Gönderi tarihi: 14 Mart , 2011 14 yıl "Büyük Ortadoğu Projesi, ABD'nin batıda Fas, Moritanya, doğuda Orta Asya veMoğolistan, kuzeyde Kafkasya ve Türkiye, güneyde Arap Dünyası'ndan Somali'ye kadar uzanan bir coğrafyada yer alan ülkelere yönelik siyasi, hukuki, bilgi/eğitim, ekonomi, sosyal ve güvenlik boyutlarını içeren kapsamlı bir "islam coğrafyası" dönüşüm stratejisi olup, bu alanlarda uzun vadeli bir değişimi hedeflemektedir. ABD’nin Donald Rumsfeld, Dick Cheney, Paul Wolfowitz,Richard Perle ve William Kristol öncülüğünde, 1997'de oluşturduğu 'Yeni Amerikan Yüzyılı Projesi'nin (PNAC) bir alt unsurudur." Bu alıntıyı özellikle yazacaklarımın en üstüne koydum ki meseleyi irdeler iken herşeyin birden bire oluşmadığını anlayalım diye. Gürültüsü çok olan BOP nin gerçekte saklanan kısmı olan demokrasinin kullanılış biçimine hiç değinmedik. Demokrasi ve sosyal demokrasinin yanına ılımlı islam demokrasisinin yerleştirilmesi ve uygulanmasından başka birşey değildi BOP. Bir ideoloji üretilmeli idi. İçinde demokrasinin tüm niteliklerini barındırabilen ama islami bir kimliği olan yönetim şeklinin ideolojik olarak üretilmesi nihayet tamamlandı. Mahir KAYNAK,bir söyleşisinde bunu ifade etmeye çalışmıştı ama pek ciddiye alan olmadı.Bu mümkün değil diyenlerdendim ama neticede bugünleri görünce mükemmel kurguyu alkışlamamak için zor duruyorum. Demokrasi bilincinin yaratacağı olumlulukların aynı zamanda ticari ve bakir alanları da kullanıma açacağını hesap eden uzmanlar,teknik gelişimin olağanüstü birikimine sahip ülkelere milyarlarca dolarlık kazançları getireceğini bunlarında tanklarla postallarla olamayacağının farkına çoktan varmışlar. Ticaretin tüm kurallarının yeniden yazılması ,borçlar kanununun uluslararası seviyeye çıkarılması seçimlere çok az kalmış bir zamanda yeni bir anayasanın ve tüm hukuk sisteminin değiştirilmesi çabaları yaratılan ideolojinin hayata geçişinin hızlandırılmasıdır. Yakında Afrikanın insan giremiyen bölgelerinde cep telefonlu ve helikopter kullanan kabile reislerini görünce şaşırmayalım diye bunları yazdım. sevgilerimle
Gönderi tarihi: 14 Mart , 2011 14 yıl Yok ben gerçekten anlamıyorum, samimiyim benden ne isteniyor, nerde yanlışım var anlasam, mantıklı bir insanımdır, anlayışlı olduğumu rahatlıkla iddia edebilirim. Ben ne bir şeyi çarpıtıyorum, ne değiştiriyorum, ne yanlış yorumluyorum. Olan neyse onu söylüyorum. Olmayan bir şeyi söylemem. Sayın demirefe, aslında ne istendiğini çok iyi biliyorsunuz ama analamamazlıktan gelmeyi yeğliyorsunuz. Eleştiri doğal hak diyerek bizlerin kutsalına saldırıyorsunuz. Daha önce de dediğim gibi insan yanlış olduğunu bilse zaten yazmaz, kimse kendi yanlışını kabul etmez. Ben bir kez daha söylüyorum bana göre din eleştirilmemesi gereken bir kurumdur. Açık yazacağım ama yanlış anlaşılmasın benim zaten öyle bir gücüm yok, bu konuların çok ciddi sonuçlar doğurduğu bir gerçek, bu nedenle dikkat etmekte fayda vardır diyorum. Sizin neye inandığınız sadece sizi ilgilendirir, bizimki de bizi o nedenle de siz niye öyle inanıyorsunuz diye bir soru da abes olur. Yapmışsak hata etmişiz, biz hatamızı da kabul ederiz ve gerekirse tekrar özür dileriz.
Gönderi tarihi: 14 Mart , 2011 14 yıl Bu alıntıyı özellikle yazacaklarımın en üstüne koydum ki meseleyi irdeler iken herşeyin birden bire oluşmadığını anlayalım diye. . . . Yakında Afrikanın insan giremiyen bölgelerinde cep telefonlu ve helikopter kullanan kabile reislerini görünce şaşırmayalım diye bunları yazdım. sevgilerimle bu oyunları oynayan abd değildir derin dünya devletidir ve bu oyunları tüm dünyada oynamaktadır ve uzaylılarla bağlantı halindedir yani uzayda bizi temsil eden bu derin dünya devletidir. Sayın demirefe, aslında ne istendiğini çok iyi biliyorsunuz ama analamamazlıktan gelmeyi yeğliyorsunuz. Eleştiri doğal hak diyerek bizlerin kutsalına saldırıyorsunuz. Daha önce de dediğim gibi insan yanlış olduğunu bilse zaten yazmaz, kimse kendi yanlışını kabul etmez. Ben bir kez daha söylüyorum bana göre din eleştirilmemesi gereken bir kurumdur. Açık yazacağım ama yanlış anlaşılmasın benim zaten öyle bir gücüm yok, bu konuların çok ciddi sonuçlar doğurduğu bir gerçek, bu nedenle dikkat etmekte fayda vardır diyorum. Sizin neye inandığınız sadece sizi ilgilendirir, bizimki de bizi o nedenle de siz niye öyle inanıyorsunuz diye bir soru da abes olur. Yapmışsak hata etmişiz, biz hatamızı da kabul ederiz ve gerekirse tekrar özür dileriz. din saçmalığın daniskasıdır ve herşey doğrunun ne olduğunun kavvranması için eleştirilmelidir dinde doğrumudur değilmidir onu bulmak için eleştirilmelidir ve eleştirildikten sonra tek gerçek onun saçma bişiy olduğu ortaya çıkacaktır tek doğru vardır insanlığın mutluluğu için oda insanların bir biri haklarına saygı duymaları ve herkesin başkasının hayatına ve yaşayışına saygı göstermesidir gerisi boşdur dolayısıyla insan eşcinsel yada travesti olabilir o onun bileceği bişiydir bize onun hayatına saygı duymak düşer çünkü insanın başkalarının hakkını çiğnmeden kendi hayatını başkalarının hayatlarına karışmadan istediği gibi yaşama hakkı vardır bu en temel haktır.
Gönderi tarihi: 14 Mart , 2011 14 yıl analamamazlıktan gelmeyi yeğliyorsunuz. Böyle deseniz de yazınızın genelinde olumlu bir hava olduğu için son gayretimle size konuyu baştan bir kez daha anlatacağım. Bir inanç standartları enstitüsü yoktur ve olamaz da. İnsan sayısı kadar inanç olabilir. İnanca hiç bir sınır, standart, ölçek, biçim, kural tayin edilemez. Edilenler kişiseldir, kişinin kendisini bağlar. Başka bir kişiye dayatamaz. "Şu şu inanç kuralı senin için uyulması zorunludur" diyemez. "Şu şu inanç kuralı benim için uyulması zorunludur" elbette diyebilir, sonuna kadar hakkı olduğu gibi bunu demesine bir engel koyulamayışı, en temel insan haklarındandır. Dolayısıyla, bir insan Kuran'ı Muhammed'in kendisinin yazdığına inanarak Müslüman olduğunu söyleyebilir. Ona "böyle müslümanlık olmaz, sen müslüman değilsin" deme yetkisi kimsede yoktur. Kendisinin Kuran'ı Muhammed'e Allah'ın gönderdiğine inanmadıkça müslüman olamayacağını düşünebilir. Bu en tabii insan hakkıdır, buna inanmakta ve bu inancını ifade etmekte sonuna kadar serbesttir. Diğerine o şekilde bir müslümanlığın olamayacağına da iknaya çalışabilir. Çünkü inancını yaymaya çalışmak da bir insan hakkıdır, engellenemez. Diğerinin ikna olmayıp, kendi bildiği inançta devam edeceğini söylemesi ve bu inanç standardını hiç tınmaması da bir temel insan hakkıdır. Gelelim Kuran'ı Muhammed kendi yazdı demek hakaret midir? Hayır değildir. Diyeceksiniz ki kendi yazdığı bir şeyi Allah gönderdi diyerek yalan söylemiş olmuyor mu? Hayır olmuyor. Gördüğü rüyaları, kafasında doğan fikirleri, tanrıdan saymıştır. Yalan söylemiyor, öyle olduğuna inanıyor. Ben de diyorum ki, hayır, onun tanrıdan geldiğini düşündüğü ve inandığı fikirler kendi fikirleridir. Buna rağmen toplumumun dini olduğu için müslüman olduğumu söylerim. Aksi, demir olan adımı bakıra çevirmek, ırkımı inkar etmek, ülkemi kötü bir ülke görüp zararına çalışmak gibi olur. Hepimiz bazı nedensellikler içine doğarız ve bu elimizde değildir. İçine doğduğumuz nedensellikleri inkar etmemize gerek yok. Onlar istediğimiz formata özgürce sokabileceğimiz hamurlar ise, yoğurmaya ve güzel bir biçim vermeye çalışmaya devam edeceğiz. Yok eğer dondurulmuş, kalıplanmış ve değiştirilmesine izin verilmeyen katı bir yapıya sahiplerse, çatışma çıkar. Bırakın herkes istediği formata inansın ve kimse kendi formatını başkasına dayatmasın. Herkes kendi formatının ne olduğunu açıkça dile getirebilsin, baskı yapılmadan açıkça her format tartışılsın ki insanlar kendi formatlarında da katı olmasınlar. Yarın başka bir format kabul etmeye yatkın olsunlar. "Bu inanç ve din denen şeyi kökünden söküp atalım, külliyen savaş açalım, başka çaresi kalmadı" diyen radikallerin olmamasının tek yolu da budur. İnancın dogmatik olduğunu kabul eden ve laik olan dindarı eleştirmem demek inancını eleştirmem demek değildir. Çünkü her inancın karşıtı, başka birinin inancıdır. Benim kendi inancımı söylemem zaten onun inancını otomatik biçimde eleştirmek anlamına gelecektir. Onun başımda amir, yönetici konumunda olmasını da eleştirmem, onunla birlikte bir sosyal etkinlikte de yer alırım. İnancı kendinedir, bana dayatmadıkça sadece inancını eleştirmekle kalırım. Sosyal konumunu, idari konumunu, insanlığını, arkadaşlığını dostluğunu asla eleştiri konusu yapmam. Yani bu bakımlardan düzgünse tabii. Ama inancını dayatırsa buz keserim. Her türlü dostluk, birliktelik sona erer ve orada ya o fazladır, ya ben. İsterse bana dünyayı bağışlasın, dünyanın en iyi insanı, dostu ve arkadaşı olsun. İkimize bir dünya dar gelir. O benim insanlığımın, onurumun, her şeyimin yani, tüm insanlık değerlerimin can düşmanıdır...
Gönderi tarihi: 14 Mart , 2011 14 yıl Yakında Afrikanın insan giremiyen bölgelerinde cep telefonlu ve helikopter kullanan kabile reislerini görünce şaşırmayalım Yakında değil, çoktan öyle zaten. Helikopter belki biraz paraya bakar ama cep telefonu kullanmayan kabile reisi düşünemiyorum! Bakın sayın gugukçuk, kimse hiç bir şeyinde boncuk filan bulmadı. Dünya değişiyor. Bunun kerameti ne şundadır ne bunda. Teknolojide, iletişimde, bilimde... Hiiiç ama hiç kimse bir şeyimde boncuk buldum diye tavuk gibi ortalığı velveleye vermesin. Ben zerre kadar inanmam. Hele hele bulduğunu iddia ettiği bu boncukları siyasete, sömürüye, köşeyi dönmeye, dünyanın sayılı zenginleri arasına girmeye ve emperyalistlere taşeronluk, mütahitlik ve yamaklık yapmaya hiiiiç ama hiç alet etmesin... Onların o içinde boncuk olduğunu iddia ettikleri atıklar da herkesinki nereye gidiyorsa oraya gidiyor. Yaptıkları taşeronluktan başka hiç bir kerametleri yok. Bu böyle biline!
Gönderi tarihi: 14 Mart , 2011 14 yıl eşcinsel yada travesti olabilir o onun bileceği bişiydir bize onun hayatına saygı duymak düşer çünkü insanın başkalarının hakkını çiğnmeden kendi hayatını başkalarının hayatlarına karışmadan istediği gibi yaşama hakkı vardır bu en temel haktır. Sayın raif bostan, ben travestiliğin kötü, hastalık yapan, ahlaksız, toplum yapısını bozan bir yaşam tarzı olduğunu söyleyerek eleştirebilir miyim, böyle bir hakkım var mı?
Gönderi tarihi: 14 Mart , 2011 14 yıl Dolayısıyla, bir insan Kuran'ı Muhammed'in kendisinin yazdığına inanarak Müslüman olduğunu söyleyebilir. Ona "böyle müslümanlık olmaz, sen müslüman değilsin" deme yetkisi kimsede yoktur. Kendisinin Kuran'ı Muhammed'e Allah'ın gönderdiğine inanmadıkça müslüman olamayacağını düşünebilir. Bu en tabii insan hakkıdır, buna inanmakta ve bu inancını ifade etmekte sonuna kadar serbesttir. Diğerine o şekilde bir müslümanlığın olamayacağına da iknaya çalışabilir. Çünkü inancını yaymaya çalışmak da bir insan hakkıdır, engellenemez. Diğerinin ikna olmayıp, kendi bildiği inançta devam edeceğini söylemesi ve bu inanç standardını hiç tınmaması da bir temel insan hakkıdır. Sanki bunlar daha önce birileri arasında yaşanmış gibi... Gelelim Kuran'ı Muhammed kendi yazdı demek hakaret midir? Hayır değildir. Diyeceksiniz ki kendi yazdığı bir şeyi Allah gönderdi diyerek yalan söylemiş olmuyor mu? Hayır olmuyor. Gördüğü rüyaları, kafasında doğan fikirleri, tanrıdan saymıştır. Yalan söylemiyor, öyle olduğuna inanıyor. Ben de diyorum ki, hayır, onun tanrıdan geldiğini düşündüğü ve inandığı fikirler kendi fikirleridir. Buna rağmen toplumumun dini olduğu için müslüman olduğumu söylerim. Aksi, demir olan adımı bakıra çevirmek, ırkımı inkar etmek, ülkemi kötü bir ülke görüp zararına çalışmak gibi olur. Hepimiz bazı nedensellikler içine doğarız ve bu elimizde değildir. İçine doğduğumuz nedensellikleri inkar etmemize gerek yok. Senaryo güzel Ben de sormayı düşünüyordum, neden müslümanım dediniz diye ama cevabımı aldım.
Gönderi tarihi: 14 Mart , 2011 14 yıl Sayın raif bostan, ben travestiliğin kötü, hastalık yapan, ahlaksız, toplum yapısını bozan bir yaşam tarzı olduğunu söyleyerek eleştirebilir miyim, böyle bir hakkım var mı? bu o kişinin cinsel tercihidir bizimde ona saygı duymamızlazım ama din saçmalıktır ve insan haklarına aykırıdır dolayısıyla ben kendimi buna inanan kişileri aydınlatmakta sorumlu görüyorum bu aslında gerçeği bilen herkesin görevidir ve bende bu görevi yapıyorum saçmalığa inanmak boş bir iştir hele bu insan haklarına aykırıysa bu kesin engellenmesi gerekir.
Gönderi tarihi: 15 Mart , 2011 14 yıl Yakında değil, çoktan öyle zaten. Helikopter belki biraz paraya bakar ama cep telefonu kullanmayan kabile reisi düşünemiyorum! Bakın sayın gugukçuk, kimse hiç bir şeyinde boncuk filan bulmadı. Dünya değişiyor. Bunun kerameti ne şundadır ne bunda. Teknolojide, iletişimde, bilimde... Hiiiç ama hiç kimse bir şeyimde boncuk buldum diye tavuk gibi ortalığı velveleye vermesin. Ben zerre kadar inanmam. Hele hele bulduğunu iddia ettiği bu boncukları siyasete, sömürüye, köşeyi dönmeye, dünyanın sayılı zenginleri arasına girmeye ve emperyalistlere taşeronluk, mütahitlik ve yamaklık yapmaya hiiiiç ama hiç alet etmesin... Onların o içinde boncuk olduğunu iddia ettikleri atıklar da herkesinki nereye gidiyorsa oraya gidiyor. Yaptıkları taşeronluktan başka hiç bir kerametleri yok. Bu böyle biline! Nerede çeliştik anlayamadım sayın demirefe Vallahi ister inan ister inanma ama hakikat boncuk meselesi değil,hakiki bir boncuk oyunu Taşeronların da bir önemi yok gelir giderler,Farketmiyor . Eskiden emperyal ülkeler vardı taa ki çok uluslu şirketlerin varolması ile bu sistem kendini yeniden yorumladı ve günümüze uyguladı. Kapital önce kendi ülkesini yaladı,diğer coğrafyalara atladı.Bu aşamadan sonra ikinci dünya ,üçüncü dünya derken baktı ki dünya küçülüvermiş. Ehh bu arada kendi yüzüde iyice belirginleşip,kuzu postu da düşünce, geniş insan yığınlarının bitmeyen arzusu demokrasi şerbetinin her derde deva olduğunu gördü. Baktı ki genel kabul de görüyor o zaman bunun nasıl kullanılması gerektiğini yararlarını ve zararlarını inceledi ve sonuçta Demokrasi havarisi ABD oluverdi. Heryere demokrasi ulaştırmak istiyordu.Önce askeri operasyonlar ile bunu yapmaya çalıştı.Tepki alıyordu. Sonunda yeni bir ideoloji ile bunu başarmalı idi.Demokrasiye inanan mazlum halkların önüne bir örnek vermeli idi. Neticede ben böyle bir sonuca ulaştım.Belki de bir komplo teorisidir. Çok uçuk olabilir. Bir müddet sonra da eski düzenlerin daha iyi olduğunu iddia ederek krallıklar ve sultanlıklar da yaratabilir. Mesele gazozu içmek,kamış farketmiyor. sevgilerimle,
Gönderi tarihi: 15 Mart , 2011 14 yıl bu o kişinin cinsel tercihidir bizimde ona saygı duymamızlazım ama din saçmalıktır ve insan haklarına aykırıdır dolayısıyla ben kendimi buna inanan kişileri aydınlatmakta sorumlu görüyorum bu aslında gerçeği bilen herkesin görevidir ve bende bu görevi yapıyorum saçmalığa inanmak boş bir iştir hele bu insan haklarına aykırıysa bu kesin engellenmesi gerekir. Sorumun cevabı değil.
Gönderi tarihi: 15 Mart , 2011 14 yıl Nerede çeliştik anlayamadım Mahir Kaynak'ın "mükemmel" diye nitelediğiniz kurgusunu alkışlayınca, Kaynak ve onun gibi propagandistlerin AKP nin bir şeyinde boncuk buldukları propagandasına destek veriyorsunuz gibi algıladım. Yanlış algılamışsam kusuruma bakmayınız...
Gönderi tarihi: 16 Mart , 2011 14 yıl Sorumun cevabı değil. Sayın raif bostan, ben travestiliğin kötü, hastalık yapan, ahlaksız, toplum yapısını bozan bir yaşam tarzı olduğunu söyleyerek eleştirebilir miyim, böyle bir hakkım var mı? hayır yok eleştiremezsin.
Gönderi tarihi: 16 Mart , 2011 14 yıl Valla öyle ısrar ettiniz ki dayatma gibi oldu! Hatta gibisi fazla, resmen bu bir dayatma. Sizden pek görmedim ama Sayın Canraşit sinir bozmaya yönelik cümleler filan sarfetti, yok işte hiç anlamayan, dürüst olmayan gibi ifadelerle polemiğe kışkırtma çabasına girdi. Yok tabii boşa uğraşıyor, benim sinirim filan bozulmaz, dolmuşa binmem de, ama bu tavırlar dayatmadır. Yok ben gerçekten anlamıyorum, samimiyim benden ne isteniyor, nerde yanlışım var anlasam, mantıklı bir insanımdır, anlayışlı olduğumu rahatlıkla iddia edebilirim. Ben ne bir şeyi çarpıtıyorum, ne değiştiriyorum, ne yanlış yorumluyorum. Olan neyse onu söylüyorum. Olmayan bir şeyi söylemem. Ayrıca inançlar deklereye bağlıdır. Bir insan ne olduğunu deklere ediyorsa odur. Ne olduğunu deklere etmemişse o değildir. İlla "ateist olduğunu itiraf et, hadi utanma" türü ifadeler çok çirkin ve ayıptır. İnsanlık onuruna sığmaz ve yakışmaz. Benim ateist olmadığım özellikle yapılmış bilinçli bir tercihtir. Madem açığımı aramak için eski yazılarımı araştırmış, bunu da görseymiş madem. Ben ametal diye bir şeyin olması için metal diye bir şey olması gerektiğini, bunun gibi ateizm diye bir antitezin var olabilmesi için teizmi bir tez olarak kabul etmek gerektiğini söylerim. Teizmi bir tez olarak kabul etmediğim için ateizmi de gereksiz görüyorum. Eleştiriyorum efendim. Buna hakkım yok mu ? Bakın yine çelişkili konuşmuşsunuz; hem '' Ben ne bir şeyi çarpıtıyorum, ne değiştiriyorum, ne yanlış yorumluyorum '' diyorsunuz hem de yine felsefi kavramları eğip, büküp kendinize uydurmuşsunuz. Ben daha size ne diyeyim şimdi ? Saygılar sunarım.
Gönderi tarihi: 18 Mart , 2011 14 yıl Saygılar sunarım. ee ne olmuş bu ne anlama geliyor bu ben çağdışı ve insan haklarına aykırı dine inanıyorum dolayısıyla bana kimse karışamazmı demek.
Gönderi tarihi: 18 Mart , 2011 14 yıl Yazar Yine mi savaş?... BM Güvenlik Konseyi'nde Libya'ya uluslararası müdahaleye yeşil ışık yakan karar tasarısı kabul edildi. El Cezire televizyonu operasyonun bir kaç saat içinde başlayacağını duyurdu...
Gönderi tarihi: 18 Mart , 2011 14 yıl Ee, bekledikleri olmayınca, isyancılar başaramayınca ağabeyleri devreye giriyor. Şimdi, Nato nun Libya da ne işi var diyen, dünyada muteber olmuş kişi ne yapacak? Hep beraber merakla bekliyoruz.
Gönderi tarihi: 18 Mart , 2011 14 yıl ee ne olmuş bu ne anlama geliyor bu ben çağdışı ve insan haklarına aykırı dine inanıyorum dolayısıyla bana kimse karışamazmı demek. Bu cevabınızla benim söylediklerim arasında ben bir alaka kuramadım sayın raif bostan bey ! Saygılar sunarım.
Gönderi tarihi: 18 Mart , 2011 14 yıl Ee, bekledikleri olmayınca, isyancılar başaramayınca ağabeyleri devreye giriyor. Şimdi, Nato nun Libya da ne işi var diyen, dünyada muteber olmuş kişi ne yapacak? Hep beraber merakla bekliyoruz. Ne olacak efendim, isyancılar onu örnek alacak yani hem NATO'ya, İsrail'e karşı sözde müslümanların haklarını savunan bir babayiğit, hem de sözde demokrasiden yana bir modern şahsiyet imajını parlatmak için süper manevralar bunlar. Saygılar sunarım.
Gönderi tarihi: 18 Mart , 2011 14 yıl Ne olacak efendim, isyancılar onu örnek alacak yani hem NATO'ya, İsrail'e karşı sözde müslümanların haklarını savunan bir babayiğit, hem de sözde demokrasiden yana bir modern şahsiyet imajını parlatmak için süper manevralar bunlar. Saygılar sunarım. Sayın Canraşit, siz gerçekten araştırmacı birisiniz, nereden, nasıl bulduğunuzu bilmiyorum ama bir çok bilgiye ulaşıyorsunuz. Bazen soruyorum, acaba biz gerçekten çok şüpheciyiz de onun için ateş olmayan yerden de duman mı çıkartıyoruz, diğer arkadaşlar nasıl bu kadar rahat olabiliyorlar? Yok bacak bacak üstüne atmış, yok onurlu davranmış. Ya arkadaş dediğimiz gibi kralın ayağına otele gidilmiş otele, bunun hiç bir anlamı yok mu? Bu sadece örneklerden biri. Sorumu hatırlatıyorum, acaba şüphelerimiz yersiz mi?
Gönderi tarihi: 19 Mart , 2011 14 yıl hayır yok eleştiremezsin. O zaman kimse kimsenin inancını ELEŞTİREMEZ!
Gönderi tarihi: 24 Mart , 2011 14 yıl eleştiremezsin. Bu iddia fazlasıyla garip! Eleştirilemeyen kim ve ne var ki? Böyle bir muaflık yok! Herkes ve her şey elbette eleştirilebilir! Eleştirilemeyen herhangi bir şey öne sürmek, temelden bir yanlış olur, kabulü mümkün değildir.
Gönderi tarihi: 4 Nisan , 2011 14 yıl Yazar 1 Nisan 2011'de Yemen Devlet Başkanı Ali Abdullah Saleh destekleyenler desteklerini gösterebilmek için bir miting sırasında zor olanı başarıyorlar ve sadece ayklarıyla, elleriyle ve yürekleriyle ülkesi için her şeyi feda edebileceklerini gösteren taraftarların mitinginden. (Reuters / Khaled Abdullah)
Gönderi tarihi: 4 Nisan , 2011 14 yıl Eleştiriyorum efendim. Buna hakkım yok mu ? Bakın yine çelişkili konuşmuşsunuz; hem '' Ben ne bir şeyi çarpıtıyorum, ne değiştiriyorum, ne yanlış yorumluyorum '' diyorsunuz hem de yine felsefi kavramları eğip, büküp kendinize uydurmuşsunuz. Ben daha size ne diyeyim şimdi ? Saygılar sunarım. adam kötü bişiy yapmıyorki sadece adamın cinsel tercihi bu neyini eleştireceksin sana ancak bu tercihine saygu duymak düşer.
Gönderi tarihi: 4 Nisan , 2011 14 yıl adam kötü bişiy yapmıyorki sadece adamın cinsel tercihi bu neyini eleştireceksin sana ancak bu tercihine saygu duymak düşer. Ben neyi eleştirmişim dikkatli okuyun, sayın bay raif bostan. Saygılar sunarım.
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.