Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

TGRT de Askerin okuduğu şiir


serkanserkan

Önerilen İletiler

selam mavi60 ilk bi hosgeldin demek istiyorum, ayrica ilgin icin cok tesekkür`ler... :clover:

 

vermis oldugun link i birdaha denermisin lütfen, bende acilma di ve gercekten aranan siir hangisidir diye hep merak etmisimdir.. bu basligi acan arkadasimiz serkanserkan da gelmedigi icin , hic bir bilgim yok bu konuda.

 

saygilar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 ay sonra...

EVE MEKTUP

Hıçkıra hıçkıra ağlayan benim,

Çektiğim eziyeti bir ben bilirim.

Öyle hasretim ki annecim sana,

Bir yüzün sürmeye bin can veririm.

Baba erkek adam ağlamaz diyorsun eminim.

Kimbilir sen ne haldesin.

Benim burda birtek kırılan kalbim.

Hasretliğini seve seve çekerim.

Ya sizler abilerim ablalarım,

Sizleri unutmamda unutmadım.

Kimbilir belki yarın,belki yarındanda yakın.

Sizlere ölmez sağ kalırsam kavuşacağım.

Bu şiire sakın aldanmayın,

İçine biraz duygusallık kattım.

Sizleri istemeyerek üzdüysem eğer.

Sizlerde bana bir mektup atın.

Ama içine hüzün ve ayrılık değil,

Sağlık mutluluk dolu bir yaşam katın.

Oğlunuz kardeşiniz,

Sizlerin sevgisiyle beslenen askeriniz

Kendinize çok iyi bakın.

Mustafa Önal

tb4rsehz1.gif

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...

Ay-yıldızlı Rum şehit

 

 

İsmi Vasil Harizanos. 1960’ta Erzurum’da askerliğini yaparken çıkan yangında alevlerin arasına dalıp üç arkadaşını kurtarıyor. Dördüncü arkadaşını kurtarmak isterken de dumandan boğulup ölüyor. Mezar taşında "Erzurum şehidi" yazan Harizanos, Cumhuriyet döneminde askeri törenle toprağa verilen ilk Rum asıllı askerimiz.

 

1960’ta Erzurum Orduevi’nde yılbaşı hazırlıkları sürerken bir askerin yaktığı sigara, büyük bir faciaya yol açacaktır. Buharlaşan benzinin alev alması sonucu, Orduevi’nin ahşap doğramaları tutuşacak ve binayı bir anda alevler kaplayacaktır. Sabaha karşı 03.45’te başlayan yangın, kısa sürede büyümüştür.

 

Arkadaşlarının içeride kaldığını gören Kurtuluşlu er Vasil Harizanos, hiç tereddüt etmeden kendisini alevlerin arasına atacak ve üç arkadaşını dumandan boğulmak üzereyken dışarıya çıkartmayı başaracaktır. Dördüncü arkadaşı için tekrar içeriye girdiğinde ise bu kez boğulan kendisi olacaktır. Koma halinde hastaneye kaldırılan Vasil Harizanos, terhis olmasına kırk gün varken hayatını kaybedecektir.

 

Nitelikli araştırmalarıyla tanıdığımız Rıfat N. Bali’nin Toplumsal Tarih Dergisi’nin Mayıs sayısında yayımlanan araştırmasına göre, piyade er Vasil Harizanos için İstanbul’da 30 Aralık’ta bir askeri tören düzenlenecektir.

 

Ay-yıldızlı bayrağa sarılı olan tabut, tören için Kurtuluş Aya Dimitri Kilisesi’ne getirilmiş, tabutun etrafında aynı zamanda İstanbul Valisi olan Tümgeneral Refik Tulga, Merkez Komutanı Tuğgeneral Yusuf Alpmansu, Sıkıyönetim Komutanı Tuğgeneral Cemal Tural ve diğer resmi görevliler vardır.

 

Kilisenin ortasındaki tabutun etrafında ise askerler nöbet tutmaktadır. Rıfat N. Bali’nin de belirttiği gibi, "Türkiye’de ilk defa bir Rum vatandaşın cenazesi bu şekilde bir askeri törenle kaldırılmaktadır."

 

 

3330604mp1.jpgSilah arkadaşlarının omzunda

 

 

Annesiyle

 

Sehit er Vasil Harizanos, Kurtuluş Ortodoks Rum Mezarlığı’nda annesi Eleni Altınyuva ve büyük annesi Despina Harizanu ile birlikte yatıyor. Mezartaşında Vasil’in asker kepli fotoğrafı da yer alıyor.

 

 

 

Vasil Harizanos’un askeri törenle kaldırılan cenazesinde Chopin’in Cenaze Marşı çalındı. Askerlerin taşıdığı tabutun arkasında Türk ve Rum vatandaşlar gözyaşları dökerek yürüdü. Vasil’in çerçeveli bir fotoğrafını asker arkadaşları taşırken, Rum din görevlileri de askerlerle birlikteydi. Vatandaşlar dükkánlarını kapatarak Vasil’in kahramanlığını selamladılar.

 

9.05.2007/Hürriyet

 

Bin el inançla birleşti.

 

Gecenin geç saatlerinde

Sayıyordu telgraf telleri

Savaş alanında kalan ölüleri-

O zaman dost ve düşman sessizleşti.

 

Yalnız analar ağladı

Her iki yanda.

 

 

Bertolt BRECHT

 

 

:clover:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

roosrood324ok.gif

Tüm Annelerin anneler günü kutlu olsun...

 

 

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), Anneler Günü'nü kutladı.

 

 

Önemli gün ve haftaları günün anlam ve önemine uygun temalar taşıyan afişlerle kutlayan Genelkurmay Başkanlığı, Anneler Günü dolayısıyla da internet sitesinde iki afiş çalışmasına yer verdi.

 

"Siz Her Şeye Değersiniz" başlıklı ilk afişte, annesine el sallayan bir asker görülürken, "Hep Yanımızdasınız" başlıklı ikinci çalışmada ise cüzdanında taşıdığı annesinin resmine bakan bir asker bulunuyor.

 

Sitede, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Ergin Saygun'u 11 Mayıs 2007 günü ziyaret eden şehit anneleri adına konuşan şehit Hava Pilot Üsteğmen Mustafa Oğuz Önder'in annesi Hamdiye Önder'in konuşmasına da yer verildi.

Her zaman kalbi hüzünle dolu, gözleri yaşlı ama başları dimdik şehit anaları olarak Anneler Günü'nde hatırlanmanın acılarını hafiflettiğini ve yaşama bağladığını ifade eden Önder, konuşmasında şunları kaydetti:

 

 

"Şu an içinde bulunduğumuz zaman diliminin mana ve farklılığı da bu nedenle önemlidir, özeldir. Vatan ve ulus sevgisi ile cesaret, feragat ve fedakarlık gibi yüce duygularla yetiştirdiğimiz evlatlarımızı, yine bu ulvi değerler uğruna feda etmiş olmanın acı ve gururunu bir arada yaşıyoruz.

 

Ne var ki bu vatan binlerle ifade edilecek şehit kanlarıyla sulanmış, gerektiğinde de yine şehit kanları ile sulanacaktır. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Biz analar bu vatan uğruna gerektiğinde evlatlarını yine feda etmekte de asla tereddüt göstermeyecektir. Anaların bu uğurdaki fedakarlığı sözde değil özdedir. Elbette analar yücedir ama şehit anaları daha da yücedir. Tüm unvanlar geçicidir ama şehit analarının unvanı bakidir. Kalpleri vatan sevgisi ile dolu, cesaret ve yiğitlik sembolü şehitlerimiz; hiçbir baş sizinkinden yüce değil, ak değil.

 

Gözlerden ırak olan gönülden ırak değil.

Özümüzde siz, sözümüzde siz, közümüzde siz varsınız.

Hayalimizde siz, rüyalarımızda siz, dünyamızda siz varsınız.

Yaşamımızın her evresinde, vücudumuzun her zerresinde,

Kalbimizin en ücra köşesinde

Sizler varsınız.

Sizler olmasaydınız bizler olmazdık.

Sizler olmasaydınız bu bayrak olmazdı.

Sizler olmasaydınız bu vatan olmazdı

Sizler özgürlüğün timsali,

Sizler yaşam pınarımız,

Sizler gururumuzsunuz."

 

 

 

Hürriyet 13.05.2007

 

roosrood32qv3.gif

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 4 hafta sonra...
  • 4 ay sonra...

Açılmış Kanat

 

En eski yüzlerimizle duruyoruz ayakta, alacakaranlığın kapısında

kollarımızda yıkılmış tapınakların büstleri, yalın ve anlaşılır şeyler konuşuyoruz

gelecek günler hakkında diyoruz ki:

 

Artık kararmayacak sözün gümüşü, bir bulutun gölgesi olsun düşmeyecek alnımıza

ölüler de yiyecekler güz yemişlerini,gece toplayacak uykunun dağılmış harmanını

bir kez daha dinleyeceğiz toprağın öyküsünü, rüzgarın iteklediği bir dal nasıl direnirse

 

Nasıl büyülerse kartalın açılmış kanatlarında ki görkem, sorularımızla şaşırtacağız suyu

ve ateşi:

 

 

 

 

 

Söyleyebilir mi bize şafakta gidilen yolun şarkısını

vurulmuş bir askerin miğferinde biriken yağmur

kanın ormanında, süren yangın?

 

 

 

Salih Bolat

gullz2ou1.gif

 

 

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

EY ŞEHİDİM

 

Nice kurbanlar verdik, vatana tarih boyu,

Kutsal emânet için, düşen cansın şehidim.

Bu toprağın bağrında, huzur içinde uyu,

Artık sen vatan oldun, vatan sensin şehidim.

 

Yağan yağmurda türkün, yellerde nefesin var,

Şırıldayan sularda, dinmeyecek sesin var,

Yurdun her köşesinde, gururun var, yasın var,

Meriçsin, Erciyessin, Ağrı, Vansın şehidim.

 

Senin kurban olduğun, vatan bekçisiz kalmaz,

Arslan yatan toprağı, bilir, çakallar gelmez,

Dününden habersizin, yarınlarıda olmaz,

Hem bugünsün, hem yarın, hemde dünsün şehidim.

 

Seni anlamayanlar, ne anlarki vatandan,

Onlar başka şey bilmez, rahat içinde candan,

Ölüm onlara sondur, sana sıyrılış tenden,

Bırak ....... seni, öldü sansın şehidim….

 

Yurda bahar gelende, açan güllerde varsın,

Ovada esen yelsin, yüce dağlarda karsın,

Toprağı vatan yapan, ruhtaki kutlu sırsın,

Gönüllerde duasın, şeref, şansın şehidim..

 

ŞEHİDİM

 

 

Toy düğünle gittiğin, vatan borcundan senin,

Al bayrağa sarılıp, dönmen varmış şehidim.

Sana gıpta ettimde, o mubarek annenin,

Gözyaşına dayanmak, inan zormuş şehidim.

 

 

Kara haber gelmeden, daha bir gece önce,

Annenden seni sormuş, kardeşin ince ince,

Babanın yüreğine, düşmüş kötü bir sancı,

Nişanlın rüyasında, seni görmüş şehidim.

 

 

Memleketten epeyce, hal, havadis sormuşsun,

Dikenli bir çalıdan, kırmızı gül dermişsin,

Helallik dilemişsin, sonra gülü vermişsin,

Uyanınca yüreği, yanan kormuş şehidim.

 

 

Çarptıkça bu yüreğim, sızlayan acın bitmez,

Bin hainin ......., bir tek telini tutmaz,

Dünyada hiçbir makam, senin şanına yetmez,

Sana layık makamı, Allah vermiş şehidim.

 

 

Bir kuru coğrafyayı, vatan eyleyen sensin,

Bayrağıma rengini, bahşeden asil kansın,

Ölürse beden ölür, sen ölmeyecek cansın,

Ebede giden yola, ismin girmiş şehidim.

 

 

Vatanın kıymetini, ancak sevenler bilir,

Koçlar kurban edilir, vatan vatanca kalır,

........ vatanı bilmez, maddeye köle olur,

Ruhsuzun gönül gözü, meğer körmüş şehidim.

 

 

Kardelenler çıkanda, çiğdem çiçek açanda,

Dumanlı zirvelerden, yalnız kartal uçanda,

Bak hepsine, yörükler, yaylalara göçende,

Manevi varlığına, selam durmuş şehidim.

 

 

İlhan Esen

 

 

 

 

 

Benim Naciz Vücudum Elbet Birgün Toprak Olacaktır.

Ancak

Türkiye Cumhuriyeti Ilelebet Payidar Kalacaktır

 

Mustafa Kemal Atatürk

Buradan da Hepinizin Cumhurriyet Bayaminizi Kutlarim Arkadaslar..

 

gullz2xx0.gif

 

 

 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 3 ay sonra...

Iki Yaralı Asker

 

İkimiz yaralı askeriz artık

Ve ikimiz de kaybettik bu savaşı

Birimiz yüreğinden vuruldu birimiz sırtından

Birimizde geç bir pişmanlık

Birimizde acı bir gözyaşı

Söyle kim artık kim yaralarımızı saracak

Boşuna beklemek yarınları boşuna

Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak

 

İkimiz yaralı askeriz artık

Kan kaybında aşkımızın tüm umutları

Ve günlerdir komada…

Hayatımızın o en bebek, o en çocuk duyguları

İşte son nefeste sevdamız

İşte mutluluğun ölüm fermanı

Bir yol kalmadı artık yarınlara çıkacak

Artık hiçbir şey ama hiçbir şey eskisi gibi olmayacak

 

İkimiz yaralı askeriz artık

Ve ikimizin gücü kalmadı artık savaşacak

Bak üstümüzde koca bir bulut

Elimizde ne cephane ne de umut

En güzeli unut beni vefasızım unut!

Görüyorsun gemimiz su alalı battı batacak

Artık hiçbir şey ama hiçbir şey eskisi gibi olmayacak

 

 

İkimiz yaralı askeriz artık

Ve ikimizin bütün yolları kapalı

Ve bütün köprüler koptu kopacak

Ne bembeyaz ellerin kaldı ellerimi tutacak

Ne masum gözlerin var artık yüzüme bakacak

İşte üstümüzde göçmen kuşları,

İşte içimizde hiç uçmayan ayrılık çanları

Benim de gücüm yok artık her anı

Böyle yaşayacak

Ne yapsak boş acelecim boş…

Artık hiçbir şey ama hiçbir şey eskisi gibi olmayacak

 

İkimiz yaralı askeriz artık

Ve ikimiz darmadağın, yıkık, perişan

Birimizin yağmalanmış duyguları

Birimizin kör topal artık bütün yarınları

Ve işte aşkımızın son fotoğrafı

Benim elimde teslim bayrağı

Senin elinde ihanet madalyası

Yıllarca hep böyle asılı kalacak

Artık hiçbir şey ama hiçbir şey eskisi gibi olmayacak

 

 

Ahmet Selcuk Ilkan

tb4rsevx4.gif

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 ay sonra...

61259he4.jpg...Şehitlerimizin kemikleri sızlıyor

 

 

 

Bugün Çanakkale Savaşları'nın 93. yıl dönümü. Binlerce kilometre öteden gelen Anzaklar, Ata'larını anmak için geliyor

 

Çanakkaleye...

 

Anzaklar, ölen Ataları için bir çıkartma düzenlediler. Anma görüntüleri için bölgede bulunan Kanal D Haber ekibi yürekleri

 

sızlatan görüntülere sahne oldu.

 

Şehitler Abidesinde bulunan Kanal D Haber öyle görüntüler ekranlara taşıdılar ki... Bu görüntüler, şehitlerimizin

 

kemiklerinin sızladığını gösterdi. Ayrıca bizim şehitlerimize verdiğimiz değerinde ne kadar düşük olduğunu göstergesi

 

oldu.

 

Çanakkale savaşında, en şiddetli savaşın yaşandığı yer olan küçük Anafartalar'da dehşet görüntüler vardı.

 

Şehit mezarlıkları görenleri şaşkına çevirdi. Çünkü şehitlerimizin kemikleri adeta yollara saçılmıştı.

 

BÖLGE HALKI UTANÇ DUYUYOR

 

Orada bulunan bölge halkı da bu durumdan epey utanç duyduğunu dile getirerek, "Şehit kemikleri bölgenin her tarafına

 

saçılmış... İnsanların tüylerini diken diken eden görüntüler için yetkililere sesleniyoruz... " dediler.

 

Kanal D Haber kameralarına yansıyan görüntüler şöyleydi, Bir şehit mezarından kemikler dışarıya çıkmış, bacak

 

kemikleri ve kalça kemiği toprağın üzerinde. Baş tarafı ise çalıların altında kalmış.

 

YETKİLİLERE UYARI!

Kanal D muhabiri, eline yerde bulduğu bir şehit kafatasını alarak "Her adım atışımızda bir şehit kemiğiyle karşılaşıyoruz,

 

lütfen şehitlerimize sahip çıkın" dedi.

 

KÖPEKLER CİRİT ATIYOR

 

Bunlar da yetmiyormuş gibi Anafartalar da şehitlerimizin kemikleri köpeklerin de oyuncağı olmuş... Mezarlıkların üzerinde

 

köpekler resmen cirit atıyor...

 

Başlık

 

BU UTANCIN SAHIBI KIM ?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 yıl sonra...

Simidin İki Yarısı

 

 

 

İlkokula başladığımız günü hatırladın mı

 

Aynı sırayı kapmıştık koşarcasına

 

Nasıl da sevmiştik birbirimizi

 

Dost olmuştuk taparcasına

 

Tanımadan bilmeden kimliğimizi

 

Hangimiz simit alsak bölerdik orta yerden

 

Yarısı senin yarısı benimdi

 

Hastalansan bir gün okula gelmesen ya

 

Yarısı paketlenir yarısı boğazıma düğümlenirdi

 

Her şeyi böler paylaşırdık

 

Artık simidin iki yarısı olmuştuk

 

Simidin iki yarısı

 

 

Hatırladın mı ?

 

Cebimizdeki bozuklukları döker masanın üstüne sayardık

 

Farketmezdi bende fazla sende eksik

 

Oldu mu iki bilet parası,haydi sinemaya

 

Film de kafamıza göre değildi ya 'Gönül Yarası'

 

Olsun, biz yine giderdik.Maksat birliktelik...

 

 

 

Hatırladın mı ?

 

Resim öğretmenimiz 'Mum Boya' istemişti

 

Kuru boyalar zaten harçlığımızı bitirmişti

 

Bir kutu alıp da bölmüştük renkleri

 

Ne farkederdi

 

Birlikte boyamıycak mıydık resimleri

 

Sen de saklar mısın hâlâ,atmamışım küçülmüşleri

 

Bende siyahı,sende sarısı,kalemler...

 

Kalemler bile simidin iki yarısı

 

 

 

Hayallerimizi de paylaşırdık,hatırladın mı

 

Ben de evlenecektim ileride sen de

 

Benim kızım seninse oğlun olacaktı

 

Çoktan takılmıştı isimleri de

 

Dostça,kardeşçe sevmeyi öğreneceklerdi,kenetlenmeyi

 

Daha dahası,bir simidi ortadan bölmeyi

 

Kim bilir,severlerdi birbirlerini aşkla belki de evlenirlerdi

 

Ne güzel hayallerdi

 

Benim kızım senin oğlunun karısı,hayaller...

 

Hayaller bile simidin iki yarısı

 

 

 

Ne kadar oldu görüşmedik bilmiyorum kayboldun birden

 

O günden beri simidin yarısı elimde yarısı boğazımda düğüm

 

Ben şerefli bir görev aldım Orduda kızım büyümekte

 

İsmi de kararlaştırdığımız gibi,ya sen

 

Hep seni merak edip durdum,evlendin mi oğlun var mı

 

Ta ki...Kanımı donduran o güne kadar o harekât gününe

 

 

 

Savaş alanındaydık,senin elinde silah benim elimde silah

 

Savaşmak zorundaydık bire-bir bırakmıştı kader

 

Ölmek-öldürmek değildi beni kahreden

 

Bir can borcumuz vardı,ha bugün ha yarın ödenecekti zaten

 

Ne düşündüğünü bilememek ve öğrenememekti beni öldüren

 

 

 

Kıpırdamadan duruyordun,bir heykelden farksız bir ölüden sessizdin

 

Davranmaman şaşkınlık mı yoksa sevginin bedeli miydi,bir bilebilsem

 

'Davran' diyordum'Seni öldürmem için yüce bir sebebim var,ölmem için de'

 

Vatan-Millet sağolsun

 

Yine de istiyordum kendime ait bir sebebim olsun

 

 

 

Tüm savaşlar sevgiyi kurtarmak içindir

 

Ve şu anda öldürmek istediğim de

 

Bir simidin bedeli sevgiyle ödenirmiş

 

Bir sevginin bedeli ölüp ölüp dirilmekle

 

 

 

'Davran,seni bu şekilde öldüremem'

 

Sesim dağlara çarpıp yankılanıyordu

 

Öldürsem de ölmüştüm,öldürmesem de

 

Ne Vatanıma ihanet edebilirdim ne de sevgine

 

Belli ki sen de keskin nişancıydın ben de

 

Yoksa gönderirler miydi bizi birbirimize

 

 

 

Aynı anda karşılıklı iki kurşun ve iki beden

 

Düşen

 

Beyaz karlar üstüne

 

Sızan

 

Kanımız değildi

 

Hani,lisenin köşesinde takıldığımız kafe vardı ya

 

İçtiğimiz tavşan kanı çayların demiydi

 

Cebimizden çıkan üç-beş kuruşu gördün mü

 

Sende eksik,bende fazla,ne farkeder

 

Tam iki bilet parasıydı

 

Bu film de kafamıza göre değildi ya'Gönül Yarası'

 

Olsun,maksat birliktelik,haydi sinemaya

 

Hasretten açık kalan gözlerimizde son hayallerimizi gördüm

 

Benim kızım senin oğlunun karısıydı

 

Beyaz karlardan bedenlerimize yansıyan ışığı gördüm

 

Güneşin sarısıydı

 

Ellerimizde sımsıkı sarıldığımız ve gevşeyen avuçlarımızdan kayan

 

Simidin İki Yarısıydı

 

 

 

Duyuyor musun şimdi arkamızdan yalan yanlış zanlar

 

Aynı anda ikisi ha,yanlış yargılayanlar

 

Al eline kalemi,yazalım taşımızı

 

Bende siyahı,sende sarısı

 

Söylesin taşlar,söylesin yazgımızı

 

-'Çekinmedim Vatan uğrunda öldürmekten'

 

-'Kaçınmadım sevgim uğruna ölmekten'

 

Kimdi bizi bize böylesine düşman eden

 

Şüphesiz ki yaşarlar bir simidi ikiye bölmeden

 

Yarısı sende yazsın,yarısı bende

 

Bizi kim anlar,ancak zamanlar

 

Bir simidi ikiye bölen zamanlar

 

Zamanlar...

 

Zamanlar bile Simidin İki Yarısı

 

Simidin İki Yarısı.

 

 

 

Zehra Birsen Yamak

 

tb4rseox1nh0.gif

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Asker Ocağı

 

 

 

Sabah kalk düzelt yatağını giy üstünü 15 dakika da

Burası ana kucağı değil asker ocağı

Bir saat boyunca mıntıka sonra işdimaya

Burası ana kucağı değil asker ocağı

 

Sabah kahvaltısı beş zeytin çay kaşar

Öğle akşam yemekte değişik bir koku var

Pilavları hiç karıştırma içinde taşlar

Burası ana kucağı değil asker ocağı

 

Akşam bot boya birde traş var

Bir yandan soğuk bir yandan rüzgar

Üst değiş saat on deyince herkes yatar

Burası ana kucağı değil asker ocağı

 

Yağmurda çamurda eğitim yapıyor

Soğuk kış demeden çalışıyor

Çamur içerisinde bıkmadan geziyor

Burası ana kucağı değil asker ocağı

 

Mektup bekliyor uzaktaki sevdiklerinden

Nöbet tutarken türkü söylüyor içinden

Yarini özlemiş belli oluyor gözlerinden

Burası ana kucağı değil asker ocağı

 

 

 

Anonym

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 4 hafta sonra...

 

 

Gelmedin Oğul

 

 

 

Seni gelesin diye gönderdim askere

 

Gittiğin yerlerden dönmedin oğul!

 

Umudumu haberlerine bağladım

 

Gelmedi, hayırlı haberin oğul!

 

 

 

Kulaklarım hala telefonda,

 

Ses vermedin, küstün mü oğul?

 

Gözlerim kapıda girişini özledim,

 

Gelmedin, gelemedin mi oğul!

 

 

 

Gözlerimde yaş kalmadı, gel!

 

Dudağımdan harf çıkmadı, gel!

 

Kulağım sesine hasret kaldı, gel!

 

Kalbimde sızın dağ oldu gel!

 

 

 

Gelmedin oğul, görmedin gözü yaşlı,

 

Beli bükülmüş ananı, hasta babanı,

 

Elbiselerini koklayan ablalarını, bacını,

 

Gel ŞEHİDİM, Gel melek yüzlüm gel!

 

 

 

Gel, benim fidan boylum,

 

Gel, anasının nazlı kuzusu,

 

Vatanımın bekçisi, yüreğimin içi

 

Gel seni bekliyoruz, seni özlüyoruz.

 

 

 

Ömrüm senindir yeter ki sen gel,

 

Nefesim senindir, yeter ki iste!

 

Beni boynu bükük, kolsuz, kanatsız,

 

Beni sensiz, evlatsız bırakma oğul!

 

 

 

Gözyaşlarımı nöbete koydun oğul!

 

Çadır kurdular gözpınarımın başında,

 

Baba değişini, sarılışını özledim oğul,

 

Soğuk taşları okşuyorum, alışamadım!

 

Seni o kabristana yakıştıramadım oğul!

 

 

 

Gülfüz SARIÇAM

ff4aced9f737359fffff870.gif

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.