Zıplanacak içerik

Featured Replies

Gönderi tarihi:

 

BOMBALATTIĞINIZ cami bu mu paşam - YILDIRAY OĞUR - Istanbul - 24.09.2010

 

 

Gazeteci Fatih Güllapoğlu’na “6-7 Eylül Özel Harp işidir ve muhteşem bir örgütlenmedir” diyen daha sonra da bu sözlerini inkâr eden eski Özel Harp Dairesi Başkanı ve eski MGK Genel Sekreteri emekli Orgeneral Sabri Yirmibeşoğlu yine ‘ağzından kaçırdı’: Kıbrıs’ta düşman yapmış gibi cami yaktık.

 

8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a 1988’de düzenlenen suikast ile ilgili iddialar konusunda Habertürk’ten Tülay Şubatlı’ya konuşan Yirmibeşoğlu, Özel Harp’i anlatırken “Özel Harp’te bir kural vardır; halkın mukavemetini arttırmak için düşman yapmış gibi bazı değerlere sabotaj yapılır. Bir cami yakılır. Kıbrıs’ta cami yaktık biz. Cami yakılır mesela” itirafında bulundu. Şubatlı’nın “Cami mi yaktınız?” diye sorması üzerine bu “sırrı” ağzından kaçırdığını fark eden Paşa “Mesela diyorum...” diyerek toparlamaya çalıştı. Haberin Habertürk’te yayımlanmasının ardından sözlerini yine inkâr eden Yirmibeşoğlu’nu gazeteci Şubatlı’nın kaydettiği kendi sesi yalanladı.

 

1962’deki Bayraktar Camii saldırısı

 

Peki Kıbrıs’taki Türkleri örgütleyen Türk Mukavamet Teşkilatı’nın da (TMT) kurucularından Yirmibeşoğlu’nun itiraf ettiği cami olayı neydi?

 

Bu konuda akla ilk gelen ihtimal 24 Mart 1962 gecesi Lefkoşa’da tarihi Bayraktar Camii ve türbesi ile Ömeriye camilerine yapılan saldırı. 1570’de Kıbrıs’ın Osmanlılar tarafından fethinde ölen Bayraktar’ın türbesi ve onun anısına yapılan cami ve Hz. Ömer Camii gibi Kıbrıslı Türkler için kutsal olan iki mekâna atılan bombalarla Bayraktar türbesi tahrip olmuş, caminin minaresi de ağır hasar görmüştü.

 

Rumlar, büyük infiale neden olan, Denktaş liderliğindeki Kıbrıs Türk cemiyetleri tarafından protesto edilen saldırılarla ısrarla bir ilgileri olmadığını açıklamış, Rum İçişleri Bakanı saldırıyla ilgili Türk tarafını suçlamıştı. Dönemin Dışişleri Bakan Vekili Turhan Feyzioğlu da Meclis’te yaptığı konuşmada “Saldırının Türkler ve Rumların birlikte yaşamasını istemeyenler tarafından yapıldığını” söylemişti.

 

Açıklayacağız dedikleri gün öldürüldüler

 

Camilere yönelik saldırıda Türk Mukavamet Teşkilatı’nı suçlayanlar arasında Kıbrıs Cumhuriyeti’ni savunan muhalif Cumhuriyet gazetesi de vardı. Avukat ve gazeteci Ahmet Muzaffer Gürkan (38) ile Ayhan Hikmet (35) tarafından çıkarılan haftalık gazete patlamanın ardından çıkan sayılarında şüpheleri manşetlerine taşıdı. 23 Nisan 1962 günkü sayısında gazete şöyle meydan okumuştu: “Evet tekrar ediyoruz: Bomba hadiselerinin sorumlusu alçak, adi ve satılmış herifin kim olduğunu aklı selim sahibi herkes tahmin etmiştir. Bu alçağın, bu satılmışın yüzündeki maskenin indirileceği gün yakındır.”

 

Bu manşetin çıktığı günü akşamı önce saat 20.30 sıralarında arabasıyla evine gelen Ahmet Gürkan, otomatik silahla vurularak öldürüldü. Aynı gecenin ilerleyen saatlerinde, saat 01.45 sularında da Ayhan Hikmet, evindeki yatağında, karısının gözleri önünde av tüfeği ile vurularak, öldürüldü. Bu cinayetler Kıbrıs Cumhuriyeti’ni ortadan kaldıran sürecin de başlangıcı oldu.

 

“Babamı öldüren Türk”

 

2005 yılında Kıbrıslı gazeteci Sevgül Uludağ’a konuşan öldürülen Ayhan Hikmet’in kızı Hıfsiye Hikmet babasının Bayraktar Camii bombalanması yüzünden öldürüldüğüne emin. “Kimin bombaladığını açıklamasınlar diye öldürüldüler... Cumhuriyet gazetesinin son baskısında da vardır bu, “Yeni baskımızda söyleyeceğiz bombayı kimlerin koyduğunu” diye. Niçin susturmaya çalıştın sen bu insanları?” diye soran Hikmet, aynı röportajda babasın öldürenlerin Rum değil Türk olduğunu da söylüyor: Rum değildir bunlar, Türktür... Çünkü ben küçük bir çocuktum, hatırlarım ve yoldan geçtiğinde birisi, aile içinde denilirdi ki “Bu Ayhan’ı öldürenlerden birisidir” diye... Bilinir, parmakla gösterilirdi ama temiz olarak söylenmezdi, benim arkamdan söylenen lafları ben çocuk kulağıyla duyardım.

 

“İki heyecanlı gencin işiydi”

 

Emekli Orgeneral Sabri Yirmibeşoğlu’nun Kıbrıs’ta cami yaktık itiraflarıyla ilgili konuşan KKTC kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş “Sayın Yirmibeşoğlu sevdiğimiz saydığımız bir komutanımızdır, ‘söylediklerim yanlış anlaşıldı’ demiş, demişse hakikaten yanlış anlaşıldı” dedi.

 

Denktaş, yıllar önce bizzat kendisinin İngiliz ITV televizyonuna açıkladığı 1958’de Türk Haber Ajansı’nın Türkler tarafından bombalanması olayını hatırlatan Cihan Haber Ajansı muhabirine “Evet orayı bombalayan arkadaşlar bizim arkadaşlarımızdı. Bizim arkadaşlarımız olduğunu 7 sene sonra öğrendim. İki arkadaş kendi akıllarınca Rumlara karşı yaptılar. Bu Türk cemaatinin hareketi değildi, iki heyecanlı gencin hareketiydi” dedi.

 

1962 yılında Bayraktar Camii’nde patlayan bombayla ilgili de konuşan Denktaş “ O dönem EOKA üyesi Yorgacis, ‘Türkler yaptı elimde delil var’ dedi. Konuyla alakalı olarak tahkikat komisyonu kuruldu, ben avukat olarak katıldım. Çapraz sorgulama yaptık hiçbir delil yoktu” diyen Denktaş haberlere “107 camiyi yerle bir ettiler, okullarımızı yaktılar. Bunların hesabını soracağımıza kendi kendimizi suçlamayı marifet biliyoruz” diye tepki gösterdi.

Kaynak: -http://www.taraf.com.tr/haber/bombalattiginiz-cami-bu-mu-pasam.htm-

Gönderi tarihi:

Anlaşılan "taraf" yine bildiğimiz gibi...

 

Rauf Denktaş'tan cami iddialarına yanıt gecikmedi

Özel Harp Dairesi’ne yönelik 'Özal’a suikast düzenledi' iddialarını cevaplandırırken ''Kıbrıs’ta cami yaktıklarını'' söyleyen emekli Orgeneral Sabri Yirmibeşoğlu, KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı ve Rumlara karşı mücadele veren Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) Lid

24 Eylül 2010 - 09:28

 

Rauf Denktaş'tan cami iddialarına yanıt gecikmedi

 

Özel Harp Dairesi’ne yönelik 'Özal’a suikast düzenledi' iddialarını cevaplandırırken ''Kıbrıs’ta cami yaktıklarını'' söyleyen emekli Orgeneral Sabri Yirmibeşoğlu, KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı ve Rumlara karşı mücadele veren Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) Lideri Rauf Denktaş’ı kızdırdı.

 

Denktaş, “Orgeneral Yirmibeşoğlu bu olaylar olurken adada yoktu. Değerli bir komutandır ama zaten ifadesinde yanlış anlaşıldığını da söylüyor. Ayrıca kim ‘Türkler Kıbrıs’ta cami yaktı’ diyorsa Allah cezalarını versin. Bu propagandaya inananlar da, Rumların yazılı itiraflarına baksın. Rum gazeteleri ‘Türk camilerini biz yaktık’ diyenlerin itiraflarıyla dolu. Görmeyen varsa göndereyim” dedi.

 

Kulaktan dolmadır

 

Denktaş, Hürriyet’e yaptığı açıklamada, Özel Harp Dairesi’nin nüvesi kabul edilen ve 1953 yılında Kıbrıs’taki direnişe destek amacıyla kurulan Seferberlik Tetkik Kurulu ve ardından Kıbrıs’ta kurulan Türk Mukavemet Teşkilatı’na ‘çamur’ atmanın marifet haline geldiğini söyledi. Denktaş, Rumların cami yakma eylemleriyle ilgili şöyle konuştu:

 

‘Kıbrıs’ta Türkler cami yaktı ya da bombaladı’ suçlaması ancak o günleri Kıbrıs’ta yaşamamış kişiler tarafından yapılabilir. Org. Sabri Yirmibeşoğlu da Kıbrıs’ta o dönemde yaşamadı. Kulaktan dolma olabilir. Zaten kendisi de ‘Mesela’ diye anlatmış. Yanlış anlaşıldığını söylüyor. Ben cami yakma ve bombalama gerçeğini anlatayım; EOKA, Türklere yönelik 1963 saldırılarından önce Rum halkını Türklere karşı ayağa kaldırmak için, EOKA heykellerine, Türk okullarına ve 2 kez de Bayraktar Camii’ne bomba koyuyordu. İlk ‘Türkler yaptı’ yalanını da dönemin Rum İçişleri Bakanı Polikarpos Yorgacis uydurdu. Yorgacis, 1962’de Türkiye Büyükelçisi rahmetli Emir Dirvana’ya, ‘Elimde delil var, bu işleri Türkler yaptırdı’ demiştir. O dönemin Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl Küçük, Yüksek Mahkeme’den bir tahkikat komitesi kurulmasını istedi. Bu komisyon kuruldu.Komisyona bir Türk, bir Rum hakim alındı ve İngiliz bir hakim de başkanlık yaptı. Ben de camiler evkafa ait olduğu için, evkafın avukatı olarak komisyona katıldım. Günlerce ifadeler dinlendi. Ama ‘Türkler camilere saldırdı’ diye suçlayan Yorgacis’in elinde hiçbir delil yok. Bunun üzerine ısrar ettim ve Rum İçişleri Bakanı’nı sorguya çağırdım. Rum İçişleri Bakanı Yorgacis, Türkleri katliamla yok etmek için hazırlanan Akritas planının da mimarıdır. Çapraz sorgulama yaptım. Yine delil yok. Yorgacis daha sonra, ‘İki Türk gazeteci bana, Türk Büyükelçiliği’ndeki basın ataşesi böyle demişti diye istihbarat aldıklarını’ söyledi. Rumlar, bunları söylediği ileri sürülen 2 Kıbrıslı Türk gazeteciyi de öldürdü.

 

Rumlar itiraf etti

 

Makarios Drousiotis gibi bir çok gazeteci ve yazar, ‘Camileri biz yaktık, bombaladık’ diye açıkça itirafları yazdı. Rumlar 107 cami yaktı, yıktı. Baf’taki camiyi yerle bir ettiler. Şimdi çok ilginç, Rumların öldürdüğü Türkleri bile ‘Türk Mukavemet Teşkilatı öldürdü’ diyorlar. Yunanistan’da EOKA’nın anıtı ‘Hürriyet mücahitleri’ diye açılıyor. Türk Mukavemet Teşkilatı’na ve onun o günlerde bağlı olduğu Seferberlik Tetkik Kurulu’na elinden gelen herkes çamur atmayı marifet bilmektedir.

birincikuvvet.com

Gönderi tarihi:

Şimdi Cumhurbaşkanlığı forsunda onaltı yıldız var, bu yıldızlar tarihte kurulmuş onaltı Türk devletini simgeliyor ya... Tabii bu simge, tarihte onaltı devlet kurmuş olmak kadar, onaltı devleti yıkmış olmak anlamına da geliyor!

 

Yıldız sayısını onyediye çıkarmakta da pek bir kararlı olunduğu gözlemleniyor.

 

"Zaten de anlamı kalmadı canım, Azerbaycan, Türkmenistan... Onaltısı mı kaldı? Kaçı bulduğu bellisiz, iyisi mi çetelesini tutacağına, tüm yıldızlarıyla forsu morsu kompile kaldır gitsin!" (Başkanlık sistemi)

 

Niyet ikisinden biri... Ya onyedi, ya hiç...

 

Yoksa bu kadar kararlılıkla saldırılmaz ve açıktan düşmanlık yapılmazdı herhalde. "Kıbrıs devleti cinayetlerle ortadan kaldırıldı" derken Türk tarafının sözde TC tabiiyeti taşıyanlarca suçlanması bunun en açık göstergesi. Yani illa ikide bir Aziz Nesin'in ruhunu şad ettiğimiz, "az bile oran vermiş" dedirttiğimiz gibi, "ülkenin her zaman %10 hain kontenjanı mevcuttur" diyen Atila İlhan'ın ruhunu da şad etmek için bu oranı da artırmaya illa çaba göstereceğiz! Kıbrıs devleti kuruluş amacı bu olan EOKA çeteleri tarafından cinayetlerle ortadan kaldırıldı. Amaç Yunanistan'a ilhak olmaktı. Denktaş'ın açıkladığı gibi 107 adet cami ve sayısız okul bu amaçla EOKA çeteleri tarafından yakıldı, bir çok köyde Türkler toplu mezarlara gömüldü.

 

Bu hengame içinde meşru savunma halinde olan Türklerin gayri nizami savaş yöntemlerine başvurmuş olabilmeleri ihtimal dahilindedir. Kesinlikle olmamıştır diyemem, olabilir, o kural dışı savaş şartlarında ve zayıf olan tarafın meşru savunması sırasında çok şey olmuş olabilir. 107 cami yakılmış Rumlar tarafından, biri de meğer böyle yakılmış olsun. Olmayacak bir şey değil.

 

Biri çıksa dese ki "Antep Fransızlarca işgal edildiğinde aslında Fransız askerleri kadınların örtüsüne filan hiç ilişmediler, tersine millet namazında niyazında, dininde diyanetinde güzelce yatsın kaksın allahına şükretsin, vatanına değil dinine sahip çıksın istediler, ama direniş örgütleyenler Fransız askeri kılığına girip kadınların örtüsünü başlarından çektiler" dese, hiç şaşırmam. Ben o gün o ortamda vatansızlaştırılan, vatanı emperyalist çizmesi altında çiğnenen ve halkı ise dini dogmalarla uyutulan bir direnişçi olsam bunu ben de düşünür ve yapardım, o koşullarda sonuç alınabilecek çok iyi bir fikir...

Gönderi tarihi:

Şimdi biri çıkar da Kurtuluş Savaşı sırasında yapılan katliamları kuvayı milliye yaptı derse hiç şaşırmam. Arkadaşlarımız sorduğumuzda siyasiler de yargılansın yargılanmasın diyen yok diyorlar ama bu sadece lafta kalıyor. Askerle ilgili aleyhte buldukları herşeyi büyük bir iştahla buraya aktarıyorlar.

Taraf balyoz iddialarına delil bulmuş gibi bu açıklamanın üzerine atlamış, atlar da çünkü işleri bu. Velev ki doğru olsun bu kime ne sağlar sayın tarafgiller? cevabı yine ben vereyim, Kıbrısta biz provakasyon yaptık, hiçbir sorun yoktu o halde Kıbrısı verelim gitsin.

Gönderi tarihi:

Dün Kurtulus savasina karsi olanlarin torunlari bugün yine Türkiye'nin bagimsizligina karsidirlar.Dün ve bugünü saglikli bir analizle degerlendirebilirsek ortaya su gercek cikiyor:"Dün Sevr ile elde edemediklerini bugün AKP ile elde etmektedirler Türkiye'nin düsmanlari"

 

Yine dün Türkiye'nin Kurtulus savasi vererek bagimsizligini kazanmasina ve cagdas bir toplum olma cabasina hangi kesim karsi idiyse bugün onlarin torunlari yine buna karsidir.

 

Taraf gazetesini cikaranlar ve o gazetede yazanlarin hicbirisi Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne kalpten bagli degillerdir hicbirinin organik bagi yoktur Türk milleti ile.Bu nedenle Taraf gazetesinin Türk ORDUSUNA karsi yürüttügü bu adi ve ahlak disi saldiri kampanyasina sasmamak gerekir.Onlar yapilari geregi bunu gerceklestiriyorlar.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Şimdi biri çıkar da Kurtuluş Savaşı sırasında yapılan katliamları kuvayı milliye yaptı derse hiç şaşırmam.

Ben onu duydum. Hem de yeni değil, çok önceden. Atila İlhan hain kontenjanı sözünde çok ama çok haklıdır. Kendi kulağımla canlı olarak konuştuğum biri bana dedi ki: "Ne gerek vardı onca kan dökülmesine, Avrupalılarla güzelce yaşardık, niye kovdu Atatürk ki?" Bu fikirler hop diye dün ortaya çıkıvermedi. Böyle bir referandumu içi özlemle yanarak bekleyen öyle çok hayalleri suya düşmüş kişi vardı ki... Kimi Sovyetler gelsin istiyordu, kimi Avrupalılar, kimi Amerikalılar. "Teali"si, "muhibbi" hepsi aynen vardı. Sadece dilleri boğazlarına kaçmıştı.

 

Ama iyidir ya, eteklerde ne taş varsa hepsi dökülsün de görelim...

Gönderi tarihi:

Ben onu duydum. Hem de yeni değil, çok önceden. Atila İlhan hain kontenjanı sözünde çok ama çok haklıdır. Kendi kulağımla canlı olarak konuştuğum biri bana dedi ki: "Ne gerek vardı onca kan dökülmesine, Avrupalılarla güzelce yaşardık, niye kovdu Atatürk ki?" Bu fikirler hop diye dün ortaya çıkıvermedi. Böyle bir referandumu içi özlemle yanarak bekleyen öyle çok hayalleri suya düşmüş kişi vardı ki... Kimi Sovyetler gelsin istiyordu, kimi Avrupalılar, kimi Amerikalılar. "Teali"si, "muhibbi" hepsi aynen vardı. Sadece dilleri boğazlarına kaçmıştı.

 

Ama iyidir ya, eteklerde ne taş varsa hepsi dökülsün de görelim...

 

sayin Demirefe,televizyonda iki türbanli kizla söylesi yapmisti

Fatih Altayli.Konu Atatürk'e geldiginde kizin birisi sunu söyledi. "Ben Atatürk'ü sevmiyorum.Eger Ingiliz idaresinde olsaydik türbanimi serbestce takardim."

Bu sözler bize neyi hatirlatiyor? Dünkü Ingiliz muhipleri kimlerdi.Tüm Kurtulus savasi karsiti kesimlerle,haci hoca takimi degilmiydi?Saidi Kürdi kimdi,Seyh Said kimdi,Seyit Riza kimdi?iste bunlarin torunlari bugün dünü yasatmanin garetleri icersindedir.Suna inanmak gerekiyor ki Allah ile yatip kalkan ama kalbinda ALLAH'in esamesi olmayanlardan her fenalik beklenir.Bunlar icin bazi kavramlar bostur.Örnegin Islamcilar icin Türklük diye bir kavram olamaz.Sadece Müslüman Türkler olabilir belki.

 

 

saygilarla

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Hesabınız varsa, hesabınızla gönderi paylaşmak için ŞİMDİ OTURUM AÇIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.