BDP milletvekilinden küstah açıklama

BDP Milletvekilleri ve Belediye Başkanlarının katılımı ile operasyonlara dur demek için yapılan yürüyüşte konuşan BDP Bitlis Milletvekili Nezir Karabaş, adeta devlete meydan okudu.

 

 

Karabaş, "Bu politikayı ve bu savaşı sürdürürseniz, iddia ediyoruz, yemin ediyoruz Kürt halkı yaşamı cehenneme çevirecek" dedi.

 

BDP tarafından yarın Lice'de yapılacak olan "Canlı Kalkan" eyleminin startı, onbinlerce kişinin katıldığı yürüyüşle verildi. BDP Diyarbakır İl binası önünde toplanan kalabalık, askeri operasyonlar ile İran'daki idam ve tecavüz olaylarını protesto etti. Yürüyüşe BDP'li Milletvekilleri Osman Özçelik, Nezir Karabaş, Yüksel Genç, Yazar Aziz Nesin'in oğlu Ali Nesin, BDP'li belediye başkanları, sivil toplum örgütü temsilcilerinin yanı sıra binlerce kişi katıldı.

 

Yürüyüşte PKK terör örgütü ele başı Abdullah Öcalan posterleri, PKK bayraklarının açıldığı yürüyüşte yaşlı kadınlar çatışmalarda öldürülen PKK'lıların fotoğraflarını taşıdı.

 

Siirt Milletvekili Osman Özçelik de konuşmasına Kürt dil Bayramını kutlayarak başladı. Bahar ile birlikte bölgede artan askeri operasyonlara dikkat çeken Özçelik, "Tankları, helikopterleri ve uçakları Kürdistan topraklarını bombalıyor. Biz bunu durduracağız" dedi. Kardeşlik ve eşitlik konusuna değinen Özçelik, "Osmanlı'dan biliyoruz sizin kardeşlik anlayışınızı. Kardeşlerinizi katlettiniz, sürgünlere gönderdiniz, zindanlara attınız. Biz bu kardeşliği istemiyoruz" ifadelerini kullandı.

 

Özçelik'in konuşmasının ardından bu kez Bitlis Milletvekili Nezir Karabaş bir konuşma yaptı. Kürt halkının taleplerini çözeceğiz, operasyonları durduracağız dendiğini anlatan Karabaş, şöyle konuştu: "Annelerin gözyaşını akıtmayacağız dediler ve 12 eylül faşist anayasasını değiştirip Kürt halkının demokratik siyasal sorunlarını çözeceğiz dediler. Esir alınan teslim alınan kürt çocuklarını serbest bırakacağız dediler. Kürt halkının dilini kültürünü özgürce ifade etmesinin yolunu açacağız dediler ve bugün biz neden alanlardayız, siz neden alanlardasınız, çünkü geçmiş yıllardan daha da kat ve kat kirli bir operasyon başlatıldı."

 

Geçen yıl seçimlerden hemen sonra belediye başkanı parti yöneticilerinin tutuklandığını anlatan Karabaş, şunları söyledi:"Biz şunu söylüyoruz ve çağrı yapıyoruz Ankara'ya. Avrupa'ya ve Türkiye'nin destekçisi Amerika'ya çağrı yapıyoruz, diyoruz ki bu başlangıçtır, 90 yıldır süren inkara boyun eğmeyen, 30 yıldır süren savaşa katlanan ve boyun eğmeyen kürt halkı eğer bu politikayı sürdürürseniz, savaşı sürdürürseniz iddia ediyoruz, yemin ediyoruz kürt halkı yaşamı cehenneme çevirecek. Kürt halkı Ortadoğu da yaşamı kilitleyecek ama artık kürt halkının verdiği mücadele kahramanca yıllardır bedelini veren gerilla ile sınırlı olmayacaktır. Kürt halkı eylemleri ile kentleri, yolları, caddeleri yaşamı kuşatacak buna söz veriyorum."

 

MYNET.COM

Kürt halkı artık daha aydın kimsenin maşası olmaz kolay kolay...

Maşa gibi gösterecekler ki her istediğini almış olan Kürtler için bir hain Kürt imajı çizilsin.

Eğer başarırlarsa ki ben başaramazlar diyorum (Bunu başarttırmayacak olan yine Kürtlerdir) çok kötü olur!

Ergenekon davasi icin özgür düsüncelerini belirterek yargiyi elestiren iki CHP milletvekili icin fezleke hazirlanip meclise gönderildi.BDP yani PKK'nin siyasi kolu olan partinin bir milletvekili,Türk ulusunu ve devletini tehdit ettigi halde ne hakkinda bir fezleke hazirlanmistir ve ne de herhangi bir savcilik sorusturma baslatmistir.Bu demek oluyor ki;Bölücülük artik suc olmaktan cikarilmis ama Ergenekon hakkinda yargiya söz söylemek suc kapsamina alinmistir.Bunun nedenlerini arastirmanin geregini duymuyorum cünkü gerekceler gizli ve sakli degildir.AKP PKK'lilarin oylarina göz dikmistir.BDP VE AKP arasindaki catisma zaten bundan kaynaklaniyor.Yani kimse sanmasin ki AKP BDP'ye terör nedeniyle satasmaktadir.Hayir AKP BDP'ye sadece oy anlaminda satasmaktadir.Cünkü BDP'nin aldigi oylara Erdogan'in siddetle ihtiyaci vardir iktidarda kalabilmesi icin.Yani her yol Roma'ya cikar derler ya,iste Erdogan icinde her yol OY'a cikar.Erdogan icin milli birlik kavrami mevcut olmamistir.Erdogan milli olan herseye karsidir.

 

Hamas terör örgütünü savunanlarin PKK'lilara karsi olacaklari tezi temelden yanlistir.

 

 

saygilarla

Ergenekon davasi icin özgür düsüncelerini belirterek yargiyi elestiren iki CHP milletvekili icin fezleke hazirlanip meclise gönderildi.BDP yani PKK'nin siyasi kolu olan partinin bir milletvekili,Türk ulusunu ve devletini tehdit ettigi halde ne hakkinda bir fezleke hazirlanmistir ve ne de herhangi bir savcilik sorusturma baslatmistir.Bu demek oluyor ki;Bölücülük artik suc olmaktan cikarilmis ama Ergenekon hakkinda yargiya söz söylemek suc kapsamina alinmistir.Bunun nedenlerini arastirmanin geregini duymuyorum cünkü gerekceler gizli ve sakli degildir.AKP PKK'lilarin oylarina göz dikmistir.BDP VE AKP arasindaki catisma zaten bundan kaynaklaniyor.Yani kimse sanmasin ki AKP BDP'ye terör nedeniyle satasmaktadir.Hayir AKP BDP'ye sadece oy anlaminda satasmaktadir.Cünkü BDP'nin aldigi oylara Erdogan'in siddetle ihtiyaci vardir iktidarda kalabilmesi icin.Yani her yol Roma'ya cikar derler ya,iste Erdogan icinde her yol OY'a cikar.Erdogan icin milli birlik kavrami mevcut olmamistir.Erdogan milli olan herseye karsidir.

 

Hamas terör örgütünü savunanlarin PKK'lilara karsi olacaklari tezi temelden yanlistir.

 

 

saygilarla

 

Sayın politika, devlete küfür edenler, hainler ayaklarına mahkeme götürülerek demirefe nin de dediği gibi pişman olmadıklarını söyledikleri halde pişmandırsın diyerek affediliyorlar. Öte yandan hükümeti yıkma bahanesiyle muhalif insanlar Silivri de iki yıldır yatıyorlar. Şunu anlamıyorum, devleti, vatanı yıkmaya çalışanlar affedilebiliyor ama sözde hükümeti yıkmaya çalışanlar Silivri de hapisteler.

Evet 11 şehitin arkasından şer merkezinde halaylı kutlama yapıldığı, video görüntüleri ile ekranlara yansıdı. E, sürpriz değil tabii, zaten Eruh'un yıldönümünü, ilk verdiğimiz şehitleri de festival olarak kutlamışlardı gaflet, dalalet ve hıyanetten sorumlu subaşılar taifesinin saçılım taktikleri ile...

 

Bu ülkede siyasi irade tükenmiş, iflas etmiş, bitmiştir.

 

Siyasi irade sanki sorumluluk makamında oturmuyor, sorumsuzluk makamında oturuyor, güvenlikten sorumlu irade Silahlı Kuvvetlermiş gibi, devletin helikopteri ile aile gezisi düzenledikten sonra inişte genelkurmayı suçluyor.

 

Bir de “ülkeyi asker değil, biz idare ediyoruz biz” diye babalanmaya, horozlanmaya kalkışmazlar mı? İşte buyur, nasıl idare ettiğin ortada. Asker senin görevlin, senin talimatlarınla hareket eder. Askerin yaptığından, yapmadığından sen sorumlusun sen! İstihbarat alacak olan, talimat verecek olan, irade kullanacak olan sensin. Asker saldım çayıra mevla kayıra hesabı kendi halinde başıboş bir güç değil ki? Sen sorumlusun. TSK iç güvenlikten sorumlu bile değil. TSK dış tehditleri karşılamak üzere yapılanmış bir savunma örgütüdür. Fakat cansiperane terörle mücadele görevini üslenmiştir. Terörle mücadele antiterör timlerinin işidir. Düzenli birliklerin işi değildir. Bu antiterör timleri asimetrik tehdidi simetrik biçime girerek karşılar. Düzenli ordu asimetrik tehditle simetriye girmez. Bu yapısal düzenleme ise bir hükümet icraatıdır, siyasi irade işidir, ordu hükümetten habersiz yasa dışı anti terör timi kuracak değil!

 

Şer ittifakı yine kıpırdanma emareleri gösteriyor. Bir kanadı terörü alkışlarken diğer kanadı ile TSK ya yüklenmeye çalışır bu şer ittifakı, bilirsiniz. Bu ittifakı bazen bozmuş gibi birbirlerine mızıklanır, sonra yine şimdi olduğu gibi uzaktan göz kırparlar birbirlerine. “Hadi siz o yandan bastırın, biz de bu yandan bastıralım” diye.

 

Dinci - Kürtçü evliliğinin çocuğu olmasına olmuyor, ama bunlar boşansalar bile bu çocuğu yapma hevesinden vaz geçmiyorlar! Bir hır gür edip boşanıyorlar, bir gizli gizli yine buluşuyorlar. Eh, gönüller bir olunca... Gönül bu, ota da konar, bota da!

 

Şehitler verildi diye kinleri, nefretleri bir anda tekrar kabarıp içlerinden taşan hazretler dizi dizi ekranlarda boy gösterdi yine. “Kürt sorunu, kimlik sorunu, ana dilde eğitim sorunu” hezeyanları yine kusulmaya başlandı. Ha şimdi şehitler verdik diye bölücü taleplere boyun eğeceğiz!

 

Kıt akıllarını öyle de çok sanıyorlar ki, neymiş üniter devlete saygılılarmış. İstersen olma! Kim yutar senin Çekoslavakyalaştırma numaranı? Tabii ki hayal dünyasında ilk adım Çekoslavakya. Önce bu hayalin bir gerçekleşmesi gerek değil mi? Çek cumhuriyeti ve Slovakya ayrımı ikinci aşama. Bizim bunu yutacak kadar ahmak olduğumuzu da kıt akıllarıyla vehmediyorlar. Öyle yağma hasanın böreğini kim kaybetmiş de siz bulacaksınız be hey gaflet dalalet ve hıyanet içinde boğulanlar? Dağdaki eli silahlı terörist ile şehirdeki eli kalemli uzantısı arasındaki tek söylem farkı budur. Biri son adımı, diğeri ondan bir önceki adımı söyler. Bu ülkeyi Çekoslavakyalaştırma rüyası görenler darı ambarının rüyasını gören tavuktan daha zavallıdırlar. Tek önemli olan şu ki onları bu rüyadan uyandıracak siyasi irade yok. Uyandırmak bir yana, ninnilerle rüyalarına devam ettirmekte çıkar görenler var...

Sayın politika, devlete küfür edenler, hainler ayaklarına mahkeme götürülerek demirefe nin de dediği gibi pişman olmadıklarını söyledikleri halde pişmandırsın diyerek affediliyorlar. Öte yandan hükümeti yıkma bahanesiyle muhalif insanlar Silivri de iki yıldır yatıyorlar. Şunu anlamıyorum, devleti, vatanı yıkmaya çalışanlar affedilebiliyor ama sözde hükümeti yıkmaya çalışanlar Silivri de hapisteler.

Sayin y. yilmaz

 

Ergenekon neyi gösteriyordu meydanlarda her platforum da Terörün arkasinda ki mechullari göstermiyormuydu simdi Sayin tayyip neyi izah etmeye calisiyor !!! Terörün arkasi diyerek..