Gönderi tarihi: 22 Şubat , 2007 18 yıl kız nerelerdesin biriciğim özledim seni geçen gün mesaj attım meraktayım ya iyi olduğunu bilmek isterim seni çok seviyorum bitanemmm
Gönderi tarihi: 23 Şubat , 2007 18 yıl uykum kaçtı bi dolanayım dedim , iyiyim fena sayılmaz işte , sen nasılsın ? herşey yolundamı ailende ? muhtemelen gittin şimdi, ama akşamları gel artık, kafan dağılır ben iyi sayılırım, şükür bugünümüze, ailemde iyi hepimiz iyiyiz, ne oldu o iş, hani en son konuştuğumuz hatırladınmı?
Gönderi tarihi: 28 Şubat , 2007 18 yıl Beni hangi urganla bağladın gözlerine beni hangi ırmağa karıştırdın yeniden senden kopamıyorum gözlerin var oldukça sensiz yapamıyorum yüzün bahar oldukça gözlerine baktıkça duruluyor yüreğim ölse de, gözlerinden soruluyor yüreğim indirme kirpiğini; tutuşmasın kainat nazar kıl; ferahlasın; kavruluyor yüreğim sensiz küle dönerek savruluyor yüreğim.... biraz yağ çekelim aplamıza yoksa döneceği yok....
Gönderi tarihi: 9 Mart , 2007 18 yıl Yazar uyyyiii kimetlim nasi yazdun ole yau , doldi gözlerum yau dönmem için oldukca yeterli bu satırlar ama daha sonra sefiyorum hepiniziiiiii
Gönderi tarihi: 10 Mart , 2007 18 yıl canım özlediğim biriciğim sevdiğimsin hep gülmesini dilediğim tatlı sırdaşımsın sen benim bitanemsin.... yumo
Gönderi tarihi: 11 Mart , 2007 18 yıl sonunda birkaç satır yazmışsın hele şükür sende sevdiğimiz arkadaşlarımızdansın .. ARKADAŞ Bir insana vurulursan Hiç durmadan onu görmek istiyorsan Bir şiirle dökÜlÜyorsa dudaklarından Sonunda sen ÜzÜleceksin arkadaş !!! Sigarayı arka arkaya yakıyorsan Tatlı bir bakış gÜnlerce unutamıyorsan Her an bakmasını istiyorsan Bakmadığı gÜnler kahrolursun arkadaş !!! Mutlu gÜnler bir gÜn bittiğinde BirgÜn seni sewmediğini bildiğinde Kafanı duvardan duvara wuracaksın arkadaş !!! Artık ona olan duygularını silmek Birde acı şeyler söylemek istemiyorsan Sen onu asla unutamazsın arkadaş !!! Seni sewiyorum diyen yazıyı çerçeve içinde saklarsan Birde senle dalga geçtiğini hatırlıyorsan Gözlerin yaşla dolacak arkadaş !!!
Gönderi tarihi: 12 Mart , 2007 18 yıl Sensiz geceler zulüm yatak-yorgan çakıl taşı sağa dönsem hüzün sola dönsem hüzün hiç çıkmıyorsun akılımdan dört duvarda, göz kapaklarıma mıhlanmış yüzün zavallı dilimi susturmak ne mümkün...! adını sayıklar geceler boyu sessiz sessiz alışamadım yalnızlığa; yalnızlığın dudakları ne kadar da soğuk ve hissiz keşke bir gölge olsa yanımda gölgesi bile yok yalnızlığın ölüm gibi kimsesiz.
Gönderi tarihi: 12 Mart , 2007 18 yıl Sadece bir şarkının bir satırını yazıcam sana.. Sen gelmez oldun,sen gelmez oldun,sen gelmez olduun..
Gönderi tarihi: 8 Mayıs , 2007 18 yıl Yazar tamammmm ağlamayınn geldimmmm çok teşekkür ederim herbirinize ayrı ayrı beni aranızda olamsamda hiç unutmadığınız için
Gönderi tarihi: 8 Mayıs , 2007 18 yıl Yazar canım kardeşim hem gelirm hem o gözünün yaşını silerim ben
Gönderi tarihi: 12 Mayıs , 2007 18 yıl Güz Günler gitgide kısalıyor, yağmurlar başlamak üzre. Kapım ardına kadar açık bekledi seni. Niye böyle geç kaldın? Soframda yeşil biber, tuz, ekmek. Testimde sana sakladığım şarabı içtim yarıya kadar bir başıma seni bekleyerek. Niye böyle geç kaldın? Fakat işte ballı meyveler dallarında olgun, diri duruyor. Koparılmadan düşeceklerdi toprağa biraz daha gecikseydin eğer...
Gönderi tarihi: 13 Mayıs , 2007 18 yıl Yazar ben o ballı meyvelerin toprağa düşmelerine müsade edermiyim hiçç armutlar olsun doooğğruuu maşukiye yee
Gönderi tarihi: 14 Mayıs , 2007 18 yıl Yazar canım yumoşcum bende çok ösledimm , son günlerde burdayım ama seni göremiyorum , msn dede yoksun
Gönderi tarihi: 15 Mayıs , 2007 18 yıl Bir Gün O "bir gün" Yuvalanmış sanki içinizde Buğulu cam tıpkı Hiçbir şey görünmüyor Besbelli dışınızdan bakıyor size. Yokuş aşağı, yokuş yukarı Düzlerde, eğrilerde Yansır ondan size her ışık Bırakılmış bir bıçaktan döğüşte. Beklemek, avuntu--bir silah patladı uzakta-- Yakında bir tel koptu Durmanın durgunluğu--yeterse-- Sürsün bir süre böyle--ne çıkar-- Emzirsin içinizi o sonbahar bulutu. Gelecekte, dediniz--ama ne zaman-- Kim bilir, belki de geçmişte Yağmurlardan kalan kimsesizliğin Saklıdır acısı o "bir gün" de "Bir gün" buluşuruz--çok iyi-- :Bir gün" dü, hani nasıl--silinti-- Gerisi döküntü günler Ola ki beslemekte "bir gün"ü hepsi
Gönderi tarihi: 15 Mayıs , 2007 18 yıl Yazar sardunyam çok güsel şeyler yazıyosun bana amaaa , çok mutlu oluyorumm
Gönderi tarihi: 15 Mayıs , 2007 18 yıl mutlu oluyorsan, ne mutlu gıı, hep mutlu ol bidenem... sedoşla konuştum haftaya cumartesi beklerim ister sabahtan gel, ister öğleden sonra... sana uyarmı tatlım...
Gönderi tarihi: 15 Mayıs , 2007 18 yıl Yazar buhafta değill önümüzdeki haftaa , hımmmmm , tamam aldım notumu , cumartesileri çalışıyorum şimdiden kaçta çıkabilirim kestiremem ama o hafta içi konuşuruz , gelmeyi çok isterim tabiikiiiii
Gönderi tarihi: 15 Mayıs , 2007 18 yıl Tamam mavişim, konuşuruz yine, iş çıkışı gelsende olur, sedoş kalmaya gelicek zaten... biz bekleriz seni... öptüm kocaman, seviyorum kız seni... mavişim...
Gönderi tarihi: 15 Mayıs , 2007 18 yıl Yazar tamam canımıniçii konuşuruz yinee , bende seni sefiyorumm amaa
Gönderi tarihi: 15 Mayıs , 2007 18 yıl bütün kızlar toplandık, toplandık şarkısını söyleyerekten attırırız göbecikleri kıss
Gönderi tarihi: 17 Mayıs , 2007 18 yıl paula geri geldin galiba ara ara yazılarına rastlıyorum umarım senide burada görürüz eskisi gibi kendine iyi bak görüşmek üzere selametle............
Gönderi tarihi: 18 Mayıs , 2007 18 yıl Yazar evvet öyle olduu , tekrar buralarda olmak güzel akşamları pek bakamadığım için seni göremiyorum ama beni unutmadan yazdığın iletilerini mutlaka okuyorum arkadaşım , teşekkürler
Gönderi tarihi: 25 Mayıs , 2007 18 yıl Biz Ne Yapıyoruz? Sürekli erteliyoruz. Anne-babamıza onları ne kadar çok sevdiğimizi söylemiyoruz, sıkıca sarılmıyoruz. İş, para, kariyer diye gözümüz dönmüş, sevgilimizi haftada bir gün zor görüyoruz. Eşimizle çıkacağımız tatili 28'nci kere planlıyoruz, 29'uncuda da gitmeyeceğimizi biliyoruz. Bebek istiyoruz ama "kendimize layık" eş bulamıyoruz. Bulduklarımızı kısa süre sonra diğerlerinin yanına "rafa kaldırıyoruz". Reddedilmekten korkup, "seni seviyorum" diyemiyoruz. Arkadaşlarımızla randevularımızı "öncelikli ertelenebilecekler" listesine koyuyoruz. Aldatıyoruz, aldatılıyoruz ve "başkasını bulamam" diye yalanlarla yaşıyoruz. İşsiz kalan arkadaşlarımızı arayıp, sormuyoruz. Karanlık kış günlerinin ardından parıldayan güneşi, plaza camlarının arkasından izliyoruz. Yağlı, kızarmış, kanserojen demeden, bilerek ve isteyerek "habire" yiyoruz. Her pazartesi rejime başlayıp, salı sabahı bırakıyoruz. Sigara dumanını oksijenden daha büyük bir zevk duyarak ama "bırakmalıyım" diyerek içimize çekiyoruz. Kahve, çay, çikolata tüketiminden vazgeçmeyip selülit kremlerine ve mide haplarına servetimizi yatırıyoruz. Spor salonlarının broşürlerini arşivleyip, "işten güçten, bir türlü" gidemiyoruz. Evimizi kitap doldurup hiçbirini okumuyoruz. Diş ağrısından ölüyoruz, gözlerimiz doğru dürüst görmüyor, doktora gitmiyoruz. Bizden sonrakiler için yalnızca "tıklayıp" bir agaç dikmiyoruz. İhtiyaç duyan bir çocuğu okutmuyoruz. Nefret ettiğimiz işimize "para" için devam edip, seveceğimiz bir iş arayışına girmiyoruz. Sözylesenize bana; biz ne yapıyoruz? Can Dündar
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için şimdi oturum açın.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.