ mazgalları

Sonra yeni katmanlar

Bir intihar gibi içerde.

 

Aldatışı yakınların

Bilinseydi

Kime inanacaksın

Ki hangi yolları yürümeli?

 

Çocukluk, gene ancak çocukluk

Gerçi o da acı

Ama iyi ki var

Yerine hangi mutlu yaşantı?

 

O nineler, o kızlar, o evler

De yoksa

Kimin bu toprak

Çok düşünmüşümdür.

 

Onu benden, beni ondan ayıran

Düzenler

Bırakmaz bizi bize, bölücü

Olmuş nice değerler, ben de ölmüşümdür.

 

İçindeyim, diretiyorum çağa

Size ne miyim ben, siz bana nesiniz?

Bir hayal, bir masal mı eski

Ama ben görmüşümdür.

 

Fırlat at uzağa

Döner gelir bumerang.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.