Zıplanacak içerik

Featured Replies

Gönderi tarihi:

Anadolu tarihine hem 1923'te getirilen hem de onceki Osmanli'dan kalan en onemli devlet cikmazi; devletin politika temelli hukumet elinde sadece bir politik cikar kullanim araci olmasidir.

 

Ulusal/milli ya da cemaati/ummeti temelde olusturulan toplumlarda devletin bagimsizligi yoktur.

 

Yani devlet hangi parti hukumet olarak iktidara gelirse bunun anlami devletin o iktidarin politik cikari temelindeki yonlendirim ve yaptirimidir.

 

Iste bu devlet temelinde devletin teokratik ya da milliyetci olmasinin toplumun ve farkli halklarinin uzerindeki politik cikar baskisi acisindan bir farki yoktur.

 

Kuvvetler temelinde konuyu ele alirsak; yasama, yurutme ve yargi; hic bir zaman evrensel hukuk insan haklari hak ve ozgurluklerin farkin farkinda olan bir devletini degil; sadece hangi iktidarin politik cikari varsa, onun cikari dogrultusunda sekillenmesidir.

 

Bugun de olan daha once olanin aynisidir. Yani bugun yasama yurutme ve yargi 1923'te gelen politik cizginin gudumunden alinip, AKP gudumune tasinmaktadir. 

 

Yani dun nasil yargi politik olarak bagimsiz degil se; bugunde bagimliligi AKP'ye baglanmak cabasindadir.

 

Yani AKP yasama ve yurutmeden sonra "yargi bana bagimli degil" den cikarak, yargiyi kendine baglama asamasindadir.

 

Cagimizda olmasi gereken ise devlet ile hukumet farklari ve devletin hic bir hukumetin cikar temelli kullanim araci olmamasidir.

 

Bu ancak devletin sadece ve sadece EVRENSEL HUKUK INSAN HAKLARI VE HAK VE OZGURLUKLER temeli iktidarin el degistirimine bakmaksizin gecerli kilinirsa mumkun olur.

 

Iste ancak o zaman yasama da yurutme de yargi da; politik bir cikara degil; insan haklarina evrensel hukuka ve hak ve ozgurluklere hizmet eder. Bu hizmet oturmus ve yerlesmis olan devletin hic bir iktidarinin hic bir politikasinin cikari dogrultusunda kullanilamaz ve degerlendirilemez.

 

O yuzden bugun yapilan bu konudaki her turlu tartismayi ve isteneni cok iyi algilamak gerekir.

 

Bugun kim ne konusuyorsa, bagimsiz bir yasadan yurutmeden ve yargidan degil; POLITIK VE IKTIDARVARI CIKARIN DOGRULTUSUNDA VE ONUN GUDUMUNDEKI yargidan, yurutmeden ve yasamadan bahsetmektedir.

 

Zaten bu algilanirsa; Ne Osmanli'da ne de TC'de hem kuvvetler ayriliginin hem de her bir kuvvetin bagimsizliginin soz konusu olmadigi algilanir.

 

Cunku hem kuvvetler hem de onlarin bagimsizligi, SADECE IKTIDARIN CIKARI DOGRULTUSUNDADIR.

 

Bu da zaten ne bir evrensel hukuk ne bir insan haklari ne de bir hak ve ozgurluklerin olamayacagi ve olmadigi anlamini tasir.

 

Bunun da anlami kuvvetleri ve bagimsizligini ele geciren iktidarlarin kendi politik cikarlari her ne ise onun ile toplumu ve farkli haklarini yonlendirip yapilandirdigini ve sadece her turlu esitlik, adalet, hukuk, demokrasi v.s. temelli verilerin; ancak bu politik cikarin temelinde oldugu anlamini tasir.

 

Iste buda evrensel hukuka insan haklarina hak ve ozgurluklere dolayisiyle insanliga cagdasliga bilissellige ters bir gidisattir.

 

Ulkemiz toplum ve farkli halklarinin evrensel hukua insan haklarina ve hak ve ozgurluklere kavusabilmesi ve bunun dile getirimi bile zor gorunuyor.

 

Bakalim Tarih su anki sinirlarda daha once hic yasanmamis bu insanlik cagdaslik ve bilissellik ozlemini ne zaman ve kimler eliyle baslatacak?

 

Bunun temelini atmak ta once birey bilisselligi kazanmaktan geciyor. Kimse ne devletten, ne cevresinden, ne iktidarlardan hic boyle bir egitim/ogretim/ogrenim ve yetistirim beklemesin. 

 

Cunku bu onlarin politik cikarinin sonu demektir. Bu da "her koyun kendi bacagindan asilir" ya da "kendi gobegini kendin kesmek" misali; her bir ferdin kendi kendini yetistirmesine kaliyor.

 

Tabi once her turlu sorunun ve bilisselliginin algilanmasi ve bu yetistirime cozum olarak yonenilmesi kaydiyle.

Gönderi tarihi:

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurulusunda hukuk asla hükümetin hukuku seklinde algilanmadi bu zaten kurulus felsefesine ters düsecek bir yaklasim olurdu.1923 Türkiyesinde hukuk üstünlügü herseyin üstünde tutulmustur.Bir devletin hukuku o devletin kurulus felsefesine aykiri olamaz.Böyle oldugu icin de o hukuka devletin özel hukuku denemez.Hukukun taraf olmasi 1940'larin ortalarindan itibaren baslar,DP ile tamamen siyasilesir .Bugün de hukukun kime ait oldugu ortadadir.

 

Kemalizmin en büyük devrimi Medeni Hukuk'un kabülüdür.

Bir takim art niyetlinin 1923 hukukunu devletin kendi hukuku olarak göstermesi tutarsiz bir iddiadir.1923 medeni ölcüler cercevesinde herseyin halk icin yapilmaya baslanmasinin miladidir.Bu ölcüler ilerleyen yillarda siyasi amaclara ve cikarlara kurban edilerek hukuk guguk olmustur.

 

Günümüzde hukuk tamamen siyasetin elindedir.Öyle ki askerin can düsmani olan PKK'li teröristler Silivri Özel mahkemelerinde gizli tanik olarak kullanilarak  subaylarin tutuklanmalari saglanmistir.Hukuk üstünlügü olan bir ülkede teröristlere karsi mücadele eden gücler teröristlerin gizli tanikligiyla tutuklanmaz bu bir skandal olur..

 

Türkiye'de adalet hukuk üzerine yazilan amac olarak dogru ama baslangic olarak verilen tarih kasitli bir tarihtir.

 

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurulusunu ve yasamasini hazmedemeyen güclerin, bu devletin kurulus felsefesini ve hukukunu karalamak gibi bir meslekleri vardir.Gercekleri saptirmak,kendi kafalarina göre yorumlayip tanimlamak,bu meslegi icra edenler icin alisilmis aktivitelerdir.

 

Hele bazilari var ki Kemalizmi bazi kanunlari disardan aldi diye yerden yere vururlar.Bunu yapanlarin en büyük yanilgisi o yasalarin disardan getirilmesinin nedenlerini hesap edememeleridir.O dönemde Türkiye'de kanun yapacak kapasitede bir aydin yoktu.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
  • Yazar

Evrensel hukuk insan haklari ve hak ve ozgurluklerden ne algiladigini ve siyasi bir temelde kurulan 1923 TC.'nin Anayasa'sinin her turlu kanunlarin ve yasama yurutme ve yargi temelli kuvvetlerin bu algiladigin ile nasil bir uyum sagladigini aciklar misin?

Gönderi tarihi:

Savastan cikmis bir ülkenin kanunlara ihityaci vardir.Siz kalkmis evrensel hukuktan bahsediyorsunuz,O tarihte evrensel hukuk hangi devlette vardi bunu da bana siz aciklayin.

 

TÜrkiye Cumhuriyeti hukuku siyasal bir temele degil insan haklarina dayanir.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
  • Yazar

Savastan cikmis bir ülkenin kanunlara ihityaci vardir.Siz kalkmis evrensel hukuktan bahsediyorsunuz,O tarihte evrensel hukuk hangi devlette vardi bunu da bana siz aciklayin.

 

TÜrkiye Cumhuriyeti hukuku siyasal bir temele degil insan haklarina dayanir.

 

saygilarla

Millet devletinin temeli siyasidir. Yani devlet siyaset uzerine kurulmustur. Bu da insan haklari degil, sadece siyasi cikarin haklaridir.

 

Evrensel hukuk tan ne algiliyorsun?

Gönderi tarihi:

Evrensel hukuk insan haklarina saygi duyan bir hukuktur.TC'nin kurulusu bu temel üzerinedir.Kölelikten millet olmaya gecistir.TC'nin kurulusu.

Tabi ki hersey bir siyasete dayanir ama bu senin dedigin cikar siyaseti degil haysiyet siyasetidir.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
  • Yazar

Evrensel hukuk insan haklarina saygi duyan bir hukuktur.TC'nin kurulusu bu temel üzerinedir.Kölelikten millet olmaya gecistir.TC'nin kurulusu.

Tabi ki hersey bir siyasete dayanir ama bu senin dedigin cikar siyaseti degil haysiyet siyasetidir.

 

saygilarla

 

Hersey siyasete dayanmaz, devletin de siyaseti olmaz ve hic bir siyaset ulke toplum ve farkli halklarina zorla, kabul ettirilemez. Siyasi mucadele farklidir, insan hakjlari mucadelesi farklidir.

 

Devlet eger siyasi olursaa o zaman zaten iktidarin devletidir, halkin degil. Zaten halkin devleti de hic bir zaman olmadi.

Gönderi tarihi:

Türkiye halkin devleti olabilirdi ancak Demokrat Parti halkin partisi degildi.Toprak agalarinin partisiydi ve Türkiye'de Cumhuriyetin ilanindan Atatürk'ün vefatina kadar devam eden halkin devleti olma cabalari onun vefatindan sonra amacindan saptirilmis ve oy ugruna cok seyler feda edilerek ülkede bugün yasanan sorunlar ortaya cikmistir.Bu sorunlarin baslangici olarak 1923'ü isaret edenler gercekleri inkar edenlerdir.Türkiye en büyük kalkinma hamlelerini,insan haklarina dayali yasalarin cikarildigi,dinin siyasetten arindirilmaya calisildigi dönem 1923-1938 yillari arasidir.

 

Yeni kurulan bir devletin yasalarina herkesin uymasi zorunludur.Aksi halde ortaya cikacak olan kaosun üstesinden gelmek mümkün olamaz.Türkiye'de belirli bir kesim disinda (Seriatcilar) tüm toplum yeni devletin yasalarini yapilan devrimleri kabul etmistir.

 

Musul olayi müzakere edilirken Ingiliz oyunlariyla Seyh Said'in basini cektigi Kürtcü güruhun cikarttigi Kürtcülük isyani.Musul konusunun sonuca baglanmasini engellemek icindi.

 

Seyit Riza eskiyasinin basini cektigi ve sadece 6 asiretin katildigi Dersim isyani'da Fransa ve Türkiye'nin Hatay sorununu görüsmeye basladiklari zaman da cikarilmistir.Bu isyanla Türkiye iki taraftan cendereye alinmak ve Hatay  sorununun iptal edilmesi amaclanirken,Türkiye hem Hatay soruju ile ve hem de Kürtcülerin cikarttigi bu isyanla ugrasmak durumunda kalmistir.Belgeler bu isyani da Ingiliz ve Fransizlarin oyunlarinin ortaya cikarttigini dogrulamistir.

 

1961 Anayasasi demokratik bir anayasaydi,ancak bu anayasanin karsitlari olan  malum cevreler,o dönemlerde gencleri kullanmaya baslamis ve özellikle 70'li yillarin sonunda dogru Türkiye'de tam bir kan dökümü dönemi baslatilmistir.Hergün 20-30 insanimiz bu kan dökümü döneminde sagci ve solcu genclerin kurbani olarak hayatlarini kaybetmis belirli cevrelerin kiskirttigi gencler ve dönemin siyasileri acik acik bir darbeyi cagristirmislardir.Bugün AKP'yi ve Kürtcülerin eylemlerini savunan bircok isim -ki bunlar o kan dökümü döneminbde hizli devrimcilerdi daha dogrusu o dönemin bölücüleriydi,ancak asker daha erken davranip darbe yapinca bunlar magdurlari oynamaya baslamislardir.Rüzgar eken firtina bicermis.Bugün eger bölücüler ve Islamislter iktidarda ise 12 EYLÜL Darbesinin bir sonucudur bu dolasiyla o günlerde ülkeyi bölmeye calisanlarin bir eseridir bugün olanlar.

 

Türkiye Devleti her bagimsiz devlette oldugu gibi yasalarla ve anayasa ile yönetilen bir devlettir.Herkesin yürürlükte olan yasalara uyma yükümlülügü vardir.Kisiye özel yasa olmaz.AKP bunu yapiyor ama Atatürke saldiranlarin agzindan tek bir kelime cikmiyor Erdogan'a karsi neden cikmiyor cünkü Erdogan onlarin istedikleri siyaseti güdüyor.Nedir bu siyaset?Türkiye'nin bölünme siyaseti.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
  • Yazar

Türkiye halkin devleti olabilirdi ancak Demokrat Parti halkin partisi degildi.Toprak agalarinin partisiydi ve Türkiye'de Cumhuriyetin ilanindan Atatürk'ün vefatina kadar devam eden halkin devleti olma .

.

.

.

saygilarla

 

Yukarida koyulastirilmis bolumun orneklerini belgeler ile verebilir misin? "insan haklarinadayali yasalar/dinin siyasetten arindirilmaya calisilmasi" konularinda aciklama yapar misin?

 

Buradaki "zorunlulugun" diktatorlukten farki var midir?

 

1961 Anayasasindaki "demokrasiyi" kimin/neyin  adina oldugu temelde aciklarmisin?

Gönderi tarihi:

Diktatörlük le düzenin saglanmasi icin uygulanan yogun önlemler ayni anlamda degildir.Diktatörlük bir baski rejimidir.AKP yönetimi bir diktatörlük yönetimidir.Türkiye Cumhuriyetini kuran irade diktatör degildi ancak yapilan devrimlerin hayata gecirilmesi gerekiyordu.Hickimse  emniyet kemerini bana kimse zorla taktiramaz taktiran diktatördür diyemez ve emniyet kemeri takma mecburiyetinide tepeden inme olarak kimse gösteremez.Her devletin bir cizgisi vardir o cizgiye herkesin uymasi yükümlülügü vardir.

 

Sizlerin bu tarz yaklasimlarla neyi anlatmaya veya elestirmeye calistiginizi cok iyi anliyoruz.

 

Diktatörlük demokratik bir düzeni zorla ele gecirip herkesi  kendine biat etmeye zorlamaktir Kurumlar diktatörün elinde ve emrindedir.diktatör kendi saltanati icin özel yasalar cikartarak kendini korutur.

 

Yeni kurulan bir devlette herkesin yasalara uymasini istemek diktatörlük degildir.O zaman en demokratik diye bilinen ülkeler de diktatörlükle yönetilmis olmuyor mu?

Hele de yepyeni bir devlette düzeni saglamaya yönelik calismalarin ne kadar önemli oldugu bilinmektedir.

 

1961 Anayasasi halk adina yapildi.1980 askeri darbesi ile bu demokratik anayasa tam bir fasist anayasa olarak degistirildi ve AKP gibi partiler ve gruplar mantar gibi ortaya cikiverdi.

 

1923-1938 dönemi evet en büyük kalkinma hamlelerinin adimlarinin atildigi,insan haklarinin en fazla korundugu,dinin siyasetten arindirildigi dönemdir.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
  • Yazar

Diktatörlük le düzenin saglanmasi icin uygulanan yogun önlemler ayni anlamda degildir.Diktatörlük bir baski rejimidir.AKP yönetimi bir diktatörlük yönetimidir.Türkiye Cumhuriyetini kuran irade diktatör .

.

.

.

1923-1938 dönemi evet en büyük kalkinma hamlelerinin adimlarinin atildigi,insan haklarinin en fazla korundugu,dinin siyasetten arindirildigi dönemdir.

 

saygilarla

 

Okadar acik ve net ne dendigi yazildigi halde hala niyet okunma gayreti var. Neymis "bu tarz yaklasim ve neyi elestirmeye anlatmaya calistigimiz"

 

Diktatorluk ile demokrasi farki nedir? Diktatorluk illa tek adam olarak ta olmaz. Diktatorluk demek, bir politik cikarin zorla topluma ve farkli halklarina kabul ettirilmeye calisilmasidir. Evet bu politikayi kendi cikarlari olarak algilayanlar icin bu bir demokrasi olabilir, ama bu politik cikardan zarar gorenler icin ise diktatorluktur.

 

Eger ortada tum toplum ve farkli halklarinin cikarlarini koruyan ve kollayan bir sistem ve devlet yoksa, bu demokrasi degildir. Demokrasi de her kes soz sahibidir. Bazi sesler kesilmek isteniyorsa, bu diktatorluktur.

Gönderi tarihi:

Cumhuriyet egemenligin Monark'tan alinip halka verilmesidir."HAKIMIYET BILA KAYD-I SART MILLETINDIR"diyen Atatürk'ün en büyük devrimi Cumhuriyettir.Peki daha dün "Egemenlik kayitsiz sartsiz Allahindir"diyip te simdi sira Türkiye'yi bölmeye gelince Egemenligi Millete verip bizi millet secti diyenler mi kahramandir?

 

Cumhuriyette egemenlik el degistirdigi icin devrimdir,

Demokrasi,ülkeyi yönetecek siyasi iktidari halkin oylari ile belirlemenin adidir.

 

Bizim liberallerin cok sevdikleri;Ingiltere,Isvec,Danimarka  Ispanya ve Norvec vb demokrasilerde hakimiyet halkta degil monarktadir.Onlarda demokrasi monark hakimiyetinde iktidara hangi partinin gelip gelmeyecegini halk oyuyla belirmekten öteye gecmez.

 

Mustafa Kemal Cumhuriyeti;boyunlarinda Istanbul Hükümeti'nin verdigi "idam fermanlari" ile Müdafaa-i Hukuk Ankara'sinda,kurtulusu örgütleyen ana kadro da Hüseyin Rauf Bey'le Refet Pasa aslinda Osmanlici,Ali Fuat Pasa,Dr.Adnan Adivar ve Halide Edip  yenilikci bir tek cumhuriyetci Mustafa Kemal'di.

Kurtulus sonrasi yollari bu yüzden ayrilacak Mustafa Kemal neredeyse yapayaliniz kalacaktir.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
  • Yazar

Hakimiyetin kimde ya da nede oldugu lafta degil, gozlemdedir. TC'de hic bir zaman hakimiyet halkta olmamistir. Basta halkta olabilmesi icin halkin bilincvli olmasi ve hakimiyeti kime/neye verdiginin bilinc ve farkinda olmasi gerekir.

 

Turkiye toplumunun % kaci bilerek ve algilayarak oy vermektedir. Hele dogu ve guneydoguda?

 

Sonucta hak ve ozgurlukler ve talebi belirli bilincin urunudur. Maalesef toplumumuz henuz birey bilincine erisememistir. Zaten otekilestirmek ve distalamak ta bu bilincsizligin urunudur.

 

Ayrica neden "beterin beteri" gibi dusunup, din ile milliyetciligi mukayese ediyorsun, ben ikisinin de sorun oldugunu soyluyorum. Cunkuher ikiside etik kimlik siyaseti. Yani politik cikarin iktidarlik savasi. 

 

Evrenselhukuk hak ve ozgurlukler ve insan haklari ile uzaktan yakindan ilgisi yok. Bunlar politik mucadele degildir, insanlik mucadelesidir.

Gönderi tarihi:

Evrensel hukuk herkesin esit sartlarda esit hak ve hukuk kurallariyla degerlendirildigi bir hukuktur,Evrensel hukukta emperyalistlerin yasasi olan,ülkeler bölünsün bize daha cok lokma ciksin maddesi yoktur.Sizin bahsettiginiz evrensel hukuk bu anlamdadir.Yoksa birlik ve bütünlük icinde yasayan toplumlar yasalar karsisinda esitse iste evrensel hukuk budur yani insan haklari.

 

Siz illaki tek bir millet olmasin herkes ayri ayri olsun cabasi icindesiniz yani emperyalizmin Küresellesme tezgahi ile ulus  devletlerin ortadan kaldirilip sadece kndi ulus devletlerinin yasamasi cabasidir.yani siz bu tezlerinizle emperyalizmin sözcülügünü yapiyorsunuz.Sizin ezberlediginiz o bilimsel makalelerle hak ve özgürlükleri savunan kisilerin yasadiklari ülkelerde ulus devletlerdir.Ne ilginc ki bu adamlar kendi ulus devletlerine karsi cikmak dururken hep baska ülkeleri örnekler vererek hak ve özgürlüklerini savunurlar.

 

Türkiye'nin kurulus felsefesine,kurtulus savasina karsi olanlarin temelinde SEVR'in basarisiz olmasi yatar.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
  • Yazar

Evrensel hukuk herkesin esit sartlarda esit hak ve hukuk kurallariyla degerlendirildigi bir hukuktur,Evrensel hukukta emperyalistlerin yasasi olan,ülkeler bölünsün bize daha cok lokma ciksin maddesi yoktur.Sizin bahsettiginiz evrensel hukuk bu anlamdadir.Yoksa birlik ve bütünlük icinde yasayan toplumlar yasalar karsisinda esitse iste evrensel hukuk budur yani insan haklari.

 

Siz illaki tek bir millet olmasin herkes ayri ayri olsun cabasi icindesiniz yani emperyalizmin Küresellesme tezgahi ile ulus  devletlerin ortadan kaldirilip sadece kndi ulus devletlerinin yasamasi cabasidir.yani siz bu tezlerinizle emperyalizmin sözcülügünü yapiyorsunuz.Sizin ezberlediginiz o bilimsel makalelerle hak ve özgürlükleri savunan kisilerin yasadiklari ülkelerde ulus devletlerdir.Ne ilginc ki bu adamlar kendi ulus devletlerine karsi cikmak dururken hep baska ülkeleri örnekler vererek hak ve özgürlüklerini savunurlar.

 

Türkiye'nin kurulus felsefesine,kurtulus savasina karsi olanlarin temelinde SEVR'in basarisiz olmasi yatar.

 

saygilarla

 

Onemli olan bir arada olmak ve birligi korumaktir. Bu da ancak etik kimlik hak ve ozgurlukleri saglanirsa mumkun olur. Cunku kimse kimseyi hem kendi kimligine zorlayamaz, hem de hic bir kimlik digeri uzerinde hakimiyet kuramaz. 

 

Evrensel hukuk hak ve ozgurlukleri korumak ve guvence altina almak icin vardir, farklari biribirinden ayirmak ve biribirine dusurmek icin degil. Zaten bunun emperyalizmden farki antiayrimciliktir. Cunku emperyalizm mikro duzeyde ayirir. Bu ayrimi da o na o ulkenin vermedigi fark hak ve ozgurlukleri saglar.

 

Buradaki sorun, senin zihin ufkunun farklarin  hak ve ozgurluk farki ile farklarin ayrilmasi ve bolunmesi farki ni algilayamamak. 

 

Cunku insan haklari ile politik cikar ayni duzeyde degildir. Senin savundugun ile emperyalizmin yapmak istedigi politik cikar temelinde bir birine zittir. Benim dedigim ise politik bir konu degildir. Iste o yuzden hem farklari tanimayan butunluge hem de farklari ayiran boluculuge karsidir. Yani farklar uzerinden yapilan her turlu politikaya karsidir.

 

O yuzden benim yazdiklarim hem senin savunduguna hem de emperyalist zihniyete karsidir.

 

Oyuzden senin yazdiklarin emperyalizmin mikro ayrimciuligini isteyenler ve bugunku AKP icin gecerlidir, ne benim icin ne de insan haklari icin.

Gönderi tarihi:

Nedir bu farklarin hak ve özgürlükleri dedigin ve senden baska  kimsenin anlamadigi özellikler?

 

Bu ülkede herkes kendi dilini konusuyor mu,konusuyor,

Müzigini dinliyor mu,dinliyor,özgürce seyahat ediyor mu,ediyor,anayasanin herkese verdigi haklardan faydalaniyor mu,faydalaniyor,uyusturucu kacakciligi yapiyor mu,yapiyor

Parti kuruyor mu,kuruyor,

Kurdugu parti,TÜRKIYE CUMHURIYETI'nin partisi mi,HAYIR;KÜRTLERIN PARTISI OLARAK KENDINI TANITIYOR

Kürtlerin partisi oldugunu söyleyince hak ve özgürlük mü oluyor,yoksa bölücülük mü,bölücülük

 

Peki hani sizin bu hak ve özgürlüklerin birlestiriciligi?

Yani puzzlenin tamamlanmasi ve hak ve özgürlüklerin tam olmasi icin Özerklik mi verilsin bunlara,zaten bulunduklari bölgede hemen hemen özerk gibi calisiyorlar,

Ben söyleyeyim bunu:

Kürdistan

Iste senin zihnindeki hak ve özgürlük budur.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
  • Yazar

Nedir bu farklarin hak ve özgürlükleri dedigin ve senden baska  kimsenin anlamadigi özellikler?

 

Bu ülkede herkes kendi dilini konusuyor mu,konusuyor,

Müzigini dinliyor mu,dinliyor,özgürce seyahat ediyor mu,ediyor,anayasanin herkese verdigi haklardan faydalaniyor mu,faydalaniyor,uyusturucu kacakciligi yapiyor mu,yapiyor

Parti kuruyor mu,kuruyor,

Kurdugu parti,TÜRKIYE CUMHURIYETI'nin partisi mi,HAYIR;KÜRTLERIN PARTISI OLARAK KENDINI TANITIYOR

Kürtlerin partisi oldugunu söyleyince hak ve özgürlük mü oluyor,yoksa bölücülük mü,bölücülük

 

Peki hani sizin bu hak ve özgürlüklerin birlestiriciligi?

Yani puzzlenin tamamlanmasi ve hak ve özgürlüklerin tam olmasi icin Özerklik mi verilsin bunlara,zaten bulunduklari bölgede hemen hemen özerk gibi calisiyorlar,

Ben söyleyeyim bunu:

Kürdistan

Iste senin zihnindeki hak ve özgürlük budur.

 

saygilarla

 

Onemli olan bu farklarin tanim temsil aidatinin verilmesidir. Anayasada boyle bir aidat verimi yoktur. Cunku "ben turku ayirmiyorum/herkes turktur" demek zaten turk disinda kalanlari ayirmak ve turklugu onlarin ustunde gormektir.

 

Cumle sudur "TC'de yasayan herkes TC vatandasidir. Bu TC cografya ve devletinin vatandaslik kimligidir. TC devletinin resmi dili turkcedir ve isteyen kendi etnik anadilini ogrenebilir, yasam ve iliskisinde kullanabilir.

 

Her bir TC vatandasinin kendine kimlik aidati yapmis oldugu bir etnik kokeni vardir. Bu etnik koken onun hak ve ozgurlugudur ve KISISEL KIMLIGIDIR.

 

Turkluk bir kimliktir dolayisi ile KIMLIGIN KIMLIGI OLMAZ. Yani bir TC vatandasinin ancak etnik kokeni turk olabilir. Bu da turk etnik kokenine bir ayricalikonculuk ve hakimiyet saglamaz. Cunku TUM ETNIK KOKEN VE ETIK FARKLAR TC DEVLETI ONUNDE ESITTIR. 

 

TC etnik ve etik farklari ile bolunmez bir butundur, baskenti Ankaradir.

 

TC devleti ve ulkesi evrensel hukuk insan haklari ve hak ve ozgurluklere tanim ve temsil olanagi saglayan bir sosyal devlettir.

 

Siyaset devletin degil; sadece hukumetlerin elindedir ve TC devleti hic bir hukumet ve iktidarin politikasina alet edilemez. Ayrica devlet basta hukumet ve iktidarin her turlu etik farki politika araci yapmasina ve bir farki digerlerine ustun kilmasina izin veremez. Boyle bir yanasim hak ve ozgurluk ihlali ve insanlik sucu olarak degerlendirilir"

 

Tirnak icinde dile gelen dusunce ve bilgiye itirazi olan varsa, luffen itirazini vehangi temelde bu itirazini yaptigini dile getirsin.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.