Zıplanacak içerik

Featured Replies

Gönderi tarihi:
İLAHIYATÇI KADIN YAZARDAN ŞOK SÖZLER; "KADIN HAC'DA BİLE TACİZE UĞRUYOR!"

 

Kadın, hacda bile tacize uğruyor

 

Kadın, hacda bile tacize uğruyor İlahiyatçı yazar Hidayet Şefkatli Tuksal sadece dekolte giyen kadınların değil, son derece kapalı olanların da tacize uğradığına dikkat çekerek, “Hacca giden kadınlar dahi tacize uğruyor” dedi

 

Hidayet Şefkatli Tuksal... Muhafazakâr kesimin yakından tanıdığı, feminist, ilahiyatçı, yazar... Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni bitirdikten sonra, Hadis Anabilim Dalı’nda “Kadın Aleyhtarı Rivayetler Üzerinde Ataerkil Geleneğin Tesirleri” konulu teziyle doktorasını verdi. Başkent Kadın Platformu’nun aktif üyesi, İslam ve kadın sorunları üzerinde ses getiren çalışmaları bulunuyor.

Geçen hafta, ilahiyat profesörü Orhan Çeker’in tecavüz ve açık giyinme ilişkisi üzerine yaptığı açıklamayla ilgili sorularımızı yanıtlayan Tuksal, sadece dekolte giyen kadınların değil, son derece kapalı giyinen kadınların da tacize uğrayabildiğini söyledi. Tuksal hacca giden, örtülü kadınların dahi tacize uğradıklarını belirtti.

 

* Sadece dekolte giyen kadın mı tacize uğrar, örtülü kadınlar tacize uğramıyor mu?

 

Dekolte tartışmasını saptırıcı bir tartışma olarak görüyorum. Çünkü sadece dekolte giyen kadınlar değil, son derece kapalı giyinen kadınlar da tacize uğrayabiliyor, uğruyor. Bunun için önümüzde hac örneği var... Bu, kadınların örtülü ya da açık olmasıyla alakalı bir şey değil. Bu iş, bir toplumdaki erkeklerin buna cüret edebilme kolaylığıyla ilgili. Kadınların bu meseleleri açıklamayacağından emin olmalarına dayanıyor. Bir kadına, başına geleni açıkladığında, “Kimbilir ne yaptın da başına bu geldi” diyorlar. “Öyle giyindin, şöyle güldün, şurada bulundun.” Kadına bakıyorlar, taciz eden erkeğe bakmıyorlar.

Hac sırasında neler geliyor kadınların başına?

Bizim bir iletişim grubumuz var Türkiye çapında. Hacdan dönen kadınlar oradaki yerel halktan erkeklerin mimiklerle, el kol hareketleriyle tacizine uğradıklarını anlattılar yakın zamanda. Orada şofördür, satıcıdır... Kadın güvenliği konusunda önemli bir problem var. Orada, hiçbir kadın taksiye binemez. Çünkü başına ne geleceği belli değil; kaçırılır mı, tacize mi uğrar...

 

* Bu bakış açısında erkeklerin üzerine alınmaları gereken bir taraf yok mu?

 

Bu, erkeğe bakmayan bir tartışma. Oysa burada erkeklerin zihniyet kodlarına bakmak lazım. Bu kodlar nasıl oluşuyor, nasıl oluyor da 13 yaşındaki bir kız çocuğuna şehrin saygın insanları tecavüz edebiliyor? Burada başka bir problem var, dekolte tartışması asıl problemi gizleyen bir tartışma.

 

‘Yanlış söyledi’ diyelim lince dönüştürmeyelim

 

* Orhan Çeker’in açıklamasını “düşünce özgürlüğü” kapsamına alıyor musunuz?

 

Orhan Bey kendi kişisel görüşünü söylüyorsa bana göre bu düşünce özgürlüğü içinde değerlendirilir. Fakat bu toplumun ortak bir değeri var; İslam dini. İslam dini adına konuşuyorsa, iş burada sıkıntıya gidiyor. O zaman kendi adına değil, İslam öğretisi adına konuşmuş oluyor. O öğretiyi, kendi görüşüne alet etmiş oluyor. Bence eleştirilmesi gereken durum bu. Meseleye bir başka açıdan baktığımızda ise bir kişinin üzerine bu kadar çok gidilmesinden de rahatsız oluyorum. Bu da başka bir linç girişimi. O zaman başka hiçbir şey konuşamaz hale geliyoruz. “Yanlış söyledi” diyebiliriz ama medyatik bir lince dönüştürülmemeli.

 

- Örtülü kadınlar ne diyor, muhafazakâr kesimdeki kadınlar tartışıyorlar mı bu zihniyeti?

 

Bu tartışmalar bizim aramızda her zaman yapılıyor. Ancak medyada tartışmak riskli, o zaman başka bir kavganın parçası oluyor. Burada da medyayı eleştiriyorum, sorunun nasıl çözüleceğini değil, birilerinin tavırlarını konuşuyoruz. Birilerini günah keçisi ilan edip onların üzerine gidiyoruz.

 

NE DEMİŞTİ?

 

Orhan Çeker, tacizle ilgili konuşurken, “Sorunun odağında kadın var. Bu suçun işlenmesinde dekolte ve tahrik edici kıyafetler giyinen kadının da etkisi küçümsenmeyecek kadar büyük” demişti.(Milliyet)

Yetermi ! Bir şey yapmali..Uyandirmali.Bir şey yapmali..

Gönderi tarihi:

konu açıklık veya kapalılık meselesi değil ki taciz eden kişinin karakteriyle daha doğrusu karaktersizliğiyle ilgili bir konu

bu şahıslara göre açık kapalı hiç farketmez egolarını tatmin etsinler yeter

yazara birçok konuda katılıyorum hacda bile bunu yapanlar var çünkü mesele açıklık değil dediğim gibi yapanın karaktersizlliği..

Gönderi tarihi:
  • Yazar

konu açıklık veya kapalılık meselesi değil ki taciz eden kişinin karakteriyle daha doğrusu karaktersizliğiyle ilgili bir konu

bu şahıslara göre açık kapalı hiç farketmez egolarını tatmin etsinler yeter

yazara birçok konuda katılıyorum hacda bile bunu yapanlar var çünkü mesele açıklık değil dediğim gibi yapanın karaktersizlliği..

Sayin sevgi-bjk,

 

Unutmayalim bu olayin baski ve siyasi yönünü bu karektirsizlikle ölcülmeyecek boyutta.

 

Bunu hissetmek degil var olan bir gercek..

 

Bugün dünyanin hangi kösesine gidersen git giyim tarzi hep elestiri alir bu boyut ayri. Bugün bir hiristiyan anne de kizi mini mininin minisi etek giydigi zaman cikar sunu ayagindan diye tepkisini ortaya koyar.

 

Günümüz Avrupa´sinda...

 

Insan giyimi hangi tarz olursa olsun insanlarin bakis acisi degismez.

 

Bugün esarpli kizina karacarsaf giydigi zaman anne onuda cikar diyebilir..

 

Günümüz Türkiye´sinde..

 

Insanlarin bir elestiri yani hep vardir...

 

Bakmak istedigini istedigi boyutda bakar.

 

Buna yasak koysan ne yazar..

 

Tabiiki Tecavüzün boyutu ayri Tacizin boyutu ayri bu karekterin disina tasan bir olay.

 

Hepsinin disinda...

 

Baski boyutu..Ahlaksizligin boyutundan örnek verelim,

 

Bizzat benim yasadigim..

 

Türkiye yolunda Avusturya´ya gectik herkesin yapmis olduklari bir olayi bende yasadim dinlenme yerinde bir benzinci parkin da yanimiza baba ogul geldi burdan sonra beraber yol alalim diye daha güvenli olmasi icin. Tamam dedik arabalarinin icinde basörtülü bayanlarin oldugu slüet sekilde görüküyordu fazlasi degil neyse üc araba olduk nasil olduysa üc araba Türkiye´ye girdik bir iki mola oldu hic dikkate cekmedi bizim bayanlarimiz disarda temiz hava olsun ihtiyaclar olsun o tek araba baba ogul disinda görünmeyeler dikkatden öteydi..

 

Türkiye gümrügünde dedik ki veda olsun diye birliktelik canakkale yolu ayrilmadan orda tecrübelerden dayali bir hep beraber yemek yiyelim tamam üc araba geldik yanyana ilk defa bayanlari yandan net görünüyordu onlar tekrar cikmayinca tabiiki sormak bize düstü Aileniz birlikte bulunmayacak mi verilen cevap onlar böyle ortamda bulunumaz..

 

Benim ailemin tepkisi arabimiza tekrar bindik yola devam ettik arkamizdan öbür arabaninda devam ettigini gördük baba ogul ne yaptilar o saatden sonra bilmiyorum belkide bayanlarin dolan ciş torbalarini atmislardir..Iki gün yol alip arabadan disariya cikmayan kisiler nasil ihtiyaclarini giderir..

 

Ahlaksizca baskiya gelirsek bir yerde ögrenim arasi bir isyerinde ise basladim alti haftaligina orda bir bölümde sadece bayanlarin calistigi bir bölüm vardi orda bütün bayanlar tesettürlüydü..devamini bir yazida anlatirim.

 

Kadinlara kimler tacize sürüklüyor..

Gönderi tarihi:

konunun siyasi boyunun farkındayım zaten bizim insanımız başörtüsüne tesettüre sürekli bi takıntısı var belki başka milletlerdede bu tür takıntılar vardır

ama mesele tesettürlü olunca tacize az uğrar veya hiç uğramaz gibi bişey ise -ki öylede

bende kendimden örnek verecek olursan dışarda bende başörtülüyüm ve sözlü tacize her daim uğrayabiliyorum malesef

yanımda açık bir arkadaşım var ama ben laf işitebiliyorum bu yüzden dedim mesele açıklık kapalılık meselesi değil

 

onun dışında tesettürlü bayanların toplumdan soyutlanmaya çalışıldığı bi gerçek zannedersem sizde bunu anlatmışsınız verdiğiniz örnekte..

bir çok mutasıp ailede kızlarına eşlerine baskı sözkonusu ama ben bu durumda bayanları suçlarım herkes kendi özgürlüğünü kendi kazanır

pes etmemek fikirlerini savunmak körü körüne kulaktan dolma şeylere inanmamak konusunda direnmelidir ailesinin kendini toplumdan soyutlamasına izin vermemelidir

 

şunuda söylemeden geçemicem siyasetçiler başta olmak üzere toplumun büyük bir kısmı başörtüsü ile uğraşmak yerine toplumun ahlaki çöküşüne ve bu taciz olayı gibi birçok maduriyette olan insanları bilinçlendirmekle uğraşsa çok daha verimli olur eminim

Gönderi tarihi:

Islami bir bez parcasiyla özlestirenler, kapalilar müslüman, aciklar müslüman degil diyen prof.lar yani AKP'nin ulemalari, Islam dinini tüm diger dinlere karsi hem gülünc hem saldirgan bir din haline getirdiler ve saygi görmesi gerekirken alay edilen bir din haline soktular.

 

Kadin kapali olunca hem müslüman hem kaliteli fakat acik olunca cariye seviyesine düsmüs olmaktadir bizim ulemanin gözünde. Bu nedenle bu ulema liseye giden kizlara ahlaksiz dedi, kiz ve erkek ögrenciler biribirinden ayrilsin dedi, evlenme yasi düsürülsün ki ufacik kizlara tecavüz eden birtakim müslümanlar cocuga tecavüz etmis sayilmasin dediler. 33 kisinin tecavüz ettigi 13 yasindaki kiz icin adli tip 15 yas raporu verdi ve mahkeme kiz o erkeklerle kendi istegiyle yatmistir diye gerekce gösterdi.

 

Inanan bir insan herkese saygi ve sevgi duyar,duymalidir. Dinin en önemli sartlarindan birisi INSANI SEVMEKTIR. Birakin birilerinin Islamin sartidir diye 5 sart öne sürmelerini, Kuranda ne varsa hepsi Islamin sartidir. Namaz nasil sartsa birisine kötülük yapmamakta sarttir. Namaz kilan kendisi icin kilar, baskasina kötülük edense cemiyete kötülük etmis olur. Nedense anli sanli müslümanlar bu cemiyete kötülük sartini veya ona benzer diger sartlari sanki yokmus gibi daranir fakat camilere kosarak Allahi aldatmanin yollarini ararlar.

 

Kadin bütün toplumlarda ikinci ve hatta bazi toplumlarda ücüncü siniftir. Kadini erkegin kaburga kemiginden yarattiran zihniyet kadin düsmani zihniyettir. O nedenle acikmis kapaliymis bunlar sadece hikayedir. Bir forumdasin yazdigi gibi insanlar karakterleriyle ölcülür.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
  • Yazar

Türk insaninin kafasini kariştirmak,

 

Basörtüsü Türkiye´nin hic sorunu olmamistir hic bir dönem, bir kere bunu bilmekte yarar var.

 

12 Eylül 1980 tarihinde Amerikanci darbe sonucunda gericiligin ve bölücülügün önü acildiginda darbeyle gelen Türban,

 

Türbanla gelen yapay ´´türban sorun´´olusturulmus buda esarp la es anlamli tutmakla seriat siyasetinin aktif önü acilmistir.

 

Esarp, yazma ve tülbent takan kadinlar haber olmazken kimsenin ilgisine cekmezken..

 

Türban daima haber tartisma konusu olmustur buna dikkat cekmekde yarar var..

 

Türban dinin geregidir diyenler Ninelerimizin daima ve Annelerimizin belli yasta kullandigi Esarp, yazma ve tülbenti dinin geregi diyememislerdir.

 

Bunu bireysel özgürlük diye sunmaya calisip bir bez parcasindan kriz yaratmayin diyen kesim bunu tek bir sinif yaratma idolojisi icinde militanca bir mücadele icine girmislerdir. Artik adi siyasi bir kutuplasma savasi icinde savascilari olmuslardir..

 

Türbancilik militanlikla es anlamlidir bu bir sinif savasinin simgesinde yer alacak kadar acik oynanmakta. Bu konuda kimsenin cocuk olacagi beklenmemeli..

 

Medeni toplumlarda hicbir dini simge kamusal alanda bulunamazken..

 

Bizde bulunmasi icin verilen savas ortadadir..

 

Savasin mimarlarida ortada darbeyle gelen mimarlar!

 

Bu mimarlarin hepsi esleri karilari genclik dönemlerde baslari acik olsada, okumus olsalarda.

 

Karilarin hepsini evlendikten sonra eve kapatip baslarina da türbani gecirmislerdir.

 

Bu mimarlar haleflik seleflik olmazsa asla kadinlarini kamusal alanda izin verilse dahi bulundurmazlar..

 

Bugün bazilarinin darbeyle gelenlerin kadini erkek gördümü kilimlerin altina saklanip erkeklerden korundugu bilinmekte,

bu magara kanunda bile yok.

 

Böyle bir kadin nerde yetisebilir ilk önce o sorgulanmali!

 

Bu tür insanlarin bizlere hukuk dersi vermesi birilerin hosuna gitsede. Insan olan kimsenin hosuna gitmeyecegini herkesinde bilmesi gerekir.

 

Cagdaslik insanligin gelisiminde bir ilkedir..

Gönderi tarihi:

Fıkrası bile vardır. Adamın hac yolunda yapmadığı kalmamış, her seferinde "hay melun şeytan! Bana yine ne yaptırdın? Şu mübarek hac yolunda!" diye söylenirmiş. Sonunda öyle bir şey yapmış ve yine aynı şeyleri gevelemiş ki şeytan bile dayanamayıp: "Bunca zamanın şeytanıyım, bu benim aklımın ucundan bile geçmemişti bre melunun daniskası!" demiş!

Gönderi tarihi:

Türbani özgürlük diye,bölmeyide demokrasi diye yutturdular millete.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
  • Yazar

Kabe'de tacize uğradım! Amberin Zaman'dan 'cinsel taciz' itirafı

 

Habertürk yazarı Amberin Zaman, 'dekolte giyen, tecavüze uğrar' sözleriyle başlayan tartışmaya kendi başına gelen bir taciz öyküsüyle katıldı.

Dekolte tartışması patladığında Hidayet Şevkat Tuksal, sadece dekolte giyen kadınların değil, tepeden tırnağa kapalı kadınların da tacize uğradığının altını çizerek "Hacca giden kadınlar dahi tacize uğruyor" demişti.

 

Doğruymuş!

 

Kadınlara hacda da taciz varmış.

Habertürk yazarı Amberin Zaman böyle bir cinsel tacizin mağduru olmuş.

 

KUTSAL MEKANDA TACİZ

 

 

Hidayet Şevkat Tuksal'ın sözleri üzerine bugün köşesinden anlattı:

 

"Benim de başıma geldi. Umre için Mekke'ye gitmiştim. Kabe'nin etrafında dönerken birisi bana arkadan yaklaşmak suretiyle net biçimde cinsel tacizde bulunmuştu. Dinimizin en kutsal mekânında... "

 

GÜNLERCE KENDİME GELEMEDİM

 

"O anki yaşadığım şoku tarif etmem mümkün değil. Günlerce kendime gelemedim.

(...) Suudi Arabistan'da kol gezen elleri sopalı sözde "ahlak polisleri", koyun muamelesi yaptıkları kadınların başları tam örtülü mü değil mi gibi uğraşlardan zaman ayırıp biraz da şu taciz meselesine eğilseler hiç fena olmaz.

 

12 YAŞINDA TACİZE UĞRADIM

 

Amberin Zaman "dekolte ve taciz" üzerine kaleme aldığı yazısında bir cesur itirafta daha bulundu. "Kadının tacize uğradığında utanma duygusu ile bunu sakladığına" kendi hayatından bir örnek verdi:

 

"Daha 12 yaşındayken annemle birlikte kemer almaya gitmiştim. Bol geldiğinden, "Arka bölüme ustanın yanına git, o delik açar" dediler. Adam ani bir hareketle göğsüme dokunmuştu. Ağzımı açıp bir şey diyemedim. Öylece dondum kaldım. Korkum ve utancımdan anneme de bir şey söyleyememiştim. Bir şekilde ben suçluymuşum gibi hissetmiştim.

 

"Sorunun odağında kadın var. Bu suçun işlenmesinde dekolte ve tahrik edici kıyafetler giyinen kadının da etkisi küçümsenmeyecek kadar büyük" diyen İlahiyat Profesörü Orhan Çeker'e soruyorum: "12 yaşında bir kız çocuğun dekoltesi mi olur?"

Gönderi tarihi:

Birakin birilerinin Islamin sartidir diye 5 sart öne sürmelerini, Kuranda ne varsa hepsi Islamin sartidir.

 

Bence çok çok önemli bir tespit.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için şimdi oturum açın.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.