Daha çok yazılır Oktay Ekşi…

Şu sıralarda diğer gazete yazarları ve Köşe yazarları ile ilgili olanlar “Oktay Ekşi” olayını konuşuyorlar ve elinden gelen bu konuda yazılar yazarak olup bitene anlam katmaya çalışıyor. Kimi yazarlar taraf, kimileri ise objektif olmaya çalışıyorlar gündemin içinde olmama rağmen bu konularda fazla yazmayı sevmiyorum ne kadar çekerseniz o kadar uzayacak bir mevzu çünkü!

***

Oktay Ekşi denildi mi? Durup bir düşünmek lazım hürriyet gibi ülke gündemine yön verebilen bir gazetede yazı yazıyorsa üstelik başyazar olarak. Direk olarak karalamak yâda karalamaya çalışmak haksızlığın dışında kendi mesleğine yazarlığa ve gazeteciliğe bir hakaret olur. Oktay Ekşi’nin olay yaratan yazısını okudum aslında güzel bir giriş ve yazı akışı ile devam etmiş. Fakat o basına yansıyan sözde istifa etmesine ve başbakanın “Ben böyleleri ile mücadele etmem, savaşırım” sözünü söylemsine neden olacak. “Onlar analarını bile satarlar” kimi bir sözü köşe yazının satırlarında geçirmesi yılların Oktay Ekşi’sini bir anda sildi. Bulunduğu mevki den istifa etmesine ve basında ikiye ayrılan bir olaylar zincirinin başlamasına neden oldu. Öncelikle Oktay Ekşi gibi bir isim istifa etse de bu şekilde bir söz söylese de onun yazarlığını yâda gazeteciliğini tartışmak ne bana nede diğer yazarlara düşer! Başyazar sıfatında birinin yâda normal bir köşe yazarının kalemi ne kadar sert olursa olsun Başbakana veya başka bir kişiye yönelik “onlar analarını bile satarlar” gibi sözler yazması doğru değil. Olanı yazmakta bu değildir.

***

“Uğraşmam Savaşırım”(!)

Yılların köşe yazarı Oktay Ekşi’nin yaptığı bir hataya devletin üst kademesinden üstelik bir başbakandan bu tür sinirli ve nefret ifade eden bir cevap daha olamaz. O yazıyı yazan yazar zaten bir hata yapmış. Birde buna o devletin başbakanı ve kukla köşe yazarları da eklenince ne olur? Alın size yine bir suni gündem… Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tepki vermekle haklıydı fakat o tür bir tepki “Uğraşmam, Savaşırım” demesi haklıyken haksız bir konuma düştü denilecek bir durum.

-

Sonsöz; böyle şeylerin olması normaldir. Her zaman birileri diline hakim olamaz. Yanlış zaman ve yanlış yerde söylenen sözlerin bedeli ağır olur. Boşuna dememişler “Dilin kemiği yoktur” dilinize hâkim olun yoksa başınıza beklemedik şeyler gelebilir…

 

-

 

S&S (Her Zaman Önde)

SAMET SERBEST

Bugün Türkiye'de olup bitenleri gördügümüzde insanin aynen Oktay Eksi gibi düsünmesinin önüne gecilemez.Evet bende bunlardan hersey beklenir derken belkide Oktay Eksi'nin acikca yazmis olduklarini dile getirmeye calistim hep.EVET BUNLARDAN HERSEY BEKLENIR.BABALAR GIBI SATARIZ DIYENDE BUNLARDI.Babaligi kabul edenlerin analarini satamiyacagini kim garanti edebilir.

 

Oktay Eksi gelmis gecmis onlarca yazardan kat kat üstün kalitede bir gazetecidir.Kibardir ayni zamanda.Dönek gazetecilerden sahte devrimcilerden hic degildir.Onu ben HÜRRIYET gazetesine hic mi hic yakistiramiyordum,cünkü Hürriyet'in ne oldugu ortadadir.Belki de Oktay Eksi oradan ayrilmayi düsünüyor ve bir neden bulmaya calisiyordu da denebilir.

 

Oktay Eksi buna ragmen yapmis oldugu hatayi anlamis ve özür dilemistir.Bunu ancak erdemli gazeteciler yapar ki Oktay Eksi'de bu erdem fazlasiyla vardir.

 

Meslekleri yandaslik ve yagdanlik olan dünkü devrimci bugünkü burjuva ve cemaat kalemi olan gazeteciler icin Oktay Eksi bulunmaz bir kemik oldu.Bir süre bununla oyalanacaklar ta ki birilerinden YETER GÜNDEM DEGISTIRIN emri gelene kadar.

 

 

saygilarla

Bi gazetecinin iyi, deneyimli, erdemli ve yürekli olmasi onun bu tür cok basit bir hatayi yapmasini gerektirmez. Her demokratik toplumlarda oldugu gibi hic ayrim yapmaksizin herkes yaptigindan sorumludur, özür dahi dilese hatasini yok etmez ve istifa etmesi en dogru secenektir. Umarim Oktay Eksi diger gazeteci ve hatta siyasilerede örnek olmus olur.

Elestirininde bir ölcüsü olmali ve kimse bu devletin ve topraklarin tek basina sahibi oldugu kansina varmamali.

Meslekleri yandaslik ve yagdanlik olan dünkü devrimci bugünkü burjuva ve cemaat kalemi olan gazeteciler icin Oktay Eksi bulunmaz bir kemik oldu.Bir süre bununla oyalanacaklar ta ki birilerinden YETER GÜNDEM DEGISTIRIN emri gelene kadar.

 

Yanlis düsünüyorsunuz. O cok tecrübeli gazetecide iyi düsnerek kimseye firsat vemeyecekti. Ne güzel, sen istedigini söyleyeceksin, sonra baktinki dozu bayagi kacirmissin, sonra özür dileyeceksin ve her sey unutulup bitecek. Sonrada hala elestiriyorlar , yaziyorlar diyede saga sola catacaksin. Gündem arayana gündem yaratmayacaksin. Insan ne yazdigini önce iyi okur, tartar ve sonrasinda yayinlar. Milyonlarca insanin okuyacagi bir yaziyi yayinlarsan sonucunada katlanacaksin.

 

benzeri bir sacmaligida gecenlerde M. Ali Erbil Aleviler icin tv de canli yayinda söylemisti. O da özür diledi ve yanlis anlasildim dedi, ama yayinin kaldirilmasini önleyemedi özürü. Dogru olanda budur. Türkiye artik eski Türkiye degil, vatandas hakkini ariyor. Hic begenmedigin bir basbakan dahi olsa küfür etmeye ve rencide edici cümleler kullanmaya hakkin yok, hele hele birde büyük gazeteciyim diyorsan hic hakkin yok.

Umarim Oktay Eksi diger gazeteci ve hatta siyasilerede örnek olmus olur.

 

 

Oktay Usta’dan ekşili köfte tarifi

 

Hükümet, gıda kolisi dağıtıyor.

 

Gazeteler, yemek kitabı.

 

*

Uyumlu ikili.

*

Tabakları çoktan vermiştik zaten.

Tencereleri de.

Çatal kaşığı düzmüştük.

*

E bi de tarif verelim bari.

*

Bütün halde duran HSYK’yı dilimleyin, küp küp doğrayın, kendini bırakıncaya kadar haşlayın, ince ince kıyıp, bir diş müsteşarı ilave edin.

Danıştay serttir, kabuğunu sıyırın, iyice kazıyın, ortadan bölüp, püre haline gelene kadar rendeleyin.

Yargıtay’ın kökleri saplıdır, ayıklayın. Başsavcı zaten komple sap, komple atın, bir baş soğan koyun onun yerine...

Sayıştay’ın çekirdeklerini çıkarıp, kaşığın tersiyle, olmazsa, elinizin tersiyle, ezin.

Anayasa Mahkemesi’ni yıkayın, yağlayın, daldırın parmaklarınızı, pembeleşene kadar yoğurun. Pirinci çene suyunda ıslatın.

Püf noktası... Siyah taşları ayıklıyormuş ayaklarına yatıp, pirinç kılığındaki ak taşlara dokunmayın, ki, lezzeti kaçmasın...

İki çorba kaşığı hamaset ekleyip, bi tutam davul tozu minare gölgesi serpin.

Koyun hepsini bi kaba, ak’laşana kadar boooolca unlayın, her tarafına bulaştırın.

*

Avcunuzun içindedir artık.

İstediğiniz kıvama gelmiştir.

Ovalaya ovalaya yuvarlayın.

Nihai şekli verin.

*

Şimdi geldik terbiyesine...

*

Yumurtayı kırın. Ak’ını ayırın. Ekşi’yle ak yan yana olmaz çünkü... Ak’ı bozar. Sarısına damlatın. Başlayın çırpmaya.

Nerden geldiğini şaşırsın ekşi...

Terbiye olana kadar çırpın.

*

Kısık ateşte alıştıra alıştıra pişmeye bırakılan köftenin suyundan bi kaç kaşık yedirin ki, terbiyesi kesilmesin...

Tam terbiye olsun, ekşime yapmasın.

Hazmı kolay olsun.

*

Boca ediverin artık üstüne...

Cümleten afiyet olsun.

*

Ekşili köfte de derler buna.

Siz sakın demeyin.

Terbiyeli olun.

Terbiyeli köfte deyin.

Uslu uslu yiyin.

 

***

Oktay Ekşi örnek olsun size...

 

Umarim Oktay Eksi diger gazeteci ve hatta siyasilerede örnek olmus olur.

 

 

 

***

Oktay Ekşi örnek olsun size...

 

 

İktidar güdümlü olunca sanırım Oktay ekşi bile örnek olamıyor

 

ATV ANA HABER'DE SKANDAL

 

ATV Ana haber bültenin sonunda CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu konu edinen Bizim City karikatürü gösterilirken, büyük bir ayıba imza atıldı.

Gösterilen çizgi filmde Kemal Kalıçdaroğlu dansöz kıyafetiyle tasvir edildi,

Hemen ardından ise ana Muhalefet lideri hakkında 4 şıktan oluşan bir soru ekrana yansıdı.

 

İzleyenlerin şaşkınlıkla çözmeye çalıştığı soru ve cevap şıkları alt alta şöyle sıralandı:

 

-CHP LİDERİ AŞAĞIDAKİLERDEN HANGİSİ? a.) Dansöz b.) Ağzı Bozuk c.) Boykotçu d) Hepsi

Animasyon çizgi filimde, Doğru cevap "D" şıkkı olarak işaretlenerek sona eriyor.

Hemde kahkahalar eşiliğinde....

 

Salih Memecan imzalı söz konusu karakitatür bugün Sabah Gazetesi'nin 1. Sayfasında da yer aldı..

 

Bakalim ki AKP milletvekili'nin kocasi olan Salih Memecan adli karikatürüst ve Iktidarin gazeteciside Oktay Eksi gibi erdemli bir durus sergileyebilecekmi yoksa kendisine verilen bahsislerlemi avunacak.

 

 

saygilarla

Önüne geleni darbecilikle, kendi camisini bombalamakla suçlayacaksın; iki yıl tutuklu olarak içeride yatıracaksın daha sonra da tutuklamaya gerek yokmuş deyip tutuksuz yargılamak üzere serbest bırakacaksın. 40 bin kişinin katiline sayın, şehitlere de kelle diyeceksin, Habur da teröristlerin kahraman edasıyla karşılanmasına göz yumacaksın onlarla pazarlıklar yapacaksın bu hakaret olmayacak; bir gazetecinin yazdığı yazı çok ağrınıza gidecek.

Görevi kötüye kullanmak suç olmaktan çıkarılacak, milletin gözünün içine baka baka hırsızlık yapanlara, devleti soyanlara göz yumanlara ceza verilmesin diyeceksiniz bu hakaret olmayacak. Bu milletle resmen alay etmektir.

Bir AKP li veya bu hükümeti destekleyen arkadaş bu kanunun çıkarılmasının haklı gerekçesini bize açıklarsa çok memnun olacağız zira ben böyle bir kanun çıkarılmasına yandaşların korunmasından başka bir gerekçe bulamıyorum. Eğer bu kanunla amaçlanan görevi kötüye kullananların affedilmesiyse bu vatandaşlar bunları kendi vicdanlarına sindirebiliyorlar mı?

Salih Memecan usta bir karikatürist olabilir buna itirazim olamaz ama usta bir karikatürist olmak onun bunun adami olmak demek olmamalidir.Salih Memecan yapmis oldugu karikatürle belki birilerini sevindirmis gülüdürmüs belki AKP milletvekili olan hanimi ile gece oturup saatlerce kahkahalarda atmis olabilir ama Salih Memecan yandas olma özelliginden hicbirsey kaybetmemistir.

Sanatkar olmak haysiyetli olmayida gerektirmiyor,biz ülkemizde sanatkar,yazar,gazeteci veya aydin olupta haysiyetten nasibini alamamis nicelerini biliyoruz,bu nedenle Salih Memecan tek adam degildir.

 

Oktay Eksi belki birilerini sevindirmistir ama Oktay Eksi o birilerine haysiyet derside vermistir bence.Anlayana tabii ki.

 

 

saygilarla

Oktay Ekşi Hükümeti sevmek zorunda değil elbett ama yıllarını bu mesleğe adamış birinin,hükümeti eleştirirken kullandığı cümle kabul edilecek gibi değildir,yazısında Akp'yi eleştirebilir,yanlışlarını sıralayabilir,kendi doğru gördüklerini ekleyebilirdi,böyle bir durum karşısında kendisine tepki gösterilmesi halinde bizde Oktay Ekşi haklıdır yada eleştiri dozu konusunda konuşabilirdik ancak kullandığı üslup kesinlikle kabul edilir gibi değildir.....

Oktay Ekşi Hükümeti sevmek zorunda değil elbett ama yıllarını bu mesleğe adamış birinin,hükümeti eleştirirken kullandığı cümle kabul edilecek gibi değildir,yazısında Akp'yi eleştirebilir,yanlışlarını sıralayabilir,kendi doğru gördüklerini ekleyebilirdi,böyle bir durum karşısında kendisine tepki gösterilmesi halinde bizde Oktay Ekşi haklıdır yada eleştiri dozu konusunda konuşabilirdik ancak kullandığı üslup kesinlikle kabul edilir gibi değildir.....

 

Oktay Eksi'nin uslübunu tasvip eden zaten yok.Bizim iddiamiz onun hatasini kabul ederek gerekeni yapmasiyla ilgili.Ve henüz o ayarda erdem sahibi bir gazeteci cikmadi ortaya.

 

 

saygilarla

Tarih:14/3/2006

Sayı: B.02.2.TRT.0.61.00.00/677

Konu : 7/12488 sayılı Soru önergesi cevabı

 

Yukarıda verdiğim bilgiler İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK tarafından verilen soru önergesine cevap olarak TRT Genel Müdür vekili tarafından,Devlet Bakanlığı'na yazılan cevap yazına ait bilgilerdir.Bu soru önergesi Mersinli Çiftçi Kemal Öncel ile Başbakan arasında geçen konuşmaların haber değeri taşımıyor olmasından dolayı sansürlenmesiyle verilen önergedir.Hatırlayacağınız gibi bu tartışma sırasında T.C.Başbakanı çiftçiye "Lan","Terbiyesizlik yapma","Artist" veya "Ananı da al git" diye hakaret etmişti ve cevaba göre bunların haber değeri YOKMUŞ!Çiftçi,Başbakana söyleyince haber değeri olur muydu? Bülent Arınç "şeyini şey ettiğimin şeyi,niye tekrar soruyorsun " derken bu konuşmalar haber değeri taşımamıştır. Bir kahvehaneye uğrasak "lan" türündeki bu ifadeleri fazlasıyla duyabiliriz.Başbakanımıza göre bu tarz konuşmaları yaptığı anlar "sigortalarının attığı" anlar.Bu durumda Oktay Ekşi de bir insan olduğuna göre,sigortalarının atması hakkına sahip değil mi?Oysaki siyasetçi model olmalı Siyasi liderler, uslüplarıyla,yaşantılarıyla,kişilik ve kültürleriyle örnek olmalıdır.Bir tek kelimeyle Oktay Ekşi'yi bitiren Türkiye bunca seviyesizliği sineye çekiyor,duymuyor,görmüyor.Oktay Ekşi bana göre onların anladığı dilden yazmış,ne de olsa konuştukları dil bu

Tarih:14/3/2006

Sayı: B.02.2.TRT.0.61.00.00/677

Konu : 7/12488 sayılı Soru önergesi cevabı

 

Yukarıda verdiğim bilgiler İstanbul Milletvekili Berhan ŞİMŞEK tarafından verilen soru önergesine cevap olarak TRT Genel Müdür vekili tarafından,Devlet Bakanlığı'na yazılan cevap yazına ait bilgilerdir.Bu soru önergesi Mersinli Çiftçi Kemal Öncel ile Başbakan arasında geçen konuşmaların haber değeri taşımıyor olmasından dolayı sansürlenmesiyle verilen önergedir.Hatırlayacağınız gibi bu tartışma sırasında T.C.Başbakanı çiftçiye "Lan","Terbiyesizlik yapma","Artist" veya "Ananı da al git" diye hakaret etmişti ve cevaba göre bunların haber değeri YOKMUŞ!Çiftçi,Başbakana söyleyince haber değeri olur muydu? Bülent Arınç "şeyini şey ettiğimin şeyi,niye tekrar soruyorsun " derken bu konuşmalar haber değeri taşımamıştır. Bir kahvehaneye uğrasak "lan" türündeki bu ifadeleri fazlasıyla duyabiliriz.Başbakanımıza göre bu tarz konuşmaları yaptığı anlar "sigortalarının attığı" anlar.Bu durumda Oktay Ekşi de bir insan olduğuna göre,sigortalarının atması hakkına sahip değil mi?Oysaki siyasetçi model olmalı :unsure:Siyasi liderler, uslüplarıyla,yaşantılarıyla,kişilik ve kültürleriyle örnek olmalıdır.Bir tek kelimeyle Oktay Ekşi'yi bitiren Türkiye bunca seviyesizliği sineye çekiyor,duymuyor,görmüyor.Oktay Ekşi bana göre onların anladığı dilden yazmış,ne de olsa konuştukları dil bu

 

Oktay Eksi'nin uslübunun kabul edilemiyecegini söyleyenlerin SALIH MEMECAN'in yaptigi ahlak disi karikatüre sessiz kalmalari herseyi anlatmiyormu?

Aslinda Basbakanin söyledigi hersöz haber degeri tasir tasimalidirda.

saygilarla

Cüneyt Ülsever, Oktay Ekşi nin istifa etmesiyle Hürriyet Yazarlarını ve gazeteyi koruduğunu söyledi. Bunun anlamı nedir?

Ayrıca bir Sabah yazarının da Hürriyet yazarlarına p..t dediğini ama onun bu sözünün bu kadar yaygara kopartmadığını ve istifa da etmediğini söyledi.