Φ turan Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2005 meraba sevgili arkadaslar uzun zamandır uzerınde dusundugum ve arastırdıgım bu konuyu sızınle paylasmak ıstıyorum bu konuda fıkır alısverısı yapabılecegım arkadaslar umarım vardır konumuz hz. muhammed e gore türkler islam dunyasında en sağlam kabul edılen hadıs kıtaplarında baslı basına bır bolum olarak bu konu var bolumun adıda cok ılgınctır "Kıtalu't-Türk" anlamı türklerle öldürüşmek (savaş) buharide ebu davud da ve tirmizide bolumun adı bu. İbn Mace'de "Babut-Türk" yani türkler bölümü müslimdeyse kıyamet alemetlerı arasında yer alıyor hz. muhammede gore turklerın musluman olması soyle dursun hatta dusman olarak ilan etmiştir. hz muhammed gelecekten haber verırken kıyametın bır alemetı olarak turklerle nasıl savasılacagını muslumanların turklerı nasıl oldureceğini anlatıyor hem türk dıye ad verıyor hemde tarif ederek yüzlerının gozlerının burunlarının derılerınin renklerinin nasıl olduğunu anlatarak hz muhammede göre türkler le savaşma taa kıyamete dek surecek kıyametın bır alemetı olarakta muslumanlar yeryuzundekı turklerı oldurup temızleyecekler yoksa kıyamet kopmayacak. Bununla ilgili hadisler: Siz muslumanlar kucuk gozlu, basık burunlu, yuzlerı kalkan gıbı, derısı ust uste bınmıs olan toplumla öldurusmedıkce kıyamet kopmayacaktır. Bu hadis islam dünyasında en sağlam kabul edilen hadiscilerden alınmıştır, bunlar (Buhari, e's-Sahih, Kitabu'l-Cihad/96, Müslim, e's- Sahih, Kitabu'l-Fiten/62 hadis no:2912; Ebu Davud, Sünen, hadis no:4304; Tirmizi hadis no:2251; İbn Mace, hadis no: 4096-4099) eğer bu konu hakkında bılgısı olan arkadaslar varsa paylasacağımız çok şey var.. Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 11 Kasım , 2005 Nersen çıktın be kardeşim allahnı yolladı seni bende 30 sene evvel elime geçen bir hadisler bölümünü anlatan kitapda okumuştum gene bir sitede rasladım arıyorum bulamıyorum. Biz şahmanizden dönüp islam olduk türk olanlar asyalı türklerden köln de de fırçada yedik bizde suçu osmmanlıya attık neyse, hadisde şöyle demekte suratları kırışık gözleri çekik kıllı giysiler giyen türkler öldürülmedikçe kıyametten kurtuluş yok, son türk kalmayınca kıyamet kopmıyacak. İyide türkiyeden hariç 250 milyon türk var içlerinde hırıstiyan olanlarda dahil macaristanda görülür, islam bizi o zaman neden hedef almış acaba. Alıntı
Φ turan Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Yazar Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 kuran ve hz muhammede gore turkler ısteselerde musluman olamazlar tevratın tanrısının son derece ırkcı oldugunu hemen hemen herkez bilirkimi arastırmacılar bu tanrıdakı ozellıgı yahudılık ıcın yararlı oldugunu soylerler bugun yahudılerın sergıledıklerı tuyler urpertıcı ve ınsanlık dısı acımasızlıklarıda tevrattakı tanrının katı ve ırkçı olusunun payı az dııldır kuranı kerımde allah şöyle seslenir ey israil oğulları size verdıgım nımetı ve sızı dunyalara ustun kıldıgımı hatırlayın (bakara suresinin 47 ve 122. diyanetin çevresinde vardır bir yanda kuranı kerımde allahın ısrail oğullarına seslenişi diğer tarafta islam dunyasındaki yahudi dusmanlığı. (ibrahim suresi ayet 4) biz her peygamberi kendi toplumunun diliyle gönderdik illede böyle yaptıkki o toplumdan olanlara anlatabilsln. Buna göre demek oluyorki kurana göre tanrı elçisinin bir toplumu var "elçi" ırkından geldiği bu toplumla tanrı arasında yapar aracılığını ne iletecekse bu topluma kendı dılıyle ıletmekle yukumlu kuranda anlatılan bu. yine buna göre hz. muhammed de bu yukumlulugu tasımakta onunda bir toplumu var ve oda tanrısıyla bu toplum arasında bir aracı hz muhammedin topluluğu arap topluluğudur oleyse asıl muhattapıda arap topluluğudur. (En'am suresinin 92 - şura suresinin 7. ayetinde) kuranın muhattapının mekke ve çevresidir yanlızca, bugun kendını musluman sayan öteki toplumlardan hiçbirinin yeri yoktur burada. Bu arada turklerden musluman olanlar olmuş daha doğrusu kendılerını muslumandan saymışlar ama kuranın hangı toplumu musluman saydığı önemli Hz. muhammedin bir hadise göre şu an kimden tam olarak hatırlamıyorum ama mutlaka kısa bır sure sonra açıklarım bir gece telaş içinde hz. ayşenin yanına gitmiştir -çok kötü bir şey oldu bu bir kıyamet alametidir (ecür ve mecür) duvara daire şeklinde bir delik açtığını söylemiştir ve eğer o duvardan sızıp dünyaya yayılırlarsa bu bir kıyamet alametidir demiştir. ecür le mecürü tarif ederkende genişl yüzlü yüzleri kalkan gibi ust uste binmiş derileri çekik gözleri vardır demiştir ve onların sayısı okyanustaki kum taneleri kadar çoktur. hadisler ve ayetlere göre kutsal kitapların gonderıldıgı toplumlar acıkca belırtılmıstır ve bızzat hz. muhammed tarafından turkler dusman ılan edilmiştir ve onlar yok edilmediği surece kıyametin kopmıyacağı bildirilmiştir. Alıntı
Φ ceviz Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Yani Kuran sadece Araplaramı gönderildi diyorsun sen????? insanlık git gide kötüye doğru gidecek ve sonundada kıyamet kopacak. eğer kıyametin kopması için Türklerin yok edilmesi gerekiyor ise Türklerin yok oluşu bir kötüye gidişattır. Kıyametin kopması için son Türkün Araplar tarafından öldürülmesi gerekiyor diyorsun. bu nasıl bir düşman ilanıdır. yani araplar biz Türkleri öldürmeden kıyamet kopmayacakmış hadi gidip hepsini öldürelimmi diyecek??? Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Bu kadarını bilmiyordum, fakat ecür ile mecür yücüz mecüz anlamında olan başka boyutdaki varlıklarla ayrı manada öyleyse. Alıntı
Φ ceviz Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Ebû Hureyre, Peygamber şöyle dedi, der: Siz küçük gözlü, kırmızı yüzlü, basık burunlu, yüzleri çekiçle dövülmüş kalkanlar gibi olan Türkler’le, ayakkabıları kıldan olan bir kavimle harbetmedikçe kıyamet kopmaz’ ”. yani burdan Türklerin düşman ilan edildiği anlamını nasıl çıkartıyorsunu çok merak ediyorum. aksine Türklerle savaşılmaması gerektiğini aksi taktirde kıyametin kopacağını söylüyor. Alıntı
Φ turan Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Yazar Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 türklerle savaşılmaması gerektıgını aksıne kııyametın kopacagını soylenenen herhangı bır hadise rastlamadım, bu hadisin kime ait oldugunu belirtirmisin. En-am ayet 97 şura ayet 7 meryem ayet 97 ve daha nice ayetler ve hadis kitaplarındaki açıklamalara göre bu hadis kitapları (KITALUT-TURK) Ebu davud, kitabıl cihad /9 hadis no 4305 Müslim e's Sahih, Kitabıl Fithen/62-65 hadis no 2912 ebu davud, Sünen, Kitabıl Melahim/9, Babun fi Kıtalit Türk hadis no 4303, Nesei, Sünen Kitabıl Cihad, Gazvetit Turk, Buhari, e's Sahih,Kitabu'l-Cihad/96 ve daha niceleri araptan baskasını, muslumandan saymıyor. Eğer bu konuyla ilgileniyorsan bu yazmış olduğum hadis kitaplarını diyanetin satış noktalarından kolaylıkla temin edebilirsin ilgili ayetleride herhangi bir kuranın türkçe mealinde kolayca bulabilirsin eğer okumayı ve araştırmayı seviyorsan. Alıntı
Φ bozan Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Usulsüzlük / Bilgisizlik Dalgaların denizle bir anlamı vardır örneğin. Ve serinlik ulşatığımız her bilgide yüzümüzü severek uzaklaşır bizden. Nedendir bilmem ya okumuyoruz, ya okuduğumuz anlamıyoruz, ya anladığımız anlatamıyoruz, ya da anlatsak da anlayan olmuyor. Zira okumak yalnızca başlı başına bir ilim. okuduğunu yalnızca anlamaya götürren vetire sarsılmaz, muhkem yapılarla örülmezse neticeye ulaşamıyoruz. Genç arkadaşların okuma hevesini saygıyla karşılıyorum, ve ekliyorum. Geçenlerde Ugandalı bir dostum ( genelde hava olsun diye bu dostlar Amerikalılardan seçilirde, ben bir Amerikalı bulamadım Ugandalıyla idare edin ) neden islam ilahiyatı okumalarının geniş halk kitlelerine ulaşamadığı ile ilgili bir soru sormuştu. ona da izah etmiştim, bizde bilgi biraz magazinsedir, okuma çaprazlama yapılmaz, bir zihin okur ve anlar, onun acabaları yoktur. işte yukarıdaki yazı tam da Ugandalı dostumun sorusuna bir misal oluyor. lakin ben bıkmadan usanmadan yine ve yeniden izah ediyorum, buyurun. Efendim evvela hadislerle ilgili mevzuya bakalım, yinelemek anlamında yazıyorum, zira daha önce bir yerde bunu açıklamıştım. İslam külliyatında Hadis ciddi bir bilimdir. Hadis usulu ile, edebiyatı ile, kaynakları ile üzerinde yıllarca uğraşmayı gerektiren bir iştir. bir kişinin buna ayıracak yılları yoksa Hadis işinin de bu kişiye verecek pek bir şeyi yoktur. zira bilim biraz magazinden ayrıdır, uğraş çaba gerektirir. Çok kısa ynıtlarla kapatalım. Evvela Hadis külliyatındaki Sahih kitapların sahahatiöncelikle analitik düşünce ve kritik adına yapılmış çalışmaların bir sonucu olarak elde edilmiş bir sahihlik değildir. bu daha çok senet açısından bir değerlendirmedir. Bu hadis kitapları içerisinde yer bulmasına rağmen sağlamlığı olmayan hadisler vardır, bunları birinci kısımda incelemek gerekir zira bu hadislerin ne olduğu ile ilgili bilgi bizzat bu kitapların yazarları tarafından bildirilmiştir ; bunlar şaz olur, mevzu olur meşhur olur vesaire. tabi şaz nedir mevzu nedir, meşhur nedir bilmek gerekir onu da okuyacaksın arkadaş !!! islam dünyasındakşi yaygın adlandırmaya göre 9 sahih kitap, türkiyedeki adlandırılmalarına göre 6 sahih kitabın mantığı kısaca budur. bu kitapların içerisinde de peygamber sözü ile ilgili aslı astarı olmayan bir sürü muhdes hadis vardır. Muhdes nedir ona da sözlükten bakacaksın arkadaş !!!!! Gelelim analitik incelemelere bu hadislerle ilgili daha ilk dönemlerde analitik incelmeler de yapılmıştır. bu mevzu hadis külliyatını ortaya çıkarmıştır. burada mantık senet açısından değil mana itibariyle peygamber sözü olmayan hadislerin kritiğinin yapılmasıdır. Hangi hususlar neden bir hadisi mevzu yapar bunu da mevzu hadislerle ilgili kitaplardan öğreneceksin sonra yazacaksın arkadaş !!!!! Gelelim yukarıdaki gelecekten haber veren ilgili sorulara ; bu hadislerin tümü peygamber adına o günün siyasi koşulları göz önünde bulundurularak uydurulmuş sözlerdir, peygamberin ifadesi ile o kişiler, yalancılar yerini cehennemde hazırlamıştır. aslında bu kadar okumaya da gerek yok. biraz Arapça bilen bir adam metni okuduğunda onun hangi amaçlarla hangi yüzyılda neye bianaen uydurulduğunu anlar. eee tabi biraz da okumak şart. Ugandalı dostumun dediği gibi siz kendi yazarlarınızı bile okumuyorsunuz toplum olarak da yabancı dil özürlüsünüz bu kadar bilgiyi nereden buluyorsunuz demişti ? ben de söyleyivermiştim ' araplar bu kadar peygamber adına yalan hadiz uydurmuş, biraz da bizimkiler uyduruyor çok mu ?' Öyle iki sayfa kitap okumakla olmuyor işte araştıracaksın arkadaş !!!! tabiki mabadi var ! BOZAN HEP BÖYLE KAL. Alıntı
Φ turan Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Yazar Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 okumak ve anlamak anlamıyorsan inkar etmek sahih kitaplar kuran ve hz. muhammedin yasadığı donemi anlatan en sağlam hadisler. sonradan hz. muhammede maal edilmiş binlerce hadis olduğunu çok iyi biliyorum yanlız örnek olarak vermiş olduğum hadislerin ve bu rivayetlerin çürüktür diyebilecek bir hadisci gösterebilirmisiniz. Doğru, bu bilgiler iki kitap okumakla olmaz, ben bir devlet üniversitesinde felsefe dersleri veriyorum araştırma görevlisiyim.Bilmeden konuşmak ve tabulaştırılmış konuları fikir sahibi olmadan inkar yoluna gitmek, yalanlamak türkiyede bir politikadır ve bu politika yıllardır çok güzel prim yapmıştır, tavsiye ederim eğer dinler konusunda gerçekten ilgileniyorsanız kaynaklarını araştırın mesala sümerlerdeki tufan efsanesini tevratta ve kuranda ki M.Ö üç bin yıllarında kaleme alındığı sanılır sonra hamurabi yasalarını hz. süleyman efsanesini araştırmanızı tavsiye ederim. kelam, usül ve fıkıh bilirim en son cevamı usulü'l fıkıh kitabını bitirdim iyi derecede arapça bilirim. Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Turan: Çok güzel bu siteye gelmeniz beni çok memnun etdi, benim anlamadığım bir konu daha vardı o da taşa el sürmekti geçmişde okuduğum bir kitapda şöyle deniliyordu hacer el hesep taşına el sürmiyen kendini müslüman sanmasın böyle bir şey olurmu komyuda gibi her el süreni kayıta geçirir deniyordu bu taşda ki sır nedir sizce. Yukardaki yazılarınızın doğruluğuna benimde az çok temel bilgime dayanarak inanıyorum. Tufanda aslı 10 bin sene evveline dayanır ama sümerlilerde benzer kadastorofayı yaşadılarki tekrar dile getirdiler ortada birde ay tanrısı olayı var bu israillerinkimi acaba. Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 sadece şunu söyliyeyim. ingilizler mekekye saldırdığında kabeyi koruyan türk ordusu ingilizlerle beraber kabe ye saldıranda araplardı. Alıntı
Φ lena Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Vay be neler öyreniyoruz işler iyice karıştı. Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 benden mi öğrendin lena birinci dünya savaşındaki mekke müdafasını bilmiyormu sun. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Hmmmm. Üç gün foruma gelmedim, toz duman esmiş.. Sevgili Bozan sana çok teşekkür ederim bilgeliğini göstermişsin.. Turan isimli şahıs, sanıyorum araştırma yetersizliğinden değil de, kasıtlı bir şekilde bu hadisi gündeme getirmiştir.. Çünkü; İnsaf gözüyle ve adaletle bakarsak böyle bir hadisin var olabileceği yada, direkt aktarılan manasında düşünülebileceği imkansızdır.. Hz Muhammed alemlere rahmet olarak gönderilmiştir.. Şu veya bu kavime, millete değil, zamanının ve zamanından sonrasının tüm insanlığına gönderilmiştir.. Hiçbir kaynakta da, açık açık peygambere isyan eden, savaş açan, anlaşmaları bozan, kabile yada devletler haricinde, hiçbir millet yada kabile lanetlenmemiş yada dışlanmamıştır.. Nasıl olursa İslamın bel kemiği Türkler, böyle senedi, rey'i silsilesi, ravileri belirtilmeyen hadisle peygameber düşmanı yada islam düşmanı olarak gösterirsiniz.. Kuran'ı Kerim hariç, hiçbir kitap yüzdeyüz güvenilir değildir.. Farzedelim o hadis doğru, ceviz kardeşimin de dediği gibi , eğer hadis doğruysa, Türklerle savaşmadıkça ifadesinde, Türklerin aşağılandığı yada dışlandığı değil, bir olayı ve o olaydan sonra kıyamete pek birşeyin kalmıyacağını anlatıyor olabilir.. Turan arkadaşın nickine de bakıyorum, çelişiyorum.. Sanırım milliyetçilik duygusuyla bu nicki kullanıyor.. Tabi yanılıyor da olabilirim.. Eğer milliyetçilik duygusuyla bu nicki kulanıyorsa, Türk milliyetçiliğinde islam düşmanlığı öğretisi yoktur.. Her iki anlamda da, ne islam Türklere düşmandır, nede Türkler İslama.. Saygılar.. Alıntı
Φ wyattearp Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 ....... "Ey insanlar! "Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Adem'in çocuklarısınız, Adem ise topraktandır. Arabın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi; kırmızı tenlinin siyah üzerine, siyahin da kırmızı tenli üzerinde bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvada, Allah'tan korkmaktadır. Allah yanında en kıymetli olanınız O'ndan en çok korkanınızdır ...... Ey topic sahibi ulema zat; Bu rahmet peygamberinin vefatından önceki Veda hutbesi olarak meşhur konuşması, bu konuşma da yanlış bilmiyorsam bütün sahabeler bulunmuş... Şimdi ben bu konuşmayı defalarca okudum ve dikkatimi bi şey çekti Rahmet peygamberi her defasında Ey insanlar diye söze başlıyor...hayret! üstelik verilen mesajlar ortada anladığım kadarıyla bu aralar ülkücü camianın bi kısmında yeni trend Türklerin islamdan önceki durumu Ulan sanki dünyada bizden başka millet yok tek biz varız Sana son sözüm "Kendine dev aynasında değil boy aynasında bi bak" Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 şamanizmi mi kastediyorsun türklerin ilk dini. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Vala neyi kasdederse etsin ama wyattearp'ı kutluyorum.. Cevabın en özünü ve en iyisini vermiş bana göre.. Peygamberin nasıl bütün milletlere geldiğini çok iyi ifade etmiş.. Değinmiş olduğu yeni trend milliyetçilik , Osmanlıya da veryansın etmeye başladı.. Daha neler göreceğiz ya... Alıntı
Φ wyattearp Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 şamanizmi mi kastediyorsun türklerin ilk dini. Evet Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 osmanlıya veryansın etmenin nesi var ki. bir türkün bunu yapması gayet normal. osmanlının duraklama devrinin ortası ve çöküş devri boyunca en kötü şartlarda yaşayıp devamlı isyan edenler türk boylarıydı. Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Bu konuyu 2 ay tartıştık, bu topiclerde mevcut, ara bul arkadaş. Birde sanamı anlatayım.. Osmanlı Türk düşmanıymış...)) Daha neler göreceğiz gerçekten... Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 osmanlı türk düşmanıdır diyen var mı. osmanlıya veryansın etmek onu türk düşmanı saymakmı. önce söylenenleri işimize geldiği gibi yorumlamayalım. bir şey yüz senede tartışılsa da yok olduğu anlamıan gelmez. osmanlının duraklama ve çöküş devirlerinde özellikle türkmenler, germiyenoğulları, karamanoğulları, candarlılar gibi türk boylarına karşı giriştiği yaptırımlar unutulur mu. imparatorluğa tabi her milletin başına o milletin en saygın kişisi vali oalrak verilirken. türk vilayetlerine hep başka milletlerden valiler verilirdi. mesela mora da türkelrin yaşadığı bölgelere rum valilerin atanması. Dünya da isminden bahsedilen Leventlerin katledilmesi. ki bunun temelleri hürremin barbarosun başını yemye kalkmasına dayanır. istediğinde kazan kaldırıp padişahın kellesini alan, ve türklerin asla giremedikleri yeniçeri ocağı. sabetay sevi ye gösteridiği toleransın binde birini dadaloğluna göstedi mi osmanlı. Alıntı
Φ yam_yam Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 ....... "Ey insanlar! "Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Adem'in çocuklarısınız, Adem ise topraktandır. Arabın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi; kırmızı tenlinin siyah üzerine, siyahin da kırmızı tenli üzerinde bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvada, Allah'tan korkmaktadır. Allah yanında en kıymetli olanınız O'ndan en çok korkanınızdır ...... Ey topic sahibi ulema zat; Bu rahmet peygamberinin vefatından önceki Veda hutbesi olarak meşhur konuşması, bu konuşma da yanlış bilmiyorsam bütün sahabeler bulunmuş... Şimdi ben bu konuşmayı defalarca okudum ve dikkatimi bi şey çekti Rahmet peygamberi her defasında Ey insanlar diye söze başlıyor...hayret! üstelik verilen mesajlar ortada anladığım kadarıyla bu aralar ülkücü camianın bi kısmında yeni trend Türklerin islamdan önceki durumu Ulan sanki dünyada bizden başka millet yok tek biz varız Sana son sözüm "Kendine dev aynasında değil boy aynasında bi bak" Kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur, köle ve cariye satın almak serbesttir.... Alıntı
Φ kralx Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Peygamber efendimiz köle edinmemiş ve o günün şartlarına göre edinilen kölelerin de azad edilmelerini istemiştir... Alıntı
Misafir CYRANO Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 bu farklı bir konu. tüm dinler ilahi özelliklerinin yanında birer devrim niteliğindedir ve doğdukları topraklarda köklü toplumsal dönüşümlere yol açmışlardır. ama herşeyi o günün şartlarında değerlendirmek gerekir. şimdi mesela osmanlı şurayı işgal edip sömürge yapmış o zaman osmanlı amerika gibi zalimdir diye düşünmek olurmu. dünyada ki ekonomik yapının sömürgelere dayandığı bir çağda, krallığın yerine hiç bir alternatif yönetimin olmadığı bir çağda ki uygulamlar o çağın şartlarına göre değerlendirilir. sonra sanki halkın talebi farklı bir şeymidir de, uygulama öyle olsun. Galileo dünya yuvarlaktır dediğinde, halk onu linç etmeye kalktı onu halkın elinden krutaran roma imparatorudur. kölelikte islamiyetin doğduğu çağda dünyanın gerçeklerinden bgirisiydi. dünya ekonomisinde çok öenmli bir ayaktı. kalkıpta biz köleliği yasaklıyoruz arap devletinde kölelik olamyacak demek için yeni bir ekonomik alterantif lazım var mıydı dünyada. unutmayalım Owen ingiltere de ben bundan sonra tüm karımı işçilerle paylaşacağım ve onalrı sömürmeyeceğim demiş ve iki ayda batmıştır. köleler dünya ekonomisinin temel insan gücüyken. diğer ülkelerdeki esirlerinin tek takas yolu kölelerken senin tek başıan köleliği kaldırman sadece topraklarının gücünün yok olamsı ve işgal edilmesine yo laçardı. ha keza ordualrda ki köle askerlerin önemi. dediğim gibi herşeyi o çağdaki dünya şartlarına göre değerlendirmek lazım. Alıntı
Φ bozan Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 Gönderi tarihi: 12 Kasım , 2005 okumak ve anlamak anlamıyorsan inkar etmek sahih kitaplar kuran ve hz. muhammedin yasadığı donemi anlatan en sağlam hadisler. sonradan hz. muhammede maal edilmiş binlerce hadis olduğunu çok iyi biliyorum yanlız örnek olarak vermiş olduğum hadislerin ve bu rivayetlerin çürüktür diyebilecek bir hadisci gösterebilirmisiniz. Doğru, bu bilgiler iki kitap okumakla olmaz, ben bir devlet üniversitesinde felsefe dersleri veriyorum araştırma görevlisiyim.Bilmeden konuşmak ve tabulaştırılmış konuları fikir sahibi olmadan inkar yoluna gitmek, yalanlamak türkiyede bir politikadır ve bu politika yıllardır çok güzel prim yapmıştır, tavsiye ederim eğer dinler konusunda gerçekten ilgileniyorsanız kaynaklarını araştırın mesala sümerlerdeki tufan efsanesini tevratta ve kuranda ki M.Ö üç bin yıllarında kaleme alındığı sanılır sonra hamurabi yasalarını hz. süleyman efsanesini araştırmanızı tavsiye ederim. kelam, usül ve fıkıh bilirim en son cevamı usulü'l fıkıh kitabını bitirdim iyi derecede arapça bilirim. ( konuyu dağıtmadan mı gitsek arkadaşlar ) Ugandalı dostumun da dediği gibi cehaletin bu kadarı ancak tahsille olur. Sevgili dostumuz okumadan ilerlemeye devam ediyor. Şöyle buyurmuş ; 1. okumak ve anlamak anlamıyorsan inkar etmek sahih kitaplar kuran ve hz. muhammedin yasadığı donemi anlatan en sağlam hadisler. 1. Evvelea yukarıda cümle olmayan kelimeler yığınını cümle haline getirelim. Ugandalı dostum şöyle demiş olabileceğini söyledi ( bu arada ugandalı deyü yabana atmayın üç kere abede'ye gitmişliği vardır.) okuyorsun ama anlamayıp inkar ediyorsun, sahih kitaplar, kuran, peygamberin yaşadığı dönemi en gerçek olarak anlatır. eğer demek istediğin buysa o zaman tekrar ediyorum arkadaş !!!! İsmen bir kitabın sahih olması o kitabın içindeki bütün sözlerin mutlak surette doğru olduğunu göstermez. bunu benim yazımı okuduysan anlaman gerekirdi. SEn onu da okumadın ya da konuyu saptırıyorsun hepsi bu. ( bu arada adın başka ama uslubun tanıdık ) 2. öncelikle hadis edebiyatını tartışıyorduk. Efsaneleri zaten ayrı başlıklarda tartışıyoruz dostum. o tarafa yazarsan daha güzel olur . Hadislerden devam ediyorum. 1.a üzerinde Sahih Hadis yazan kitapların içerisinde sahih olmayan hadisler vardır. bu hem senet açısından hem de mana açısından böyledir. 1.b Mevzu hadislerle ilgili kalsik bir kaç çalışma adı veriyorum ; Huseyn b. Ibrahim el-Cuzekani ;Kitab-ul-Ebatil ve Kitab-ul-Mevzuat Suyuti ; el-Leali el-Masnua Aliyyul-Kari ; el-Masnu fi Ma'rifet-il-Mevzu ( kitap adı ile yazarı arasına noktalı virgül koydum kitap diye adama arama sakın arkadaşş!!!!!) Muhtemelen bu orijinal kitapları okuyamayacaksın bu yüzden şuna da bir bakıver ; M. Yaşar Kandemir Mevzû Hadisler, Menşei. Tanıma Yoları Tenkidi imdi iyi niyet olsun herzaman tartışalım. konuya gelince ; Gelelelim anlamamakta ısrar ettiğin mevzuya ( bu arada sana etimolojide yapalım, mevzu zaten konan , ortaya konan, sonradan kondurulan anlamındadır. Türkçe konu'da mevzuya karşılık sonradan vaz olunmuştur. yani mevzu hadis de sonradan ortaya çıkarılan demektir. İslam orduları ne zaman ki Türk orduları ile karşılaşmaya başlamış, işte bu andan sonra Türklere sıcak bakan , onları ordularında asker olarak kullanan ordu komutanları , yerel ve merkezi otorite sahipleri ile karşı cephede yer alan arap komutan ve yöneticileri Türkler aleyhine ve lehine hadisler uydurmaya başlamıştır. Sakın yanlış anlama Türkler hakkında br çok müspet rivayette vardır lakin onların da tümü yalandan başka birşey ifade etmez. dönemin siyasi manevralarından başka birşey değildir. Şimdi de meydan okuyorum. Mevzu hadislerin niteliği ile ilgili eğer bir kitap okuyan varsa ve buna rağmen hala Türklerle ilgili rivayetlerin mevzu olduğunu kabul etmiyorsa mevzu hadislerin özellikleriile ilgili karşılıklı örnekler verelim. örnek vermeyen tartışmayı kaybetsin. Varmısın ? Böylece bütün forum da Mevzu hadislerin özellikleri nelerdir öğrensin. Ben varım ve başlıyorum. 1. Sonradan peygamber adına o demiş gibi söylenen hadislerin bir özelliği de siyasi hesaplaşmlarla ilgili olmasıdır. Örnek ; cebriye ile ilgili ve kaderiye ile ilgili hadisler. Bilindiği gibi ne cebriye düşüncesi ne de kaderiye düşüncesi peygamber döneminde vardı. bu düşünce sahipleri kendilerini haklı karşılarındakini haksız göstermek için uydurdular da uydurdular. meşhur hadis kitaplarında da olna bu hadisler genelde şu niteliktedir. 'cebriyeciler cehennemliktir, kaderiyecilerin yeri ateştir vesaire. ' işte bu hadislerin tümü deli saçmasıdır. siyasi oyundur. yanıt bekliyorumm. BOZAN SEVGİLİ BOZAN: Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.