Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

SARDUNYAM.... (Günlük... kendisini fark ettirebilen çok az şey vardır günlük yaşamımızda... )


Önerilen İletiler

  • Cevaplar 2,3b
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:
:wub::hug: canım benim, teşekkür ederim evet bende işyerimden katılmaya çalışacağım... :P bu arada işleri aksatmam inşallah... :unsure:B) belki daha az görüşeceğiz bilemiyorum ama her fırsatta gelmeye çalışıcam canım... sizi görmeden duramam... :wub:

 

ben de seni görmeden duramayacağım için ilk sözüm işyerinden katılman emri vakisi oldu :P işleri aksatmazsın,bundan eminim :hug: tabii ki bize takılmadığında :grin:

şaka tabi,artık idare edeceğiz,yetinmeye çalışacağız,napalım :wub:

Gönderi tarihi:

duymayan kalmamış :unsure: davullamı ilan ettin gıcığım :lol:

 

gözlerin gözlerime değdiğinde

felaketim olurdun ağlardım.

beni sevmiyordun..

biliyorum..

bir sevdiğin vardı.

 

 

hade ben kaçtım..öpüldünüz güzel baaaaaaayan B)

Gönderi tarihi:
Calismak guzeldir....Ilk baslarda zorlanirsin ama sonra alisirsin...Kesinlikle deger...

Yeni nick icinde sagol Bazen yenilikler iyi geliyor insana...Saclarimida degistirdim

 

Biliyorum canım, son 7 yıldan öncesine kadar hep çalıştım... Alışkınım... Ama bence her kadın çalışmalı, zor olsada en azından kendi hayatında söz sahibi olacaktır... -_-

 

Yenilik her zaman iyidir, ben severim yenilenmeyi... Saçlarını kısalttınmı ne yaptın, yoksa renginimi değiştirdin? :)

 

duymayan kalmamış davullamı ilan ettin gıcığım

 

gözlerin gözlerime değdiğinde

felaketim olurdun ağlardım.

beni sevmiyordun..

biliyorum..

bir sevdiğin vardı.

hade ben kaçtım..öpüldünüz güzel baaaaaaayan

 

Yok canem, davulla değil malum ünlü şahsiyetler gibi fax geçtim tüm medyaya... B)

 

bu şiirden ne anlamalıyım, seni sevmiyorum başkasınımı seviyorum... :unsure:

 

yok canııııııııııım :P

Gönderi tarihi:

mesaj arama canem içimden geldi yazdım o şiiri :getlost:

 

ama bak bu senin için :hug: seni bir anıt bıraktım kendine başlığınada eklemiştim ama burası gerçek evi :closedeyes:

 

Gerçek dostluk üzerine... "Sonra sen geldin, Üstelik Aşk da değildin"... Yazan; Esra Güzelipek

Bu hikaye senin için!

 

'Anlamak' kelimesini sözlüklerden çıkartıp elimle dokunacağım kadar somut hale getirdiğin ve yüreğime yerleştirmeme yardım ettiğin için...

 

'Anlamak' ve 'anlaşılmanın' en güzel denilen sevişmeleri kıskandırdığını bildiğin ve bana da öğrettiğin için... Durum ne olursa olsun, dilinde bu kadar güzel bir 'özgürlük' şarkısıyla yaşayabildiğin için... Senin için...

 

.....................

 

Bu, insanın içinde yaşatıp zamanla sevdiği ve kendisine çok acı verse de, neredeyse bedenine bir organ gibi eklediği, hüzün doğuran tüm uzun soluklu duyguları yerle bir eden, kısacık bir hikayedir!

 

 

Sonra sen geldin.

 

Yaşayıp gidiyordum... 'Yaşayıp gitmek!' Ne saçma! Bu fiili nedense, hayatımızın sıkıcı olduğunu, bir günün diğerinden farklı geçmediğini düşündüğümüzde kullanırız. Oysa tam tersi olması gerekmez mi? 'Yaşamak ve gitmek...' Yaşıyorum, gidiyorum, yol alıyorum. O halde şöyle demeliyim: "Yaşıyordum ama gitmiyordum." veya "Gidiyordum akıp zaman içinde, kaybolmuş vaziyette, ancak yaşamıyordum."

 

Bir aşk hikayesine boyanmıştı bütün mevsimlerim

Tuhaflığı yoktu yazın kazak giyip de

Kışın denize girişimin

Kazağımda da aşk kokusu vardı

Acıma dokunan ve

Nasıl kokacağını şaşıran

Yosunlarda da

 

Sonra sen geldin.

 

“Hadi gel, hayatı anlayalım ve anlatalım." dedin. Çok konuştuk bu konuda, çok... Hem her duygunun tarifini almak istedin hem de hepsi hakkında, bildiğin ne varsa bana vermek. Seninle konuştukça, kendime dair son derece basit ama yine de hiç üzerinde durmadığım bir şeyler olduğunu görmek beni nasıl da şaşırtıyordu.

'Acı' konusunda çok konakladık...

 

Kanattıkça beni böyle acı

Ve sohbetler yetmeyince nefes almaya

Ağlardım

Yaralarımdan şiir yapardım

 

Acı bir annedir, durmadan hüzün doğuran. Ahh, ben o hüzünlerle boğuşmak, azıcık nefes alabilmek için kaç kitap okudum, kaç film izledim, kaç hayat belledim, bir bilseniz.

 

Yooo! Dostlarıma haksızlık edemem şimdi. Turuncuya boyalı güney akşamlarından, fesleğen kokulu batı ikindilerinden, kuzeyin gri sabahlarına kadar kaç sohbet vardır yüreğimde daima saklayacağım. Ahh, benim kelimelerle beyinlerinde tepindiğim dostlarım... Nasıl da isterlerdi gözlerimden yanaklarıma dökemediğim gülüşleri görmeyi. Bence, dostlar daima 'gülmek' ve 'gülümsemek' arasındaki farkı bilirler, bu nedenle onlara arkadaş değil de 'dost' deriz zaten. Her sohbette yüreğimi yatırıp masaya, son derece dikkatli ve zarif hareketlerle, acı ve hüzün doğuran parçalarıma ulaşır, üzerini örterlerdi. İyi hissederdim bir süre. Apartmanların üzerinde uçuşan martıları fark ederdim en azından. Ancak sonra yine hüzün... Yüzsüz hüzün...

 

Baktığım yerlerde gözlerim

Bazen öyle uzun kalırdı

İnanmazsınız ama

Baktığım yerler sıkılırdı

 

Sonra sen geldin.

 

Geldin ve: “Hele şu yükünün birazını bana ver.” dedin. Şaşırdım çünkü görünüşe göre senin yükünün benimkinden fazlası vardı ama eksiği yoktu. Sen anlatırken fark ettim ki içinde bir yerlerde bu yüklerle başa çıkmak için özel eğitimli bir parçan vardı. Bu parça, yükün niteliğini ya da niceliğini, yürekte en hafif duracak hale getirebiliyordu gerçekten.

 

Konuşurken bir yandan da yüreğimin en tozlanmış ve uzun süredir de yanına hiç uğranmamış parçasını koydun masaya. “Bak,” dedin "bunlar hayat dostu parçalar . Şimdi bunları öyle güzel temizleyeceğiz ki bir daha canın içindeki parçalara dokunmak istediğinde ve hüzne giderken, bunların ışıltısına takılacaksın. Takılacaksın ki hüzün doğuran acı parçaları koyuvereceksin yerinde tozlanmaya. Böylece de zamanla ağırlıkları, olması gerektiği kadar olacak. Oysa sen ha bire parlatıp parlatıp durmadan onlara bakıyordun önceden ve bu da onları olduğundan ağır hale getiriyordu. Oysa tam tersini de yapabiliriz hepimiz. Işıldayan parça daima daha ağırdır. Gel, hayat dostu parçaları ışıldatalım durmadan.”

 

Sen geldin

Kelimelerini şekere batırarak

Sen geldin

Baktığın yerlerde çiçekler bırakarak

 

Acıya ve hüzne gereğinden çok yüz vermemeli insan. Ben artık hüznü içimde şişmanlatmamayı, başarıyorum galiba. Geçen gün ne gördüm dersiniz? Meğer ne kadar yakışıyormuş martılar denizin üzerine! Hikaye bu kadar...

 

Merak edeceksiniz belki, bu değişiklikleri sağlayan dostum kimdi? Diyelim ki, kırk yaşını geçmiş veya otuzuna gelmemiş bir adamdı, s*ksen yaşında bir ihtiyar, hep otuzunda yaşayan bir kadındı ya da dört yaşında bir çocuk; hem hepsiydi, hem hiçbiri değildi. Ne fark eder ki? Bir can’dı.

 

Canımın içi değil

İçimin canı olup da

Sen

Geldin

Üstelik

Aşk da

Değildin

............................. .

 

Hoş geldin

Gönderi tarihi:

:crying::crying::crying:

 

Sende hoşgeldin bidenem, ben şimdi kelimelerden uzak bir yerdeyim ve kolay kolay kendime gelemeyeceğim...

Bu aynanın diğer yüzünde sen varsın, ben orada seni gördüm sen beni gördün sandın... :hug:

Gönderi tarihi:

sardunyam yeni işin hayırlı olsun senin adına çok sevindim :)

birkaç gün yokum, görüşmek üzere :clover:

 

nefes

 

hayat: eksiklerimi büyüten kısa ân

sanki kanımla güzelleşen şu bahçe

-deyim! yerindeyse Şirazlı Gülistan

yoksa yeni bir hayâle mi kurulmuş, ne

 

kınnapsız çocukluğumun ipiyle indiğim

ne akşam başlar, ne sabah olur zaman

o kaygısız ve derin uyuyan ülkedeyim

ne güneş çekilir, ne ay eksilir devran

 

ıslak ve kayıtsız yerlerine çoğaldığım

ten! yitirilmiş ve bulunmuş tuhaf keten

ne çok değişti hep aynı şehvet sandığım

şarkılar ruhu aldatır ve kendini beden

 

insan bir düşte nasıl düşünür, bilirdim

iklim değiştikçe yenilenirdi ümitler

ben hiç böyle uzun kış görmedim

ben hiç böyle karmakarışık ve derbeder

 

gene eksikliklerimi büyüten o hayatlayım

gaybdan ayna inen kelâm hangisiydi? ses

-siz! sessiz anladığım kaçınılmazlayım

eksilsem de benden geriye kalır bir nefes

 

Orhan Alkaya

Gönderi tarihi:
teşekkür ederim Ra_dya, umarım herşey yolundadır, kendine iyi bak arkadaşım... :clover::)

 

yolunda yolunda tatile gidiyorum,sende kendine iyi bak :D

Gönderi tarihi:

Hani bir şarkı duyarsın,

Hani için geçer biraz,

Karamsarlaşırsın, hüzünlenirsin biran,

Ağlamak gelir içinden, ağlayamazsın bir türlü.

Benimkisi böyle bir sevgi.

Amaçsız, çaresiz, sonsuz

 

Unutmak yok, unutabilmek yok!

Geceler bitmek bilmeksizin güneşler doğar,

Yapamazsın onsuz, yapamazsın tek başına,

Yalvarırsın tanrıya binbir umutla

Beklersin günlerce gelir diye, ama olmaz, gelmez!

Benimkisi böyle bir sevgi.

 

Alışırsın zamanla yalnızlığa,

Alışırsın acılara, karanlığa.

Öğrenirsin kimin dost olduğunu,

İzmaritlerin mi, şişelerin mi?

Bulursun çareyi kimsesiz parklarda,

Sessizlik ve soğuk dert ortağın olur.

Kaçmak gelir aklına uzaklara, çok uzaklara.

Yapamazsın bir türlü gidemezsin,

Benimkisi böyle bir sevgi.

 

Hem lanet eder, hem de taparcasına seversin.

Görünce saklanır, görmeyince çıldırırsın.

Kaybettiğini anlamaz, yenilgiyi kabullenmezsin.

Ve beklersin gecelerce, gelmeyeceğini bile bile

İstersin onu, yalvarırsın tanrıya,

Sevmeyeceğini bile bile.

benimkisi böyle bir sevgi

 

:clover:

Gönderi tarihi:

Birden kendimi buluverdiğim yalnızlık nehrinde

Şaşkın,yalpalarken

Önüme çıkıp da

Tutunuverdiğim dallarımdan birisin..

Yüreğine ayırmadan,her insanı kabul eden

Ayrıcalıklı bir ruhtu sendeki.

Sevginin,insan sevgisinin

Başka bir boyutu çarpıyordu kalbinde

Hiç görmediğim bir enderlikte..

Seni bir kez tanıyan,bir kez seven

Yarı yolda kalmayacağından emindi artık

Huzur dolu bir ülkenin,iyi kalpli kraliçesi gibi..

Benzeyen acılarımızın ekşi tadıyla,

Tutup durduğum duygularımı salıverdim

Kendimi seni keşfetmenin,tanımanın

Yaşamanın,sevmenin

Güvenli,sımsıcak..vazgeçilmez kucağına

Bırakıverdim.

Galiba artık ölsem bile seni

Hep seveceğim..

 

:wub:

Gönderi tarihi:

Umut Hırsızı

 

Kapattım maziye gönül kapılarımı

Dilimde isyansın kalbimde sızı

Kitledim hayallere sevinç kapılarımı

Ebedi hüsransın umut hırsızı

 

Hayatta gülmesin utansın yüzün

Yalanmış, sahteymiş verdiğin sözün

Kırılsın umudun kalbinden hüzün

Ebedi çıkmasın umut hırsızı

 

Gülen gözlerinden yaşlar süzülsün

Bahtın kederinden her gün üzülsün

Sevmeyen kalbine acılar düşsün

Elbet ağlayacaksın umut hırsızı

 

(biliyom benden bukadar sanatsal edebi vicdanii bi şiir beklemezdın ama ee bırazda arabsk takılak caney :D )

Gönderi tarihi:
Birden kendimi buluverdiğim yalnızlık nehrinde

Şaşkın,yalpalarken

Önüme çıkıp da

Tutunuverdiğim dallarımdan birisin..

Yüreğine ayırmadan,her insanı kabul eden

Ayrıcalıklı bir ruhtu sendeki.

Sevginin,insan sevgisinin

Başka bir boyutu çarpıyordu kalbinde

Hiç görmediğim bir enderlikte..

Seni bir kez tanıyan,bir kez seven

Yarı yolda kalmayacağından emindi artık

Huzur dolu bir ülkenin,iyi kalpli kraliçesi gibi..

Benzeyen acılarımızın ekşi tadıyla,

Tutup durduğum duygularımı salıverdim

Kendimi seni keşfetmenin,tanımanın

Yaşamanın,sevmenin

Güvenli,sımsıcak..vazgeçilmez kucağına

Bırakıverdim.

Galiba artık ölsem bile seni

Hep seveceğim..

 

:wub:

 

Leylam, :hug: :hug:

 

inanılmazsın :crying: :crying: :crying: :crying:

Gönderi tarihi:
Umut Hırsızı

 

Kapattım maziye gönül kapılarımı

Dilimde isyansın kalbimde sızı

Kitledim hayallere sevinç kapılarımı

Ebedi hüsransın umut hırsızı

 

Hayatta gülmesin utansın yüzün

Yalanmış, sahteymiş verdiğin sözün

Kırılsın umudun kalbinden hüzün

Ebedi çıkmasın umut hırsızı

 

Gülen gözlerinden yaşlar süzülsün

Bahtın kederinden her gün üzülsün

Sevmeyen kalbine acılar düşsün

Elbet ağlayacaksın umut hırsızı

 

(biliyom benden bukadar sanatsal edebi vicdanii bi şiir beklemezdın ama ee bırazda arabsk takılak caney :D )

 

Sedelina :wassat:

canım iyimisin hayırdır? :P:

ben sana daha da arabeskini bulurum kendine gelemezsin... :w00t::hug:

Gönderi tarihi:
Ablacım ben bir kaç gün yokum..seni seviyorum :hug:

 

Diloş'a da gelirse sevgi ve selamlarımı iletir misiniz?

 

tamam bitanem iyi oldu söylediğin insan alıştımı meraklanıyor... :wub:

 

ve aleykümselam iletirim bidenem :) bende seni seviyorum... :wub:

Gönderi tarihi:

canem deli amazonum bu şiir şovalyeniz tarafından kaleme alınmıştır :w00t::hug:

 

 

ne dostluk var

ne insanlık

ne vicdan kalmış

ne de duyan gören ezilmişleri

kirli bir parça gibi

kesip attığınız

insanlığınız geceleri rüyalarınıza girse bile

unutmaya endeksli beyinler taşıdıkça kafanızın içinde

farketmezsiniz bile.

 

siz kıvrılıpta saklandığınız o köşelerde

baştanaşağı rezil bir oyunun içinde

kalabalıklaştıkça hayatınız

dönmektesiniz sürüngenlere

Gönderi tarihi:
canem deli amazonum bu şiir şovalyeniz tarafından kaleme alınmıştır :w00t::hug:

ne dostluk var

ne insanlık

ne vicdan kalmış

ne de duyan gören ezilmişleri

kirli bir parça gibi

kesip attığınız

insanlığınız geceleri rüyalarınıza girse bile

unutmaya endeksli beyinler taşıdıkça kafanızın içinde

farketmezsiniz bile.

 

siz kıvrılıpta saklandığınız o köşelerde

baştanaşağı rezil bir oyunun içinde

kalabalıklaştıkça hayatınız

dönmektesiniz sürüngenlere

 

asil şovalyem, :wub: siz asil olduğunuz kadar duygusalsınızda... :)

 

vicdanı hür, irfanı hür olmadıkça

aklı başındada olamayacaklar...

kurulmuş robot gibi hepsi,

başka ses duymayacaklar... -_-

 

:hug:

Gönderi tarihi:

Çember çevrilir,

 

Su musluktan içilir

 

Ağaçlara tırmanılırdı

 

Bebekler bezden

 

Silahlar tahtadan

 

Resimler kömür karasından yapılırdı

 

KIzlara ninelerinin, erkeklere dedelerinin isimleri konulur

 

Saatli maarif okunurdu

 

Komsuda pişen

 

Bize de pişer

 

Bizde pişen komsuya düşerdi

 

Geceler ayaz

 

Sokaklar karanlık

 

Yıldızlar parlak olurdu

 

Tursu, salça, mantı

 

Evde yapılır

 

Karpuz kuyuda soğutulurdu

 

Erik ağacının çiçeği

 

Pencere camımıza yaslanır

 

Güz yaprakları bahçemize düşerdi

 

Kardan adam yapılır

 

Evlerde soba yakılır

 

Kış gecelerinde masal anlatılırdı

 

Merdiven çıkılır

 

Aidat ödenmez

Yönetici seçilmezdi

 

Evler badanalı

 

Sokaklar lambasız

 

Mahalleler bekçili olurdu

 

Ajans radyodan dinlenir

 

Çizgili roman okunur

 

Defterlere kenar süsü yapılırdı

 

Hayat Arkası yarın gibiydi

 

Kesintisizdi

 

Her gün yasanacak bir şey vardı

 

Herkes kendi düşünü kurar Kendi hayatını oynardı

 

Şimdi Hayat tek perdelik bir oyun Stand-up bir yalnızlık gibi,

 

Şimdi Herkes Yogun Yorgun Ve Tek başına

 

 

 

CAN DÜNDAR

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.