Φ frozen Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2007 gerçeğiyle bizzat tanışıyom ne belgeseli uzak diye bir mesafenin iki insanın yüreğinde geçerli olmadığını öğrendim ve bazılarıyla aştığın km'lerin getirdikleriyle kaybettiklerine katlanabildiğini de kendimize sakladığımız yaşanmışlıklarımıza rağmen güvendiğin ve inandığın bir dostun yanında zorluklarla dolu bir yolda ilerliyoruz tökezlesekte,beraber düşsekte elini bırakmıyacağım dostum.. sımsıkı avuçlarımda Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2007 gerçeğiyle bizzat tanışıyom ne belgeseli uzak diye bir mesafenin iki insanın yüreğinde geçerli olmadığını öğrendim ve bazılarıyla aştığın km'lerin getirdikleriyle kaybettiklerine katlanabildiğini de kendimize sakladığımız yaşanmışlıklarımıza rağmen güvendiğin ve inandığın bir dostun yanında zorluklarla dolu bir yolda ilerliyoruz tökezlesekte,beraber düşsekte elini bırakmıyacağım dostum.. sımsıkı avuçlarımda biriyle yola çıkarsında yolun bir noktasında takatin kesilir, düşersin... yanındaki ya yoluna sensiz devam eder ya seni almadan tek adım atmaz... bu sözlerde büyük sözler biliyorum ama seninle böyle hissediyorum yarın ne getirir bilemem ama şuan yanımda/yanında olduğum/un için tökezlemekten korkmuyorum... sende benimle korkma... Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2007 korkmuyorum bidenem.. hislerimizin yönü bile aynı biz büyük yaşıyoruz küçük hayatlarımızda sözlerimizde büyük gelebilir ama biz biliyoruz gerçeği başkasının ne düşündüğünden bizene iyi geceler.. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 5 Aralık , 2007 yanında kendin olabildiğin kaç kişi varsa o kadar dostun var demektir kınama ve kınanma iki dostun arasına giremez... şimdi çok acıktım ne alakaysa gidip kendime omlet yapayım bari Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 bağlantıda yine sorun var..tam on dakikadır şu iletiyi yazmak için uğraşıyom..üffffffffff bugün doğum gününü kutlanan küçük adama sevgiler bu şiirde onun için..şimdiden alıştırmak lazım..iyi bir şiirsever olsun.. şiirin adı babasından çocuğuna ama biz değiştirelim annesinden çocuğuna olsun demi bidenem.. -çocuk sen ne zaman büyüdün boyun çınar gibi dal dal yaprak yaprak zıplayarak oynayarak çocuk söyle bana saçlarım böyle ak ak yüreğim böyle yumak yumak sen büyürken mi oldu ha? söyle bana çocuk. nolursun... acısız bir dünya yok ne yazık ki bende bu gerçeğe dayanarak yakışıklı efe'ye.. hayata karşı güçlü ve onurlu bir duruş sergilemesi için gerekli gücü her zaman bulabileceği kocaman ve sevgi dolu bir kalp dileyeceğim.. artık gidebilirim.. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 gene gel bidenem her zaman bekleriz evet çocuk büyürken oldu bütün bunlar ne saçlarımın beyazladığını söylüyon heryerde cadım seviyom seni yaww Alıntı
Φ zeyynepp Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 7 Aralık , 2007 Kapıdan içeri girer girmez neşeyle bağırdı: 'Anne biliyor musun bugün yuvada ne oldu? ' 'Görmüyor musun? Telefonla konuşuyorum. Hiç kimsenin sevdiği şey birbirine benzemiyordu.Annesi telefonu, babası arabayı seviyordu. Hersek erteleniyordu telefon ve araba söz konusu olduğunda. Bir de eve misafir gelecek oldumu kendisine hiç yer kalmıyordu. Nerelere gitsindi? Annesi kapattı telefonu. Mutfaktan tencere kaşık sesleri geliyordu. Koşarak yanına gitti.'Sana yardım edeyim mi? ' dedi en sevimli halini takınarak. Annesi manalı manalı baktı. 'Hayırdır. Bir yaramazlık filan. Bak bir de seninle uğraşmayayım. Çok yorgunum zaten.'Yorgunluk nasıl bir şeydi. Bazen elinde oyuncağıyla uykuya daldığında anneannesi oyuncağı yavaşça elinden alır;'Nasıl yorulmuş yavrucak. Uykunun gül kokulu kolları sarsın seni' diyerek alnına bir öpücük konduruverirdi. Yorgunluk gül kokulu bir uykuya dalmaksa eğer, ne diye annesi kendisiyle böyle kızgın kızgın konuşuyordu. 'Anneciğim yorulduğun zaman gül kokulu uykulara dalarsın. Anneannem öyle söylüyor.' 'Uykuya dalayım da gül kokuları kusur kalsın. Yorgunluktan ölüyorum.'Bu kelimeden nefret ediyordu. Yorgunum. Yorgun olduğumdan. Böyle yorgun yorgunken...' Anneciğim sen yorulma diye...' 'Yemekte konuşuruz çocuğum. Bankada işler yetişmedi. Baban gelene kadar bunları bitirmemlazım. Hadi sen oyna biraz.' 'Hani siz yoruluyorsunuz ya...' 'Eeee....' 'Ben de oynamaktan yoruluyorum.' 'Ne yapayım? ' 'Bilmem...' Yapılmaması gerekenleri biliyordu da büyükler, yapılması gerekenleri hiç bilmiyorlardı. Işıklar söndü birden. Annesi öfkeyle söylenmeye başladı. 'Mum da yok' diye diye karıştırdı dolapları el yordamı. Çocuk sırtüstü yatıp, anneannesinin köyünü düşündü. Gaz lambasının ışığında deli tavsan masalını anlatısını. Deli tavsanın duvardaki aksini getirdi gözlerinin önüne. Anneannesi gibi iki ellerini birleştirip işaret parmaklarını yukarı kaldırarak tavsan kafası yaptı.'bak deli tavsan' diyerek parmaklarını oynattı. Yoldan gecen arabaların farları duvardaki tavsana yol açtı. Tavsan alabildiğine hür dolaştı sağda solda. Otlarla kuşlarla konuştu. Sonra yorgun düştü. Duvardaki görüntü o minik avuçların açılmasıyla kayboldu. Kolu yavaşça kanepeden aşağı sarktı. Neden sonra ışıklar geldi. Kadın çocuğun hiç konuşmadığını akil etti birden. Kanepeye koştu. Küçücük dizlerini karnına doğru çekerek uykuya dalmıştı. Masanın üstündeki dosyalara baktı iğrenerek. Dindirilmez bir pişmanlık doldurdu içini. Uyandırmaktan korka korka küçük alnına bir öpücük kondurdu. Çocuk sanki bu öpücüğü bekliyormuşçasına 'İsin bitince beni sever misin anne?' dedi. Kadın, sevilmek için randevu alan çocuğuna bakarak sabaha kadar ağladı... alıntı... çok güsel bi hıkaye ablacım Alıntı
Φ egzorsist Gönderi tarihi: 8 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 8 Aralık , 2007 merhaba ablacım ben geldim huu nerdesin ki Yaz Bitti yazın bittiği her yerde söylenir söylenmeyen şeyler kalır geriye ve sonra hiçbir şey olmamış gibi ağır, usul bir hazırlık başlar uykuya başlar yeni bir mevsime orda burda, ev içlerinde, kır kahvelerinde, deniz kenarlarında incelen yazın akşam esintilerinde zaman usulca sıyrılır aramızdan ta içimizde duyarız gelecek günlerin geçmişini başka ne gelir elimizden büyük bir uzaklığa gülümseyerek geçiştiririz ıskaladığımız şeyleri yatıştırır rüzgarlar dışavurur içimizdeki lodosu, poyrazı, günbatımlarını saklar bizi gözlerimizdeki hüzne "dinginlik" adını verir "seni iyi gördüm" diyenler biz de iyi hissederiz kendimizi elimizden başka ne gelir ki köşe başları, akşamüstleri, kokular tozar gider zamanın boşluğunda karışır anların kuytu belleğine belki sonraları bir gün hatırlanır aynı kederle yazın bittiği her yerde söylenir söyleyenler inanır gerçekten birşeylerin bittiğine yaz biter eskir geceler, serin hüzünlü yeni mevsime hazırlık ömrün teğel yerleri bir yanı telaş, bir yanı ürperten yaz sonu ikindileri çıkarır sizi dalgın derinliğinizden yaşadığınızı duyarsanız teninizde bir zamanlar okumuş olduğunuz kitapları özlersiniz sıcak odaları, beyaz, temiz yastıkları ahşap pancurları yaz bitti bitmeyen şeyler kaldı geride yaz bitti yaz bitti yüksek sesle söylüyorum bunu kendime her yerde söylendiği gibi yaz bitti yaz bitti hiçbir şey hiçbir şey hiçbir şey yalnızca üşüyorum şimdi Alıntı
Φ diloş Gönderi tarihi: 10 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 10 Aralık , 2007 Bugün sabahtan beri İlhan İrem dinliyorum..bilmem sende severmisin sarmaşığım..nasılsın bu arada..? O tatlı kıvrımları gitmiş hayatın, Geriye kalmış sipsivri köşeler O yumuşak gülüşlü dudakların Yerinde cam kırığı kesikler Işık ve sevgiyle varlığımı bulunca ben, Maskeleriniz görünüverdi birden Yoksa gerçek yüzünüz bu muydu? Dostluklar hep oyun muydu? Sevgiler / Sevgililer / Sevenler Merhaba yabancılar Geldi sanıp / gidenler O benim gözüpek yalnızlığım O garip yanar döner isyanlarım Hepsinde gizli / saklı Tutkularım. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 10 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 10 Aralık , 2007 zeynepp, egzorsist, diloş canlarım teşekkür ederim sağolun... iğdem iyiyim canım sen nasılsın? İlhan İrem'i çok severim... teşekkür ederim Alıntı
Φ zeyynepp Gönderi tarihi: 12 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 12 Aralık , 2007 ablacımmm ben geldimmm Alıntı
Φ Gece Yağmuru Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2007 Günaydın ablacım Duydum ki sen bu sabah mis gibim poaçalar yapmışsın E hani nirde benim hakkım Yuksam hepsini sen mi yidin ya da kankimemi verdin Alıntı
Φ egzorsist Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2007 günaydın abla, gecem madem poğaça var bende bir geleyim dedim eee çayda koyarsınız artık canım Alıntı
Φ Gece Yağmuru Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 13 Aralık , 2007 Günaydın Egsocum Poaçalar yukki kim yedi çıbık sülesin Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 14 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 14 Aralık , 2007 ay siz dünden beri poğaçamı bekliyorsunuz kıyamam size ben... poğaça yoktu ama valla pazılı börek yaptım bu kadar güzel börek daha önce yemedim, kendim yaptım diye demiyorum ama dışı kıtır, içi yumuşacık tadı kıvamında olmuş (REKLAMLAR) kakaolu kekte yaptım hadi gelin çay koyuyorum hemen bekliyorum acele edin yoksa hepsini yiyebilirim Aysum, meleğim hoşgeldin nerelerdeydin sen hadi sende gel börek yiyoruz... Alıntı
Φ Gece Yağmuru Gönderi tarihi: 14 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 14 Aralık , 2007 Evet dünden beri bekliyos burda Börek ve kek mi yaptın Ah cnm aplacım benim Şu kakaosu fasla olan kısmı ben alayım Hiç kimseler gelmeden hemencecik yiyelim bence Alıntı
Φ frozen Gönderi tarihi: 14 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 14 Aralık , 2007 ben de kahve alsam senin yaptığın kekte börekte yenmez şimdi herkesi dövesim var ..ortada kimse yuk Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 17 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 17 Aralık , 2007 Gecem canım gene geç kaldın börek ve kek ani gelen misafirlere kurban gitti sen o aralarda nerelerde dolaşıyodun yavrucum ama söz ben sana daha güzelini yapıcam Frozen, oldu canem kahvenizi nasıl alırdınız hanfendü sankim senin yaptığın kek yeniyoda herkesi döfesin var ama kimse yok işte ben geldim kendimi feda edebilirim Alıntı
Φ LeylaM Gönderi tarihi: 17 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 17 Aralık , 2007 Bana da haber vermeyi unutmazsın de mi ablacım,daha güzelini yapınca Terkedişlerimin acımasız sorgularında,. boşa atılan kulaçlarla yorgun düşlerim. Yalnızlığın kıyılarında bir solukluk dinlenme molaları. Seni hatırlatan kankırmızı sardunyaların, iç bayıltan o ıtırlı kokusuyla karışan ıssızlık. Sardunyalar. Hatıra defterim. Sandık lekeli geçmiş zaman hikayelerini anlatan çiçek. Düş eksiği gülüşlerinin kokusu. Bir çocuğun yara bere dizlerine basılan tuz. Anneme sarılmayı özlemek biraz, sobası yanmayan odalarda., Karabasan baskını gecelerde boğazıma düğümlenen hıçkırık. Sardunyalar. Çalakalem karaladığım Hatıra defterim. Paslı peynir tenekelerine ekilmiş bir avuç umut. Mayın tarlalarının sınır çizgilerinde intihar geceleri. Ilık bir sonbahar arifesinde, jiletlerin öptüğü bileklerime takılmış kan çiçekleri. Sardunyalar. Hatıra defterim. Zamansızdım her zaman . En başındandı kırgınlığım. Geç kalmışlığım vardı aşk?a. Kabulüm. En erkeninden uğradım ihanetleri peşi sıra, tekeri kırık siyah kamyonumla, kağıttan kayıklar yüzdürdüğüm sokakların birinde yarım kalmışlığı çocukluğumun. Sardunlar. Hatıra defterlerim. Sorularım nedensiz, sebepsiz cevaplarım.. Birde, zamansız gidişlerim var bilmekteyim. Dönüşlerimse? SUSKUNLUĞUM. Böyle bir adamım işte. Mekansız, apansız gidişleri severim Ve zamansız geri dönüşleri. Ölüm ve doğum gibi vakitsizlikleri. Bu yüzden en sevdiğim mevsimdir ya nisan. Zamansız açar güneş önce, iliklerine kadar işler bahar. Bir bakarsın akştan daha beter ıslanmış titrersin sırıksıklam.. Sardunyalar. Hatıra defterim Vakitsizimdir. Vakit şimdidir.. Sana bırakır tüm yaşanmışlıkları Takılıp bir seher yelinin ardına giderim. Çiğ yağar. Üşür yüreğin,üşür çiğdem çiçek. Üşür sardunyalar. Zamansız adamın zamansız aşkına ağlar,paslı peynir tenekerine ektiğimiz sardunyalar. Sardunyalar Hep sen kokar?. Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 18 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 18 Aralık , 2007 ah be leylam bu şiir nasıl bir şiirdir ki kendimi içinde bir yerlere gizleyesim geldi... bunu sevdiğim şiirler arasına ekleyeceğim izninle meleğim... çok teşekkür ederim uyumak üzereydim şimdi gecenin bir yarısı ve bugünün sıkıcılığını bu şiir biraz hafifletti... çok güzeldi sağol... ve böreklerin en güzeli sana feda olsun her zaman ve ne zaman istersen bidenem... Alıntı
Φ Gece Yağmuru Gönderi tarihi: 18 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 18 Aralık , 2007 Leylam şiir yasdı diye ona böreklerin en güseli feda olsun demi ben şiir yasmadım diye bana börek kek yuk demi Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 18 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 18 Aralık , 2007 efet sende yaz sende böreklerin en güzelini, keklerin en tatlısını kap ne derler bilirsin PARAYI VEREN DÜDÜĞÜ ÇALAR eli boş gelinir mi ne kadar ayıp Alıntı
Φ Gece Yağmuru Gönderi tarihi: 18 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 18 Aralık , 2007 Parayı veren düdüğü çalar mı Ben düdük çalmasını bilmiyomki Kankim çalsa olarmı Elim boş gelmedim apla nirdesin Alıntı
Φ sardunyam Gönderi tarihi: 18 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 18 Aralık , 2007 burdayım canım ne getirdin inci boncuk mu? düdüğü çalmak istiyorsan önce parayı vercen sonra düdüğü alcan istersen kankin çalabilir tabe... Alıntı
Φ Gece Yağmuru Gönderi tarihi: 18 Aralık , 2007 Gönderi tarihi: 18 Aralık , 2007 Hııı incik boncuk getirdim Çıbık gelde dökülmesin apla Kankimin çalabileceğini sülediğine göre kötü bişey değil bu O zaman kankim çalmasın Apla bak beyas çukulata getirdim sana Bak elimle çileği beyas çukulataya daldırıyorum sırf senin için Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.