Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Burda resim nasil yuklenir anlayamadim ama bunu bulan kisi yine bir Turkmus :) 1986 yili..

 

 

The sequence of the suras in the Qur'an has proved to be of much interest in modern times. A young Turkish Engineering student at Istanbul Technical University was fascinated by this topic, so much so, that he plotted by hand, a graph of he number of verses in a sura against the number of the sura. The result startled him as it resembled the word "Allah" (God) in Arabic. His findings appeared in a Turkish national newspaper in February 1986.

 

At the beginning of this article is a computer generated scatter graph of "length of sura" (ie number of verses that it contains) against "number of the sura". The graph is provided both in its raw form and with added shading. There is a distinct similarity between the graph and the Arabic word "Allah". Is this a coincidence or something much more?

 

http://www.geocities.com/islamimiracles/mi...islam_85421.htm

 

Bu sayfada turkiyedeki depremde yikilmiyan bir caminin resmini koymuslar sonrasinda da (altina dogru) dedigim sure ve ayetlerdeki oranlamanin grafinin gostermisler..

 

Yikilmayan cami resmini koymalari aslinda beni cok uzdu cunku 17 Agustosa bir cok vatandasimizi kaybettik acilarimizi tazeliyor..

 

Selametle,

  • Cevaplar 82
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:

Selamun Aleykum,

 

Onceden de soyledigim gibi bu tur bir ornegi getirmeleri acikca benimde hosuma gitmedi.. 17 Agustos depremine malesef bir cok vatandasimiz vefat etmistir, Allah hepsine rahmet etsin..

 

ZAten onun icin degil sondan sonraki grafik icin o web adresini gondermistim..

 

Selametle

Gönderi tarihi:

Ben tanrıya inanırım fakat din kitaplarında anlatılan sanal tanrıya değil, gerçek bir tanrının varlığına inanırım.

Gözle görülür, elle tutulur bir tanrıya inanırım.

Benim için evrenin tamamı tanrının ta kendisidir.

 

çok garipsin evrensel neden ve neyden yaratıldığını bilmeyecek kadar saf ve cahil değilsin tanrı diye tanımladığın evrene kendisine yapılanı bertaraf etme gücü taşıyıp taşımadığını merak ediorum burada kör döğüşü yapacaksak fikirlerimizi ortaya sunmaya ve fikir karmaşalığı yapmaya gerek yok... yok geçeklerle karşılaşmak ve doğruları bulmak istyorsak kısa bir öneri yutmakta olduğun lokmaya bir bak ve yut..yuttuktan sonra ona bir müdahale yapıp yapmadığına bak hiçbir şekilde senin müdahalen söz konusu değil gerekli organlar müdahaleyi senin için yapacaktır peki o organlarına gerekli müdahaleyi yapma snatı nereden yüklenmiştir sen yapmadığına göre bir yapan var kalbini kendin çalıştırıyormusun tabiki hayır böbrekler sindirim sistemi vs. hiç bir şekilde iç organlarının çalışma sistemlerine müdahale edemiyorsun peki bunlar nasıl çalışır? teknolojik olarak bir örnek verirsek bir makine pc vb. yi bile bir başlat düğmesi çalıştırırken ve başlatmak için bu düğmeye basılması gerekirken bizim vücudumuz kendi kendine mi çalışır...bir başlatanı yok mudur? ve bir öneri daha hamile bir bayan gördüğün zaman bir düşün bu annemiz eşimiz vs. olabilir bir sperm nasıl bir insan olur bir düşün samimiyetle söylüyorum bir düşünün... kısmetse yakında baba olacağım milyonlarca spermin arasından sadece bir spermin anne karnında tekme atan dönen hareket eden bir insana dönüşmesi heyecandan başka öyle bir muazzam ve tefekkürü gerektiren bir hal ki bunu anlatmak yetersizdir inanın abartmıyorum..işte Allah(C.C.)'ın varlığına delil...İnandık ve itaat ettik Ya Rab!!!

 

Mü’minûn Sûresinin 14 . Ayetinde

Sonra bu az suyu “alaka”1 haline getirdik. Alakayı da “mudga” 2yaptık. Bu “mudga”yı da kemiklere dönüştürdük ve bu kemiklere de et giydirdik. Nihayet onu bambaşka bir yaratık olarak ortaya çıkardık. Yaratanların en güzeli olan Allah’ın şânı ne yücedir

 

Mü’min Sûresinin 67 . Ayetinde

O, sizi (önce) topraktan, sonra az bir sudan (meniden), sonra “alaka”dan4 yaratan, sonra sizi (ana rahminden) çocuk olarak çıkaran, sonra olgunluk çağına ulaşmanız, sonra da ihtiyarlamanız için sizi yaşatandır. İçinizden önceden ölenler de vardır. Allah bunları, belli bir zamana erişmeniz ve düşünüp akıl erdirmeniz için yapar...

 

 

Evrensel kardeş inan samimiyetimle yazdım bunları ne yermek ne sorgulamak için tefekkür etmek güzeldir unutma tek geldik ve tek gideceğiz...

Gönderi tarihi:

Evrensel,

 

Halilin soyledigine katiliyorum.. aryi birde bu bebege ruh verilmesi hali var.. Eger bu et yigini diyelimki beyin bir et yigini olsaydi, cevresine emirler veren bir makine.. peki bu makine ne zaman hangi kolun ne skilde kaldirilcagi cevabini vermiyor. Bu kolu kaldir komutu vermiyor.. Su sekilde ozetliyelim,, Bilim adamlari diyorki Tamam biz beyindeki hangi bolumun hangi emiri veridigi bir olducye kadar bulduk. o bolgeye dokundugumuz zaman Diyelim kisinin kolu kalkiyor ama o kadar o kol diyelimki geldiliginden gidip bir su almiyor birilenin bunu ona bildirmesi gerekiyorki beyin bu islevi yapsin.. yani bir karar veren beyni yoneten var yani Ruh.. Mesela Beden kendigilinden git birini vur demiyor Ruh diyor bunu beden yapiyor..Yani birine yardim konusunda.. ve Ruh konusunda malsef fazla bir bilgi yok Bilim dunyasinda.. ki zaten Allah Kur'ani Kerim'de " Ruh Hakkinda size fazla bir bilgi verilmemistir" diyor ki nitekim fazla bir bilgimiz yok bu konuda.. Bu da ne demek oluyor. Allah dilemedikten sonra biz bilgilere bile ulasamayiz.. ..

 

Diyelimki Bebegin fiziksel bedenine kendinizce bilimsel aciklamalarda bulundunuz, bebege verilen Ruh'a bilim bir sey soyleyememektedir.

 

Selametle..

Gönderi tarihi:

Şekil:A1

Ne tuhaf değilmi sevgili bilimselci...

Tanrı herşeye ismini kazıyor/yazıyor...

Herşeyi yaratan o...

Herşeye gücü yetiyor...

Fakat ne yazıkki savaşları engelemeye ve çocukların ölmesine,

Biz dünyada tüm canlılara hayat veren ve onun birer evlatları olarak,

İstilalara,

Talanlara,

Açlıklara,

Sömürülere gücü yetmiyor / yada tüm bunlar izin veriyor....

İnsan olarak düşünüyorum...

Ve...

Bu ne yaman çelişkidir böyle diye düşünmekten kendimi alamıyorum...

Yani...

Aklı başında olan insanın....

...... oradan diyesi geliyor...

Herkese dost sevgiler...

 

 

 

uzun zamandır gelmiyoduk buraya baya öslemişik

şekil A1 de olduğu gibi yazılar hiç hoş değil ama olsun

biz genede elimizden geldiğin ce bişeyler söylemeye çalışalım

Öncelikle Kesin olan Şudur

böyle bir soruyu Bir ateist soramaz hakkı yok

Zira ona göre (Haşa) Allah yok onun için nedne böyle yapmıyo vs. şeklindeki cümleler saçmalamadır

yada insanlığa hizmet etmekten kaçmak için bir bahane

 

İnançlı bir insanda böyle bir soruyu ancak şüphesini gidermek için daha doğrusu

öğrenmek için sorar aksi taktirde bri tam inanç ortada yok demektir

Şekil A1'e gelirsek

 

Bir köprü düşünün bir tarafında zenginler bir tarafında yoksullar var(sakın zengin fakir ayırımı yapıyo demeyin konuyu açıklamak amacı ile..)eğer zengin kesim fakirlere yardım ederse (herzengin) herkes bir yardımlaşma içerisinde olursa o köprü artık eşit refahtaki iki gurupta aracı olaracaktır

elbette bu köprü insan sevgisi yardımlaşma duygusudur.

Ki üstelik bir de nden engel olmuyor gibi saçma bir cümle hiç korulamaz sen engel olmuyorsun...(ben biz onlar vs.)

 

Acaba bu tür şeylerle ortalığı karıştıranlar.Pek yardım severler ise istemezlermi bu zulmedenler

cezasını bulsun ne olduğu ortaya çıksın ki cümleleerinden anlaşılıyorki Allaha inanıyorlar

istemezlermiki Kendilerinin pek de insan sever yardımlaşan olmamaları dolayısı ile zulümkarlardan bir farkları olduğu anlaşılsın zalimleere siz böyle olamadınız denilsin...

Gönderi tarihi:

Sevgili Evrensel merhaba.

 

Yazına elimden geldiğince yanıt vermeye çalışacağım, bu benim şahsi görüşüm kimseyi bağlamaz. O bakımdan fikrime katılanlarada katılmayanlarada saygılarımı yolluyorum.

 

Din, bireyden yola çıkarak toplumu yönlendirir, çünkü her toplum bireylerden oluşur. "İnsan Allah'ın yeryüzünde kendisine halife seçtiği varlıktır, yaratılmışların en üstünüdür, inananlarca kabul görülen şey Allah'ın insana kendi nurundan üflediğidir. Mevlana buna şöyle değinir. "sen kendini et ve kemik sanırsın oysa sende alemi ekber gizlidir"

 

Kuran'da ya da gönderilmiş diğer tüm kutsal kitaplarda insana aslında ne olduğu anlatılmıştır, nasıl yaşaması gerektiği, neler yapması ve neler yapmaması gerektiği öğütlenmiştir. Bunlar insanların hayatlarını kolaylaştırıcı ve düzene koyucu şeylerdir. Ancak yine insan anlaşılması zor bir canlıdır, karmaşıktır her bireyin algısı ve yaşantısını şekillendirmesi farklılık gösterir. Buda bana göre Allah'ın bir mucizesidir. Ben insanların farklı fikirlerinin biraraya gelerek anlam kazandığına inanıyorum. Tabi yararlı ve bilinçli fikirlerden sözediyorum. Bir başımıza ürettiğimiz ve düşündüğümüz şeyler bir şey ifade etmezken birlikte düşündüklerimiz ve ürettiklerimiz anlamlıdır.

 

Anlaşıylarda ki farklılıklar yaşantılarımızı şekillendiriyor, İslam laikliğin daha fazlasını verir insanlığa, çünkü Yaratan insanı özgür yaratmıştır. Baskıcı ve tehtidkar davranışlar İslam'a aykırıdır. Kuran "hiç düşünmezmisiniz, hiç akıl etmezmisiniz" der sıklıkla. Buda insanı düşünmeye ve akıl yürütmeye sevkeder. Öyle olması gerekir.

 

Elbette dinlerin kuralları zamana göre koyulmuştur denmez, çünkü insana akıl üretmesi ve düşünmesi emrolunmuştur. Herşey hazır edilip insana sunulmaz, yol gösterilir ve insan kendi aklı ile başbaşa bırakılır. Değişim ise değişmeyen tek şeydir. Her gün gördüğümüz ağaç gözümüze hep aynı gözükür oysa yavaş yavaş değişir.

 

"Din kuralları ben koyarım ve kıyamete kadar değişmez der" demişsin, bu sözün "dinler ben bu kuralları zamana göre koydum demez" sözünle çelişiyor. Bu sözlerin hiç biri Kuran'da yok. Yani söylemek istediğim bireylere hitaben toplumlara yol göstermek amacıyla belirlenmiş kurallar zamanın şartlarına göre değişim gösterir. Ancak bazı şeyler vardır bunlar değişmez, değişmemesi Ezeli ve Ebedi olanın şart koyduklarıdır. Mesela Allah'a şirk koşmanın ya da O'nu inkar etmenin cezası değişmez.

 

Yorum farklılıkları dini anlayışta olduğu gibi ahlaki ve insani açılardan olaylara bakışlarımız da farklıdır. Farklı olmasından daha doğal birşey de olamaz. Tabiatta yaşayan canlıların, aynı türden olsalar dahi hal ve davranışları farklıdır. Bu Yaratan'ın böyle istemesinden kaynaklanıyor. Saptırmalar elbette var oldu ve olacak, düşünenler ve akıl üretenler ise bu saptırmaları seçecekler kendilerine gereken saptamayı elde edecekler.

 

Ben Tanrıya inanırım demişsin, çok güzel ama dinlerin anlattığı Tanrıya değil diyorsun dinlerin anlattığı Allah'ı kaç kişi doğru kavrayabilmiş ki biz kavrayabilelim. Umarım kavramak nasip olur. Bu evrenin tamamı Allah'tır demek, zaten Allah'ı sınırlandırmak demektir. Çünkü evren sınırlıdır. Evren yaratıktır. Evrenin ihtiyaçları vardır. Oysa Allah yaratılmamıştır, ihtiyaç sahibi değildir. Sınırsızdır yani sonsuzdur. Bunlar size masalımsı anlatımlar gibi gelebilir, nasıl olduğunu anlamak bu kısıtlı aklımızla kavrayamayacağımız birşeydir. Ancak benim kişisel görüşüme göre O Üstün Yaratıcıyı tam ve doğru kavramak mümkün değil, olmamalıda, işte insanların farklı düşünmelerinin ve farklı algılamalarının kaynağı budur. Tek başına kavrayamazsın, akıl erdirebildiğin kadarı sana kafidir, yeryüzünde halife seçilmişliğinin önemi budur, seninle birlikte aynı halifeliği paylaşanların kavrayabildikleri bir araya getirdikleri ile anlam ve önem kazanır.

 

Dinler tüm insanlık için gönderildi. Ve her yeni gelen din bir öncekini iptal etti. Tıpkı anayasal değişikliklerin bir öncekini iptal etmesi gibi. Ancak insanların çeşitli amaç ve düşünceleri dini savaş sebebi yapıyor, aslında kesinlikle ve kesinlikle burada olan inanç savaşı değildir. Büyük ihtimalle çıkar savaşıdır. Yeni gelenin hükmünü kabullenmek istemeyenler kurdukları düzenin bozulmasına sebeb olacak olana karşı bir savunma geliştiriyorlar. Elbette yeni gelenin savunucuları da buna karşı bir atak geliştirirler.

 

Dini aksaklıkların sebebi insandır. Mesela Vatikan'ı örnek vereyim size, ellerinde bir sürü gerçek belge varken bunları saklayanlar ve insanları kandılanlar müthiş bir şirket kurmuşlar bu maddi ve manevi iktidar sevdası ilede diğer tüm inançlara savaş açmışlar. Öncelikli savaş açtıkları ise İslam'dır. Çünkü İslam gerçektir, onlarda bunu görüyorlar eğer gerçek olduğuna inanmasalardı İslam'a karşı bu kadar acımasız olamazlardı. Din bu ideale ulaşamıyor demek biraz insafsızlıktır, din bir canlı değil ki, sadece bir yol bu yolu doğru göremeyenler ya da kasdi olarak görmeyenler illaki bu yolu saptırmaya çalışıyorlar.

 

Bende size bir soru sormak istiyorum, neden son din İslam deniyor ve Allah bir daha peygamber ve kitap yollamayacağını söylüyor? Hak din dediğimiz 4 dininde anlattığı şey özde aynı. Ama bir daha yenisi gelmeyecek. Son nokta Kuran ile konulmuş. Neden?

 

Selamlar

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.