Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 17 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 17 Kasım , 2010 Kılıçdaroğlu'ndan Yılmaz Güney ve Ahmet Kaya’nın mezarlarına ziyaret17 Kasım 2010 / A.A. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve beraberindeki heyet, bugün Paris’te Yılmaz Güney ve Ahmet Kaya’nın mezarlarını ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, Pere Lachaise mezarlığına giderek, burada bulunan Güney ve Kaya’nın kabirlerine karanfil bıraktı. Sosyalist Enternasyonal toplantısına katılmak ve Fransız Sosyalist Parti yetkilileriyle görüşmeler yapmak üzere Paris’te bulunan Kılıçdaroğlu, Senatoda Türkiye-Fransa Dostluk Grubu Başkanı Jacques Blanc ile görüşmesinin ardından Türkiye’ye dönecek. Biz CHP yi ulusal politika izlediği için tercih etmiştik; bana bunu soranlara ben nasıl cevap vereceğim? Kürt oylarını alacağını zannederek böyle bir olayı gerçekleştirenler eldeki kuşun daldaki kuştan daha değerli olduğunu anlayacaklar ama çok geç olacak. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 17 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 17 Kasım , 2010 Kılıçdaroğlu "genel af" dediği an ben onu defterden silmiştim. Her gelişme de bu kararımı doğrular yönde oluyor. CHP de tek olumlu gelişme olarak Süheyl Batum'un etkin konum alması olarak görüyorum. Başka da bir olumluluk göremiyorum. Siyaseten inancımın tam olduğu tek insan Osman Pamukoğlu'dur. O da "Bizim için bu gün 11 Kasım 1938" dediği içindir. Başka hiç kimseye oy vermeyi aklımdan bile geçirmiyorum. Osman Pamukoğlu ile çok mu birebir düşünüyorum? Elbette hayır. Birebir aynı olan hiç bir iki insan yoktur yeryüzünde. Benim için dini siyasete kesinlikle karıştırmayacağını söylemesi yeterlidir. Bunun ötesinde bir söylem beklentim yoktur. Belki beni ateist olarak tanıyanlar olabilir. Olmadığımı belki yirmi kere söylemek zorunda kalmışımdır. Dogmaya karşı çıkmanın ateistlik olarak algılanmasını hayretle izliyorum. Bu ülke insanının iyi bir yerlere geleceği inancımı zayıflatan da bu tablodur. Yine de bu ülkeyi ve bu halkı seviyorum. Dahası bu ülke için ölmeyi en büyük onur biliyorum. Gerektiğinde gözümü kırpmayacağım. Yani şöyle söyleyeyim, ateist bir temelde kurulan bir parti olsa ona oy vermem. Dinin egemen olduğu bir dünya kadar ateizmin egemen olduğu bir dünyayı da kaos olarak görürüm. Tüm forum boyunca bilim - felsefe - din üçlüsünün yerli yerince ve kendi alanlarında çalışması gerektiğini, birinin diğerinin alanına müdahale edemeyeceğini savundum. Bunları niçin yazıyorum, sadece bu forumda değil, gündelik hayatımda tanıdığım kişiler tarafından da "senin din ile alıp veremediğin ne, niye dine düşmansın?" veya "Osman Pamukoğlu dini söylemleri de olan birisi, örneğin müslümanlar da Ayasofya'da namaz kılar türü söylemleri oldu, zaten biz camileri görkemli yapacağız diyor, sen ise ateistsin, nasıl bağdaşıyorsun?" veya "ateistsin, ama ateist bir örgüt olan PKK ya şiddetle karşısın, nasıl oluyor?" türü sorulara sürekli maruz bırakılıyorum. Bu insanların her şeyi herkezi ateist mi, dindar mı diye teste tabi tutmasından bıktım usandım. Bazen yorulduğumu hissediyorum, laf anlatmak gına getirtebiliyor artık.Siyasetin dinle dinsizlikle ne ilgisi var, siyasetin mihengi nasıl din olur, nasıl inanç olur, bu kafa yapısına bu toplum nasıl geldi, nasıl getirildi? Yok aslında böyle bir şey... Bu halk siyasetin de dinin de yerini bilir diye düşünüyorum. Biliyor ama başka bildikleri de var. Bir dönüşüm sürecinden geçiyor. Siyaseti yolsuzluklar yozlaştırdı. 1980 ertesi iktidarı eline geçirtilen kişi tarafından sistematik bir biçimde yozlaşma başlatıldı ve esasen ülkemize kurulan tuzaklar o zamandan hazırlanmış ve uygulamaya konmuştu. Soğuk savaş sonrası Türkiye'ye biçilen kaftanların ölçüsü o zaman sipariş edilmişti bile... Biz Yaşar Kemal'lere, CHP ye hazırlatılan raporları da çok iyi biliyoruz, şimdiki taşeronların bakmayın bir şeylerinde boncuk bulmuşlar havalarına girdiklerine... Olur ya, bunların suyu ısınsa da dayatmalar sona erecek değildir. Taşeron işten çıkınca mütahitin iflas ettiği nerde görülmüş? Mütahite taşeron mu yok? 1 Alıntı
Φ ''biji tirkiye'' Gönderi tarihi: 17 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 17 Kasım , 2010 Ahmet Kaya ''Kürt asıllı olduğum için Kürtçe bir şarkı yapıcam ve bu şarkıya klip çekicem'' dediği için bu ülkeden sürgüne yollanmıştı,şimdi Kürt kelimesini ağzına almaktan imtina eden Kılıçdaroğlu'nun yaptığı ancak Mezar seviciliğidir.... 2 Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 17 Kasım , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 17 Kasım , 2010 Göründüğü gibi Kılıçdaroğlu nun yaptığı siyasi bir hatadır, ne isaya ne de musaya yaranamayacaktır. dediğim gibi daldaki kuşları avlayacağım derken eldeki kuşlardan olacaktır. Bu olay benim gibi CHP den birşeyler bekleyenleri şok etmiştir. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Bu ülkede hiç kimse Kürtçe konuştuğu, Kürtçe şarkı söylediği, Kürtçe klip yaptığı için filan dışlanmaz. Bunlar hikayedir. Bir çok sanatçı Kürtçe şarkı söyledi, hiç biri dışlanmadı. Böyle bir şey yoktur. A. Kaya Kürtçülük yaptığı için, bölücü örgütle ilişkileri olduğu için dışlanmıştır. Her hafta sonu Kürtler şarkılar söyleyip halaylar sekip sokakta düğünler yapıyorlar. Hiç kimsenin gözünüzün üstünde kaşınız var bile dediği yok, ne Kürtçe şarkı diye dışlaması? Biz uzayda yaşamıyoruz, halkın içinde yaşıyor ve görüyoruz. Ben görüyorum, adamın oğlu askerde, belki PKK ya karşı bir operasyonun içinde o an, ya da hazırlığında, burada adam Kürtçe şarkı dinliyor, gözümle gördüm. Bu halk Kürt ile PKK yı ayırmasını biliyor, zaten bölücülerin bir türlü kabullenemediği bu. Nasıl olup da Kürt ile PKK yı özdeşleştirmeyi başaramıyoruz diye kıvrım kıvrım kıvranıyorlar. Kürt ayrılıkçılığının dinsel bölücülük ile birleşmeden herhangi bir başarıya ulaşamayacağı görülmüştür. Şimdi dert, nasıl çevirip işi bu senteze getirelim arayışında. Bu da pek tutacak gibi görünmüyor. O yüzden ancak bir Alevi Kürtçülük yaratılabilirse bu iş bir yola girer anlayışı var ama, Kürtlerin çoğu Sünni, bu da tutmaz. Alevi Kürtler ise cumhuriyete bağlılar. Yani ne yapsalar Kürtlere bir ayrı kimlik kazandırma çabaları başarıya ulaşamıyor. Tek yol kaldı, bir Kürt devleti kurup Türkiye güneydoğusunun bu yeni devlete ilhak talebinde bulunmak. O yüzden harıl harıl Kuzey Irak inşa ediliyor, bir cazibe merkezi haline getiriliyor. Kamyonlar konvoylar halinde Kuzey Irak'a her gün her saat mal taşıyor, özellikle inşaat malzemesi. ABD ve AB buraya yatırım yapıyor. Tabii kaz geleceği için tavuğu esirgemiyor. Tabii hava alırlar. Bu hayal edilen devletin deniz çıkışı için İskenderun'a kesin ihtiyacı var. Deniz çıkışı olmadan işe yaramaz. Onu verecek göz ise bizde kesinlikle yoktur. Hiç öyle "biz ayrılık değil, federasyon istiyoruz" diye kimseyi uyutabileceklerini ummasınlar. Biz uyumayız, kusura kalmasınlar... Amaçlarının ne olduğunu ayan beyan görüyoruz... CHP ye gelince... Süheyl Batum gibi bir insanın orada olması büyük avantaj. Kendisine güvenirim. Kılıçdaroğlu'na güvenim yok. Bakalım gelişmeleri izleyeceğiz. CHP Atatürk'ün partisidir. Atatürk'ün bize mirasıdır. Umarım yanlış yollara sapmaz... 1 Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Bakın şimdi bu işler aşama aşama... Önce bir Kürtlerle Türkleri İslam paydasının birleştirdiği propagandası yapılacak. Sanki bu payda ile birleştiricilik yapılıyormuş görüntüsü verilecek. Bu görünüm altında Çekoslavakya örneği bir Kürt - Türk federasyonu fikri kabul ettirilecek. Bu aşamadan geçilmeden direk bir Kürt devleti kurulamayacağı, PKK nın bunu başarmaktan aciz olduğu açıkça görüldü çünkü. PKK ya bu yüzden bağımsızlık talebinden vazgeçtiği açıklaması yaptırıldı. Kan gölü üzerinde bir devlet inşa etmeye çalışan katil Apo bu nedenle paketlenip teslim edildi. Federasyon fikri İslam ortak paydası süsü altında yutturulduktan ve Kürt varlığı resmen tescillendikten, ortaklık belgesi resmiyete geçirildikten sonra Çekoslavakya'ya ne olduysa aynısının olacağı planın ikinci aşamasına geçilecek. Bu aşamaya kadar K. Irak bir çekim merkezi haline getirilecek, zaten harıl harıl getiriliyor. İki gelişme paralel yürütülüyor. Bir yandan İslam ortak paydası kandırmacası altında bir Kürt kimliği inşa etmek, bir yandan K. Irak'ı çekim merkezi olarak inşa etmek. Hedef: Türkiye Kürtlerinin K. Irak'ta ilan edilecek Kürt devletine ilhak talebi. Bu bir çatışma çıkaracak, kimse güneydoğuyu altın tepside buyur etmeyecek. Çıkan çatışma sonucu da ABD kuvvetlerinin desteği ile İskenderun deniz çıkışı elde edilecek. Peşmergelerin böyle bir iş başarma olasılığı sıfırdır. ABD devreye girmeden rüyalarında göremezler. Irak da Fao yarımadasını İran'dan geri almayı rüyasında göremezdi, bizzat tam donanımlı, kimyasal silah dahil korkunç birer terminatöre dönüştürülmüş ABD helikopterleri İran mevzilerine saldırarak İranlıları yok etti ve Iraklılar elini kolunu sallayarak Fao'ya girdi. İran Fao'yu savaş tazminatı olarak aldığını açıklamıştı. Çünkü savaşı Irak saldırısı başlatmıştı. Fakat ABD dengeleri bozacak bu duruma izin vermedi. Irak da çok dini görüntüler vererek, "Yeni Kadisiye savaşı" kandırma propagandaları ile saldırtılmıştı. Kadisiye savaşının (Halife Ömer zamanında Fars ülkesinin ele geçirildiği savaş) filmi bile propaganda malzemesi olarak çekilmişti. Çeken kim? Hollywood. Ismarlayan? Emperyalizm. Emperyalizm her zaman dini kullanır. Her zaman... İslam dini emperyalistlerin tükenmez bir istismar kaynağıdır... Çanakkale savaşında bile müslüman askerler savaşmaya getirildikleri topraklarda ezan sesi duyduklarında şaşırmışlardı. Onlara İslam düşmanları ile cihada gittikleri söylenmişti. Türkler ise durumu farkedince ellerinden gelen en yüksek sesle ezanlar okumaya başladılar. İlla İslam dinini kullanacaksın, başka yol yok bu topraklarda... Mızrakların uçlarına Kuran nüshaları takıldığı, sahabenin sahabeyi kırıp geçirdiği günden beri bu böyle... 1 Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Evet sevgili Demirefe arkadasimiz cok aydinlatici bir yaklasimla gercekleri gözlerimizin önüne sermistir. Bana birisi söyle yazmisti:"Türkiye'de bir Kürt halki vardir,bende Kürt'üm,devlet Kürt realitesini tanidi."Bende bunu bana söyleyene "KIM KÜRT HALKININ VARLIGINI KABUL ETTI"diye ona sordum.Tabiiki yanit gelmedi. Türkiye'de 1980'lere kadar insanlar Kürt-Türk-Laz diye kavramlarla ugrasmazdilar.Cünkü biz biliyordu ki, bu ülke dogusu batisi güneyi kuzeyi ile Türkiyedir.Bu ülkede yasayanlarin kimliginde Türk vatandasi yazilidir.Yani etnik kökenine bakilmadan bu ülke icin calisan bu ülkede yasayan herkes bila istisna Türk vatandasidir.Avrupa ülkelerinden vatandaslik alabilmek icin türlü iki taklalar atanlarin Türkiye'de dogustan bu hakka sahip oldugu gercegi vardir. Ama alkolun sisede durdugu gibi midede durmadigi gerceginden yola cikip,birtakim art niyetli kisi,grup veya kuruluslarin distan göründükleri gibi saf ve temiz olmadiklarini 1980 darbesi ile gördük.1980 darbesi ile önleri acilan cemaatci yapilanmalar,Kürtcü calismalar o güne kadar yeraltinda sürdükleri faaliyetlerini yer üstüne cikarabildiler.Bugün darbe yapanlar yargilansin diye kampanyalar düzenleyenler bence gelmis gecmis en büyük takiyecilerdir.Cünkü darbeciler yargilansin diyenlerin önün 1980 darbesio acmistir.Insanlar velinimetlerine böyle sirt dönebilirmiydi tabii ki hayir,ne var ki bu cigirtkanliklarin altinda yatan baska bir gercek vardi.Bu gercekte cizgisini hicbirzaman icin kaybetmemis.dinci akimlarin karsisinda kaya gibi duran Türk Silahli Kuvvetleri'nin saf disi birakilmasi gercegi.Bu amaca ulasildimi?EVET ULASILDI.Degerli yazar Emin Cölasan'in dedigi gibi "TÜRK SILAHLI KUVVETLERI HADIM EDILDI"Zaten bu hadim edilmeden sonra dikkat ederseniz bölücü cigirtkanliklar,Kürdistan sözleri,Özerklik,Kürt kültürü,Kürt dili gibi calismalar ayyuka cikti.BUNUN ADINA DEMOKRATIK ACILIM dediler ve bu demokratik acilim sadece Kürt olanlar icin gecerli olmak kaydina baglandi.Yani bu demokratik acilim adi altinda Bati'nin dayattigi ve bizi yönetenlerinde Kürt sorunu dedikleri bu bölücü söylemin kökünde, Kürtlere özel acilim yattiginin anlasilmasi ile demokratik denilen Kürt acilimina karsi olanlara karsi hicte demokratik olmayan eylemler basladi. Bu eylemler cercevesinde önce Manisali Bülent'e suikast senaryosu üretildi.Orduya mühimmat tasiyan kamyon polisler tarafindan refakattaki subayin itirazina ragmen durduruldu Ankara Emniyet Müdürlügüne cekilerek Türk Silahli Kuvvetlerine göz dagi verilerek Türkiye'nin artik bir polis devleti oldugu vurgusu yapildi. Bütün bu olanlara sevinen bir kesim vardi;bu kesim BDP denilen PKK'nin siyasi kolu ve onlarin medyadaki ve cemaatci yandaslariydi.Türkiye Cumhuriyeti Devletine karsi Devleti yönetenler tarafindan darbe girisimi vardi.Bu darbe girisimi Hitler'in demokratik yollarla iktidari gaspetmesi gibi iktidara gelmis olanlardan geliyordu.12 Eylül Darbesi ile uygulamaya konulmus olan anti demokratik secim sistemi ile Türk milletinin hakki gaspediliyordu.Ta Özal'dan bslayan bu anti demokratik secim sistemi ile azinligin cogunlu ele gecirmesi taktigi gayet güzel uygulanmaya konuldu.Halkin yüzde 40'nin temsil edilmedigi bir ülke ne kadar demokratik olabilirdi. Türk-Kürt ISLAM'da birlesiyor slogani ile aslinda hedeflenen,Laikligin ortadan kaldirilmasiidir.Graham Füller'in SIYASAL ISLAM MODELI uygulamaya girmisti.GRAHAM FÜLLER eski bir CIA ajani ve ABDULLAH GÜL'ün cok yakin görüstügü bir isimdir.Görevi CIA'nin Ortadogu masasi sefligiydi.Bu Ilimli Islam modeli onun eseridir.ABD ve AB tarafindan alkislanmistir.Ve bizim birtakim tatlisu müslümanlarida "BAKIN ABD BILE ISLAMI DESTEKLIYOR"diye propaganda yapiyordular.Halbuki ayni Amerika Afganistanda,Irakta müslüman kani akitmaktan doymuyor bizim müslümanlardan helede cemaatlerden cit cikmiyordu.Nasil ciksin ki Amerika ile isbirligi yapipta sonra ona karsi olmak olurmuydu.Türkiye ile Israil arasindaki sürtüsme ile Türk kamuoyunun dikkatleri o yöne cekilmis,ONE MINIT tekerlemesi ile bizi yöneten kisi tanrilastirilmis,Avrupa ve Amerika'nin ali cikarlari geregi AKP iktidari göklere cikarilmaya baslanmistir. Ölülerden intikam almak ancak onlarin sagliginda onlardan korkanlara mahsustur.Atatürk'ün sagliginda agizlarini acamayan yobazlarin torunlari bugün ona BETON MUSTAFA diyor,cünkü o ölmüstür ve artik ondan korkma geregi kalmamistir.Bu nedenle ölülere evet saygi göstermekte bir erdemdir.Kilcdaroglunun mezar ziyaretini ben böyle degerlendiriyorum.Ha Kilicdaroglu bu ziyaretle bir mesaj vermis ve artik baris zamani geldi demek istemis olabilir.Onu mezar sevici olarak görenler ise ya AKP'lidir ya da yandastir.Baska nasil adlandirilir ki bunlar. Türk-Kürt Federasyonu proje asamasindadir.7 ay sonra secim var.Bu secimin akibeti Türk-Kürt Federasyonun da akibetini belli edecektir.AKP iktidarinin tek basina iktidar olmasi durumunda bilineki bu federasyona yesil isik yakilacaktir.AKP'nin bundan geri adim atma lüksü yoktur.Bundan geri adim atmasi demek AKP'nin sonunun gelmesi demektir.Isterseniz bekleyelim hep birlikte görelim. saygilarla 1 Alıntı
Φ dominik Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Hic bosuna ugrasmayin ve enerjinizi bosuna kullanmayin. Kürt realitesini CHP dahi sonunda gördü ve alismaya calisiyor. Firansa'da bile Ahmet Kaya'nin mezarini ziyaret etti Kilictaroglu, dogrusuda buydu. Türkiye Cumhuriyeti devletinin aktörleri Kürt realitesine alisiyorlar ve artik sizde alisacaksiniz. Kilictaroglu'nu övenler ve kendilerine umut görenler gecmiste Kürt'ler hakinda ne kadar yanildiklarini umarim görmüslerdir. Alıntı
Φ dominik Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Göründüğü gibi Kılıçdaroğlu nun yaptığı siyasi bir hatadır, ne isaya ne de musaya yaranamayacaktır. dediğim gibi daldaki kuşları avlayacağım derken eldeki kuşlardan olacaktır. Bu olay benim gibi CHP den birşeyler bekleyenleri şok etmiştir. Kusura bakmayin ama sizi daha soke sayisi bayagi cok. Yillardan beri inkar politikasi tutmayinca gercekleri itiraf etmek zorunda kaliyorlar, ama bunu yaparkende vatandasa dürüst davranmadiklari icinde sizin gibi insanlarda hayal kirikligina ugruyor. Yarin devlet yetkilileri Kürt diline sahip cikarlarsa hic sasmayin sayin yilmaz. Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Yarin devlet yetkilileri Kürt diline sahip cikarlarsa hic sasmayin sayin yilmaz. Milli Eğitim Bakanlığı yeni öğretmenlere Kürtçe öğrenmelerini tavsiye etmiş bu konuda da kitapçık hazırlıyormuş. Devlet dediğinizi zaten yaptı, bizim umudumuz CHP idi fakat bu ziyaret gerçekten beni şok etti. Bahçeli nin 'vatan hainlerinin mezarını ziyaret ediyorsun o halde git hapisteki vatan hainlerini de ziyaret et' sözü mantıklı değil mi? sayın politika mezar ziyaretini ölülere saygı çerçevesinde değerlendirmek istemiş fakat bu her ölü için geçerli mi? CHP li olup da bu adamı seven kaç kişi vardır acaba? Bağımsız Kürdistan propagandası yapılarak cinayetler işlenecek ve bu adam da çıkıp Kürtçe kaset yapacağım diyecek biz de bunda hiç bir ard niyet aramayacağız. Hiç kimse kusura bakmasın ama biz aptal değiliz. CHP de çok değerli insanlar var; Süheyl batum bunların en başında gelenlerden yalnız son BDP ile ittifak söylemleri beni çok şaşırttı, kulaklarıma inanamadım. Ben bu olanları açıklayamıyorum, ilk duyduğumda resmen yıkıldım paylaşacak birilerini aradım. Bu haber bahanesiyle de yine forumdaşlarla paylaşmak aklıma geldi, hakikaten bir çıkar yol bulamıyorum. Tek çarem yine AKP nin koltuk değnekliğini yapan MHP olacak gibi. Alıntı
Φ dominik Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Tek çarem yine AKP nin koltuk değnekliğini yapan MHP olacak gibi. Yaniliyorsunuz, tek care sizinde artik bu inkar ve korku polituikalarina sirtinizi cevirip kardesce yasamayi kabul etmeniz. Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Mhp veya CHP; AKP ve BDP disinda kalan siyasi partiler bu ülkenin birlik ve bütünlügünü savunan partilerdir.Bakmayin hesaplarina gelmeyince MHP'ye fasist parti diyenlere,inanin ki bölücülerin karsisinda kim varsa bastaci edilmelidir.Demokrasi varsa,bu ülkeyi bölmek isteyenler varsa,Güneydoguya özerklik diye feryad edenler varsa onlarin karsisinda evet bir FASIST PARTI OLMALIDIR KI SIYASET DENGELENSIN.Simdi bunlara sorsaniz neden fasist bir partiye karsisiniz;derler ki fasistler insanlik düsmanidir,dogrudurda,peki o dogruysa bölücülük insanlik düsmani degilmidir.30 yildir bu adamlar kan döktüler.Onca fidanlari yok edip ocaklarini söndürdüler.Bunlari yapanlari insan olarak mi görmeliyiz ki fasist bir partiye karsi olalim. Dün Amerikan askerlerini Kabatasta denize döken zihniyet RUSYA YANLISIYDI.Leninci Stalinciydi.Yani bunlar Türkiye icin degil Rusya icin Amerikaya karsiydilar.Olayi gercek yönüyle irdelemek ve sahte kahramanlar yaratmamak gerekir.Dün Stalincilik ugruna Amerikaya karsi olanlar bugün Amerikan yandaslari tarafindan anilmaktadirlar.Paradoksun böylesi gercekten komik oluyor. Ahmet Kaya,Yilmaz Güney bunlar kimdiler?Eger bunlara dogru yanit veremezsek bizde Erdogan gibi oluruz.Yani gözyasi dökeriz.Kürtcülügün Yilmaz Güneyden sonra ki öncülerinden birisi Ahmet KAYADIR.Bunun belgeleri inkarda edilse ortadadir.Onun yaptigi türküler incelenirse hepsi birer belgedir.Bunlar Fransaya kacarak aslinda arkalarinda hangi güclerin oldugunuda bizlere anlatmis oldular.Türkiye'de bölücülük yapan nicelerinin Almanya'ya,Fransa'ya veya baska ülkelere sigindigini biliyoruz.Bugün teröre karsi acil önlemler alan Almanya terörün bir numarali destekleyicisidir. Ben Türk'üm diyerek bölücülere sahip cikanlar bence layik olduklari vatandasliga sahip olmuslardir.Onlarin ben Türküm demeleri masaldan öteye gecmez. saygilarla 1 Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 18 Kasım , 2010 Yaniliyorsunuz, tek care sizinde artik bu inkar ve korku polituikalarina sirtinizi cevirip kardesce yasamayi kabul etmeniz. Yugoslavya gibi mi? 40 bin kişinin katline, milyarlarca milli servetin kaybına neden olanları unutup her şeye sünger çekmeyi kaldıracak mide, beyin, kalp ve karaktere sahip değilim ne yazık ki. Bundan önce CHP hakkında yazdıklarımı ve şu an yaptığım eleştirileri de göz önüne alırsanız bunu anlamanız çok zor olmasa gerek. Kimin yanılıp yanılmadığını da zamanla anlarız ama inşallah çok geç olmaz. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 artik bu inkar ve korku polituikalarina sirtinizi cevirip kardesce yasamayi kabul etmeniz. Cümledeki tüm kavramlar gerçek dışı ve hayali... Başta inkar diye bir şey yok, karlar kütür kürüt ediyormuş da dağ Türklerine Kürt denmiş filan söylemlerine takılıp kaldıysanız uzayda yaşıyorsunuz demektir. Bu söylemler çoook eskide kaldı ve ardı arkası kesilmeyen bölücülüklere bir tepki olarak o zaman için normaldi. O zaman PKK yanıbaşımızdaki Sovyetlerin emrindeydi ve Türkiye iki muazzam blok arasında, biri alacağım, biri vermeyeceğim derken mengenedeki midye gibi sıkışmış, çatırdıyordu. O olağanüstü zor dönemi bugünün rahatlığında yargılayamazsınız. Her aşırılık, karşıda da aynı aşırılığa neden olur. Bugün terör bittiğinde de kardeşlik zaten bir süre sonra pekişir. Sorun farklı etnik olmak filan değil, sorun emperyalizm uşaklığı ve bölücü terör de o yüzden. Bu sorunlar bitsin, kardeşlik zaten olan ve hemen serpilecek olan şey. Sorun yok... Korku diye bir şey hiç ama hiç yok. yapılan planları deşifre etmenin korku ile hiç ilgisi yok. Demirden korksak trene binmezdik. Yarın Osman Pamukoğlu'nun önerdiği ve parti programında da belirttiği yirmi bin kişilik özel kuvvet kurulsun, en az ikiyüz bin müracaat olacağından adınız gibi emin olun demeyeyim, olmayın, çünkü beşyüzbin müracaat olur. Terör filan hava civa gelir, vız gelir tırıs geçer. Yılmaz usanmaz bekçiler her an vardır ve savaşırız. Hiç sorun olmaz. Hatta Osman Pamukoğlu için terör çerez çekirdek, asıl planları ekonomik ve tam dış bağımsızlık alanındadır. Türkiye'nin jeopolitik konumu bağımsız, güçlü olmasını zorunlu kılar. Hiç bir yere angaje olup sırtını dayayıp rahatına bakmasına uygun bir jeopolitiği yoktur. Bunu en iyi bilen ve uygulayacak olan, bu konuda en bilinçli lider Osman Pamukoğlu'dur... Hikaye aynı hikaye... "ABD mandasına girelim, İngiliz muhibbi olalım, Varşova paktına girelim, yok olmadı NATO'ya girelim, illa ki birilerine sırtımızı dayayıp beleşten geçinelim, yan gelip yatalım, biz alemin gözbebeğiyiz, bize kimse kıyamaz, kime yanaşsak geçinir gideriz, üç günlük dünya için çalışmaya didinmeye ne gerek var, allah kafirleri dünyayı imar etsinler, biz de yararlanalım, bizi ise ibadetimizi yapıp öbür dünyada hurilerin kucağına atlayalım diye yarattı... Aman din diyanet, huriler elden gitmesin de, dünya işi mi, amaaaan gavur yapmış nasılsa... Onlardan iyisini mi yapacağız, namazına niyazına bak, hurileri elden kaçırmamaya bak..." Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Din afyonu hakkında abartılı bir ironi yaptığım düşünülebilir, fakat aynıyla gerçektir, dogmatik zihniyet budur. Konya belediyesinin Konya'nın tanıtımı için hazırladığı bir kitap elime geçti. Bu dogmalar aynen kitaba yansıtılmış. Konya Mevlana'nın manevi koruması altındaymış, onun ve çocuklarının mezarları Konya toprağında oldukça Konya'ya bela, düşman, musibet uğramayacakmış, Mevlana bunu tekeffül etmiş, garanti vermiş! Nasıl bir tanrı yamağıysa, bu garantiyi nasıl verebiliyorsa artık? Böyle zırvalardan medet uman, başka neden ummaz? İngilizden de umar, Rustan da umar, coniden de umar. E canım kafir de allahın askeri değil mi? "Ve ma ya'lemu cunude rabbik! Allah istedikten sonra kafiri de dinine hizmet ettirir"!!! Gider CIA'nın kucağında da oturur, uzaktan kumandayla buradan gazete adlı paçavralarından iftira kusar, adam toplatır, içeri attırır, yıllarca tutuklu yargılatır... Hepsi olur bu dogmatik sakat kafa, hastalıklı zihin ile... Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Süheyl Batum gibi bir insanın orada olması büyük avantaj. Kendisine güvenirim. Anlaşılan ona da güvenilmeyecekmiş! Gerçi ne dediği tam anlaşılmıyor, karnından konuşuyor ama bu daha da rahatsız edici. "At yoruldu, ne olur ne olmaz tökezlerse diye yedek at hazırlanıyor" görüşümü çok önce belirtmiştim, yanılmamış olduğumu görmekten hoşlanmadım aslında ama haklı olduğumu tüm gelişmelerin o yönde oluşu gösteriyor... Alıntı
Φ ''biji tirkiye'' Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Üzmeyin bu kadar kendinizi,Dansöz yine mükemmmel figürler kullanarak kıvırtmaya devam ediyor dün akşam açıklama yaptı onların görüşünü paylaştığı için değil,sadece sanatçı oldukları için gitmiş mezarlarına,bu açıklamasını duyar duymaz aklıma o karikatür geldi 1 Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Yaniliyorsunuz, tek care sizinde artik bu inkar ve korku polituikalarina sirtinizi cevirip kardesce yasamayi kabul etmeniz. Kardeşçe yaşamayı kabul ediyoruz elbette. Sadece Kürtlerle değil diğer kültürlerle de... Ancak şu varki; kardeşçe yaşamak isteyenlerin de, bizler gibi gerçek demokrat ve gerçek solcu olmaları gerekmekte. Artık enternasyonalist olmayan, çağ dışı kalmış bir zihniyetle, örf, anane ve töreleri, hatta dil ve etnisiteyi bayraklaştırarak bölücülüğe hizmet, solcu, aydın bir duruş olmadığı gibi emperyalizmin amaçlarına çanak tutmaktır. Devrimci akımlar, bu gerçeğin farkına varamayan gericilerle her zaman mücadelelerini sürdüreceklerdir. 1 Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Üzmeyin bu kadar kendinizi,Dansöz yine mükemmmel figürler kullanarak kıvırtmaya devam ediyor dün akşam açıklama yaptı onların görüşünü paylaştığı için değil,sadece sanatçı oldukları için gitmiş mezarlarına,bu açıklamasını duyar duymaz aklıma o karikatür geldi Salih Memecanlarin kimlerin adami olduklarida böylece anlasilmaktadir. saygilarla Alıntı
Φ ''biji tirkiye'' Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Kardeşçe yaşamayı kabul ediyoruz elbette. Sadece Kürtlerle değil diğer kültürlerle de... Ancak şu varki; kardeşçe yaşamak isteyenlerin de, bizler gibi gerçek demokrat ve gerçek solcu olmaları gerekmekte. Artık enternasyonalist olmayan, çağ dışı kalmış bir zihniyetle, örf, anane ve töreleri, hatta dil ve etnisiteyi bayraklaştırarak bölücülüğe hizmet, solcu, aydın bir duruş olmadığı gibi emperyalizmin amaçlarına çanak tutmaktır. Devrimci akımlar, bu gerçeğin farkına varamayan gericilerle her zaman mücadelelerini sürdüreceklerdir. Türk'lüğün bayraklaştırıldığı bir ülkede,yasaklanmış bir dili ve hatta halkı bayraklaştırlmakla suçlamak hiçte sosyalist düşünce yapısına uygun bir yaklaşım değildir,bu ülkedeki bütün farklılıklar eşit seviyede serbest olduktan sonra eğer birileri çıkıp biz diğerlerinden fazla hak-hukuk istiyoruz derse işte bu bayraklaştırmak olacaktır.... 1 Alıntı
Φ politika Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Kardeşçe yaşamayı kabul ediyoruz elbette. Sadece Kürtlerle değil diğer kültürlerle de... Ancak şu varki; kardeşçe yaşamak isteyenlerin de, bizler gibi gerçek demokrat ve gerçek solcu olmaları gerekmekte. Artık enternasyonalist olmayan, çağ dışı kalmış bir zihniyetle, örf, anane ve töreleri, hatta dil ve etnisiteyi bayraklaştırarak bölücülüğe hizmet, solcu, aydın bir duruş olmadığı gibi emperyalizmin amaçlarına çanak tutmaktır. Devrimci akımlar, bu gerçeğin farkına varamayan gericilerle her zaman mücadelelerini sürdüreceklerdir. :clover: saygilarla Alıntı
Φ dominik Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Kardeşçe yaşamayı kabul ediyoruz elbette. Sadece Kürtlerle değil diğer kültürlerle de... Ancak şu varki; kardeşçe yaşamak isteyenlerin de, bizler gibi gerçek demokrat ve gerçek solcu olmaları gerekmekte. Artık enternasyonalist olmayan, çağ dışı kalmış bir zihniyetle, örf, anane ve töreleri, hatta dil ve etnisiteyi bayraklaştırarak bölücülüğe hizmet, solcu, aydın bir duruş olmadığı gibi emperyalizmin amaçlarına çanak tutmaktır. Devrimci akımlar, bu gerçeğin farkına varamayan gericilerle her zaman mücadelelerini sürdüreceklerdir. Gercek demokratlik ve solculuk nedir? Kimler bunu uyguluyor? Kimseyi sizin gibi "demokrat ve solcu" degil diye dislayamazsiniz ve haklarinida gasp edemezsiniz. Bu tip anlayis zaten dogasi geregi demokratlik ve solculuk olamaz. Olsa olsa so, gecinen nasyonal solculuk olabilirki onlarida nazi Almanya'sinda yasadik. Devrimcilik daima gericilige, fasizma, baskiya ve zulme karsidir. Devrimcilik asla totaliter rejimleri, inkarciligi, statükoculugu kabul etmez, vatan millet sakarya adina herkesi zorla Türklestirmez, asla irk bazinda ne mutluyum demez, calikanim,..... gibi sacmalilrada red eder. Su demokratliginizi ve solculugunuzu biraz acarsaniz daha saglikli olur. Alıntı
Φ y.yılmaz Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Yazar Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Üzmeyin bu kadar kendinizi,Dansöz yine mükemmmel figürler kullanarak kıvırtmaya devam ediyor dün akşam açıklama yaptı onların görüşünü paylaştığı için değil,sadece sanatçı oldukları için gitmiş mezarlarına,bu açıklamasını duyar duymaz aklıma o karikatür geldi Evet o hain sanatçılardan diri olunları da var, en büyükleri İmralı da onu da ziyaret etsin o zaman. Bunu belki özür dileyip hata ettik demeleri mazur gösterbilir aksi taktirde bu kabul edilemez. Siz niye eleştiriyorsunuz ki, size yanaşmaya çalışıyor işte; size göre artık CHP de ülkeyi yönetebilecek seviyeye terfi etmiştir sanırım. Alıntı
Φ dominik Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Evet o hain sanatçılardan diri olunları da var, en büyükleri İmralı da onu da ziyaret etsin o zaman. Bunu belki özür dileyip hata ettik demeleri mazur gösterbilir aksi taktirde bu kabul edilemez. Siz niye eleştiriyorsunuz ki, size yanaşmaya çalışıyor işte; size göre artık CHP de ülkeyi yönetebilecek seviyeye terfi etmiştir sanırım. Ne oldu sayin yilmaz, güvendiginiz daglara kar yagdi galiba. Dostum tüm partiler birbirinin aynisi, aralarinda hic bir fark yok. Onlar sadece kendilerine verilen görevi yapmaya calisiyorlar. Ecevit'e, Bahceli'ye, Yilmaz'a Apoyu yakalatip Imrali'ya götürme ve sonrasinda idam cezasini kaldirma görevi verildi, sonrasinda Edogan'a Kürt realitesini taniyip cözüm yollarinin önündeki engelleri kaldirma görevi verildi ve anlasilan bu günler de de Kilictaroglu'na Kürt sorununu cözme görevi verildi gibi. Size tavsiyem olaylara birazda sakin bakmaniz ve eski aliskanliklarinizdan vazgecmeniz. Yani korku senaryolarini unutmaniz gerekli. Alıntı
Misafir bilimselci Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Gönderi tarihi: 19 Kasım , 2010 Türk'lüğün bayraklaştırıldığı bir ülkede,yasaklanmış bir dili ve hatta halkı bayraklaştırlmakla suçlamak hiçte sosyalist düşünce yapısına uygun bir yaklaşım değildir,bu ülkedeki bütün farklılıklar eşit seviyede serbest olduktan sonra eğer birileri çıkıp biz diğerlerinden fazla hak-hukuk istiyoruz derse işte bu bayraklaştırmak olacaktır.... Daha önce söylemiştim sanırım anlaşılmadı. Daha kaç kez tekrarlayacağımı da bilemiyorum. 1- Sosyalist, devrimci zihniyet enternasyonalisttir. 2- İçinde yaşanılan devlet yada toplum içerisinde yeniden bir kültür farklılığı bayraklaştırmak, emperyalizmin amacı doğrultusunda toplumu bölüp parçalamak, halkların birlikteliğini yok etmek amaçlıdır. 3- Hak, hukuk, sosyal eşitlik isteyen bir zihniyet, mücadelesini sosyalist kültürle, sınıfsal mücadele vererek yapar. Bunun başkada bir çıkar yolu da yoktur. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.